Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/398 E. 2022/864 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/398 Esas
KARAR NO : 2022/864

ASIL DAVADA :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/08/2019
KARAR TARİHİ : 08/11/2022

BİRLEŞEN İZMİR 3 ATM … ESAS-… K. SAYILI DOSYASINDA:

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 19/08/2019
KARAR TARİHİ : 13/10/2020 Birleştirme, 08/11/2022 nihai karar tarihi
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 08/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket uzun yıllardan beridir yeminli mali müşavirlik ve bağımsız denetim hizmetleri verdiğini, müvekkil şirketle davalı/borçlu şirket arasında uzun yıllardır devam etmekte olan bir hizmet ilişkisi söz konusu olduğunu, Bu ilişki kapsamında müvekkil şirket tarafından davalı/borçlu şirkete vergi mevzuatının emrettiği birtakım konularda yeminli mali müşavirlik hizmeti (özel hesap dönemi tam tasdik hizmeti, KDV iade raporlarının hazırlanması ve sair iş ve işlemler – iç denetim ve bağımsız denetim hariç) sunulduğunu, Söz konusu hizmetler, ekte sunulan Özel Hesap Dönemi Tam Tasdik Sözleşmesi ile Mal ve Hizmet İhracından Doğan KDV İadesi Sözleşmeleri çerçevesinde, sözleşmede öngörüldüğü şekilde tamamlanmış ve söz konusu raporlar ilgili mercilere ve davalı/borçlu şirkete teslim edildiğini, Nitekim borçlu şirketin hizmetin tamamlanmadığına dair bir itirazı da bulunmadığını, Davalı/borçlu şirketin 25.07.2019 tarihli dilekçeyle borca ve ferilerine itiraz etmesi neticesinde, İcra Müdürlüğü tarafından aynı tarihli olarak takibin durdurulmasına karar verildiğini, Takibin durdurulmasının akabinde tarafımızca arabulucuya başvurulmuş ve arabuluculuk süreci “anlaşamama” ile sonuçlandığını, bu nedenle haksız ve yersiz yapılan itirazın iptali ve takibin devamı için işbu davayı açma zarureti hâsıl olduğunu, Arz ve izah edilen ve re’sen gözetilecek sair hususlar çerçevesinde, davamızın kabulüne, haksız ve yersiz itirazın iptaline, takibin devamına, davalı/borçlu şirket aleyhine alacak miktarının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı borçluya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Asıl davada davalı … Gıda Dış Tic.A.Ş vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında uzun yıllardan beri Yeminli Mali Müşavirlik Denetim ve Tasdik Sözleşmesi ile Mal ve Hizmet İhracından Doğan KDV iadesi için Yeminli Mali Müşavirlik sözleşmelerinin bulunduğu, Davalı müvekkilinin uzun yıllar şirkette çalışan hesaplarından para çekme, eft, havale yapma yetkisi verildiği …’ın Ocak 2017 tarihinden 12.04.2019 tarihine kadar davalı şirketin bu güvenini kötüye kullanarak 700 seferden fazla davalı şirketin banka hesaplarından kendi hesabına 8.160.000-TL para aktardığı, …’a güvenerek şirketin banka Davacı şirketin davalı şirketteki inceleme ve denetimleri sırasında gereken özen ve ihtimamı gösterip yapması gereken incelemeleri yaparken banka ekstrelerini incelemiş olsaydı bu suistimalleri görerek raporuna yazarak davalı şirketi uyarmış olacağı, davacının davalı adına beyanname vermeye hazırlık aşamalarında gerekli özen ve ihtimamı göstermeden inceleme yapmış ve hazırlamış olduğu beyannamelerin de doğru olmadığı, Davalı şirketin iştiraki olan …” nin denetim şirketi davalı şirketin yeminli mali müşaviri davacı şirkete incelemeleri sırasında ne gibi hususlara dikkat edilmesi gerektiğini özellikle 2018-2019 dönemi için banka hesap ekstrelerini elde ediniz ve bu talimatlar doğrultusunda hareket edilmesini talep ve uyarıda bulunduğu halde davacının ya banka hesap ekstrelerini hiç almadığı yada hesap ekstrelerine bakmadığı ki müteaddit defalar şirket hesabından şirket çalışanı …’ın kendi hesabına yaptığı havaleleri irdelemediği ve şirket yöneticilerine bildirmemiş olmasının ağır kusur ve ihmali olduğunu gösterdiği, Davacı şirketin, davalının iştiraki olan …” nin denetim şirketi
…’nin dilekçenin II bölümde arz edilen talimatlarını yerine getireceğini 05.07.2017 tarihli güvence yazısı ile kabul ettiği halde uyarı ve talimatlara uymadığından kusurlu olduğu, Davacının davalı adına yıllık Kurumlar Vergisi Beyannamesi tasdik raporunu dilekçede ayrıntısı ile belirtilen gerekçeler ile gerçeği gibi inceleme yapmadan düzenlediği, Hizmet bedeli faturalarının ticari defterlere işlenmiş olmasının ayıplı hizmetin kabulü anlamına gelmeyeceği, zira davacının ayıplı hizmet verdiği 12.04.2019 tarihinden sonra anlaşılmaya başlandığı, bu nedenle davacının hizmet bedeli istemeye hakkı olmadığı, Davacı şirketin dava konusu KDV iadeleri için olması gereken raporu vergi dairesine zamanında bildirmediği için KDV iadeleri çok geç alındığı ve davalının bundan büyük zarar gördüğü, davacının önceki zamanlarda 4-6 ay içinde KDV iadelerinin alınmasını sağlamakta iken dava konusu dönemde gerekli çalışmayı zamanında yapmadığı için (aradan bir yıl ve daha fazla zaman geçmiştir) KDV iadelerinin geç elde edildiği, bu nedenle de davalının ciddi faiz kayıpları olduğu, Kaldı ki yasa gereği işlemler tamamlandıktan sonra GİB vergi dairesinin inceleme süresini en geç 2 ayda tamamlayıp KDV iadesini mükellefe ödemekte olmasına rağmen maalesef halen KDV iadesi alamadığı halde esasen teminat göstererek KDV iadeleri çok erken alınabildiği halde bu yolda uygulanmamıştır hizmet bedeli istenmesinin haksız olduğu, Açıklanan nedenlerle haksız ve yasal dayanağı olmayan davanın reddine, dava haksız ve kötü niyetli açılmış olduğundan dava bedelinin %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminat taleplerinin hüküm altına alınmasına, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
Birleşen davada Davacı-karşı davalı … Gıda Dış Ticaret A.Ş. vekili tarafından Sayın Mahkemeye ibraz edilen 19.08.2019 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında uzun yıllardan bu yana Yeminli Mali Müşavirlik Denetim ve Tasdik Sözleşmesinin bulunduğunu, müvekkili şirketin aile şirketi olup, şirket hissedarlarının Hollanda vatandaşı olduklarını ve Hollanda da yaşamakta olduklarını, müvekkili şirkette, uzun yıllardan bu yana şirket muhasebe bölümünde çalışan ve şirket sahiplerine güven veren muhasebe personellerinden …’a şirketin banka hesaplarından para çekme ve havale yapma yetkisinin verildiğini, müvekkili şirket çalışanı …’ın Ocak 2017 tarihinden 12.04.2019 tarihine kadar davacı şirketin bu güvenini kötüye kullanarak mütcaddit defalar (700 seferden fazla) müvekkili şirketin … Bankası Çivril şubesi nezdinde bulunan hesabından kendi hesabına ve davacı şirketin … Bankası Çivril şubesi nezdinde bulunan hesabından kendi hesabına şirket paralarını aktarmış olduğu ve internet ortamında “nesine.com” ve iddia kumar sitelerinde kumar oynayarak neticede şirketin 8.160.000-TL parasını yok ett Çivril Asliye Ceza Mahkemesinin … E. da açılan kamu davasına müvekkilinin müdahil olduğunu, …’ın tutuklandığı, tutukluluk halinin devam ettiği, müvekkili şirketin yeminli mali müşavirlik denetim ve tasdik sözleşmesi ile yeminli mali müşaviri olan davalı şirketinde müvekkili şirket muhasebe kayıtlı denetlerken şirketin banka hesabından şirketin çalışanlarından …’ın banka hesabına Ocak 2017 tarihinden 12.04.2019 tarihine kadar 700 seferden fazla para aktarılmasını şirketin banka ekstrelerini incelemeyerek denetim yapmamış olmasından ağır kusur ve ihmali ile şirketin büyük zarar görmesine sebebiyet verdiği için işbu davanın açma zorunluluğunun doğduğunu beyanla fazlaya ilişkin hak ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla tespit edilecek davalı kusuruna göre 250.000-TL maddi tazminatın arabulucu son imzalama tutanağı tarihi olan 28.06.2019 tarihinden itibaren yıllık %21,25 den az olmamak üzere ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada Davalı-karşı davacı … … tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında akdedilen ve davacı tarafça da kabul olunan Tam Tasdik sözleşmelerinin 3.3.maddesinde, “Yaptığı Denetim ve Tasdik İşlemli sırasında bu sözleşmenin 2.1 ve 2.2.maddelerinde belirtilen hususlara uyan, mesleğin gerektirdiği dikkat ve özeni gösteren YMM İş Sahibi, yetkili veya çalışanlarının hile ve kasıtları ile gizlenmiş olaylar nedeniyle sorumlu tutulamayacağını, ‘YMM’nin iş sahibine karşı mali sorumluluğu her hal ve takdirde ilgili dönem için aldığı tasdik ücretir geçemez…” ifadelerine açık olarak yer verildiğini, söz konusu sözleşme maddesini imza eden davacı şirketin çalışanlarının hile ve kasıtla gizlediği olaylar sebebi ile YMM’nin sorumlu tutulamayacağını kabul ettiği gibi, mali sorumluluğun her hal ve takdirde tasdik ücretini geçemeyeceğini de kabul etmiş olduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere bir an için müvekkili şirketin görevinin gereklerini yerine getirmediğini varsayacak olsak bile, söz konusu madde karşısında, sözleşme bedeli kadar mali sorumluluk altına sokulması gerektiğini, bu durumda talep edilecek bedelin davacı tarafça da bilindiğini, bu sebeple ortada belirsiz bir alacaktan söz edilemeyeceğinin ortada olduğunu, davacı tarafça uğranıldığı iddia edilen zarar miktarı belirli iken bu husus dava dilekçesinde ikrar edilmişken, söz konusu iddiaya konu zararın davacı yanın elinde bulunan bilgi ve belgelerle ortaya konuluyorken davalı kusurunun tespiti ile” denilerek belirsiz alacak davası açıldığı da ikrar edilmişken, söz konusu davanın “hukuki yarar yokluğundan” reddine karar verilmesinin yasal zorunluluk arz etmekte olduğunu, davacı tarafından iddia olunan isnatları kabul etmediklerini beyanla davanın tümden reddine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
07.08.2018 tarih ve 56117 No’lu YMM Tasdik Sözleşmesi, 07.08.2018 tarih ve 55780 No’lu YMM Tasdik Sözleşmesi, 31.05.2018 tarih ve 54815 No’lu YMM Tasdik Sözleşmesi, 31.05.2018 tarih ve 54814 No’lu YMM Tasdik Sözleşmesi, 26.03.2018 tarih ve 53652 No’lu YMM Tasdik Sözleşmesi, 26.03.2018 tarih ve 53651 No’lu YMM Tasdik Sözleşmesi, 03.07.2017 tarih ve 026051 No’lu YMM Denetim ve Tasdik Sözleşmesi (Tam Tasdik-Özel Hesap Dönemi), 25.07.2018 tarih ve 28221 No’lu YMM Denetim ve Tasdik Sözleşmesi, İcra Takibine Konu faturalar, Cari Hareket Dökümü, İzmir 16. İcra Müdürlüğü’nün … İcra Numaralı Dosyası, Karşıyaka 5. Noterliği’nin 21.06.2019 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi, Müvekkil şirket ile davalı/borçlu şirkete ait ticari defterler, banka hesap hareketleri, Ocak 2018-Haziran 2018 Tasdik Raporları Tutanakları, Tanık, Yemin, vs.delil olarak mahkememiz dosyasına sunulmuştur.
…Çivril Şubesine yazılan müzekkereye, …Bankası Çivril Şubesine yazılan müzekkereye, İzmir Yeminli Mali Müşavirler Odasına yazılan müzekkerelere ikmalen yanıt verildiği, Çivril ASCM ne yazılan müzekkereye yanıt verildiği, Çivril Vergi Dairesine mahkememizce müzekkere yazıldığı cevap verildiği, Denizli İhtisas Vergi Dairesi Müdürlüğünce cevap verildiği ve mahkememiz dosyası arasına alındığı anlaşılmıştır.
Dosya mahkememiz ara kararı gereğince dosya YMM bilirkişisine tevdi edilerek; birleşen … esas sayılı dosyadaki uyuşmazlık hususları ile asıl dava dosyasında tespit edile 11/02/2020 tarihli ön inceleme tutanağındaki uyuşmazlık hususlarında rapor düzenlenmesi istenmiş ve SMMM bilirkişi tarafından 20/05/2022 tarihli bilirkişi raporu düzenlenmiştir.
Mahkememiz ara kararı gereğince 08/11/2022 tarihli duruşmada;7251 Sayılı kanunun 58. maddesi ile 6102 sayılı TTK nın 4. maddesinde yapılan değişiklik gereğince dava değeri 500.000 TL’yi geçmediğinden asıl dava ve birleşen davanın basit yargılama usulüne tabi olarak yürütülmesine karar verilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; asıl davacı tarafından davalı ile yapmış olduğu tam tasdik sözleşmeleri gereğince davalının sözleşme bedelinin ödemediği iddiasıyla davacı tarafından başlatılan icra takibine karşı davalı … tarafından yapılan itirazın iptali ve birleşen davacı davada davacı … Gıda çalışanı …’ın şirket hesaplarındaki parayı kendi hesabına aktardığı ve bu işlemlerin şirkete bildirilmemesi nedeniyle sözleşmedeki yükümlülüğünü yerine getirmediği ve bu nedenle de davalı … Şirketinin kusurlu olduğu iddiasıyla açılan maddi tazminat davasıdır.
Asıl dava ve birleşen dava yönünden tarafların iddiaları ve savunmaları dikkate alınarak, alanında uzman yeminli mali müşavir bilirkişiden rapor alınmış, bilirkişi tarafından düzenlenen rapor ve dosyada taraflar arasında düzenlenen Yeminli Mali Müşavirlik Denetim Ve Tasdik Sözleşmesi dikkate alındığında sözleşme gereğince davacı Denetim ve Mali Müşavirlik şirketinin davalı … Gıdanın beyannamelerinin ve mali tablolarının mevzuata uygun olarak düzenlenmesi, matrahın doğru olarak hesaplanarak mükellefin vergi öder yükümlüklerini yerine getirmeyi taahhüt ettiği 213 sayılı Vergi Usul Kanunun vergi beyannamelerinin imzalanması ve yeminli mali müşavir tasdik raporları başlıklı mükerrer 227.maddesinde beyanname ve tasdik raporunda yer alan bilgilerin doğruluğundan ve uygunluğundan meslek mensuplarının, bu belge ve kayıtlara ilişkin oluşacak vergi ziyanından mükelleflerle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, yeminli mali müşavirin raporlarında mükellefin finansal ve mali tablolarının gerçeğe uygun bir şekilde hazırlanıp hazırlanmadığının mevzuat hükümleri çerçevesinde ortaya koymakla yükümlü olduğu, bağımsız denetimin ise TTK’nın 11.maddesi ve 514/1 ve 515 maddeleri kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, bağımsız denetim yapanın hazırlama yükümü ve dürüst resim ilkesine uyma zorunluluğunun bulunduğu, buna göre dürüst resim ilkesi gereğince bağımsız denetçinin finansal tabloların tam, tarafsız ve hatasız şekilde hazırlaması ve şirkete sunması gerektiği, sunulan bu bilgilerin güvenilir, anlaşılabilir, ihtiyaca uygun ve karşılaştırılabilir ve ayrıca zamanında sunulmuş olması gerektiği, bağımsız denetimdeki amacın finansal tabloların finansal raporlama standartları doğrultusunda işletmenin finansal durumu ve faaliyetlerinin sonucunun bütün önemli yönleriyle gerçeğe uygun ve doğru bir şekilde göstermek olduğu, 660 sayılı 26/05/2018 tarihli Resmi Gazete de 1 Ocak 2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere bağımsız denetime tabi şirketlerin denetime tabi olmak kriterlerini belirleyen bakanlar kurulu kararının yayımlandığı, davalı … Gıda şirketinin finansal verilerinin zorunlu bağımsız denetim limitlerinin altında kaldığı, davalı … Gıdanın herhangi bir bağımsız denetim sözleşmesinin bulunmadığı, bağımsız denetim sözleşmesi ile yeminli mali müşavirlik tam tasdik sözleşmesinin farklı hükümler içerdiği, davacı … Şirketi ile … Ticaret Dış Ticaret AŞ arasında yapılmış bağımsız denetim sözleşmesinin bulunmadığı, taraflar arasında tam Yeminli Mali Müşavirlik Denetim Ve Tasdik Sözleşmesinin düzenlendiği, sözleşme gereğince tam tasdik raporu düzenleyecek olan Yeminli Mali Müşavirin Vergi Dairesine olan sorumluluk bakımından vergi matrahın doğrululuğu ve beyanının güvenirliğini tasdik ettiği, tam tasdik sözleşmesinin ayrıca iç denetim niteliğinde olmadığı, … Gıda Dış Ticaret AŞ’in davacı … Aş’nin, … şirketinin yetkilisinin denetim firması olan … şirketinin … şirketine göndermiş olduğu formlardaki bilgilerin denetim çalışması niteliğinde olmadığı, vergi bazlı bir çalışma olduğu, kaldı ki; davacı Mali Müşavirlik şirketi … firması ile … Gıda’nın bağımsız denetim işini yapacağı yönünde taraflar arasında bir sözleşme ve yükümlülük bulunmadığı gibi davacı ve davalı arasında da bu yönde bir sözleşme olduğu yönelik bir delil bulunmadığı, taraflar arasında tam tasdik sözleşmesi bulunduğu ve bu sözleşmenin davacı Yeminli Mali Müşavirlik Şirketine davalı … şirketi üzerinde Bağımsız Denetim yapma ve tespitlerini bu şirkete sunma yükümlülüğünü içermediği, davalı … şirketinin kayıtlarına göre; vergi iadesi yönünden düzenlenecek yeminli müşavirlik tam tasdik raporu ile vergisel yönden bildirilen kayıtların doğruluğunun tasdik etmiş olduğu, davalı … Gıda’nın ticari kayıtlarına intikal etmeyen hususlarda bir yetki ve sorumluluğunun bulunmadığı anlaşılmıştır.
Bu kapsamda tarafların açmış olduğu davalara ilişkin tarafların ticari defterleri üzerinde de yapılan incelemeye göre;
Asıl dava yönünden; taraflar arasında mal ve hizmet ihracından doğan KDV iadesi ve kurumlar vergisi beyannamesi ve eklerinin uygunluk denetimi hizmeti ile ilgili yirmi adet sözleşme düzenlendiği, tarafların ticari defterlerine göre, icra takip tarihi itibariyle davacı … Anonim Şirketinin davalı … Gıda Dış Ticaret AŞ’den 118.663,60-TL tutarında alacağının bulunduğu, düzenlenen faturaların tarafların ticari defterlerine kayıtlı olduğu, sözleşme gereğince davalı … şirketinin davacının yerine getirdiği hizmetin karşılığı olarak bu bedelin davacıya ödemesi gerektiği kanaatine varılmış, asıl davanın 118.663,60-TL asıl alacak üzerinden açıldığından asıl dava davalı borçlunun icra takibine karşı yapmış olduğu itirazın iptali ile asıl alacak üzerinden takibin devamına, alacak likit olduğundan hüküm altına alınan alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Birleşen dava yönünden; birleşen davalı Yeminli Mali Müşavir şirketinin davacı ile yapmış olduğu bağımsız denetim sözleşmesi ya da iç denetim sorumluluğunu içeren bir yükümlülüğünün bulunmadığı, davacı şirketin çalışanlarının şirket kayıtlarına yansıtılmayacak şekilde şirket hesaplarından şahsi hesaplarına usulsüz olarak para aktarılmasında davacının bir yükümlülüğünün sorumluluğunun ve kusurunun bulunmadığı, Yeminli Mali Müşavirlik Şirketinin şirket ticari kayıtlarına intikal eden kayıtların doğruluğu yönünden düzenlenen vergi iadesi raporlarından dolayı sorumluluğun bulunduğu davacı … Şirketi çalışanı …’ın şirket hesabındaki 8.160.000,00-TL’yi usulsüz bir şekilde şirket ticari defterlerine kaydetmeden kendi hesabına veya başka hesaba aktarmasında davalı Yeminli Mali Müşavirlik şirketinin bir kusuru ve sorumluğu bulunmadığı sözleşme yükümlüğünün davalı şirkette bağımsız denetim yapma yükümlülüğünü içermediği, sözleşmenin bağımsız denetim sözleşmesi olmadığı, tasdik sözleşmesi olduğu ve şirketin ticari kayıtlarındaki ilgilere göre vergi dairesine vergi iadesi için doğru bir şekilde tam tasdik ve vergi iadesi raporu düzenleme yükümlülüğü getirdiği, bu nedenlerle davalı … şirketinin … Gıda Şirketi çalışanın ticari defterlere yansımayan davacı şirket hesaplarındaki paranın usulsüz olarak başka hesaplara aktarıldığının denetlenmesi yükümlülüğünün bulunmadığı, ve bu nedenle davalı Yeminli Mali Müşavirlik şirketine bir kusur yüklenemeyeceği kanaatine varılmış, davalının kusuruna dayalı olarak sorumlu olduğu iddiası ile dava açıldığından vekalet ücreti bu yönüyle değerlendirilerek yürürlükteki AAÜT’ne takdir edilmiş ve davacının maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Davalı birleşen davacı her ne kadar tahkim itirazında bulunmuş ise de; taraflar arasında düzenlenen tam tasdik sözleşmesinin 7/1.maddesinde sözleşmenin 4.maddesinde yer alan sözleşmeden doğan ücret alacağı tahkim sözleşmesi dışında bırakıldığından tahkim itirazının reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
A-)ASIL DAVA YÖNÜNDEN; DAVANIN KABULÜ İLE; İzmir 16.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali ile, 118.663,60-TL asıl alacak üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %21.25 ve değişen oranlarda ticari temerrüt faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına,
-İİK’nın 67/2.maddesi uyarınca hüküm altına alınan 118.663,60-TL alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
1-Asıl dava yönünden alınması gereken 8.105,91-TL nispi ilam harcından, peşin alınan 1.425,81- TL nispi harç ile icra dosyasından alınan 600,67-TL harç indirildikten sonra kalan 6.079,43-TL harcın davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
2- Asıl dava yönünden davacının yatırmış olduğu 44,40-TL başvurma harcı ile 1.425,81-TL nispi harç toplamı 1.470,21-TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
3-Asıl dava yönünden 7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23.maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince taraflar arasında yapılan arabuluculuk faaliyeti sonunda, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere Hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin yargılama gideri olarak davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
4-Asıl dava yönünden davanın kabul edilen miktar yönünden hesaplanan Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 18.799,54 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
5-Asıl davada davada Davacının yapmış olduğu 1.000,00-TL bilirkişi ücreti 209,30-TL tebligat-posta giderinden ibaret toplam 1.209,30-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
B-)BİRLEŞEN İZMİR 3 ATM SİNİN … esas sayılı davası yönünden; DAVANIN REDDİNE,
1-Birleşen İzmir 3…. esas/… karar sayılı dosyası yönünden karar tarihi itibariyle alınması gereken 80,70-TL harcın peşin alınan 4.269,38-TL harçtan mahsubu ile fazla kalan 4.188,68-TL harcın kararın kesinleşmesi halinde davacıya iadesine,
3-Birleşen dava yönünden yapılan harç ve masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
2-Birleşen İzmir 3. ATM’nin … esas/… karar sayılı dosyasında; davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki AAÜT gereğince belirlenen davanın red edilen bölümü üzerinden hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Birleşen İzmir 3. ATM’nin … esas/… karar sayılı dosyasında;7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23.maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince taraflar arasında yapılan arabuluculuk faaliyeti sonunda, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere Hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
4-Birleşen İzmir 3. ATM’nin … esas … karar sayılı dosyasında; davacı tarafından yapılan masrafın kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Asıl davada ve birleşen davada davacının yatırdığı gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde isteği halinde kendisine iadesine,
Dair; davacı birleşen davalı ile davalı birleşen davacı vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize yahut başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamını ödemek suretiyle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/11/2022
Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.