Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1388 E. 2021/396 K. 27.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1388 Esas
KARAR NO : 2021/396

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/12/2017
KARAR TARİHİ : 27/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin, müvekkili … aleyhine İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile …bank 03/09/2017 keşide tarihli, 30.000,00 TL bedelli, … seri nolu çek ile icra takibi başlattığı, takibe konu çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığından iş bu çekler nedeniyle müvekkilinin, davalı şirkete borçlu olmadığı belirtilerek açıklanan nedenlerle davanın kabulüne, İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibinin dava konusu çekteki imzanın davacı müvekkiline ait olmaması nedeniyle teminatsız olarak tedbiren durdurulmasına, müvekkili aleyhine açılan İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibinin müvekkili bakımından iptaline, … 03/09/2017 keşide tarihli, 30.000,00 TL bedelli, … seri nolu çekteki imzanın müvekkiline ait olmaması nedeniyle davacı …’ın söz konusu çek nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespit edilmesine, müvekkili aleyhine İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasıyla başlatılan haksız ve kötü niyetli icra takibi nedeniyle davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; alacaklısının müvekkili, borçlusunun … olduğu İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasında ödeme emrinin borçluya 20/09/2017 tarihinde tebliğ edilmiş olup, süresi içinde itiraz etmediğinden dolayı takibin kesinleştiği, davacı yanın bu tarihten işbu davayı ikame ettiği 11/12/2017 tarihine kadar ne süresinde imzaya itiraz ederek takibin iptali için dava ikame ettiği ne de icra dosyasına herhangi bir beyanda bulunduğu, aksine 16/10/2017 tarihinden beri maaşından yapılan kesintilere tek bir itirazının olmadığı, tüm bu kronolojinin davacının iddialarında samimi olmadığının ve kötüniyetinin açık göstergesi olduğu, davacının çekteki imzanın kendisine ait olmadığını beyan ettiği ancak basiretli bir tacir olarak çekiyle ilgili ne işlem yaptığını beyan etmediği, müvekkilinin İzmir’in en büyük krom korkuluk imalatçılarından biri olup yapmış olduğu işe karşılık bu çeki aldığı, çekteki imzanın aidiyeti konusunda kendisinin bilgi sahibi olmadığı, basiretli bir tacir olan müvekkilinin çek kendisine tevdi edildikten sonra çeki sordurduğu, ödeme yasağı, çalıntı gibi bir durum söz konusu olmadığı için çeki kabul ettiği, davacı yanın çeki keşide etmesi için vekil tayin ettiği, vekaleti dosyaya ibraz ettiği, sonrasında bu vekilin 04/12/2017 tarihinde yani icra takibi başlayıp ödeme emri kendisine tebliğ edildikten iki buçuk ay, maaşı haczedilip kesintinin başlamasından ödeme emri kendisine tebliğ edildikten bir buçuk ay sonra azledildiğinin anlaşıldığı, bu halde davacının vekili/fiili ortağı ile anlaşmazlığa düşüp işbu davayı kötüniyetle ikame ettiğinin çok açık olduğu, müvekkilinin yaptığı imalat karşısında işbu çeki kontrol ederek aldığı, herhangi bir olumsuz bilgi gelmediği için kabul ettiği, çekin tarihi 03/09/2017 olup, bu çeke karşılık yapılan sözleşmenin tarihlerinin 14/04/2017 ve 04/05/2017 olduğu, işin bitirilip teslim edildiği tarihin ise 01/06/2017 tarihi olduğu, bu halde davacının vekilini azletmesinin bu çekin geçerliliğini etkilemediği, kaldı ki imzanın davacıya ait olmadığı yönündeki beyanların da taraflarınca kabul edilmediği, İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasında davacıya ait taşınmaza ait haczin İİK 103. maddesi uyarınca bildiriminden sonra işbu davayı ikame ettiği, davacı yanın kendi iç ilişkilerindeki güvensizlikten dolayı, imzanın kendisine ait olmadığını iddia ederek haksız ve mesnetsiz bu davayı açtığı, davacı yan ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihten uzun süre geçtikten sonra işbu davayı açmasının iyiniyetli hamil konumunda olan ve alacağını tahsil etmek isteyen müvekkilinin alacağına engel olmak istediğinin ve davacının kötüniyetli olduğunun göstergesi olduğu belirtilerek açıklanan nedenlerle, haksız ve mesnetsiz iş bu davanın reddine, davacı aleyhine %20 tazminata hükmedilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Davacı tarafından cevaba cevap dilekçesinin sunulduğu, bu dilekçenin davalı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ve davalı tarafça ikinci cevap dilekçesinin sunulmadığı dolayısı ile dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
Davacı vekili tarafından sunulan 04/01/2018 tarihli delil dilekçesi ekinde yer alan ve imza örneklerinin bulunduğu evrak fotokopileri, …bank … Şubesi’nin yazı cevabı, İzmir …. Noterliği’nin yazı cevabı, İzmir … Noterliği’nce gönderilen davacı …’a ait imza sirküleri aslı, İzmir …. Noterliği’nce gönderilen davacı …’a ait vekaletname ve azilname aslı, yazı cevabı, … Döküm Pazarlama Gıda İnşaat Emlak Pet. San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin yazı cevabı, …Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün yazı cevabı, Davacı …’ın Mahkememizde alınan yazı ve imza örnekleri aslı, İzmir … İcra Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının Uyap örneği, İzmir … ATM’nin … Esas sayılı dosyasının Uyap örneği, İzmir … İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının Uyap örneği, İzmir … İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden gönderilen …bank 13/07/2018 tarih, 461 sayılı 2 adet sabit faizli konut finansmanı sözleşmesi aslı, İstanbul ATK Fizik İhtisas Dairesi’nin raporu ve bilirkişi raporu dosyamız arasındadır.
İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Mahkememiz davalısı tarafından davacı ve dava dışı … aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, takip dayanağının 03/09/2017 tarihli, 30.000,00 TL bedelli ve … seri numaralı çek olarak belirtildiği görülmüştür. Bahse konu çekin keşidecisinin şekle göre davacı, lehtarının dava dışı … olduğu, adı geçen tarafından ciro edilmekle davalıya verildiği anlaşılmıştır.
İzmir … İcra Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Mahkememiz davalısının müşteki olduğu, davacının ise sanık olduğu dosyanın konusunun karşılıksız çek keşide etmek suçuna ilişkin olduğu, müştekinin yetkili hamil olmaması nedeniyle davanın … karar sayılı ilamı ile şikayet hakkının düşürülmesine karar verildiği görülmüştür.
İzmir … İcra Hukuk Mahkemesinin … esas ve … karar sayılı dosyasının incelenmesinde; Mahkememiz davacısı tarafından davalı aleyhine İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden yürütülen takibe ilişkin olarak İzmir ili menderes ilçesi … Mahallesi … ada … parsel sayılı taşınmazın 6 nolu bağımsız bölüm üzerini konulan hacze yönelik meskeniyet iddiasının ileri sürüldüğü ve yapılan yargılama neticesinde şikayetin kısmen kabulüne karar verildiği görülmüştür.
Mahkememizce 10/10/2019 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği dosyanın ekleri niteliğindeki evraklar ve sunulan belge asılları ile birlikte İstanbul ATK Fizik İhtisas Dairesi’ne sevki ile çekte yer alan imzanın dosyaya sunulan belgeler ve tatbike neden imzalar karşılaştırılarak davacıya ait olup olmadığının tespitine yönelik rapor alınmasının istenilmesine üzerine adı geçen Fizik İhtisas Dairesi tarafından hazırlanan 07/02/2020 tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun sonuç kısmında aynen “İnceleme konusu çekte “…” adına atılı basit tersimli imza ile …’ın mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından söz konusu imzanın mevcut mukayese imzalarına kıyasla kuvvetle muhtemel …’ın eli ürünü olmadığı hususunu bildirir” şeklinde kanaat belirtildiği görülmüştür. Söz konusu rapora karşı davacı vekilince beyan dilekçesinin sunulduğu, davalı vekilince itiraz dilekçesinin sunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce 25/06/2020 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği dosyanın kapsamı ve ATK’ca varılan kanaatin kesin kanaat olmaması ve ayrıca davalı vekilinin itirazları da göz önünde bulundurularak İstanbul Teknik Üniversitesinden oluşturulacak en az 3 kişilik bilirkişi heyetinden çekteki yer alan imzanın davacıya ait olup olmadığının kesin kanaat ile belirlenerek rapor tanzimi için İstanbul Nöbetçi, ATM’ne talimat yazılmasının istenilmesi üzerine İstanbul Nöbetçi ATM’ye talimat yazıldığı ve talimatın İstanbul … ATM’nin … Talimat sırasına kaydedildiği, dosyanın Mahkemece resen seçilen bilirkişi heyeti Prof. Dr. …, Prof. Dr. … ve Prof. Dr. …’a tevdi edildiği, adı geçen bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 22/09/2020 tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun sonuç kısmında aynen “borçlusu …, alacaklısı …, keşide yeri …, keşide tarihi 03/09/2017, çek basım tarihi 08/03/2017 olan 30.000,00 TL bedelli, …bank … Şubesi’ne ait … seri numaralı çekte … adına atılı keşideci imzası ile kişiye ait mevcut mukayese imzaları arasında önemli düzeyde farklılık saptandığından inceleme konusu imzanın …’ın eli ürünü olmadığı, bu kişinin imzaları model alınarak atılmış nitelikte olduğu” şeklinde kanaat belirtildiği görülmüştür. Söz konusu rapora karşı davacı vekilince beyan ya da itiraz dilekçesinin sunulmadığı, davalı vekilince itiraz dilekçesinin sunulduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Taraflar arası uyuşmazlık konusu hususun; Davanın, icra takibinden sonra sahtecilik iddiasıyla açılan menfi tespit davası olduğu, Taraflar arasındaki uyuşmazlığın İzmir …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine dayanak yapılan çekteki imzanın davacıya ait olup olmadığı, çek nedeniyle davacının davalıya borçlu olup olmadığı ve icra takibinin iptalinin gerekip gerekmediği, kötü niyet tazminatı taleplerinin yerinde olup olmadığı hususlarında açılan menfi tespit (hizmet sözleşmesinden kaynaklanan) davası olduğu anlaşılmıştır.
Dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde Mahkememiz davalısı tarafından sunulan cevap dilekçesinde davacının çek keşide etmesi yönünde dava dışı bir kişiye yetki verdiği ve çekin bu şekilde imza altına alındığı ve bu işlemden sonra maaştan kesinti yapıldıktan sonra kötü niyetli olarak iş bu davanın açıldığı belirtilmiş ise de dosya arasına kazandırılan İzmir …. Noterliğinin 04/12/2017 tarihli, … yevmiye sayılı ve ayrıca İzmir … Noterliğinin 03/09/2013 tarihli, … yevmiye sayılı ihtarnamesinin bir olarak değerlendirilmesinde davacı tarafından çek düzenleme yetkisinin dava dışı Teoman isimli şahsa verilmediği dolayısı ile davalı tarafın çekin düzenlenmesi bakımından davacı tarafından dava dışı bir kişiye yetki verildiği yönündeki iddiasının yerine olmadığı kanaatine varılmıştır.
Her ne kadar dosyaya sunulu raporlara karşı itiraz dilekçeleri sunulmuş ise de kazandırılan ilk raporda neticeten davacının eli ürünü olduğunun kesin olarak saptanamaması şeklindeki varılan kanaatin ikinci rapordaki davacının eli ürün olmadığı şeklindeki kanaat ile bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde raporlar arasında sonuç kanaat bakımından kesinlik kanaati yönünden fark bulunsa da her iki raporda da imzanın davacının eli olduğuna yönelik hususun varlığının saptanmadığı buna rağmen son raporda da davacının eli ürün olmadığının kesin olarak kanaat edinilmiş olması dolayısı ile raporlar arası çelişkinin bu anlamda bulunmaması kanaatine varılmakla bu hususa yönelik hususların bir bütün olarak değerlendirildiğinde davalı tarafından yapılan itirazın yerinde olmadığı ve dosyaya sunulu 22/09/2020 tarihli heyet raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu ve varılan kanaatin Mahkememizce de benimsendiğine kanaat getirilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; her ne kadar davalı tarafından yukarıda belirtilen hususlar doğrultusunda savunmada bulunulmuş ise de yukarıda da belirtildiği gibi takibe konu edilen çekin düzenleme tarihinde davacı tarafından dava dışı bir kişiye çek keşide etme yetkisinin verilmediğinin anlaşıldığı, takibe konu edilen çekteki imzanın davacının eli ürünü olmadığına kanaat edinildiği anlaşılmakla yukarıda belirtilen davacı iddialarının yerinde olduğu kanaatiyle açılı davanın kabulü ile İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında davacı aleyhine yürütülen takip konusu … bank … Şubesine ait 03/09/2017 tarihli 30.000,00 TL bedelli ve … seri numaralı çekten kaynaklı davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ile icra takibinin davacı yan ve yönünden sınırlı olmak kaydıyla iptaline ve ayrıca her ne kadar davacı tarafından talep edilmiş ise de davalı tarafın senedin ciro yolu ile almış olması ve ayrıca kötü niyetinin ispatlanamamış olması nedeni ile davacı tarafça talep edilen kötü niyet tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın KABULÜ ile; İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında davacı aleyhine yürütülen takip konusu …bank Şubesine ait 03/09/2017 tarihli 30.000,00 TL bedelli ve … seri numaralı çekten kaynaklı davacının davalıya BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİ ile icra takibinin davacı yan ve yönünden sınırlı olmak kaydıyla iptaline,
2- Davalı tarafın senedin ciro yolu ile almış olması ve ayrıca kötü niyetinin ispatlanamamış olması nedeni ile davacı tarafça talep edilen kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
3- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 2.260,80 TL karar ve ilam harcından evvelce alınan 565,20 TL peşin harcın mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 1.695,60 TL karar ve ilam harcının DAVALIDAN TAHSİLİ HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
4- Davacı tarafından yatırılan 596,60 TL (565,20 TL peşin harç ile 31,40 TL başvuru harcından oluşan) ile gider avansından kullanılan 2.457,65 TL (tebligat ücreti, posta masrafı ve bilirkişi ücretinden oluşan) yargılama giderinden oluşan toplam 3.054,25 TL’nin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan 131,35 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACI TARAFA İADESİNE,
6- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 4.964,42 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
7- Dosya arasında bulunan …bank 13/07/2018 tarih, 461 sayılı 2 adet sabit faizli konut finansmanı sözleşmesi aslının İzmir … İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasına kararın kesinleşmesinden sonra İADESİNE,
8- Dosya arasında bulunan İzmir … Noterliği’nin davacı …’a ait 14/12/2017 tarihli ve … yevmiye nolu imza sirküleri aslının kararın kesinleşmesinden sonra adı geçen Noterliğe İADESİNE,
9- Dosya arasında bulunan İzmir … Noterliği’nin davacı …’a ait 03/09/2013 tarihli ve … yevmiye nolu vekaletname ve 04/12/2017 tarihli ve … … nolu azilname aslının İzmir … İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasına kararın kesinleşmesinden sonra İADESİNE,
10- Dosya arasında bulunan İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasındaki senet aslının kararın kesinleşmesinden sonra İADESİNE,
11- Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.
27/04/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır