Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1466 E. 2021/438 K. 21.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1466
KARAR NO : 2021/438

MAHKEMEMİZİN 2016/1466 ESAS SAYILI DOSYASINDA;

DAVA :Ortaklıktan Çıkma
DAVA TARİHİ : 13/12/2016

BİRLEŞEN İZMİR 4. ATM’nin 2017/1194 E. 2017/998 K. SAYILI DOSYASINDA;

DAVA : Ortaklıktan Çıkma
DAVA TARİHİ : 27/10/2017

BİRLEŞEN İZMİR 1. ATM’nin 2018/98 E. 2018/45 K. SAYILI DOSYASINDA;

DAVA : Şirket Müdürünün Azli ve Tazminat
DAVA TARİHİ : 16/01/2018
KARAR TARİHİ : 21/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ortaklıktan Çıkma, Şirket Müdürünün Azli ve Tazminat davalarının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde; davalı …’nin ortaklarının davacı … ve kardeşi … olup her birinin %50 oranında hissedar olduğunu, müvekkili …’ün 01/02/2007 tarihli … sayılı ortaklar kurulu kararı ile davalı şirketin 20 yıl süreyle davalı şirketin müdürü olarak atandığını, müvekkili ile kardeşi …’ün aynı zamanda dava dışı …’nin ortakları olduğunu, davacının şirket müdürü olarak bir kaç yıl şirketi yönettiğini, bu süreçte şirketin sağlıklı ve karlı faaliyet sürdürdüğünü, ancak bir süre sonra herhangi bir haklı sebep olmaksızın diğer hissedar …’ün davacının şirket iş yerine girmesine izin vermemeye müvekkilinin işin başında durmasından şikayet etmeye, şirket hesaplarını vermemeye şirketin yetkilisi ve tek sahibi olduğunu söylemeye, davacının iş yerine geldiğinde kavga çıkartmaya, şirkete gelen tahsilatları zimmete geçirmeye başladığını, davacının kardeşi …’ın bu eylemlerine son vermesi için aile büyüklerini araya soktuğunu ancak bunun da bir işe yaramadığını, bir süre sonra un sağlayıcıları tarafından şirketin birikmiş borçları tarafından aranmaya başladığını, şirketin vergi, ssk, kredi ve elektrik borçlarının ödenmediğini fark ettiğini, ortak …’ün davacının şirkete girememesini fırsat bilerek her ay şirket kasasından 3.000-TL aldığını, diğer ortakların şirket borçlarının ödenmesini talep etmesine rağmen borçların ödenmediğini, bu durum karşısında şirketin un temin ettiği …’ne olan 90.000-TL borcun ödendiğini, ortak …’ün müsrif davranışları karşısında şirketin iflas noktasına geldiğini, iş yerine gittiğinde davacının diğer ortak tarafından tehdit ve hakaretlere maruz bırakıldığını ileri sürerek TTK 638/2 maddesi uyarınca haklı sebepleri mevcut olduğundan davacının …’nin ortaklığından çıkmasına şirketin mal varlığının demirbaşlarının tespiti ve değerinin belirlenmesi için bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …’ne dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ olunmuş, şirket adına davaya cevap verilmemiş, duruşmaya iştirak edilmemiştir.
Ortak … davalı yanında davaya katılma talebinde bulunmuş bu talebi kabul edilmiştir.
Ticaret sicil Müdürlüğünce gönderilen kayıtlardan şirket temsilcisinin … olduğu bu kişinin davacı konumunda bulunduğu, davalı şirketi temsili noktasında davacı ile menfaat çatışması bulunduğu anlaşılmıştır.
Limited Şirketlerde çıkma davası kural olarak ortak tarafından şirkete karşı açılması gereken bir dava olmakla birlikte Yargıtay kararlarında ortaya konulduğu üzere bir ortak tarafından diğer ortaklar aleyhine açılması mümkündür. Şirket müdürü …’ün davacı konumunda olması sebebiyle şirketin temsili sağlanamadığından mahkememizin 17/10/2017 tarihli duruşmasında davacı tarafa davalı şirkete temsil kayyımı atanmasının sağlanması ya da diğer ortak …’e karşı husumet yöneltilmesi için süre verilmiştir. Bunun üzerine davacı … tarafından …’e karşı İzmir 4. ATM’nin 2017/1194 esas sayılı ortaklıktan çıkma davası açılmıştır.
Birleşen İzmir 4.ATM’nin 2017/1194 esas sayılı dosyasına sunulan dava dilekçesinde; davacı vekili ana davadaki aynı anlatım ve iddialara dayanarak haklı nedenle müvekkilinin …. ortaklığından çıkmasına, bu davanın İzmir 3.ATM’nin 2016/1466 esas sayılı davasıyla birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İzmir 4 ATM’nin 2017/1194 esas sayılı davası 07/11/2017 tarihli kararla İzmir 3.ATM’nin 2016/1466 esas sayılı davası ile birleştirilmiştir. Böylelikle ana davadaki husumet/temsilci eksikliği giderilmiştir.
Birleşen 1. ATM’nin 2018/98 esas sayılı dosyasına sunulan dava dilekçesinde davacı … vekili; davalı …’ nin iki ortaklı bir limited şirket olup, diğer davalı …’ ün % 50 pay sahibi ve şirket müdürü olduğunu, müvekkilinin de davalı şirketteki payının % 50 olduğunu, şirketin faaliyet merkezinin …/İzmir adresi olup unlu mamüller üretim ve pazarlaması yaptığını, davalının TTK’ nin 626. Maddesinde belirtilen şirket müdürünün üzerinde yüklediği özen ve yükümlülüğü yerine getirmediğini, davalıya Torbalı … Noterliği’ nin 02/12/2016 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesinin çekildiğini, davalının bu ihtarnameye cevap vermediğini, davalı …’ in davalı şirkete ilişkin bilgileri müvekkilinden sakladığını, kar payı dağıtmadığını ve şirkete ait aktifleri kendisine mal edinme gayreti içinde olduğunu, davalının şirket adına çekmiş olduğu kredilerle de şirketi borçlandırdığını, kredileri şirket aktifine yansıtmadığını, şirketin vergi ve SGK pirim borçlarını yatırmadığını, İzmir 3. ATM’ nin 2016/1466 E. Sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu ile şirketin 148.846,63-TL borcu bulunduğunun belirlendiğini, davalının borca batırdığı şirketten kurtulma, borçsuz olan tarafların ortağı olduğu …’ne mal edinme gayreti içerisinde olduğunu ileri sürerek, dosyanın İzmir 3. ATM’ nin 2016/1466 E. Sayılı dosyası ile birleştirilmesine, davalı …’ in yönetim hakkının ve temsil yetkisinin kaldırılmasına, ileride giderilmesi imkansız kararların ortaya çıkmaması adına ihtiyati tedbir kararı verilerek şirkete kayyım atanmasına, davalı …’ in kendi aktifine geçirdiği miktarların karşılığı olmak üzere şimdilik 5.000,00-TL ve şirketi uğrattığı zarara karşılık şimdilik 5.000,00-TL nin ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak …’ nin sermayesine eklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İzmir 4.ATM’nin 2018/98 esas sayılı davası 24/01/2018 tarihli karar ile İzmir 3.ATM’nin 2016/1466 esas sayılı davası ile birleştirilmiştir.
Birleşen davalı … vekili birleşen İzmir 1.ATM’nin 2018/98 esas sayılı davası yönünden sunduğu cevap dilekçesinde; iddiaların gerçek dışı olduğunu, davalının bir kaç yıl şirketin başında durup şirketi yönettiğini, bu süreçte şirketin sağlıklı ve karlı bir faaliyet sürdürdüğünü, sonrasında davacı …’ün haklı bir sebep olmamasına rağmen müvekkilinin işletmeye girmesine izin vermediğini, tahsilatları zimmetine geçirdiğini, şirket borçlarını ödemediğini, şirketin kredi kartından harcamalar yaptığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Ana dava ve birleşen davalar yönünden taraflarca bildirilen deliller toplanmış, gösterilen tanıklar dinlenmiş, şirketin vergi dairesine ve sosyal güvenlik kurumuna borcunun olup olmadığı sorulmuş, banka hesap detayları istenmiş, keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğünce gönderilen sicil dosyasının incelenmesinden; ….’nin İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü … sicilinde kayıtlı olduğu, adresinin … İzmir olduğu, sermayesinin 100.000-TL olup şirket ortaklarının %50 pay itibariyle …, …, şirket müdürünün 01/02/2007 tarihinden 01/02/2027 tarihine kadar … olduğu anlaşılmıştır.
İzmir CBS’nin … soruşturma sayılı evrakından; …. yetkilisi …’ün … hakkındaki güveni kötüye kullanma suçundan şikayeti nedeniyle yapılan soruşturma sonunda şikayetçi ile şüpheli arasındaki uyuşmazlığın hukuki uyuşmazlık olduğu kabul edilerek kovuşturmaya yer olmadığına dair 19/12/2016 tarihli kararın verildiği belirlenmiştir.
Mahallinde 05/07/2017 tarihinde yapılan keşif sonrasında bilirkişiler …, … sundukları 15/08/2017 tarihli raporlarında; davalı şirketin aktif ve pasifleri değerlendirilerek her bir ortağın payının değerinin 13.930,82-TL olduğunu ancak firmanın geçmişe dayalı yerleşik bir firma olduğu, perakende satışların çeşitli sebeplerle resmi verilerek yansıtılamadığı, elde edilen zararın işletme politikası ile düzeltilebileceği böylece hisselerin değerleneceği ön görüldüğünden her bir hissedar yönünden 13.930,82-TL’nin iki katı daha pay değeri olabileceği buna göre her bir ortağın çıkma payının 41.792,46-TL olduğunu ortaya koymuşlardır. Bu rapora davacı vekili itiraz etmemiş, feri müdahil vekilince itiraz edilmiştir. Mahkememizce çıkma payının hesap yönteminin açıklanması konusunda bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişiler 18/12/2017 tarihli ek raporlarında; şirkette devam edecek ortağın şerefiye hakkından da faydalanacağı belirtilerek çıkma payının 41.792,46-TL olduğu yinelemişlerdir.
Asıl dava dosyasında bilirkişiler … ve … tarafından sunulan raporda; şirket adına kayıtlı aracın değerinin belirlenmediğinden ve şerefiye nedeniyle çıkma payındaki artışın nedeni anlaşılamadığından ve birleşen davanın da değerlendirilmesi bakımından yeniden mahallinde 24/07/2019 tarihinde keşif yapılmıştır. Keşif sonrasında bilirkişiler SMMM …, Makine Mühendisi …, Gıda Mühendisi … sundukları 10/12/2019 tarihli raporlarında; rayiç değerlere göre şirketin aktif toplamının 219.886,70-TL, pasif toplamının 281.086,75-TL olduğunu, buna göre öz varlığının -61.200,05-TL olduğunu, şirketin borca batık olup öz varlığını kaybettiğini bildirmişlerdir. Bu rapora … ve … vekili tarafından itiraz edilmiştir. Taraf itirazlarının değerlendirilmesi ile mevcut raporda birleşen 1.ATM’nin 2018/98 esas sayılı dosyadaki taleplerle ilgili değerlendirme yapılmamış olması nedeniyle bu davaya konu taleplerin değerlendirilmesi bakımından bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişilerden 06/08/2020 havale tarihli ek rapor ve sonrasında 15/03/2021 tarihli ek rapor alınmıştır.
Bilirkişiler …, …, … 15/03/2021 tarihli ek raporlarında; şirketin varlıklarının rayiç değerinin 246.422,86-TL, borçlar toplamının 281.086,75-TL olduğunu, şirketin -34.663,89-TL öz varlığa sahip olduğunu, borca batık olduğunu, ortaklara çıkma payının bulunmadığını, şirket varlığından 2017 yılında 122.000,00-TL kasa hesabından ortaklar hesabına aktarım yapıldığını, kayıtlarda ortaklardan kim tarafından çekildiğine dair kaydın bulunmadığını şirketin duran varlıklarında herhangi bir eksilmeye rastlanmadığını, davanın 2016 yılında açıldığını, dava sonrasında işletmenin fiilen kim tarafından işletildiği/yönetildiğini tespiti sonrasında şirket kasasından 2017 yılında çekilen 122.000,00-TL’den kimin sorumlu tutulacağının tespit edileceğini, … tarafından davalı … adına … … Şubesindeki hesabından 10/12/2013 tarihinde 4.475,00-TL, 21/10/20131 tarihinde 14.190,00-TL, 29/08/2014 tarihinde 9.150,00-TL, 21/10/2014 tarihinde 65.000,00-TL olmak üzere toplamda 92.815,00-TL çekildiğinin tespit edildiğini, … tarafından … … Şubesine ait 6 adet çekle davalı … Şirketine ait borçlarına karşılık 90.000-TL’nin … Şirketine ödendiğini, bu konuda mahsuplaşma kabul edilirse uhdesinde 2.815,00-TL kaldığını, mahsuplaşma kabul edilmez ise …’ün şirket hesaplarından çektiği paranın 92.815,00-TL olduğunu ortaya koymuşlardır. Bu rapor dosya kapsamına uygun bulunmakla hükme esas alınmıştır.
Toplanan tüm deliller karşısında; … ile …’ün …’nin ortakları ve her birinin ortaklık payının %50 oranında olduğu, tanık beyanlarından da anlaşıldığı üzere aralarında kavga boyutuna varan şiddetli geçimsizlik halinin oluştuğu, bu durum karşısında asıl davacı ile birleşen 4.ATM’nin 2017/1194 esas sayılı dosyasında davacı …’ün TTK 638/2 maddesi uyarınca haklı nedene dayanarak şirketten çıkmasına karar verilmesini talep ettiği, birleşen İzmir 1. ATM’nin 2018/98 esas sayılı davasında ise davacı ortak …’ün …’ün müdürlükten azlini ve …’ün şirkete verdiği zararın tazminini talep ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizin 2016/1466 esas sayılı ana davası ile husumet/temsil eksikliğinin giderilmesi için açılan İzmir 4.ATM’nin 2017/1194 esas sayılı davasının değerlendirilmesinde; ortaklar arasında hakaret tehdit ve kavga boyutuna varan geçimsizlik halinin oluştuğu, böylelikle ortakların birlikte iş yapma arzusunu kaybettiklerini, bu durumun ortak … yönünden ortaklıktan çıkma talebi konusunda haklı neden oluşturduğu dikkate alınarak TTK 638/2 maddesi uyarınca …’ün şirketten çıkma talebi haklı ve yerinde görülmekle mahkememizin 2016/1466 esas sayılı asıl davasının ve birleşen İzmir 4 ATM’nin 2017/1194 esas sayılı davanın kabulüne, şirket ortağı davacı …’ün …’den çıkmasına karar verilmiştir. TTK 641 /1 maddesinde tanımlandığı üzere ortak şirketten ayrıldığı takdirde esas sermaye payının gerçek değerine uyan ayrılma akçesini isteme hakkına sahip olmakla birlikte bilirkişiler tarafından sunulan 15/03/2021 tarihli ek raporda; şirketin en son güncel rayiç değerlerine göre borçlar toplamının 281.086,75-TL, aktifler toplamının 246.422,86-TL olduğu dolayısıyla öz varlığının menfi -34.663,89-TL olduğu, dolayısıyla davacı ortak …’e çıkma payı isabet etmediği anlaşılmakla çıkma payı talebi reddedilmiştir.
Birleşen İzmir 1.ATM’nin 2018/98 esas sayılı davasının değerlendirilmesinde; davacı …, diğer ortak ve yönetici … ile şirkete karşı açtığı davada müdürlük görevini yürüten …’ün şirketi zarara uğrattığını, şirket paralarını kendi aktifine geçirdiğini ileri sürerek, toplam 10.000,00-TL’nin bu davalıdan alınarak şirkete verilmesine ve müdürlükten azline karar verilmesini talep etmiştir.
Öncelikle belirtmek gerekir ki bu davanın …’e karşı açılması doğru olup şirkete husumet yöneltilmesi mümkün olmadığından davalı … aleyhine açılan davanın husumet yönünden reddine karar verilmiştir.
Davalı … aleyhine açılan davada bilirkişiler tarafından sunulan ek raporda ortaya konulduğu üzere; …’ün şirket hesaplarından toplam 92.815,00-TL çektiği, şirket borçları nedeniyle 90.000,00-TL ödediği, dolayısıyla 2.815,00-TL’nin uhdesinde kaldığı, bu parayı şirkete iade etmemekle birlikte şirketi zarara uğrattığı kanaatine ulaşılmış, 2.815,00-TL’nin dava tarihi olan 21/01/2018 tarihinden itibaren avans faiziyle …’den alınarak …’ne verilmesine karar verilmiştir. …’ün uhdesinde olduğu belirtilen bakiye taleple ilgili sübut oluşmadığından ayrıca şirketi başka bir suretle zarara uğrattığı ispat edilemediğinden fazlaya dair tazminat talebi reddedilmiştir.
TTK 630/2 maddesinde “her ortak haklı sebeplerin varlığında yöneticilerin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını mahkemeden isteyebilir.” hükmüne yer verilmiştir. Birleşen davalı … şirket müdürü olarak şirket hesaplarından çektiği paranın 2.815,00-TL’sini şirkete aktarmadığı, bu yönüyle kusurlu olduğu, bu nedenle davacının yönetim ve temsil yetkisinin kaldırılması talebinin haklı olduğu kanaatine varılmış, bu yönüyle davanın kabulüne, …’ün yönetim hakkının ve temsil yetkisinin kaldırılmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;.
1-Mahkememizin 2016/1466 esas sayılı asıl davasının ve birleşen İzmir 4 ATM’nin 2017/1194 esas sayılı davanın kabulüne, şirket ortağı davacı …’ün …’den çıkmasına,
Davacı …’ün çıkma payı talebinin reddine,
a)Karar tarihi itibarı ile ana dava yönünden alınması gereken 59,30-TL harcın ve birleşen 4.ATM’nin 2017/1194 esas sayılı davası yönünden alınması gereken 59,30-TL harcın ana davada peşin alınan 29,20-TL, ana davada tamamlama yoluyla alınan 238,00-TL ile birleşen davada peşin alınan 31,40-TL harçtan mahsubu ile bakiye fazla kalan 180,00-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacı …’e iadesine,
b)Davacı çıkma davasında kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine ve davanın kabul edilen kısmına göre belirlenen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalı şirketten alınarak davacı … verilmesine,
-Birleşen 4 ATM’nin 2017/1194 esas sayılı davası yönünden davalı … lehine avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
2-Birleşen İzmir 1 ATM’nin 2018/98 esas sayılı davasında;
a)Davalı … aleyhine açılan davanın husumet yönünden reddine,
b)Davalı … aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne,
Davalı …’ün … müdürlüğünden azline, yönetim hakkının ve temsil yetkisinin kaldırılmasına,
Davalı … aleyhine açılan tazminat talebinin kısmen kabulü ile 2.815,00-TL’nin dava tarihi olan 21/01/2018 tarihinden itibaren avans faizi ile davalı …’den alınarak …’ne verilmesine,
Fazlaya dair tazminat talebinin reddine,
c)Karar tarihi itibarı ile alınması gereken 192,29-TL harçtan peşin alınan 170,78-TL harcın mahsubu ile bakiye 21,51-TL harcın davalı …’den tahsili ile hazineye gelir kaydına,
d)Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine ve davanın kabul edilen kısmına göre belirlenen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacı …’e verilmesine,
-Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine ve davanın reddedilen kısmına göre takdir olunan 4.080,00-TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak, bu davalıya verilmesine,
e)… tarafından sarf olunan 2.727,50-TL yargılama giderinden birleşen davaların kabul ve ret durumları dikkate alınarak takdiren 1/2’si olan 1.363,75-TL yargılama gideri ile ana davada ve birleşen 4.ATM’nin 2017/1194 esas sayılı davasında yatırdığı 118,60-TL karar ve ilam harcı ile 60,60-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 1.542,95-TL’sinin …’den alınarak …’e verilmesine, bakiyesinin kendi üzerinde bırakılmasına,
-… tarafından ana dava ve birleşen davada sarf olunan toplam 1.514,00-TL yargılama giderinin davaların kabul ve ret durumu dikkate alınarak takdiren 1/2’si olan 757,00-TL ile birleşen 1. ATM’nin 2018/98 esas sayılı davasında yatırdığı 35,90-TL başvurmak harcı ile 170,78-TL peşin karar ve ilam harcı toplamı 963,68-TL’nin …’den alınarak bu davacıya verilmesine, bakiyesinin kendi üzerinde bırakılmasına,
-Taraflarca yatırılan ancak kullanılmayıp artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, oybirliği ile verilen karar davacı birleşen davalı … vekili ile davalı- birleşen davacı … vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/05/2021

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır