Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/121 E. 2021/387 K. 16.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/121
KARAR NO : 2021/387

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 02/05/2019
KARAR TARİHİ : 16/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; dava dışı … (….) İle müvekkili banka arasında tanzim edilen Genel Kredi sözleşmesine dayanarak muhtelif tarihlerde krediler kullandırıldığını, söz konusu kurumsal kredi sözleşmesini davalı …’ın müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzalamış bulunduğunu, kurumsal krediye ait taksitlerin ödenmemesi nedeniyle kredi hesapları kat edilmiş, davalı ve de dava dışı …(….)’ne hesap özetini içerir ihtarname gönderildiğini, ihtarnamede tebliğden itibaren 2 iş günü içerisinde ihtarnamede yer alan krediden kaynaklanan borcun ödenmesini aksi halde yasal yollara başvurulacağının ihtar edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine İzmir … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile icra takibinin başlatıldığını, icra takibinde davalının haksız olarak borca itiraz ettiğini, davalını icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde yer alan “banka lehine ipotek tesis edilen gayrimenkulün satışı yapılmadan borcun miktarının belirlenmesinin mümkün olmadığı” ibaresinin gerçeği yansıtmadığını, kredi sözleşmeleri, hesap özetleri ve ihbarnamelerin incelendiğinde alacak miktarının anlaşılacağını, davalı yanın itirazına konu ipotekli gayrimenkulün değerinin işbu davaya konu borcu karşılamaya yeterli olmadığını, ipotekli taşınmazın satışı için girişilen İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasında sabit olduğunu, satışa konu taşınmazın 17/01/2019 tarihinde 233.000,00-TL bedel ile ihale edildiğini, hak kaybının yaşanmaması adına hem İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile hem de itirazın iptali davasına konu İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasıyla genel haciz yolu ile icra takibinin başlatıldığını, bu konuda yasal bir engel bulunmadığını, Yargıtay kararları ile de bunun desteklendiğini, konusu aynı olan icra takipleri açısından, ödeme emrinde “tahsilde tekerrür olmamak” kaydının düşüldüğünü, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasında sabit olduğunu, satışa konu taşınmazın 17/01/2019 tarihinde 233.000,00-TL bedel ile ihale edildiğini, ancak sıra cetveli henüz kesinleşmediğinden taşınmazın banka adına tescilinin gerçekleşmediğini, davanın açılış tarihi itibariyle banka alacağından taşınmaz bedelinin (233.000,00-TL) mahsup edilmediğini, yargılama aşamasında bu hususun netleştiğinde, tescil gerçekleştiğinde taşınmaz bedelini tahsil ettiklerinin şimdiden kabul edildiğini ileri sürerek, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında davalının borca itirazının iptaline, takibin kaldığı yerden devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 18/10/2019 tarihli beyan dilekçesinde özetle; dava dışı … aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasında başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesine konu taşınmazın 17/01/2019 tarihinde 233.000,00-TL bedeli ile alacağa mahsuben ihale edildiğini ve söz konusu taşınmazın 23/05/2019 tarihinde tapuda banka adına tescil olduğunu, taşınmazın banka adına tescilinin sağlanması ile takip talebinde yer alan tahsilde tekerrür olmamak kaydı doğrultusunda 233.000,00-TL’nin uyuşmazlığa konu borçtan mahsup edildiğinini, icra takibine konu edilen gayri nakdi alacağın iş bu davanın konusunu oluşturmadığını beyan ve kabul etmiştir.
Davalının davaya cevap vermediği anlaşılmıştır.
Taraflara bildirilen deliller değerlendirilmiş, icra dosyası incelenmiş, bilirkişi görüşüne başvurulmuştur.
Davalı …’ın 14/03/2020 tarihinde vefat ettiği anlaşılmış, davacı vekili Veraset ilamının sunmuş, veraset ilamı doğrultusunda …, … ve … davaya dahil etmiş, mirasçılara bilirkişi raporu ve duruşma günü tebliğ olunmuş, taraf teşkili sağlanmıştır.
Davacı … ile dava dışı … (….) arasında 05/05/2017 tarihli 1.000.000,00-TL limitli genel kredi sözleşmesinin imzalandığı, bu sözleşmeyi davalı …’ın müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı belirlenmiştir.
İzmir … İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasının incelenmesinden; davacı banka tarafından davalı … ve dava dışı … aleyhine genel kredi sözleşmesine dayanılarak 13/04/2018 tarihinde; toplam 502.886,97 TL’nin tahsili için girişilen icra takibine ilişkin olduğu, ödeme emrinin tebliği üzerine, davalı … tarafından 7 günlük yasal süre içerisinde asıl borç ve ferilerinin tamamına ve banka lehine tesis edilen gayrimenkulün satışı yapılmadan borcun miktarının belirlenmesinin mümkün olmadığı ileri sürülerek itirazda bulunulduğu bu nedenle takibin durduğu saptanmıştır.
İzmir … İcra Dairesinin … esas sayılı takip dosyasının incelenmesinden; davacı banka tarafından dava dışı … aleyhine 11/04/2018 tarihinde genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan toplam 502.886,97 TL borcun tahsili için ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile girişilen icra takibine ilişkin olduğu, bu takipte … adına kayıtlı olup …’ın borcun teminatı için alacaklı bankaya 620.000,00-TL ile ipotek edilen İzmir İli, … nolu bağımsız bölümün satışının talep edildiği, söz konusu taşınmazın 17.01.2019 tarihinde alacağa mahsuben 233.000,00-TL bedelle alacaklı bankaya satıldığı, ihalenin kesinleşmesi ile 10.05.2019 tarihinde taşınmazın alıcısı adına tescili için talimat yazıldığı belirlenmiştir.
Bilirkişi … mahkememize sunduğu 29/04/2020 havale tarihli raporunda; davacı banka ile dava dışı asıl borçlu ….-… arasında 05/05/2017 düzenleme tarihli 1.000.000,00-TL limitli gene kredi sözleşmesinin imzalandığını, bu sözleşmeyi davalı …’ın TBK’nun kefalet hükümleri doğrultusunda müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, bu sözleşmeye istinaden dava dışı borçluya ticari krediler kullandırıldığını, gayri nakdi kredilerin açılarak teminat mektubu verildiğini, hesabı üzerine çek karnesi verildiğini, kredilerin teminatına dava dışı asıl borçlu …’ın maliki bulunduğu taşınmazın asıl borçlunun borçlarını teminen bankaya 620.000,00-TL bedelle ipotek edildiğini, kredi ödemelerindeki aksamalar üzerine kredi hesaplarının 29/03/2018 tarihinde kat edilerek borçlulara ihtar edildiğini, davalının 06/04/2018 tarihinde temerrüde düşürüldüğünü, ihtara rağmen ödeme yapılmaması üzerine dava dışı asıl borçlu aleyhine ipotekli taşınmazla ilgili olarak İzmir … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile asıl borçlu ve davalı aleyhine İzmir … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasından tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile ilamzıs icra takibi başlatıldığını, davalının borca ve ferilerine itiraz üzerine takibin durduğunu, açılan iş bu itirazın iptali davası çerçevesinde 13.04.2018 takip tarihi itibarı ile 211.916,89-TL asıl alacak, (… nolu kredi) 234.300,37-TL diğer krediden asıl alacak, toplamı 446.217,26-TL asıl alacak, 29.708,51-TL kat tarihine kadar işleyen faiz, 1.211,68-TL kat tarihine kadar işleyen BSMV, 5311,63-TL kat sonrası işleyen akdi / temerrüt faizi, 265,58-TL BSMV olmak üzere toplam 482.714,66-TL ‘ye 727,84-TL ihtar giderinin eklenmesi ile 483.442,50-TL banka alacağından …’ın tahsilinde tekerrür olmamak kaydı ile müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu olduğunun belirlendiğini, takibe konu edilen ve 36.200,00-TL gayri nakdi alacak yönünden, davacı banka vekilinin 18/10/2019 tarihli beyan dilekçesinde bu tutarın işbu davanın konusunu oluşturmayacağını beyan ettiğini, takipte davalı yönünden… No’lu krediden sorumlu olmadığı beyan edilerek 485.581,33-TL talep edilmiş ise de, farkın davalının temerrüt tarihi dikkate alınmadan kat tarihinden itibaren kredilere temerrüt faizi işletilmesinden ileri geldiğinin tespit edildiğini, davacı bankanın takip tarihinden itibaren 446.217,26-TL asıl alacağa yıllık %50 oranında temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisini uygulama talep yetkisi bulunduğunu, 02/05/2019 dava tarihinden sonra, ipotekli taşınmazın 233.000,00-TL bedelle davacı bankaya ihale edildiğini ve 23/05/2019 tarihinde banka adına tescil edilmesine müteakip 27/05/2019 tarihinde 233.000,00-TL olarak borca mahsup edildiğini, ancak yapılan hesaplamada tahsil edilen tutarın tescil tarihine kadar olan kredilere tahakkuk eden faizi bile karşılamadığını, icra dosyasında yapılacak hesaplamada dikkate alınması gerektiğini ortaya koymuştur.
Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takibinde nakdi alacak yönünden borca itirazın iptali şartlarının oluşup oluşmadığı, inkar tazminatı talebinin yerinde olup olmadığı konusunda toplandığı anlaşılmıştır.
Toplanan tüm deliller karşısında; davacı banka ile dava dışı asıl borçlu ….-… arasında 05/05/2017 düzenleme tarihli 1.000.000,00-TL limitli gene kredi sözleşmesinin imzalandığını, bu sözleşmeyi davalı …’ın müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, sözleşme uyarınca kullandırılan kredini ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiği, buna rağmen borcun ödenmemesi üzerine İzmir … İcra Dairesi’nin … esas sayılı takibine girişildiği, diğer borçlu …’ın itiraz etmediği, davalının yasal süre içerisinde asıl borç ve ferilerinin tamamına ve banka lehine tesis edilen gayrimenkulün satışı yapılmadan borcun miktarının belirlenmesinin mümkün olmadığını ileri sürerek itirazda bulunduğu, bu aşamada davacı alacaklının dava şartı zorunlu arabuluculuk başvurusunda bulunduğu, ancak arabuluculuk görüşmesinin karşı tarafın toplantıya katılmaması sebebiyle başarıya ulaşamadığı, işbu itirazın iptali davasının açıldığı, borca itirazın değerlendirilmesinde, bilirkişi raporunda ortaya konulduğu üzere; 211.916,89 TL asıl alacağı, 234.300,37 TL diğer krediler asıl alacağı olmak üzere toplam 446.217,26-TL asıl alacak, 29.708,51-TL kat tarihine kadar işleyen faiz, 1.211,68-TL BSVM, 5.311,63-TL kat sonrası işleyen faiz, 265,58-TL %5 gider vergisi, 727,84-TL ihtar gideri olmak üzere toplam 483.442,50-TL banka alacağından davalı …’ın sorumlu olduğu, bu miktar borca itirazın haksız olduğu, ayrıca bankanın takip tarihinden itibaren 446.217,26-TL asıl alacağa yıllık %50 oranında temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisini uygulama talep yetkisi bulunduğu, asıl borçlunun borcunun teminatı olan ipoteğin müteselsil kefil aleyhine takibe girişilmesine engel oluşturmadığı kanaatine varılmakla aşağıda belirtildiği üzere davalının borca itirazının kısmen iptaline ve takibin devamına, asıl borçlunun borcunun teminatı olarak tesis edilen ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile bu dava tarihinden sonra tahsil edilen 233.000,00-TL ‘nin icra müdürlüğünce hesaplanacak borçtan mahsubuna karar vermek gerekmiştir.
Alacak likit olup İİK 67.maddesindeki şartlar oluştuğundan hüküm altına alınan alacağın %20’si oranındaki 96.688,50-TL inkar tazminatının davalı borçlulardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulüne, davalının İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takibinde borca itirazın kısmen kabulüne, 446.217,26-TL asıl alacak, 29.708,51-TL hesap kat tarihine kadar işleyen faiz, 1.211,68-TL BSMV, 5.311,63-TL kat sonrası işleyen faiz, 265,58-TL BSVM, 727,84-TL ihtar gideri olmak üzere toplam 483.442,50-TL’nin tahsili bakımından takibin devamına, fazlaya dair itirazın iptali isteminin reddine,
Takip tarihinden itibaren 446.217,26-TL asıl alacağa %50 oranında temerrüt faizi uygulanmasına, işleyecek faiz üzerinden %5 BSMV’nin İcra müdürlüğünce hesaplanıp tahsiline,
Alacaklının 10/05/2019 tarihinde tahsil ettiği 233.000,00-TL’nin icra müdürlüğünce hesaplanacak borçtan mahsubuna,
Hüküm altına alınan alacağın %20’si oranındaki 96.688,50-TL inkar tazminatının davalı borçlulardan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihi itibarı ile alınması gereken 33.023,95-TL harçtan takip nedeniyle alınan 2.514,43-TL harç ile peşin alınan 6.073,63-TL harcın mahsubu ile bakiye 24.435,89-TL harcın davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dava şartı zorunlu arabuluculuk için devlet tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine göre belirlenen 41.222,13-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-İş bu davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, davalı geçerli bir mazeret göstermeksizin zorunlu arabuluculuk görüşmelerinin ilk toplantısına katılmadığından yargılama giderinin tamamının davalı taraftan tahsiline bu suretle; davacı tarafça yapılan 814,70-TL yargılama gideri, 44,40-TL başvurma harcı, 6.073,63-TL peşin harç olmak üzere toplam 6.932,73-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yatırılan ancak sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.16/04/2021

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır