Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1434 E. 2021/324 K. 06.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1434 Esas
KARAR NO : 2021/324

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/12/2018
KARAR TARİHİ : 06/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili şirketin 2001 yılında İzmir’de kurulmuş olduğunu, otomasyon ve elektrik sektöründe faaliyet göstermekte olduğunu, davacı müvekkili şirket ile davalı şirketin arasında neredeyse davacı müvekkili şirketin kuruluşundan bu yana ticari ilişkinin bulunmakta olduğunu, davalı şirketin 01.02.2015-14.02.2016 tarihleri arasında 380.805.89 TL, tutarında mal satın almış olduğunu, karşılığında 143.023,70 TL ödeme yapmış olduğunu, 237.782,19 TL bakiye borcunun bulunmakta olduğunu, davacı müvekkili şirket tarafından davalı şirkete 16.12.2015 tarihli … no’lu e-faturanın düzenlenerek gönderilmiş olduğunu, gönderilen e-faturanın davalı şirket tarafından Karşıyaka … Noterliği’nin 23.12.2015 tarihli ve … yevmiye no’lu İhtarnamesi ile iade edilmiş olunduğunu, son gönderilen e-faturadaki malzemeler ile daha önce gönderilen faturalardaki malzemelerin kendileri tarafından teslim alınmadığının iddia ve beyan edilmiş olunduğunu, bunun üzerine davacı müvekkili şirket tarafından Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulunulmuş olunduğunu, davacı müvekkili şirketin mevzu bahis borç tutarını oluşturan mallan davalı şirket çalışanı …’e teslim etmekte olup, …’in de bu malları davalı şirket adına teslim almakta olduğunu, davacı müvekkili şirketin …’e aldığı mallar karşılığında açık fatura kesmiş olduğunu, …’in de aldığı mallar karşılığında davalı şirket adına zaman zaman nakit ve çek ile Ödemeler yapmış olduğunu, davacı şirket tarafından davalı şirkete İzmir … Noterliği’nin 18.10.2016 tarihli … yevmiye no’lu İhtarnamesi ile söz konusu borcun ödenmesi konusunda ihtarda bulunulmuş olunduğunu, davalı şirketin ise aralarında bu borcu oluşturacak ticari ilişkinin bulunmadığı şeklinde noter kanalı ile beyanda bulunmuş olduğunu, daha sonra davalı şirketçe 21.11.2016 tarihinde faturalar toplamı olan 166.078,33 TL’nin davacı müvekkili şirkete ticari faiziyle ödenmesi konulu ihtarnamenin gönderilmiş olduğunu, davacı müvekkili şirket tarafından da bu ihtarnameye cevap olarak 01.12.2018 tarih ve … yevmiye no’lu ihtarnamenin gönderilmiş olduğunu, davacı müvekkili şirketin haksız bir şekilde davalı şirketten alacağını alamamakta olduğunu belirterek, davalı şirketin icra takibine yaptığı itirazının iptaline, davalı şirketin takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen reeskont-avans faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın %20’sindcn az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili Mahkememize ibraz ettiği cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkili şirketin bir dönem pano imalatında bulunmuş olduğunu, o dönemlerde davacı şirketten pano imalatında kullanılan küçük malzemelerin alınmış olduğunu, davalı müvekkili şirketin davacı şirket ile 2004-2009 dönemleri arasındaki çalışmalarının yoğun olduğunu, ancak pano imalatına son verilen 2009 yılından itibaren 2015 yılı ekim ayına kadar alınan malzeme tutarlarının yıllık ortalama tutarının 25.000,00 TL’yi geçmemiş olduğunu, yıllık kesilen faturaların ortalamada 8-10 adet olduğunu, davacı şirket ile çalışma şeklinin yazılı teklif sipariş usulünde yapılmış olduğunu, davacı şirket ile davaya \ konu ihtilaflı olunan fatura alacaklarının hiçbirinde davalı müvekkili şirketin yazılı siparişinin bulunmadığını, davalı müvekkili şirketin 2014 yılından itibaren satın alma departmanı oluşturmuş olduğunu, satın almaların bu kişilerin veya proje sorumluları mühendislerin tarafından yapılmakta olduğunu, davalı müvekkili şirketin nitelikli ve yüksek meblağlı satın almalarını mutlaka yazılı usulde yapmakta olduğunu, ayrıca ihtilaflı faturalar incelendiğinde davaya konu malların çoğunun davalı müvekkili şirketin davacı şirketten şimdiye kadar hiç almadığı ve hiç kullanmadığı nitelikte güç kablolarından (NYAF) olduğunu, davalı müvekkili şirketin davacı şirketten çalıştığı yıllar boyunca güç kablosu alımı yapmamış olduğunu, davalı müvekkili şirketin bu tip kabloları tedarikçisi olan ana bayii … firmasından almakta olduğunu, davalı müvekkili şirketin davacı şirketin alacaklı olduğunu iddia ettiği 2015 Ekim-Kasım-Aralık aylarına ait ihtilaflı faturalar döneminde davalı müvekkilin tedarikçi firması olan … .’den yıllık 3 milyon Tl.’lik alışveriş yapmış olduğunu, halen de bu tip ürünlerin bu firmadan alınmakta olduğunu, davalı müvekkili şirketin yakın zamanda milyonlarca TL’lik alım yaptığı ana bayii firmayı bırakarak tali satıcı olan davacı şirketten bu tip malları satın almasının ticari hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, dava konusu olayın ortaya çıkmasının … firmasının tespiti ile aynı dönemde davalı müvekkili şirkete davacı şirketten gelen 16.12.2015 tarih … no’lu 9.062,40 TL’lik e-fatura ile olduğunu, e-faturaya 23.11.2015 tarihli ihtarname ile itiraz edilmiş olduğunu, davalı müvekkili şirketin davacı şirketten gelen e-fatura ile de siparişinde olmayan malın davalı müvekkili şirket çalışanı olan … tarafından alındığını Öğrenmiş olduğunu, bunun üzerine davalı müvekkili şirketinin araştırma yaparken davalı şirket çalışanı …’in aynı gün ortalıktan kaybolmuş olduğunu, 16.12.2015 tarihine kadar gelişen olaylardan haberdar olmayan davalı müvekkili şirketin sipariş etmediği ve satın almadığı malların bedellerini çalışan …’in hileli çalışması ile muhasebeye işlettiği faturalar için yaklaşık 166.078,33 TL tutarın davacı şirkete hataen ödenmiş olduğunu, bunların iadesi için davacı şirkete Karşıyaka … Noteri iği ‘nin … yevmiye no’lu ihtarnamesinin gönderilmiş olduğunu, davalı müvekkili şirket tarafından 19.12.2015 tarihinde Karşıyaka … Noterliği’nin … yevmiye no’lu ihtarnamesi ile şirket çalışanı …’in iş akdini feshetmiş olduğunu, davalı şirket tarafından şirketin muhasebesine hile ile işlenerek ödemek zorunda kaldıkları ve dava dışı diğer şirketler için toplam zararına karşılık 300.000.00 TL tutarın tespit edildiğini ve bir senedin alınmış olduğunu, ancak davalı şirket tarafından şirket çalışanı …’den 300.000,00 TL tutarında senedi aldığı tarihte dava konusu yapılan faturalardan habersiz olduklarını, davalı müvekkili şirketin iş bu davaya konu faturaların şirkete gelmediği gibi bu satışlardan habersiz olduklarını, dava konusu mal alımlarını bu zararın içerisine koymamış olduklarını, davalı şirket kayıtlarında davaya konu faturaların bulunmamakta olduğunu, davacı şirketin bu faturalardan dolayı önce davalı müvekkili şirkete 18.10.2016 tarihinde İzmir … Noterliği’nin … yevmiye no’lu ihtarnamesinin gönderilmiş olduğunu, davalı müvekkili şirket tarafından itiraz edilmiş ve davacı şirket tarafından da davaya konu icra takibine başlanmış olduğunu, 2015 yılı cari hesap dökümlerine bakıldığında Ekim ayına kadar davacı şirket ile hiç çalışmanın olmadığını, 2015 yılı Ekim ayında siparişi verilen ve kabul edilen 11 adet gerçek alım faturalarının toplam tutarının 11.244.00 TL olduğunu, bu faturaların dışında ödemek durumunda kaldıkları 166.078,33 TL’lik faturanın muhasebe kayıtlarından çıkarıldığını, davacı şirketin ve davalı müvekkili şirketin şüpheli … hakkında İzmir Cumhuriyet Başsavcılığfnın … sayılı hazırlık dosyası ile şikayetçi olduğunu. …’in bu mallan alarak hurdacıya götürüp satmış olduğunu, …’in kullandığı arabanın takip kayıtlarından bu durumun sabit olduğunu, davalı müvekkili şirketin zarar karşılığı olarak çalışan …’den aldığı 300.000,00 TL’lik senedin ödenmediğini ve İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyası ile icra takibinin açılmış olduğunu, ayrıca icra takip borçluları tarafından İzmir … İş Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasıyla menfi tespit davasına konu yapılmış olduğunu ve İş Mahkemesi’ndeki yargılamanın halen devam etmekte olduğunu belirterek, davacı şirketin haksız davasının reddine, davacı şirketin başlattığı haksız ve kötüniyetli takip sebebiyle %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatının davacı şirketten tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı tarafından sunulan cevaba cevap dilekçesinde taraflar arasındaki ilişkinin yazılı teklif-sipariş usulü ile değil öteden beri ticari örf adet kuralları çerçevesindeki ilişkiler çerçevesinde yapıldığı, cevap dilekçesinin aksine 2004 yılından itibaren belirli dönemlerde NYAF diye tabir edilen güç kablolarının davacı taraftan alındığını ve buna ilişkin faturaların kesilerek davalıya gönderildiğini adı geçen …’in davalının temsilcisi olduğunu sabit olduğunu, dolayısıyla icra takibine konu borcun gerçeği yansıttığını belirterek dava dilekçesindeki diğer hususların tekrar edildiği ve davanın kabulünün talep edildiği görülmüş, davalı tarafından verilen ikinci cevap dilekçesinde ise davacı ile arasındaki ilişkinin yazılı teklif sipariş usulü ile yapıldığını, icra takibine konu faturaların bu nitelikte olmadığını, davacıdan yüksek kesitli güç kabloları alınmadığını ancak düşük kesitli güç kabloları alındığını, fatura konu malların alındığı tarihlerde davalı firmanın sadece dava dışı … .’den yüksek kesitli güç kabloları alımı yaptığını, bu dönemde tali nitelikte satıcı olan davacıdan herhangi bir mal alımı yapmadığını belirterek cevap dilekçesindeki diğer hususları tekrarla davanın reddinin talep ettiği görülmüştür.
Dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyasının UYAP çıktısı, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası, bilirkişi raporları dosyamız içerisindedir.
İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Mahkememiz davacısı tarafından davalı aleyhine 237.782,19 TL cari hesap ilişkisinden doğan asıl alacak, 6.859,85 TL reeskont faizi ve 150,00 TL ihtar protesto masrafı olmak üzere toplam 244.792,04 TL üzerinden ilamsız icra yolu ile takip başlatıldığı, takip dayanağının cari hasap olarak belertildiği, davalı tarafından 08/02/2017 tarihli takibe borca, faize, faiz oranına ve ferilerine itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği ve iş bu davanını yasal 1 yıllık süresi içerisinde açıldığı görülmüştür.
Mahkememizin 20/02/2020 tarihli ara kararı ile dosyanın kül halinde SMMM Bilirkişisi …’e tevdii ile uyuşmazlık tespiti yönündeki belirlenen hususlar doğrultusunda davalı defterlerinin incelenerek rapor halinde Mahkememize bildirilmesinin istenilmiş, bilirkişi tarafından hazırlanan 23/03/2020 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun sonuç kısmında aynen “Davalı … ….’nin defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, davalı şirket ile davacı şirket arasında ticari ilişki bulunduğu, Davacı şirket tarafından davalı şirkete 2015 yılında düzenlenmiş olan toplam 368.449,71 TL tutarındaki 38 adet faturadan, toplam 166.078.33 TL tutarındaki 18 adet faturanın ve 9.062,40 TL tutarındaki I adet e-faturanııı davalı şirket tarafından noter kanalı ile davacı şirkete iade edildiği ve davalı şirket tarafından muhasebe kayıtlarından çıkarılarak … Vergi Daircsi’ne Kdv Düzeltme Beyannamelerinin verildiği, bahis konusu diğer (38-19) 19 adet faturanın muhasebe kaydının ise davalı şirket tarafından hiç yapılmadığı, davacı şirket tarafından davalı şirkete düzenlenen 368.449.71 TL tutarındaki 38 adet faturanın teslim alan bölümlerinde davalı şirket çalışanı … veya … isminin yazılı olduğu, ancak bu faturaların bir kısmında imzanın bulunmadığı ve/veya dosyaya sunulan faturalara ait fotokopilerde görünmediği, ayrıca bahis konusu faturalara ait şikayete ilişkin soruşturma dosyasındaki şüpheli … ait ifadede de kendisinin bahis konusu faturaların bir nüshasını ve faturalara konu malları çalıştığı davalı şirkete getirip teslim ettiğini beyan ettiği, davalı şirket tarafından muhasebe kayıtlarından çıkarılan faturalar ve muhasebe kayıtlarında bulunan faturalar için 2015 yılında toplam 143.023,68 TL tutarında ödeme yapıldığının anlaşıldığı, böylelikle davalı şirketin ticari defter ve muhasebe kayıtlarına göre davalı şirketin davacı şirketten 2015 yılı sonu itibariyle 130.667.52 TL alacaklı olduğu, bu itibar ile nihai takdiri sayın Mahkemenize ait olmak üzere; Davacı …tarafından davalı ….’ye düzenlenen 38 adet fatura içeriğindeki malların davalı şirket tarafından teslim alınmadığının kabul edilmesi halinde; davalı şirketin davacı şirketten 2015 yılı sonu itibariyle cari hesaptan kaynaklı 130.667,52 TL tutarında alacaklı olduğu ancak, davacı … tarafından davalı …’ye düzenlenen 38 adet fatura içeriğindeki malların davalı şirket tarafından teslim aldığının kabul edilmesi halinde ise; davacı şirketin davalı şirketten 2015 yılı sonu itibariyle cari hesaptan kaynaklı 237.782,19 TL tutarında alacaklı olduğu” şeklinde kanaat belirtildiği görülmüştür. Söz konusu rapora karşı davacı tarafça itiraz ve beyan dilekçesinin, davalı tarafça itiraz dilekçesinin sunulduğu görülmüştür.
Mahkememizin 22/09/2020 tarihli duruşmasında verilen ara karar ile dosyanın bir SMMM Bilirkişi … ve bir elektrik bilirkişisi ( dava konusuna yönelik sektör) oluşan heyete tevdi ile yerinde inceleme yetkisi de verilmek sureti ile davacı defterlerinin uyuşmazlık tespiti doğrultusunda incelenmesine, davacı defterlerinin hazırlanacak raporda davalı defterleri ile karşılaştırmak sureti ile incelemenin yapılmasına, taraf vekillerince davalı taraf defterlerinin incelenmesine esas 23/03/2020 kalem havale tarihli rapora yapılan itirazlarının hem davacı defterleri hem de davalı defterleri yeniden incelenerek ve bu kapsamda taraf defterleri tek tek kontrol edilmek sureti ile davalının bu fatura içeriklerini başka bir firmadan tedarik edip etmediği, davacı tarafından düzenlenen faturaların gerçeği yansıtıp yansıtmadığı ve davacı taraf faturalarında belirtilen malların davalı tarafa teslim edilip edilmediği yönünde inceleme yapılmasına, hazırlanacak bilirkişi raporunda dosya kapsamında adı geçen …’in taraflar arası uyuşmazlık konusu ticari ilişkiye esas başka fatura ve içeriklere ilişkin davalıyı temsilen teslim alma işi yapıp yapmadığının incelenmesine, bu hususlara yönelik hazırlanacak raporun Mahkememiz dosyasına sunulması istenilmiş bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 10/03/2021 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun sonuç kısmında aynen “Davacı ile Davalı taraflar arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu, davacı ve davalı taraf arasında İmzalanmış olan Ticari Bir sözleşmenin olmadığı, davacı …. ‘nin 2014-2015-2016 yılı Yasal Defterlerinin Lehine Delil Teşkil edebilecek vaziyette olduğu, davalı …’nin 2015 yılı Yasal Defterlerinin Lehine Delil Teşkil edebilecek vaziyette olduğu, davacı …’nin davalı … firmasından yasal defter ve dayanağı olan cari hesap ekstresinin karşılığı olarak 07.02.2017 icra takip tarihi itibari ile 237.782,11.-TL tutarında alacaklı olduğu davalı …’nin Davacı … firmasından yasal defter ve dayanağı olan cari hesap ekstresinin karşılığı olarak 07.02.2017 icra takip tarihi itibari ile 130.667,52.-TL tutarında alacaklı olduğu, davacı ve davalı Taraf arasındaki Cari Hesap Fark Tutarının (237.782,11 + 130.667,52 =) 368.449,63.-TL Tutarında olduğu, davacı ve davalı taraf arasındaki cari hesap farklılığının Davacı tarafından Davalı tarafa kesilmiş olan 38 adet 368.449,71.-TL Tutarlı satış faturasının davalı tarafın resmi defterlerinde kayıtlı olmamasından kaynaklı olduğu tespit edilmiş olup 38 Adet Faturanın Üzerinde Davalı firma çalışanı olan … isimli kişinin teslim alan olarak Adı ve Soyadını yazarak imzalamış olduğu tespit edilmiştir. …. firması çalışanı olan …, … adına …’nden davaya konu faturaların düzenlenme tarihinden çok daha önce, başka fatura içeriklerini ve dava konusu olan faturalarla aynı tarihli olup ancak davaya konu olmayan (Cari Hesap Fark Tablosunda Bulunmayan) aynı tarihli başka faturaları da davalıyı temsilen teslim alma işini yaptığı, ayrıca davalı şirket tarafından dosyaya ibraz edilen sipariş maillerinin bir kısmında … tarafından ‘ilgili kişi’ olarak … gösterildiği, dosya içerisindeki davalı belgeleri arasında davacıdan istenilen pano malzemeleri için mail yolu ile fiyat teklifi alındığı, fiyatların kabul edilmesinden sonra söz konusu malzemelere ilişkin siparişlerin kesinleştirildiği, davalı şirket tarafından Davacıdan alıp kayıtlarına işlemiş olduğu 2015 yılı tarihli 18 adet fatura için Konak Vergi Dairesine 25.10.2016 tarihinde KDV Düzeltme beyannamesinin verilmiş olduğu, davalı Şirket çalışanı olan … tarafından Davacı … Şirketinden almış olduğu malları Kendi çalışmış olduğu Davalı … firmasına teslim etmeyerek yasa dışı yollar ile satıp kendisine usulsüz bir şekilde gelir elde etmesinde yukarıda ayrıntıları ile anlatıldığı şekilde Davacı … Firmasının sorumluluğu olmadığı meydana gelen yasa dışı olayın Davalı … firmasının kendi iç denetim ve kontrol mekanizmalarını uygulayamaması sebebi ile kendi ihmalinden kaynaklanmış olduğu görüş ve kanaatine varılabileceği ancak hukuki yön ve değerlendirmenin sayın mahkemenin takdirinde olduğu, davacı … tarafından davalı …’ye düzenlenen 38 adet fatura içeriğindeki malların davalı şirket tarafından teslim aldığının sayın mahkeme tarafından kabul edilmesi halinde ise; davacı …’nin davalı … firmasından yasal defter ve dayanağı olan cari hesap ekstresinin karşılığı olarak 07.02.2017 icra takip tarihi itibari ile 237.782,11.-TL tutarında alacaklı olduğu görüş ve kanaatine varılabileceği, yukarıdaki Yapılan Hesaplamada Davacının İcra Takibi açılış tarihine kadar 7.535,74.-TL tutarında faiz talep edebileceği hesaplanmış olsa dahi Davacı tarafından icra takibi açılışında 6.859,85.-TL tutarında faiz talep etmiş olması sebebi ile talebe bağlılık ilkesi gereği Davacının İcra Takip tarihine kadar Davalıdan Asıl Alacak Bedeline ilave olarak 6.859,85.-TL tutarında faiz talep edebileceği görüş ve kanaatine varılabileceği, Ayrıca Davacının davalıdan İcra takibindeki talebi olan 150,00.-TL İhtar Bedelinin 07.02.2017 İcra Takip Tarihi İtibari ile Alacağın Tahsili Masrafları İçin Talep Edilebilecek Asgari Giderim Tutarına Uygun olduğu,” şeklinde kanaat belirtildiği görülmüştür. Söz konusu rapora karşı davacı tarafça bilirkişi raporuna beyan dilekçesinin, davalı tarafça itiraz dilekçesinin sunulduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda taraflar arası uyuşmazlık konusu hususun; İzmir ….İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası üzerinden yürütülen ilamsız takibe konu cari hesap ilişkisi nedeni ile düzenlenen ve davalı tarafa e-tebliğ yolu ile gönderilen ve davalının Karşıyaka … Noterliği’nin … yevmiye numarası ile iade ettiği fatura konusu malların ve davacı tarafından davalıya satılıp satılmadığının, davalının bu malları alıp almadığının bahse konu 143.023,70 TL ödemenin bu faturadan kaynaklı olup olmadığının tespit ile icra müdürlüğü dosyasında istem konusu edilen alacak tutarı kadar davacının davasının haklı olup olmadığının tespitine ilişkin açılan itirazın iptali davası olduğu anlaşılmıştır.
Uyuşmazlığın değerlendirilmesine geçmeden evvel şu hususun belirtilmesinde fayda vardır; her ne kadar dava dışı … yönünden İzmir … Ağır Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının mevcut dosyamız açısından bekletici mesele yapılması talep edilmiş ise de bu hususun davalı ile dava dışı … arasındaki iç münasebetten kaynaklı olduğu anlaşılmakla bekletici mesele yapılmasının gerekli olmadığı kanaatiyle bu yönündeki talebin yerinde olmadığından reddine karar verilmiştir.
Dosya taraf kayıtları üzerinde yapılan inceleme neticesinde; davacı taraf yasal defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yapıldığı aynı şekilde davalı taraf yasal defterlerinin de açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne uygun olarak yapıldığı, her iki taraf ticari kayıtlarına göre aralarında yazılı olmayan bir şekilde ticari ilişki bulunduğu, bu ilişkinin davacı kayıtlarına göre 2014 tarihinden evvel başladığı ve davacı tarafından davalı aleyhine kesilen 20/12/2015 tarihli fatura ile son bulduğu, davacı kayıtlarına göre icra takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 237.782,11 TL tutarında alacaklı olduğu, davalı taraf kayıtlarına göre ise davalının davacıdan 130.667,52 TL tutarında alacaklı olduğu görülmekle taraf kayıtları arasında 368.449,63 TL’lik bir fark olduğu görülmüştür.
Taraf kayıtlarının tetkiki yönünden hazırlanan bilirkişi raporlarına göre ticari ilişkinin devamında davalı tarafından davacı aleyhine keşide edilen Karşıyaka … Noterliğinin 21/11/2016 tarihli ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile 14/10/2015-28/11/2015 tarihleri arasındaki toplam bedeli 166.078,33 TL tutarındaki 18 adet faturanın kayıtlardan çıkarıldığı ve bu nedenle davacı tarafa ödenen bu 166.078,33 TL’nin hataen ödendiği belirtilerek iadesinin talep edildiği ve Konak vergi dairesine 25/10/2016 tarihinde düzeltme beyannamesinin gönderildiği ayrıca yine Karşıyaka … Noterliğinin 23/12/2015 tarihli ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile 16/12/2015 tarihli, 9.062,40 TL tutarındaki davacı tarafından kesilen faturanın da davacı tarafa faturaya konu malların davalı tarafından sipariş edilmemiş olması ve bu nedenle teslim alınmaması nedeniyle iade edildiği görülmüştür. Taraf kayıtları arasındaki fark tutarı olan 368.449,63 TL’lik farkın ise davacı tarafından davalı taraf aleyhine keşide edilen 38 adet faturadan kaynaklı olduğu bahse konu bu faturalar içerisinde az önce bahsedilen 9.062,40 TL’lik faturanın ve ayrıca yine az önce bahsedilen ve toplam bedeli 166.078,33 TL’lik faturaların da bulunduğu görülmüştür.
Bu kapsamda taraf kayıtları arasındaki fark tutarı göz önünde bulundurularak talep konusu üzerinden davacının alacaklı olup olmadığının tespiti yönünde yapılan inceleme neticesinde az yukarıda bahsedilen ve kayıtlar arası fark tutarını oluşturan 38 adet faturanın tamamının dava dışı … tarafından teslim alındığı ve bu teslim karşılığında adı geçenin imzasının bulunduğu, her ne kadar yukarıda bahsedilen ve davacı tarafa iade edildiği belirtilen 166.078,33 TL tutarındaki 18 adet fatura kayıtlara alınmasından sonra davacı tarafa iade edilmiş ise de söz konusu fatura ve faturaların davalı taraf kayıtlarına kayıt tarihleri göz önünde bulundurulduğunda 6102 sayılı TTK’nın 21/2 hükmü göz önüne alındığında iadelerinin yasal süresinden sonra yapıldığının anlaşılması karşısında bahse konu bu faturaların davalı defterinde itiraz olmaksızın kayıtlı olması hususunun fatura içeriği malların davalı tarafa teslim edildiği yönünde adi karine oluşturduğu bu hususun aksinin ispatının davalı tarafta olduğu, fatura konusu malları teslim alan dava dışı …’in davalı tarafta yine ihtirazı kayıt olmaksızın kayıtlı olan ve ödemesi yapılan başkaca fatura konusu malları da teslim alması nedeniyle adı geçen dava dışı kişinin davalıyı temsilen iş yaptığı, bu şekildeki temsilin davalı fatura kayıtlarına göre 2009 yılından beridir süre geldiği hususları bir bütün olarak değerlendirildiğinde teslimin aksinin davalı tarafından ispatlanamadığı anlaşılmakla davalının bu yöndeki savunmasının yerinde olmadığına ve bahse konu 38 adet fatura içeriği malların tesliminin sübuta erdiğine kanaat edinilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dosya tarafların arasında yazılı olmayan bir şekilde uzun süredir devam eden alım satıma dayalı ticari bir ilişki olduğu, bu ilişkiye göre tarafların birbirlerinden hem mal aldığı hem de birbirlerine mal sattığı, davacı tarafından davalı tarafa daha çok pano imalatında kullanılan yardımcı malzemelerin satıldığı, davalı tarafından ise davacı tarafa daha çok otomasyon uygulamalarında kullanılan cihazların satıldığı, taraf kayıtlarına göre bu şekilde süre gelen ilişkinin 2015 yılı Ekim ayında nitelik değiştirerek bu tarihten evvelinde davalı tarafından daha çok panolarda kullanılan küçük nitelikteki malzemeler satın alınır iken bu tarihten sonra ağırlı olarak NYAF kabloların alındığı, her iki taraf yasal defter ve kayıtların açılış ve kapanış onaylarının yasal süreleri içerisinde usulüne uygun olarak yapıldığı, davacı tarafından davalı aleyhine İzmir … Noterliğinin 18/10/2016 tarihli ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile ticari ilişkiden kaynaklanın 237.782,19 TL’lik borcun ödenmesinin talep edilmesine karşılık davalı tarafından Karşıyaka … Noterliğinin 26/10/2016 tarihli ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile borcu oluşturacak bir ticari ilişkinin bulunmadığının belirtildiği, bu kapsamda her ne kadar aksi belirtilmiş ve ayrıca dosyaya sunulu bilirkişi raporlarına itiraz edilmiş ise de yukarıda yapılan açıklamalar göz önüne alındığında taraf kayıtları arasındaki toplam bedeli 368.449,63 TL’lik toplam 38 adet faturanın tamamının davalı adına mal teslimine ve mal almaya yetkili olduğu taraf kayıtlarına göre de sabit olan … isimli kişi üzeriden bahse konu 18 adet faturanın tesliminin yapıldığı, yine 9.062,40 TL’lik faturanın yasal süresi içerisinde iadesi yapılmış ise de içeriği ürünün davalı tarafa tesliminin yapıldığı yine bahse konu 19 adet fatura içeriği malların da davalı tarafa tesliminin yapıldığı anlaşılmakla açılı davanın kabulü ile İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin 237.782,19 TL asıl alacak, 6.859,85 TL işlemiş faiz ve 150,00 TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 244.792,04 TL üzerinden aynen devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 9,75 oranında ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, yasal şartları oluştuğu kanaatiyle İİK 67/Son gereği hüküm olunan tutarın % 20’si olarak hesaplanan 48.958,40 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine kararı vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın KABULÜ ile; İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin 237.782,19 TL asıl alacak, 6.859,85 TL işlemiş faiz ve 150,00 TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 244.792,04 TL üzerinden aynen devamına,
-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 9,75 oranında ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
2- İİK 67/Son gereği hüküm olunan tutarın % 20’si olarak hesaplanan 48.958,40 TL icra inkar tazminatının DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
3- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 16.721,75 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 4.180,44 TL (2.956,48 TL peşin harç ile icra dosyasından alınan 1.223,96 TL’den oluşan) harcın mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 12.541,31 TL karar ve ilam harcının DAVALIDAN TAHSİLİ HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
4- Davacı tarafından yatırılan 2.992,38 TL (2.956,48 TL peşin harç ile 35,90 TL başvuru harcından oluşan) ile gider avansından kullanılan 2.022,00 TL (tebligat ücreti, posta masrafı ve bilirkişi ücretinden oluşan) yargılama giderinden oluşan toplam 5.014,38 TL’nin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan 358,80 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACI TARAFA İADESİNE,
6- Davalı tarafından yatırılan gider avansı kullanılmadığından 50,00 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVALI TARAFA İADESİNE,
7- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 25.585,44 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
8- Dosya arasında bulunan İzmir … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra dosyasının kararın kesinleşmesinden sonra adı geçen daireye İADESİNE,
9- Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 06/04/2021

Katip …
e -imzalıdır

Hakim …
e -imzalıdır