Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/17 E. 2021/354 K. 13.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/17 Esas
KARAR NO : 2021/354

DAVA : Menfi Tespit ve İstirdat
DAVA TARİHİ : 15/12/2014
KARAR TARİHİ : 13/04/2021

Mahkememizde görülen Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) ve İstirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Davalı tarafından, müvekkili hakkında 19/07/2011 tarihli, 5.000,00 TL bedelli bono dayanak tutulmak suretiyle İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında takip başlatıldığını, takibe dayanak bonodaki imzanın müvekkilinin eli ürünü olmadığını, müvekkilinin böyle bir borcunun bulunmadığını, … isimli kişinin müvekkilinin yokluğunda sahte imza ile müvekkilini kefil addederek dava konusu bonoyu düzenlediğini ve imzaladığını, bu kişi hakkında Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … sayılı dosyasında soruşturmanın devam ettiğini belirterek, müvekkilinin bu bono nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalının haksız ve kötü niyetli takip yapmış olması nedeni ile bonoda yazılı miktar olan 5.000,00-TLnin % 20’si üzerinden kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, icra takibi baskısı ile dosya borcunu ödeyen müvekkilinin ödemiş olduğu kısmın istirdadına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP;
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davaya konu bonoyu …’dan ciro yolu ile aldığını, müvekkilinin kefil imzasının davacıya ait olup olmadığını bilebilecek durumda bulunmadığını, bu nedenle kötü niyet iddiasını kabul etmediklerini belirterek, davanın reddine, müvekkili yararına bono bedelinin % 20’sinden az olmamak üzere tazminatın davacıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER;
İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasının incelenmesinde; Davalı-alacaklı tarafından aralarında davacının da bulunduğu borçlular hakkında faiz ve fer’ileri ile birlikte toplam 6.451,32 TL’nin tahsili amacıyla kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, takibin dayanağının keşidecisi …, kefili … olan, … emrine düzenlenen 19/07/2011 düzenleme, 05/09/2011 ödeme tarihli, 5.000,00 TL bedelli bono olduğu, takibe konu bononun, emrine düzenlenen …’ın cirosu ile …’ya, onun da cirosu ile davalı şirkete geçtiği anlaşılmıştır.
İzmir … İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacının dosyamız davacısı …, davalının da dosyamız davalısı … olduğu, davanın borca itiraz davası olduğu, yapılan yargılama sonunda davanın takip edilmemesi nedeniyle 06/02/2014 tarihli … Karar sayılı karar ile HMK’nın 150/1 maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce davacının imzalarını içeren belge asılları temin edilerek imza örnekleri ile birlikte karşılaştırması yapılmak üzere dava konusu bono üzerinde imza incelemesi yaptırılmış, Ankara Emniyet Genel Müdürlüğü Polis Kriminal Laboratuvarı tarafından düzenlenen 05/01/2016 tarihli raporda; “davaya konu bono ile davacıya ait imza asılları arasında yapılan karşılaştırma sonucunda imzaların şekli, tesrim tarzı, başlangıcı ve sona erdirilişi, el hareketlerinin yapılışı, kaligrafik ve iyiyadi diğer hususlar gözetildiğinde farklılık bulunduğu, bonodaki kefil imzasının davacının elinden çıkmadığı” yönünde görüş bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda Mahkememizin 25/02/2016 tarihli … Esas … Karar sayılı kararı ile “İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında icra takibine konu edilen dava konusu 19/07/2011 düzenleme, 05/09/2011 ödeme tarihli, 5.000,00 TL bedellli bono nedeniyle davacının, davalıya borçlu olmadığının tespitine; Bono bedelinin 1.500,00 TL tutarındaki kısmının davacıdan tahsil edilmiş olması nedeniyle, 1.500,00 TL’ nin davalıdan istirdadı ile davacıya verilmesine; Davacı vekilinin tazminat isteminin reddine.” dair karar verilmiş, Mahkememizin söz konusu kararı davalı vekilince temyiz olunmuş, Yargıtay … Hukuk Dairesinin 08/11/2018 tarihli … Esas … Karar sayılı kararı ile “Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, imza incelemesine konu senedin keşide tarihinden önceki tarihli, davacıya ait belge asılları getirtilmeksizin rapor düzenlenmiş olup, söz konusu rapor hükme esas alınamaz. Mahkemece davacının samimi imzalarını içeren, senet keşide tarihinden önceki tarihli belge asılları getirtilerek, konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla yeniden rapor alınarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak karar verilmesi doğru görülmemiştir” gerekçesi ile mahkememizce verilen hükmün bozulmasına karar verilmiş, davanın mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılmış, mahkememizce usul ve yasaya uygun bulunan, Yargıtay … Hukuk Dairesinin … Esas … Karar sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verilerek Yargıtay bozma ilamı uyarınca davanın yargılamasına devam edilmiştir.
Davacı vekiline, Yargıtay ilamında belirtilen hususlarda imza incelemesine esas olacak şekilde davaya konu senetteki keşide tarihinden önceki tarihli, davacıya ait belge asıllarını mahkememize ibraz etmesi veyahut ellerinde olmaması halinde ilgili yerlerden istenmesine imkan sağlayacak yere ait bilgileri bildirmesi hususunda süre verilmiş, davacı vekilinin ibraz etmiş olduğu beyan dilekçesi doğrultusunda … Bankası Antalya … Şubesine, … Bank Genel Müdürlüğüne, ASAD Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılarak davacıya ait incelemesine esas olacak belge asılları celp edilmiş, yine İzmir … İcra Hukuk Mahkemesine müzekkere yazılarak mahkemelerine ait … Esas sayılı … Karar sayılı dosya içerisinde bulunan imza incelemesine konu belge asılları, Menderes CBSnun … soruşturma … emanet sırasında kayıtlı dosyasında bulunan 19/07/2011 düzenleme 05/09/2011 ödeme tarihli 5.000,00 TL bedelli bono aslı celp edilmiş, Antalya Su ve Atıksu İdaresi Genel Müdürlüğü nezdinde bulunan …’e ait abone sözleşme aslı celp edilerek dosyamız arasına alınmış, dosya ve ekleri Aydın Jandarma Kriminal Başkanlığına gönderilerek, keşide tarihinden önce düzenlenen ve imza asıllarının bulunduğu ASAD Genel müdürlüğü 25/04/2006 tarihli Abone Sözleşmesi ve Delil Belgesi ile 26/02/1987 tarihli İşe giriş Belgesi üzerindeki imza asılları incelenerek, takibe konu 19/07/2011 düzenleme tarihli 05/09/2011 ödeme tarihli 5.000,00-TL bedelli senet üzerindeki imzanın davacıya ait olup olmadığının tespiti yönünden rapor tanzim edilmesi istenilmiş, ilgili kurum tarafından hazırlanan 05/02/2021 tarihli uzmanlık raporunda özetle; “İnceleme konusu senedin ön yüzü üzerinde bulunan imzalar ile …’in inceleme ve karşılaştırmada; İmzaların genel şekli, imzalardaki kalem baskısı ve çizgi kalitesi, imzaların başlangıç hareketlerinin yapılışı, imzalardaki dönüş hareketlerinin yapılışı, imzalar içerisindeki buklesel hareketlerin yapılışı, imzalardaki harf karakterlerinin yapılışı, imzaların bitim hareketlerinin yapılışı, kaligrafik ve karakteristik özellikler yönünden farklılıklar görülmüş olup, söz konusu imzaların … eli ürünü olmadığı kanaatine varıldığı” yönünde görüş bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; davacının takip dosyasında borçlu olmadığına yönelik olarak açılan menfi tespit talebine ve ödenen bedelin iadesine yöneliktir.
Toplanan tüm deliller bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Mahkememizce alınan Kriminal Adli Tıp uzman raporuna göre, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takibine konu19/07/2011 düzenleme, 05/09/2011 ödeme tarihli, 5.000,00 TL bedelli bono üzerinde bulunan imzanın davacı … ürünü olmadığı, bu anlamda davacının davasında haklı olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, bono bedelinin 1.500,00 TL tutarındaki kısmının davacıdan tahsil edilmiş olması nedeniyle 1.500,00 TL nin davalıdan istirdatı ile davacıya verilmesine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davanın kabulü ile İzmir … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında icra takibine konu edilen 19/07/2011 düzenleme, 05/09/2011 ödeme tarihli, 5.000,00 TL bedelli bono nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Bono bedelinin 1.500,00 TL tutarındaki kısmının davacıdan tahsil edilmiş olması nedeniyle 1.500,00 TL nin davalıdan istirdatı ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar Yasası gereğince karar tarihi itibariyle alınması gereken 341,55-TL nispi ilam harcından, başlangıçta alınan 85,40-TL peşin harç indirildikten sonra bakiye 256,15-TL harcın davalıdan alınarak, Hazineye gelir olarak kaydına,
4-Davacı tarafından iş bu davada sarf edilen 25,20-TL başvurma harcı, 85,40-TL peşin harç olmak üzere toplam 110,60-TL yargılama harç giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından iş bu davada 250,00 TL bilirkişi gideri, 479,20 TL tebligat-posta gideri olarak sarf edilen toplam 729,20-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
6-Davacının kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan ancak sarf edilmeyen gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde resen davacıya iadesine,
8-Davalı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı tarafın yokluğunda kesin olmak üzere karar verildi.13/04/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır