Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1203 E. 2021/642 K. 17.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1203
KARAR NO : 2021/642

MAHKEMEMİZİN 2016/1203 ESAS SAYILI DOSYASINDA;

DAVA : Hisse Senedinin Devrinin Hükümsüzlüğünün Tespiti
DAVA TARİHİ : 02/09/2016

BİRLEŞEN İZMİR 3.ATM’NİN … ESAS SAYILI DOSYASINDA;

DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının Hükümsüzlüğünün Tespiti ve Hisse Devir İşleminin İptali)
DAVA TARİHİ : 26/10/2016
KARAR TARİHİ : 17/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Hisse Senedinin Devrinin Hükümsüzlüğünün Tespiti, Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının Hükümsüzlüğünün Tespiti ve Hisse Devir İşleminin İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde; davacının babası ve murisi …’in 15/09/2014 tarihinde vefat ettiğini, geriye mirasçısı olarak davacı … ile, müteveffanın eşi … ve çocukları …, … ve …’in kaldığını, …’in davalı şirketin ortağı olduğunu, 2009 yılından beri alzheimer hastası olup tedavisinin vefatına kadar devam ettiğini, bu nedenle 2009 yılında intihar girişiminde dahi bulunduğunu, bu süreçte akli melekelerinden yoksunluğunun doktor raporuyla sabit olduğunu, muris …’in davalı … Ltd Şti’ndeki hisselerinin tamamını (50 adet hisse) fiil ehliyetinin bulunmadığı 27/07/2011 tarihindeki devir işlemi ile …’e devrettiğini, şirket ortaklar kurulunun 25/07/2011 tarihli kararı ile …’in 50 adet hissesinin nominal değer üzerinden …’e devretmesine ilişkin karar alındığını, bu kararda …’in de imzasının bulunduğunu, bu tarihlerde …’in alzheimer hastası olması akli melekeleri kullanma yetisinden yoksun olması sebebiyle devir işleminin hükümsüz olduğunu, hisse devir işlemini gerçekleştiren İzmir … Noterliği hakkında İzmir CBS’nin … soruşturmasında kayıtlı suç duyurusunda bulunduklarını, soruşturmanın sürdüğünü, bunun yanı sıra …’in tasdik edilen imza beyannamelerinde yer alan imzası ile hisse devir sözleşmesinde yer alan imzası arasında çıplak gözle dahi görülecek şekilde benzerlik bulunmadığını, TMK 15.maddesi gereği kanunda gösterilen ayrık durumlar saklı kalmak üzere ayırt etme gücü bulunmayan kimselerin fiillerinin hukuki sonuç doğurmayacağını ileri sürerek, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla dava konusu hisselerin 3.kişilere devrinin önlenmesi bakımından ihtiyati tedbir konulmasına, nihayeten …’in … Ltd Şti’ndeki hisselerinin davalıya devri tarihinde müteveffanın fiil ehliyeti bulunmaması sebebiyle 25/07/2011 tarihli ortaklar kurulu kararı ile 27/07/2011 tarihli hisse devir işleminin hükümsüzlüğünün tespitine, hükümsüzlük kararının ticaret sicilinde ilanına, hisse devir işlemine konu hisselerin devir tarihinden itibaren yapılan kar dağıtımları da dikkate alınarak tüm semereleriyle ve bu semerelere işletilecek temerrüt faiziyle birlikte sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre terekeye iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi İzmir Nöbetçi ATM’ne hitaben düzenlenmesine rağmen uyap’tan İstanbul Adliyesi Tevzi Bürosuna düşmesi sebebiyle İstanbul … ATM’nin … esas sırasını almış, bu mahkeme tarafından 05/09/2016 tarihli kararla dava dosyasının İzmir ATM’ne tevzi edilmek üzere İzmir Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na gönderilmesine karar verilmiş, karar gereğince dava dosyası İzmir Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na gönderilmekle ve tevzi edilmekle mahkememizin 2016/1203 esas sırasını almıştır.
Dava konusu hisselerin devrinin önlenmesi konusundaki ihtiyati tedbir talebi kabul edilerek davaya konu 50 adet hissenin devrinin önlenmesi bakımından ihtiyati tedbir konulmuştur.
Davalı … vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde; bu davada davalı olarak …’in gösterildiğini, ancak limited şirket ortaklar kurulu kararının hükümsüzlüğünün tespitine ilişkin davaların şirket tüzel kişiliğine yönelik açılması gerektiğinden davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, esasa ilişkin olarak da İzmir … Noterliği’nin 27/07/2011 tarihli … yevmiye nolu hisse devir sözleşmesi ve ekleri incelendiğinden müteveffa …’in hukuki tasarruf ehliyetinin doktor raporuyla sabit olduğunu, bu raporlara dayanarak tüm hukuki tasarruflarının kendisi veya vekili tarafından yerine getirildiğinin sabit olduğunu, davacı tarafın iddiasının aksine davalı …’e hisselerin devri veya yapılan tüm tasarrufların tam ve eksiksiz olarak kanunun istediği şekilde kanuni şartlar yerine getirilerek yapıldığını, davacı tarafın iddialarının hukuki dayanağının bulunmadığını, …’in hasta olduğu zaman zarfında hiçbir hukuki tasarrufta bulunmadığını, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davacı vekilinin birleşen İzmir 3. ATM’nin … esas sayılı dosyasına sunduğu dava dilekçesinde; davacının babası ve murisi …’in 15/09/2014 tarihinde vefat ettiğini, geriye mirasçısı olarak davacı … ile, müteveffanın eşi … ve çocukları …, … ve …’in kaldığını, …’in davalı şirketin ortağı olduğunu, 2009 yılından beri alzheimer hastası olup tedavisinin vefatına kadar devam ettiğini, bu nedenle 2009 yılında intihar girişiminde dahi bulunduğunu, muris …’in davalı şirketteki hisselerini fiil ehliyetinin bulunmadığı, 27 Temmuz 2011 tarihindeki devir işlemi ile …’e devrettiğini, şirket ortaklar kurulunun 25/07/2011 tarihli kararı ile …’in 50 adet hissesinin nominal değer üzerinden …’e devretmesine ilişkin karar alındığını, bu kararda …’in de imzasının bulunduğunu, ancak o tarihte …’in hukuki ehliyeti bulunmadığından söz konusu hisse devir işlemi ile ortaklar kurulu kararının hükümsüz olduğunu, devir işlemini gerçekleştiren İzmir … Noterliği hakkında İzmir CBS’ye suç duyurusunda bulunduklarını, soruşturma sonucunda İzmir … ASCM’nin … esas sayılı davanın açıldığını, hisse devir işlemine muvafakat edildiğine ilişkin ortaklar kurulu kararının 25/07/2011 tarihinde yani hisse devir sözleşmesinden önceki bir tarihte alındığını, bu yönüyle işlemin yasaya da uygun olmadığını, hisse devir sözleşmesinin hükümsüzlüğünün tespiti ile hisselerin tüm semereleriyle birlikte terekeye iadesi için İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1203 Esas sayılı davasını açtıklarını, 12/10/2016 tarihli tensip kararı ile şirkete karşı dava açılıp birleştirilmesi konusunda süre verildiğini ileri sürerek öncelikle davanın İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1203 Esas sayılı davasıyla birleştirilmesini, ayrıca fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydıyla 25/07/2011 tarihli davalı şirket ortaklar kurulu kararının hükümsüzlüğünün tespitine ve bunun ilanına, hisselerin devir tarihinden itibaren yapılan kâr dağıtımları da dikkate alınarak tüm semereleri ile birlikte ve semerelerin faizleri ile birlikte terekeye iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizin … Esas sayılı davası ile 2016/1203 Esas sayılı davası arasındaki fiili ve hukuki irtibat dikkate alınarak … esas sayılı davasının mahkememizin 2016/1203 Esas sayılı davası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
Birleşen davalı … Ltd Şti’ne dava dilekçesi tebliğ olunmuş, davaya cevap verilmediği anlaşılmıştır.
Asıl ve birleşen davada taraflarca gösterilen deliller toplanmış, bildirilen tanıklar dinlenmiş, muris …’in davaya konu hukuki işlem tarihi itibariyle hukuki işlem ehliyetini etkileyecek nitelikte hasta olup olmadığı konusunda daha önceki tüm teşhis ve tedavilere ilişkin belgeler toplanmış, ATK … İhtisas Kurulundan rapor alınmıştır.
Dava dilekçesi ekinde sunulan İzmir … Noterliğince düzenlenmiş 13/02/2015 tarihli mirasçılık belgesinden …’in 15/09/2014 tarihinde vefat ettiği, geriye mirasçısı olarak eşi … ile çocukları …, …, … ve …’nın kaldığı, …’nın ve …’in mirasta 3/16’şar oranda hak sahibi oldukları anlaşılmıştır.
İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün kayıtlarının incelenmesinden; … Ltd Şti’nin İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün …-… sicilinde kayıtlı olduğu, 27/07/2011 tarihli hisse devir öncesi kayıtlı sermayesinin 10.000-TL olup, 200 adet hissenin 70 adetinin …’e, 60 adetinin …’e, 50 adetinin …’e, 20 adetinin …’e ait olduğu, 25/07/2011 tarihli ortaklar kurulu kararı ile …’in hisselerinin …’e devrinin kabul edildiği, …’in şirketteki 50 adet hissesini 2.500,00-TL nominal değerle İzmir … Noterliği’nin 27/07/2011 tarihli … yevmiye numaralı limited şirket hisse devir sözleşmesi ile …’e devrettiği anlaşılmıştır.
…. Ltd. Şti.’nin 25/07/2011 tarihli ortaklar kurulu kararı ile …’in sahibi bulunduğu 2.500,00-TL nominal değerdeki 50 adet hissesinin …’e devretmesine, ortak …’in kendi rızasıyla şirket müdürlüğünden ayrılmasına, … ve …’in 7 yıl için şirket müdürü olarak görevlendirilmesine karar verildiği belirlenmiştir.
Dava konusu hisse devir işleminin gerçekleştiren Noter Memuru … hakkında İzmir … ASCM’nin … esas sayılı davasının ve Noter … hakkında İzmir … AĞCM’nin … esas sayılı davasının açıldığı belirlenmiştir. İzmir … ASCM’nin … esas sayılı davası İzmir … AĞCM’nin … esas sayılı davası ile birleştirilmiştir.
İzmir … AĞCM’nin 28/02/2018 tarihli … esas … karar sayılı kararı ile; Noter …’ın üzerine atılı Noter Katibi … üzerindeki denetimi ve gözetim görevini gereği gibi yerine getirmemek suçundan suçun işlendiği sabit olmadığından beraatına, sanık …’nun mahkumiyetine yeterli inandırıcı ve kesin delil elde edilemediğinden beraatına karar verildiği anlaşılmıştır.
Taraf tanıkları dinlenmiş beyanları değerlendirilmiştir.
ATK … İhtisas Kurulu’nun 13/11/2019 tarihli … karar nolu raporunda; muris …’in 27/07/2011 tarihinde fiil ehliyetine haiz olmadığının kabulünün uygun olduğu ortaya konulmuştur. Davalı vekilince ATK raporuna itiraz edilmiş, rapor mevzuata ve dosya kapsamına uygun bulunmakla ATK Genel Kurulundan rapor alınması yönündeki davalı talebi reddedilmiştir.
Ana davanın konusunun nispi karar ve ilam harcına tabi olduğu anlaşılmakla, hisse devir tarihindeki şirketin hisselerinin reel değerinin ve bu arada dava konusu hisselerin reel değerinin tespiti konusunda bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
Bilirkişiler … ve … 28/04/2020 tarihli raporlarında; müteveffa …’in …’e devrettiği 50 adet hissenin dava tarihine en yakın kapanan bilanço dönemi 31/10/2016 tarihi itibariyle 8.282,10-TL, inceleme tarihine en yakın kapanan 31/12/2019 tarihi itibariyle 6.062,90-TL olduğunu ortaya koymuşlardır. Taraflarca bu bilirkişi raporuna itiraz edilmiş ancak taraf itirazları yerinde görülmediğinden reddedilmiştir.
Dava konusu 50 adet hissenin bilirkişiler tarafından tespit edilen dava tarihindeki reel değeri üzerinden (8.282,10-TL) harç ikmali yapılmıştır.
Toplanan tüm deliller karşısında; … Ltd Şti’nin ortaklarından tarafların murisi …’in şirketteki 50 adet hissesini 2.500-TL nominal değerle oğlu …’e İzmir … Noterliği’nin 27/07/2011 tarihli … yevmiye numaralı limited şirket hisse devir sözleşmesi ile devrettiği, bu devir tarihinden evvel 25/07/2011 tarihli ortaklar kurulu kararı ile …’in hisselerinin devrine onay/izin verildiği anlaşılmıştır. Asıl ve birleşen davada …’in hisse devir tarihi itibariyle hukuki işlem ehliyetine sahip olmadığı ileri sürülmüş, ATK … İhtisas Kurulu’nun 13/11/2019 tarihli … karar nolu raporundan muris …’in 27/07/2011 tarihinde fiil ehliyetine haiz olmadığı kanaatine varılmıştır.
TMK 15 maddesinde; “kanunda öngörülen ayrık durumlar saklı kalmak üzere ayırt etme gücü bulunmayan kimsenin fiilleri hukuki sonuç doğurmaz” hükmüne yer verilmiştir.
Asıl davadaki talepler yönünden yapılan değerlendirmede; muris …’in … Ltd Şti’ndeki 50 adet hissesini davalı …’e devrettiği 27/07/2011 tarihi itibariyle hukuki işlem ehliyetine sahip olmadığı belirlenmekle, TMK 15 maddesi gereğince …’in devir konusundaki hukuki işleminin sonuç doğurmayacağı kanaatine varılmış, …’in … Ltd Şti’ndeki 50 adet hissesinin …’e devrine dair İzmir … Noterliği’nin 27/07/2011 tarihli … yevmiye nolu işleminin hükümsüz olduğunun tespitine, bu konudaki kararın ticaret sicil gazetesinde ilanına bunun sonucu olarak da …’e devrinin hükümsüzlüğüne karar verilen 50 adet hisseyi kar payı ve şirketten almışsa diğer semereleriyle birlikte, hisseye bağlı aldığı kar payı ve diğer semerelerin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle …’in terekesine iadesine karar vermek gerekmiştir..
…’e karşı açılan asıl davada devre onay veren şirketin 25/07/2011 tarihli ortaklar kurulu kararının hükümsüzlüğünün tespiti de talep edilmiş ise de, bu tür bir davanın şirkete karşı açılması gerektiği, şirket ortaklarından birine karşı ortaklar kurulu kararının hükümsüzlüğünün tespitinin istenmesinin mümkün olmadığı, bu taleple ilgili olarak …’e karşı husumet yöneltilemeyeceğinden bu taleple ilgili asıl davanın husumet yönünden reddine karar verilmiştir.
Birleşen davadaki talepler yönünden yapılan değerlendirmede; … Ltd Şti’ndeki …’in 50 adet hissesinin …’e devrine izin verilmesine dair 25/07/2011 tarihli 10 nolu ortaklar kurulu kararının alındığı, ancak …’in hisselerin devredildiği 27/07/2011 tarihi ve 10 nolu kararın alındığı 25/07/2011 tarihi itibariyle hukuki işlem ehliyetine sahip olmadığı gibi 25/07/2011 tarihli 10 nolu kararda …’in imzasının bulunduğu, fakat bu tarihte hukuki işlem ehliyetine sahip olmadığı için çağrısız olarak toplanan ortaklar kurulunda tüm ortakların usulüne göre temsil edildiğinin ve yer aldığının kabulüne olanak bulunmadığı kanaatine varılmakla, şirketin 25/07/2011 tarihli 10 nolu ortaklar kurulu kararının butlanına, bu konudaki kararın ticaret sicil gazetesinde ilanına karar vermek gerekmiştir.
Birleşen davada aynı zamanda devire konu hisselerin devir tarihinden itibaren yapılan kar dağıtımları dikkate alınarak tüm semereleriyle faiziyle terekeye iadesi talep edilmiş ise de, bu talebin muhatabının … Ltd Şti değil asıl davada olduğu gibi hisseyi devir alan … olduğu, dolayısıyla şirkete karşı bu talebin yöneltilmesinin mümkün olmadığı, bu talep yönünden şirketin pasif husumet ehliyetine sahip olmadığı kanaatine varılmış, birleşen davalı şirkete karşı açılan hisse senetleri ve ferilerinin terekeye iadesi davasının husumet yönünden reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;.
1-Asıl davanın kısmen kabulüne,
a)Tarafların murisi …’in … Ltd Şti’ndeki 50 adet hissesinin …’e devrine dair İzmir … Noterliği’nin 27/07/2011 tarihli … yevmiye nolu işleminin hükümsüz olduğunun tespitine, bu konudaki kararın ticaret sicil gazetesinde ilanına, ilan giderlerinin yargılama gideri sayılmak suretiyle daha sonra bu davalıdan tahsil edilmek üzere davacı tarafından karşılanmasına,
…’e devrinin hükümsüzlüğüne karar verilen 50 adet hisseyi kar payı ve şirketten almışsa diğer semereleriyle birlikte, hisseye bağlı aldığı kar payı ve diğer semerelerin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle …’in terekesine iadesine,
b)Asıl davada …’e karşı ileri sürülen hisse devrine onay veren ortaklar kurulu kararının hükümsüzlüğünün tespiti talebi yönünden davanın husumet yönünden reddine,
2-Birleşen davanın kısmen kabulüne,
a)… Ltd Şti’nin 25/07/2011 tarihli 10 nolu ortaklar kurulu kararının butlanına, bu konudaki kararın ticaret sicil gazetesinde ilanına, ilan giderlerinin yargılama gideri sayılmak suretiyle daha sonra bu davalıdan tahsil edilmek üzere davacı tarafından karşılanmasına,
b)Birleşen davalı şirkete karşı açılan hisse senetleri ve ferilerinin terekeye iadesi davasının husumet yönünden reddine,
3-Asıl dava yönünden karar tarihi itibarı ile alınması gereken 565,75-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 29,20-TL ile tamamlama nedeniyle alınan 43,00-TL ve 142,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 351,55-TL harcın davalı …’ten tahsili ile hazineye gelir kaydına,
-Birleşen dava yönünden alınması gerekli 59,30-TL harçtan peşin alınan 29,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 30,10-TL harcın birleşen davalı … Ltd Şti’nden tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Asıl davada davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine ve davanın kabul edilen kısmına göre belirlenen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Asıl davada davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine ve davanın reddedilen kısmına göre belirlenen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
-Birleşen davada davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine ve davanın kabul edilen kısmına göre belirlenen 4.080,00-TL vekalet ücretinin birleşen davalı … Ltd Şti’nden alınarak davacıya verilmesine,
5-Asıl dava ve birleşen dava yönünden davacı tarafından sarf olunan 3.291,40-TL yargılama giderinden davanın kabul edilen kısmına göre takdiren 3.000,00-TL yargılama giderinin asıl davalı … ve birleşen davalı … Ltd Şti’nden 1/2 oranında alınarak, davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
-Asıl davada davacı tarafından sarf olunan 29,20-TL başvurma harcı, 29,20-TL peşin karar ve ilam harcı, 43,00-TL ve 142,00-TL tamamlama harcı toplamı olan 243,40-TL’nin davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
-Birleşen davada davacı tarafından sarf olunan 29,20-TL başvurma harcı, 29,20-TL peşin karar ve ilam harcı olmak üzere toplam 58,40-TL’nin davalı … Ltd Şti’nden alınarak, davacıya verilmesine,
-Davalı … tarafından sarf olunan 21,75-TL yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
-Taraflarca yatırılan ancak kullanılmayıp artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, oybirliği ile verilen karar davacı vekili ile asıl davalı … vekilinin yüzüne karşı, birleşen davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.17/09/2021

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır