Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1428 E. 2022/78 K. 31.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1428 Esas
KARAR NO : 2022/78

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/12/2016
KARAR TARİHİ : 31/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacılar vekili Mahkememize sunduğu 05/12/2016 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin aleyhine davalı tarafından İzmir …İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyası ile icra takibinin başlatıldığını, Ticari işletme olan müvekkillerinin yine ticari işletme olan davalı tarafa hiçbir nam altında böyle bir borcu bulunmadığını, Takip dosyasına da dayanak hiçbir belge konulmadığını, davalı alacaklı tarafın ödeme emri beyanında geçen sözleşme ve senet ibaresi nedeniyle takip konusunun ticari ilişki olabileceği varsayımı ile bu davayı açtıklarını, iş bu davaya konu takip dosyasına davalı tarafından sunulmuş bir belge veya sebepten mücerret bir varaka bulunmadığından ispat külfetinin alacaklı olduğunu iddia eden davalı tarafa ait olduğunu, takip dosyasında her ne kadar adi ortaklık da taraf gösterilmiş olsa da iş bu davayı her 3 müvekkili ve onlardan müteşekkil adi ortaklıklar adına açmış olduklarını, davalı taraf alacağını temin için, müvekkillerinin adi ortaklık hakedişi mevcut olan Manisa İzleme Koordinasyon Merkezine 07/11/2016 tarihli müzekkere ile haciz koymuş olup alacağının tamamını teminat altına almış bulunmakta olup bu durum karşısında icra veznesine giren paranın alacaklıya ödenmemesi için tedbir konmasını, Müvekkilleri aleyhine İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin iptaline karar verilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili Mahkememize sunduğu 24/04/2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; İzmir …. İcra Müdürlüğü …… E.sayılı icra dosyasına dayalı olarak takibin konusu bakımından müvekkilinin davalılardan olan senet alacağına dayalı olduğunu, iş bu senetlerde davalı … ve….Ltd.Şti keşideci, …. Ltd.Şti. İse ilk cianta ve lehtar olduğu, dolayısıyla menfi tespit davasında ilk ve öncelikle dikkate alınması gereken hususun kambiyo hukukunun temel ilkeleri olduğunu, Müvekkil şirketin, …… İnş.Ltd.Şti … adi ortaklık tarafından düzenlenen, …. Ltd.Şti. tarafından ciro edilen bonolar dolayısıyla iyi niyetli yetkili hamil ve alacaklı olduğu, ancak ödeme tarihinde söz konusu bonoların bedelinin müvekkiline ödenmediğini hatta bazı bonolar için de Salihli Vakıflar Bankası T.A.O tarafından ödememe protestosu gönderilmiş olduğu, Kambiyo ilişkisinin altında esas itibariyle bir asıl/temel borç ilişkisi olduğunu, Bono, ödeme vaadi niteliğinde bir kambiyo senedi olup bonoyu düzenleyen, asıl borçlu durumunda olacağını, kambiyo hukukunun sebepten soyutluğu gereği davacıların, müvekkiline karşı borçlu olduğunu, davacı tarafça dava dilekçesinde bu hususun aksini ispata yarar herhangi bir yazılı delil vs. sunulmamış olduğunu dolayısıyla davanın reddinin gerektiğini, davacıların kendilerine takibe dayanak belgelerin gönderilmediğini belirttiklerini, ancak İzmir ….İcra Müdürlüğü dosyasında ödeme emirleri her bir davacıya ayrı ayrı tebliğ edildiği halde herhangi bir şekilde itiraz yoluna gidilmediği, ayrıca davacıların icra dosyasının tahsil aşamasına geldiği ve ödemenin yapıldığı aşamada iş bu davayı açmış ve müvekkilinin alacağına kavuşmasına engel olduğunu, davacı tarafların birbirini tanımakta ve birbiri adına iş ve işlem yapmakta olduklarını bu yönüyle de kötü niyetleri olduğunu, İ.İ.K m 72/3 ve 4’e aykırı olarak gecikmeden doğan zararlar teminat olarak yatırılmadığından tedbir kararının kaldırılmasını, yargılama giderleri ve avukatlık vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini, davacı tarafın 120’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Cevap dilekçesinin davacılar vekiline 09/05/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davacılar vekilince cevaba cevap dilekçesinin sunulmadığı böylece dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlandığı görülmekle taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
İzmir ….. İcra Müdürlüğü’nün …….esas sayılı dosyasının Uyap örneği, Salihli…. İcra Dairesi …… E. Sayılı dosya aslı, Salihli 2. ASHM’nin … Esas sayılı dosyasının Uyap örneği ve bilirkişi raporları dosyamız arasındadır.
İzmir ……. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davalı şirket tarafından 08/09/2019 tarihinde …, …. İnş… Ltd. Şti. …Mühendislik Ltd. Şti ve…. Ltd Şti – … Adi Ortaklığı aleyhine 108.818,00 TL diğer, 410,00 TL diğer ve 15.583,09 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 124.811,09 TL alacağın tahsili bakımından ilamsız takip başlatıldığı, takip dayanağının 01/10/2015 tarihli taraflar arası sözleşme ve kambiyo senedi ilişkisi gereği ortaklık borcu ve ticari borç 108.818,00 TL olarak belirtildiği, mevcut davamız tahkikatının devamında adı geçen icra dosyasının borcunun ödendiği hususları tespit edilmiştir.
Salihli 1. İcra Dairesi’nin ……. E. Sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı şirket tarafından 26/06/2015 tarihinde …,….İnş… Ltd Şti, …Mühendislik … Ltd. Şti aleyhine toplam 62.572,98 TL alacağın tahsili bakımından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, takip dayanağının her biri 10.000,00’er TL olmak üzere 30/06/2014 tanzim tarihli ve 30/12/2014 vade tarihli bono, 30/06/2014 tanzim tarihli ve 30/01/2015 vade tarihli bono, 30/06/2014 tanzim tarihli ve 28/02/2015 vade tarihli bono, 30/06/2014 tanzim tarihli ve 30/03/2015 vade tarihli bono, 30/06/2014 tanzim tarihli ve 30/04/2015 vade tarihli bono ve 30/06/2014 tanzim tarihli ve 30/05/2015 vade tarihli bono olarak belirtildiği hususları tespit edilmiştir.
Salihli 2. ASHM’nin …Esas sayılı dosyanını incelenmesinde; … ve…. Ltd Şti tarafından ….. … Ltd Şti aleyhine Salihli …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibinden kaynaklı takibe konu edilen senetlerin esasen yetkili tarafından atılmadığı belirtilerek açılan menfi tespit davasının 12/06/2018 tarihli ve …. Karar sayılı ilamı ile davanın reddine karar verildiği, verilen hükmün 10/09/2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce 28/09/2017 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği dosyanın SMMM bilirkişisi ………’a tevdi ile uyuşmazlık hakkında rapor tanzim edilmesi istenilmekle adı geçen bilirkişi tarafından hazırlanan 24/11/2017 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu görülmüş, raporun taraflara usulüne uygun tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Raporun incelenmesinde özetle; davalı kayıtları üzerinde yapılan incelemede 2014 yılı ticari defter ve kayıtlarının açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, davacılardan …Mühendislik Ltd Şti haricindeki diğer taraflar ile ticari ilişkinin mevcut olduğuna yönelik kayıtlara yansıyan bir hususun tespit edilmediği, davalı kayıtlarında davacı …Mühendislik yönünden ticari ilişkiye dair kayıtların tetkikinde davalı tarafından davacı …. Ltd. Şti aleyhine 2014 yılında 19 adet olmak üzere toplam 44.825,70 TL bedelli fatura düzenlendiği, davacı … … Ltd Şti tarafından 6.896,81 TL tutarlı ve 354,00 TL tutarlı olmak üzere toplam 7.250,81 TL bedelli 2 adet iade faturasının düzenlendiği, davalı kayıtlarında lehine ve aleyhinde düzenlenen faturaların kayıtlı olduğu, 2013’den devreden bakiyenin 17.520,55 TL olduğu, 2014 yılında …. … Ltd Şti tarafından kredi kartı ile 5.000,00 TL tutarında ödeme yapıldığı ve ayrıca yine 2014 yılında … … Ltd Şti tarafından Türkiye Finans Bankası’na ait 19/04/2014 vade tarihli 33.369,00 TL tutarında, Ziraat Bankası’na ait 28/06/2014 vade tarihli 12.063,00 TL tutarında, Bank Asya’ya ait 06/09/2014 vade tarihli 40.000,00 TL tutarında çeklerin verildiği ancak çeklerin karşılıksız olduğu ve şüpheli alacaklar hesabında izlenmeye başlandığı, ayrıca yine 2014 yılında … Ltd Şti tarafından davalıya ciro edilen ve toplam bedeli 108.818,00 TL olan senetlerin verildiği, tahsil edilememesi sebebiyle şüpheli alacaklar hesabına aktarıldığı, 2014 yılı sonunda davalının davacı …. Ltd Şti’den 15.195,81 TL alacağının olduğu, 2015 yılında yapılan ödeme ve vadesinde ödenmeyen çek ve senetler sebebiyle alacağın 82.977,52 TL’ye ulaştığı, 2016 yılında ise yine yapılan tahsilatlar neticesinde davalının davacı … … Ltd Şti’den icra takip tarihi itibariyle 79.579,52 TL tutarında alacaklı olduğunun bildirildiği ve davacıların ticari defter ve belgeleri adresinin Salihli Manisa olması sebebiyle incelenemediği hususlarının bildirildiği görülmüş, davalı yanca rapora beyan dilekçesinin sunulduğu, davacılar vekilince yine rapora beyan dilekçesinin sunulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce 16/01/2018 tarihli duruşmada verilen ara karar ile davacılar yönünden ticari defter ve kayıtların incelenmesine yönelik ara karar kurulmuş ise de daha sonra mevcut dava dosyasının birleştirilmesi yönünde talep geldiği, ihtiyati tedbirden kaynaklı olarak teminatın iadesinin talep edildiği, daha sonra icra dosyalarındaki senet asılları ile Salihli’deki icra dosyasının dosya arasına celbi yönünde karar kurulduğu ve bu doğrultuda işlemler yapıldığı anlaşılmakla davacı yanlar yönünden defter ve kayıtların incelenemediği, bu hususlardaki inceleme ve değerlendirmeler bitirilmekle 03/11/2020 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği davacı defter ve kayıtlarının incelenmesi yönünde kurulan ara karara yönelik yazılan talimatın Salihli 2. ASHM’nin 2020/28 Talimat sırasına kaydedildiği ve bu dosya üzerinden hazırlanan 23/12/2020 tarihli raporda davacılardan …. … Ltd Şti ve …. Ltd Şti ‘nin 2014 ve 2015 yıllarına ait ticari defter ve belgelerine ulaşılamadığından ve bunların temin edilemediğinden ve yetkililerce yapılan görüşmede nerede olduğunun bilinmediği yönündeki beyan üzerine incelemenin yapılamadığının tutanak ile Mahkememize bildirildiği, bu hususta davacılar vekiline sebebe yönelik 2 haftalık süre verildiği, davacı vekilince 10/03/2021 tarihli dilekçenin sunulduğu görülmekle davacılar vekilince de belgelere ulaşamadıkları beyan edildiğinden bu doğrultuda başka bir inceleme ve değerlendirme yapılmadığı anlaşılmıştır.
Davalı kayıtlarını inceleyen bilirkişiye dosyanın 28/05/2019 tarihli yeniden tevdi ile Salihli …. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı ve davaya konu icra dosyalarının dayanağı senetler , cari hesap, ödeme tarihleri ve ödenen miktarlar göz önüne alınarak mükerrer alacaklı olup olmadığı hususunda ek rapor tanzim edilmesi yönündeki ara karar gereği bilirkişi tarafından hazırlanan 28/01/2020 havale tarihli ek raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. İncelenmesinde; kök raporda takip tarihi itibariyle davalının 79.579,52 TL tutarlı alacaklı olduğu, bedeli tahsil edilemeyen senetlerin eklenmesi ile davalı alacağının 188.397,52 TL’ye ulaştığı, davalı şirketin alacaklısı olduğu Salihli .İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyası ile talep edilen 60.000,00 TL’lik 6 adet senedin İzmir ……. İcra Müdürlüğü’nün …….. Esas sayılı takibine konu edilen 108.818,00 TL bedelli senetler içerisinde bulunduğu ve mükerrer talep olduğu hususunun bildirildiği görülmüş, rapora karşı davalı vekilince beyan ve itiraz dilekçesinin sunulduğu görülmüştür.
Dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde daha evvelden sunulan kök ve ek raporda taraflar arasındaki ticari ilişkinin incelenmediği, mükerrer takip olarak belirtilen icra takip dayanakları alacakların birbirleri ile karşılaştırılmadığı, icra dosyasındaki yapılan ödemelerin nelerden ibaret olduğu hususunda değerlendirmenin yapılmadığı da anlaşılmakla bu haliyle mevcut raporların tek başına eksikliklerden ötürü hüküm kurmaya elverişli olmadığı kanaati ile 18/05/2021 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği dosyanın SMMM bilirkişisi …………’e tevdi edildiği, adı geçen bilirkişi tarafından hazırlanan 16/08/2021 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. İncelenmesinde; “Mahkememiz ara karar gereği incelemenin yapıldığı, mükerrer takip konusu olduğu belirtilen davaya dayanak icra dosyası ile Salihli 1. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosya alacakları ve alacakların dayanakları yönünden incelemenin yapıldığı, Salihli dosyasındaki icra takibine konu edilen 6 adet senedin…. Ltd Şti – … adi ortaklığı tarafından …Mühendislik Ltd Şti lehtar gösterilmek suretiyle düzenlendiği ve lehtar tarafından cirolanmak suretiyle Mahkememiz davalısı …. .. Ltd Şti’ye verildiği, davalı ve davacı … .. Ltd Şti arasındaki ticari ilişkinin 2013 tarihinden önce başladığı, davalı kayıtlarına göre davalının adı geçen davacıdan 23/03/2016 cari hesap ve 05/12/2016 dava tarihi itibariyle 79.579,52 TL tutarında alacaklı olduğu, cari hesap ekstresi içerisinde Salihli .. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasına konu edilen bonoların ödenmemiş olan karşılıksız senet bedellerinin ve dava dosyası içerisindeki icra takip dosyaları ile ilişkilendirilemeyen diğer karşılıksız senet bedellerinin de dahil edilmiş olduğunun tespit edildiği, davalı …. Ltd Şti tarafından davacı … … Ltd Şti aleyhine kesilen faturaların ve içeriği malların teslimine ilişkin belgelerin davalıdan talep edildiği ancak bu hususa yönelik herhangi bir belge sunulmadığı hususlarının belirtildiği ve ihtimale göre ikili bir hesaplama yapıldığının belirtildiği görülmüş rapora davalı vekilince beyan ve itiraz dilekçesi sunulmakla birlikte davacılar vekilince beyan ve itirazda bulunulmadığı anlaşılmıştır.
16/08/2021 havale tarihli rapor göz önünde bulundurulduğunda mal teslimine yönelik davalı yana verilen süre içerisinde sunulan beyan dilekçesi ve ekindeki belgeler üzerinden davalının davacı …. Ltd Şti’den alacaklı olduğunu belirten faturalardan kaynaklı alacağının varlığının tespiti ve değerlendirilmesi yönünde fatura ve faturaya yönelik sevk irsaliyeleri kapsamında inceleme yapılması için dosyanın önceki rapor sunan bilirkişi …..’e tevdine karar verilmiş adı geçen tarafından hazırlanan 29/11/2021 havale tarihli ek raporun dosyaya sunulduğu görülmüş raporda özetle; Mahkememizce verilen süre içerisinde davalı vekilince sunulan beyan dilekçesi ekindeki tüm bilgi ve belgelerin kontrolü sonucunda alacağın dayanağını oluşturan faturaların ve fatura konusu malların davacı … … Ltd Şti’ye teslimine dair herhangi bir belgenin sunulmadığından bu yönde bir tespitin yapılmadığı hususunun bildirildiği görülmüş rapora karşı davalı yanca beyan ve itiraz dilekçesi sunulmakla davacılar tarafından beyan ve itirazda bulunulmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde esasen Mahkememiz davalısı ile davacılardan … … Ltd Şti arasında 2013 yılından önce başlamış alım satıma dayalı ticari bir ilişkinin kurulduğu, söz konusu bu ilişkide davacı … … Ltd Şti tarafından borç ödenmesi maksadıyla çeşitli tarihlerde gerek doğrudan kendisince davalıya gerekse lehtar sıfatıyla alacaklı olduğu senetlerin cirolanmak suretiyle davalı yana ödeme maksadıyla verilerek borcun ödemesi yönünde işlem tesis edildiği, ilişkinin devamında davalı tarafça Mahkememiz davacılarından adi ortaklık haricindeki diğer davacılar aleyhine önce Salihli 1. İcra Müdürlüğü’nün ……. Esas sayılı dosyası üzerinden 26/06/2015 tarihinde toplam 62.572,98 TL alacağın tahsili bakımından kambiyo takibi başlatıldığı, söz konusu takip derdest haldeyken bu sefer davalı tarafından Mahkememiz davacıları aleyhine İzmir…. İcra Müdürlüğü’nün .Esas sayılı dosyası üzerinden 08/09/2016 tarihinde toplam 124.811,09 TL alacağın tahsili bakımından ilamsız takip başlatıldığı, ilamsız takip dosyasının borcunun ödendiği konularında bir uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki yapılan tespit göz önüne alındığında: davalının davacılardan İzmir .. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden talebe konu ettiği tutarın neyden kaynaklandığı, kambiyodan kaynaklanması halinde İzmir 24. İcra Müdürlüğü’nün …….. Esas sayılı dosyasına konu alacağın Salihli 1. İcra Müdürlüğü’nün……Esas sayılı dosyasına konu alacak yönünden mükerrerlik oluşturup oluşturmadığı, faturadan ya da benzeri başka bir sebepten kaynaklanması halinde alacağın kanıtlanıp kanıtlanmadığı, davalının davacılardan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti, davacıların davalıya borçlarının olup olmadığı, olması halinde miktarının tespiti ile borçlu olunmaması halinde borçlu olunmama sebebinin belirlenmesi ve davalı tarafça istem konusu edilen icra inkar tazminatının yerinde olup olmadığının tespit ve değerlendirilmesine esas açılan menfi tespit davası olduğu anlaşılmıştır.
Uyuşmazlığın değerlendirilmesine geçmeden evvel şu hususun belirtilmesinde fayda vardır. Davaya dayanak İzmir … İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı icra dosyasında mevcut davamız tahkikatı aşamasında dosya borcunun davalı yanca tahsil edildiği bildirilmekle bu husus adı geçen icra müdürlüğünden teyit edilmekle dosya borcunun davalı alacaklı tarafından tahsil edildiği anlaşılmakla işbu menfi tespit davasının istirdat davasına döndüğü görülmekle bu husus zapta geçirilmiştir.
Yukarıdaki açıklanan husus göz önüne alındığında davacılar vekilince sunulan 22/03/2019 tarihli beyan dilekçesinde istirdata döndüğü bilgisinin Mahkememize verildiği ve tahkikatın devamında istirdata konu tutar yönünden davacılar vekilince herhangi bir talepte bulunulmadığından icra dosyası kapsamında yapılan tahsilatların dava tarihinden itibaren dava tarihi itibariyle yasal faizi ile davalıdan istirdatı mümkün olabileceğinden sonuç değerlendirmenin buna göre yapılması gerektiği kanaatine varılmıştır.
Her ne kadar davalı yanca İzmir …..İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı takibinin Salihli 1. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı dosyasına konu alacak bakımından tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile talep edildiği belirtilmiş ise de adı geçen icra dosyaları üzerinden yapılan incelemede tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla ibaresi bulunmakla birlikte söz konusu ibarenin esasen takip çıkış tutarı olarak talep edilen 124.811,09 TL alacağın tahsili bakımından ödeme emri belgesinde matbu olarak bulunduğu, söz konusu ibarenin takip çıkış tutarı üzerinden tahsilinde tekerrür olmamak olarak değerlendirilmesi gerektiği, esasen tahsilde tekerrür olmamak ibaresinin bir başka dosya üzerinden yapılacak tahsilatlarda geçerli olduğunun iddia edilmesi için özellikle söz konusu olabilecek dosyanın adının yazılması, mevcut davaya konu İzmir…. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı takibine konu ödeme emrinde Salihli İcra Dosyası’na atıf yapılan bir tahsilde tekerrür olmamak ibaresinin bulunmadığı anlaşılmakla davalı yanın bu husustaki iddiasının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce davalı vekiline verilen süre içerisinde davalının defter ve kayıtlarında görülen ve davacılardan …. Ltd Şti aleyhine düzenlenen faturaların davacı yana teslimi yönünde bilgi ve belgelerin bulunup bulunmadığının bildirilmesi ile içeriği ürünlerin teslimi yönünde irsaliyeler yönünden verilen süre içerisinde davalı vekilince sunulan beyan dilekçesi kapsamında dosyanın SMMM bilirkişisi ……….’e tevdi ile adı geçen bilirkişiden alınan 29/11/2021 tarihli ek rapordan da görüleceği üzere esasen davalı tarafça faturaların ve içeriklerin teslimine yönelik herhangi bir sunulamamış olduğu görülmekle ve bu hususta davalı taraf vekilince alacağın dayanağının kambiyodan kaynaklı olduğu belirtildiğinden bu hususta başkaca bir inceleme yapılmasının gerekli olmadığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına göre davalı şirket ile davacılardan … Ltd Şti arasında doğrudan alım satımdan kaynaklı bir ticari ilişkinin olduğunda tereddüt olmamakla birlikte davalı … … Ltd Şti’nin davacılardan olan alacağının dayanağının kambiyodan kaynaklı olduğu ileri sürülmekle öncelikle bu hususta bir değerlendirme yapılması gerektiği kanaatine varılmış, bu kapsamda İzmir ….. İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı takibine konu alacağın tamamını esasen davacı … ile… .. Ltd Şti adi ortaklığı tarafından düzenlenen ve lehtar sıfatıyla düzenlenen …. Ltd Şti’ye verilen ve lehtar tarafından ciro edilmekle davalı … .. Ltd Şti’ye verilen bonolardan oluştuğu, söz konusu bonoların incelenmesinde 30/11/2014 – 30/08/2015 tarihleri arası vadeleri içerir 10 adet 10.000,00’er TL bono ile 30/09/2015 vade tarihli 8.818,00 TL bedelli bonolar olduğu, dolayısıyla esasen davalının davaya konu icra dosya alacağının bonolardan kaynaklı olduğu yönündeki iddiasının yerinde olduğu ve fakat davaya dayanak icra dosyasının ilamsız takip adı altında davacılardan tahsili yönünde talepte bulunulduğu görülmekle ve bu takip yolunun davalının serbest iradesi ile seçtiği göz önüne alınmakla davalının takibe dayanak alacağın bonolardan kaynaklı olduğunu bilmekle birlikte bonolar konusu tutarın ilamsız takip yolu ile davacılardan tahsilinin istenmesi bakımından başlattığı takibin devamında bonoların ileride zaman aşımına uğrayabileceği riskini göz önüne aldığı, bonoların vade tarihlerinden itibaren zaman aşımı sürelerinin kesilmesine yahut durmasına yönelik bir durumun mevcudiyetinin bulunmadığı, bonoların zaman aşımına uğratılmaması gayesiyle hareket edilmek istenilseydi davaya dayanak icra dosyası ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla bir başka icra dosyası üzerinden bonoların takibe yeniden konu edilmesinde bir engel bulunmadığı ve fakat davalı yanca bu hususun tercih edilmediğinin dosya kapsamından anlaşıldığı, dolayısıyla mevcut davaya alacağı oluşturan tüm bonoların vade tarihlerinin üzerinden yasal süreleri geçmekle bono vasıflarını yitirdiği böylece davalının davacılardan olan alacağının zaman aşımına uğramış olan bonolar (bunların yazılı delil başlangıcı olduğu kabul edilmekle birlikte) yanında bir başka belge ile de alacağın varlığının tevsik edilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Her ne kadar davalı yanca tahkikat aşamasında uzman görüşü sunulmakla alacağın varlığının bonodan kaynaklı olması sebebiyle bu hakkın esasen davalı tarafça tüm davacılar aleyhine sürülebilir olacağı ve tüm davacılardan alacaklı olunacağı yönünde uzman görüşünün dosyaya kazandırıldığı görülmekte ise de yukarıda yapılan açıklama göz önüne alındığında takibe dayanak bonoların bir kısmının mükerrer şekilde bu davaya konu edildiği, bir kısmının ise zaman aşımları dolmakla birlikte kambiyo vasfını yitirdiği ve davalının alacağının bonolar haricinde belgeler ile kanıtlayabileceği ve fakat bu hususun davalı yanca kanıtlanamaması sebebiyle uzman görüşünün somut olay bakımından yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Sonuç değerlendirilmeye geçmeden evvel her ne kadar davacılar vekilince sunulan dilekçe ile davalı aleyhine yukarıda belirtilen gerekçeler ile menfi tespit istemi …….. İnşaat Taahhüt Müh. … Ltd Şti ve ….Ltd.Şti yanında ve aynı zamanda … – …İnşaat Taahhüt Müh. … Ltd Şti ‘den oluşan adi ortaklık tarafından da ileri sürülmüş ise de adı geçen adi ortağın tüzel kişiliği bulunmadığından bu taraf yönünden davalı aleyhine davanın açılmasının 6100 sayılı HMK’nın 114/1-d maddesini ihlal ettiğinden bu adi ortaklık tarafından açılı davanın 6100 sayılı HMK’nın 114/1-d ve 115/2 gereği usulden reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğine; davalı şirket tarafından davacılar aleyhine yukarıda belirtildiği şekilde İzmir ….. İcra Müdürlüğü’nün ……Esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız takip başlatıldığı, takip dayanağı asıl alacağın çeşitli vade tarihli ve bedelli bonolardan kaynaklandığı, her ne kadar davalı tarafından mükerrerlik olgusu inkar edilmekte ise de yukarıda da belirtildiği üzere davaya dayanak icra dosya alacağı dayanağını oluşturan bonolardan 6 adedi yönünden İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyasına yönelik takip başlatılmadan evvel Salihli … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası üzerinden davacılardan tahsilinin talep edildiği ve dolayısı ile söz konusu 6 adet bononun iş bu davaya dayanak icra dosyası üzerinden talep edilmesi bakımından alacak konusu ve davalı aleyhine mükerrerlik oluştuğu, mükerrerlik oluştuğu kanaatine varılan tutar haricinde kalan tutar yönünden (davaya dayanak icra dosya konusundan Salihli İcra Dosyası konusunun düşülmesi ile oluşan) yapılan inceleme neticesinde yukarıda da belirtildiği üzere bu tutarın zaman aşımına uğramış ve bu anlamda yazılı delil başlangıcı olarak kabul edilmesi gereken alacak tutar toplamından oluştuğu, her ne kadar davalı kayıtlarında davacılardan … .. Ltd Şti’den 79.575,52 TL tutarında alacaklı görülmesine rağmen alacağın dayandığı faturaların ve fatura konusu malların ticari ilişkide bulunduğu davacı … .. Ltd Şti’ye tesliminin davalı yanca ispatlanamadığı, her ne kadar yazılı delil başlangıcı kabul edildiği anlaşılmakta ise de bunun aynı zamanda tanık deliline de dayandırılabileceği ve fakat gerek dava konusu edilen tutar göz önüne alındığında gerekse tensip ile birlikte davalı yandan tanık deliline yönelik ihtaratlı kesin süre gereği istenilen edimin yerine getirilmediği göz önüne alındığında bu hususun ispatına yönelik davalının yemin deliline de dayanmadığı göz önüne alındığında davalı tarafta kayıtlı olup faturalara bağlı alacağın varlığının davalı yanca ispat edilemediği kanaatine varılmakla bu anlamda her ne kadar aralarında ticari ilişki bulunmakta ise de davacı … Ltd Şti’den alacaklı olunduğunun davalı yan lehine bulunmadığı, diğer davacılar (Adi ortaklık hariç) yönünden ise davalının bu davacılardan alacaklı olduğu yönünde herhangi bir bilgi ve belge olmadığından mükerrerlik oluşturan tutar haricindeki arta kalan tutara yönelik davalıların davacıya borçlu olmadığı kanaatine varılmakla yukarıdaki adi ortaklık yönünden verilen karar yanında diğer davacılar tarafından açılı davanın kabulü ile İzmir ….. icra müdürlüğü’nün . esas sayılı takibine yönelik dava konusu edilen tutarın 60.000,00 TL’lik kısmının daha evvelden Salihli ….. İcra Müdürlüğü’nün…..Esas sayılı dosyası ile takibe konu edildiğinden bu tutar yönünden mükerrerlik oluştuğu anlaşılmakla davacıların bu tutar yönünden davalıya borçlu olmadıklarının tespitine, İİK 72/5 uyarınca icranın eski hale iadesine, icra dosyası kapsamında yapılan tahsilatların mükerrerliği sebebiyle dava tarihiden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan istirdatına ve davacılara verilmesine arta kalan tutar yönünden ise davalıların davacıya borçlu olmadıkları kanaatine varılarak borçlu olmadıklarının tespitine, İİK 72/5 uyarınca icranın eski hale