Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/889 E. 2021/830 K. 22.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/889
KARAR NO : 2021/830

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 29/06/2016
KARAR TARİHİ : 22/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde; medikal ürün satışı yapan müvekkili davacı şirket ile davalı şirket (… Hastanesi) arasında 08/05/2014 tarihli vadeli satış sözleşmesinin akdedildiğini, sözleşmenin 2 ve 4 maddesi gereğince davalı şirketin ortopedi sarf malzemelerini sadece müvekkili şirketten almak zorunda olduğunu, müvekkili şirketin edimlerine bağlı kalırken davalı şirketin edimlerini yerine getirmediğini, sözleşmenin 2. ve 4. maddelerindeki ürün alım şartını ihlal ettiğini, ürün ihtiyacını başka firmalardan tedarik etme yoluna gittiğini, davalı şirket ile iletişime geçilmek istenmiş ise de, girişimlerin olumsuz sonuçlandığını, bunun üzerine müvekkilinin İzmir … Noterliği’nin … yevmiye nolu ihtarnamesi ile 08/05/2014 tarihli vadeli satış sözleşmesini 01/08/2015 tarihinden geçerli olmak üzere feshettiğini ve sözleşmenin 4.4 maddesi gereğince daha önce satılan malzemelere uygulanan iskonto nedeniyle 11.708,96-TL’nin ve yine sözleşmenin 4.4 maddesi uyarınca sözleşmenin imza tarihi olan 08/05/2015 tarihi ile haklı fesih tarihi olan 01/08/2015 tarihlerini kapsayan ortopedi sarf malzemesi alım miktarının %10’u cezai şart bedelinin 3 iş günü içerisinde ödenmesini aksi halde yasal yollara başvurulacağını ihtar ettiğini, davalı şirketin ihtara cevap vermediğini, ihtarda talep edilen yükümlülüklerin yerine getirilmediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirkete dava dilekçesi tebliğ olunmuş, davalı şirketin davaya cevap vermediği anlaşılmış, duruşmalara katılan davalı vekili yargılamanın çeşitli aşamalarında dava dilekçesinde talebin iskonto olduğunu, açıkça cezai şart talep edilmediğini, yargılamada cezai şarta ilişkin talebin yok sayılması gerektiğini, davaya konu akdin tanziminde tarafların iradelerinin müvekkilinin hastanesinde çalışan doktor …’in hastalarda kullanacağı malzemelerin alımına ilişkin olduğunu, sözleşmenin tanzimi tarihinde önce müvekkilinin hastanesinde başka ortopedi doktoru çalışmasına rağmen sözleşmenin tanzim tarihinden önce davacıdan satın alınan malzemelerin sadece doktor … tarafından kullanılmış olmasının bu iradenin açık kanıt olduğunu, sözleşmede doktor …’in hastaneden ayrılması durumunda yerine gelecek doktor ve kullanacağı malzemelerin de sözleşmeye eklendiğini, doktor …’in 24/12/2014 tarihinde işten ayrıldığını yerine başka doktor gelmediğini, sözleşmenin imzalanmasından 19 ay sonra feshedildiğini 19 ay içerisinde davacı şirketten bir toplu iğne dahi satın alınmadığını, sözleşmenin hiçbir şekilde yürürlüğe konulmadığını, uygulanmadığını, 19 ay sonra sözleşmenin uygulanmasının talep edilmesinin ve 25 ay sonra dava konusu yapılmasının hakkın kötüye kullanılması olduğunu, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Taraflarca bildirilen deliller toplanmış, taraflar arasındaki sözleşme incelenmiş, tarafların ticari defter ve kayıtlarını kapsar şekilde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişilerden rapor alınmıştır.
Taraflar arasındaki 08/05/2014 tarihli vadeli satış sözleşmesinin incelenmesinden; satıcının … Ltd Şti alıcının … Ltd Şti … Hastanesi olduğu, sözleşmenin 2.maddesine göre konusunun ortopedi sarf malzemesi alımı olduğu ve “sut kodlu malzemelerin 25/03/2010 tarih ve … nolu sağlık uygulama tebliğinin 7.1.22 ve 23 maddesinde yer alan kurum tarafından istenen kriterlere 03.06.2010 tarihinde yayınlanan genelge hükümlerine ve tıbbi malzeme temin ve ödeme esaslarına uygunluğu hakkında” hükmünün yer aldığı, sözleşmenin 3.maddesinde satıcının yükümlülüklerinin düzenlendiği, sözleşmenin 4.maddesinde alıcının yükümlülükleri düzenlenmekle birlikte sözlemenin 4.3 maddesinde “alıcı hastane bünyesinde çalışmakta olan Dr…. (Alıcının ileride Dr…. hastaneden ayrılması halinde yerine başlayacak dr ile) hastaları ameliyat ve ameliyat öncesi ve sonrası dönemi için kullandığı 2 nolu başlık altında düzenlenen tıbbi malzemeler ve ortopedi malzemelerini satıcıdan almakla yükümlüdür. Bu madde alıcının hastanesi ile anlaşmalı olarak dışarıdan ameliyatlara giren doktorlar konusunda geçerli değildir. Alıcı Dr…. ile ilgili durum için geçerli olmak üzere hiçbir nedenle bir başka firmadan mal tedariğinde de bulunamaz…” ve sözleşmenin 4.4 maddesinde “alıcının 4.3 madde başlığı altında yer alan istisnai durum hariç satıcı dışında bir başka firmadan mal tedarik etmesi halinde başka firmadan satın aldığı malın bedelinin %10’u kadar alıcıya cezai şart ödemek zorundadır. Aynı zamanda satıcı tarafından sözleşme gereği yapılan alıcıya yapılmış %15’lik tüm iskontoların geriye dönük olarak da iadesi istenecektir. İade faturasında iskonto bedelinin her ne nam altında düzenlenmiş olursa olsun bu bedel satıcıya iade faturasının derhal tek taraflı olarak iptalini sağlama hakkı verecektir. Bu hususu alıcı sözleşmenin imzası anında peşinen gayri kabili kabul ve taahhüt eder” hükmüne yer verildiği, sözleşmede süre şartının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davacı … Ltd Şti’nin İzmir … Noterliği’nin 11/12/2015 tarihli … yevmiye numaralı davalı şirkete gönderdiği ihtarname ile malzemelerin davalı muhatabın sözleşme gereği alım yükümlülüğünü ihlal ettiğinden bahisle 08/05/2014 tarihli vadeli satış sözleşmesinin 01/08/2015 tarihinden itibaren haklı nedenle feshedildiğini, sözleşmenin 4.4 maddesi gereğince uygulanan indirim nedeniyle 11.708,96-TL bedelin ve sözleşmenin 4.4 maddesi gereğince 08/05/2014 tarihli ile 01/08/2015 tarihleri arasında ortopedi sarf malzemesi alım miktarının %10’u kadar cezai şart bedelinin 3 iş günü içerisinde ödenmesinin ihtar edildiği, böylelikle taraflar arasındaki sözleşmenin feshedildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişi … davacının ticari defterlerini inceleyerek sunduğu 27/10/2017 tarihli raporunda; taraflar arasında davaya konu 08/05/2014 tarihli vadeli satış sözleşmesinden önce başlayan ve sözleşme tarihinden önce 30/04/2015 tarihinde sona eren ticari mal alım satımından kaynaklanan cari hesap şeklinde yürütülen ticari ilişkinin olduğunu, 08/05/2014 sözleşme tarihinden sonra 31/12/2014 tarihine kadar davacı şirketin davalı şirkete mal satış faturası düzenlemediğini, yani davacının davalıya sözleşme kapsamında mal satışının olmadığını, sözleşmenin feshinin haklı olup olmadığının mahkemenin takdirinde olduğunu, davalı şirketin davacı şirket dışında başka şirketten mal alımını yaptığını gösteren cezai şart hesaplamasına esas olacak şekilde davalı ticari defterleri sunulmadığından cezai şart hesaplamasının yapılamadığını ortaya koymuştur. Davacı vekilince bilirkişi raporuna itiraz edilmiştir.
Davacı vekilinin talebi üzerine SGK İl Müdürlüğünden 08/05/2014 – 01/08/2015 tarihinde davalı şirket hastanesinde kullanılan ortopedi sarf malzemeleri sorulmuş, bilirkişi …’ndan ek rapor alınmıştır. Bilirkişi … 12/07/2018 tarihli ek raporunda; SGK İl Müdürlüğünce gönderilen malzeme listesinin sözleşmenin 4.4 maddesinde belirtilen cezai şart hesaplamasının esas alınıp alınmayacağı konusunun uzmanlık alanına girmediğini bildirmiştir. Bilirkişi ek raporu karşısında davacı tarafın talebi de dikkate alınarak bilirkişi olarak YMM … ile Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. … görevlendirilmiştir.
Bilirkişiler YMM … ile Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. … 15/04/2019 tarihli raporlarında; davalı hastanenin kullandığı ve SGK listesinde yer alan tüm malzemelerin (intraoperatif nöromonitörizasyon hariç) genel toplamının 4.716.219,71-TL olduğunu, genel ticari tatbikatta atroskopik malzeme ve ilişkili yardımcı malzemelerin farklı firma tarafından temin edilmesi sebebiyle atroskopiğe ilişkin malzemeler toplamının bu bedelden mahsubu kanaatine varıldığını, atroskopiğe ilişkin malzeme toplam tutarının 96.214,10-TL olup, düşüldüğünde ortopedik malzeme toplamının 4.620.005,61-TL olduğunu, vadeli satış sözleşmesi tarihi olan 08/05/2014 tarihinden sonra davacının davalıya herhangi bir mal satışı ve keşide edilmiş faturasının bulunmadığından satıcı tarafından sözleşme gereği alıcıya yapılmış bir iskonto da söz konusu olmadığından davacının davalıdan 08/05/2014 tarihli vadeli satış sözleşmesinin 4.4 maddesi gereğince %15 iskonto talebinin yerinde olmadığını, bu nedenle davacının sözleşmenin feshinde haklı olduğu ve sözleşmenin 4.4 maddesi gereğince davalının başka firmadan tedarik ettiği maldan dolayı %10 cezai şart talep edebileceğinin kabulü halinde cezai şart alacağının 462.000,56-TL olarak hesaplandığını ortaya koymuşlardır.
Bilirkişiler tarafından 15/04/2019 tarihindeki raporda ortaya konulan cezai şart hesaplamasının davalı şirket hastanesinde 08/05/2014 – 01/08/2015 tarihi aralığında kullanılan (tüm doktorların) ve davacı dışında başka firmalardan temin edilen ortopedik malzeme tutarı üzerinden yapıldığı belirlenmiştir. Davacı vekili %15 iskonto iadesi taleplerine ilişkin bilirkişi görüşüne katılmamakla birlikte cezai şart yönünden davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili bilirkişi raporuna karşı itirazlarını bildirmiştir.
Davacı vekili 08/05/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerinin 452.000,56-TL daha artırdıklarını, 462.000,56-TL’nin cezai şart tazminatı olarak dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili dava dilekçesinde cezai şart talep edilmediğini, sadece 10.000-TL bedelin tahsilinin istendiğini, dolayısıyla cezai şartın davanın konusu olmadığını, sözleşmenin feshi halinde müspet zarar cezai şartın istenemeyeceğini bildirerek ıslah talebine karşı itirazlarını bildirmiştir.
Davacı vekilinden dava dilekçesindeki 10.000-TL talebinin hangi konuda ne miktar istendiğinin açıklanması istenmiştir. Davacı vekili 15/07/2019 tarihli dilekçesinde; dava dilekçesindeki 10.000-TL olan talebin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000-TL’sinin %10 cezai şart bedeline 5.000-TL’sinin davalıya yapılan iskonto bedeline ilişkin olduğunu, ıslah tutarı ile birlikte değerlendirildiğinde toplam 462.000,56-TL taleplerinin 457.000,56-TL’sinin cezai şart bedeline ilişkin 5.000,00-TL’sinin iskonto bedeline ilişkin olduğunu bildirmiştir.
İl Sağlık Müdürlüğü’nün cevabi yazısı ile; 08/05/2014 ile 01/08/2015 tarihleri arasında Özel … Hastanesinde ortopedi uzmanı olarak çalışan hekim listesi gönderilmiş, davalı şirketin çalıştırdığı özel … Hastanesinde Ortopedi Uzmanı …’nın 11/12/2013 – 25/03/2019 tarihleri arasında, Ortopedi Uzmanı …’in 11/12/2014 – 18/05/2016, Ortopedi Uzmanı … (…) 30/01/2014 – 24/12/2014 tarihleri arasında geçici olarak çalıştıkları, ortopedi uzmanı …’in 24/04/2012 – 14/08/2014 tarihleri arasında ortopedi uzmanı … 20/08/2014-20/04/2019 tarihleri arasında çalıştıkları bildirilmiştir. Gönderilen bu listenin değerlendirilmesinden taraflar arasındaki 08/05/2014 tarihli vadeli satış sözleşmesinin akdedildiği tarihte davalı şirket hastanesinde Ortopedi Uzmanı Doktor …’den başka Ortopedi Uzmanı Doktor …, …’in de çalıştığı, dolayısıyla taraflar arasındaki sözleşmenin konusunun sadece Doktor …’in hastaları için ameliyat öncesi ve ameliyat sonrası dönem için sözleşmenin 2.nolu maddesi kapsamındaki tıbbi malzemeleri ve ortopedi malzemeleri olduğu sonucuna varılmıştır. Davacı tarafça her ne kadar davalı şirketin hastanesinde sözleşmenin yürürlükte bulunduğu dönemde kullanılan tüm ortopedi malzemelerinin cezai şarta esas alınması ileri sürülmüş ise de, sözleşmenin kapsamı ve sözleşmenin tanzim edildiği tarihte hastanede başka doktorların da çalışıyor olması karşısında sözleşmenin yorumundan bu yöndeki talep yerinde görülmemiştir. Sözleşmenin 4.3 maddesinde Doktor …’in hastaneden ayrılması halinde yerine başlayacak doktorun sözleşme kapsamında kullanacağı malzemelerin de davacıdan alınması ortaya konulmuş olup, bu yönüyle yapılan değerlendirme karşısında …’in istifa ile davalı hastanesinden 24/12/2014 tarihinde ayrıldığı, bu tarihten sonra davalı hastanesinde başka bir ortopedi uzmanının çalışmaya başlamadığı, ayrıca …’in (yabancı uyruklu) çalıştığı kadro türü itibariyle de yerine başka bir ortopedi uzmanının alınmadığı belirlenmiştir. Bu durum karşısında davacının cezai şart talebi ile ilgili olarak sözleşmenin tanzim tarihi olan 08/05/2014 tarihinden …’in istifa ile hastaneden ayrıldığı tarihi olan 24/12/2014 tarihi arasında davalı şirketin …’in hastaları için sözleşme kapsamında davacıdan değilde başkalarından temin ettiği malzeme tutarının dikkate alınması gerektiği sonucuna ulaşılmış bu tür malzemelerin listesi SGK İl Müdürlüğünden sorulmuş ve bilirkişilerden ek rapor alınmıştır.
Kemeraltı Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezinin 15/04/2021 tarihli cevabi yazısı ile; Özel … Hastanesinde … üzerinden 08/05/2014 – 24/12/2014 tarihleri arasında kurumlarına faturalandırılan malzeme listesi bildirilmiştir.
Bilirkişiler … ve Doç. Dr. … 06/07/2021 tarihli ek raporlarında; Dr….’in 08/05/2014 – 24/12/2014 tarihleri arasında hastanedeki hastaların tedavide kullandığı türde tüm tıbbi malzemelerin sosyal güvenlik il müdürlüğü tarafından cd halinde gönderildiğini, bunlar içerisinden atroskopik cerrahi ile ilgili olanların temini mutat olarak başka firmalardan olduğu için ve iki adet sütur ankorun listeden çıkartıldığını, aneztezi uzmanının hastasının belinden uyuşturma için kullandığı spinal iğnelerinde uyuşmazlık konusu olmadığından listeden çıkartıldığını, başka firmadan sağlandığı için radyo frekans iğne uçlarının da çıkartıldığı, Dr. …’in 08/05/2014 ile 01/08/2015 tarihleri arasında davalı hastanesinde kullandığı sözleşme kapsamındaki türde olup davalının davacı dışında başka kişilerden temin ettiği malzemelerin ve tutarlarının toplam bedelinin 259.111,10-TL olduğunu bildirmişlerdir. Bu rapora taraflarca itiraz edilmişse de, itiraz yerinde görülmemiştir. Bilirkişilerin bu ek raporlarına göre sözleşmenin 4.4 maddesine göre hesaplanan cezai şart tutarının (259.111,10-TL/100 x 10=) 25.911,11-TL olduğu mahkememizce hesaplanmıştır.
Toplanan tüm deliller karşısında; davacı satıcı ile davalı alıcı şirket arasında 08/05/2014 tarihli sözleşmenin 2.maddesindeki türde malzemelerin alımı konusunda vadeli satış sözleşmesi başlıklı sözleşmenin akdedildiği bu sözleşmenin 4.3 maddesine göre davalı şirket tarafından çalıştırılan … Hastanesinde çalışmakta olan Dr. … ve hastaneden ayrılması halinde yerine başlayacak doktorun hastaları için ameliyat öncesi ve sonrası dönemde kullandığı sözleşmenin 2.maddesinde belirlenen tıbbi malzemeler ve ortopedik malzemelerin davalı tarafından davacıdan alınmasının kararlaştırıldığı, bu yükümlülüğe aykırı hareket edilmesi halinde sözleşmenin 4.4 maddesi uyarınca davacının davalıya sözleşme kapsamında sattığı ve %15 indirim uyguladığı malzemeler için uygulanan indirim bedelinin iade edilmesinin ve ayrıca davalının başka yerden aldığı malzemelerin bedelinin %10’u oranında cezai şart ödemesinin kararlaştırıldığı, sözleşmede süre kararlaştırılmadığı, davalının sözleşmenin tanziminden sonra davacıdan sözleşme kapsamında hiç malzeme satın almadığı, davacının İzmir … Noterliği’nin 11/12/2015 tarihli … yevmiye nolu ihtarnamesi ile 01/08/2015 tarihinden geçerli olmak üzere sözleşmeyi haklı olarak feshettiği, cezai şart ve indirimin iadesi talebinde bulunduğu anlaşılmıştır.
