Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/726 E. 2021/237 K. 12.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/726
KARAR NO : 2021/237

DAVA : Tapu İptali Ve Tescil Olmadığı takdirde Bedelin İadesi
DAVA TARİHİ : 19/06/2018
KARAR TARİHİ : 12/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil olmadığı takdirde bedel iadesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı kooperatifin satışa çıkarttığı İzmir İli, … İlçesi, … Mah. … Ada, .. parselde bulunan … Kat … nolu daireyi 2011 yılı Temmuz ayında 75.000,00-TL bedelle satın aldığını, 10.000,00-TL yi peşin ödediğini, daha sonra dilekçe ekinde sunulan makbuzlar ile satış bedelinin tamamını ve tapu masraflarını, kooperatif görevlisi …’a ödediğini, taşınmazın satın alma tarihinde … koop, başkanı, …ın yönetim kurulu üyesi ve …’ın muhasebe görevlisi olduğunu, müvekkilinin kayın pederinin kooperatif başkanı … ve … ile çok samimi olmalarından dolayı satın alma sözleşmesinin sözlü olarak yapıldığını, hatta peşin olarak ödediği 10.000,00-TL için başlangıçta makbuz verilmediğini daha sonra makbuz ve dekontların verildiğini, daire bedelinin ödenebilmesi için müvekkilinin altınlarını bozdurmak zorunda kaldığını, satış bedeli ve tapu masrafları ödendikten sonra kooperatif yöneticilerinin müvekkilinin kooperatife üye yaptıklarını belirterek daire bedelinin 150.000,00-Tl olduğunu, 75.000,00-Tl daha ödeme yapması gerektiğini, ödeme yapılmaz ise tapunun verilmeyeceğinin söylendiğini, müvekkilinin kooperatif ile olan ilişkisinde hiçbir zaman üye olma amacı taşımadığını, ancak kooperatif yetkililerinin düzenlemiş oldukları yönetim kurulu kararı ile müvekkilini kooperatif üyesi olarak gösterdiklerini, İzmir … Noterliğinin 09.04.2014 tarihli … yevmiye nolu ihtarnamesi ile müvekkilinin dairesinin devri olmadığı takdirde ödediği bedelin iades istenmiş ise de kooperatif tarafından gönderilen cevabı ihtarnamede sözleşmenin yasal geçerliliğinin olmadığı, kooperatif üyesi olduğu ve kuraya girmesi gerektiğinin bildirildiğini, kooperatif yöneticileri hakkında şikayette bulunulacağının söylenmesi üzerine kooperatife aidat borcunun olduğu, üyelikten çıkarılacağının bildirildiğini, ayrıca gönderilen adi mektupla ek ödeme istendiğini, kooperatif yetkililerinin dava dışı … isimli kişiye de aynı şekilde davranıldığını, onun tarafından İzmir C. Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu, soruşturmanın sürdüğünü, ayrıca müvekkili tarafından da kooperatif yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunulması üzerine İzmir CBS’nın … soruşturma sayılı soruşturmasının sürdüğünün ileri sürülerek, İzmir İli, … İlçesi, … Mah. … Ada, … parsel … Kat … nolu bağımsız bölümün, kooperatif adına olan tapusunun iptali ile müvekkili adına tapuya tescil edilmesini, olmadığı takdirde müvekkilinin ödemiş olduğu paranın taşınmazın rayiç değeri de dikkate alınarak güncellenerek, karar tarihine yakın tarihteki bedelinin faizi ile beraber kooperatiften alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili sunduğu cevap dilekçesinde; davacının müvekkilinin kooperatif üyesi olduğunu, 19.02.2013 tarihli toplantı tutanağı ile 26.05.2012 tarihinde üye olduğunun açıkça belirtildiğini, davacının kooperatif üyeliğinden doğan sorumluluğunu yerine getirmemekle birlikte üyelikten doğan haklarını talep ettiğini, iddiaların haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacıya 12.05.2015 tarihinde yapılacak toplantıda kura çekiminin yapılacağı usulüne uygun olarak bildirilmiş olmasına rağmen, davacının toplantıya katılmadığını, yine aidat borcu ve ferilerinin ödenmesi için gönderilen ihtarlara rağmen ödenmemesi üzerine kooperatif ortaklığından çıkartıldığını, İzmir … Noterliğinin 05.09.2014 tarihli … yevmiye nolu ihtarnamesi ile kooperatif ortaklığından çıkartıldığının bildirildiğini, bildirimin 11.09.2014 tarihinde tebliğ edildiğini, davalının itiraz etmediğini ve kesinleştiğini, 07.04.2015 tarihli genel kurulda davacının kooperatif ortaklığından çıkartıldığının tutanak altına alındığını, davacının tapu iptal ve tescil talebinin dayanaktan yoksun olduğunu, davacının bugüne kadar ödediği aidatların iadesinin ise yasal çerçeve içerisinde belirlenecek olup, yasaya uygun tenzilatlar yapıldıktan sonra ödeneceğini, kooperatifin ekonomik güçlük içinde bulunduğunu, kooperatif mevcudiyetinin tehlikeye düşürülmemesi için aidat ödemelerin üç yılı aşmamak üzere geciktirileceğinin ileri sürülerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Taraflarca bildirilen deliller toplanmış, tapu kaydı örneği getirtilmiş, dava konusu taşınmazın değerinin tespiti için mahallinde keşif yapılarak bilirkişi görüşüne başvurularak, ayrıca davacı iddialarının kooperatif kayıtlarında araştırılabilmesi bakımından bilirkişi görüşüne başvurulmuştur.
Davacının davalıdan satın aldığını iddia ettiği … nolu bağımsız bölüme ilişkin tapu kaydı örneği getirtilmiş, İzmir İli, … İlçesi, … Mahallesi, … ada .. parsel üzerinde … Blok ve … Bloktan oluşan iki binanın olduğu, .. Bloktaki .. nolu dairenin …. Katta olup, … adına kayıtlı olduğu, … Bloktaki … nolu dairenin … Katta olup … adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Mahallinde yapılan keşif sonrasında bilirkişi İnşaat Mühendisi … 28.02.2019 tarihli raporunda … İlçesi, … Mah. … Ada, … Parsel … Blok … Kat … nolu bağımsız bölüm 18.06.2018 dava tarihi itibarı ile değerinin 310.000,00-TL olduğunu ortaya koymuştur.
Tapu iptal tescil talebine konu taşınmazın mahkememizce belirlenen değerine göre peşin karar ve ilam harcı ikmal ettirilmiş, dava bireysel hakimlik dosyası olarak görülmekte iken, heyet tarafından görülmesi gereken dava sınırının geçilmesi nedeni ile dava İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi heyetine tevdii olunmuş, heyet tarafından görülüp sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi … 26.02.2020 tarihli raporunda taşınmaz satışının şekle tabi olduğu, tapu dairesinde gerçekleştirilmesi gerektiği, olayımızda tapu devri sureti ile davacıya bir konut satılmasının söz konusu olmadığı, bir satış vaadi sözleşmesinin de ibraz edilmediği, kooperatif yönetimi ile … arasında imzalanan ve dava dilekçesi ekinde dosyaya ibraz olunan el yazısı ile düzenlenmiş, tarihsiz ve 28.05.2012 tarihli iki adet belgede, …’a anahtar teslim bir adet konut tesliminden bahsedilmiş ise de, taşınmaz satışına ilişkin açık bir ibarenin bulunmadığı, davacının kooperatif yetkilileri ile yaptığı görüşmeleri taşınmaz satışı olarak algıladığını, ibraz edilen belgelerin kooperatif tarafından davacıya konut satışının kabulü için yeterli olup olmadığının takdirinin mahkemeye ait olduğunu, dosyaya getirtilen tapu kayıtlarından İzmir ili, … İlçesi, … Mah, … Ada, … parsel üzerinde … blok inşaa edildiğini, … Bloktakı … nolu mesken ile … Bloktaki … nolu bağımsız bölümün 05.12.2011 tarihinde kat irtifakı tesisi ile … adına tescil edildiğini, adı geçenin arsa sahibi olduğunun anlaşıldığını, soruşturma dosyasında mevcut 12.05.2014 tarihli kura tutanağına göre … Ada .. parsel .. blok .. nolu bağımsız bölümün …’a isabet ettiğini, taşınmaz tesliminin mümkün olmamasının kabulü halinde davacıya satılan konutun dava tarihindeki değeri kadar tazminat ödenmesinin gerekeceğini, inşaat mühendisi bilirkişi tarafından belirlenen değerin 310.000,00-TL olduğunu, kooperatif kayıtlarına göre 19.02.2013 tarihli yönetim kurulu kararı ile …’ın da aralarında bulunduğu altı kişinin üyeliğe kabul edildiğinin, 30 nolu ortak olarak ortaklar defterine kaydının yapıldığını, yönetim kurulu kararı ile ortaklar defterine kaydın davacının gıyabında gerçekleştirebileceğini, davacının ortak olmak için başvuruda bulunmadığını iddia ettiğine göre ortaklık kaydının davacının isteği ile gerçekleştiğinin veya davacı tarafından kabul edildiğinin ispat edilmesi gerektiğini, soruşturma dosyasında ortaklık başvuru dilekçesine rastlanmadığını, buna karşılık taahhütlü PTT gönderi listelerinden genel kurul çağrı kağıdının davacıya gönderildiği anlaşıldığını, şerefiye listesinin kooperatif ortaklarına elden tebliğ edildiğini, bu listede …’ın adının ve imzasının bulunduğunu, 29.06.2013 tarihinde yapılan 2012 yılına ait ortak cetveline göre … ‘ın da dahil olduğunu, genel kurulda vekaleten temsil edildiğinin tespit edildiğini, davalı kooperatifin 05.09.2014 tarihinde toplanan yönetim kurulu kararı ile 2 haklı ihtara rağmen borcu ödemeyen …’ın ortaklıktan çıkarıldığına ilişkin karar alındığını, davacının bildirdiği ödemelerin tümünün kooperatif kayıtlarında yer aldığını, davacının toplam ödeme miktarının 77.250,00-TL olduğunu, 2013-2014 yılında ödemelerin yapıldığını, davacının ayrılma payı alacağının 73.264,17-TL olarak hesaplandığını, dava tarihi itibarı ile bu tutar üzerinden hesaplanan faiz tutarının 20.550,60-Tl olduğunu ortaya koymuştur.
Davacının dava konusu olay nedeni ile kooperatif yetkilileri hakkındaki şikayeti nedeni ile …, … ve … hakkında, İzmir C. B. S’nın … soruşturma sayılı soruşturmanın yürütüldüğü, soruşturma sonunda 03.06.2020 tarihli kararla dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının gerçekleşmediği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın hukuki ihtilaf niteliğinde olduğu gerekçesi ile kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karar verildiği anlaşılmıştır.
Toplanan tüm deliller karşısında davacı, davalı … yetkilileri ile İzmir İli, … İlçesi, … Mah., … Ada, … parsel sayılı taşınmaz üzerindeki binanın … Kat, … nolu dairesini 75.000,00-TL bedel karşılığında 2010 yılı Temmuz ayında kendisine satıldığını, daha sonra harici sözleşme yapıldığını, ödemeleri tamamladığı halde taşınmazın kendisine teslim edilmediğini, kooperatife ortak olmadığını ileri sürerek, tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde ödediği paranın güncellenerek rayiç değerinin kendisine ödenmesini istemektedir. Dava dilekçesi ekinde sunulan … ile kooperatif görevlisi imzasını içeren tarihsiz belgede ”28.05.2012 tarihinde … üyeliğe kabul edilmiştir, .. kat … nolu daire (75.000,00-TL ) verilmiştir. Daire anahtar teslimi olacaktır, çevre düzenlemesi, alt yapı … aittir” şeklinde anlatımın yer aldığı anlaşılmıştır. Bu anlatımda davacının kooperatif üyesi olarak kabul edildiği sonucu çıkmakta, taşınmaz bedelinin 75.000,00-TL olarak belirlenmesi karşısında davacının sabit ödemeli ortak statüsünde ortak olduğu değerlendirilmesi gerekir. Yine davacı ile kooperatif görevlisi /yetkilisi arasında imzalanan 28.05.2012 tarihli belgede ”…’a … Kat … nolu daire 75.000,00-TL (yetmişbeşbin) verilmiştir. 75.000,00-TL 10.000,00-TL 26.05.2012 tarihinde ödendi. Kalan 65.000,00-TL 2.000,00-TL 26.05.2012 tarihinde ödendi, kalan 63.000,00-TL …. … kat … nolu daire anahtar teslim edilecektir. Çevre düzenlemesi, alt yapı …’a aittir.” anlatımına yer verildiği bu anlatım ile taşınmazın davacıya satıldığı sonucuna ulaşmanın mümkün olmadığı, sabit ödemeli ortak statüsünün de kastedilmiş olabileceği değerlendirilmiştir. Davacı tarafından sunulan para makbuzlarının bir kısmında ”… kooperatife giriş için alındı, … kooperatife borcunu ödedi, … kooperatif aidatını ödedi” şeklinde açıklamalar bulunduğu görülmüştür. Davacının 19.02.2013 tarihli yönetim kurulu kararı ile kooperatif ortaklığına kabul edildiği görülmüş, davacı kooperatife ortak olmak istediğine dair dilekçeye itiraz etmiş ise de soruşturma evrakı içindeki belgelerden ortaklık senedi aslının davacıdan temin edildiği, bu belgenin davacının bilgisi ve kabulünde olduğu anlaşılmıştır. Bunun yanı sıra davacı şerefiye listesindeki imzaya da itiraz etmemiştir.
Yukarıda belirtilen nedenlerle, davacının davalı kooperatife ortak olarak kabul edildiği, sabit ödemeli ortak statüsünde kabul edilmesi gerektiği mali yükümlülükleri tamamen yerine getirmediği için kooperatif ortaklığından çıkartıldığı, çıkartma kararının kesinleştiği, davacının geçersiz sözleşme ile kooperatiften taşınmaz satın alan konumunda olmadığı kanaatine ulaşılmıştır. Dolayısı ile davacının mahkememizce kabul edilen statüsüne, ortaklıktan çıkartılmış olmasına göre … nolu bağımsız bölümün adına tescili talebinin yerinde olmadığı kanaatine varılmakla, bu talebi reddedilmiştir.
Davacı dava konusu taşınmazın tescili olmadığı takdirde güncelenmiş bedeli talep etmiş ise de,bu talebin ancak geçersiz sözleşme ile taşınmaz satın alınması durumunda değerlendirilebilecek bir talep olduğu, davacının kooperatif ortaklığından çıkarılmış olması nedeni ile ancak ayrılma akçesini talep edebileceği, ayrılma akçesinin de bu davanın konusu olmadığı, davacı talebinin aşılarak bu davada ayrılma akçesine karar verilemeyeceği kanaatine varılmakla, davacının taşınmaz bedeline dönük talebinin de reddi gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının öncelikle … İlçesi, … Mahallesi, … Ada, .. Parsel, … Kat, … Nolu bağımsız bölümün tapusunun iptali ile adına tescili talebinin olmadığı takdirde taşınmaz için ödemiş olduğu paranın güncellenerek, faizi ile ödenmesi yönündeki dava ve talebin reddine,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 59,30-TL harcın peşin alınan 1.280,82-TL harç ile 4.013,21-TL tamamlama harcından mahsubu ile fazla 5.234,73-TL harcın karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine göre takdir olunan 30.150,00-TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerin davacı üzerinde bırakılmasına,
-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
-Davacı tarafça yatırılan ancak sarf edilmeyip artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, oybirliği ile verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/03/2021

Başkan …
e -imzalıdır

Üye …
e -imzalıdır

Üye …
e -imzalıdır

Katip …
e -imzalıdır