iadesine, icra dosyası kapsamında yapılan tahsilatların mükerrerliği sebebiyle dava tarihiden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan istirdatına ve davacılara verilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Her ne kadar kurulan kısa kararda İzmir……. İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyası şeklinde zapta geçirilmiş ise de dava dosyası kapsamında icra dosyasının esasen …. olduğunda bir tereddüt bulunmadığından ve ancak gerekçeli karar ve kısa karar arasında bir çelişki yaratmamak adına infaz sırasında da tereddüt oluşturmaması gerektiği düşüncesiyle bu hususa yer vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davacı … – Arslan İnşaat Taahhüt Müh. … Ltd Şti ‘den oluşan adi ortaklık tarafından açılan davanın 6100 sayılı HMK’nın 114/1-d ve 115/2 gereği USULDEN REDDİNE,
2-Diğer davacılar tarafından açılı davanın KABULÜ ile ;
– İzmir …… İcra Müdürlüğü’nün….. Esas sayılı takibine yönelik dava konusu edilen tutarın 60.000,00 TL’lik kısmının daha evvelden Salihli 1. İcra Müdürlüğü’nün .. Esas sayılı dosyası ile takibe konu edildiğinden bu tutar yönünden mükerrerlik oluştuğu anlaşılmakla davacıların bu tutar yönünden davalıya borçlu olmadıklarının tespitine, İİK 72/5 uyarınca icranın eski hale iadesine, icra dosyası kapsamında yapılan tahsilatların mükerrerliği sebebiyle dava tarihiden itibaren yasal faizi ile birlikte DAVALIDAN İSTİRDATINA ve DAVACILARA VERİLMESİNE,
– Arta kalan tutar yönünden ise davalıların davacıya borçlu olmadıkları kanaatine varılarak borçlu olmadıklarının tespitine, İİK 72/5 uyarınca icranın eski hale iadesine, icra dosyası kapsamında yapılan tahsilatların mükerrerliği sebebiyle dava tarihiden itibaren yasal faizi ile birlikte DAVALIDAN İSTİRDATINA ve DAVACILARA VERİLMESİNE,
3- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 8.525,85 TL karar ve ilam harcının evvelce alınan 2.131,47 TL peşin harcın mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 6.394,38 TL karar ve ilam harcının DAVALIDAN TAHSİLİ HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
4- Davacı taraflarca yatırılan gider avansından kullanılan 2.980,40 TL (tebligat, müzekkere ve bilirkişi masrafı olmak üzere) yargılama gideri ile yatırılan 2.160,67 TL (2.131,47 TL peşin ve 29,20 TL başvuru harcından oluşan) harçtan oluşan toplam 5.141,07 TL’nin DAVALIDAN ALINARAK DAVACILARA (ADİ ORTAKLIK HARİÇ) VERİLMESİNE,
5- Davacı taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan 8,60 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACI TARAFLARA İADESİNE,
6- Davacılardan Adi Ortaklık haricindeki diğer davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. Gereğince kabul tutarı üzerinde hesaplanan 15.807,05 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA (ADİ ORTAKLIK HARİCİNDEKİ) VERİLMESİNE,
7- Davalı kendisini adi ortaklık yönünden açılı dava bakımından vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihi itibariyle A.A.Ü.T. gereğince ret tutarı göz önüne alınarak hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin DAVACI ADİ ORTAKLIKTAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
8- Dosya arasında bulunan Salihli 1. İcra Dairesi’nin ….Esas sayılı dosyasının kararın kesinleşmesinden sonra adı geçen daireye İADESİNE,
– Dosya arasında bulunan Salihli 1. İcra Dairesi’nin …Esas sayılı dosyasına konu senet asılları ve protestoların adı geçen Müdürlüğe kararın kesinleşmesinden sonra ve masraf karşılanması halinde İADESİNE,
– 30/06/2014 tanzim, 30/11/2014 vade tarihli 10.000,00 TL bedelli Salihli … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasına konu senet aslı ve protestonun adı geçen Müdürlüğe kararın kesinleşmesinden sonra ve masraf karşılanması halinde İADESİNE,
9- Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.31/01/2022

Katip …
e-imza
¸

Hakim …
e-imza