Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/543 E. 2021/511 K. 15.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/543 Esas
KARAR NO : 2021/511

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/12/2019
KARAR TARİHİ : 15/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili, müvekkili şirketin 12.09.2018 tarihinde … ve … modeldeki ürünler ve özellikleriyle ilgili davalı şirketten sipariş maili almış olduğunu, müvekkili şirketin hemen üretime başlayarak 01.10.2018 tarihinde numuneleri davalı şirkete göndermiş olduğunu, ürünlerle ilgili kritiklerin ve düzeltilmesi gereken hususların müvekkili şirkete mail kanalıyla iletilmiş olduğunu, müvekkili şirketçe ürünlerin davalı şirketçe istenilen şekilde üretilmiş ve teslime hazır hale getirilmiş olduğunu, ürünlerin tesliminden önce davalı şirkette sigortalı olarak çalışan …’ın müvekkili şirkete gelerek ürünlerin kontrolünü yapmış olduğunu, ürünlerin özelliklerinin taleplere uygun olduğunu tespit ederek ürünlerin teslimine onay vermiş olduğunu, onayın akabinde müvekkili şirket tarafından 03.11.2019 tarihinde toplam 358 adet ürünün davalı şirkete teslim edilmiş olduğunu, teslimin akabinde müvekkili şirket tarafından 03.11.2019 tarihinde ürünlerle ilgili faturanın düzenlenmiş olduğunu, ürünlerin ayıplı olmasının neden gösterilerek fatura bedelinin davalı şirket tarafından ödenmemiş olduğunu, bunun üzerine müvekkili şirketin İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … dosya numarasıyla faturanın takibe konulmuş olduğunu, davalı şirketçe takibe 14.12.2018 tarihinde itiraz edilerek takibin durdurulmuş olduğunu, davalı şirketin ürünlerin şartlarına uygun olmaması ve ürünlerin ayıplı olması nedeniyle faturayı ödemeyerek ürünleri iade etmek istemiş olduğunu, davalı şirketin ayıbı ihbar süresinin TTK. madde 23’e göre açık ayıplarda 2 gün, açıkça belli olmayan ayıplarda 8 gün olduğunu, davalı şirketin iade talebini ürünlerin tesliminden yaklaşık 1-1,5 ay sonra müvekkili şirkete bildirmiş olduğunu, süresi içinde yapılmayan ihbarın hukuken geçerliliğinin bulunmadığını, ayrıca ilgili fatura bedeline mahsuben davalı şirketçe 15.000,00 TL ödeme yapılmış olduğunu, davalı şirketçe bu ödemenin yapılmış olmasının da ürünleri kabul ettiğini gösterir nitelikte olduğunu, takip dosyasına konu faturada 1.000,00 TL kısmi ödeme yapılmış ve takibin başında bu kısmın mahsup edilmiş olduğunu, takibin 48.158,67 TL anapara üstünden başlatılmış olduğunu, davalı şirketçe takibe konu … no’lu faturaya mahsuben 15.000,00 TL daha ödeme yapılmış olduğunu, fakat davalı şirketin 33.158,67 TL borcu olmasına karşın takibin tümüne ve ferilerine itiraz etmiş olduğunu belirterek, davalı şirketin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazının kısmen iptaline, takibin 33.158,67 TL bedel ve takip tarihine kadar işlemiş 248,00 TL faizi için ferileriyle beraber devamına, davalı şirketin %40’tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davacı şirket arasında ürün üretimi konusunda ticaretin mevcut olduğunu, müvekkili şirketin üretim modelleri belirli ürünlerin üretiminin yapılıp teslim edilmesi için davacı şirket ile anlaşmış olduğunu, yapılan anlaşma neticesinde davacı şirketin üretimi yapıp müvekkili şirkete eksiksiz, ayıpsız şekilde teslim etmeyi taahhüt etmiş olduğunu, ancak bu ürünlerin davacı şirketin üretim kusurundan kaynaklı bir şekilde ayıplı olarak üretilmiş olduğunu, bu hususun dilekçeleri ekindeki malları tek tek kontrol edip ayıplı malların adetini belirleyene kadar davacı şirketi zor duruma düşürmemek ve mağduriyetlerine mahal vermemek için müvekkili şirket tarafından 22.11.2018 tarihinde … no’lu faturaya istinaden kısmi bir ödeme yapılmış olduğunu, kısmi ödeme yapıldıktan sonra müvekkili şirketin müşterisinin ayıplı malların tespitini yapmış olduğunu, bu malların iade masraflarının da müvekkili şirket tarafından karşılanmış olduğunu, her ne kadar davacı yanca gizli ayıbın öğrenildiği tarihten itibaren 8 günlük ihbar süresinin müvekkili şirketçe aşıldığı beyan edilmiş ise de üretimi yapılan yüzlerce ürünün tek tek giyilip kontrolünün yapılmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ancak davacı şirket tarafından üretimi yapılan ürünlerin satışı esnasında ortaya çıkan ayıpların derhal davacı şirkete bildirilmiş olduğunu, davacı şirketin ayıplara yönelik herhangi bir girişimde bulunmadığı gibi müvekkili şirketin iade taleplerini de kabul etmemiş olduğunu belirterek, davanın reddini talep ve beyan etmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususlar: davacının takibe konu faturalardan kaynaklı davalıdan alacaklı olup olmadığı, davacının hatalı üretim yapıp yapmadığı, fatura konusu malların ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise niteliği, davalının süresinde ayıp ihbarında bulunup bulunmadığı, itirazın haksız olup olmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
DELİLLER:
Faturalar, Dolaşım Belgesi, dava konusu ürünlere ait fotoğraflar, mail yazışmaları dosyamız içerisindedir.
Taraf şirketlerinin ilgili Ticaret Sicil Müdürlüğünden celp edilen sicil kayıtları, İzmir SGK Müdürlüğünden celp edilen …’ın davalı …’ nin çalışanı olup olmadığına ilişkin yazı cevabı dosyamız arasındadır.
İzmir …. İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyası sistem üzerinden getirtilerek dosyamız arasına alınmış, dosyanın yapılan incelemesinde; Davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine 10.12.2018 tarihli 7 örnek Ödeme Emri ile 29.10.2018 tarihli faturadan kaynaklı 13.999,99 TL ve 03.11.2018 tarihli faturadan kaynaklı 34.158,68 TL olmak üzere 48.158,67 TL asıl alacak ile 131,18 TL ve 277,95 TL olmak üzere 409,13 TL işlemiş faiz toplamı olan 48.567,80 TL’nin talepli takip olduğu, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, davacının mahkememizde iş bu itirazın davasını açtığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosya SMMM bilirkişisi …’ e tevdi edilerek; taraf defterleri üzerinde yerinde inceleme yapma yetkisi de verilmek suretiyle davaya konu faturaların taraf defterlerinde kayıtlı olup olmadığı, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı hususlarında rapor tanzimi istenilmiş, SMMM Bilirkişisi tarafından düzenlenen 03/06/2020 havale tarihli raporunda özetle; Tarafların ticari defter ve kayıtlan üzerinde yapılan incelemede, tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, davacı şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu,
Davacı şirket tarafından İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra dosyası üzerinden davalı şirket aleyhine 10.12.2018 tarihinde yapılan ilamsız icra takibinde, 29.10.2018 tarihli faturadan kaynaklı 13.999,99 TL ve 03.11.2018 tarihli faturadan kaynaklı 34.158,68 TL olmak üzere 48.158,67 TL asıl alacak ile 131,18 TL ve 277,95 TL olmak üzere 409,13 TL işlemiş faiz toplamı olan 48.567,80 TL’nin talep edildiği,
Dava konusu olan 29.10.2018 tarihli seri … sıra no’lu 13.999,99 TL tutarlı ve 03.11.2018 tarihli seri … sıra no’lu 49.158,68 TL tutarlı iki adet fatura ile davalı şirket tarafından davacı şirkete 22.11.2018 tarihinde yapılan 15.000,00 TL tutarlı ödemenin her iki tarafın ticari defterlerinde muhasebe kayıtlarının da mevcut olduğu,
Davacı şirket tarafından davalı şirkete düzenlenen dava konusu olan 29.10.2018 tarihli seri … sıra no’lu ve 03.11.2018 tarihli seri … no’lu faturaların toplam 326 adet …ve 132 adet … açıklamalı ürünlere ilişkin olduğu,
Davalı şirket tarafından davacı şirkete 05.11.2018 tarihli … sıra no’lu 36.563,51 TL tutarlı 124 adet … Bayan Örme Ceket ve 155 adet … açıklamalı İade Faturası düzenlendiği, bahis konusu faturanın davalı şirketin muhasebe kayıtlarında mevcut olduğu, ancak davacı şirketin muhasebe kayıtlarında mevcut olmadığı,
Davalı … Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye ait ticari defter ve kayıtlarda (davacı şirketin muhasebe kayıtlarında mevcut olmayan davalı şirket tarafından davacı şirkete düzenlenen Yurtdışı Nakliye Yansıtma Bedeli ve Komisyon Bedeli Faturası ile İade Faturasının davalı şirketin muhasebe kayıtlarında mevcut olması nedeniyle) davalı şirketin davacı şirketten 22.11.2018 tarihi itibariyle cari hesaptan kaynaklanan alacağının 1.175,55 TL olduğu,
Davacı … Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye ait ticari defter ve kayıtlarda ise davacı şirketin davalı şirketten 22.11.2018 tarihi itibariyle faturadan kaynaklanan alacağının 48.158,67 TL, cari hesaptan kaynaklanan alacağının ise 45.002,73 TL olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizce davaya konu ürünlerin bulunduğu yer olan … sitesinde bir Tekstil Mühendisi bilirkişi marifetiyle dava konusu mallar üzerinde inceleme yapılarak, malların ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın niteliğinin tespiti amacıyla 13/11/2020 tarihinde keşif icra edildiği, keşif esnasında dinlenen Davacı tanığı …; benim oğlum … askerden gelmişti. Oğlumun gıda çarşısında ki işyerine gittiğim bir gün davalı şirketten bir bayan geldi. Oğlumun şirketi bir takım tekstil ürünleri üretmişti. Beyan gelip bu ürünleri kontrol etti üstüne giydi tamam olmuş kolileyin dedi. Benim bilgim bundan ibarettir başkaca bir bilgim yoktur”,
Davacı tanığı …;” benim yeğenim … askerden gelmişti. yeğenimin gıda çarşısında ki işyerine kızkardeşimle birlikte gittiğim bir gün işyerine bir bayan geldi. Yeğenimin şirketi bir takım tekstil ürünleri üretmişti. Bayan gelip bu ürünleri kontrol etti üstüne giydi giydiği ürünler içerisinde kapşonlu, gri, pembe ve değişik renklerde sweetshirtler giydi. Daha sonra fotoğraflarını çekti şirketin yetkilisine göndereceğim yetişmesi lazım hızlı üretin dedi. Beyan gittikten sonra hatta bizde yeğenime kız kardeşim ile birlikte yardımcı olduk.. Benim bilgim bundan ibarettir başkaca bir bilgim yoktur ” ,
Davalı Tanınğı …;” davacı şirket yetkilisi … benim yeğenim olur. Davalı şirket yetkilisi … de benim kızkardeşim olur. Ben kızkardeşim ile birlikte kızkardeşimin şirketinde kalite kontrol görevlisi olarak çalışıyorum. Davalı şirket davacı şirket ile bir takım tekstil ürünlerinin üretilmesi hususunda anlaşma yaptı. Buna istinaden davacı şirket üst giyim olan sweetshirt tarzı ürünler üretti. Hatta ben davacı şirketin gıda çarşısındaki işyerine giderek ürünleri kendim bizzat denedim. Ve inceledim. Kapşonlu olan ürünlerin çoğu kafadan geçmiyordu. Ürünlerin içlerindeki işlemeler çok kötüydü. kenarlarda patlamalar vardı. Kendilerine bu durumu söyledim ve gösterdim. Onlarda düzeltip öyle göndereceklerini söylediler. Daha sonra malları kendileri direk bizim adımıza yurtdışına gönderdiler. Ancak yurtdışından bize reklamasyon faturaları ile ayıplı olduğu için geri göndeldi. Ürünlerin bir çoğunda belirttiğim şekilde ayıplar vardı. Benim söylediğim ayıpların hiç biri düzeltilmeden davacı tarafça direk yurtdışına gönderilmiş bunu mallar iade olunca anladık. Benim bilgim bundan ibarettir.” beyanında bulunduğu görülmüştür.
Keşif sonrası Tekstil Mühendisi bilirkişi ile daha önce rapor düzenleyen SMMM bilirkişisinden ortak rapor düzenlemek suretiyle davalı tarafın SMMM bilirkişisi raporuna itirazı da değerlendirilmek suretiyle tarafların iddia ve savunmaları, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, davacının hatalı üretim yapıp yapmadığı, fatura konusu malların ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın niteliği hususlarında rapor tanzimi istenilmiş, Tekstil Mühendisi bilirkişi Prof. Dr. … ve SMMM bilirkişisi … tarafından tanzim edilen 02/12/2020 havale tarihli raporda özetle;
Üretimin ve ihracatın doğal akışına göre üreticinin müşterisinin ürün üzerinde olmasını istediği özellikleri yerine getirmesi gerektiği,
Davaya konu ürünler üzerinde hem açık gözle görülebilen (cep torbasının büyük olması, dikiş hataları, … yazısının ters çalışmış olması gibi), hem de kullanımları sırasında müşterinin taleplerine uymayan (beden ölçülerinin karışmış, yaka oyuntusunun küçük olması gibi) farklılıklar ve ayıplar olduğu,
Davaya konu ayıplı ürünlerin götürü usulle satılması sonucunda 6.000,00 TL – 7.000,00 TL civarında bir getiri sağlanabileceği,
Davaya konu ayıplı ürünlerin muhasebe kayıtlarına göre 124 adet … Bayan Örme Ceket (101,15 TL x 124 adet) 12.542,60 TL ve 155 adet … Bayan Örme Sweat (137,50 TL x 155 adet) 21.312,50 TL ve % 8 Kdv olmak üzere 36.563,51 TL tutarında olduğu, bu tutarın 05.11.2018 tarihli … sıra no’lu İade Faturasıyla örtüştüğü,
Davalı şirket tarafından davacı şirkete 05.11.2018 tarihli … sıra no’lu 36.563,51 TL tutarlı 124 adet … Bayan Örme Ceket ve 155 adet … Bayan Örme Sweat açıklamalı İade Faturası, 05.11.2018 tarihli … sıra no’lu 8.552,03 TL tutarlı Yurtdışı Nakliye Yansıtma Bedeli faturası, 05.11.2018 tarihli … sıra no’lu 1.062,74 TL tutarlı … Komisyon Bedeli faturası düzenlendiği, bahis konusu faturaların üzerinde faturaların davacı şirket tarafından teslim alındığına ilişkin herhangi bir imzanın bulunmadığı, bahis konusu faturaların davalı şirketin muhasebe kayıtlarında mevcut olduğu, ancak davacı şirketin muhasebe kayıtlarında mevcut olmadığı, ayrıca davacı şirket tarafından bahis konusu faturaların bildiriminin BA formunda da yapılmadığı, bu nedenle bahis konusu faturalara ilişkin tutarların davacı şirketin alacağından düşülemeyeceği,
Davalı … Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye ait ticari defter ve kayıtlarda (davacı şirketin muhasebe kayıtlarında mevcut olmayan davalı şirket tarafından davacı şirkete düzenlenen Yurtdışı Nakliye Yansıtma Bedeli ve Komisyon Bedeli Faturası ile İade Faturasının davalı şirketin muhasebe kayıtlarında mevcut olması nedeniyle) davalı şirketin davacı şirketten 22.11.2018 tarihi itibariyle cari hesaptan kaynaklanan alacağının 1.175,55 TL olduğu,
Davacı … Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye ait ticari defter ve kayıtlarda davacı şirketin davalı şirketten 22.11.2018 tarihi itibariyle faturadan kaynaklanan alacağının 48.158,67 TL, cari hesaptan kaynaklanan alacağının ise 45.002,73 TL olduğu,
Dava konusu ürünlerin ayıplı olması neticesinde ayıplı olan ürünlerin davacı şirketin alacak tutarından düşülmesi sonucunda davacı … Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin davalı … Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şii’nden faturadan kaynaklanan alacağının (48.158,67 TL – 36.563,51 TL) 11.595,16 TL, cari hesaptan kaynaklanan alacağının ise (45.002,73 TL – 36.563,51 TL) 8.439,22 TL olabileceği,
Yurtdışı Nakliye Yansıtma Bedeli ve Komisyon Bedeli Faturası ile İade Faturasının davacı şirkete teslim edildiğine ilişkin bir kısım telefon yazışmalarının dosyaya sunulmuş olması neticesinde Mahkememiz tarafından bu yazışmalar ile bahis konusu faturaların davacıya teslim edildiği kanaatine varılması halinde ise bu faturalara ilişkin tutarların da davacı şirketin alacağından düşülmesi sonucunda davacı … Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin davalı … Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şii’nden faturadan kaynaklanan alacağının (48.158,67 TL – 46.178,28 TL) 1.980,39 TL, cari hesaptan kaynaklanan alacağının bulunmadığı, borcunun ise (45.002,73 TL – 46.178,28 TL) 1.175,55 TL olabileceği belirtilmiştir.
Mahkememizce davalı vekiline, Almanyadan malların kendilerine ne zaman geldiğine ilişkin belgenin dosya arasında bulunan hangi belge olduğu, iade faturasının bir bölümü eksik olarak dosyaya sunulduğundan iade faturası tarihinin ne zaman olduğunun ve ürünlerin ayıplı olduğuna ilişkin yazışmanın hangi yazışma olduğuna ilişkin beyanda bulunmak üzere 2 haftalık kesin süre verilmiş, davalı vekilince beyanda bulunulduktan sonra dosya daha önce rapor düzenleyen bilirkişilere yeniden tevdii edilerek tarafların rapora karşı beyan dilekçelerindeki itirazları da karşılar şekilde götürü ürün bedellerinin net bir şekilde hesaplanarak faturalardan buna göre düşüm yapılmak suretiyle ek rapor düzenlenmeleri istenilmiş, bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen 10/02/2021 havale tarihli ek raporda özetle; Davaya konu ayıplı ürünlerin muhasebe kayıtlarına göre 124 adet … Bayan Örme Ceket (101,15 TL x 124 adet) 12.542,60 TL ve 155 adet … Bayan Örme Sweat (137,50 TL x 155 adet) 21.312,50 TL ve % 8 Kdv olmak üzere 36.563,51 TL tutarında olduğu,
Davaya konu ayıplı ürünlerin götürü ürün bedellerinin 124 adet … Bayan Örme Ceket 3.000,00 TL ve 155 adet … Bayan Örme Sweat 4.000,00 TL tutarında olmak üzere toplam Kdv dahil 7.000,00 TL tutarında olabileceği,
Davaya konu ayıplı ürün bedellerinden götürü ürün bedellerinin düşülmesinden sonra bu tutarın (36.563,51 TL – 7.000,00 TL) 29.563,51 TL olabileceği,
Dava konusu ayıplı olan ürünlerin götürü bedellerinin iade faturası tutarından düşülmesi neticesinde; davacı … Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin davalı … Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şii’nden faturadan kaynaklanan alacağının (48.158,67 TL – 29.563,51 TL) 18.595,16 TL, cari hesaptan kaynaklanan alacağının ise (45.002,73 TL – 29.563,51 TL) 15.439,22 TL olabileceği,
Dava konusu ayıplı olan ürünlerin götürü bedellerinin iade faturası tutarından düşülmesi ve diğer Yurtdışı Nakliye Yansıtma Bedeli ve Komisyon Bedeli Faturasının da davacı şirkete teslim edildiği kanaatine varılması halinde bu faturalara ilişkin tutarların da davacı şirketin alacağından düşülmesi neticesinde; davacı … Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin davalı … Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti’nden faturadan kaynaklanan alacağının (48.158,67 TL – 39.178,28 TL) 8.980,39 TL, cari hesaptan kaynaklanan alacağının ise (45.002,73 TL – 39.178,28 TL) 5.824,45 TL olabileceği belirtilmiştir.
Mahkememizce tarafların aldırılan raporlara karşı beyan ve itirazlarının değerlendirilmek üzere daha önce rapor düzenleyen bilirkişi heyetine hesap bilirkişisi …’ da eklenmek suretiyle tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporuna itirazları da değerlendirilmek suretiyle tespit edilen uyuşmazlık konusunda rapor düzenlenmesi istenilmiş, bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen 09/04/2021 havale tarihli 2.ek raporunda özetle; “Davacı tarafından dava ikame edilirken, takipten sonra 15.000 TL ödeme yapıldığı, takip dosyasındaki fatura asıl alacağının 48.158,67 TL olduğu, ödenen tutarın mahsubu ile bakiye 33.158,67 TL üzerinden 248,00 TL işlemiş faiz talepleriyle birlikte takibin devamının talep edildiği,
Mali müşavir bilirkişisi tarafından yapılan tespitler uyarınca, davacı şirket tarafından davalı şirkete 2 adet fatura düzenlenmiş ve düzenlenen faturalarda 2 adet ürün bulunmaktadır. Faturaların tutarları 13.999,99 TL ve 49.158,68 TL olmak üzere toplam 63.158,67 TL olup, davalı şirket her iki fatura karşılığında 15.000,00 TL ödemiştir. Her iki taraf defterlerinde faturalar ve ödeme kaydı mevcuttur.
Böylelikle davacı şirketin defterlerinde; faturalardan kaynaklı alacağı 48.158,67 TL ancak cari hesaptan kaynaklanan alacağı 45.002,73 TL dir. Önceden gelen bir borç ilişkisi söz konusu olduğundan, davacı kayıtlarındaki cari hesap alacağı olan 45.002,73 TL dikkate alınarak incelemelerimiz devam edecektir.
Davalı, ürünlerin bir kısmının ayıplı olduğu iddiasıyla, davacı şirkete 36.563,51 TL tutarında iade faturası düzenlemiştir. Ayrıca, davalı şirket davacı şirkete 8.552,03 TL tutarlı Yurtdışı Nakliye Yansıtma Bedeli faturası ile 1.062,74 TL tutarlı Komisyon Bedeli faturası düzenlemiştir. Toplam üç fatura sadece davalı şirketin defterlerinde kayıtlı olup, davacı şirketin defterlerinde kaydı bulunmamaktadır.
Gelinen noktada, 48.158,67 TL’lik 2 adet fatura bedeli açısından taraf defterleri birbirilerini teyit eder niteliktedir. Sadece davalı defterlerinde olmayan, iade faturası, nakliye yansıtma bedeli ve komisyon bedeli faturası için değerlendirme yapılması gerekmektedir.
Davalının düzenlediği ve davacı defterlerinde bulunmayan 8.552,03 TL tutarlı Yurtdışı Nakliye Yansıtma Bedeli faturası ile 1.062,74 TL tutarlı Komisyon Bedeli faturası için herhangi bir hizmet yapıldığına dair belge ibraz edilmediğinden, sadece 36.563,51 TL’lik iade faturasının değerlendirilmesi gerekmiştir. Söz konusu iade faturası ayıplı ürünlerden kaynaklı olarak kesilmiştir.
Faturaya konu malların yeniden irdelenmesinde, her iki tarafın tacir olduğu dikkate alındığında, davalı alıcı tarafından basit kontrolle tespit edilebileceği menkullerdeki ayıpların bir kısmının AÇIK ayıp, bir kısmının ise GİZLİ ayıp niteliğinde olduğu kanaatine varılmıştır.
Türk Ticaret Kanunu’nun “Ticari satış ve mal değişimi” başlıklı 23/c. Maddesinde; “…Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanunu’nun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır.” Hükmü yer almaktadır.
Kanun koyucu, açık ayıplar için teslimden itibaren 2 gün, gizli ayıplar için ise 8 günlük süre öngörmüştür. Ayıptan kaynaklı iade faturası 05.11.2018 tarihli olup, Söz konusu ayıpların gizli/açık olduğuna dair kanun koyucunun aradığı şartlarda bildirim dosya kapsamında yer almamaktadır.
“6098 Sayılı TBK’nun 223. maddesinin 2. fıkrasında ise; “Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak satılanda olağan bir gözden geçirme ile ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa hemen satıcıyahmirilmelidir. Bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiy^yıjufahükmüne yer verilmstir.
6102 sayılı TTK’nun 18/3. maddesine göre; “Tacirler arasında diğer tarafı temerrüde düşürmeye, sözleşmeyi feshe, sözleşmeden düşmeye ilişkin ihbarlar veya ihtarlar noter aracılığı ile taaahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik posta sistemi ile yapılır.”
Dairemiz istikrarlı uygulamasında, ayıp ihbarlarının da (fesih sonucunu doğurabileceğini düşünerek) belirtilen yasa hükmündeki usullerle yapılması gerektiğini kabul etmektedir. Başka bir anlatımla Dairemiz uygulamasına göre tacirler arasındaki ayıplı mal satışından kaynaklanan uyuşmazlıklarda ayıp ihbarının tanıkla ispatı kabul edilmemektedir. Ne var ki 6098 sayılı TBK’nun 225. maddesinde ağır kusurlu olan satıcının, satılandaki ayıbın kendisine süresinde bildirilmemiş olduğunu ileri sürerek sorumluluktan kısmen de olsa kurtulamayacağı, satıcılığı meslek edinmiş kişilerin bilmesi gereken ayıplar bakımından da aynı hükmün geçerli olduğu hükme bağlanmıştı.” YARGITAY …Hukuk Dairesi Esas: … Karar: … Karar Tarihi: 19.10.2017
Bu minvalde her iki ayıp türü için de, davalı alıcı ihbar şeklinde uymadığı ve ihbar sürelerini geçirip geçirmediği hususunda takdir Sayın Mahkeme’ye aittir.
Bu durumda, heyetimizce ikili ihtimale gore hesaplama yapılacak olup, takdir Sayın Mahkeme’ye aittir.
1. Mahkemece, mallardaki ayıp/gizli ayıbın süresinde ve şekle uygun olarak davacı satıcıya bildirilmediği bu nedenle de, ayıptan kaynaklı iade faturası kesilemeyeceği kanaatine varılması halinde; 45.002,73 TL tutarında davacının bakiye alacağı kalmış olacaktır.
2. Mahkemece, mallardaki ayıp/gizli ayıbın süresinde ve şekle uygun olarak davacı satıcıya bildirildiği bu nedenle de, ayıptan kaynaklı iade faturası kesilebileceği kanaatine varılması halinde; 45.002,73 TL – 36.563,51 TL (ayıplı mal ederi) + 7.000,00 TL (götürü bedel) = 15.439,22 TL tutarında davacının bakiye alacağı kalmış olacaktır.
Her iki ihtimalde de;
TBK.m.117 uyarınca, “Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer. ” Hükmü yer almakta olup, davacının davalılara gönderdiği herhangi bir temerrüt ihtarı bulunmadığından, takip tarihine dek işlemiş faiz hesabı yapılamamış olduğu belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı itirazın iptali davasıdır.
Davacının 12.09.2018 tarihinde … ve … modeldeki ürünler ve özellikleriyle ilgili davalı şirketten sipariş maili almış olduğu, 01.10.2018 tarihinde numuneleri davalıya gönderdiği, ürünlerle ilgili kritiklerin ve düzeltilmesi gereken hususların davalı tarafça davacıya mail yolu ile bildirildiği, davacı tarafça ürünlerin davalının istekleri doğrultusunda teslime hazır hale getirildiği, onay sonrası 03/11/2019 tarihinde 358 adet ürünün davalıya gönderildiği, gönderilen mallara ilişkin 29.10.2018 tarihli seri … no’Ju ve 03.11.2018 tarihli seri -… no’lu faturalanın düzenlediği, ancak davalı tarafça fatura bedelinin ödenmediği, alacağı tahsili amacıyla davacı tarafından İzmir ….İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyası ile takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, davacının mahkememizde iş bu itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, davacının hatalı üretim yapıp yapmadığı, fatura konusu malların ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın niteliği hususlarında mahallinde keşif incelemesi yapılmış ve 4 ayrı bilirkişi raporu aldırılmıştır.
TBK nun 470. Maddesinde; ” Eser sözlesmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, issahibinin de bunun karsılıgında bir bedel ödemeyi üstlendigi sözlesmedir.” şeklinde tanımlanmıştır.
Somut olayımızda; taraflar arasındaki uyuşmazlığın, sözleşme kapsamında imal edilen ürünlerin ayıplı olup olmadığı, ayıbın niteliği ve ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı , davacının ürünlere ait fatura bedellerini talep edip edemeyeceği, davalının komisyon ve yurt dışı nakliye bedeli talep edip edemeyeceği hususlarında toplandığı anlaşılmaktadır.
Mahkememizce dosyaya sunulan 09/04/2021 havale tarihli bilirkişi heyeti raporunun denetime elverişli ve açık olması nedeniyle itibar edilmiş ve hükme esas alınmıştır.
Taraflar arasındaki eser sözleşmesine konu ürünlere ilişkin faturalar her iki taraf defterinde de kayıt altına alınmıştır. Mahkememizce hükme esas alınan rapora göre fatura konusu ürünlerdeki ayıpların bir kısmının açık ayıp bir kısmının ise gizli ayıplı olduğu, taraflar arasındaki Watsapp yazışmalarında ürünlerdeki ayıpların bir kısmının teslimden önce davacı tarafa bildirildiği, dosyaya sunulan gümrük beyannamelerinde 27/10/2018 tarihinde malların gönderildiği, davalı taraf ürünlerde ayıp olduğunun bildirilmesi üzerine davalının da davacı tarafa makul süre içerisinde bildirimde bulunduğu, iade faturasının da ürünler yurtdışından gelmeden 05/11/2018 tarihinde düzenlendiği, ürünlerin tekstil ürünü olması nedeniyle tek tek kontrolü mümkün olmadığından müşteri bildirimine göre davalının davacıya süresinde ayıp bildiriminde bulunmuş olduğu kanaatine varıldığı, eser sözleşmesinde ayıp ihbarının yapıldığının her türlü delille ispatlanabileceği, bilirkişi tarafından faturalara konu ayıplı ürünlerin götürü bedellerinin 7.000 TL olduğu, tarafların usulüne uygun tutulan incelenen defterlerine göre davacının, davalıdan cari hesaptan kaynaklanan alacağının 45.002,73 TL olduğu, ayıplı mal bedelinin 36.563,51 TL olduğu, dolayısıyla davacının davalıdan 15.439,22 TL alacaklı olacağı, her ne kadar davalı taraf komisyon ve yurtdışı nakliye yansıtma bedeli faturası da düzenlemiş ise de; buna ilişkin her hangi bir hizmet verildiği davalı tarafça ispatlanamadığından sadece ayıplı mallara ilişkin 36.563,51 TL lik iade faturası değerlendirilmiş, bu itibarla; davanın kabulü ile davalı borçlunun İzmir …. İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptali ile, takibin 15.439,22 TL asıl alacak üzerinden devamına,, fazlaya ilişkin istemin reddine, alacak belirlenebilir olduğundan davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1)DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE;
Davalı borçlunun İzmir …. İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazının kısmen iptali ile, takibin 15.439,22 TL asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2)15.439,22 TL üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3)Alınması gereken 1.054,65.-TL harçtan peşin alınan 323,59.-TL harç ile icra dosyasına alınan 242,84-TL harcın mahsubu ile bakiye eksik kalan 488,22.-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4)Peşin harç için yapılan toplam 323,59.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5)Davanın red ve kabul edilen bölümleri orantılı olarak nazara alınıp bir kısım yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılarak 2.965,30.-TL yargılama giderinden 1.380,69.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6)Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki AAÜT gereğince davanın kabul edilen bölümü üzerinden hesaplanan 4.080,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7)Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki AAÜT gereğince davanın reddedilen bölümü üzerinden hesaplanan 4.080,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8)7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23.maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince taraflar arasında yapılan arabuluculuk faaliyeti sonunda, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere Hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin yargılama gideri olarak davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
9)Karar kesinleştiğinde ayrıca karar yazılmaya gerek görülmeden artan gider avansının derhal taraflara iadesine
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize yahut başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamını ödemek suretiyle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/06/2021

Katip …
e -imzalıdır

Hakim …
e -imzalıdır