Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/305 E. 2022/127 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/305
KARAR NO : 2022/127

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/03/2018
KARAR TARİHİ : 15/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava dilekçesinde özetle;11/08/2013 sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile Burdur ili, Merkez, … caddesi istikametinden gelip, … Caddesine seyir halindeyken, … kavşağına geldiği esnada, … caddesinden gelip, … caddesi istikametine seyir halinde olan sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın çarpışması sonucunda sonucunda yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, Meydana gelen trafik kazasında… plaka sayılı araçta YOLCU olarak bulunan müvekkili ağır derecede yaralandığını, söz konusu kazanın Burdur 2. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından yürütülen …/…esas, …/… karar numarası ile davası yürütülmüştür. Kaza sonrasında düzenlenen kaza tespit tutanağında … plaka sayılı aracın sürücüsü … ile… plaka sayılı aracın sürücüsü …’ kusurlu bulunduğunu, Kusur dürümü yargılama safahatında almacak bilirkişi raporu ile netlik kazanacağını, … plaka sayılı aracın davalı sigorta şirketinde kaza tarihini kapsar ZMMS poliçesi vardır. Müvekkilinin belirtilen kazadan kaynaklı geçici ve kalıcı maluliyetinin tespiti ile bu maluliyete tekabül eden maddi zararının davalı sigorta şirketinden tazminin talep edileceğini, Fazlaya ilişkin tüm dava ve tazminat talep hakları saklı kalmak kaydıyla, yasaca yapılacak tüm indirimlerden sonra; Arz ve izah edilen nedenler ve Sayın Mahkemece resen nazara alınacak hususlarla: Fazlaya ilişkin hak ve alacaklarımız saklı kalmak kaydı ile 100,00 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplanı 200,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden kusuru oranında tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle;motorlu araç kazalarından doğan maddi tazminat taleplerine ilişkin olarak zamanaşımı konusu 2918 sayılı karayolları trafik kanunu’nun 109. maddesinde düzenlenmiş olup, anılan madde de;” motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar. “denilmek suretiyle bu durum açıklığa kavuşturulduğunu, net bir şekilde görüldüğü üzere, dava konusu trafik kazası anılan zamanaşımı süreleri geçtikten çok sonra açılmış olduğundan zamanaşımı itirazlarımız doğrultusunda davanın reddi gerekeceğini, yeni düzenlemeye göre zarar görenlerin doğrudan dava açma hakkı ortadan kaldırılmış; dava öncesinde sigorta kuruluşu’na başvuru zorunluluğu getirildiğini, buna göre zarar görenler öncelikle sigorta kuruluşu’na zararının giderilmesi için başvuruda bulunacak, bu başvurunun üzerinden 15 gün geçmesine rağmen başvuruya herhangi bir cevap verilmemesi, olumsuz cevap verilmesi veya verilen cevabın (ödenecek tazminatın) talebi karşılamadığı hususunda uyuşmazlık bulunması halinde zarar görenler dava hakkını kullanabileceğini, davacı vekili her ne kadar dava öncesinde müvekkilimiz şirket’e başvuruda bulunduğunu bildirmişse de, sorumluluğun belirlenebilmesi açısından gerekli evrakları müvekkilimiz şirket’e iletmediğini, dolayısı ile belirtilen işbu 15 günlük süre başlamadığını, mahkememiz huzurunda ikame edilen dava anılan dava şartına haiz olmadığından ötürü, ilgili davanın başkaca hiçbir incelemeye gerek duyulmaksızın reddinin gerekeceğini, davacı taraf vuku bulan trafik kazası sonucu, mahkemeniz huzurunda ikame ettiği dava ile uğramış olduğunu iddia ettiği maluliyete istinaden maddi tazminat talep etmekte olduğunu, mahkememiz dosyasında mübrez bilgi ve belgelerin hiçbiri tarafların kusur oranlarını tespit etmeye elverişli bulunmadığını, davacı tarafça dosyaya sunulan bir takım hastane kayıtları ile sağlık raporları; objektif değerlendirmelerden uzak ve mahkememiz kararına dayanak teşkil edemeyecek nitelikte olduğunu, müvekkili şirket poliçe dahilinde davacının geçici iş göremezlik giderlerinden sorumlu olmadığını, kabul anlamına gelmemekle beraber, bir an için davanın haklı olduğu varsayılsa bile, müvekkili şirket’in faizden sorumluluğu sınırlı olduğunu, davanın kabulü anlamına gelmemek kaydıyla, aleyhimize hüküm kurulması halinde müvekkilimiz şirket dava tarihinden itibaren ve ancak yasal faizle sınırlı olarak sorumlu tutulabileceğini, nitekim bu husus Yargıtay 17. hukuk dairesi’nin 2010/231 e.,2010/4544 k. sayılı ve 13.05.2010 tarihli kararında;“davalı sigorta şirketinin diğer temyiz itirazına gelince; olayın haksız fiilden kaynaklanmasına, taraflara ait araçların hususi otomobil olmasına göre davalı şirketin yasal faizle sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde ticari faize hükmedilmesi de doğru değildir.” şeklinde, yine 17. hukuk dairesi’nin 2009/9896 e., 2010/4411 k. sayılı ve 10.05.2010 tarihli kararında;“somut olayda, hasar veren araç hususi olup, maliki tacir olmadığından, davalı sigorta şirketi yönünden de tazminata yasal faiz uygulanması gerekirken, avans faizine hükmedilmesi doğru değil, bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün, humk’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir.” şeklinde, yargıtay 11. hukuk dairesi’nin 2000/7328 e., 2000/8604 k. sayılı ve 06.11.2000 tarihli kararında;“dava konusu olayda, sigorta ettirenin sigorta konusu yaptırdığı araç ticari nitelikte olmayıp hususi otodur. bu durumda, sigortacı yasal faiz ödemekle sorumlu olması gerekirken, yazılı şekilde reeskont oranında faizle sorumlu tutulması doğru görülmemiştir.”şeklinde ifade edilmek suretiyle son derece açık ve tartışmaya mahal vermeyecek bir şekilde belirtildiğini, taraflarınca huzurda görülen davanın ikame edilmesine sebep olunmadığından harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Kazaya karışan … ve… plakalı araçların kaza tarihi itibariyle trafik kayıtlarının dosya içine alınmıştır.
Davalı sigorta şirketince … plaka sayılı araca ilişkin 11/08/2013 tarihi itibariyle geçerli olan ZMMS poliçe örneğinin ve belirtilen tarihte kaza nedeniyle oluşturulan hasar dosyası örneğinin ve meydana gelen kaza nedeniyle davacının müracaatı olup olmadığına dair bilgi ve belgelerin mahkememiz dosyası içinde alınmıştır.
Burdur SGK İl Müdürlüğünce davacıya rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı hususlarında bilgi ve belgelerin mahkememiz dosyasına içine alınmıştır.
Burdur Devlet Hastanesince davacının hastanede görmüş olduğu tedavilere ilişkin tüm tedavi evraklarının mahkememiz dosyasına gönderildiği anlaşılmıştır.
Trafik Bilirkişisi 20/09/2018 tarihli kusur raporunda özetle; Davalı Sigorta poliçeli aracın dava dışı sürücüsü …’ın %75 (yüzde yetmiş beş) oranında Asli derecede kusurlu olduğu; Dava dışı sürücü …’ın %25 (yüzde yirmi beş) oranında Tali derecede kusurlu olduğu Davacı …’ın Kusursuz olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Davacının geçici ve sürekli iş göremezlik oranının tespiti için Ege Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca rapor düzenlendiği görüldü.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2.İhtisas Kurulunca 31/12/2018 aldırılan raporunda özetle; … ve … oğlu, 19/01/1972 BURDUR doğumlu, … hakkındaki evrakın incelenmesinde Dava konusu olayla ilgili başvurduğu tüm sağlık kuruluşlarından, olay tarihi ve sonrasında kişi hakkında düzenlenen tüm tıbbi belgelerin (muayene notu, epikrizleri, ameliyat notu) ve kişiye çekilen tüm grafilerin (BT, MR, direkt grafi) asıllarının ya da CD halinde kopyasının (mümkünse DICOM formatında) gerektiğinde kişinin kendisinden de sorulmak suretiyle teminen gönderilmesini, Kişinin bir tıp fakültesi ya da eğitim araştırma hastanesi göğüs hastalıkları kliniğine sevki sağlanarak yeni çekilecek PA/Lateral akciğer grafilerin DICOM-CD formatında, yeni yaptırılacak, arter kan gazları, solunum fonksiyon testi (akım volüm halkasını içerecek şekilde) incelemelerin düzenlenecek raporları ile birlikte gönderilmesinin istendiği anlaşılmıştır.
Ege Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 22/10/2019 havale tarihli raporunda özetle; olay tarihinde öğretmen olduğunu beyyan eden, 19/01/1972 doğumlu, …’ın 11/08/2013 tarihli trafik kazasına bağlı yaralanması nedeniyle oluşan meslekte kazanma gücünde meydana gelen azalma oranı, olay tarihinde yürürlükte olan “Çalışma Gücü ve meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine (Resmi Gazeti, Ekim 2008, 27021 sayılı)” göre incelendiğinde; …’ın olaya bağlı kalıcı fonksiyon kaybının bulunmadığı, dolayısıyla ilgili yönetmelikte sakatlık oranına neden olabilecek bir arızasının bulunmadığı, tıbbi iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 3(ay) hafta olarak kabulünün uygun olacağı mütalaasına varılmıştır.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2.İhtisas Kurulunca 14/09/2020 tarihli raporunda özetle; … oğlu, 1972 doğumlu …’ın 11.08.2013 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmamış olduğundan maluliyetine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
Davacı vekili rapora itiraz etmiş ise de ATK 2. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen raporun mahkememizce Ege Üniversitesi Tıp Fak. Hastanesinden alınan 22/10/2018 tarihli raporlar aynı mahiyette olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin rapora itirazının reddine karar verilmiştir.
Dosya aktüerya (hesap) bilirkişine tevdi edilerek uyuşmazlık hususlarda rapor düzenlenmiştir.
Aktüerya (hesap) bilirkişisi 20/05/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle;11/08/2013 tarihli kaza neticesinde yaralanan …’ın olay tarihi itibariyle öğretmenlik yaptığı yada kamu görevlisi olduğununu mahkememizce tespit edilmesi halinde 11/08/2013-11/11/2013 tarihleri arası dönemdeki geçici iş göremezlik zararının ek ders ücreti, nöbet ücreti vs. Ödemelerden kaynaklı olabileceği, bu hususta mahkemece ek değerlendirme yapılması gerekeceği, ancak 11/08/2013 tarihinde davacının öğretmenlik yapmadığı ve asgari ücretin üzerinden gelir elde etmediği hususunda tespit yapılması halinde ise yukarıda izah edildiği üzere asgari ücret üzerinden davacının geçici iş göremezlik zararının 2.411,04-TL’ye tekabül edeceği tarafımızca saptanmış olup, kusur durumuna göre davalı tarafın zararın 1.808,28-TL’sinden sorumlu olacağı tespit edilmiştir.
Milli Eğitim Bakanlığına yazı yazılarak davacının 11/08/2013-11/11/2013 tarihleri arasında öğretmen olarak görev yapıp yapmadığının görev yapmış ise branşının ve okul bilgileri ile bu dönemde hastalık izni kullanıp kullanmadığı, kullanmış ise hangi tarihler arasında ne kadar süre hastalık izni kullandığı yönünde yazı cevabında; … lisesinde Almanca Öğretmeni olarak görev yapan …’ın 11/08/2013-11/11/2013 tarihleri arasında öğretmen olarak görev yaptığı ile ilgili MEBBİS görev kaydı çıktığı ve 23/10/2018 tarihine kadar kullanmış olduğu hastalık izinleri gösterir belgenin mahkememiz dosyasında olduğu görüldü.
Davacı vekilinin bedel artırım dilekçesi ile özetle;Davacı … için talep etmiş olduğu 100 TL geçici işgöremezlik tazminatını 1.708,28 TL arttırmak suretiyle 1.808,28 TL olarak talebimizi arttırıldığını, Davacı … için talep etmiş olduğumuz 100 TL geçici işgöremezlik tazminatı 1.708,28 TL arttırmak suretiyle 1.808,28 TL olarak talebimizi arttırılmak üzere toplam 1.808,28 TL geçici işgöremezlik tazminatının, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava, maddi tazminat davasıdır. Taraflar arasında; 11/08/2013 tarihinde saat:19;39 sıralarında davalı …sigorta poliçeli aracı kullanan dava dışı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı kamyonet ile davacı …’ın yolcu konumunda bulunduğu ve dava dışı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki… plaka sayılı otomobilin karışmış oldukları yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiştir.
Dava trafik kazasından kaynaklanan geçici iş göremezlik ve kalıcı maluliyetten kaynaklanan maddi tazminat davasıdır. Kazada davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan araç sürücüsü ve dava dışı 3.kişi ile davacının kusur durumlarına yönelik trafik bilirkişi tarafından rapor düzenlenmesi istenilmiş, düzenlenen denetime elverişli bilirkişi raporu davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan araç sürücüsünün kaza yerinde kavşak girişinde bulunan ve kendisine hitap eden dur trafik işareti levhasının dikkate almadığı ve fasılalı yanan kırmızı ışıkta geçtiği ve bu şekilde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği ve davacının yaralandığı trafik kazasında davalı araç sürücüsünün %75 oranında asli kusurlu olduğu, dava dışı 3.kişinin %25 oranında tali kusurlu olduğu ve davacının kazanın oluşumuna etken bir kusuru bulunmadığından kusursuz olduğu anlaşılmıştır.
Davacının kazadan kaynaklı geçici iş göremezlik süresi ve kalıcı maluliyetinin tespitine yönelik Ege Üniversite Hastanesince düzenlenen raporda; davacının kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine göre herhangi bir sakatlık oranına neden olabilecek arızanın bulunmadığı, geçici iş göremezlik süresinin 3 hafta olduğu tespit edilmiştir. Tarafların itirazı üzerine ATK tarafından maluliyete yönelik olarak yeniden rapor düzenlenmesi istenilmiş, ATK tarafından kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine göre düzenlenen raporda; kazanın davacının maluliyetine neden olabilecek düzeyde bir araz bırakmadığı ve maluliyetinin bulunmadığı, geçici iş göremezlik süresinin ise 3 aya kadar olabileceği tespit edilmiştir.
Düzenlenen maluliyet ve kusur raporları dikkate alınarak davacının kazadan kaynaklı talep edebileceği tazminat miktarı aktüerya bilirkişisi tarafından hesaplanmış ve davacının sonuç olarak geçici maluliyetten kaynaklanan tazminat alacağı 1.808,28-TL olarak tespit edilmiştir. Bu tespit yapılırken davacının kaza tarihinde öğretmen olduğu dikkate alınarak geçici iş göremezlik zararının geçici iş göremezlik dönemi olan 11/08/2013- 11/11/2013 tarihleri arasındaki ek ders ücreti, nöbet ücreti vs.ödemeler yönünden değerlendirme yapılabileceği bu hususunda araştırılması gerektiği belirtilmiştir.
Davacının görev yaptığı Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından gönderilen kaza tarihindeki davacının izin takip ve kontrol kartının incelenmesinde; geçici maluliyet süresi olarak belirlenen 11/08/2013- 11/11/2013 tarihleri arasında bir (1)gün süreyle sağlık izni kullandığı, kaza tarihinde sağlık izni kullandığını yönelik bir kaydın bulunmadığı, davacının geçici maluliyet süresi olarak belirlenen tarihler arasında çalışmaya devam ettiği, görevini ifa ettiği ve bu nedenle geçici maluliyet tazminat koşullarının oluşmadığı, kalıcı maluliyet yönünden ise düzenlenen raporlara göre dava konusu kazadan kaynaklı olarak davacıdan kalıcı bir maluliyetin bulunmadığı, bu nedenlerle dava konusu trafik kazası nedeniyle kalıcı maluliyet ve geçici iş göremezlikten kaynaklı olarak davacının maddi tazminat talep edemeyeceği kanaatine varılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Yasası gereğince karar tarihi itibarı ile alınması gerekli 80,70-TL harcın, peşin alınan 35,90-TL harç ile 30,00-TL tamamlama harcından mahsubu ile bakiye kalan 14,80-TL’nin davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına, (belirlenen bakiye miktar 20,00-TL altında kaldığından Harçlar Kanunu’nun ilgili hükümleri uyarınca tahsili için müzekkere yazılmasına yer olmadığına,)
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine göre takdir olunan 1.908,28-TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize yahut başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamını ödemek suretiyle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/02/2022

Katip …
E-imzalıdır.

Hakim …
E-imzalıdır.