Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1423 E. 2023/47 K. 02.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/1423 Esas
KARAR NO : 2023/47
DAVA : Borçtan Kurtulma Davası
DAVA TARİHİ : 18/12/2017
KARAR TARİHİ : 02/02/2023
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 09/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan Borçtan Kurtulma Davası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; çeklerde ciranta olarak ismi bulunan …’nın davalı şirketin sahibi olduğu, yani davacıya çeki ciro eden çek cirantası …’ya davalı şirketin tüm hisselerinin ait olduğu, davacı tarafından yapılan kontrollerde mal fiyatının sehven düşük olarak faturaya yansıtıldığı, bunun davalı yanca da kabul edildiği, davalının yapım işini üstlenmiş olduğu limanda kullanmak üzere davacıdan mal aldığı buna karşılık davacı tarafça … tarih ve … nolu ve … tarih ve … nolu faturalar düzenlendiği, söz konusu düzenlenen faturaların bedellerinin sehven düşük olarak faturaya yansıtıldığı bunun davalı yanca kabul edilmekle birlikte mali zorluk nedeniyle fark bedellerini … ve … tarihinde iki eşit taksitle verebileceğini beyan ettiği bunun kabul edildiği, ödemelere karşılık bahse konu tarihli vadeleri içerir 75.000,00’er TL’lik iki adet çek verildiği, ödeme günü gelmeden davalının davacıyı arayarak ödeme güçlüğü olması sebebiyle çekin ibraz edilmemesinin istenildiği, ticari ilişkinin sürdürülmesi ve davalının zor duruma düşmemesi için iyi niyetli olarak bunun kabul edilerek ibrazının sağlanmadığı ve bu nedenle karşılıksız işlemi görmeyerek çek vasfının yitirildiği, bu çeklerle alakalı İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatılmış ise de zamanında ibraz olmaması sebebiyle İstanbul Anadolu … İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile takibin iptal ettirildiği, davalı tarafından ödeme yapılmadığı, yeni tarihli çek verilmediği, daha sonra aynı firmaya verilmiş aynı malların bu fiyatın çok üzerinde olduğunun kayıtlarda sabit olduğu bu nedenle bahse konu fatura miktarlarının eksik tutarlı olduğunun anlaşılabileceği, söz konusu fiyat farkına yönelik … tarih ve … nolu 150.000,00 TL bedelli fiyat farkı faturası düzenlendiği, çeklerin ibraz edilmemesinden kaynaklı davalının sebepsiz zenginleştiği belirtilerek TTK 732 maddesinden kaynaklı … ve … vade tarihli 75.000,00’er TL bedelli 2 adet çek bedeli toplamı 150.000,00 TL’nin keşide tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesinin, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinden bırakılmasının talep edildiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından sunulan … havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; İddiaların soyut ve mesnetsiz olduğu, davacı tarafından müvekkili aleyhine İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan başlatılan takibe borcun bulunmaması sebebiyle yapılan itiraz üzerine İstanbul Anadolu … İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas ve … Karar sayılı ilam ile takibin iptaline karar verildiği yine davacı tarafından davalı aleyhine İstanbul Anadolu … İcra müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden cari hesaba dayanak başlatılan takibe itiraz edilmeyerek dosya borcunun infaz edildiği, bu nedenle senet konusu borcun olmadığı, davacının kötü niyet iddiasının yerinde olmadığı, davalı tarafından davacıya sipariş edilen usturmaçalara ilişkin … tarih ve 271.400,00 TL bedelli … tarih ve 265.972.00 TL bedelli fatura tanzim edilmiş buna karşılık olarak cevap dilekçesinde miktarları
belirtilen 11 adet çekin davacıya verildiği, taraflar arasında 2017 yılında yeniden mal alışverişi olduğu, davacı tarafından tanzim edilen … tarih ve 247.800,00 TL tutarlı, … tarihli ve 289.100,00 TL faturalara ilişkin yine cevap dilekçesinde miktarları belirtilen 8 adet çekin davacıya verildiği, bu ödemelerin mahsubu ile kalan 88.822,00 TL’lik cari hesap borcunun az önce belirtildiği gibi … Esas sayılı dosya ile tahsil edildiği dolayısıyla davalının davacıya borcunun olmadığı, dava konusu 2 adet çekin güvene dayalı olarak davacının talebine istinaden 2017 ve 2018 yılı sezonunda yapılma ihtimali olan limanlarla ilgili önceki fiyatlar üzerinden mal alımı yapabilmek için teminat amaçlı verildiği, davacının da bunu bildiğinden çeklere karşılıksız işlemi yaptırmadığı, tarafların tacir olduğu, … tarihli faturanın belirtilen nedenlerle kabulünün mümkün olmadığı, sözde fiyat farkını oluşturan alışveriş üzerinden 2 sene geçtikten sonra tanzim edilmesinin gerçeği yansıtmadığı gibi davacının kötü niyetli olduğunu gösterdiği, tam tersine davalının davacıdan alacaklı olduğu belirtilerek davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinden bırakılmasının talep edildiği görülmüştür.
Cevap dilekçesinin tebliği üzerine davacı tarafça cevaba cevap dilekçesinin sunulduğu, incelenmesinde dava dilekçesindeki hususların tekrarı mahiyette yazılı beyanlarda bulunulduğu, bunun tebliği üzerine davalı tarafça ikinci cevap dilekçesinin sunulduğu ve bunun incelenmesinde ise yine cevap dilekçesindeki hususların tekrarı mahiyette yazılı beyanlarda bulunulduğu, böylece dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün … ve …Esas sayılı dosyalarının Uyap örneği, İstanbul Anadolu …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının Uyap örneği, davacı kayıtlarının incelenmesine esas İstanbul Anadolu …. ATM’nin … Talimat sayılı dosyasından alınan rapor, davalı kayıtlarının incelenmesine esas hazırlanan … tarihli rapor, İstanbul Anadolu …. ATM’nin … Talimat sayılı dosyası üzerinden aldırılan ek rapor, İzmir İflas Müdürlüğü’nün … İflas sayılı dosyasında yapılan yazışmalar, sektör bilirkişisinden alınan … tarihli rapor, davacı vekilince sunulan yemin dilekçesi dosyamız arasındadır.
Davacı kayıtlarının incelenmesine esas İstanbul Anadolu …. ATM’nin … Talimat sayılı dosyası üzerinden kazandırılan … tarihli raporun dosya taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, incelenmesinde; davacının 2017 yılına ilişkin defter kaydında alacağa konu edilen 75.000,00’er TL’lik 2 adet çekin bulunduğu, davacının eksik fiyatlarla tanzim edilen faturaların yerine tanzim ettiği … tarihli fiyat farkı faturasının davacı kayıtlarında olduğu, dava tarihi itibariyle davacının davalıdan 156.310,36 TL tutarında alacaklı gözüktüğü, rapora karşı davacı vekili tarafından ve davalı vekili tarafından beyan ve itirazlarda bulunulduğu görülmüştür.
Davalı kayıtlarının incelenmesine esas kazandırılan … havale tarihli raporun dosya taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, incelenmesinde; dava konusu alacağa dayanak çeklerin davalı kayıtlarında kayıtlı olmadığı, davalının davacıya … tarihi itibariyle 88.822,00 TL’lik cari hesap borcunun olduğu, icra dosyası üzerinden ödendiği belirtilmekle birlikte bu ödemenin yapılıp yapılmadığının tespit edilemediği hususlarında görüş ve kanaat bildirildiği, rapora karşı davacı vekili tarafından ve davalı vekili tarafından beyan ve itirazlarda bulunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce dosyanın … tarihli duruşmada yeniden davacı kayıtlarını inceleyen bilirkişiye tevdi yönündeki ara kararı üzerine İstanbul Anadolu …. ATM’nin … Talimat sayılı dosyası üzerinden aldırılan ek raporun dosyaya kazandırıldığı ve taraflara usulüne uygun tebliğ edildiği anlaşılmış, incelenmesinde; yapılan itirazların ispata muhtaç olduğu görüşündeki kanaat bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce … tarihli duruşmada verilen ara karar ile dosyanın sektör bilirkişisine tevdi edilmekle hazırlanan … havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun tebliğ edildiği anlaşılmış, incelenmesinde özetle; … tarihli … nolu faturadaki ürün değerine ilişkin adet miktarının 8.750,00 TL, sonraki yapılan alımlara dair … tarihli … nolu fatura ile … tarihli … nolu faturalardaki ürün değerine ilişkin adet miktarının 4.600,00 TL olarak belirlendiği, her üç faturadaki malzemenin aynı nitelikte olduğu, kauçuk fiyatlarının dolar bazında 2015 yılı günümüz arasında büyük bir değişim göstermediği, faturalara konu usturmaçanın kaydırmaz levhası ile bugünkü uzak doğu piyasa değerinin 2800 – 3000 USD aralığında, arz talep esnasındaki duruma satıcı müşteri ilişkisine ve ödeme koşullarına bağlı olarak ödemeler belirlenmekle birlikte yurt içi ve yurt dışı pazar koşulları da göz önüne alınarak adet olarak satış fiyatının 2700 – 3100 USD bandı aralığında yani karşılığının 8.100,00 – 9.300,00 TL aralığında olabileceği, dosya muhteviyatından 8.750,00 TL birim fiyatlı ürünün 2 ay süre sonra 4.600,00 TL birim fiyatlı faturaya yansıtıldığı konusundaki fatura miktarının sehven düzenlenip düzenlenmediği hususundaki nihai değerlendirmenin Mahkememize ait olduğunun değerlendirildiği, davacı vekilince rapora beyanlarda bulunulduğu, davalı tarafça ise beyan yahut itirazda bulunulmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Yapılan inceleme neticesinde; dosya tarafları arasında usturmaça alışverişinden kaynaklı ticari bir münasebetin bulunduğu, bu kapsamda davaya dayanak alacak haricinde taraflar arasında bu ilişkiden kaynaklı başkaca faturalar ve bu faturalara yönelik çek ile borcun ödenmesine dair ilişkinin olduğu, Mahkememiz davacısı tarafından cari hesaptan kaynaklı alacağın tahsiline yönelik davalı aleyhine İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatılması üzerine davalı yanca icra dosyasına yapılan ödeme ile taraflar arası alacak borç durumunun sona erdirildiği, davacı tarafından davalı aleyhine düzenlenen faturalardan … tarihli … nolu ve … tarihli … nolu faturalardaki mal fiyatlarının sehven düşük olarak gösterilmesi iddiası ve bu kapsamda davalı tarafça verildiği beyan edilen çeklerin bedelinin tahsil edilememesi sebebiyle davalı aleyhine çek bedelleri toplamı üzerinden dava açıldığı konularında bir uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki yapılan tespit göz önüne alındığında taraflar arası uyuşmazlık konusu hususun; bahse konu fatura bedellerinin olması gerekenden daha düşük düzenlenip düzenlenmediği, düzenlenmiş ise olması gereken bedelin tespiti ile tespit edilecek tutardan davalının sorumlu olup olmayacağı, davacı tarafa verildiği beyan edilen 75.000,00’er TL bedelli 2 adet kambiyo vasfını yitirmiş çeklerden kaynaklı ve ayrıca bu çeklerin çekler konusu tutara yönelik düzenlendiği belirtilen … tarih ve … nolu faturadan kaynaklı davacının alacaklı olup olmadığının, bu anlamda davalı yanın fiyat farkından kaynaklı sebepsiz zenginleşip zenginleşmediğinin tespiti ile değerlendirilmesine yönelik açılan alacak davası olduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arası uyuşmazlığın değerlendirilmesine geçmeden evvel şu hususun belirtilmesinde fayda vardır. Tahkikatın devamı sırasında davalı şirketin iflas ettiği anlaşılmakla birlikte iflas işlemlerinin İzmir İflas Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden yürütüldüğünün tespiti üzerine davanın 2. alacaklar kurulu toplantısından 10 gün sonraya kadar durmasına karar verildiği ve 2. alacaklar kurulu toplantısı yapılmakla birlikte taraf teşkilinin sağlandığı anlaşılmıştır.
Her ne kadar yukarıda da belirtildiği gibi dosyaya kazandırılan gerek mali müşavir kök ve ek raporuna gerekse sektör bilirkişisi raporuna itiraz yahut beyanlarda bulunulmuş ise de yapılan itirazların bir kısmının resen değerlendirilmesi gereken itirazlardan olduğu, bir kısmının aksi iddia edilmekle birlikte raporda karşılandığı kanaatine varılmakla birlikte mali müşavir kök ve ek raporları ile sektör bilirkişisi raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaatine varılmıştır.
Yukarıda da belirtildiği gibi dosya taraflarının ticari defter ve kayıtlarının tetkikine dair gerek alınan kök rapor gerekse ek rapora yukarıda da belirtildiği gibi beyanlarda bulunulmuş ise de taraf kayıtlarının incelenmesinde; davacı tarafın davalı aleyhine düzenlediği fiyat farkı faturasının davacı tarafta kayıtlı olmasına rağmen davalı yanda olmadığı, bu fiyat farkı faturasının davalı tarafça inkar edildiği ve ayrıca davacı tarafça bu fiyat farkına ilişkin verildiği beyan edilen çeklerin kambiyo vasfının yitirildiği sabit olduğundan fiyat farkı uygulamasının ve vasfı yitirilen kambiyodan kaynaklı alacaklı olduğunun ispatının davacı tarafta olduğu kanaatine varılmıştır.
Taraflar arası ticari ilişkiye konu faturalardan eksik düzenlendiği belirtilen faturalardaki usturmaça birim fiyatlarının 4.600,00 TL, aynı usturmaçalara ilişkin yaklaşık 2 ay evvel düzenlenen faturalarda ise usturmaça birim fiyatlarının 8.750,00 TL olduğu görülmüştür.
Taraflar arası ilişkinin niteliği ve iddia ve savunmalar göz önüne alındığında sehven düzenlendiği belirtilen fatura miktarının gerçeği yansıtıp yansıtmadığının öncelikli olarak tespiti ile yansıtmadığının anlaşılması halinde olması gereken fatura değerinin belirlenmesi ile buradan çıkacak sonuca göre dosya kapsamında yukarıda belirtilen iddianın ispatı anlamında değerlendirme yapılarak sonuca gidilmesi gerektiği kanaatine varılmış bu kapsamda toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; dosya tarafları arasında ticari bir münasebet bulunmakla birlikte alım satıma yönelik yazılı anlamda herhangi bir sözleşmenin olmadığı, 2015 yılı Kasım ve Aralık ayında davalı aleyhine düzenlenen fatura içeriklerinde 80 mm usturmaça satışının olduğunun ve ürünün birim fiyatının 4.600,00 TL olarak belirlendiğinin aynı yıl Mart ayında ise yine aynı nitelikte ürün satılmakla birlikte bu sefer ürünün birim fiyatının 8.750,00 TL olarak belirlendiği göz önüne alındığında faturanın olması gerekenden eksik hesaplandığı yönündeki iddianın ya yemin delili ya davalının kabulü ya da bir sözleşme ile ispatlanması gerektiği buna karşılık davalının faturayı kabul etmediği gibi içeriğini de inkar ettiği bu nedenle davacı yana sorulan soru üzerine dayanıldığı belirtilen yemin deliline ilişkin dilekçenin sunulduğu, bunun davalı yana usulüne uygun olarak tebliğ edilmekle birlikte her ne kadar yemin dilekçesinin iflas eden şirket yetkilisi …’ya gönderilmesi gerektiği belirtilmiş ise de Yargıtay 23 HD’nin 2014/5164 Esas ve 2014/4666 Karar sayılı ilamı göz önüne alınarak iflas idaresine gönderilmesi gerektiği kanaatine varılarak bu anlamda çıkarılan tebligat gereğinin davalı tarafça yerine getirilemediğinin anlaşıldığı, buradan hareketle içeriği inkar edilmiş ise de fiyat farkı faturasının içeriği bakımından iddianın davacı tarafça ispatlandığı kanaatine varıldığı ve ancak az yukarıda da belirtildiği gibi miktara yönelik de kabul edilmeme yönünde beyan olduğundan fatura içeriğine ilişkin miktarın yerinde olup olmadığı bakımından yapılan inceleme neticesinde ise fatura tutarının olması gereken kadar olduğu yönündeki ispat külfetinin davacıda olduğu kanaatine varılmış bu kapsamda sektör bilirkişisinden rapor kazandırılmış olup söz konusu rapor göz önüne alındığında hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılan sektör bilirkişisince tanzim edilen … havale tarihli rapordan da anlaşılacağı üzere … nolu ve … nolu faturaların birim fiyatlarının sehven düzenlendiği, olması gereken birim fiyatına yönelik miktar aralığının belirtildiği her ne kadar diğer faturalar 8.750,00 TL birim fiyatlı düzenlenmiş ise de şu aşamada bilirkişi tarafından bildirilen asgari birim fiyatı göz önüne alınarak değerlendirme yapmanın yerinde olacağı, bu nedenle … nolu faturanın KDV dahil miktarının 265.972,00 TL olduğu anlaşılmakta ise de 8.100,00 TL olarak düşünüldüğünde olması gereken KDV dahil miktarın 468.342,00 TL olarak, … nolu faturanın KDV dahil miktarının 271.400,00 TL olduğu anlaşılmakta ise de yine 8.100,00 TL’den düşünüldüğünde olması gereken KDV dahil miktarının 477.900,00 TL olarak tespit edildiği, dolayısıyla her iki faturanın da esasen sehven düzenlendiği hususunun ortaya çıktığı, davacının en baz fiyat göz önüne alındığında … nolu faturadan 202.370,00 TL, … nolu faturadan ise 206.500,00 TL tutarında eksik fiyatlandırma yaptığı anlaşılmakla birlikte bu tutarlar göz önüne alındığında faturanın sehven düzenlendiğinin sabit görüldüğü buradan hareketle Kasım ve Aralık ayında düzenlenen faturaların olması gerekenden daha fazla olduğu yönündeki iddianın davacı tarafça ispat edildiği kanaatine varılmakla birlikte her ne kadar davacının söz konusu fiyat fark tutarı yukarıda belirtildiği şekilde daha fazla olduğu anlaşılmış ise de taleple bağlılık ilkesi gereği kambiyo vasfının yitirildiği anlaşılan çeklerden kaynaklı olarak talebe konu edilen çek bedelleri yönünden az önce belirtilen yemin metni içeriği göz önüne alındığında yeminin davalı yanca edasından kaçınıldığı kanaatine varılarak konu edilen bedel uyarınca davacının davalıdan alacaklı olduğu şeklinde yapılan değerlendirme neticesinde açılı davanın kabulü ile 150.000,00 TL’nin 75.000,00 TL’sinin … tarihinden, 75.000,00 TL’sinin ise … tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Her ne kadar davacı tarafça ilk duruşmada İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden başlatılan takibe yapılan itiraz üzerine durdurulması sebebiyle işbu dosya üzerinden inkar tazminatı talep edilmiş ise de davanın niteliği gereği bu yönde bir tazminatın talep edilemeyeceği kaldı ki dava ve cevaba cevap dilekçesinde de bu hususun ileri sürülmediği göz önüne alındığında kısa kararda bu durum belirtilmeyerek bu kalem tazminatı yönünden talebin yerinde olmadığı anlaşılarak reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın KABULÜ ile 150.000,00 TL’nin 75.000,00 TL’sinin … tarihinden, 75.000,00 TL’sinin ise … tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 10.246,50 TL karar ve ilam harcından evvelce alınan 31,40 TL peşin harcın mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 10.215,10 TL karar ve ilam harcının DAVALIDAN TAHSİLİ HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
3- Davacı tarafından yatırılan 62,80 TL (31,40 TL peşin harç ile 31,40 TL başvuru harcından oluşan) harç ile gider avansından kullanılan 2.839,28 TL (tebligat ücreti, posta masrafı ve bilirkişi ücretinden oluşan) oluşan toplam 2.902,08 TL yargılama giderinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
4- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan 38,22 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACI TARAFA İADESİNE,
5- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 23.500,00 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6- Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 02/02/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır