Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1167 E. 2022/849 K. 03.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1167 Esas
KARAR NO : 2022/849

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/09/2016
KARAR TARİHİ : 03/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 06/04/2016 günü İzmir ili Buca ilçesinde, davalılardan … İnşaat firmasının maliki olduğu ve olay anında davalılardan Mustafa’nın sevk ve idaresindeki … plakalı çekici ve buna takılı olan … plakalı üzerinde taşkın yük bulunan dorsenin müvekkilinin sol tarafına çarpması ve onu yol kenarında park halinde bulunan aracına sıkıştırması sonucu müvekkilinin kalıcı olarak sakatlandığını, müvekkilinin sol el parmaklarının eskisi gibi işlev görmediğini, olay anında aracın ZMMS poliçesi sahibi bir diğer davalı … olduğunu, İzmir Cumhurtiyet Başsavcılığının … Soruşturma no lu dosyası ile müvekkilinin tam kusurlu olduğuna dayanılarak Kovuşturmaya yer olmadı ğına dair karar tesis edildiğini, Mahkemenizce olayın tanıklarının dinlenmesi ve keşif yapılması sonrasında dosyanın kusur yönünden adli tıp kurumuna sevkinin sağlanarak rapor alınmasını talep ettiğini, Soruşturma dosyasında mevcut raporlar hatalı ve davalı sürücü asli kusurlu olduğunu, Zira; Kaza sonrası tutulan tutanak açık şekilde hatalı olduğunu, Kaza Sonrası müvekkil hastaneye kaldırıldığını, ve kopmak üzere olan kolu ameliyatla dikildiğini, Bu nedenle Trafik Kazası Tespit Tutanağı müvekkilinin yokluğunda, davalı sürücünün anlatımları baz alınarak ( Kazaya karışan davalı sürücünün sevk ve idaresindeki araç kaza mahallinden ayrılmış olduğu halde ) tutulduğunu, yukarıda açıklanan olay sonrasında müvekkilinin sol el parmakları işlevlerini yitirdiğini, Müvekkilin sigortacılık ve muhasebe işleri ile uğraş verdiğini, Tazminat miktarının gerek kusur, gerekse sağlık raporları sonrasında hesaplanacak olması hasebiyle 6100 Sayılı Yasanın 107. maddesi uyarınca şimdilik 50-TL değerinde belirsiz alacak davası ikame edildiğini, bu nedenlerle açıklanan nedenlerle maddi tazminat yönünden 6100 Sayılı Yasanın 107. maddesi gereğince fazlaya ilişkin talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydı ile şimdilik,50-TL.- maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … İnş. Mad. Enrj. Müh. Turz. Teks. Taah. Tic. Ltd. Şti. Vekili cevap dilekçesi ile özetle;Davacının uğramış olduğunu iddia ettiği zarar neticesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak davalı aleyhine açmış olan dava da 50-TL maddi tazminat talebi ile açmış olduğu kısmi davada hukuki bir yarar bulunmadığını, HMK md. 114 / h hükmünde yer alan hukuki yarar dava şartı olduğundan davanın usulden reddi gerektiğini, HMK md.109 / 2 hükmüne göre, talep konusunun miktarı, taraflar arasında tartışmasız veya açıkça belirli ise kısmi dava açılamayacağını, Somut olayda davacı kaza sonrasında sol el parmaklarının işlevini yitirmesi nedeniyle sigortacılık ve muhasebe işleri ile uğraşamadığından yaşadığından bahisle (kaldı ki maddi tazminatı neye dayanarak istediği dava dilekçesinde açıkça belirtilmemiştir) maddi tazminat talebinde bulunduğunu, Tedavi süresinde ve tedavi sonrasında yapılan tüm masraflar hastaneden ve fatura karşılığında yapıldığından maddi tazminat miktarı alacağı tam ve kesin olarak belirlenebilir durumda olduğunu, HMK md.109 / 2 düzenlemesi dolayısıyla değeri belli olan masraflar için kısmi dava açılamayacağını, Dolayısıyla belirli olan bir alacak için belirsiz alacak davası açmaları usule aykırı olduğunu, Tüm bu sebeplerin kanuna açıkça aykırı olmasından dolayı; davacıya bu eksikliği tamamlanması için kesin süre verilmesini ve davasının belirli kısımları için belirli alacak davası haline getirmemesi halinde davanın usulden reddine karar verilmesini talep ettiğini, Kaza sonrasında davacı hastaneye kaldırıldı ve ameliyat oldu ise hangi hastanede tedavi ve rehabilitesine devam edildiği, yaklaşık tedavi masrafının ne kadar olduğu, söz konusu masraflara ilişkin tedavi merkezinden yapılmış olan ödeme karşılığı alınan makbuzlar, sağlık raporları dava dosyasına sunulmadığını, Müvekkili şirket adına kayıtlı … plakalı araç … poliçe no.lu, 09.05.2015-09.05.2016 tarihleri arası … Sigorta A.Ş.‘ye ZMMS poliçesi ile sigortalandığını, Söz konusu kazaya ilişkin hasar dosyasından … plakalı aracın maddi araç başı teminattan ödenmiş olup olmadığının tespiti davalı … tarafından mahkemeye sunulacak cevap dilekçesi ile ortaya çıkacağını, Yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle ve resen incelenecek nedenlerden dolayı; SGK’na müzekkere yazılarak davacının 2015 yılından dava tarihine kadar olan süre için hizmet dökümünün celbini, Davacıya kaza nedeni ile herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise miktarının bildirilmesi konusunda ilgili SGK İl Müdürlüğüne Müzekkere yazılmasına, Davacının maluliyet oranın belirlenip belirlenmediği konusunda Hakimliğinizce araştırma yapılmasına, Davacının sosyal ve ekonomik durumu hakkında araştırma yapılmasını, Davacının hukuki dayanaktan yoksun ve haksız davasının reddine, Yargılama masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … AŞ. cevap dilekçesi ile özetle; Resmi Gazete’de yayımlanan, 26.04.2016 yayım ve yürürlük tarihli 6704 Sayılı “65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç, Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile Karayolları Trafik Kanunu’nun yer alan maddeleri değiştirildiğini, ilgili kanun değişliği nedeniyle davacının uyuşmazlığın çözümlenmesi için gerekli belgelerle birlikte müvekkili şirkete başvurması gerektiğini, kanun i le düzenlenen emredici nitelikteki özel dava şartını yerine getirmeyen davacının talebi dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddedilmesi gerektiğini, Dava dilekçesinde bahsi geçen 06,04,2016 tarihli kazaya karıştığı belirtilen, … plakalı araç; müvekkili şirkete 08.05.2015-2016 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, Söz konusu poliçede teminat limitinin kişi başı 310.000TL’ olduğunu, Trafik sigortacısı şirket; Üçüncü kişilerin uğramış olduğu bedeni zararlardan, sigorta poliçesinde bellirtilen azami limitlerle ve işletenin veya işletenin eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında maddi tazminat ile sorumlu tutulabileceğini, sigorta şirketinin sorumluluğunun kusurlu olması halinde söz konusu olduğunu, davacının trafik kazası sebebi ile meydana gelmiş bir maluliyetinin olup olmadığının ve varsa oranını belirlenmesi gerektiğini, bu amaçla davacının Adli Tıp Kurumu 3.İhtisas Dairesine ve Üniverisite hastanelerinin Adli Tıp Ana Bölümlerine sevki gerektiğini, davacı vekili tarafından avans faizi talep edildiği, kazaya karaşına sigortalı aracın ticari araç olmaması sebebiyle hükmedilecek faizin yasal faiz olması gerektiğini, aleyhlerine hüküm kurulmasına kanaat getirilmesi halinde faiz başlangıç tarihi dava tarihi olarak dikkate alınması gerektiğini ve dava şartı yerine getirilmediğinden davanın usulden reddini, müvekkili şirketin temerrüde düşmediğinden dava tarihinden itibaen yasal faize hükmedilmesini, aleyhlerine hüküm kurulması halinde yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
06/04/2016 tarihli trafik kaza tutanağı, ZMMS poliçesi ve trafik sicil kayıtları, İzmir Cumhurtiyet Başsavcılığının … Soruşturma no lu dosyası, Tanık anlatımları, Bilirkişi raporu, Keşif, SGK kayıtları, sosyal durum araştırması, hastane kayıtları, (Davalı tarafın iddialarına karşı ve HMK madde 145 uyarınca delil sunma haklarımız saklı tutularak) davacı vekili tarafından mahkememiz dosyasına delil olarak sunulmuştur.
Davacının sosyal ve ekonomik durum araştırması için yapılan yazı cevabı mahkememiz dosyası içine alınmıştır.
Davalı … tarafından düzenlenen Poliçe ve hasar dosyası ve davacıya ait SGK kayıtlarının mahkememiz dosyası arasına alındığı anlaşılmıştır.
Davacının, Ege Üniversitesi ATK Anabilim Dalı Başkanlığı’na sevkinin sağlanarak sürekli iş göremezlik oranı ile geçici iş göremezlik süresinin tespiti hususunda rapor düzenlenmiştir.
Davacı vekilinin bildirdiği tanıklar (…, …, …) adına duruşma gününü bildirir davetiye çıkartıldığı ve dinlendiği anlaşılmıştır.
Mahallinde delillerin takdiri için 10/07/2018 keşif günü saat 14:30da keşif yapılarak trafik bilirkişi tarafından 11/07//2018 tarihli bilirkişi raporu düzenlendiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi kusur raporuna davacı vekili ile davalı şirket vekilinin itirazları dikkate alınarak dosyanın bilirkişi Tahir Ümit Eken’e tevdi edilerek bilirkişiden 06/12/2018 tarihli ek raporu düzenlendiği anlaşılmıştır.
Mahkememiz ara kararı gereğince dosya ATK Ankara Trafik İhtisas Dairesine gönderilerek 01/08/2019 tarihli rapor düzenlenmiştir.
Mahkememiz ara kararı gereğince dosya talimat yoluyla İstanbul Nöbetçi ATM ye gönderilerek, İTÜ Trafik kürsüsünden seçilecek 3 kişilik uzman bilirkişiye dosyanın tevdi edilerek, kusur hususunda bilirkişi heyetince 19/02/2020 tarihli rapor düzenlendiği anlaşılmıştır.
Ege Üniversitesi T.F.H.Nöroloji ABD Başkanlığına, Ege Üniversitesi T.F.H.Göğüs Hastalıkları BD Başkanlığına, Ege Üniversitesi T.F.H.Ortopedi ve Travmatoloji ABD Başkanlığına yazılan müzekkerelere yanıt verilmesinin beklenmesine, davacı vekiline bu konuda elden takip yetkisi verilmesine,
Her ne kadar mahkememizce haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan “Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe” göre rapor düzenlenmesine karar verilmiş ise de Anayasa Mahkemesinin … Esas ve …… sayılı kararı ile KTK’nun 90.maddesinde yer alan “…” bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda “…” ibaresinin Anayasaya aykırı olduğuna yönelik karar verildiği anlaşıldığından Mahkememizce geçen celse verilen maluliyete ilişkin raporun haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan yönetmeliğe göre düzenlenmesi ara kararından dönülerek davacının sürekli işgöremezlik ve geçici işgöremezlik süresinin “Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine” göre düzenlenmesi hususunda İstanbul ATK 2.İhtisas Kurulundan 24/08/2021 tarihli bilirkişi raporu düzenlendiği anlaşılmıştır.
Mahkememiz ara kararı gereğince dosyanın aktüerya bilirkişisine tevdii ile; İTÜ’de görevli trafik bilirkişilerinden oluşan bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen kusur raporu ve kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine göre ATK tarafından düzenlenen 2 Aralık 2021 tarihli maluliyet raporundaki tespitlere göre talep edilen alacakların belirlenmesine yönelik ek rapor düzenlenmiştir.
Mahkememiz ara kararı gereğince sigorta mevzuatından kaynaklı hesap bilirkişisinden 11/04/2022 tarihli bilirkişi raporu ve 21/06/2022 tarihli bilirkişi ek raporlarının hazırlandığı ve anlaşılmış ve geçici ve kalıcı iş göremez kalınan zarar toplamının 4.569,74-TL olduğu görüş ve kanaatinin bildirildiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava; 06/04/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu, davacının sürekli iş göremezlik oranı ile geçici iş göremezlik süresi nedeniyle uğramış olduğu maddi zararlarının kazaya sebebiyet veren aracın sürücüsü, işleteni ve ZMMS sigortacısından tahsili istemine ilişkin tazminat davasıdır.
Davalı … vekili 26/10/2022 tarihli dilekçe ile davacı ile sulh olduklarını, davacıya ödeme yaptıklarını belirterek sulh protokolü gereğince davacı taraftan herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi bulunmadığını beyan etmiştir.
Davacı vekilinin 03/11/2022 tarihli duruşmada; dava konusu alacaklarını tamamını sigorta şirketinden celse arasında aldıklarını, bu nedenle dava konusuz kaldığını, davanın açılmasına sebebiyet vermediklerinden aleyhimize vekalet ücretine hükmedilmemesini, dava konusuz kaldığından bu yönde karar verilmesini talep ettiği, ayrıca davalılardan yargılama gideri ve vekalet ücreti talebinin olmadığını beyan etmiştir.
Dosyanın incelenmesinde davanın 23/09/2016 tarihinde açıldığı, yargılama sırasında davacı vekili tarafından dava sırasında 03/11/2022 tarihli duruşmadaki beyanında dava konusu alacağının tamamını celse arasında davalı … AŞ’den aldığını beyan ettiği, bu nedenle davanın konusuz kaldığı, her ne kadar davanın açılmasına davalılar sebebiyet vermiş ise de davacının davalılardan vekalet ücreti ve yargılama gideri talep etmediğine yönelik beyanı dikkate alınarak davacı yararına vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Dava konusuz kaldığından davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gerekli 80,70-TL karar harcından peşin alınan 29,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 51,50-TL harcın harcın davacıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı vekilinin beyanı dikkate alınarak davacı yararına vekalet ücreti ve yargılama gideri takdirine yer olmadığına, yapılan giderlerin davacı üzerine bırakılmasına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı … vekilinin, davalı … ve davalı … İnş Mad.Enj. Müh.Tur. Tek. şirketi vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize yahut başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamını ödemek suretiyle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/11/2022

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.