Öncelikle belirlenmesi gereken konu sözleşmenin haklı nedenle feshedilip feshedilmediğidir. Davalı sözleşmenin tanzim edildiği 08/05/2014 tarihinden itibaren Dr….’in hastaneden ayrıldığı 24/12/2014 tarihine kadar sözleşme kapsamına giren tıbbi malzemeleri davacıdan almayarak başka firmalardan aldığından kusurlu olup davacının sözleşmeyi fesih talebi haklıdır. Davacının sözleşme haklı nedenle feshetmesi karşısında sözleşmenin yürürlükte kaldığı dönem için cezai şart talebinde bulunmak ve davalıya bu dönemde indirim uygulanmışsa indirimi talep etmek hakkını sahiptir.
Davacının dava dilekçesinde ve sonrasında ıslah ile ortaya koyduğu taleplerinden 5.000-TL’lik kısmının sözleşme kapsamında davacının davalıya uyguladığını iddia ettiği %15 indirimin iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında sözleşmenin tanzim tarihi olan 08/05/2014 tarihinden evvel cari hesap üzerinde alım satım ilişkisi olmuş, davacı tarafından davalıya en son fatura 20/04/2014 tarihinde kesilmiştir. Kısacası davacının davalıya sözleşmenin tanzim tarihi olan 08/05/2014 tarihinden sonra mal satmadığı ve fatura düzenlemediği, dolayısıyla sözleşme kapsamında uyguladığı %15’lik indiriminde olmadığı anlaşılmış, davacının bu konudaki talebinin yerinde olmadığı kanaatine varılmış reddine karar verilmiştir.
Davacının dava dilekçesinde ve ıslah ile ortaya koyduğu taleplerinden 457.000,56-TL’sinin sözleşmenin 4.4 maddesine göre cezai şart talebine ilişkindir. Sözleşmenin 4.3 maddesine göre davalının alım yükümlülüğünün Dr…. ve ayrılması halinde onun yerine başlayacak doktorun hastaları için ameliyat öncesi ve sonrası dönem için kullandığı sözleşmenin 2 nolu maddesi kapsamındaki tıbbi malzemeler ve ortopedi malzemelerine ilişkin olduğu, Dr….’in sözleşmenin tanzim edildiği 08/05/2014 tarihinden sonra 24/12/2014 tarihinde istifa edip görevden ayrıldığı, onun yerine başka bir ortopedi uzmanının göreve başlamadığı, 08/05/2014 tarihi ile 24/12/2014 tarihi arasında ortopedi uzmanı … tarafından sözleşme kapsamında kullanılan davacı dışında başka firmalardan temin edilen malzeme bedelinin 259.111,10-TL olduğu, davacının bu tutarın %10’u oranında olmak üzere 25.911,11-TL cezai şart talebinin haklı olduğu, bunun dışındaki cezai şart talebinin yerinde olmadığı kanaatine varılmış, cezai şart talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi ekli kararda açıklanacağı üzere;
1-Davanın Kısmen Kabulüne, 25.911,11-TL cezai şartın dava tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya dair talebin reddine,
2-Karar tarihi itibarı ile alınması gereken 1.769,98-TL harcın peşin alınan 170,78-TL ile ıslah yolu ile alınan 7.719,04-TL harçtan mahsubu ile fazla 6.119,84-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine göre ve davanın kabul edilen kısmına göre takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine ve davanın reddedilen kısmına göre takdir olunan 38.854,47-TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf olunan 3.592,90-TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre belirlenen 201,50-TL yargılama gideri ile 29,20-TL başvurma harcı, 1.769,98-TL harç olmak üzere toplam 2.000,68-TL yargılama harç ve giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
-Davacı tarafından yatırılan ancak kullanılmayıp artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, oybirliği ile verilen karar davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/10/2021

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır