Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/173 E. 2022/177 K. 03.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/173
KARAR NO : 2022/177

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/05/2014
KARAR TARİHİ : 03/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından İzmir 14. ATM’nin …/… esas sayılı dosyasına sunulan dava dilekçesinde özetle; davacının dava dışı alıcı … Tarımsal Üretim Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. ile dava dışı satıcı firma … Tic. Şti. arasında akdedilen alım satım sözleşmesine konu Kıbrıs’da toplanan valencia türü portakalın Seferihisar’a naklini üstlendiğini, bu amaçla … Tarımsal Üretim Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. ile davacı arasında 12/02/2014 tarihli taşıma sözleşmesinin akdedildiğini, sözleşme gereğince taşıma konusu emtianın ayıplı, hasarlı, geç teslim edilmesi veya hiç teslim edilmemesi nedeni ile doğacak zararlardan taşıyıcı davacının sorumlu olacağını, taşıtanın navlum bedeli konusunda hiçbir tır şoförü ile muhatap olmayacağını, hiçbir tır şoförüne ödeme yapmayacağını, bu bedellerin taşıyan firma olarak davacı tarafından tır şoförlerine ödeneceğini, davacı şirketin mülkiyeti davalı şirkete ait olan … plaka sayılı dorse ve … plakalı tırın sürücüsü olan ve tıra tasarruf eden diğer davalı şoför … ile 1.800,00.-TL taşıma ücreti üzerinden Seferihisar’a portakal taşınması konusunda anlaşmaya vardığını, bu bedelin 1.000,00.-TL’sinin Kıbrıs’da yola çıkmadan davalı şoföre ödendiğini, bakiye kalan 800,00.-TL’nin ise yükün varış Seferihisar’da bulunan gönderilenen işletmesine indirilmesine müteakiben davalılara ödenmesinin kararlaştırıldığını, dava dışı satıcı firma … Tic. Ltd. Şti. tarafından alıcı firma … Tarımsal Üretim Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. adına 18/04/2014 tarihli … sayılı 44.326,00.-TL bedelli proformo fatura kesildiğini, bu fatura konusu malın alıcı firmaya satıldığını, davacı şirketin satıma konu malları Kıbrıs’dan Seferihisar’a nakledilmek üzere aralarında davalıların mülkiyeti ve tasarrufunda bulunan tırında bulunduğu dört ayrı tıra yüklediğini, dört tırın 18/04/2014 tarihinde KKTC Gümrüğü’ne giriş yaptığını, aynı gün aynı yerden yüklenen aynı gemide Türkiye’ye giriş yapan dört adet tırdan üçünün … Tarımsal Üretim Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin Seferihisar’daki işletmesine giriş yapıp yükü sorunsuz bir şekilde boşalttığını ancak davalıların tasarrufunda tır ve dorsenin diğer tırlardan bir gün sonra 22/04/2014 tarihinde saat 09:00 sıralarında işletmeye giriş yaptığını, davalı tır şoförünün navlum bedeli 800,00.-TL’yi almadan malı indirmeyeceğini söylediğini, ödeme yükümlülüğünü davacı şirkette olduğunu bilmesine rağmen ve bu alıcı tarafından kendisine hatırlatılmasına rağmen davalı sürücünün ısrarını sürdürdüğünü, sorunun biran önce çözümü için davalıya bakiye 800,00.-TL navlum bedelinin ödenmesi amacıyla 22/04/2014 günü alıcı firma olan … Tarımsal Üretim Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. banka hesabına söz konusu tutarın EFT yolu ile gönderildiğini, alıcı firma yetkililerinin 800,00.-TL’yi ödeyip malı teslim almak istediğini ancak davalı şoförün bu sefer de yolda mağduriyetler yaşadığını iddia ederek kendisine 1.400,00.-TL ödenmesini talep ettiği ve malı indirmeden işletmeden ayrıldığını, böylelikle davalıların taşıma sözleşmesine aykırı davranarak ve bu davranışı sonucunda malın bozulmasına sebebiyet verdiğini, taşınan portakalların satış değeri, toplama masrafları, kantar ücreti masrafı, gümrük masrafları, gümrük harçları, gemi nakliye ücreti, plastik kasa gideri olmak üzere davacının 30.783,48.-TL zararının oluştuğunu ileri sürerek; 30.783,48.-TL’nin dava tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davalı …’in mülkiyeti … Taşımacılık Oto Yedek Parça Paz. Tic. Ltd. Şti.’ne ait olan … plaka sayılı tırın sürücüsü olduğunu, KKTC’de bulunduğu bir sırada kendisine telefonla ulaşan … ile yaklaşık 22.000 kg portakalın İzmir Seferihisar’da bulunan … Tarımsal Üretim Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin Seferihisar Tepecik mahallesinde bulunan işletmesine taşınması konusunda 2.400,00.-TL taşıma bedeli ile anlaştığını, müvekkilinin … Nakliyat Ltd. Şti. ile hiçbir alakasının olmadığını, davacı görünen şirket ile bir sözleşmesinin bulunmadığını, davacı şirketin bu davada taraf olamayacağını, … ile yapılan anlaşma gereği 22/04/2014 günü alıcı firmanın işletmesine yükü getirdiğini, taşıma ücretinin iddia edildiği gibi 1.800,00.-TL olmadığını, KKTC’de … tarafından 2.400,00.-TL nakliye ücretine mahsuben 1.000,00.-TL’nin ödendiğini, geriye kalan 1.400,00.-TL’nin … Tarımsal Üretim Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından ödeneceğinin söylendiğini, yükün indirilmesi sırasında geriye kalan 1.400,00.-TL nakliye ücretinin talep edildiğini ancak … Tarımsal Üretim Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. firması yetkililerince bu ücretin ödenmeyeceğini beyan edilmesi nedeniyle müvekkilinin tırın kapaklarını kapatıp işletmeden dışarı çıktığını, davacının iddia ettiği üzere … Nakliyat Ltd. Şti. ile … Tarımsal Üretim Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında iddia olunan taşıma sözleşmesi ile davalının bir ilgisinin olmadığını, sorunun çözümü için bu esnada görüşmeler sürerken … Tic. Ltd. Şti. tarafından davalıya ödenmek üzere … Tarımsal Üretim Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. firmasına 800,00.-TL gönderildiğini, bu durumun dahi taşıma sözleşmesinin tarafının … Tic. Ltd. Şti.’ni gösterdiğini, … Tc. Ltd. Şti.’nin … Nakliyat Ltd. Şti.’ne kestiği faturanın muvazaalı olduğunu, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Dava dilekçesinin diğer davalı Davalı … Taşımacılık Oto Yedek Parça Paz. Tic. Ltd. Şti.’ne usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafından cevap verilmediği ve böylece dilekçelerin teatisi aşamasının usulüne uygun tamamlandığı ve tahkikat aşamasına geçildiği tespit edilmiş ayrıca davalı ….Ltd. Şti. Tarafından iş bu davanın inkar çerçevesinde savunulduğu anlaşılmıştır.
Dava dosyası İzmir 14.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas sırasına kayıtlı iken İzmir 7.Asliye Ticaret Mahkemesi ve İzmir 14.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin faaliyetinin dondurulması ve dava dosyalarının İzmir 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’ne devri ile dava dosyamız İzmir 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas sırasını almıştır.
Mahkememizce …/… esas sayılı dosya üzerinden yapılan yargılama neticesinde 02/02/2016 tarih ve …/… karar sayılı ilam ile davacının aktif husumet ehliyetine sahip olmadığından davanın reddine karar verildiği, davacı yanca yapılan temyiz başvurusu üzerine Yargıtay 11. HD’nin …/… esas ve …/… karar sayılı ilam ile “…. davalı şirket tarafından dava konusu taşıma için düzenlenen 22.04.2014 tarihli navlun faturasında … isminden sonra … Nakliyat açıklamasına yer verilmiş, 18.04.2014 tarihli sevk irsaliyesinde de malı gönderenin adresi kısmına parantez içerisinde … ibaresi eklenmiştir. Ayrıca her ne kadar yemin teklifi icapsız ise de ve yeminde ısrar edilip edilmediği sorulmadığından usulüne uygun değilse de davalı …, yeminini eda ederken “kendisinin taşıma için … ile görüştüğünü, …’ın üç şirketin temsilcisi olduğunu bildiğini, bu üç şirketin davacı … Nakl. Ltd. Şti, taşımaya konu emtiayı gönderen … Tic. Ltd. Şti. ve … İth. İhr. Ltd. Şti. olduğunu, taşıma sözleşmesini … ile yaptığını, ancak kendisine bir şirket ismi söylemediğini” ifade etmiştir. Yine davalı … tarafından tevdii mahalli tayin edilmesi için 29.04.2014 tarihinde Seferihisar Sulh Hukuk Mahkemesine yapılan başvuruda davalı … Nakl. Ltd. Şti.de taraf gösterilmiştir. Tüm bu hususlar nazara alındığında davacı şirketin, dava konusu taşıma ilişkisinin tarafı olduğunun ve taşıtan sıfatı ile işbu davayı açabileceğinin kabulü gerekir. Bu durumda, mahkemece, işin esasına girilmesi ve taraf delillerinin değerlendirilerek ulaşılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde aktif dava ehliyeti yokluğundan davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesi ile Mahkememizce verilen hüküm bozulmuş ve yukarıda belirtilen esasa kaydedilmiştir.
Taraf beyanları alınmasına yönelik işlemin ikmali ile bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
DELİLLER:
Seferihisar Sulh Hukuk Mahkemesinin …/… d.iş ve …/… d.iş sayılı dosyaları, davacı tanığı …’in beyanı, davacı tanığı …’nın beyanı, bozma öncesi … ve … tarafından hazırlanan 03/09/2015 havale tarihli kök rapor, 14/12/2018 havale tarihli 1. Ek rapor, 08/04/2019 tarihli 2. ek rapor, taşıma hukukçusu bilirkişi … tarafından hazırlanan 28/05/2019 tarihli rapor, … tarafından hazırlanan 20/01/2020 havale tarihli rapor ve CMR uzmanı bilirkişi … tarafından hazırlanan 15/10/2021 tarihli rapor dosya arasındadır.
Davacı tanığı … 24/02/2015 tarihli duruşmada aynen “Ben olayın geçtiği tarihte ve halen … Tarım Ltd. Şti.’nde üretimden sorumlu müdür olarak çalışmaktayım, biz Kıbrıs’dan Seferihisar’a portakal taşıtmak üzere … Nakliyat ile anlaştık o da …’in şoförlüğünü yaptığı tırla anlaşmış, … Nakliyat Şirketi ile … bu nakliyenin 1.800,00.-TL yapılması konusunda anlaşmışlardır, 1.000,00.-TL sini orda peşin vermiş, 800,00.TL sini de işletmeye yükü teslim ettiğinde ödeyeceğiz demişler, esasen … Nakliyat 800,00.-TL yi bize havale yapacağını bizimde bunu nakden ödeyeceğimizi şöfore söylememiştir, bizim bundan haberimiz yoktur, şöfor Seferihisar’a işletmemize geldiğinde 800,00.-TL yi sizden alacağım mı diye sordu, bende … Nakliyatla Kıbrıs’la görüşeyim sana söyleyeyim dedim, … Nakliyatın sahibini aradım, muhasebecimle görüşün dedi, biz de muhasebecisi bayanla görüştük, olayın doğru olduğunu bize söyledi, tır kantardan indikten sonra indirim rampasına yaklaştı kapaklarını açtı, tekrar yanıma geldi, sen onlarla tekrar görüş 600,00.-TL daha ilave etsinler bana dedi, ben de tekrar sorayım dedim, kendisine 600,00.-TL nin ne için olduğunu sordum, o da bana yolda gelirken tagograftan trafik cezası yediğini bu 600,00.-TL nin bunun için olduğunu söyledi, ben tekrar … Nakliyat muhasebecisi ile tekrar görüştüm, …’in isteğini size anlattığım gibi ona da söyledi, o da istediği 600,00.-TL ödeyemeyiz, bizimle ilgisi yok, biz sadece nakliye bedeli 800,00.-TL yi öderiz dedi, ben de şöfor …’e bu durumu ilettim, o da tırın kapaklarını kapattı, işletmeden dışarıya çıktı, bende Emniyeti arayarak olayı anlattım, oradan Karakola gittik, ifademizi verdik, daha sonra tırın nereye gittiğini bilmiyorum, bir daha tırın şöforü …’i görmedim, malı da boşaltmadı” şeklinde, kendisine yöneltilen soru üzerine aynen “ben … Nakliyatla … in 1.800,00.-TL yi anlaştığını diğer tırlarda aynı paraya geldiği için biliyorum yazılı anlaşmamız olması gerekir, anlaşmamız … firması ile … Nakliyat arasındadır, ancak … Nakliyat ile … arasında nasıl bir anlaşma yapıldığını bilmiyorum, yüz yüze gelmedim ancak bezer taşımalarda tırların 1.800,000.-TL ye geldiğini biliyorum, …’in benim hakkımda darp ettiğim ve bıçak çektiğim ile ilgili şikayeti vardır, takipsizlik kararı verildi, takip kesinleşti, …’e verilmek üzere 800,00.-TL yi bize … Nakliyat gönderdi hatta komiserin yanında 800,00.-Tl yi vermek üzere teklif ettim almadı, benim sizinle problemim yok karşı tarafla sorunum var dedi, ben de kendisine malı taşıyorsun hava sıcak bozulmasına sebep olacaksın dedim.Olay hakkında bilgi ve görgüm bundan ibarettir” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … 24/02/2015 tarihli duruşmada aynen “Ben … şirketinde muhasebe görevlisi olarak çalışmaktayım o tarihte de çalışıyordum … in kullandığı tır Seferihisar da ki işletmemize geldiğinde onu kantara ben soktum, kantardan çıkarken aracın şöforu … Bey yanımıza geldi, 1000 tl parayı … Nakliyattan aldığını, kalan 800,00.-Tl nin de şirketimiz tarafından kendisine ödeneceğini söyledi, bende kendisine şirketimizin şöforlere ödeme yapmadımızı, anlaştığımız … nakliyat firmasına ödeme yapılır dedim, şöfor de ben paramı almadan malı indirmem dedi, biz de Kıbrıstaki … nakliyat firmasını aradım durumu anlattık, … nakliyattaki yetkili kişi şöforün 800,00.-Tl alacağının kaldığını kabul etti ve bu miktarı bizim şirketimizin hesabına gönderileceğini bizim tarafımızdan elden şöfore ödeneceğini söyledi, 800,00.-Tl şirketimiz hesabına gönderildi biz de parayı çektik, şöfore verdik ancak şöfor 800,00.-TL nin dışında 600,00.-TL daha para istedi, bu nedenle 800,00.-TL yi kabul etmedi, biz de tekrar … Nakliyatı aradık şöforün 600,00.-TL daha para istediğini söyledik, onlarda 1.800,00.-TL ye anlaşıldığını, 1.000,00.-TL yi ordan ödediklerini, 800,00.-TL yi de gönderdiklerini, 600,00.-Tl alacağının olmadığını söylediler, … Nakliyat 600,00.-TL daha ödemeyince şöfor 800,00.-TL yi de almadı, tırla beraber gitti, narenciye malı da tırın içerisinde götürdü” şeklinde, kendisine yöneltilen soru üzerine aynen “… nakliyat ile şöforün 1.800,00.-TL ye anlaştığını bu telefon görüşmelerinde … nakliyatın yetkilisi … söyledi, dolayısıyla bu durumdan böylece haberdar oldum, 800,00.-TL yi şöfore ödenmek üzere … nakliyat şirketi gönderdi, … nakliyat bize 800,00.-TL yi gönderdiği için şöfore teklif ettik, o da malı indirsin, olay çözülsün diye yaptık, zaten tır geç gelmişti, sıcaktan mal da bozulmak üzereydi dedi.Olay hakkında bilgi ve görgüm bundan ibarettir” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Bozma ilamı öncesi Mahkememizce 05/05/2015 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği bilirkişiler Doç. Dr. … ve Ziraat Yüksek Mühendisi … tarafından hazırlanan 03/09/2015 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun incelenmesinde özetle; davacı ile davalı arasında yazılı bir taşıma sözleşmesinin mevcut olmadığını, bu sözleşmenin mevcudiyetinin ancak senetle ispat edilebileceğini, tanıkların beyanlarında 800,00.-TL’lik ödemenin … Nakliyat Ltd. Şti. adına … tarafından ödendiğinin yer almasına rağmen EFT dekontunda … Ltd. Şti. tarafından gönderildiğinin anlaşıldığını, bu nedenle bu dekontun davacının taraf ehliyeti yönünden değerlendirme konusunda yazılı delil başlangıcı sayılamayacağını, sunulan delillerden taşıma ücretinin ne kadar olduğu konusunda bir sonuca varılamadığını, 30.783,48.-TL’nin … Nakliyat Ltd. Şti. tarafından … Ltd. Şti.’ne ödendiği konusunda makbuz sunulmuşsa da davalının bu faturanın muvazaalı olduğunu ileri sürdüğü, her iki şirketin de yetkilisinin aynı kişi … olduğu, davacının taşıma sözleşmesini alıcı … Tarımsal Üretim Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. ile yapıldığı dava dilekçesinde iddia edilip bu konuda sözleşme sunulduğuna göre sözleşmenin tarafı olmayan Kıbrıs’daki … Ltd. Şti.’ne karşı davacının sorumlu olmadığı halde ödemiş göründüğünü, bu tutarın banka aracılığı ile yapılmamış olmasının da tereddüt uyandırdığını, bu davanın … Ltd. Şti. tarafından … Nakliyat aleyhine açılmış olması halinde ve taşıma sözleşmesi de … Ltd. Şti. tarafından yapılmış olması kaydı ile … Ltd. Şti.’nin taraf olduğunun kabulünün gerektiğini, davacının taraf sıfatının bulunmadığını, davacı ile davalı arasında bir taşıma sözleşmesi olduğu kabul edilse bile taşıma ücretinin ne kadar olduğu belli olmadığından davacının taşıma ücretinin tamamını ödemesine rağmen malın davalı tarafından tesliminden kaçınıldığının ispat edilemediğinden ayrıca davacının taşıtana değil sorumlu olmadığı bir kişiye ödemede bulunduğundan davanın reddi gerektiğini, davanın kabulü halinde istenebilecek tazminat miktarının 20.452,58.-TL olduğunu, CMR 23/4 kapsamındaki gider tutarı olarak 7.836,08.-TL’nin belirlenemediği hususlarında kanaatlerin bildirildiği görülmüştür. Adı geçen rapora karşı davacı vekili tarafından itiraz dilekçesinin sunulduğu, davalı … vekili tarafından itiraz ya da beyanda bulunulmadığı gibi diğer tarafça da beyan yahut itirazda bulunulmadığ görülmüştür.
Bozma ilamı sonrası Mahkememizce 15/05/2018 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği önceki bilirkişiler tarafından hazırlanan 14/12/2018 havale tarihli ek raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun incelenmesinde özetle; bozma ilamı sonucu davacının aktif husumet ehliyetinin bulunduğu ve ancak yükü teslimden kaçınmasının haklı nedene dayandığının davalı taşıyıcı tarafından ispat edilmesi gerektiği ancak bunun ispatına yarayacak yeterli delil olmadığı bu durumda davalının davacı zararını gidermekle yükümlü olduğu, bozma öncesi yapılan hesaplama sonucu ortaya çıkan tazminat miktarının kasa fiyatlarının yeniden değerlendirilmesi ile 25.969,08 TL olacağı ancak CMR 23/4 kapsamındaki gider tutarı olan 7.836,08 TL’nin belgelendirilmesi gerektiği hususlarında kanaatlerin bildirildiği görülmüştür. Adı geçen rapora karşı davacı ve davalı İbrahim vekili tarafından ayrı ayrı itiraz ve beyan dilekçesinin sunulduğu, diğer tarafça beyan yahut itirazda bulunulmadığı görülmüştür.
Mahkememizce 05/03/2019 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği önceki bilirkişiler tarafından hazırlanan 08/04/2019 tarihli 2. ek raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporda esasen önceki hazırlanan 1. ek raporda varılan kanaatlerde bir değişiklik olmadığı husususun belirtildiği görülmüş rapora karşı davacı ve davalı İbrahim vekili tarafından ayrı ayrı itiraz ve beyan dilekçesinin sunulduğu, diğer tarafça beyan yahut itirazda bulunulmadığı görülmüştür.
Mahkememizce bu sefer 13/06/2019 tarihli duruşmada dosyanın CMR uzmanı bir bilirkişiden rapor alınmasına yönelik ara karar gereği İstanbul 14. ATM’nin …/… tal. sayılı dosya üzerinden taşıma hukukçusu bilirkişi … tarafından hazırlanan 28/05/2019 tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun incelenmesinde özetle; hasarın gönderen … tarafından davacıya fatura edildiği, satışın CIF olduğu ve taşıtanın … olduğu, CIF kuralları ve TBK 208/3 gereği gönderenin hasarlı mal üzerinde hakkının olmadığı buna bağlı olarak hasarlı mal üzerinde hakkı olmayan Dileklere hasar borçlanması yapan davacının aktif husumet ehliyeti kazanamayacağı, davalı …’in TBK 46. maddesine göre sözleşmenin kurulmasında yetkisiz temsilci olarak hareket ettiği, adı geçen yasanın 47. maddesine göre ise yetkisiz temsilciye rücu şartları olmadığından davalı …’in pasif husumet ehliyetinin olmadığı, davacı veya alıcı … bakiye navlun ücreti olduğunu iddia ettikleri 800,00 TL için nakliyeciye ödeme teklifinde bulunulduğu veya bu teklifin nakliyeci tarafından reddi nedeni ile tevdi mahalli talep edildiğini ispat edemediği gibi navlunun 1.400,00 TL olduğu uyuşmazlık noktası açısından CMR 13/2 maddesi gereği … verilen teminat gösterme ediminin ifa edildiğini de ispat edemedikleri bu nedenle davalı … taşımacılık isimli firma tarafından kullanılan hapis hakkının CMR 13/2 maddesine uygun olduğu hususlarında kanaatlerin bildirildiği görülmüştür. Adı geçen rapora karşı davacı vekili tarafından itiraz dilekçesinin sunulduğu, diğer taraflarca beyan yahut itirazda bulunulmadığı görülmüştür.
Davacı tarafından kazandırılan 28/05/2019 tarihli raporun CMR uzmanı bir bilirkişi tarafından hazırlanmadığı belirtildiğinden Mahkememizce 24/11/2020 tarihli duruşmada verilen ara karar ile CMR uzmanı bir bilirkişi tarafından rapor tanzimi için yeniden talimat yazıldığı ve İstanbul 19. ATM’nin …/… tal. sayılı dosya üzerinden Karayolu taşımacılığı bilirkişi … tarafından hazırlanan 20/01/2020 tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun incelenmesinde özetle; davacının asıl taşıyıcı sıfatına sahip olduğu, alt taşıyıcı sıfatına sahip davalı şirket ile herhangi bir taşıma sözleşmesinin akdedilmediği, davacının taşımanın CMR konvensiyonuna göre yapılsa da bu konvensiyonun yerine getirilmesi gerekli şartlarını tam olarak yerine getirmediği, davalının 600,00 TL fark alacağı için hapis hakkını kullandığını iddia edip gerekli önlemleri almayıp bir tır malı çürüttüğü dolayısı ile davanın kısmen kabulünün gerektiği ve her iki tarafın da sorumlu olduğu hususlarında kanaatlerin bildirildiği görülmüştür. Adı geçen rapora karşı davacı vekili ve … vekili tarafından itiraz dilekçesinin sunulduğu, diğer tarafça beyan yahut itirazda bulunulmadığı görülmüştür.
Dosyaya bozma sonrası kazandırılan 20/01/2020 tarihli raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığı dolayısı ile halen uyuşmazlık yönünden önceki ara kararın karşılanmadığı anlaşılmakla yeniden 23/03/2021 tarihli duruşmada dosyanın CMR uzmanı bir bilirkişiye tevdi edildiği ve CMR uzmanı bilirkişi … tarafından İstanbul Anadolu 7. ATM’nin
…/… tal. sayılı dosya üzerinden hazırlanan 15/10/2021 tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun incelenmesinde özetle; dava konusu taşımanın uluslararası taşıma olduğu, CMR 17 ve 23 maddelerine göre istenebilecek tazminat miktarının teknik açıdan 20.452,56 TL olduğu bu tutardan CMR23/4 gereği 7.836,08 TL’nin düşülmesi gerektiği hususlarında kanaatlerin bildirildiği görülmüştür. Adı geçen rapora karşı davacı vekili ve davalı … vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçelerinin sunulduğu, diğer tarafça beyan yahut itirazda bulunulmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Yapılan inceleme neticesinde dava dışı … …Ltd. Şti ile yine dava dışı ….Ltd. Şti arasında portakal alım satımına dair ticari bir ilişkinin kurulduğu, davacının bu sözleşme kapsamına konu edilen portakalın Kıbrıs’dan İzmir ili Seferihisar İlçesine naklini asıl taşıyıcı sıfatıyla üstlendiği ve bu amaçla sözleşme yapıldığı, davacının da davalı … ….Ltd.Şti ile portakalın bir kısmının belirtilen yere taşınması işine yönelik davalı …..Ltd. Şti’ne ait … plaka sayılı tır ve

… plakalı dorse ile taşınması konusunda alt taşıyıcılık anlaşmasının yapıldığı böylece davacının üst taşıyıcı davalı ….Ltd. Şti’nin ise alt taşıyıcı olduğu, diğer davalı …’in ise söz konusu alt taşıma işinin plakaları belirtilen araçla yapımına dair araç sünücüsü olduğu, alt taşıma işine dair 1.000,00 TL’sinin peşin ödendiği, portakalların varış yerine vardıktan sonra ücret ödenmemesi iddiası sebebiyle ürünlerin araç sürücüsü tarafından indirilmediği ve sonrasında ürünlerin bozulması nedeniyle davacı tarafından dava dışı satıcı şirkete 30.783,48 TL tutarında ödeme yapıldığı ve bu tutarın zarar olduğu belirtilerek iş bu davaya konu edildiği konusunda bir uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki yapılan tespit göz önüne alındığında taraflar arasındaki taşıma sözleşmesinde davacı tarafın taraf olup olmadığı, olduğunun anlaşılması halinde ne miktarda taşıma ücretinde anlaşıldığı, davacının taşınan ürüne ilişkin satıcıya ödediği zarar bedelini davalılara rücu edip edemeyeceği, edecek ise davalıların bu tutarın ne kadarından ve hangi şirtlar ile sorumlu olduklarının tespit ve değerlendirilmesine esas açılan CMR hükümlerine göre taşıma ilişkisinden kaynaklı tazminat davası olduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacı taraf ile davalı arasındaki alt taşıma sözleşmesinin ne miktarda yapıldığı konusu net değil ise de dosya kapsamındaki taşıma işinin üstlenilmesine dair işin söz konusu taşımanın KKTC ile Türkiye arasında yapılması ve Türkiye’nin CMR sözleşmesine taraf olduğu göz önüne alındığında somut olayda CMR sözleşmesi hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. Bu kapsamda davacı ve davalı şirket arasında dosya kapsamında sabit olduğu üzere bu şekilde bir taşıma anlaşması kurulduğundan ve taşımaya konu olan ürün davalı yana teslim edildiğinden bahse konu sözleşmenin 17. maddesine göre davalının taşıma işini üstlendiği ve yükün teslim alındığı andan teslim edilinceye kadarki doğacak hasarlarından sorumlu olduğu, söz konusu taşıma işi nedeniyle sonuçta bakiye taşıma ücretinin tahsilinin sağlanmaması nedeniyle ürünün tırdan indirilmediği ve böylece taşıma konusu ürünün hasara uğradığı ve ancak hasara yönelik dosya kapsamında hasarı gösterir fotoğraflar olmamakla birlikte araç sürücüsü ve aynı zamanda sürücü konumundaki davalı … beyanına göre ürünün boş bir tarlaya tamamının boşaltılmış olması karşısında CMR 23.maddesi kapsamında bir hesaplama yapılması gerektiği anlaşılarak her ne kadar dosyaya bu kapsamda birden fazla rapor kandırılmış ise de bozma sonrası kazandırılan 28/05/2019 tarihli raporun taşıyıcının sorumluluğunun yerine getirilmesine yönelik davranışı bakımından hapis hakkının kullanılması yönündeki düşünceye itibar edilmemiş, 20/01/2020 tarihli raporun ise yine aynı kapsamda taşıyıcının sorumluluğunun yerine getirilmesine yönelik davranışı bakımından sorumluluğun yarı yarıya paylaştırılması konusundaki düşünceye de itibar edilmemiş dolayısı ile her iki raporun da dosya kapsamı ile uyumlu olmadığı ve Mahkememiz ara kararını karşılar nitelikte oluşturulmadığı göz önüne alındığında hüküm kurmaya elverişli olmadığı, bozma sonrası kazandırılan 14/12/2018 havale tarihli ek raporda ise yapılan hesaplamanın yerini olmadığı anlaşılmakla hüküm kurmaya elverişli olmadığı, bozma öncesi aldırılan rapor ile bozma sonrası aldırılan rapor hesaplama açısından birbirleri ile uyumlu iseler de bozma öncesi yapılan itirazların karşılanmadığı dolayısı ile bu hali ile de rapora dayanarak hüküm kurulamayacağı anlaşılmıştır. Ancak her ne kadar itirazlarda bulunulmuş ise de dosyaya kazandırılan 15/10/2021 tarihli raporun gerek Mahkememiz ara kararını karşıladığı gerek dosya kapsamı ile uyumlu olduğu ve gerekse de yapılan hesaplama ve değerlendirmelerin CMR mevzuatı ile uyumlu olduğu raporun alanında uzman bir bilirkişi tarafından hazırlandığı ve itirazların raporda karşılandığı anlaşılmakla raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaatine varılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bükün olarak değerlendirildiğinde; davacı tarafından dava dışı şirketler arası uluslar arası yapılan ticari alım satıma dair taşıma işinin üstlenildiği, davalı şirket ile de bu kapsamda davalı şirketin alt taşıyıcı olduğu şekilde anlaşma yapıldığı, her ne kadar her iki taraf ta alt taşımaya dair bedelin ne miktarda olduğunun net tespitinin yapılamadığı gibi taşıma konusu ürünleri taşıyan diğer davalının navlun bedelinini arta kalan kısmını alamaması nedeniyle ürünün boş bir tarlaya döküldüğü dolayısı ile ürünün zayi olduğu, navlun bedelinin tam karşılanmaması durumunda kullanılacak hakkın tevdi mahalli olmasına rağmen bu hakkın kullanılmayarak bu şekilde ürünün zayi olunmasına neden olunması şekildeki davranış neticesi taşıma konusu edimin davalı yan açısından yerine getirilmediği sonucuna varılmıştır. Taşıma konusu olan 22.224 kg portakalın tümü zayi olduğundan CMR 23. maddesine göre tazminat miktarının 20.452,58 TL olarak hesaplanması şeklindeki 15/10/2021 tarihli rapordaki değerlendirmenin yerinde olduğu, SDR hesaplama tutarı olan 7.836,08 TL’nin ise bu tardan düşülmesi gerektiği dolayısı ile davacının ürünün zayisi nedeniyle CMR hükümleri kapsamında 05/05/2014 tarihli faturaya göre talep hakkına sahip olduğu tazminat tutarının neticede 12.616,50 TL olduğu ve bu tardan davalı ….Ltd. Şti’nin sorumluluğunun bulunduğu ve ancak CMR 3. maddesi ile 29/2 gereği esas sorumluluğunun akdi ve fiili taşıyıcıda olacağı, somut olayda akdi taşıyıcının üründeki zarardan kaynaklı olarak fiili taşıyıcı konumundaki davalı şirkete rücusuna konu durum bakımından ise ortaya çıkan tazminat miktarından sadece fiili taşıyıcının sorumlu olacağı araç sünücüsü konumundaki diğer davalı …’in CMR hükümleri gereği sorumluluğunun olamayacağı anlaşılmakla açılı davanın kısmen kabulü ile 12.616,50 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalı … Taşımacılık .. Ltd Şti’den alınarak davacıya verilmesine, davacının bu davalı yönünden fazlaya ilişkin isteminin reddine, davalı … yönünden ise açılı davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın KISMEN KABULÜ ile;
– 12.616,50 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte DAVALI … TAŞIMACILIK .. LTD ŞTİ’DEN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE, davacının bu davalı yönünden fazlaya ilişkin isteminin reddine,
– Davalı … yönünden açılı davanın HUSUMET YOKLUĞU NEDENİYLE REDDİNE,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 861,84 TL karar ve ilam harcından evvel alınan 525,75 TL peşin harçtan mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 336,09 TL karar ve ilam harcının DAVALI … TAŞIMACILIK .. LTD ŞTİ’DEN TAHSİLİ HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
3- Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılan 4.220,10 TL (tebligat ücreti, posta masrafı ve bilirkişi ücretinden oluşan) yargılama giderinin ret kabul oranına göre hesaplanan 1.729,60 TL’si ile yatırılan 550,95 TL (525,75 TL peşin harç ile 25,20 TL başvuru harcından oluşan) harç miktarı toplamından oluşan 2.280,55 TL’nin DAVALI … TAŞIMACILIK .. LTD ŞTİ’DEN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan 17,70 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACI TARAFA İADESİNE,
5- Davalı … tarafından yatırılan gider avansından kullanılan 700,00 TL’nin DAVACIDAN ALINARAK DAVALI … …’E VERİLMESİNE, arta kalan tutar olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince kabul tutarı üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin DAVALI … TAŞIMACILIK .. LTD ŞTİ’DEN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
7- Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. 7/2 gereğince hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALI …’E VERİLMESİNE,
8- Dosya arasında bulunan Seferihisar Sulh Hukuk Mahkemesinin …/… d.iş ve …/… d.iş sayılı dosyalarının kararın kesinleşmesinden sonra adı geçen Mahkemeye masrafı davacıdan karşılanarak İADESİNE,
9- Dair davalı … Taşımacılık .. Ltd Şti’nin yokluğunda diğer taraf vekillerinin yüzlerine karşı 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. Maddesinin 2. Fıkrası gereği gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde Yargıtay ilgili dairesi nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 03/03/2022

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)