Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/370 E. 2022/385 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/370
KARAR NO : 2022/385

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/07/2019
KARAR TARİHİ : 17/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalılar arasında uzun süredir süregelen ticari ilişkinin bulunduğu bu kapsamda davacı tarafın İran’dan ithal ettiği tavuk unu ve balık unu gibi ürünlerin gümrük işlemleri ve labarotuar işlemleri tamamlandıktan sora davalı aracı … Ltd. Şti.’ye fatura edip davalı … Ltd. Şti. Bu malları diğer davalı … Ltd. Şti.’ye satmakta olduğu ve dolayısıyla bahse konu malların doğrudan davalı …’a teslilm edildiği davacı tarafın şirket merkezinin Ağrı/Doğubeyazıt’ta olduğu davalı …’ın şirket merkezinin İzmir/Kemalpaşa’da olduğu, Doğubeyazıt’tan yüklenen malların Kemalpaşa’daki depoya girmeden evvel davalılar tarafından numuneler alınarak labaratuara gönderip gelen sonuçlar üzerine depoya indirildiği, taraflar arasındaki ticaretin başlangıçtan berildir bu şekilde olduğu, davacı tarafından son gönderilen malın davalı …’ın deposuna 12/02/2019 tarihinde indirildiği, şirket çalışanlarınca numune alınarak test için laboratuara gönderildiği, ancak laboratuar sonucunun uzunca bir süre gelmemesi üzerine malı taşıyan tır şoförü dava dışı … tarafından mal teslimine yönelik faturaya imza atılmasının istenildiği, imza atılmayınca taşıyıcı tarafından fatura imzalatılmadan depodan ayrılmak zorunda kalındığı, teslimden itibaren 10 gün geçtikten sonra davalı … şirket yetkilileri mal teslimine yönelik imza atmadıkları ve ayrıca bedel ödemesini de yapmadıklarının anlaşılması üzerine davacı yetkililerinden …’nin davalılar yetkilileri ile görüşmek istediği bu görüşmeye davalı … yetkilisi …’ın silahlı 4 kişi ile geldiği, mal kalitesinin yetersiz olduğunu bu sebeple kendi mallarının zarar gördüğünü ve davacı şirkete 17.000 USB ceza kestiğini belirterek davacı yetkilisini tehdit ettiği bu konuşmalar sırasında diğer davalı …. Ltd. Şti. Yetkilisi …’un da hazır olduğu ayrıca davacı yetkilisinin yanında …’nın da bulunduğu, daha sonra bununla ilgili kolluğa başvurulduğu, kolluk aracılığı ile davalıların Kemalpaşa ilçesindeki deposuna gittiğini burada deponun kapalı olduğunu diğer davalı … tarafından malın teslim alındığının söylendiği mal teslimine rağmen fatura ücretinin ödenmemesi sebebiyle ve yaşanan olaylar sebebiyle davacının temin ettiği firmalarla sorun yaşadığı ve ticari itibarı bozulduğu bu kapsamda davalıların davacı uğrattığı zararın tazmini amacıyla fazlaya ilişkin haklar saklı kalınarak 4.000,00 TL maddi tazminatın ve 22/02/2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan alınarak davacıya verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Davalı …. Ltd. Şti. tarafından Mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacı yanın iddialarının asılsız olduğu, 12/02/2019 tarihinde iddia edildiği şekilde malın teslim alındığına ilişkin hususların asılsız olduğu, davalı tarafça malların teslim alınmadığı ayrıca mallardan numune de alınmadığı ispat külfetinin davacı tarafta olduğu ve bu ispatın yazılı delille ispatlanması gerektiği, mal taşıyan tır şoförünün muhattap olmaksızın depoya indirdiği ve indirdikten sonra başka yüklemeye yetişmek zorunda olması sebebiyle iddia edilen yerden ayrıldığı, bu olaylardan …’nun bilgisi ve haberinin olmadığı, davacının davasını mal taşıyan tır şoförüne yöneltmesi gerektiği, davacı tarafından kolluğa yapılan şikayet hakkında takipsizlik kararı verildiği ve bu karardan da görüleceği üzere iş bu dava yönünden davalı …’nun taraf sıfatının olmadığı, dava dilekçe ekinde sunulan mesaj kayıtlarının delil olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, davalı …’nun bir tek yetkilisi olduğu her ne kadar davacı tarafça tanık deliline dayanılmış ise de tanıkla ispatın davanın mahiyeti gereği mümkün olmadığı bu kapsamda muvafakatin bulunmadığı sebepleriyle açılı davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasının talep edildiği görülmüştür.
Davalı …. Ltd. Şti vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davacının İran’dan ithal ettiği bir kısım balık ve tavuk ununu müvekkil şirkete sattığı ve malları 12/02/2019 tarihinde müvekkil şirketin deposuna indirdiği iddiasının gerçeği yansıtmadığı, müvekkili tarafından teslim alınan bir ürünün olmadığı gibi ödeme de bulunmadığı ayrıca malların kalitesinin yetersiz olduğu ve yapılan karışımın zarara gördüğüne ilişkin taraflar arasında görüşme olduğuna dair beyanın gerçeği yansıtmadığı belirtilerek açılı davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasının talep edildiği görülmüştür.
Dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
Ticaret sicil müdürlüğüne yazılan yazı cevabı, talimat Mahkemesi aracılığıyla davacı kayıtlarının incelenmesine esas sunulan 19/03/2021 havale tarihli rapor, davalı … … Ltd. Şti.’nin kayıtlarının incelenmesine esas sunulan 21/09/2021 havale tarihli rapor dosyamız arasındadır.
Mahkememizce taraflara ticari defter ve kayıtların sunulması için ihtaratlı davetiye tebliği üzerine davacı vekili tarafından ticari defter ve kayıtların …. Doğubeyazıt /Ağrı adresinde, … …Ltd. Şti. Vekili tarafından ticari defter ve kayıtların … Basmane-Konak/İZMİR adresinde ve … .. Vekili tarafından ticari defter ve kayıtların Bornova/İzmir adresinde olduğunun belirtildiği görülmüştür
Mahkememizce davacı kayıtlarının tetkikine esas yazılan talimat gereği Doğubeyazıt 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …/… Talimat sayılı dosyası üzerinden SMMM Bilirkişisi … tarafından hazırlanan 19/03/2021 havale tarihli bilirkişi raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun sonuç kısmında özetle “davacı kayıtlarının açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında yapıldığı, ilişkinin davacı şirket ile davalılardan davalı … … Ltd. Şti. Arasında olduğu bu kapsamda davacı tarafından adı geçen davalı aleyhine 2019 yılında toplam bedeli 341.357,76 TL tutarında Balık unu ürünü satışı yaptığına dair 2 adet satış fatuırası düzenlediği ve bu satışlara yönelik isaliyenin düzenlendiği, satışa konu faturaların davacı kayıtlarına işlendiği, adı geçen davalıdan 2019 yılında 207.932,40 TL tutarında tahsilat yapıldığı, ilişkinin USD üzerinden yapıldığı ancak fatura ve ödemeye ilişkin kayıtların TL üzerinden kaydediliği ve sonuç olarak davacının adı geçen davalıdan ticari defter ve kayıtlara göre 133.425,36 TL alacaklı olduğu” şeklinde kanaat belirtildiği, rapora karşı davacı vekilince beyan dilekçesinin sunulduğu, davalı … vekilince itiraz dilekçesinin sunulduğu ve ancak davalı … vekilince rapora beyan ya da itirazda bulunulmadığı görülmüştür.
Mahkememizin 17/06/2021 tarihli ara kararı ile Mahkemece yapılan uyuşmazlık tespiti göz önüne alınarak ve davacı taraf kayıtlarının incelendiği 19/03/2021 tarihli raporla karşılaştırılmak suretiyle davalılar tarafından bildirilen adreste yerinde inceleme yetkisi de verilmek suretiyle dosyanın SMMM bilirkişisi …’e tevdi ile davacının davalılar ile arasındaki ticari ilişkinin deftere yansıma şeklinin tespiti, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, davalı yahut davalılar tarafından ödemede bulunulup bulunulmadığı ve ayrıca faturaların USD cinsinden oluşturulduğu ve faturalar üzerindeki TL karşılığının da belirtilmiş olması göz önüne alınarak ilişkinin esasen hangi para birimi üzerinden yapıldığına yönelik tespitler ile davacının alacağının olup olmadığına yönelik değerlendirme yapılarak rapor halinde dosyamıza sunulmasının istenilmesine karar verilmiş olup SMMM Bilirkişisi … tarafından sunulan 21/09/2021 havale tarihli bilirkişi raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun incelenmesinde özetle “davalılardan … … Ltd. Şti.’nin ticari defter ve kayıtlarının yasal açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, davacının adı geçen davalı adına 2018 yılında çeşitli tarihlerde toplam 6 adet fatura üzerinden 132.262,92 USD ( karşılığı 795.484,11 TL) tutarında fatura düzenlediği, davalı tarafın kayıtlarında bulunduğu, bu faturalara istinaden davalı … … Ltd. Şti. tarafından 132.262 USD ( karşılığı 795.940,15 TL) tutarında ödeme kaydının bulunduğu, davacının 2018’den devir alacak bakiyesine 092 USD karşılığı 4,86 TL olduğu, davacı tarafından 2019 yılında 43.200 USD tutarında davalı … Ltd. Şti. Aleyhine fatura düzenlediği, adı geçen davalı tarafça bu faturaya mahsuben 39.000 USD tutarında ödeme yapıldığı, davalı kayıtlarına göre davacının davalı … Ltd. Şti.’den dava tarihi itibariyle 4.200,92 USD karşılığı 23.639,28 TL tutarında alacak bakiyesi bulunduğu, davalı yanca dava tarihinden sonra kur farkı tutarının kayıtlarına yansıtıldığı, davalılardan … Ltd. Şti.’nin ticari defter ve kayıtlarına göre davalılar arasındaki ilişkinin 2018 yılından önce başladığı, davalı … Ltd. Şti. Yasal defterlerinde diğer davalı … .. ltd. Şti.’ye ait TL ve USD cinsinden olmak üzere 2 ayrı cari hesap bulunduğu, davalılar arasındaki ticari ilişkiye mahsuben 2018 ve 2019 tarihlerinde çeşitli kayıtlar düzenlendiği ancak davacı taraf nezdine kayıtlı olan fatura ve ödemelere yönelik davalı …’ın kayıtlarında herhangi bir alacak borç durumunun bulunmadığı davacı kayıtlarında olan 12/02/2019 tarihli ve 21.600 USD bedelli faturanın davalı … Ltd. Şti. Kayıtlarında olmadığı ancak davacı kayıtlarında olan 43.200 USD bedelli faturanın davalı … Ltd. Şti. kayıtlarında bulunduğu, davacı kayıtlarında kur değerlendirilmesine yönelik herhangi bir kaydın olmamasına rağmen davalı … Ltd. Şti. Tarafından kur değerlendirilmesine yönelik işlem kayıtları da yapıldığı” şeklinde kanaat belirtildiği görülmüş, rapora karşı davacı vekili tarafından beyan dilekçesinin sunulduğu, davalı … vekili ve davalı … vekilince raporlara karşı ayrı ayrı itiraz ve beyan dilekçelerinin sunduğu görülmüştür.
Mahkememizce gerek maddi gerekse manevi tazminat yönünden dosya kapsamında tereddüt oluşmakla birlikte maddi tazminatın sebebinin ne olduğu, bu sebebe esas teşkil eden maddi tazminat alacağın miktarının ne olduğu ve ayrıca yine manevi tazminat sebebini teşkil eden hususun ne olduğu sorulmakla davacı vekili tarafından Maddi tazminat talebi yönünden 12/10/2021 tarihli duruşmada aynen “maddi tazminat konusu husus beyan dilekçemizde de belirttiğimiz gibi 21.600 USD bedelli fatura konusu malların davalılara teslim etmemize rağmen bu fatura içeriği ürünlerin davalılarca teslim alınmadığı noktasında uyuşmazlık toplandığından biz bahse konu fatura içeriği malları teslim ettiğimiz için maddi tazminat konusu hususumuz bu fatura bedelinden kaynaklıdır” şeklinde beyanda bulunulmuş, manevi tazminat yönünde ise sunulan 26/10/2021 tarihli dilekçe ile aynen ” 21.600 USD bedelli faturadan kaynaklı alacağın alınamaması sebebi ile İRcan’dan mal temin edilen firmalara zamanında ödeme yapılamadığı için yaşanan sorunlar ve bozulan ticari itibardan kaynaklı olduğu” şeklinde beyanda bulunulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde ; davacı taraf ile davalılardan … .. Ltd. Şti arasında sözleşmesel bir ilişkinin bulunduğu bu hususun davacı kayıtlarına yansıdığı gibi davalılardan … .. ltd. Şti. Kayıtlarına da yansıdığı konularında bir uyuşmazlık olmamakla birlikte davacı tarafça sözleşmesel ilişki kapsamında dava dilekçesine konu edilen ürünlerin teslim alındığının iddia edilmesinin karşısında davalılardan … .. Ltd. Şti. tarafça belirtilen adrese ürünlerin indirildiği ve teslim alındığı olgusunun kabul edilmediği ve diğer davalI … .. Ltd. Şti. tarafından ise ticari ilişkinin inkar edildiği göz önüne alındığında davacı kayıtlarında olmasına rağmen davalılar nezdinde kayıtlı olmayan 21.600 USD bedelli 12/02/2019 tarihli ve … no.lu fatura konusu mallara yönelik ticari ilişkinin kimler arasında vuku bulduğu, bu fatura konusu malların davalı/davalılara teslim edilip edilmediği, edilmiş ise kime yahut kimlere teslim edildiği, söz konusu malların teslimine dair bu faturadan kaynaklı davacının maddi tazminata konu ettiği zararının bulunup bulunmadığı, bulunması halinde zarar tutarının belirlenmesi ile yine davacının manevi zarara uğrayıp uğramadığı, uğramış olması halinde istem konusu edilen tutarın yerinde olup olmadıklarının tespit ve değerlendirilmesine esas ticari ilişkiden kaynaklı maddi ve manevi tazminat davası olduğu anlaşılmıştır.
Uyuşmazlığın değerlendirilmesine geçmeden evvel şu hususun belirtilmesinde fayda vardır; Her ne kadar davacı tarafça mal teslime yönelik tanık dinletilmek istenilmiş ise de dava konusu uyuşmazlık göz önüne alındığında gerek maddi tazminat yönünden gerekse manevi tazminat yönünden tanıkların mal teslimine yönelik dinletilmek istenildiği ve ancak mal tesliminin yazılı delil ile ispatlanması gerektiği kanaati ile davacının tanık dinletme talebinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelenmesine esas gerek talimat Mahkemesi aracılığıyla gerekse doğrudan Mahkememizce kazandırılan bilirkişi raporlarının bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucu davacının dava konusu ettiği maddi ve manevi tazminat talebinin sebebinin 21.600 USD bedelli faturadan kaynaklı olduğunun belirtildiği göz önüne alındığında uyuşmazlığın esasen bu fatura üzerinden değerlendirilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve bu kapsamda her ne kadar aksi belirtilmiş ise de gerek söz konusu fatura gerekse bu fatura haricindeki diğer faturalar yönünden ticari ilişkinin doğrudan davacı kayıtlarına göre davacı ile davalı … .. Ltd. Şti. Arasında olduğu, adı geçen davalı kayıtlarına göre ise bu fatura haricindeki başkaca faturalar yönünden davacı ile davalı arasında ilişkinin olduğu ve fakat davacı ile davalı … .. Ltd. Şti. arasında gerek dava konusu fatura gerekse dava konusu olmayan ve davacı nezdinde kayıtlı bulunan faturalardan kaynaklı ticari ilişkinin bulunmadığı kanaatine varılmıştır. Dolayısıyla davacı ile davalılardan … .. Ltd. Şti. Arasında ticari ilişki kapsamında bir münasebet bulunmakta ise de dava konusu maddi ve manevi tazminat talep dayanağının 21.600 USD bedelli iş bu faturadan kaynaklı olduğu belirtildiğinden uyuşmazlığın bu fatura yönünden sınırlı olmak kaydıyla incelenerek sonuca gidilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafça davaya konu edilen fatura kendi kayıtlarında bulunmakta ise de bunun davalılar kayıtlarında olmadığı gibi davalılarca BA bildirimine de konu edilmediği söz konusu faturanın davalı kayıtlarına yansıtıldığı şekildeki iddianın davacı tarafça ispatlanması gerektiği gibi bu faturanın yahut fatura içeriği ürünlerin de yine davalı taraflara tesliminin de davacı tarafça kanıtlanması gerektiği kanaatine varılmış ancak davacı tarafça faturanın davalılara teslimine dair irsaliyenin vb. teslim olgusunun ispata yarayacak bir belge ileri sürülmediği gibi davacı tarafa verilen süre içerisinde davaya konu uyuşmazlık yönünden yemin deliline dayanılmadığı dilekçe ile belirtildiğinden söz konusu faturanın davalılara teslimi ve fatura içeriği ürünlerin de yine davalılara tesliminin davacı tarafça ispatlanamadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Bu aşamada davalılardan … .. Ltd. Şti tarafından talep konusu edilen maddi ve manevi tazminatlara konu edilen hususların gerçeği yansıtmadığı belirtilmiş, ticari kayıtlarının tetkiki neticesinde ise davacının davalılardan … .. Ltd. Şti. Doğrudan bir ticari ilişkisinin bulunduğu, diğer davalı … ….Ltd. Şti ile doğrudan yapılan ticari bir ilişkisinin olmadığı belirtilmiş ve bu tespitlere yönelik olarak husumet konusu gündeme gelmekte ise de davacı iddialarının dayanağı yukarıda belirtilen fatura olmakla birlikte söz konusu fatura bedeli gereği teslim edilen ürünlerin geri iade edilmemesi ve buna yönelik taşıma ve tüm masraflara yönelik maddi ve zamanında ödeme yapılamaması nedeniyle yaşanan sorunlar ve ticari itibarın kaybından kaynaklı hususlara yönelik manevi tazminat talep edildiğinden talep konusu edilen hususların faturadan kaynaklanan alacağın tahsili istemine yönelik olmadığı belirtilen hususlara yönelik tazmin talebi olduğunun kabulü sonucu, doğrudan ticari ilişkide olmayan davalı ….Ltd. Şti yönünden talebin husumet yönünden değil esastan değerlendirilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı vekilince yukarıda belirtilen gerekçeler ile davalılar aleyhine iş bu maddi ve manevi tazminat davasının açıldığı, davacı maddi zararının sebebinin az yukarıda belirtildiği şekilde ve manevi tazminat sebebinin ise bahse faturadan kaynaklı alacağın alınamaması, yetkilisinin İzmir’e gelmek zorunda kalması sebebiyle İran’dan mal temin ettiği firmalara zamanında ödeme yapamadığı için yaşanılan sorunlar ve ticari itibarın bozulması şeklinde belirtildiği, davacı yanın ticari ilişkisinin doğrudan davalı … .. Ltd. Şti arasında olduğu, taraf ticari kayıtlarının tetkiki neticesinde söz konusu edelin 21.600 USD bedelli faturanın sadece davacı kayıtlarında olmakla birlikte bu faturanın yahut fatura içeriği ürünlerin davalı yanlara tesliminin davacı yanca ispatlanamadığı kanaatine varıldığı anlaşılmakla her ne kadar davacı tarafça söz konusu edilen faturadan kaynaklı olarak teslim edilen ürünlerin geri iade edilmemesi ve buna yönelik taşıma ve tüm masraflar sebebiyle oluştuğu iddia edilen maddi zararın davalılardan tahsili talep edilmiş ise de zararın kanıtlanamadığı gibi yine her ne kadar faturadan kaynaklı alacağın alınamaması, yetkilisinin İzmir’e gelmek zorunda kalması sebebiyle İran’dan mal temin ettiği firmalara zamanında ödeme yapamadığı için yaşanılan sorunlar ve ticari itibarın bozulması sebebiyle oluştuğu iddia edilen manevi zararın davalılardan tahsili talep edilmiş ise de bu zararın da kanıtlanamadığı anlaşılarak davacının her iki davalı yönünden de talep ettiği maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Mahkememizce tahkikat aşamasında davacı yanın maddi tazminata konu ettiği hususun söz konusu fatura bedeli gereği teslim edilen ürünlerin geri iade edilmemesi ve buna yönelik taşıma ve tüm masraflara yönelik olarak talep edildiği anlaşılmakla birlikte fatura konusu teslim edildiği belirtilen ürünlerin fatura bedelinin iş bu maddi tazminat konusu yapıldığı kanaatiyle dava tarihi itibariyle fatura bedelinin USD/TL çevirisi yapılması ile maddi tazminat bedelinin 121.949,28 TL olduğu, harcın ikmalinin sağlandığı anlaşılmış ayrıca davalılar lehine maddi ve manevi tazminat talepleri bakımından verilecek vekalet ücretlerinin maddi yönünden tek, manevi yönünden tek ret vekalet ücreti üzerinden aşağıdaki şekilde değerlendirilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davacının her iki davalı yönünden de talep ettiği maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı REDDİNE,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 80,70 TL harcın evvelce alınan 2.167,89 TL (başlangıçta yatırılan peşin harç ile sonradan yatırılan tamamlama haçlarından oluşan) harçtan mahsubu ile hazineye irat kaydına, fazladan alınan 2.087,19 TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra ve talep halinde DAVACI TARAFA İADESİNE,
3- Davacı tarafından yatırılan başvuru harcı ile yukarıda mahsubuna karar verilen harç ile gider avansından kullanılan yargılama giderinin DAVACI ÜZERİNDE BIRAKILMASINA, arta kalan gider avansının 6100 sayılı HMK’nın Gider Avans Tarifesinin 5. maddesi uyarınca davacı tarafa İADESİNE,
4- Davalı ….Ltd. Şti tarafından yatırılan 100,00 TL gider avansı kullanılmadığından söz konusu avansın 6100 sayılı HMK’nın Gider Avans Tarifesinin 5. maddesi uyarınca adı geçen davalı tarafa İADESİNE,
5- Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden;
– Reddedilen maddi tazminat üzerinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T.13/4 gereği hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALILARA VERİLMESİNE,
– Reddedilen manevi tazminat üzerinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T.10/3 gereği hesaplanan 5.000,00 TL vekalet ücretinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALILARA VERİLMESİNE,
6- Dava açmadan evvel dava şartı kapsamında başvurunun yapıldığı sabit olduğundan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin Hazine tarafından ilgili arabulucu …’na ödenmesi halinde, bu ücretin 6831 sayılı Kanun kapsamında DAVACIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA, bu hususta Hazineye müzekkere yazılmasına,
7- Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 17/05/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır