Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/291 E. 2021/212 K. 05.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/291
KARAR NO : 2021/212

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 05/03/2018
KARAR TARİHİ : 05/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde; müvekkili sigorta şirketinin sigortalısı … Paz. İth. İhr. Teks. San Tic Ltd Şti tarafından Mısırda bulunan … firmasına satışı yapılan bir adet 900 kg … Boya Makinesi ve aksamlarının sigortalının Torbalı/İzmir’de bulunan deposundan … Lojistik AŞ sorumluluğunda… (çekici)-… (y.römork) plakalı sevkiyat aracına … flattrack konteyner içerisinde yüklenerek … gemisine yüklenmek üzere İzmir… Limanına sevkedildiği, sevkiyat esnasında … idaresindeki aracın taşımaya konu kumaş boya makinesinin … tüneline çarpması ile hasarlandığını, kazanın oluşumunda… Plakalı araç sürücüsü …’in asli kusurlu olduğunu, gerçekleşen ekspertiz çalışmalarına göre yapılan ölçümlerde aracın yüklü halinde yüksekliğinin 5,16 mt olarak hesaplandığını, söz konusu hasar nedeniyle müvekkili sigorta şirketi tarafından sigortalı … Paz İth. İhr. San. Tic. Ltd Şti’ne 06/03/2017 tarihinde 287.246,58-TL ödendiğini, davalının TTK 1248 maddesine göre taşıma sırasında meydana gelen hasardan sorumlu olduğunu, müvekkili sigorta şirketinin sigortalısının hasarını karşılamakla TTK 1472 maddesi gereğince sigortalının haklarına halef olduğunu, ödedikleri tutarın tahsili için İzmir … İcra Dairesi’nin … esas sayılı takibinin başlatıldığını, davalının borca itirazı nedeniyle takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, davalının İzmir … İcra Dairesi’nin … esas sayılı takibinde borca itirazın kaldırılmasına takibin devamına %20’den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesinde dava değeri 287.246,58-TL olarak gösterilmiş bu dava değerine göre dava hakimlik dosyası olarak görülmekte iken davacı vekili 08/10/2019 tarihli dilekçesinde takibe konu asıl alacak ve işlemiş faizin davaya konu olduğunu bildirmesi karşısında eksik harç ikmal edilmekle dosya ticaret mahkememiz heyeti tarafından görülmeye devam olunmuştur.
Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde; davacının yaptığı ödemenin lütuf ödemesi olduğunu, davacının aktif husumet ehliyetine sahip olmadığını, müvekkilinin taşıyan sıfatının haiz bulunmadığını, taşıma işleri komisyoncusu dahi olmadığını, iddia edilen zarardan taşımayı fiili olarak gerçekleştiren … Nak. Gıda İnş Oto. Ltd Şti’nin sorumlu olduğunu, bu şirkete davanın ihbar edilmesini istediklerini, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davanın esası yönünden taşıtanın isteği üzerine ön taşımayı gerçekleştirmek üzere müvekkilinin fiili taşıyan … Nak. Gıda İnş Oto. Ltd Şti’nin iletişim bilgilerini taşıtana ilettiğini, davacının sigortalısının müvekkilinin bilgisi haricinde … Nak. Gıda İnş Oto. Ltd Şti ile emtiayı araca yüklediğini, bu taşımayı taşıtanın organize ettiğini, müvekkiline kusur izafe edilemeyeceğini, kabul anlamına gelmemek üzere TTK 882 maddesi ile sorumluluğun sınırlandırıldığını, taşıyıcının sorumluluğunun brüt kg başına 8,33 SDR olduğunu, kısmı hasar halinde sadece hasarlanan parça ağırlının dikkate alınması gerektiğini, likit bir alacak bulunmadığını, icra inkar tazminatı talep edilemeyeceğini ileri sürerek, aktif ve pasif husumet eksikliği nedeniyle davanın reddine, mahkemece işin esasına girildiği takdirde hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, haksız inkar tazminatı talebinin reddine, haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine girişen davacı aleyhine %20 oranında az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı tarafın talebi üzerine dava … Nak. İnş Oto. Gıda Tar. İth İhr. San Tic Ltd Şti’ne ihbar olunmuştur.
Taraflarca bildirilen deliller değerlendirilmiş, davacı sigorta şirketi tarafından oluşturulan hasar dosyası, icra dosyası incelenmiş, bilirkişi görüşüne başvurulmuştur.
İzmir … İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasının incelenmesinden; İstanbul Anadolu … İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyası üzerinden … Sigorta AŞ tarafından … Lojistik AŞ aleyhine 23/11/2017 tarihinde 287.246,58-TL asıl alacak, 17.494,50-TL işlemiş faiz olmak üzere 304.741,08-TL’nin tahsili için girişilen icra takibine ilişkin olduğu, davalı vekilinin süresinde icra dairesinin yetkisine ve borca itirazı nedeniyle takibin durduğu, alacaklı tarafından yetki itirazının kabulü üzerine dosyanın İzmir … İcra Dairesi’nin … esas sayılı numarasını aldığı, bu kez hazırlanan ödeme emrinde 287.246,58-TL asıl alacak, 18.556,92-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 298.303,50-TL’nin ödenmesinin istendiği, borçlu vekilinin borca itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır. Takip talebinde ve İstanbul Anadolu … İcra Dairesi ile İzmir .. İcra Dairesince düzenlenen ödeme emirlerinde asıl alacak miktarı 287.246,58-TL olarak gösterilmekle birlikte, diğer iki ödeme emrinde işlemiş faiz tutarının 18.556,92-TL olarak gösterildiği, hatta İzmir … İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasından düzenlenen ödeme emrinde ödenmesi istenen asıl alacak ve faiz toplamının yanlış yazıldığı anlaşılmıştır. İcra takibinde ödeme emrinin alacaklı tarafından düzenlenip talebin ortaya konulduğu, ödeme emirlerinin ise buna uygun olarak icra müdürlüğünce düzenlenmesi gerektiği bilinen bir gerçektir. Bu durum karşısında takibe konu alacağın takip talebinde olduğu gibi 287.246,58-TL asıl alacak, 17.494,50-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 304.741,08-TL olduğu değerlendirilmiş bu talep davamızda incelemeye konu edilmiştir.
Davaya konu kazanın 11/01/2017 tarihinde saat 17:30 sıralarında İzmir ili Bornova ilçesinde meydana geldiği anlaşılmıştır.
Davacı … Sigorta AŞ ile sigortalısı … Pazarlama İth. İhr. Teks. San. Tic. Ltd. Şti. arasında … nolu 31/12/2016-31/12/2017 tarihleri arasındaki dönem için nakliyat emtia abonman sigorta poliçesi akdedildiği, daha sonra dava konusu taşımaya ilişkin olarak 11/01/2017-12/03/2017 tarihleri arasındaki dönem için nakliyat emtia abonman alt sigorta poliçesinin akdedildiği ve bu poliçeler gereğince davacının sigortalısına 06/03/2017 tarihinde 287.246,58-TL tazminat ödemesi yaptığı anlaşılmıştır. Bu tazminat ödemesi nedeniyle … Paz. İth İhr Teks San Tic Ltd Şti’nin 02/03/2017 tarihli imzaladığı ibraname, mutabakatname ve tazminat makbuzu başlıklı belge ile söz konusu hasar tutarın … Sigorta AŞ’den alındığı, 3.şahıslara karşı takip ve dava haklarını ödenen tazminat miktarına kadar … Sigorta AŞ’ye TTK 1472 ve BK 183 maddesi gereğince temlik ettiklerini beyan ve kabul ettikleri anlaşılmıştır. Ekspertiz raporunda sigorta poliçe bilgileri bölümünde … nolu poliçenin 12/03/2016-12/03/2017 dönemini kapsadığı belirtilmiş ise de, davacı tarafından sunulan poliçe örneğine göre … nolu poliçenin 31/12/2016-31/12/2017 dönemini kapsadığı kanaatine varılmıştır.
Bilirkişiler Makine Mühendisi …, Hesap uzmanı … ve Sigorta Uzmanı … 14/12/2018 tarihli raporlarında; sürücü …’in 11/01/2017 günü saat 17:30 sıralarında idaresinde… plakalı aracına takılı … plakalı yarı römork ile Ankara Caddesini takiben merkez istikametine seyirle … Tüneline geldiğinde yarı römork üzerinde yük olarak bulunan metal boya tankının tünel çatısına, tünel duvarına ve beton bloklara takılarak hasar verdiğini, o sırada aynı istikamette seyir halinde olan davada taraf olmayan sürücü … idaresindeki … plakalı aracın ön kısımlarına metal tankın düşmesi ve kasanın ön kısımlarına hasar vermesi neticesinde maddi hasarlı ve yaralamalı kazanın meydana geldiğinin anlaşıldığını, …’in kazanın oluşumunda %100 kusurlu olduğunu, olayın meydana geldiği tünel yüksekliğinin 4,80mt taşınan malın yüksekliğinin 3,20mt, dorse yüksekliğinin 1,31mt, flattrack konteyner yüksekliğinin 65cm olmak üzere toplam yüksekliğin 5,16mt olduğunu, 5,16mt yüksekliğindeki bir yükle 4,80 mt yüksekliğindeki tünelden geçmenin mümkün olmadığını, yüksek bir yükle yükün yüksekliğinden daha düşük bir tünelden geçmeye çalışmanın o işin ehli olunmadığını göstermekte olduğu gibi TTK 886.maddesindeki deyimiyle pervasızca bir davranış olduğunu, bu durumda davalı taşıyanın kusuru ve pervasızca davranışından olayın meydana geldiğinin anlaşıldığını, davalının TTK 882 maddesinde tariflenen çekme bedelinden faydalanamayacağını, TTK 880 maddesi gereği eşyanın taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki hasarsız değeri ile hasarlı değeri arasındaki fark tutarı kadar sorumlu olduğunun düşünüldüğünü, davacının nakliye sigorta poliçesi gereği hasar tutarının malın sahibi olan dava dışı … Ltd Şti’ne ödemiş olduğundan gerçek zarar tutarını davalıdan talep edebileceğini düşünüldüğünü, makinenin yüksek sıcaklık ve basınçta çalışıyor olması nedeniyle meydana gelen hasarlar göz önüne alınarak tekrar tamirinin ve kullanılmasının teknik olarak mümkün olmadığı görüşüne varıldığını, makinenin değeri olan 308.246,58-TL’de sovtaj bedeli olan 21.000,00-TL düşüldüğünde zarar tutarının 287.246,58-TL olduğunu, davacının ödeme yaptığı 06/03/2017 tarihinden takip tarihi olan 23/11/2017 tarihine kadar işlemiş yasal faiz tutarının 20.103,33-TL olduğunu ancak davacının faiz talebinin 17.494,50-TL olduğunu ortaya koymuşlardır. Davalı tarafça bilirkişi raporuna itiraz edilmiş, bilirkişi kurulundan ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişiler Makine Mühendisi …, Hesap uzmanı … ve Sigorta Uzmanı … 15/02/2019 tarihli ek raporlarında; davacı … Sigorta AŞ ile davalı … Paz Ltd Şti arasında … numaralı nakliyat emtiası sigorta poliçesi ile 12/03/2016-12/03/2017 tarihleri arasında geçerli süre için yurt dışı sevkiyatında sevkiyatın kamyon/gemi/uçak/tren olduğuna bakılmaksızın emtianın taşınması sırasında meydana gelen zararlar bakımından araç başı maksimum 1.400.000-USD için teminat verildiğini, taşımaya konu nakliyat, emtia, abonman alt sigorta poliçesi incelendiğinde sevkiyatın gemiyle yapılacağı belirlenmiş ise de, sigorta başlangıç yerinin Torbalı/İzmir sigorta bitiş yerinin de Mısır olarak gösterildiğini, alt sigorta poliçesindeki açıklamalar ve özel koşullar dikkate alındığında kara taşıtının devrilmesi veya raydan çıkması hasarını kapsadığını, ayrıca dosya içerisinde mevcut ibraname, mutabakatname ve tazminat makbuzu başlıklı belgede BK 183 maddesi gereğince temlik edildiğinin kabul beyanının bulunduğunu, davacının sigortalısının zararını temlik almasıyla eldeki davada aktif husumet ehliyetinin varlığının mahkemenin takdirinde olduğunu, davaya konu olan kazada kara taşımacılığını yapan araçların davalının olmadığı hususunun sabit olduğu ancak dosya içindeki mail yazışmalarında … personeli tarafından hep nakliyecim şeklinde beyanda bulunulmakla nakliyenin kendisi tarafından üstlenildiğinin kabul edildiğini, bu nedenle kök raporda TTK 875 ve sonraki madde hükümlerinin dikkate alındığını, kök rapordaki kusur tespiti konusundaki görüşlerinde bir değişiklik olmadığını bildirmişlerdir. Davalı vekili bu rapora da itirazlarını bildirmiştir.
Davalı tarafların itirazları da gözetilerek yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişiler Trafik/Makine Mühendisi …, Sigorta Uzmanı …, Taşımacılık Uzmanı … tarafından düzenlenen 06/05/2019 tarihli raporda; trafik kazasının meydana gelmesinde tır sürücüsü …’in asli ve tam kusurlu olduğu, kaza nedeniyle boya makinesinde meydana gelen hasarın 287.246,58-TL olduğunu, davacı sigorta şirketinin 12/03/2016 başlangıç 12/03/2017 bitiş tarihli … nolu nakliyat, emtia, sigortası abonman poliçesi ile dava dışı sigortalısı … Paz İth İhr Teks San Tic Ltd Şti’ni teminat altına aldığını, böylece bu süreler içerisinde yurt içi ve yurt dışı sevkiyatların kamyon/gemi/uçak/tren ile yapıldığına bakılmaksızın emtianın taşınması esnasında meydana gelen zararlar bakımından araç başına maksimum 1.400.000-USD teminat verildiğini, poliçenin vadesi ve hasar tarihi bakımından bir aykırılık gözlemlenmediği gibi poliçedeki sefer ile gerçekleşen sefer arasında teminatı fonksiyonsuz kılacak kapsam dışı bırakacak bir uyumsuzluk aykırılık muafiyet tenzili bulunmadığını diğer muhataplara rücu edebilme imkanı tanıdığını, davacı şirketin rücu hakkının doğduğunu, davacı sigortacının dava dışı sigortalının yerine geçmekle ödediği bedelle sınırlı olmak kaydıyla bu hakkını kullanabileceğini, taşıyıcının taşımanın yerine getirebilmesi için yaralandığı kişilerin görevlerini yerine getirmeleri sırasında fiil ve ihmallerinden kendi fiil ve ihmalleri gibi sorumlu tutulduğunu, davalı şirketin dava konusu eşyayı taşıyıcı sıfatıyla kendi nam ve hesabına yaptığı taşıma sözleşmesiyle üstlenmiş olduğunu bu taşıma işinin … Limanı kısmını içeren karayolu işinin yerine getirilmesi işini alt taşıyıcı …… Ltd Şti’ne bıraktığını, makine eşyasının karayolu kullanılarak fiilen taşınması işinin meskur şirket tarafından gerçekleştirildiği esnada kazanın meydana geldiğini, zarardan asıl taşıyıcı ve fiili taşıyıcının müteselsilen sorumlu olduğunu, taşıyanın navlun sözleşmesinin ifasında kendisinden beklenen dikkat ve özeni göstermekle yükümlü olduğu halde “pervasızca bir davranışla” sebebiyet verildiği bir durumda sorumluluk sınırlarından yararlanma imkanının bulunmadığı, yükün menfaati icabı alınması gereken tedbirlerin alınmadığını ,eşyanın gönderilene teslimi imkanının tamamen ortadan kalktığını, bu durumda davacının eşyanın taşınmak üzere teslim edildiği yer ve zamandaki değerine göre hesaplanacak hasarsız değeri ile hasarlı değeri arasındaki tutarı yani 287.246,58-TL olarak hesaplanan gerçek zararı davalıdan talep edebileceğini ortaya koymuşlardır. Davalı vekili bu bilirkişi raporuna karşıda itiraz etmiştir. Bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişiler ek raporlarında; kök raporlarındaki görüş ve kanaatlerinde değişiklik olmadığını, 287.246,58-TL asıl alacak üzerinden ödeme tarihinden takip tarihine kadar 262 günlük süreye ilişkin %9,75 faiz oranına göre işlemiş faiz miktarının 20.103,33-TL olduğunu, davacının talebiyle bağlı kalınması gerektiğini buna göre İzmir … İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasından takip tarihi itibariyle asıl alacak tutarı 287.246,58-TL, işlemiş faiz tutarı olarak 17.494,50-TL talep edilebileceğini bildirmişlerdir. Davalı vekili bilirkişi ek raporuna karşı da itiraz etmiştir.
Davalı vekilinin primi ödenmiş bir sigorta poliçesinin bulunmadığı itirazları nedeniyle prim ödemelerine ilişkin makbuzun sunulması konusunda davacı tarafa süre verilmiş davacı vekili sunduğu dilekçe ile; müvekkili şirketin uygulaması gereği poliçe prim ücretlerinin doğrudan şirket genel müdürlüğü tarafından tahsil edilmediği, ilgili acente tarafından tahsil edildiği, aylık veya 3 aylık cari mutabakatlar halinde hesap görülerek ilgili acentenin komisyonu mahsup edilerek primlerin tahsil edildiğini bildirmiştir. Bu nedenle poliçe priminin tahsil edilip edilmediği konusunda bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi … sunduğu gerekçeli raporunda; davacı … Sigorta Aş tarafından 28/12/2016 tarihinde düzenlenen nakliyat emtia abonman sigorta poliçesi başlangıç ve bitiş tarihlerinin 31/12/2016-31/12/2017 saat 12:00 olduğunu, kazanın gerçekleştiği 11/01/2017 günü saat 17:30’un poliçe süresi dahilinde olduğunu, poliçenin master poliçe olarak düzenlendiğini, bu poliçenin sigorta şirketine yıl içinde yapılacak sevkiyatlar için uygulayacağı sigorta şart ve koşullarını gösterir sigorta sözleşmesi şeklinde olduğunu, sevkiyata konu emtia için alt poliçe siparişinin 11/01/2017 öğleden sonra 5:54’de verildiğini, hasarın ise kaza tespit tutanağında 11/01/2017 öğleden sonra 5:30’da olduğunun belirtildiğini, bu anlamda alt poliçe siparişinin hasarın gerçekleşmesinden sonra verildiğinin tespit edildiğini, alt poliçenin bir gün sonra 12/01/2017 tarihinde tanzim edildiğini, sigorta şirketi kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda tahsilat yetkisine sahip sigorta acentesinin cari hesaptan kendisine ait sigorta komisyonu sonrası bakiyenin sigorta primi ve alt sigorta poliçesi priminin ödendiğinin tespit edildiğini, sigorta poliçesi özel şartlar 11 maddesinde yer alan ihbar yükümlülüğüne ilişkin düzenlemeye göre alt poliçe bildiriminin sevkiyat öncesi yapılması gerektiğini, ancak sevkiyat öncesinde değil hasar sonrasında yapıldığının tespit edildiğini, dava dosyasında bu durumun mücbir bir sebebe dayandıran herhangi bir belgeye rastlanılmadığını, bu anlamda hasar ödemesinin bir lütuf ödemesi olarak kabul edileceğini, sigorta şirketinin halef olabilme ve rücu yoluyla talep edebilme şartlarının oluşmadığını ortaya koymuştur. Bu rapora da taraflarca itiraz edilmiş ise de, bilirkişinin yeterli teknik incelemeyi yaptığı, bir kısım itirazların mahkemece değerlendirilmesi gerektiği hukuki mahiyette olduğu kanaatine varılmıştır.
Toplanan tüm deliller karşısında; davacı … Sigorta AŞ ile sigortalısı … Paz. İth. ve İhr. Teks. San. Tic. Ltd. Şti. arasında 31/12/2016-31/12/2017 dönemini kapsayan … nolu nakliyat emtia abonman sigorta poliçesinin akdedildiği, bu poliçenin master poliçe niteliğinde olduğu, sigortacı ile sigortalı arasında yıl içinde yapılacak taşımalarda uygulanacak genel hükümleri düzenlediği, bu poliçenin 11.sayfasındaki ihbar yükümlülüğüne ilişkin özel şartlar bölümünde sigortalının mücbir sebepler haricinde partiler halinde yapılacak sevkiyatı seferin başlangıcından sigortacıya bildirmek ve dolayısıyla primini ödemek zorunda olduğu anlaşılmıştır. Sigortalı … Pazarlama İth İhr Teks San Tic Ltd Şti’nin Mısır’da bulunan … firmasına satışını yaptığı bir adet 900kg … boya makinesi ve aksamlarının sigortalının Torbalı/İzmir’de bulunan deposundan davalı tarafından organize edilen taşıma faaliyeti sırasında… plakalı çekici ve … plakalı yarı römorka Flattrack konteyner olarak yüklendiği,11/01/2017 tarihinde… plakalı çekicinin …’in sevk ve idaresinde yükün gemiye yükleneceği Aliağa ilçesine seyri sırasında Ankara Caddesini takiben Merkez istikametine seyrederken … tüneline geldiğinde yarı römork üzerinde yük olarak bulunan metal boya tankının tünel çatısına tünel duvarlarına ve beton bloklara takılarak hasarlandığı ve dava dışı sürücü … idaresindeki … plakalı aracın ön kısmına düşmesiyle hasar meydana geldiği anlaşılmıştır. Olayın meydana geldiği tünel yüksekliğinin 4,80mt olup taşınan mal yüksekliğinin 3,20mt dorse yüksekliğinin 1,31mt, flattrack konteyner yüksekliğinin 65cm olmak üzere taşımayı yapan aracın yüklü haldeki yüksekliğinin 5,16mt olduğu, bu yükle daha düşük yükseklikteki tünelden geçmeye çalışan sürücünün hasarın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğu, taşımaya konu boya makinesinde meydana gelen hasar göz önünde bulundurulduğunda hasarın tamirinin mümkün olmadığı, makinedeki eskime payı ve sovtaj bedelinin düşülmesiyle sigortalının oluşan zararının 287.246,58-TL olduğu, zarar tutarının davacı sigorta şirketi tarafından sigortalıya 06/03/2017 tarihinde ödendiği ve sigortalının haklarına halef olarak sigortacı tarafından taşıyana karşı bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı … Lojistik AŞ kendisinin taşıyan olmadığını veya taşıma komisyoncusu olmadığını savunmuş ise de, dosya kapsamında bulunan … Lojistik AŞ görevlilerince sigortalı … Pazarlama İth İhr. Teks San Tic Ltd Şti görevlileri arasındaki mail yazışmalarından … Lojistik AŞ’nin taşıyıcı konumunda olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacının dayandığı poliçe priminin ödenmediği veya kazadan evvel ödenmediği bu nedenle sigortacının yaptığı ödemenin lütuf ödemesi olduğu rücu edilemeyeceği savunulmuş ise de, bu konuda yapılan inceleme ve değerlendirmeye göre davacı ile … Paz Ltd Şti arasında 31/12/2016 başlangıç 31/12/2017 bitiş tarihli … poliçe nolu nakliyat emtia abonman sigorta poliçesinin akdedildiği, bu poliçenin master poliçe olarak düzenlendiği, bu anlamda sigorta şirketinin yıl içinde yapılacak sevkiyatlar için uygulayacağı sigorta şart ve koşullarını gösterdiği, poliçenin 11.sayfasında yer alan sigorta özel şartlar bölümündeki ihbar yükümlülüğüne göre sigortalının partiler halinde sevk ettireceği emtiaya ait bilgileri mücbir sebep dışında sevkiyat başlamadan önce sigortacıya bildirmekle yükümlü olduğu böylelikle alt poliçe düzenlenmesinin ve priminin ödenmesinin amaçlandığı, dava konusu hasarın 11/01/2017 tarihinde saat 17:30’da meydana geldiği, bilirkişi …’nun raporunda ortaya konulduğu üzere sevkiyata konu emtia için alt poliçe siparişinin acentaya 11/01/2017 tarihinde saat 17:54’de verildiği ve … nolu nakliyat sigorta abonman alt sigorta poliçesinin 12/01/2017 tarihinde düzenlendiği ve böylece primin ödendiği dolayısıyla alt poliçenin kazadan sonra düzenlendiği ve priminin ödendiği anlaşılmıştır.Bu nedenle emtia sigorta abonman poliçesinin ihbar yükümlülüğüne uygun bildirim şartı yerine getirilmemiş, kaza öncesi alt poliçe düzenlenmemiş ve bu konuda mücbir sebebin varlığı da ortaya konulmamış olduğundan sigortacının yaptığı ödemenin lütuf ödemesi olduğu değerlendirilebilir ve sigortacının TTK 1472 maddesine göre halefiyet hakkını elde ettiğinden bahsedilemez ise de, sunulan “ibraname, mutabakatname ve tazminat makbuzu” başlıklı belgeden de anlaşıldığı üzere sigortalının bu hasardan kaynaklanan dava ve takip haklarının TBK 183 ve devamı maddeleri uyarınca sigortacıya temlik ettiği böylelikle sigortacının TBK 183 ve devamı maddeleri uyarınca temlik alan sıfatıyla bu davayı açma hakkına ve sigortalısına ödediği zarar tutarının talep hakkına sahip olduğu, bunun sonucu olarak da davacının aktif husumet ehliyetine sahip olduğu kanaatine varılmıştır.
Davalı tarafça TTK 882. maddesi hükmüne göre zararda üst sınırın dikkate alınması talep edilmiş ise de, TTK 886. maddesine göre zarara kasten veya pervasızca bir davranışla veya böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimali bilincinin sebebiyet verilmiş olması halinde taşıyıcının TTK 882.maddesindeki sınırlardan faydalanamayacağı, 4,80mt yüksekliğindeki tünelden yüklü haldeki yüksekliği 5,16mt olan bir araçla geçmeye çalışmanın yasal tanımıyla pervasızca bir hareket olduğu, dolayısıyla taşıyıcının TTK 882 maddesindeki sınırlandırmalardan faydalanamayacağı, taşıyıcı davalının bilirkişi tarafından tespit edilen 287.246,58-TL zarar tutarından sorumlu olduğu değerlendirilmiştir.
Yukarıda izah edilen nedenlerle davacı … Sigorta AŞ sigortalısı … Pazarlama İth ve İhr San Tic Ltd Şti’nin Mısır’da bulunan … firmasına satışını yaptığı bir adet boya makinesi ve aksamlarının davalı sigorta şirketi tarafından taşıması sırasında 11/07/2017 tarihinde hasarlandığı, davacı sigorta şirketinin sigortalısı ile akdettiği nakliyat, emtia, abonman sigorta poliçesi ve nakliyat emtia abonman alt sigorta poliçesi gereğince sigortalının oluşan 287.246,58-TL zararını 06/03/2017 tarihinde ödediği, sigortalının tahsil ettiği zarar tutarı kadar haklarını TTK 1472 ve TBK 183 ve devamı maddeleri uyarınca sigortacıya temlik ettiği, alt sigorta poliçesinin kazadan hemen sonra düzenlenerek priminin ödendiği, ana poliçe gereğince sigortalının ihbar yükümlülüğünün taşımanın başlamasından evvel yerine getirmediği, bu yönüyle yapılan ödemenin poliçe kapsamında olmadığı kabul edildiği, ancak sigortalının haklarının TBK 183 maddesine göre de sigortacıya temlik etmiş olduğundan TBK 183 ve devamı maddeleri uyarınca sigortacının ödediği bedeli hasara sebebiyet veren taşıyıcı davalıdan talep hakkının olduğu, 06/03/2017 ödeme tarihinden takip tarihi olan 23/01/2017 tarihine kadar ödenen tutar üzerinden hesaplanan faizin 20.103,33TL olduğu ancak davacının takip talebinde daha az tutarlı olmak üzere 17.494,50-TL talep ettiği, faiz konusunda taleple bağlı kalınması gerektiği, davalının tespit edilen hasar bedeli ve talep edilen faiz tutarı yönünden İzmir … İcra Dairesi’nin … esas sayılı takibindeki borca itirazın haksız olduğu söz konusu borçtan taşıyıcı sıfatıyla sorumlu olduğu kanaatine varılmakla davanın kabulüne, İzmir … İcra Dairesi’nin … esas sayılı takibinde davalının borca itirazının iptaline, 287.246,58-TL asıl alacak, 17.494,50-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 304.741,08-TL alacağın tahsili bakımından takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %9 oranını geçmemek üzere yasal faiz uygulanmasına karar vermek gerekmiştir.
Alacak yargılamayı gerektirdiğinden ve likit olmadığından İİK 67 maddesindeki icra inkar tazminatına ilişkin şartlar oluşmadığından inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulüne, İzmir … İcra Dairesi’nin … esas sayılı takibinde davalının borca itirazının iptaline, 287.246,58-TL asıl alacak, 17.494,50-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 304.741,08-TL alacağın tahsili bakımından takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %9 oranını geçmemek üzere yasal faiz uygulanmasına,
Alacak yargılamayı gerektirdiğinden ve likit olmadığından inkar tazminatı talebinin reddine,
2-Karar tarihi itibarı ile alınması gereken 20.816,86-TL harçtan peşin alınan 4.905,46-TL, peşin harç 197,36-TL, 119,54-TL tamamlama harçlarının ve takip nedeniyl alınan 1.523,71-TL harcın mahsubu ile bakiye 14.070,79-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine göre belirlenen 29.781,88-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 5.717,10-TL yargılama gideri ile 35,90-TL başvuru harcı, 5.222,36-TL peşin harç olmak üzere toplam 10.975,36-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
-Taraflarca yatırılan ancak kullanılmayıp artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, oybirliği ile verilen karar davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/03/2021

Başkan …
e -imzalıdır

Üye …
e -imzalıdır

Üye …
e -imzalıdır

Katip …
e -imzalıdır