Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1219 E. 2022/465 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1219
KARAR NO : 2022/465

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/10/2018
KARAR TARİHİ : 07/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle;Davacı, davalıya ait çek defterinde bulunan 3 adet çek ile ilgili dolandırıldığı için çekleri keşide ettiği firmaya karşı İzmir …. Asliye Ticaret Mhk.de 2017/1043e. Sayılı dosya ile Menfi tespit davası tarafımızca açılmış ve sadece lehtara karşı ödeme men kararı alındığını, Öncesinde aynı firmaya keşide edilen 2 adet çeke ilişkin de 07/09/2017 tarihinde İzmir ….Asliye Ticaret Mhk nin …/… D.İş. sayılı dosyasından ‘Çeklerin Ödenmemesi İçin tedbir talebinde bulunulmuş ancak yargılama gerektiği gerekçesiyle talebi reddolmuş ve ilk 2 çek ibraz eden muhataplara ödenmek zorunda kalındığını, Hemen akabinde kalan 3 çek için yukarıda bildirilen Menfi Tespit Davası açılarak karar aldırtılmıştır. Yaşanan tüm bu süreçlere davalı banka Şubesi Müdürü ve yetkilisi
… … … isimli şahıslar şahittir. (Şahit oldukları delillerle sabittir.) Çeklerin kimin elinde bulunduğunu bilmeyen ve iyiniyetli 3. Kişiler tarafından ibrazı halinde ödenmesi gerektiğinin billincinde olan müvekkil, ödeme gününden önce Şube Müdürü ve başta şube çalışanlarından … Hanım olmak üzere yetkililerle bizzat görüşmüş, ilk iki çekin ödeme günlerinde ibraz eden ilgililerine hesaptan ödemelerin yapıldığını, ancak görüldüğü üzere diğer çekler için hesapta TL kalmadığını, ancak aynı neticede, durumdan bihaber müvekkil şirkete 23.10.2017 tarihinde ‘İhtiyati Haciz’ kararı ile alacaklı vekili ve icra memurları gelmiş, müvekkilin tüm bankalardaki hesaplarına alacaklı konumundaki 3. Kişi tarafından blokeler konulmuş, tüm araçlarına ve gayrimenkullerine haciz şerhleri işlenmiştir. Şubenin … nolu 07.10.2017 keşide tarihli 48.000-TL. tutarlı çeki 11.10.2017 tarihinde ve … nolu 14.10.2017 keşide tarihli 45.000-TL tutarlı çeki ise 16.10.2017 tarihinde, 3. Kişi olan … San.ve Tic.A.Ş. tarafından ibraz edilmiş, arkaları yazdırılmış ve durumdan bihaber müvekkil aleyhine icra takipleri başlatılmıştır. Netice olarak 93.000-TL ödeyecekken, davalı Şubenin ihmali neticesinde 121.000-TL ödemek zorunda kalmıştır. Ortada 28.000-TL’lik maddi zarar söz konusu olduğunu, Davalı yetkilisine geri dönüş yaptığında ise, karşılığında bir yanlış anlaşılma olduğu ve özür dilediklerini bildiren bir kabullenme ile karşılaşmıştır. Ancak ne yazık ki bu durum davacının maddi zararının yanısıra ihracat yapan bir firma olarak bankalar ve piyasa nezdindeki ticari prestij kaybını azaltmamıştır. Ticaret hayatında oldukça düzgün bir sicile sahip olan, sektöründeki lider firmalardan birisi olarak ihracat yapan ve yüksek cirosu bulunan müvekkil, hesaplarda parası ve ödeme gücü olduğu halde icra takibi yapılan bir borçlu konumuna sokulmuştur. Yurtdışı ile ticaret yapan ve her gün hesaplarında aktif para transferi olan, yoğun bir şekilde firmalara çek tahsilatları ve ödemeleri olan müvekkil, maruz bırakıldığı blokelerden dolayı ödemelerini gününde yapamamış, iş yaptığı firmalara ve çalıştığı bankalara karşı ciddi boyutta prestij kaybı yaşamıştır. Basiretli bir tacir olarak yapılması gerekenleri içeren talebini Şubeye ısrarla ilettiği halde, şubenin ağır ihmal ve sorumsuzlukları nedeniyle bu sürece maruz bırakılmıştır. Bu nedenle manevi zararın bir nebze olsa tazmini amacıyla 150.000-TL’nin müvekkili şirkete ödenmesine karar verilmesini talep ettiklerini, Netice olarak, davalı Belirtilen nedenlerle ve fazlaya ilişkin talep ve hakları (her türlü ıslah) saklı kalmak kaydıyla, ortaya çıkan mağduriyetin maddi ve manevi boyutta bir nebze de olsa giderilmesi gerekmektedir.Bu nedenle haklı davamızın kabulünü talep ettiklerini, davamızın kabulü ile davacının fazladan ödemek zorunda bırakıldığı 28.000-TL’lik maddi zararın tazmini için bu meblağın davalıdan tahsiline, Davalının kusuru neticesinde sektörünün liderlerinden biri konumundaki ve sicili tamamen temiz olan davacının hakkında icra takibi yapılmasına ve çalıştığı tüm kurumlara ve tüm malvarlığına ihtiyati haciz işlemi yapılmasına sebep olunması neticesinde uğradığı prestij kaybının bir nebze de olsa telafisi için 150,000-TL (yüzellibinTL) manevi tazminatın davalıdan tahsiline, Hükmedilecek maddi tazminata, çeklerin ödenme günleri olan 07/10/2017 ve 14/10/2017 tarihlerinden tahsil günlerine kadar en yüksek ticari faiz işletilmesine karar verilmesine, Hükmedilecek manevi tazminata, Noter İhtarnamesinin davalıya tebliğ tarihi olan 09 Kasım 2017 tarihinden tahsil gününe kadar işleyecek en yüksek ticari faiz işletilmesine karar verilmesini, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine, karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle;Davacı firma Bankamız … Şubesi’ndeki çek hesabından dava dışı … firmasına keşide edip verdiği iki adet çekle ilgili sorun yaşadığı ve dolandırılması mevzubahis olduğundan, bu çeklerden dolayı İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyasıyla menfi tespit davası açtığını, işbu davada mahkemenin sadece davalı … firması yönünden çeklerin ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verdiğini, daha sonra iki adet çek üçüncü kişi tarafından ibraz edilmesine karşın Bankamızın hata ve kusuru ile bu çeklerin ödenmeyip arkasının yazılmasına ve davacı firmanın çeklerden dolayı yasal takibata uğramasına sebep olduğu iddialarıyla ikame ettiği dava ile 28.000 TL maddi, 150.000 TL manevi tazminatın bankalarından tahsiline karar verilmesini talep ettiğini, Huzurdaki dava aynı konuda açılan derdest başka bir dava olduğu halde (mükerrer olarak) ve tazminat talep koşulları var olmadığı halde açılan tamamen haksız bir dava olup, aşağıdaki gerekçelerle usul ve esas açısından reddi lazım gelmektedir, davacı firmanın ödemek durumunda kaldığı çeklerden dolayı uğradığı bir zararı varsa bunu çekleri verdiği firmadan talep etmesi gerekmektedir. davacının hesabından ödenen çeklerin bedelini tahsili için bankaya dava açması mümkün değildir. açılan bu davanın tek muhatabı, dava dışı … firmasıdır.davacı tarafın bankamıza açtığı bu dava mükerrer bir talebe dayanmaktadır. davacı şirketin … firmasına karşı çeklerle ilgili açtığı dava mevcuttur. Aynı alacak için birden fazla dava açılması hukuk usulüne aykırı olduğunu, davacı birden fazla dava açarak tazminatla sebepsiz zenginleşme amacındadır. Bankamıza mükerrer olarak açılan işbu davanın bu nedenle de reddine karar verilmesini talep etmektedir, davacı firma davaya konu çeklerden dolayı İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyasıyla menfi tespit ve istirdat davasını açmış bulunmakta olup bu dava derdest olduğunu, Manevi tazminat istemlerinde görevli mahkeme Asliye hukuk mahkemelerinin olduğunu, Davacının uğradığını iddia ettiği zarar, kendi kusurundan kaynaklandığını, huzurdaki dava davacı firmanın kat’i bir zararı olmadığı, tazminat talep koşulları gerçekleşmediği halde açıldığını, bu nedenle de davanın reddini talep ettiklerini, davaya konu çeklerle ilgili konu dava süreci devam ettiği ve davacının henüz kat’i bir zararı bulunmadığı halde Bankaya işbu davayı yöneltildiğini, Halbuki Yargıtayımızın yerleşik içtihatları uyarınca zarar tazmin talebi yöneltilebilmesi için kesin ve kat’i bir zarar oluşması, asıl muhatap, borçlu ve sorumlulara takip ve dava yollarının tüketilmesi, semeresiz kalması şart olduğunu, davacı taraf, davaya konu ettiği çeklerle ilgili dava sürecini sonuçlandırmadığı halde, tamamen usul ve yasaya aykırı olarak işbu davayı açıldığını, Tazminat koşullarının oluşmadığını, Tazminat talebine konu takip süreci devam ettiği halde, zarar henüz doğmadığı halde tazmin talebinde bulunulmuştur. Bu yönden de davanın reddi gerektirdiğini, manevi tazminata hükmedilebilmesi için kişilik haklarına yönelik bir saldırı sonucu şahsi hakların zedelenmesi gerektiğini, davacı şirket bir tüzel kişilik olup, manevi yönden zarara uğraması mevzubahis olamayacağı gibi, uyuşmazlığa konu hadise manevi tazminat takdirini gerektirecek mahiyette de olmadığını, Tüm bu nedenlerle, manevi tazminat talebi yönünden de açıkça mesnetsiz olan davanın reddini talep ettiklerini, Davacı şirket bir tüzel kişilik olup, manevi yönden zarara uğraması mevzubahis olamayacağı gibi, uyuşmazlığa konu hadise manevi tazminat takdirini gerektirecek mahiyette de değildir. Bankamızın kişilik haklarını zedeleyici hukuka aykırı hiçbir fiili bulunmadığı gibi, davacının manevi yönden zarar gördüğünü iddia ettiği olaydan yine bizzat kendisi sorumludur. Öte yandan davacı, manevi zarar iddiasına dayanak teşkil edecek hiçbir delil de sunmamıştır. İddiasının tamamen dayanaksız olduğu da ortada olduğunu, Belirtilen nedenlerle, davacı taraf zarar gördüğünü iddia ettiği hadiseye bizzat kendisi sebebiyet verdiği, Bankanın sorumluluk addedilebilecek hiçbir işlemi sözkonusu olmadığı ve kusur tamamen davacıya ait olduğu ve ayrıca davaya konu uyuşmazlıkta manevi tazminata takdir edilebilmesi için gerekli yasal şartlar mevcut olmadığından davanın reddini talep ettiklerini, Bankaları aleyhine haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak açılan davanın öncelikle aktif dava ehliyeti, husumet, derdestlik-mükerrer dava açılması noktalarındaki usuli itirazlarımız dikkate alınarak reddine, yukarıdaki taleplerimizin kabul görmemesi halinde, bağlantılı İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyasının bekletici sorun olarak ele alınmasına, davanın esastan reddine, masraf ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
İzmir …. Asliye Tic. Mhk. nin …/… D.İş sayılı dosyası, İzmir …. Asliye Ticaret Mhk.de …/… esas. sayılı dosyası, Bursa …. İcra Md.nün …/… e. Ve …/… e. Sayılı icra dosyaları, … … şube kodlu- … nolu 07/10/2017 keşide tarihli 48.000-TL çeki, … nolu 14/10/2017 keşide tarihli 45.000-TL çeki, İzmir … Noterliği nin 03 Kasım 2017 tarihli … yevmiye nolu ihtarnamesi., davacı şirketinin sicilinin temiz ve prestijli olduğunu, mali durumunu gösterecek her türlü delil., Bilirkişi incelemesi, Yargıtay Kararları dosyaya delil olarak sunulmuştur.
Davacı tanıkları … … … ve … … … ya davetiye çıkartılarak tanık olarak beyanları alınmıştır. Davacının bildirmiş olduğu tanık … … şirket yetkilisi olduğundan tanık sıfatıyla dinlenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Mahkememizce CD kayıtları ve dökümü ile uyuşmazlık hususlarında bilirkişi heyeti raporu hazırlanması istenmiştir.
Bilirkişi E.Ü.Mühendislik Fak.Bilgisayar Müh.böl.Öğr.elamanı bilirkişi ile bankacı bilirkişi tarafından hazırlanan 06/09/2021 tarihli bilirkişi raporu özetle; Davalı banka ile davacı arasında akdedilen Çek Taahhüt Kredisi Taahhütnamesine istinaden davalı bankanın … Şubesi tarafından davacının TR… IBAN no lu hesabı üzerine keşideli çek karnesi verilmiştir. Davacı şirket tarafından banka nezdindeki … no.lu çek hesabından … … Muk. Amb. San Tic. Ltd. Şti. adına 14.10.2017 keşide tarihli … no.lu 45.000.-TL Bedelli ve 07.10.2017 keşide tarihli … no.lu 48.000.-TL bedelli 2 adet çek düzenlenerek verilmiş çek … .. A.Ş’ye ciro yolu ile devredilmiştir. Taraflar arasında akdedilen Çek Taahhütnamesinin 5. Maddese ve gerekse Bankacılık mevzuatı gereği çekin keşide tarihinde çek bedelinin çek hesabında bulunması gerektiği değerlendirilmiştir. Her iki çek Takas Odasına verilmiş sonrasında çeklerin arkasına çeklerin tedbir kararı bulunması nedeniyle ödemesinin durdurulduğu açıklaması yapılmıştır. Çeklerin gerek keşide tarihi ve gerekse ibraz tarihlerinde davalı banka nezdindeki çek hesabı ve diğer mevcut hesaplarında çek bedellerini karşılayacak tutarı bulunmadığı dosyaya sunulan hesap ekstrelerinden tespit edilmiştir. Çeklerin ödenmemesi üzerine çek hamilleri tarafından icra takiplerine başlanmış davacı şirket tarafından düzenlenen ek çeklerle ödemeler yapılarak takip dosyaları işlemden kaldırılmıştır. Çeklerin ibrazında çeklerle ilgili olarak tedbir kararı bulunduğu dolayısıyla bakiye bulunsa dahi mahkeme kararı gereği ödenemeyeceği değerlendirilmiştir. Davacı şirket tarafından Çek hamili aleyhine açılan İzmir … . Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… E. Sayılı dosyasındaki menfi tespit davası ile ilgili yargılama sonucunda: … … Şubesine ait 07.10.2017 keşide tarihli 48.000-TL bedelli, 2412383 no.lu, 14.10.2017 keşide tarihli 45.000-TL bedelli … no.lu çeklerin tamamından davacının sorumlu olmadığına 05.11.2019 tarih ve …/… K. Sayısı ile karar verilmiştir. Dava kapsamında incelenmesi istenen CD incelendiğinde 16.10.2017 13:43 tarihinde oluşturulmuş, 12.10.2018 13:09 tarihinde CD’ye yazılmış olan 53 saniyelik m4a formatında kaydedilmiş Ses Kaydı 1 ve 23.10.2017 10:49 – tarihinde oluşturulmuş, 12.10.2018 13:09 tarihinde CD’ye yazılmış olan 7 dakikalık m4a formatında kaydedilmiş Ses Kaydı 2 isimli iki adet iPhone marka telefonda kaydedilmiş ses kaydı bulunduğu, iki telefon görüşmesinin herhangi bir yerinde de tarafların ses kaydına dair bir ifadesi ve konuşması bulunmadığı, Ses Kaydı 1.mda isimli ses kaydı Ses kaydında 44. Saniyeden sonra kesilme yapılmış olabileceği, … Hanım olarak seslenilen kişinin sesinin normal seviyesinden olduça az gelmesi ve cevabı beklenmeden telefonunun kapatılmasının olağan konuşmaya aykırı olduğu, ses görüşmesinin 44.Saniyedeki spektrumu incelendiğinde kesilme benzeri bir durum olmadığının görüldüğü ancak bu konuda uzman bir bilirkişiye de danışılabileceği, Ses Kaydı 2.mda isimli ses kaydında kesilme benzeri bir durum tespit edilmediği ancak bu konuda uzman bir bilirkişiye danışılabileceği, Davacının manevi tazminat talebinin takdir ve değerlendirmesinin sayın mahkemeye ait olacağı görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
Davacı vekilince bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesi, davalı vekilince bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesi sunulmuştur.
Dosyanın … … ve … …’den oluşan bilirkişi heyetine tevdi ile tarafların itirazları da dikkate alınarak bankacılık kanunu TTK ve TBK hükümleri ve taraflar arasında düzenlenen sözleşme hükümlerine ve dosyadaki delillere göre davalının kastı yada kusurlu bireylerinin bulunup bulunmadığı ve varsa bu eylem nedeniyle davacının maddi bir zarara uğrayıp uğramadığı, uğramış ise miktarının ne olduğu ve davalının sorumlu olduğu zarar tutarının tespitine yönelik ek rapor aldırılmıştır.
Bilirkişi heyeti 09/03/2022 tarihli ek raporlarında özetle; dava konusu … Bank AŞ…. İzmir Şubesine ait 07/10/2017 keşide tarihli, 48.000-TL bedelli, 14/10/2017 keşide tarili 45.000-TL bedelli, 20/10/2017 keşide tarihli, 49.755 TL bedelli çekler yönünden %20 nakit ve teminat mektubu sunulduğundan davalı … … Muk. Ve Amb. San.Tic. Ldti. Şti., tarafından bankaya ibraz edildiğinde ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı konulmasına 22/09/2017 tarihinde karar verildiğini, … Bankası … Şubesine ait 20/10/2017 keşide tarihli, 49755 bedelli, … nolu çekin 36.144,85-TL kısmından davalıya borçlu olmadığının tespitine, 05/11/2019 tarih ve …/… K.sayılı ile karar verilmiştir. Karar mahkemenin 28/09/2017 tarihli müzekkeresi ile … Bankası … şubesine bildirilmiştir. Çeklerin ibrazında çeklerle ilgili olarak tedbir kararı bulunduğu dolayısıyla bakiye bulunsa da dahi mahkeme kararı gereği ödenemeyeceği değerlendirilmiştir. Bu değerlerlendirme … firması yönünden olmuştur, Davaya ve takibe konu çekler … firması tarafından değil … firması tarafından takibe konulmuştur. Davalı bankanın … firması dışında 3.kişilere çek bedelinin ödemesi yönünde mahkemenin tedbir kararı bulunmadığından çeklerle ilgili yaptığı işlemler yönünden bir kusuru veya bankacılık mevzuatına aykırılığı bulunmadığı değerlendirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Davanın; … Bankası İzmir … Şubesine ait … 1 nolu hesaptan keşide edilen 07/10/2017 keşide tarihli 48.000,00-TL bedelli … seri nolu, 14/10/2017 keşide tarihli 45.000,00-TL bedelli … seri nolu, 20/10/2017 keşide tarihli 49.755,00-TL bedelli … seri nolu 3 adet çekin davalı bankanın kusuru nedeniyle karşılıksız çıkması nedeniylen davacı tarafça dava dışı 3.kişilere icra tehditi altında ödenen bedel sebebiyle uğranılan 28.000,00-TL nin ve davacının bu sebeple uğradığı manevi zararın davalıdan tahsili istemine ilişkin olduğu, uyuşmazlığın; davacının davalıya dava konusu 3 adet çek nedeniyle herhangi bir yazılı talimat verip vermediği, bu çeklerin karşılıksız çıkmasının tarafların hangisinin kusurundan ileri geldiği, davacı tarafça dava dışı 3.kişilere ödenen bedel nedeniyle davacının herhangi bir zarara uğrayıp uğramadığı, uğradı ise bu zararın davalıya izafe edilecek kusurdan ileri gelip gelmediği, geldi ise kusurun ve zararın varlığı, manevi tazminatın koşullarının oluşup oluşmadığı, oluştu ise davacı lehine hükmedilecek tazminat miktarı hususlarında toplandığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafça delil olarak bildirilen İzmir ….ATM nin …/… E.sayılı dosyası incelenmesinde; davacı tarafından davalı … … … Mukavva Ambalaj San Tic Ltd Şti aleyhine açılan dava olduğu, dava konusunun ise davacı tarafça keşide edilip davalıya verilen … Bankası İzmir … Şubesine ait; … nolu hesaptan keşide edilen 07/10/2017 keşide tarihli 48.000,00-TL bedelli … seri nolu, 14/10/2017 keşide tarihli 45.000,00-TL bedelli … seri nolu, 20/10/2017 keşide tarihli 49.755,00-TL bedelli … seri nolu 3 adet çek nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olduğu, yapılan yargılama sonucunun tarafların ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme ile 48.000 ve 45.000-TL bedelli çeklerin tamamının bedelsiz kaldığı 49.755,00-TL bedelli çekin ise 36.144,85-TL sinin bedelsiz kaldığı tespit edilerek bu miktarlar yönünden davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce davacının iddiaları ve toplanan deliller değerlendirilmek üzere; bilgisayar mühendisi ve bankacı bilirkişiden oluşan heyetten rapor aldırılmış bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen rapora göre; davacıya davalı banka ile düzenlemiş olduğu taahahüt kredisine istinaden çek karnesi aldığı, dava konusu çekleri keşide ettiği ve çeklerin ciro edildiği, taraflar arasında düzenlenen çek taahahütname kredi sözleşmesinin 5.maddesi ve bankacılık mevzuatı gereğince keşide tarihinin çek bedelinin, çek hesabında bulunması gerektiği halde davacı tarafça keşide tarihinde çek hesabından para bulundurulmadığını, her iki çekinde takas odasına ibraz edildiği ve çeklerin arkasına çeklerde tedbir olması nedeniyle ödemenin durdurulduğuna yönelik açıklamanın yazıldığı, çek bedellerinin ödenmemesi nedeniyle çek hamilleri tarafından icra takibi başlatıldığı, çeklerin gerek keşide tarihi gerekse ibraz tarihlerinde davalı banka nezdindeki çek hesabı ve diğer mevcut hesaplarında çek bedellerine karşılayacak tutarın bulunmadığı, dosyaya sunulan telefon görüşmelerine ilişkin yapılan incelemede; her iki telefon görüşmesinin herhangi bir yerinde telefonların ses kaydının alındığına dair bir ifadesinin ve telefon kaydının bulunmadığı, ses kaydında 44.saniyeden sonra kesilme yapılmış olabileceği, … Hanım olarak seslenilen kişinin sesinin normal seviyesinden oldukça az gelmemesi ve cevabı beklenmeden telefonun kapatılmasına olağan konuşmaya aykırı olduğu, ses görüşmesinin 44.saniyedeki spektrumu incelendiğinde, kesilme benzeri bir durumun olmadığının tespit edildiği, mahkememizce bilirkişi tarafından kök raporda uyuşmazlık konularının tamamı yönünden değerlendirme yapılmadığı değerlendirilerek bilirkişi heyetinden sözleşme hükümleri ve dosyadaki delillere göre davalı bankanın kastı yada kusurlu bir eylemi sonucunda davacının maddi bir zararının oluşup oluşmadığı ve varsa zarar miktarının tespitine yönelik rapor düzenlenmesinin istenildiği, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen ek raporda; dava konusu çeklerin … Firması tarafından ibraz edilmediği, ciranta … firması tarafından takibe konulduğu, davalı bankanın … firması dışındaki 3.kişilerin çek bedelini ödemesi yönünde mahkemenin tedbir kararı bulunmadığından çeklerle ilgili yaptığı işlemler yönünden bir kusuru veya bankacılık mevzuatına aykırı bir davranışının bulunmadığı, dinlenen tanık beyanlarına göre davalı banka çalışanları mevzuat gereğince kendilerine verilen görevi icra ettikleri, herhangi bir kastı ve kusurlarının bulunmadığı, İzmir ….ATM 22/09/2017 tarihli tensip tutanağının 10 nolu ara kararı uyarınca dava konusu çekler yönünden davalı … … Mukavva Amb.San.Tic. Ltd. Şti tarafından bankaya ibraz edildiğinde ödenmemesi için ihtiyati tedbir konulmasına karar verildiği, kararın icrası için 28/09/2017 tarihinde davalı bankaya müzekkere yazıldığı, dava konusu çeklerin takasa ibraz edildiği ve çek hesabında çeklerin karşılığının bulunmadığı çeklerin arkasında tedbir kararının yazıldığı, çeklerin ciranta tarafından tedbir kararı verilen … şirketi dışındaki ciranta tarafından takibe konulduğu, davacı taraf dava dilekçesinde davacının ödeme gününde aynı şubede döviz hesabı bulunduğu ve bu hesabın TL ye çevrilerek çeklerin 3.kişiler tarafından ibrazı halinde çek bedellerinin ödenmesinin banka yetkililerinden istenildiğini ve banka yetkililerinin kendisine yanlış yönlendirerek döviz hesabının şimdilik bozmamayı istediklerini çeklerin ibraz edildiğinde ibraz bilgisini alır almaz işlem yapacaklarını beyan ederek bunu aykırı davranarak bankanın kendisine maddi ve manevi zarara uğrattığını belirtmiş ise de, toplanan delillere göre davacının çeklerin keşide ve ibraz tarihinde çek hesabında karşılığının bulunmadığı, ayrıca davacının banka şubesi nezdindeki diğer hesaplarında bulunan döviz ya da diğer hesaplardan çek hesabına para aktarılmasına onay verdiğine ilişkin iddiasını ispata elverişli yazılı bir delil bulunmadığı, çek kanunu uyarınca keşide ve ibraz tarihinde çek keşidecisinin çek hesabında çek bedelinde yer alan bedel kadar parayı bulundurmak zorunda olduğu, buna rağmen davacının çek hesabında çek bedeli kadar parayı bulundurmadığı, davacının döviz hesabından çek hesabına para aktarılabilmesi için bu konuda yazılı olarak verilmiş talimat yada izin yada bizzat yapılmış havale işleminin bulunması gerektiği, bu işlemlerin yapıldığına ilişkin dosyada bir delil bulunmadığı, davalı bankanın bankacılık mevzuatı gereğince sorumluluğunun yerine getirmiş olduğu banka çalışanlarının dava konusu çeklerin ödenmemesinde herhangi bir kusuru ve sorumluluğunun bulunmadığı bu sebeple maddi ve manevi tazminat koşulları da bulunmadığı kanaatine varılmakla davacının maddi ve manevi tazminat davasının ayrı ayrı reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davacının maddi ve manevi tazminat davasının ayrı ayrı REDDİNE,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 80,70-TL harcın peşin alınan 3.039,80-TL harçtan mahsubu ile kalan 2.959,10-TL harcın kararın kesinleşmesi halinde davacıya iadesine,
3-Yapılan harç ve masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı … … bankası AŞ, şirketinin kendilerini bir vekil ile temsil ettirdikleri anlaşıldığından maddi tazminat yönünden hüküm tarihindeki AAÜT gereğince 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5- Davalı … … bankası AŞ. Şirketinin kendilerini bir vekil ile temsil ettirdikleri anlaşıldığından manevi tazminat yönünden hüküm tarihindeki AAÜT gereğince 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve istek halinde ayrıca karar yazılmaya gerek görülmeden artan gider avansının derhal taraflara iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalı vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize yahut başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamını ödemek suretiyle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/06/2022

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.