Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/1689 Esas
KARAR NO : 2021/562
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/12/2014
KARAR TARİHİ : 29/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, Irak Bölgesinde ticaret yapan bir firma olduğunu, müvekkili şirketin Türkiye de ki bir takım işlerini …’ in takip ettiğini, 18.08.2013 tarihinde … vasıtasıyla, davalılardan …nin sahibi … ile halı yılama makineleri ve teçhizatları ile ilgili imalat ve teslimat sözleşmesi yapıldığını, sözleşme uyarınca. özellikleri ve ayrıntıları sözleşmede düzenlenmek sureti ile Tam otomatik halı yıkama makinesi( 1 adet; bedeli 23000), Halı sıkma makinesi 4.10 Metre ( I adet- bedeli 12.000 TL), Halı sıkma makinesi 2.70 metre(l adet, bedeli 6-000 TL), Ilalı silkeleme makinesi (1 adeL bedeli 9.000 TL) Halı yıkama fırçası tekli (1 adeL fiyatı 1.250 TL), davalı …. tarafından imal edileceğini ve teslimat yeri olan Kuzey Irak’a nakledileceğini, makinelerin bedelinden 45.000 TL, … vasıtasıyla davalılardan …’ a banka havalesi yolu ile gönderildiğini, geriye kalan meblağın da makinelerin teslimatı sırasında yapıldığını, toplamda 50.250 TL ödeme gerçekleştiğini, söz konusu közleşmeden sonra, imal edilen makinelerin farklı bir firma adına, müvekkil şirketin bilgisi dışında davalılardan …nin sahibi … tarafından, müvekkil firmanın Irak’da bulunan adresine 02.10.2013 tarihinde teslim edildiğini, müvekkilinin makineleri 07.05.2014 tarihine kadar kullanıldığını, Türkiye’de ticari faaliyette bulunmak amacı ile gönderici firma olan davalılardan …’a makinelerin iade edildiğini, İzmir Gümrük Müdürlüğüne gönderilen makinelerin, müvekkili şirketin, davalılar ile yapağı tüm görüşmelerin neticesiz kalması sebebi ile aide -alınmadığını ve gümrüğe terk edilmek zorunda kalındığını, sözleşmeye konu makinelerin, davalıların yapmış olduğu usulsüzlüklerden ötürü, farklı cins ve nevi mallar olarak ihraç edildiğini, faturalarının yine aynı şekilde usulsüz, kesildiğini, ihraç edilen makineler ile iade edilen maki/nelerin “evrak üzerinde” aynı olmaması sebebi İle davalıların iadeye yanaşmadığının öğrenildiğini, Konu ile ilgili îzmir Cumhuriyet Başsavcılığına ve Gümrük ve Ticaret Bakanlığına ihbar-şikayetlerinin gönderildiğini, davalıların sözleşme hükümlerine aykırı davrandıklarını ve müvekkili şirketi zarara uğratmış olduklarını beyanla davanın kabulü ile fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkilinden aldığı makinelerin fatura edildiğini bu şekilde ihracat sağlandığını, davacının diğer davalı ile imza edip müvekkilinin taraf olmadığı sözleşme hükümlerinin müvekkiline sirayetini istemesinin doğru olmadığını, müvekkilinin hiçbir zorunluluğu yokken satın aldığı makinelerin parasını ödemeyen davacının tek taraflı iradi işlemiyle karşılaştığını, Gümrük’ten kendisine bildirim geldiğini ve makinelerin geri almasının istendiğini, bu makinelerin davacıya satılan makineler olmadığının görüldüğünü ve geri alınmadığını, davacının henüz daha bedelini ödemediği fatura orta da iken nerden nasıl edindiği belli olmayan makineleri yurda sokmak için müvekkilini kullanmak istemesinin ticari etiğe sığmadığını, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını beyanla usul ve yasaya aykırı davanin reddine, davacının HMK 84/1-a gereği uygun teminat yatırmasına, davacının tespite ilişkin taleplerinin bu davadan tefrikine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı …. vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil ile … arasında 18.08.2013 tarihli Makine satış ve sipariş sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin, davacı firma ile herhangi bir anlaşma yapmadığını, davacı dilekçesinde davacı şirket yetkilisinin … olduğunu beyan ettiğini ancak ne şirkete ait bir belge ne de …’in şirket yetkilisi olduğuna dair bir belgeyi dosyaya sunmadığını, davacının tüzel kişiliğinin ve …’in davacı şirketin kanuni temsilcisi olup olmadığının ve bu temsil yetkisinin usulüne uygun verilip verilmediğinin araştırılmasının gerektiğini, müvekkili ile … arasında yapılan sözleşmeye uygun bir şekilde, müvekkili tarafından imalatların yapılarak alıcı …’e teslim edildiğini, … tarafından da müvekkiline 45.000-TL ödeme yapıldığını, müvekkili tarafından teslim edilen makinelerin, yurt dışına çıkarılıp çıkarılmayacağının ya da bu çıkışın ne şekilde yapıldığının bilinmesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin ürettiği makinelerin taşınma işinin müvekkili tarafından yapılmadığını, diğer davalı ile davacı firma arasında olan ticari ilişkinin de müvekkil tarafından bilinmesinin olanaksız olduğunu ayrıca davacının dilekçesinde 07.05.2015 tarihine kadar makineleri kullandığını, Türkiye’de ticari faaliyette bulunmak amacıyla iade ettiğini beyan ettiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, gümrükte kalan bahsi geçen makinelerin müvekkilinin ürettiği makineler olsa dahi, Türkiye’de ticari faaliyette bulunmak amacıyla müvekkiline iadesinin hukuken geçerli bir sebep olmadığı gibi müvekkili tarafından kabulünün mümkün olmadığını beyanla davanın reddine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Mahkememizce Türkiye Cumhuriyeti ile Irak Cumhuriyeti arasında adli yardımlaşma kapsamında antlaşma bulunduğundan davalıların teminata ilişkin itirazlarının reddine dair karar verilmiştir.
Mahkememizce davanın niteliği ve miktarı bakımından ticari ilişkinin ispatı konusunda telefon kayıtlarının araştırılması ve tanık dinlenmesi usul hükümlerine uygun düşmediğinden davacı vekilinin telefon kayıtlarının araştırılması ve tanık dinletme isteminin reddine dair karar verilmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık bulunan hususların; taraflar arasındaki niza;davacı şirketin tüzel kişiliğinin bulunup bulunmadığı, teminat konusunda karşılıklı anlaşma olup olmadığı, iade edilmek istenen makinelerin ihraç edilen makineler olup olmadığı, süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunup bulunulmadığı, davalıların ayrı ayrı sorumlu olup olmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
DELİLLER:
İzmir Gümrükler Baş Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak; Davaya konu makinelerin tespiti bakımından İzmir Gümrük Müdürlüğü’ne sevk edilen eşyaların bulunduğu yerin araştırılarak mahkememize bildirilmesi istenilmiş; gelen cevabi yazıda Habur Gümrük Müdürlüğünce işlem görmek üzere Müdürlüklerine sevk edilen ve alıcısı … olan … sayılı transit refakat beyannamesi muhteviyatı eşyaların Müdürlükleri denetimindeki TCDD İzmir Liman İşletmesine ait geçici depolama yerinde bulunduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce dava dilekçesi ile vekaletname örneği eklenerek davacı şirketin tüzel kişiliğinin bulunup bulunmadığı, devam edip etmediği, varsa ticaret sicil kaydının çıkartılarak gönderilmesi için Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü’ne müzekkere yazılmış, Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü (Hukuk İstinabe ve Müteferik Bürosu) nün … sayılı 15/01/2016 tarihli yazısı ile “Söz konusu hususun tespiti için adli yardımlaşma talebinde bulunulmalıdır. Bu doğrultuda adli yardımlaşma talep edilecek ülkenin yetkili adli merciine hitaben (örn: Almanya Yetkili Adli Makamına) hazırlanan ve dava konusunun özeti ile birlikte, talebin ayrıntılı ve açıkça belirtildiği, bu bağlamda ifadelerine başvurulacak kişilere var ise yöneltilmesi öngörülen soruların yer aldığı, ifadenin yeminle veya özel bir usulle alınması gerekip gerekmediği konularını içeren mahkeme mührünü ve ilgili hakimin imzasını taşıyan iki nüsha Türkçe adli yardımlaşma talebinin tercümeleri ile birlikte Bakanlığımıza gönderilmesi gerekmektedir
Ayrıca; istinabe talepleri ile ilgili olarak doğabilecek masraflar için o devlet adli makamına ödenmesini teminen ilgilisinden masrafın ödeneceğine dair “Taahhütname” alınması gerekmektedir.
Yabancı ülkelere gönderilecek istinabe evrakı için 48 TL. posta giderinin Maliye’ye yatırılarak makbuz örneğinin Bakanlığımıza gönderilmesi gerekmektedir.” cevap verildiği görülmüştür.
Mahkememizce davalıların dava tarihi itibariyle tacir olup olmadıklarının tespiti için İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğüne, Ege Vergi Dairesine, Karabağlar Vergi Dairesine müzekkere yazılmış, gelen yazı cevapları dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce Adalet Bakanlığı Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğüne yeniden müzekkere yazılarak; davacı şirketin tüzel kişiliğinin bulunup bulunmadığı tüzel kişiliği bulunuyorsa halen devam edip etmediği, şirket temsilcilerinin kimliği ve davacı şirketin Ticaret Sicil kaydının çıraktılarak Mahkememize gönderilmesi için Irak Yetkili makamlarına istinabe usulü ile müzekkere yazılması istenilmiş, davacı vekiline yazılacak müzekkerenin 2 nüsha tercümesinin yapılarak mahkememize sunması için kesin süre verilmiş, davacı vekilince tercüme evrakları sunulmuş, davacı vekilinden taahhütname alınmış, Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılmış, müzekkereye Irak Dışişleri Bakanlığına Adli Yardımlaşma evrakının iletildiği, 2 kez tekit edildiği ancak bugüne kadar yanıt alınamadığının bildirildiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava, sözleşmeden kaynaklı alacak davasıdır.
Davacı şirketin yetkilisi olduğu ileri sürülen … ile davalı … arasında 18.08,2013 tarihli “Halı Yılama Makineleri ve Teçhizatları ile İlgili İmalat ve Teslimat Sözleşmesi” imzalandığı, sözleşmeye istinaden davacı tarafça davalılardan …’ a banka havalesi yolu ile 45.000,00-TL ödeme yapıldığı, geriye kalan ödemenin makinelerin teslimi sırasında gerçekleştiği, davalıya 50.250,00-TLödeme yapıldığı, imal edilen makinelerin farklı bir firma adına, davalılardan …nin sahibi … tarafından davacının Irak’ta bulunan adresine 02.10.2013 tarihinde teslim edildiği, davacının makineleri 07.05.2014 tarihine kadar kullandığı, davacının Türkiye’de ticari faaliyette bulunmak amacı ile gönderici firma olan davalılardan …’ a makineleri iade etmek istediği ancak davalılar ile yapılan görüşmelerin neticesiz kalması nedeni ile makinelerin İzmir Gümrük Müdürlüğüne terk edilmek zorunda kalındığından oluşan zararından bahisle mahkememizde davalılar aleyhine iş bu alacak davasını açtığı anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacı tarafça mahkememize iş bu dava açılmış ise de; davacının geçekten Irakta kurulmuş bir şirket olup olmadığı, tüzel kişiliğinin olup olmadığı hususunda mahkememizce istinabe suretiyle resen araştırma yapılmış ancak TC Adalet Bakanlığına bugüne kadar Irak yetkili makamlarınca bir cevap verilmemiş, davacı tarafça da Irak yetkili makamlarından davacı şirketin tüzel kişiliğinin olduğuna dair bir belge dosyamıza sunulmamış olup, bu hali ile davacının davanın açıldığı tarihte göz önünde bulundurulduğunda halen tüzel kişiliği olduğu tespit edilmediğinden davacının taraf ehliyetine sahip olmadığı kanaatine varılarak davanın HMK NIN 114/1-d ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1)DAVANIN HMK NIN 114/1-d VE 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
2)Karar tarihi itibariyle alınması gereken 59,30-TL harcın başlangıçta alınan 770,30-TL peşin harçtan mahsubu ile artan 711,00-TL harcın talebi halinde davacıya iadesine,
3) Yapılan harç ve masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
4) Davalı …. ve …’ un kendilerini bir vekil ile temsil ettirdikleri anlaşıldığından hüküm tarihindeki AAÜT gereğince davanın reddedilen bölümü üzerinden hesaplanan 100-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalılar verilmesine,
5)Davalı … tarafından iş bu dosyada yapılan 100-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya verilmesine,
6) Kararın kesinleşmesi halinde, ayrıca karar yazmaya gerek görülmeden kalan gider avansının derhal taraflara iadesine,
Dair; davalılar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize yahut başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamını ödemek suretiyle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/06/2021
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır