Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/606 E. 2021/1004 K. 21.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/606 Esas
KARAR NO : 2021/1004

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/05/2018
KARAR TARİHİ : 21/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan 18/05/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket ile davalı arasında müvekkil şirkete ait … markası altında İzmir ili, … ilçesi … mahallesi … Bulvarı adresinde bulunan … ta franchise olarak açılacak şubesinin sabit ve hareketli mobilya işlerinin imal ve montajının davalı şirket tarafından yapılması için anlaştıklarını, bu kapsamda sözleşme davalı … Ltd. Şti. adına dava dışı … tarafından imzalanmış, müvekkil şirket tarafından ödemeler davalı … Ltd. Şti.ne yapılmış ve çekler de … Ltd. Şti. lehine keşide edildiği, Tarafların İzmir …’da bulunan … Restoran’ın sözleşme ekinde yer alan ve 22 kalemde sayılan mobilya imal ve montaj işlerinin 03.10.2017 tarihinde … Ltd. Şti. tarafından tam, eksiksiz ve hatasız olarak ifa edilmesi konusunda anlaştıklarını, müvekkili şirketin ise yapılacak işler karşılığı davalı tarafa sözleşme bedeli olarak KDV dahil toplam 108.000,00 TL ödemeyi, ödemenin toplam tutarının 425’i peşin, bakiye tutarının ise 30,60,90,120,150,180,210 günlük vadelerle olmak üzere 7 adet çek ile yapılmasını kabul ettiğini, Müvekkili şirket taraflar arasındaki sözleşme kapsamında davalı tarafa ait … Ibannolu hesabına EFT 27.000,00 TL ödediğini, davalı şirket namına 11.571,43TL.’şer tutarlı 31.10.2017,31.11.2017,31.12.2017 ve 31.04.2017 vade tarihli olmak üzere 4 adet çek keşide ettiğini, davalı şirkete teslim ettiğini, taraflar arasındaki sözleşmeye ve davalı tarafa yapılan ödemelere rağmen, davalı tarafça yapılması gereken işlerin bir kısmı hiç yapılmadığı, bir kısmı eksik ve kusurlu yapıldığını, davalı tarafın özetle, işlerin sözleşme çerçevesinde süresi içerisinde 03.10.2017 tarihinde eksiksiz ve hatasız olarak teslim edilmesi ediminin yerine getirmediğini, yapılması gereken işlerin müvekkili şirket tarafından üçüncü bir kişiye yaptırıldığını, Müvekkili şirket tarafından davalı şirkete İzmir … Noterliğinin 20.11.2017 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderilerek haksız talep edilen tutarların ve ihtarnama tarihi itibariyle henüz vadesi gelmemiş çeklerin iadesi talep edilmişse de davalı şirketin ihtarnameyi yanıtsız bıraktığı, davalı şirket aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, icra takibi kapsamında borçluya gönderilen ödeme emrinin 20.12.2017 tarihinde tebliğ edildiği ve borçlu davalı tarafından icra takibine 26.12.2017 tarihinde itiraz edilerek takibin durduğu, Davalının yapmadığı işleri …-… isimli üçüncü kişiye yaptırılarak bu kişiye toplamda …’e ödenmeyen tutarlar ve eksik kalan işlerin tamamlanması bedeli olarak 54.965,00 TL ödeme yapılmak zorunda kalındığını, müvekkilinin aynı iş için iki kez bedel öderken davalı taraf ise yapmadığı bir işin parasını tahsil ederek sebepsiz zenginleştiğini, taraflar arasında yapılan ve dosyada sunulan sözleşmede belirtilen işlerin yapılması karşılığı kapsamında müvekkil şirketin ödeme konusunda üzerine düşen sorumluluğu yerine getirdiğini,ancak davalı tarafın söz konusu işlerin bir kısmını hiç yapmadığını bir kısmını ise kusurlu yaptığını ve sözleşmede belirtilen işin teslim süresi olan 03.10.2017 tarihine kadar eksik ve kusurlu işleri tamamlamamasından dolayı bu işlerin müvekkil şirket tarafından …- … isimli üçüncü kişiye yaptırıldığını ve bunun karşılığında 54.965.00 TL ödeme yaptığını, davalı borçluya gönderilen İzmir … Noterliğinin 20.11.2017 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile icra takibine konu tutarın davalıdan talep edildiği, ihtarnamenin tebliği ve verilen süresinin dolmasını takiben davalının temerrüde düştüğünü, bu kapsamda ihtarnamenin davalı şirkete tebliğ tarihi olan 24.11.2017 tarihi takiben davalıya verilen 3 günlük sürenin dolduğu 27.11.2017 tarihi itibariyle faiz talebi mevcut olduğunu, “Toplam 54.965,00 TL’nin haksız ve kötü niyetli davalıdan avans faizi ile birlikte alınarak müvekkili şirkete ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından Mahkememize sunulan 22/06/2018 tarihli cevap dilekçesinde, özetle; Davacı tarafın davalı müvekkil şirket ile arasında yapılmış bir sözleşmeden bahsettiğini, ancak taraflar arasında yapılmış bir sözleşme bulunmadığını, dosyada İŞ SÖZLEŞMESİ olarak belirtilen belgenin müvekkil şirket ile hukuki bağlantısı bulunmayan … tarafından davacıya yönelik yapılmış tek taraflı bir taahhüt olduğunu, …’in genç bir müteşebbis olarak piyasada kendine iş açmak ve tanınmak gayesinde olduğunu, bu bağlamda … bünyesinde açılacak … restoranın dizaynı ve dekorasyonu için gereki olan bir kısım üretim ve montaj işlerini diğer teklif veren firmalardan dah az ve piyasa fiyatlarının çok çok altında bir bedeli olan 100.000,00 TLtKdv ye yapmayı taahhüt ettiğini, yapıalacak işlerin neler olduğunu gösteren belge henüz dava dosyasına ibraz edilmediği için bu işlerin neler olduğunu bilmediklerini, ancak varlığı iddia edilen bu listenin altında da şirketlerinin herhangi bir manada imzasının bulunmadığını, …’in davalı şirket ortaklarından birisi ile akrabalık ilişkisi bulunduğu, mobilyacılık piyasasında davalı şirketin sahip olduğu ünden yararlanmak isteyen … bu bağlamda davacıya verdiği taahhüde karşılık yapılmasıgerekli 4» 25 lik peşin ödeme olan 27.000.00 TL nin davalı şirkete havale edilmesini istediği, davacı tarafın dava dilekçesinin 3.maddesinde zikrettiği sözleşme kapsamında nakit ödeme yapılmış ve çekler teslim edilmiştir.” İddiası varit olmayıp, taahhüdün verildiği sırada …’e söz verilen beheri 11.571,43 TL bedelli ileri vadeli 7 çek verilmediğini, davacının daha işin başında kendi edimini yerine getirmediğini, Eylül 2017 itibariyle kendisine 27.000.00 TL havale gelen şirketleri kendi iradesi dışında gelen bu bedeli sorguladığını ve aynı gün …’e teslim edildiğini,…’inde dava dışı …-… ile 85.000.00 TL karşılığında anlaşarak işleri başlattığı ve …ya ilk ödemelerini yaptığını, …’nın ise yapılan ödemeleri az bulduğundan ürettiği yaklaşık 35.000.00 TL tutarında bir kısım malı davacının gösterdiği adrese teslim ettiğini ve kalan işin üretimini durdurduğunu,e Taahüdünü yerine getirmek isteyen … kendisine verilmeyen çekleri alabilmek için davacıya başvurduğunda, davacı bu çekleri ancak ….Ltd.Şti. Lehine düzenleyerek verebileceklerini bildirdiğini, bu arada çeklerin sadece ikisi için dosyada teslim belgesi olduğunu gördüğünü, davacı yanca dosyaaydelil olarak sunulan çek teslim belgesindeki 06.10.2017 tarihi itibariyle bakıldığında davacının burada kendi iddiaları ile çeliştiğini gördüklerini, davacının dava dilekçesinde davalı tarafa yapılmış ödemelere rağmen 03.10.2017 de işin eksik ifaya konu olduğundan hareketle bu noktadan sonra işlerin artık zarureten ikinci kez üçüncü şahıs …ya yaptırıldığı, …ya ikinci kez 54.965,00 TL ödeme yaptığını iddia ettiğini, Haksız ve yersiz davanın reddine ve yargı giderleri, vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
İzmir … Noterliği’nin 20/11/2017 tarihli … yevmiye sayılı ihtarnamesi, ödeme dekontları ve makbuzlar, taraflar arasında imzalandığı belirtilen sözleşme, İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün yazı cevabı, … Bank A.Ş. Yazı cevabı, …. Genel Müdürlüğü yazı cevabı, … Bankası yazı cevabı, … Bank yazı cevabı, tanık beyanları, bilirkişi kök ve ek raporu dosyamız içerisindedir.
Mahkememizce 15/01/2019 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği mahallinde mobilya bilirkişi ile mali müşavir bilirkişi eşliğinde davaya konu yerde keşif yapılmış, yapılan keşif neticesi bilirkişi heyetince düzenlenen 25/07/2019 havale tarihli rapor dosyaya kazandırılmış ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Söz konusu raporun sonuç kısmında aynen” Davacı ….Ltd.Şti.’nin 2017 yılına ait ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK. 64/3. maddesine göre Noterden açılış onaylarının yaptırılmış olduğu, 2017 yılına ait yevmiye defterinin Noterden kapanış (Görülmüştür) onayının süresinde yaptırılmış olduğu, Takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere davalı şirketin 2017 yılına ait ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliğinde olduğu, davacı şirketin sunmuş olduğu yevmiye defteri excell dökümlerine göre 31.12.2017 tarihi itibariyle davacı şirketin davalı şirkete 73.285,72 TL tutarında ödeme yapmış olmasından dolayı alacaklı olduğu şeklinde kayıt bulunduğu, dava dışı …-…’ün Cari Hesabının İncelenmesinde davacı şirketin sunmuş olduğu yevmiye defterinin excell dökümlerine göre 31.12.2017 tarihi itibariyle davacı şirketin dava dışı …-…’e 7.000,00 TL tutarında borçlu olduğu şeklinde kayıt bulunduğu, dava konusu olan dava dışı …-… tarafından davacı şirkete düzenlenen 3 adet toplam 54.965.00 TL.lik faturaların davacı şirketin sunmuş olduğu yevmiye defterinin excell dökümlerinde kayıtlı olduğu, davalı ….Ltd.Şti.’nin Ticari Defter Kayıtlarının İncelenmesinde davalı tarafından ticari defter ve belgeleri Mahkemeye ibraz edilmediğinden inceleme yapılamadığı, dava dışı … … ile bütün ürünlerin içinde bulunan demir ve mermer aksamlar aynalar dahil olarak 77.000,00 TL tutar karşılığı … ile anlaşılmış olduğu ancak bu işler karşılığında …’den 35.000,00 TL nakit alındığı kalan 42.000,00 TL’nin ise iş sahibi davacı tarafından ödenmiş olduğunun ifade edildiği ve ancak davacının ticari kayıtlarında davacı tarafından dava dışı …-…’e 19.965,00 TL havale ve 5 adet toplam 42.000,00 TL’lik çek karşılığı olma üzere toplam 61.965,00 TL ödeme yapıldığı, davacı tarafın davalı tarafın yapmayı tahaahhüt ettiği 108.000,00 TL tutarındaki işlerine karşılık davalı tarafa 50.142,86 TL tutarında ödeme yaptığı, …’in dava dışı … …’e bakiye kalan 42.000,00 TL’nin davacı tarafından ödendiği böylece davacının davalı tarafa 92.142,86 TL tutarında ödeme yapmış olduğu, Davacı tarafından dava dışı …’e yapılmış olan 61.965,00 TL. lik ödemenin 42.000,00 TLlik kısmının davalı tarafından yapılmış olan işlere karşılık olduğu, kalan 19.965,00 TL’lik kısmının ise kendisinin yapmış olduğu işlere karşılık olduğu görüş ve kanaatine varıldığı, ancak, davacı tarafın ticari defter kayıtlarında olduğu halde ödemeye ilişkin herhangi bir belge ibraz edilmeyen 31.10.2017 tarihli 11.571,43 TLlik ve 31.04.2017 tarihli | 1.571,43 TL.lik olmak üzere 2 adet toplamda 23.142,86 TL.lik çek tutarının ödendiğine ilişkin olarak davacı tarafından belge ibraz edilmesi halinde (19.965,00423:142,86)— 43.107,86 TL lik kendsisin yapmış olduğu işlerine ait tutar olacağı sonuçta; davacı tarafından davalı tarafa 50.142,86 TL. dava dışı …-…’e 61.965,00 TL olmak üzere toplamda (50.142,86161.965,00)— 112.107,86 TL. tutarında ödeme yapılmış olduğu, dava dışı …-… tarafından davacı şirkete 54.965,00 TL. lik fatura düzenlendiği halde 61.965,00 TL. tutarında ödemenin yapılmış olduğu yani fatura tutarından 7.000,00 TL. lik fazla bir ödeme yapılmış olduğu görülmüş olup, dava dışı …-…’ün ya davacıya 7.000,00 TL. lik fatura düzenlemesi ya da kendisine yapılmış olan bu fazla ödemeyi davacıya iade etmesi gerekeceği, fatura düzenlemesi halinde ödeme tutarı aynı kalacağından sonucun değişmeyeceği, ancak iade etmesi halinde davalı ve dava dışı tarafa (50.142,864154.965,00)— 105.107,86 TL. tutarında ödeme yapılmış olacağır. davacı tarafın ticari defter kayıtlarında olduğu halde ödemeye ilişkin herhangi bir belge ibraz edilmeyen 31.10.2017 tarihli 11.571,43 TL.lik ve 31.04.2017 tarihli 11.571,43 TL.lik olmak üzere 2 adet toplamda 23.142,86 TL.lik çek tutarının ödendiğine ilişkin olarak davacı tarafından belge ibraz edilmesi halinde ise davacı tarafından davalı ve dava dışı tarafa (| 12.107,86123:142,86)— 135.250,72 TL. tutarında ödeme yapılmış olacağı, dava dışı tarafından davacıya 7.000,00 TL.nin iade edilmesi halinde, davacı tarafından davalı ve dava dışı tarafa (105.107,86423.142,86)5 128.250,72 TL. tutarında ödeme yapılmış olacağı, keşif mahallinde yapılan inceleme sonucunda; mobilya ve dekorasyon ürünlerin toplam değerinin 101.300,00 TL.olarak tespiti yapılamayan mobilya ve dekorasyon ürünlerinin değerlerinin ise toplam 4.400,00 TL. olmak üzere toplamda 105.7 00,00 TL. olarak tespit edilmiş olduğu, davacı tarafından davalı ve dava dışı tarafa yapılmış olan ödeme tutarı 105.107,86 TL. olup, keşif mahallinde mobilya ve dekorasyon ürünlerinin toplam değeri de 105.700,00 TL. olarak olarak tespit edilmiş olduğundan tutarlar arasında (105.700,00-105.107,86)— 592,14 TLlik fark olduğu, davacı tarafın davalı … Ltd.Şti.den 23.142,86 TI. tutarındaki 2 adet çekin ödendiğini ispat etmesi halinde (23.142,86-592,14)5 22.550,72 TL. tutarında alacaklı olacağı, aksi halde davalı tarafa 592,14 TL tutarında borçlu olacağı hususları tespit edilmiş olduğu” şeklinde kanaat belirtildiği görülmüştür. Söz konusu rapora karşı davalı vekilinin beyan dilekçesi ile davacı vekilinin dilekçe sunduğu görülmüştür.
Mahkememizin 14/05/2019 tarihli duruşmasında tanık … beyanında: Benim … isimli kendi çapımda küçük bir işletmem vardır, ben dava dışı … i çocukluğumdan beri tanırım ayrıca davalı … ltd şti de İzmir de büyük bir firma olduğu için ve eskiden tanıdığın için bilirim, sahiplerinide tanırım. … ile … ın sahibi … arasında Dayı yeğen ilişkisi vardır, benim iş yerime … geldi ve bana davacının iş yeri ile ilgili mobilyaların yapılması için işi getirdi, ben yapmış olduğum hesaplamalar sonucu bu işin 89.000 TL gibi bir rakama olacağını hesapladım ve bana işi getiren … e bu paranın en az 54.000 TL gibi bir kısmının peşin olarak ödenmesi gerekitğini çünkü işin kapsamlı olduğunu başka atölyelerdede yaptırılması gereken işler olduğunu ve bunun yapılması için peşin alınması gereken para olduğunu söyledim oda tamam getireceğim deyip ayrıldı aradan bir süre geçti benim ortağıma gelmiş onada aynı şeyi anlatıp 15.000 TL yi teslim etmiş ben ortağıma bu parayı neden aldın bu işi nasıl yapacağız dedim oda … söz verdi geri kalan parayıda getirecek dedi biz işi yapmaya başladık bu arada işin sahibi olan … ltd şti nin mimarı olan … bey ile muhatap olmaya başladık ve … bey bize işlerin durumunu sordu bende … beyden ödeme alamadığımızı bu nedenle işlerin ağır yürüdüğünü ve durdurduğumuzu söyledim sonra toplantı yapıldı … bey ile görüşüldü o arada ayrı ayrı 10.000’er TL …tan bize ödeme yapıldı, ben işi …ten aldım … ile bu işin ilgisi olduğunu dava açıldığında öğrendim parayı …tan almamın sebebide …in ben parayı … a bıraktım git oradan al demesi nedeniyledir, bize bu parayı … bıraktı denilerek imza karşılığı 20.000 TL ödendi, tabi bu rakamda bu işin karşılığı değildi durumu … bey e aktardık oda davacı şirketin temsilcisi … beye söyledi bizde bu arada işin %80 ini yapmıştık, … bey devreye girdi parayı ben ödeyeceğim demiş, … bey bize böyle aktardı işi biz teslim ettik ve toplam bu işi 54.000 TL daha kusurunu hatırlamıyorum davacı şirketten alarak toplam 89.000 TL ye yaptık. Benim … ın davacı ile anlaşma yapıp yapmadığı hususunda bilgim yoktur. Dava dışı … ın ortağı veya temsilcisi değildir ancak sonradan öğrendiğime göre … in tacir ve esnaf kaydı olmadığı için işlerini … üzerinden aldığını öğrendim bunu en son aşamada öğrendim. … yetkilileri … yeğeni olduğu ve yardımcı olmak için yaptı diye düşünüyorum. Aslında bu işin karşılığı 120-130.000 TL civarıdır ancak … bize gelip parayı peşin vereceğim bunların başka mağazalarıda var çok para kazanacağım dediği için ve o ara bizim de işlerimiz olmadığı için piyasanın altında bir rakama bu işi aldık. Biz davacının talebi üzerine … in talep ettiğinin dışında da davacının talebi ile başka işler yaptık ancak parasını ayrı aldık bu hesaba dahil değildir. Ben bir müddet sonra Davacı şirketin sahibi … bey ile tanıştım onun başka işlerinide yaptım ancak paramı ayrı aldım.” şeklinde beyanda bulunmuş, beyanı imza altına alınmıştır.
Mahkememizce 14/05/2019 tarihinde verilen ara karar ile dosyanın ek rapor için önceki bilirkişi heyetine tevdi edildiği, bilirkişiler tarafından hazırlanan ek raporun sonuç kısmında aynen; ” keşif mahallinde yapılan inceleme sonucunda; mobilya ve dekorasyon ürünlerin toplam değerinin 101.300,00 TL.olarak tespiti yapılamayan mobilya ve dekorasyon ürünlerinin değerlerinin ise toplam 4.400,00 TL. olmak üzere toplamda 105.700,00 TL. olarak tespit edilmiş olduğu, davacı tarafından bu iş için ticari defter kayıtlarına göre davalı tarafa 50.142,86 TL. dava dışı …-…’e 54 965,00 TL olmak üzere toplamda (50.142,86454.965,00)5 105.107,86 TL tutarında ödeme yapılmış olduğu, davacı tarafından davalı ve dava dişi tarafa yapılmış olan ödeme tutarı 105.107,86 TL. olup, keşif mahallinde mobilya ve dekorasyon ürünlerinin toplam değeri de 105.700,00 TL. olarak tespit edilmiş olduğundan tutarlar arasında (105.700,00-105.107,86)5 592,14 TLlik fark olduğu, ancak davacı tarafin ticari defter kayıtlarında olduğu halde ödemeye ilişkin herhangi bir belge ibraz edilmeyen 31.10.2017 tarihli 11.571,43 TLlik ve 31.04.2018 tarihli 11.571,43 TL lik olmak üzere 2 adet toplamda 23.142,86 TLlik çek tutarının ödendiğine ilişkin olarak davacı tarafından belge ibraz edilmesi halinde ise davacı tarafından davalı ve dava dışı tarafa (105.107,864123.142,86)5 128.250,72 TL tutarında ödeme yapılmış olacağı, bu durumda, davacı tarafından davalı ….-td.Şti.den 23.142,86 TI. tutarındaki 2 adet çekin ödendiğini ispat etmesi halinde (23.142,86-592,14)F7 22.550,72 TL. tutarında alacaklı olacağı, aksi halde davalı tarafa 592,14 TL. tutarında borçlu olacağı hususları tespit edildiği ” şeklinde kanaat belirtildiği görülmüştür. Söz konusu rapora karşı davacı ve davalı vekilinin rapora itiraz dilekçesinin sunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce 01/10/2021 tarihli duruşmada verilen ara karar ile dosyanın nitelikli hesap uzmanı bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi tarafından hazırlanan 12/02/2020 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu, taraflara usulüne uygun olarak görülmüştür. Raporun incelenmesinde; dava dışı …’in davalı adına hareket edip etmediği hususunun takdiri Mahkemeye bırakılmakla bilirkişi raporları ile … tarafından yapılıp teslim edilen ürün bedelinin 73.950,00 TL olduğu, dava dışı … tarafından yapılıp teslim edilen ürün bedelinin 25.000,00 TL olduğu ve dava dışı … tarafından yapılıp teslim edilen ürün bedelinin ise 4.750,00 TL olduğu, davacının kendi defter ve kayıtlarına göre dava dışı …’e 50.142,86 TL tutarında ödeme yapıldığı, …’in de …’ya 35.000,00 TL, …’e 25.000,00 TL ve …’e 3.500,00 TL ödeme yapıldığı, ticari kayıtlara göre davacının davalıdan alacaklı olmadığı ancak kime teslim edilemediği anlaşılan çekler yönünden mali müşavir tarafından hazırlanan rapordaki tutar kadar alacaklı olunacağı şeklinde kanaat belirtildiği görülmüştür. Söz konusu rapora karşı davacı vekili tarafından itiraz ve davalı vekilinin rapora beyan dilekçesinin sunulduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Taraf iddia ve savunmaları göz önüne alındığında taraflar arası uyuşmazlık konusu husus davacının ödediği bedelin tazminine yönelik değil davalı tarafça yapılmayan iş ve işlemler yönünden 3. Kişiye ödenen bedelin davacıda oluşturduğu zarar iddiasının tazminine yönelik açılan alacak davası olduğu anlaşılmakla davacı tarafça dava dışı 3. kişiye ödenen tutarın davalıdan talep edilip edilmeyeceği, edilebilecek ise talep edilebilecek tutarın tespiti ve değerlendirilmesi hususlarına yönelik Mahkememizce değerlendirme yapılması gerektiği kanaatine varılmıştır.
Uyuşmazlığın değerlendirilmesine geçmeden evvel şu hususun değerlendirilmesinde fayda vardır. Mahkememizce taraflara ticari defter ve belgeleri sunması yahut yerinde inceleme yapılmasının talep edilmesi halinde adreslerin bildirilmesine yönelik verilen kesin süreye ve bu süreye uyulmaması halinde oluşacak durumun ihtaratına yönelik olarak istem sadece davacı yanca yerine getirilmiş davalı tarafça bu yönde bir hususun ikmali sağlanmamıştır.
Dosya kapsamında davacı yan ticari kayıtlarının incelenmesinde davacı tarafça davalı tarafa 27.000,00 TL tutarında havale ve ayrıca 4 adet toplam 46.285,72 TL’lik çeklerden oluşan toplam 73.285,72 TL tutarında ödemede bulunulduğu yine ayrıca davacı tarafça dava dışı …-…’e 5 adet toplam 42.000,00 TL’lik çek ve 19.965,00 TL havale olmak üzere toplam 61.965,00 TL’lik ödemede bulunulduğu, buna karşılık dava dışı … tarafından davacı tarafa 3 adet olmak üzere toplam 54.965,00 TL’lik fatura düzenlendiği görülmekle bu hali ile davacı kayıtlarına göre davacının davalıdan 73.285,72 TL tutarında ve dava dışı …-…’den 7.000,00 TL tutarında alacaklı olduğu,dava dışı …-… tarafından düzenlenen faturaların davacının kayıtlarında yer aldığı hususları tespit edilmiştir.
Davacı tarafça taraflar arasında İzmir …’ta bulunan … restourant’ın sözleşme ekinde yer alan ve 22 kalemde sayılan mobilya imal ve montaj işlerinin 03/10/2017 tarihinde davalı tarafından tam eksiksiz ve hatasız olarak ifa edilmesi ve KDV dahil toplam 108.000,00 TL ödeme karşılığı anlaşıldığı ve bu tutarın % 25’nin peşin kalanın ise vadeli olmak üzere 7 adet çek ile yapılması konusunda sözleşme imzalandığı belirtilmiş ise de Mahkememiz davalısı tarafından söz konusu sözleşmenin kendilerince imzalanmadığı, sözleşmede bulunan …’in kendilerini temsil ile yetkili olmadığının bu açıdan kendilerine husumet yöneltilemeyeceği belirtilmiş olduğundan esasen öncelikle bu husus yönünden değerlendirme yapılması gerektiği kanaatine varılmıştır. Bu kapsamda her ne kadar davalı yanca dayanılan iş sözleşmesinin kendisi tarafından imzalanmadığı, imzalayan şahsın … olması sebebi ile husumetin adı geçene yöneltilmesi ve sözleşmeden sadece bu kişinin sorumlu olması gerektiği belirtilmiş ise de dosya kapsamında da sabit olduğu üzere davacı tarafça davalıya lehtar sıfatı ile keşide edilip davalı yana verilen ve davalı yanca ciro edilerek …’e verilen her biri 11.571,43 TL olmak üzere toplam 46.285,72 TL’lik tutar karşılığı ödeme yapıldığı, davalı taraf cevap dilekçesi ile de yine az yukarıda belirtilen 27.000,00 TL’nin davacı tarafça kendisine gönderildiği ve ancak bu tutarın daha sonra …’e havale edildiği göz önüne alındığında toplam 73.285,72 TL tutarda davacı tarafça davalı tarafa ödemede bulunulduğu ve en önemlisi iş bu dava ile isteme konu edilen tutarın ödenen bedelden kaynaklı olarak değil davacının dava dışı 3. kişiye yapmış olduğu ödemeden kaynaklı zararın tahsili olduğundan dosya tarafları arasında ticari bir ilişkinin bulunduğuna dair bu tutarların bir karine teşkil ettiği bu anlamda bu karinenin aksinin davalı tarafça kanıtlanması gerekmesine rağmen kanıtlanamadığı anlaşılmakla … tarafından davalının unvanı yazılmak kaydıyla imzalanan belgeden davalının sorumlu olup olmadığının tespitine yönelik imza incelemesi yapılmamış ve açıklanan hususlar göz önüne alındığında istem konusu edilen zarar tazmini talebi bakımından davalının husumetinin iş bu dosya kapsamında bulunduğu, bu anlamda davalı yan itirazının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde ; her ne kadar aksi belirtilmiş ise de davacı tarafça davalı tarafa çek ve havale olmak üzere yukarıda belirtilen tutarda ödeme yapıldığı göz önüne alındığında dosya tarafları arasında az yukarıda belirtildiği üzere ticari bir ilişkinin bulunduğuna kanaat getirildiği, davacı ve dava dışı firma kayıtlarının tetkikine göre dava dışı …-… tarafından davacı tarafa toplam 3 adet olmak üzere aleyhine keşide edilen 54.965,00 TL tutarındaki faturaların davacı kayıtlarında yer aldığı, davacı tarafça adı geçen dava dışı tarafa havale ve çek karşılığı ödeme olmak üzere toplam 61.965,00 TL’lik ödemede bulunulduğu, davacı tarafça istem konusu edilen hususun dava dışı …-…’e yaptırılan imal ve imalat karşısında ödenen 54.965,00 TL’nin davalıdan tahsiline yönelik olduğu göz önüne alındığında davacının esasen isteminin dava dışı üçüncü kişiye yaptırılmak zorunda kalan işten kaynaklı uğranıldığı belirtilen zarardan kaynaklı olduğu ileri sürüldüğünden zararın varlığının kanıtlanmasının ispat külfetinin davacı tarafa ait olduğu, her ne kadar mahallinde keşif yapılmış ise de yapılan keşif ve bu keşif sonucunda hazırlanan raporda davacının üçüncü kişiye ödediği ve davaya konu ettiği bedelin davalıdan tahsili yönünden uğradığı herhangi bir zararın varlığının kanıtlanamadığı bu kapsamda her ne kadar davalı yanca ticari defter ve kayıtlar dosyaya sunulmamış ise de az yukarıda belirtildiği üzere zararın ispat külfetinin davacı tarafta olduğu, bu hususta davacı yana Mahkememizce yemin delili hatırlatıldığı ve ancak davacı yanca verilen kesin süre içerisinde yemine yönelik ihtarat gereğinin yerine getirilmediği ayrıca yemin deliline de dayanılmadığı göz önüne alındığında her ne kadar yukarıdaki iddialar doğrultusunda davacı tarafça davalıdan 54.965,00 TL’nin avans faizi ile tahsiline yönelik dava açılmış ise de yukarıda açıklanan gerekçeler ile bu tutarın davalıdan tahsili yönündeki talep dayanağı zararın varlığı davacı yanca ispat edilemediğinden açılı davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurılmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın REDDİNE,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 59,30 TL karar ve ilam harcının evvelce alınan 938,67 TL peşin harçtan mahsubu ile hazineye irad kaydına, fazladan alınan 879,37 TL harcın talep halinde ve kararın kesinleşmesinden sonra DAVACIYA İADESİNE,
3- Davacı tarafından yatırılan başvuru harcı, mahsubuna karar verilen peşin harç ve keşif harcı ile gider avansından kullanılan kısmın DAVACI ÜZERİNDE BIRAKILMASINA, gider avansından arta kalan 683,20 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACIYA İADESİNE,
4- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 7.945,45 TL nispi vekalet ücretinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
5- Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 21/12/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