Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/367 E. 2022/123 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2013/367 Esas
KARAR NO : 2022/123

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ :20/09/2013
KARAR TARİHİ :15/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ……Market Bilg. Ve Diş Tic. Ltd Şti. Müvekkili Bankanın Konak Şubesinin üye işyerlerinden olup, firmaya 21.02.2011 tarihinde Sanal POS tanımlanmış ve 20.06.2013 tarihinde işlemlere kapatılmıştır. Tanımlanan Sanal POS üzerinden 28.01.2013-15.05.2013 tarihleri arasında gerçekleşen G1 adette 134.538,00 TL tutarındaki işlem için chargeback talebi bulunmakta olduğunu, (1) nolu davalı Mükemmel … Bilg. Ve Diş Tic. Ltd Şti. Müvekkilinin Bankanın Konak Şubesinin üye işyerlerinden olup, firmaya 21.02.2011 tarihinde Sanal POS tanımlanmış ve 20.06.2013 tarihinde işlemlere kapatılmıştır. Tanımlanan Sanal POS üzerinden 28.01.2013-15.05.2013 tarihleri arasıda gerçekleşen G1 adette 134.538,00 TL tutarındaki işlem için chargeback İnternet üzerinden şifre ( 3D Secure vb.) kullanılmadan, kredi kartı numarası, kullanma tarihi, ve arka yüzünde yer alan 3 haneli güvenlik numarası ( CVV) kullanılarak gerçekleştirildiği, İtiraza konu işlemlerin yapıldığı 20 adet kredi kartının 10 farklı kişiye ait olduğu tespit edildiğini, Söz konusu 10 adet katt sahibinin itiraz dilekçeleri incelendiğinde, …, …….., …, … tarafından aynı örnek dilekçenin kullanıldığı görüldüğünü, Tüm bu tespitler gerçek bir alışveriş yapılmadığını, kart sahipleri ile diğer davalı işyeri arasında bankayı zarara uğratma amacıyla, danışıklı olarak nakde yönelik işlem yapıldığını ortaya koyduğunu, aynı şekilde, (A ) no.lu davalı Mükemmel ……Bilg. Ve Diş Tic. Ltd Şti’nin adresinin kapalı olduğu tespit edilmiş olup, firmanın sanal POS’unun bağlı olduğu “ www. Mukemmelfiyat.com” web adresine ulaşılamadığını, (1) nolu davalı Mükemmel …….. Bilg. Ve Diş Tic. Ltd Şti’de diğer davalılara ait Kredi Kartları ile gerçekleştirilen işlemler incelendiğinde; a) …’ye ait Kredi Kartları ile yapılan işlemler … tarafından müvekkilim bankaya 1 adet, diğer bankara ise 10 adet itiraz dilekçesi gönderilerek davalı firmada gerçekleştirdiği işlemlere itiraz ettiğini, … ititaz dilekçesinde “38 adette toplam 40,030 TL lik harcamanın bilgisi ve onayı dışında olduğunu, karşılığında herhangi bir mal veya hizmet almadığını ve işlem tutarlarının iade edilmesini” talep ettiğini, …’nin itiraza konu Müvekkilim Bankaya ait … Kredi kartı ile 2013 yılında gerçekleştirdiği harcamaların neredeyse tamamının diğer davalı firmada kullanıldığı, …’nin Müvekkil Bankanın Güzelyalı şubesindeki ….nolu hesabına diğer davalı firma ve ortakları tarafından 227 adette 2,674,835 TL havale/eft gönderildiği görüldüğünü, b) …, …, …, …….” a ait Kredi kartı ile yapılan işlemler harcamaların neredeyse tamamının diğer davalı firmada kullanıldığı, tek çekim ve yüksek tutarlı işlemler olduğu görüldüğünü, c) …’ye ait Kredi kartı ile yapılan işlemler …nin diğer davalı firmanın çalışanı ve tüm Resmi kurumlat nezdinde firma adına işlemler yapmaya yetkili olduğu, vekalet ile firmanın hesaplarından para çekdiği, kendi hesabına diğer davalı firma ve yetkilileri tarafından 17 adette toplam 186,610 TL tutarında havale geldiği ve gönderildiği görüldüğünü, d) …a ait Kredi kartı ile yapılan işlemler Müvekkili bankaya ait kredi Kartları veya diğer banka Kartları ile diğer davalı firma nezdinde yüksek tutarlı tek çekim veya taksitli işlemler gerçekleştirdiği, bu işlemlerin gerçekleştirildiği tarihte veya bir gün öncesinde işlem tutarları kadar Kredi kartına para yatırıldığı tespit edildiğini, e)…’a ait Kredi kartı ile yapılan işlemler …’ın itirazda bulunduğu iki adet Kredi kartı ile diğer davalı işyerinden 30.01.2013’te 1000 TL ve 5500 TL olmak üzere 2 adette 6500 TL lik işlem yapıldığı ve söz konusu işlemlere itiraz edilmediği, itiraza konu işlemlerin hemen ardından …’a ait kartlar ile işlem yapıldığı tespit edildiğini, f) …’a ait Kredi kartı ile yapılan işlemler, Ayhan ……’a ait Kredi kartının 24.03.2013 tarihinde peş peşe 5 adet işlemde kullanıldığı tespit edildiğini, Davalılar, 5464 sayılı Banka Kartları ve Ktedi Kartları Kanunu’nun 36. maddesinde yer alan hükümde “Gerçeğe aykırı olarak hatcama belgesi, nakit ödeme belgesi ya da alacak belgesi düzenlemek veya bu belgelerde ne surette olursa olsun tahrifat yapmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlayanlar, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılırtlar. “hükmü ile 37. maddesinde yer alan “ Banka kartı veya kredi kartını kaybettiği ya da çaldırdığı yolunda gerçeğe aykırı beyanda bulunarak kartı bizzat kullanan veya başkasına kullandıran kart hamilleri ile bunları bilerek kullananlar bir yıldan üç yıla kadar hapis ve ikibin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılırlar. Kredi kartı veya üye işyeri sözleşmesinde veya eki belgelerde sahtecilik yapanlar veya sözleşme imzalamak amacıyla sahte belge ibraz edenler bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına mahkum edilirler.” Denilmektedir. Davalılar, ktedi kartlarını alış veriş amacı ile değil de kendilerini finanse etmek amacıyla nakde yönelik olarak kullanıldığını, İşlemlerden dolayı kusurlu olduklarını, yukarıda izah edilen nedenlere fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakkımız saklı kalmak kaydıyla; Müvekkil Banka tarafından kredi kartı veren bankalara chargeback yolu ile ödenen tutarların davalı kart hamillerine ödenmesinin ( kredi kartlarına iade edilmesinin ) Sayın Mahkeme tarafından verilecek kararın kesinleşmesine kadar tedbiren durdurulması hususunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini, Chargeback işlemleri neticesinde kesinleşecek olan müvekkili banka zararının (1) nolu davalı Mükemmel … Bilg. Ve Diş Tic. Ltd Şti ile diğer davalılardan (lehine ödemek durumunda kalınandan) müşterek ve müteselsilen tahsili, işlem tutarlarının dava tatihinden itibaren T.C. Merkez Bankası’nın Kısa vadeli kredilere uyguladığı faiz oranının temerrüt faizi oranı olarak esas alınmak suretiyle işleyecek temerrüt faizi ile tahsiline, Davanın kabulü ile yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile davalılardan tahsiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
(1)Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; dava kapsamında; davalılar arasında gerçek alışveriş yapılmadığı, danışıklı olarak nakde yönelik işlem yapıldığı iddiasıyla davacı banka tarafından, chargeback talebinde bulunan davadışı bankalara(davalılara(Mükemmel .. Ltd. Şti. dışında) ait kart hamili bankalar) yapılan ödemeler sonucu meydana gelen zararın dava tarihinden itibaren temerrüt faiziyle davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili istendiğini, Ayrıca chargeback talebinde bulunan davadışı kart hamili bankalara yapılacak ödemelerin davalılara ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir talebinde bulunulmuş ve bu yönde mahkemece ihtiyati tedbir kararı verildiğini, Öncelikle dava dilekçesinden de anlaşılacağı üzere henüz chargeback talebinde bulunan bankalara (davahlara(Mükemmel .. Ltd. Şti. dışında) ait kart hamili bankalar) ödeme yapılmamış ki, davacı banka tarafından chargeback talebinde bulunan davadışı kart hamili bankalara yapılacak ödemelerin davalılara ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir talebinde bulunulduğunu, dolayısıyla dava tarihinde davacı banka tarafindan davadışı chargeback talebinde bulunan bankalara ödeme yapılmadığından, henüz bir zarar olmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, Charge back (ters ibraz), bir kredi kartı sahibinin ekstresinde bir öge üzerinde uyuşmazlığa düşmesi ve genellikle bir ödeme konusunda yetki vermediğini iddia etmesi ile meydana geldiğini, Örneğin, bir kişinin, kredi kartının çalınması ve kullanılması suretiyle kimlik hırsızlığı mağduru olması durumunda, bu kişi tüm yetkisiz işlemler için charge back yaptırabileceğini, Charge back için diğer nedenler ise, ürünleri geç veya hasarlı almak ya da hiç almamaktır. Visa, Mastercard, Amex, Diners, JCB ve CUP gibi bankaların elde etme yetkisine sahip olduğu uluslararası kartlı ödeme sistemleri kurallarına göre, kredi kart sahipleri kendi kartlarıyla yapılan işlemlere itiraz etme hakkına sahip olduklarını, Bu itiraz, kart sahibi banka tarafından işyeri bankasına iletilir, işyeri bankası ise ilgili işyerinden itiraz edilen işlem ile ilgili belgeleri talep eder, Talep edilen belgelerin yetersiz olması durumunda, söz konusu işlem tutarı işyeri bankası tarafından ilgili işyerinden tahsil edilir ve kart sahibi bankaya aktarılacağını, Bu işleme “chargeback” veya “ters ibraz” adı verildiğini, Müvekkil …, Tekel, Kuruyemiş ve kontür satışı yapmakta olup, harcama itirazına konu işlemlerden önce diğer davalı Mükemmel .. Ltd. Şti. aralarında ticari alışveriş olduğunu, Bu kapsamda müvekkili tarafından kredi kartıyla bir çok kez kontür alımı yapılmış ve mezkur işlemlerle ilişkin fatura vb ticari defterlere işlendiğini, Dava dilekçesinin 3 nolu paragrafında da belirtildiği üzere harcama itirazına uğrayan işlemlerin tamamı internet üzerinden şifre( 3D Secure vb.) kullanılmadan, kredi kartı numarası, son kullanma tarihi ve arka yüzünde yer alan 3 haneli güvenlik numarası(CVV) kullanılarak gerçekleştirildiğini, Diğer davalı Mükemmel .. Ltd. Şti. tarafından İnternet sitesinden yapılan önceki alışverişler nedeniyle elinde bulunan kredi kartı bilgileri müvekkil davalının bilgisi ve rızası dışında kullanılmak suretiyle harcama itirazına konu işlemler gerçekleştirilmiştir.5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 15.maddesi gereğince bu kanunun 20 nci maddesi uyarınca harcama belgesi düzenlenmeksizin çeşitli iletişim araçları yoluyla veya sipariş formu vasıtasıyla yapılan mal ve hizmet alımlarındaki hukuka aykırı kullanımlardan kaynaklanan zararlardan kart hamili sorumlu tutulamaz. Zararın tahsili için Davaçı bankanın, Sanal Pos üye işyeri sözleşmesi gereği davalı üye işyeri olan Mükemmel .. Ltd. Sti.’ne dava açması gerektiğini, Öncelikle HMK md.389 şartları oluşmadığından ihtiyati tedbir kararının itirazen kaldırılmasını, açıklanan nedenlerle davacının beyanlarına itibar edilmemesini ve müvekkili davalı … açısından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

(2)Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesi ile özetle; dava kapsamında; davalılar arasında gerçek alışveriş yapılmadığı, danışıklı olarak nakde yönelik işlem yapıldığı iddiasıyla davacı banka tarafından, chargeback talebinde bulunan davadışı bankalara(davalılara(Mükemmel .. Ltd. Şti. dışında) ait kari hamili bankalar) yapılan ödemeler sonucu meydana gelen zararın dava tarihinden itibaren temerrüt faiziyle davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili istendiğini, ayrıca chargeback talebinde bulunan davadışı kart hamili bankalara yapılacak ödemelerin davalılara ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir talebinde bulunulmuş ve bu yönde mahkemece ihtiyati tedbir kararı verildiğini, öncelikle dava dilekçesinden de anlaşılacağı üzere henüz chargeback talebinde bulunan bankalara dayalılara( Mükemmel .. Ltd. Şti. dışında) ait kart hamili bankalar) ödeme yapılmamış ki, davacı banka tarafından chargeback talebinde bulunan davadışı kart hamili bankalara yapılacak ödemelerin davalılara ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir talebinde bulunulduğunu, Dolayısıyla dava larihinde davacı banka tarafından davadışı chargeback talebinde bulunan bankalara ödeme yapılmadığından, henüz bir – zarar olmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, Charge- back(ters ibraz), bir kredi karlı sahibinin ekstresinde bir öge üzerinde uyuşmazlığa düşmesi ve genellikle bir ödeme konusunda yetki vermediğini iddia etmesi ile meydana geldiğini, Örneğin, bir kişinin, kredi kartının çalınması ve kullanılması suretiyle kimlik hırsızlığı mağduru olması durumunda, bu kişi tüm yetkisiz işlemler için charge back yaptırabileceğini, Charge back için diğer nedenler ise, ürünleri geç veya hasarlı , almak ya da hiç almamaktır. Visa, Mastercard, Amex, Diners, JCB ve CUP gibi bankaların elde etme yetkisine sahip olduğu uluslararası kartlı ödeme sistemleri kurallarına göre kredi kart sahipleri kendi kartlarıyla yapılan işlemlere itiraz etme hakkına sahip olduklarını, bu itiraz kart sahibi banka tarafından işyeri bankasına iletileceğini, işyeri bankası ise ilgili işyerinden itiraz edilen işlem ile ilgili belgeleri talep edeceğini, Dava dilekçesinin 3 nolu paragrafında da belirtildiği üzere harcama itirazına uğrayan işlemlerin tamamı internet üzerinden şifre( 3D Secure vb.) kullanılmadan, kredi kartı numarası, son kullanma tarihi ve arka yüzünde yer alan 3 haneli güvenlik numarası(CVV) kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Diğer davalı Mükemmel .. Ltd. Şti. tarafından müvekkillerin internet sitesinden önceki alışverişler nedeniyle elinde bulunan kredi kartı bilgilerini müvekkil davalıların bilgisi ve rızası dışında kullanılmak suretiyle harcama itirazına konu işlemler gerçekleştirildiğini, 5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 15.maddesi gereğince bu kanunun 20 nci maddesi uyarınca harcama belgesi düzenlenmeksizin çeşitli iletişim araçları yoluyla veya sipariş formu vasıtasıyla yapıları mal ve hizmet alımlarındaki hukuka aykırı kullanımlardan kaynaklanan zararlardan kart hamili sorumlu tutulamayacağını, Zararın tahsili için Davacı bankanın, Sanal Pos üye işyeri sözleşmesi gereği davalı üye işyeri olan Mükemmel .. Ltd. Şti.’ne dava açması gerektiğini, öncelikle HMK md.389 şartları oluşmadığından ihtiyati tedbir kararının itirazen kaldırılmasını, açıklanan nedenlerle davacının beyanlarına itibar edilmemesini ve müvekkili davalılar … ve … açısından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

(3)Davalı … vekili cevap dilekçesi ile özetle; dava kapsamında; davalılar arasında gerçek alışveriş yapılmadığı, danışıklı olarak nakde yönelik işlem yapıldığı iddiasıyla davacı banka tarafından, chargeback talebinde bulunan davadışı bankalara (davalılara(Mükemmel .. Ltd. Şti. dışında) ait karl hamili bankalar) yapılan ödemeler sonucu meydana gelen zararın dava tarihinden itibaren temerrül faiziyle davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili istendiğini, Ayrıca chargeback talebinde bulunan davadışı kart hamili bankalara yapılacak ödemelerin davalılara ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir talebinde bulunulmuş ve bu yönde mahkemece ihtiyati tedbir kararı verildiğini, öncelikle dava dilekçesinden de anlaşılacağı üzere henüz chargeback talebinde bulunan bankalara(davalılara(Mükemmel .. Ltd. Şii. dışmda) ait kart hamili bankalar) ödeme yapılmamış ki, davacı banka tarafından chargeback talebinde bulunan davadışı kart hamili bankalara yapılacak ödemelerin davalılara ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir talebinde bulunulduğunu, Dolayısıyla dava tarihinde davacı banka tarafından davadışı chargeback talebinde bulunan bankalara ödeme yapılmadığından, henüz bir zarar olmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, Charge back(ters ibraz), bir kredi kartı sahibinin ekstresinde bir öge üzerinde uyuşmazlığa düşmesi ve genellikle bir ödeme konusunda yetki vermediğini iddia etmesi ile meydana geldiğini, Örneğin, bir kişinin, kredi kartının çalınması ve kullanılması suretiyle kimlik hırsızlığı mağduru olması durumunda, bu kişi tüm yetkisiz işlemler için charge back yaptırabileceğini, Charge back için diğer nedenler ise, ürünleri geç veya hasarlı almak ya da hiç almamaktır. Visa, Mastercard, Amex, Diners, JCB ve CUP gibi bankaların elde etme yetkisine sahip olduğu uluslararası kartlı ödeme sistemleri kurallarına göre, kredi kart sahipleri kendi kartlarıyla yapılan ye işlemlere itiraz etme hakkına sahip olduklarını, Bu itiraz, kart sahibi banka tarafından işyeri bankasına iletilir, işyeri bankası ise ilgili işyerinden itiraz edilen işlem ile ilgili belgeleri talep edeceğini, Talep edilen belgelerin yetersiz olması durumunda, söz konusu işlem tutarı işyeri bankası tarafından ilgili işyerinden tahsil edilir ve kart sahihi bankaya aktarılacağını, Bu işleme “chargeback” veya “ters ibraz” adı verildiğini, Müvekkili … elektronik eşya(Cep Telefonu vb) ve kontür satışı yapmakta olup, harcama itirazına konu işlemlerden önce diğer davalı Mükemmel .. Ltd, Şti. aralarında ticari alışveriş olduğunu, Bu kapsamda müvekkil … tarafından kredi kartıyla bir çok kez kontur ve cep telefonu alımı yapılmış ve mezkur işlemlerle ilişkin fatura vb ticari defterlere işlenmiştir. Yine müvekkili davalı … tarafından diğer davalı Mükemmel .. Tad. Şti.’ne cep telefonu ve kontür satışı yapılmış ve mezkur işlemlerle ilişkin fatura vb ticari defterlere işlenmiştir. Davacı Bankanın dava dilekçesinde belirttiği, müvekkilin Güzelyalı şubesindeki ……. nolu hesabına davalı Mükemmel .. Ltd. Şti ve yetkili temsilcileri tarafından gönderilen meblağlar yapılan satışlara ilişkin olduğu, Müvekkilin ticari defter ve kayıtlarında bu husus sabit olduğunu, d avacı banka tarafından, chargeback talebinde bulunan davadışı kart hamili bankalara yapılacak ödemelerin davalılara ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir talebinde bulunulmuş ve bu yönde mahkemece ihtiyati tedbir kararı verildiğini, HMK md. 389 uyarınca ihtiyati tedbir kararı ancak uyuşmazlık konusu hakkında karar verileceğini, İşbu davaya dayanak dava dilekçesinde de görüleceği üzere; chargeback talebinde bulunan davadışı bankalara(davalılarafMükemmel .. Lido. Şu. dışında) ait kart hamili bankalar) yapılan ödemeler sonucu meydana gelen zarar uyuşmazlık konusu olup, bu zarardan üye işyeri sözleşmesi gereği davalı Mükemmel .. Td. Şti sorumludur. Davadışı bankalar tarafından, daha önce hukuka aykırı şekilde müvekkilin kartından çekilen meblağlar müvekkile iade edileceğinden iade sonucu müvekkil haksız bir kazanç elde etmeyeceğinden HMK md 389 da yer alan şartları gerçekleşmediğini, Öncelikle HMK md.389 şartları oluşmadığından ihtiyati tedbir kararının itirazen kaldırılmasını, açıklanan nedenlerle davacının beyanlarına itibar edilmemesini ve müvekkili davalı … açısından davanın reddine katar verilmesini talep etmiştir.
(4)Davalı …’ın cevap dilekçesi ile özetle;kendisi tarafından Mükemmel Limited Şirketine ait internet sitesinden kredi kartıyla alış veriş yapılmadığı halde, bu yönde kesinti yapıldığı tarafınca fark edilmesi üzerine bankaya bu yönde harcama itirazında bulunduğunu, dava dilekçesinin “belirtildiği üzere harcama itirazına uğrayan işlemlerin tamamı internet üzerinden (“şifref 3D Secure”vb.) kullanılmadan, kredi kartı numarası, son kullanma tarihi ve arka yüzünde yer alan 3 haneli güvenlik numarası (CVV) kullanılarak gerçekleştirildiğini, bu harcamalar şahsının bilgisi ve rızası dışında yapıldığını, davacının belirttiği gibi bir nakit alışverişi olmadığını, bu firmadan daha önce bir alışverişinin de olmadığını, 5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 15.maddesi gereğince bu kanunun 20 nci maddesi uyarınca harcama belgesi düzenlenmeksizin çeşitli iletişim araçları yoluyla veya sipariş formu vasıtasıyla yapılan mal ve hizmet alımlarındaki hukuka aykırı kullanımlardan kaynaklanan zararlardan kart hamili sorumlu tutulamayacağını, . Zararın tahsili için Davacı bankanın, Sanal Pos üye işyeri sözleşmesi gereği davalı üye işyeri olan Mükemmel .. Ltd. Şti.’ne dava açması gerektiğini, bu nedenlerle, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
(5)Davalı … cevap dilekçesi ile özetle;Kendisi tarafından Mükemmel Limited Şirketine ait internet sitesinden kredi kartıyla alış veriş yapılmadığı halde, bu yönde kesinti yapıldığı tarafımca fark edilmesi üzerine bankaya bu yönde harcama itirazında bulunduğunu, Dava dilekçesinin belirtildiği üzere harcama itirazına uğrayan işlemlerin tamamı internet üzerinden şifre( 3D Secure vb.) kullanılmadan, kredi kartı numarası, son kullanma tarihi ve arka yüzünde yer alan 3 haneli güvenlik numarası(CVV) kullanılarak gerçekleştirildiğini, bu harcamalar şahsının bilgisi ve rızası dışında yapıldığını, Davacının belirttiği gibi bir nakit alışverişi olmadığını, Bu firmadan daha önce bir alışverişininde olmadığını, 5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 15.maddesi gereğince bu kanunun 20 nci maddesi uyarınca harcama belgesi düzenlenmeksizin çeşitli iletişim araçları yoluyla veya sipariş formu vasıtasıyla yapılan mal ve hizmet alımlarındaki hukuka aykırı kullanımlardan kaynaklanan zararlardan kart hamili sorumlu tutulamayacağını, Zararın tahsili için Davacı bankanın, Sanal Pos üye işyeri sözleşmesi gereği davalı üye işyeri olan Mükemmel .. Ltd, Şti.’ne dava açması gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
(6)Davalı … vekili cevap dilekçesi ile özetle; Davacı tarafından diğer davalılar ile birlikle müvekkilinin aynı davada davalı olarak gösterilmesi usulen hatalı olduğunu, Müvekkilinin diğer davalılar ile herhangi bir birlikteliği olmadığını, davacı tarafından fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına itiraz ettiklerini, dava konusu şeyin değerinin hesap edilebilir olduğu durumlarda kısmi dava ikame edilemeyeceğini, Dava dilekçesi; içeriğinde müvekkilin itirazına konu yaptığı işlemlerin tutarının açıkça 16.900,00 TL olduğunun belirtilmesi karşısında; geri kalan tutarların müvekkili ile bir ilgisinin olmadığının kabulü gerektiğini, yine dava değeri olarak gösterilen 134.538,00 TL’nın müştereken ve müteselsilen tahsili talebi de hukuka uygun olmadığını, Bu talebe açıkça itiraz ettiğini, Dava dilekçesinde müvekkilinin diğer davalılar ile aynı davada taraf gösterilmesi noktasında; kabüle göre HMK md.59 hükmü ışığında zaten zorunlu bir dava arkadaşlığı yoktur. Eğer ki EEMK md.57 hükmü uyarınca ihtiyari dava arkadaşlığı mevcut ise; bu durumda zaten hüküm davalılar açısından ayrı ayrı sadece ilgili taraf için verilmelidir. Bu noktada diğer yanlarca yapılan işlemlerin tutarlarının müvekkilimden müştereken ve müteselsilen tahsili talebinin açıkça usulsüz olduğu karşımıza çıktığını, Dava konusu olayda kesinlikle müteselsil sorumluluk olmadığını, davacı yan özellikle iş bu (birlikte hareket) iddiasını ispatlayacak kesin delilleri mahkemeye sunamadığını, Borçlar Kanunu md. 61 hükmüne uygun “birlikte bir zarara neden; olma durumu ve de dava konusu olaylar açısından birlikte zarar verme iradesi” ayrı ayrı mevcut olmadığını, bu yönlü kesin deliller karşı yanca sunulmadığını, Dolayısıyla iş bu iddia ve talep yersiz olup; davacının iş bu iddiası hiçbir yönüyle somut olarak ispatlanamadığını, müvekkilim diğer davalılardan olan eşi … hariç diğer davalıları kesinlikle tanımadığını, davacı banka, dayalılardan…. Mar.Bilg. ve Dış Tic. Ltd. Şti. ile aralarında imzalanan “sanal pos üye işyeri sözleşmesini” davasına dayanak olarak almakta olduğunu, Öncelikle müvekkilinin iş bu sözleşmenin tarafı olmadığını, İş bu sözleşme ile bir ilgisi olmadığını, dolayısıyla sözleşmeden kaynaklanan hiçbir talep müvekkiline yöneltilemeyeceğini, Dava konusu olan işlemde amaç gerçekten alışveriş etmek olduğunu, Daha önceleri de aynı siteden alışveriş yapan müvekkilinin alışverişlerinin karşılığını almakta olduğunu, Fakat müvekkilimin kredi kartı ile dava konusu edilen alışverişler internet üzerinden gerçekleştirdiklen sonra aradan geçen süreye rağmen siparişlerin ulaşmaması nedeniyle müvekkilinin haklı olarak durumu ödemeyi gerçekleştirecek ilgili kredi kartının sahibi olan bankaya bildirdiğini, Bu durumu bildirirken de; yaptığı alışveriş gereği: gelmesi gereken siparişlerinin ulaşmadığını itiraz dilekçesinde açıkça belirttiğini, Aradan geçen süre Salt işlem içeriğine yani yapılan alışveriş karşılığında beklenen siparişlerin gelmediğinden hareketle harcamaya itiraz etmek; müvekkilinin zarara uğratmak kastı ile davrandığı anlamına gelmeyeceğini, aksinin kabulü halinde; harcamaya itiraz müessesesinin her itirazı ortada aksine kesin bir delil yok iken ve zarar da müspet anlamda henüz doğmamış iken böyle algılaması gerektiğini, bu nedenler ile fazlaya ilişkin tüm hakları ile her türlü dava ve şikayet haklarımız saklı kalmak kaydıyla; belirtilen ve re’sen göz önünde bulundurulacak sebepler ve eksiklikler nedeniyle davanın usulden reddini, davanın usülderi reddedilmemesi durumunda öncelikle müvekkil hakkında ki davanın HMK md. 167 uyarınca ayrılması hususunda ki talebimiz ile ilgili müspet bir karar verilmesini, hukuka aykırı olarak açılan davanın esastan reddine ve de yargılama giderleri ile vekâlet ücretlerinin karşı tarafa üzerinde bırakılarak davanın nispi değeri üzerinden ayrı ayrı nispi vekalet ücreti takdirine karar verilmesi talep etmiştir.

(7)Davalı … vekili cevap dilekçesi özetle; davacı tarafından diğer davalılar ile birlikte müvekkilinin aynı davada davalı olarak gösterilmesi usulen hatalı olduğunu, Müvekkilinin diğer davalılar ile herhangi bir birlikteliğinin olmadığını, davacı tarafından fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına itiraz ettiğini, dava konusu şeyin değerinin hesap edilebilir olduğu durumlarda kısmi dava ikame edilemeyeceğini, dava dilekçesi içeriğinde müvekkilin itirazına konu yaptığı işlemlerin tutarının açıkça 22.200,00’TL olduğunun belirtilmesi karşısında; geri kalan tutarların müvekkil ile bir ilgisinin olmadığının kabulü gerektiğini, yine dava değeri olarak gösterilen 134.538,00 TL’nın müştereken ve müteselsilen tahsili talebi de hukuka uygun olmadığını, bu talebe açıkça itiraz ettiklerini, dava dilekçesinde müvekkilin diğer davalılar ile aynı davada taraf gösterilmesi noktasında; kabüle göre HMK md.59 hükmü ışığında zaten zorunlu bir dava arkadaşlığı olmadığı. Eğer ki İİMK md.57 hükmü uyarınca ihtiyari dava arkadaşlığı mevcut ise; bu durumda zaten hüküm davalılar açısından ayrı ayrı sadece ilgili taraf için verilmesi gerektiğini, Bu noktada diğer yanlarca yapılan işlemlerin tularlarının müvekkilimden müştereken ve müteselsilen tahsili talebinin açıkça usulsüz olduğu karşımıza çıktığını, Dava konusu olayda kesinlikle müteselsil sorumluluk olmadığını, davacı banka, davalılardan…. Mar.Bilg. ve Dış Tic. Ltd.Şti. ile aralarında imzalanan “sanal pos üye işyeri sözleşmesini” davasına dayanak olarak aldığını, İş bu sözleşme ile bir ilgisi olmamasından dolayısıyla sözleşmeden kaynaklanan hiçbir talep müvekkile yöneltilemeyeceğini, müvekkilinin diğer davalı şirket ile davacı banka arasında yaşanan tüm bu olayları bilme durumunun olmadığını, ayrıca davacı bankanın beyanın da ki kabulüne göre; davacı banka olayları bilemeyeceğini belirtirken ve yine “somut ve kesin deliller”ortada yok iken tüm olayları sanki kesin olarak biliyormuş gibi: müvekkilini diğer davalılar ve özellikle diğer davalı şirket ile aynı davanın tarafı yaptığını, Salt bu husus dahi talebin kendi içerisinde makul olmadığını gösterdiğini, Salt işlem içeriğine yani yapılan alışveriş karşılığında beklenen siparişlerin gelmediğinden hareketle harcamaya itiraz etmek; müvekkilin zarara uğratmak kastı ile davrandığı anlamına gelemeyeceğini, Aksinin kabulü halinde; harcamaya itiraz müessesesinin her itirazı ortada aksine kesin bir delil yok iken ve zarar da müspet anlamda henüz doğmamış iken böyle algılaması gerektiğini, bu nedenler ile fazlaya ilişkin tüm hakları ile her türlü dava ve şikayet hakları saklı kalmak kaydıyla; belirtilen ve re’sen göz önünde bulundurulacak sebepler ve eksiklikler nedeniyle davanın usulden reddini, davanın usulden reddedilmemesi durumunda öncelikle müvekkili hakkında ki davanın HMK mâ. 167 uyarınca ayrılması hususunda ki talebimiz ile ilgili müspet bir karar verilmesini, hukuka aykırı olarak açılan davanın esastan reddine ve de yargılama giderleri ile vekâlet ücretlerinin karşı taraf üzerinde bırakılarak adımıza davanın nispi değeri üzerinden ayrı ayrı nispi vekalet ücreti takdirine dair karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
İzmir 12.Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/226 esas, 2020/88 karar sayılı kararının kesinleşme şerhi ile birlikte mahkememiz dosyasına gönderilmiştir.
Mahkememizin 05.05.2015 tarihli ara kararında: Davacı banka tarafından davalı şirkete tahsis edilen ve kullandırılan sanal pos cihazı ile 28.01.2013-15.05.2013 tarihleri arasında gerçekleşlirilen 61 adet işlem bulunduğu, bu işlemler nedeniyle davacı zararının olup olmadığı, davalıların bu işlem ve eylemleri ile davacı bankayı kendilerine karşı borçlandırıp borçlandırmadıkları, davacımıı davalılardan dava konusu miktar alacağının bulunup bulunmadığı, her bir davalı yönünden varsa zarardan ne miktar sorumluluklarının bulunduğu konularında davacı banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Emekli bankacı ……………….Bilirkişi heyeti 30/11/2015 tarihli bilirkişi raporlarında özetle; yapılan inceleme ve tespitler sonucunda: Davalılar …, …, …ın kredi kartından doğan işlemlerden dolayı bankanın ödediği tutarların iade veya red olduğu bu nedenle borçlarının bulunmadığı tespit edilmiştir. Toplam 91.778.00-TL, mahkeme kararı ile blokede bulunan tutar 23.400,00-TL, 68.378,00-TL banka alacağından davalı …Sanal Mark. Bilgi ve Dış. Tic. Ltd.Şti’nin tahsilinde tekerrür olmamak kaydı ile üye iş yeri olarak müştereken ve müteselsilen sorunlu olduğu, Diğer Davalılar: …: 16.330,00-TL borç toplamı, 4.500,00-TL tedbir kararı nedeniyle blokeli tutar, 11.830,00-TL banka alacağı, … 7.000,00-TL tedbir kararı nedeniyle blokede bulunduğundan davalının sorumlu olduğu tutar bulunmamaktadır. … 8.000,00-TL, … 3.948,00-TL, … 45.000,00-TL borç toplamı, 11.900,00-TL mahkeme kararı ile tedbir konulan blokeli tutar, 33.100,00-TL net banka alacağı, … 11.500,00-TL banka alacağından sorumlu oldukları dava tarihinden itibaren tespit edilen taraflar üzerinden ‘TCMB kısa vadeli kredilere uyguladığı değişen temerrüt Faiz oranının uygulanabileceği, Davalılar ……ve …’ın kredi kartlarından doğan işlemlerden dolayı dava tarihinden sonra bankanın ödediği tatarların red ve iade olması nedeniyle borçlarının bulunmadığı, davalı … Çiftçinin kredi kartından yaptğı harcama ile ilgili olarak bankanın herhangi bir tutar ödememesi ve bankanın red etmesi nedeniyle sorumluluğunun bulunmadığı görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
Bilirkişi heyeti DEÜ. Hukuk Fak. Tic. Huk. Ana. B.D.Öğt.Ü. Doç.DR.Y.Can Göksoy, Em. Banka Yöneticisi Nahide Bilger ve Bilgisayar Mühendisi Suat Aşkın 16/08/2016 havale tarihli heyet raporlarında özetle;banka kayıtları üzerinde yapılan incelemeden elde edilen sonuçlar: genel toplam banka alacağı 91.778.00-TL, mahkeme kararı ile blokede bulunan tutar 16.400,00-TL, Banka alacağı net 75.378.00-TL, olarak tespit edilmiştir.
Davalılar …, …, …’ın kredi kartından doğan işlemlerden dolayı bankanın ödediği tutarların iade veya red olduğu bu nedenle borçlarının bulunmadığı, tespit edilmiştir, tespit edilen toplam: 91.778,.00-TL mahkeme kararı ile blokede bulunan tular 23.400.00.TL =68.378.00-TL Banka alacağından davalı …Sanal Mar. Bilgi ve Dış.Tie.Ltd.Şti.nin tahsilinde tekerrür olmamak kaydı ile üye iş yeri olarak müştereken ve Müteselsilen sorumlu olduğu, Diğer Davalılar; … 16.330.00-TL, Barç toplamı 4.500.00-TL tedbir kararı nedeniyle blokeli tutar 11.830.00-TL Banka alacağı, … 7.000,00-TL tedbir kararı nedeniyle blokede bulunduğundan davalının sorumlu olduğu tutar bulunmadığını, … 8.000,00-TL, … 3,948.00-TL, … 45.000.00-TL borç toplamı, 11.900.00-TL mahkeme kararı ile tedbir konulan blokeli tutar, 33.100.00-TL net banka alacağı, … . 11.500.00-TL, Banka aladağından sorumlu oldukları, dava tarihinden itibaren tespit edilen tutarlar üzerinden TCMB kısa vadeli kredilere uyguladığı değişen Temerrüt faiz oranına uygulanabileceği, Davalılar … ve …’ın kredi kartlarından doğan işlemlerden dolayı dava tarihinden sonra bankanın ödediği tutarların red ve iade olması nedeniyle borçlarının bulunmadığı, Davalı …’nin Kredi kartından yaptığı harcama ile ilgili olarak bankanın herhangi bir tutar ödememesi ve bankanın red etmesi nedeniyle sorumluluğunun bulunmadığı tespit edildiğini, teknik incelemede varılan sonuçlar: Davalı gerçek kişilerin dava konusu harcamalarda hizmeti aldıklarına ya da bu işlemler sırasında ihmallerinin bulunduğuna dair herhangi bir tespit yapılmadığından (Harcamaların gerçekleştirildiği İp numaraları vb.) davalı gerçek kişilerin herbangi bir kusurunun bulunmadığı, davacı banka ve’davalı firmanın ise yukarıda açıklanan nedenlerle yarı oranında kusurlu oldukları değerlendirilmektedir. Davalı şirket ilr diğer davalılar davacı bankaya karşı hukuki sorumlulukları hakkında varılan sonuçlar: Davalı Şirket Açısından; yukarıda yer alan tespitler doğrultusunda, davacı bankanın, davalı şirket ile akdetmiş olduğu üye üşyeri Sözleşmesi’nin “PTT, Akbank Sanal POS İşlemleri” başlığı altında yer alan ve, 4. Maddesi uyarınca, davalılara ait kredi kartları ile yapılan işlemler nedeniyle yapılan chargebaeck (ters ibraz) uygulamaları kapsamında yapılan geri ödemelerden doğan Zararını, sanal POS’un tahsis edildiği üye işyeri olan davalı şirketten talep etmesi mümkün olup, buna güre, üye İşyeri Sözleşmesine göre davacı bankanın Chargeback işlemi yapılan tutarların tamamını davalı şirketten talep hakkı olduğu için, yukarıda yer alan teknik değerlendirmede varılan sonuçtan farklı olarak, davacı bankaya müterafik kusur yerilmek suretiyle banka alacağından indirim yapılmasının mümkün olamayacağı mütalaa edilmek süretiyle, davacı bankanın 68.378.00.- TL, tutarındaki zararını, davalı Mükemmel … Ltd. Şti.’den talep edebileceğini, Davalı Sirket Dışındaki Diğer Davalılar Açısından:. Davacı bankanın iddiası, davalı şirket dışında kalan davalı gerçek kişilerin, davaya konu kredi kartı harcamalarını, nakit temini amacıyla davalı şirket ile danışıklı olarak yaptıkları yönünde olduğunu, dolayısıyla, davacı bankanın bu iddiası ispatlandığı, yani davalı gerçek kişilerin, davacı banka tarafından chargeback uygulamasına konu edilen davaya konu kredi kartı işlemlerini davalı şirket ile danışıklı olarak yapmış oldukları iddiası somut deliller ile ispatlandığı takdirde, davalı şirket dışında kalan gerçek kişilerin her birinin, kendisine ait kredi kartı ile yapılan işlemden dolayı davacı bankanın uğradığı zarar miktarı nispetinde davacı bankaya karşı haksız eylem hükümlerine göre sorumlu tutulması mümkün olabileceğini, bu hususta, davacı banka tarafından, davalı Mükemmel … Ltd. Şti. yetkilisi ile isimleri belirtilemeksizin fiile iştirak eden diğer kişiler hakkında İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2013/93980 Huz, sayılı dosyası ile yapılan suç duyurusu kapsamında, davalılardan …’ye ait 66 adet, davalı ……..ye ait 90 adet, davalı …’ye ait 72 adet, davalı …’a ait 5 adet, davalı …’a ait 1 adet, davalı …’ye ait 4 adet ve davalı …’a ait 2 adet (ayrıca işbu davada davalı olmayan …’ye ait 5 adet ve Şengül Şulukan’a ait 1 adet) kredi kartı ile 2013 yılı içerisinde yapılan işlemlerin tutar olarak %70 ve adet olarak % 53’ünün davalı Mükemmel … Ltd. Şti. ile dava dışı diğer üç şirkete nit POS’tan yapıldığı belirtilmiş olup, davacı bankanın bu tespitlerinden hareketle dayalı şirket ile diğer davalılar arasında bir danışıklığın varlığından söz edilip edilemeyeceği ve bunun için İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2013/93980 sayılı dosyasıyla yürütülen Soruşturma sonucunun beklenmesine gerek olup olmadığı konularındaki nihai takdir mahkemeye ait olduğunu, bu çerçevede, eğer mahkemece davalı şirket ile diğer davalılar arasında davaya konu kredi kartı işlemlerinin yapılması konusunda danışıklık olduğuna kanaat getirilir işe, Yukarıda yapılan tespitlere göre, davacı bankanın yukarıda tespit edilen davaya konu kredi kartı işlemlerinden doğun 68.378,00- TL. tutarındaki toplam zararı içinde; Davalılardan …’nin 11.830,00 TL.’sinden, Davalılardan …’ın 8.000,00. TL.’sinden, Davalılardan …’ın 3.948,00. TL.’sinden, Davalılardan …’nin 33,100,00.- TL.’sinden ve Davalılardan …’ın 11.500,00.- TL.’sinden, davalı şirket ile birlikte müteselsilen sorumlu tutulabilecekleri, diğer taraftan, yukarıda belirlendiği üzere, davalılar ……………ve …’nin kredi kartları ile Yapılan işlemler nedeniyle davalı bankanın halihazırda herhangi bir zararı olmadığından, adı geçen bu davalıların herhangi bir sorumluluğunun olmayacağı sonucuna varılacağı görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesince aldırılan Bankacı-Danışman Öğr.Gör. Suistimal inceleme uzmanı bilirkişi, E.Banka müdürü bilirkişi, Emekli bankalar yeminli başmurakıbı bilirkişi heyetinin 30/07/2021 tarihli heyet raporunda özetle;Tüm takdir ve hukuksal değerlendirmeler Sayın Mahkemenize ait olmak üzere; incelemeler ve değerlendirmeler neticesinde, Davaya konu chargeback işlemleri toplamının 134,538.-TL olduğu, bu işlemlerin 39.060.-TL tutarındaki kısmının ret/iade işlem olduğu, buna göre bankanın chargeback işlemleri neticesinde oluşan net alacak tutarının 95.478.-TL olduğu bu tutarın 23.400.TL lik kısmının mahkemenin tedbir kararına istinaden ilgili bankalar tarafından bloke altına alındığı, Dava dosyası içeriğine sunulan bilgiler incelendiğinde davalı gerçek kişilerin davalı üye işyeri ile anlaşmalı olarak dava konusu kredi kartı işlemlerini gerçekleştirdiklerine yönelik somut bir değerlendirme ortaya konulamadığından işlemlerin “fiktif işlem” kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, Davacı bankanın, davalı şirket ile imzalamış olduğu üye işyeri sözleşmesi çerçevesinde davalılara ait kredi kartları ile gerçekleştirilen işlemler neticesinde meydana gelen chargeback zararlarını davalı üye işyerinden talep etmesinin yerinde olacağı, görüş ve kanaatini bildirmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava; Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasıdır.
Taraf vekillerinin karşılıklı olarak vermiş oldukları dilekçeleri ile tüm dosya içeriğine göre taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı banka tarafından davalı şirkete tahsis edilen ve kullandırılan sanal pos yolu ile 28/01/2013 ila 15/05/2013 tarihleri arasınde gerçekleştirilen 61 adet işlem yönünden davalıların birlikte hareket edip etmedikleri, davacı zararının bulunup bulunmadığı, davalıların bu işlem ve eylemleri ile davacı bankayı kendilerine karşı borçlandırıp borçlandırmadıkları, davacının, davalılardan dava konusu miktar alacağının bulunup bulunmadığı, davalıların her bir yönünden varsa davacı zararından ne miktar oranında sorumluluklarının bulunduğu konularında olduğu anlaşılmıştır.
İzmir 12.Ağır Ceza Mahkemesinin …….. esas, ……….. karar sayılı kararının kesinleşme şerhi ile birlikte mahkememiz dosyasına gönderilmiştir. İncelenmesinde; Sanıklar …, Ufuk Kale, …, …, …, …, Mustafa Pardal, …, …, … ve … hakkında, üzerlerine atılı bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçundan, suçun sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle CMK’nun 223/2-(e) maddesi uyarınca ayrı ayrı beraatlerine, karar verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce uyuşmazlık teknik bilgiyi gerektirdiğinden dosya emekli bankası ve hukukçu bilirkişiden oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilmiş ve davalıların sorumluluk durumları ve varsa sorumlu oldukları miktarın tespitine yönelik rapor düzenlenmesi istenilmiş, düzenlenen rapora göre davalılar …, …, …’ın kredi kartından doğan işlemlerinden dolayı bankanın ödediği tutarların iade veya red olduğu nedeniyle borçlarının bulunmadığı, davalı iş yeri şirketin 68.378,00-TL borçtan sorumlu olduğu, davalı …’nin 11.830-TL den sorumlu olduğu, davalı …’nin tedbir kararı nedeniyle bir sorumluluğunun bulunmadığı, davalı …’ın 8.000-TL’den sorumlu olduğu, davalı …’In 3.948,00-TL den sorumlu olduğu, davalı …’nin sorumlu olduğu miktarının 33.100-TL olduğu davalı …’ın 11.500-TL den sorumlu olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizin 29/03/2016 tarihli ara kararında aldırılan rapor hüküm kurmaya elverişli bulunmadığından, dava dosyası üzerinden yeniden bilirkşi raporu aldırılmasına, listeden görevlendirilecek bilişim konusunda uzman bir bilirkişi ile bankacı ve hukukçu birer bilirkişiden oluşan heyetten; “taraflar arasında imzalanan üye işyeri sözleşmesi ile bu sözleşmenin tarafların yükümlülüklerine ilişkin hükümlerini inceleyerek, dava konusu işlemlerin somut olayda her bir davalı açısından ne şekilde işlediği, 3D secury olarak adlandırılan güvenlik sistemi konusunda davacıya ve davalı şirkete düşen yükümlülüklerin neler olduğu, dava konusu edilen işlemlerin gerçekleştirilmesinde özellikle davalı gerçek kişilerin ileri sürdükleri “bilgileri ve muvafakatları olmadan davalı şirket tarafından şifre kullanılmadan işlem gerçekleştirildiği” yönündeki savunmaları bakımından; bu işlemlerin şifre kullanılmadan gerçekleşip gerçekleşemeyeceği, bunun ne şekilde mümkün olacağı, bu işlemlerde davacı bankanın ya da davalı şirketin sorumluluğunun ve kusurunun bulunup bulunmadığı, davacı bankanın şifre verme yükümlülüğünün olup olmadığı, bunun her bir davalı yönünden ne şekilde gerçekleştirdiği, bu yönüyle davacının güvenlik sağlanması konusunda ihmalinin varlığından söz edilip edilemeyeceği, yine davalı şirketin şifresiz işlem yapma durumunun söz konusu olup olamayacağı, davalı şirkete yüklenebilecek kusur olup olmadığı ve sonuç olarak; davacının, davalılardan dava konusu miktar alacağının bulunup bulunmadığı, her bir davalı yönünden varsa zarardan sorumluluklarının ne miktar üzerinden olduğu” konularında bilirkişi raporu aldırılmasına, bilirkişiler tarafından konuyla ilgili ceza soruşturma dosyası bilgilerinin, daha önce aldırılan bilirkişi raporu ile bu rapora yönelik itirazların ve taraf vekillerinin tüm yazılı ve sözlü beyan ve itirazlarının ayrıntılı bir şekilde incelenip değerlendirilmesi yönünde rapor düzenlenmesi istenilmiş ve bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 16/08/2016 havale tarihli raporda; davalı gerçek kişilerin davacı banka tarafından chargeback uygulamasına konu edilen davaya konu kredi işlemlerini davalı şirket ile danışıklı olarak yapmış oldukları iddiası somut delillerle ispatlandığı takdirde, davalı şirket dışında kalan gerçek kişilerin her birinin kendisine ait kredi kartı ile yapılan işlemlerden dolayı davacı bankanın uğradığı zarar miktarı nispetinde davacı bankaya karşı haksız eylem hükümlerine göre sorumlu tutulmasının mümkün olabileceği, soruşturma dosyasında davalılardan …ye ait 66 adet davalı … Çiftçiye ait 90 adet, davalı … Çiftçiye ait 72 adet, davalı Mehmet Işıka ait 5 adet ve davalı …’a ait 2 adet, ayrıca davalı olarak gösterilmeyen İlhan Çiftçiye ait 5 adet ve …’a ait bir adet kredi kartı ile 2013 yılı içinde yapılan işlemlerin tutarı olarak %70 ve adet olarak %53’ünü davalı Mükemmel … LTD. ŞTİ.ile dava dışı diğer üç şirkete ait POS’tan yapıldığının belirtildiği beyan edilerek davacı bankanın bu tespitlerinde hareketle davalı şirket ile diğer davalılar arasında bir danışıklığın varlığından söz edilip edilemeyeceği ve bunun için İzmir CBS’lığında yürütülen soruşturma sonucunun beklenmesine gerek olup olmadığı konularındaki nihai takdirin mahkemeye ait olduğu belirtilerek, danışıklılık olduğuna kanaat getirilmesi halinde davalı şirket dışındaki bir kısım davalı gerçek kişilerin sorumlu olduğu bedeller gösterilmiş ve davalılar …nin 11.800-TL, …’ın 8.000-TL, …’ın 3.948-TL, …nin 33.100-TL ve davalı …’ın 11.500-TL’sinden sorumlu olduğu, toplam zararın 68.378-TL olduğu, davalılar …, …, … ve …’nin kredi kartları ile yapılan işlemler nedeniyle davalı bankanın herhangi bir zararının olmadığı, bu davalıların herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığı yönünde rapor düzenlenmiştir.
Mahkememizce; Davalılar ……., … … ın kredi kart işlemlerinden dolayı bankanın ödediği tutarların iade ve red olduğu, bu nedenle borçlarının bulunmadığı tespiti yapılmış ise de ve bir kısım davalılar harcama itirazına konu dilekçelerine geri çektiklerini belirtmiş iseler de mahkememizin tedbir kararının uygulanması yönünde yazılan müzekkerelerin bir kısım bankaların iadeleri gerçekleştirilmiş olması sebebiyle tedbir kararının gereğinin yerine getirilemediğine ilişkin yazı cevapları olduğu anlaşıldığından bu anlamda bilirkişi raporlarının açık, anlaşılır olmadığı anlaşıldığından İstanbul Nöbetçi ATMne talimat yazılarak, dosya ve eklerinin Bankalar arası Kart Merkezinden temin edilen kartlı ödeme sistemleri hususunda uzman bilirkişiler………a tevdii ile uyuşmazlık konusu işlemlerin tek tek değerlendirilerek her bir işlem yönünden harcama iadelerinin davalılara yapılıp yapılmadığı, ya da ilgili banka tarafından blokede tutulup tutulmadığı tespit edildikten sonra uyuşmazlık konusu hakkında rapor düzenlenmesi istenilmiş bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen rapora göre; davaya konu chargeback işlemleri toplamının 134,538.-TL olduğu, bu işlemlerin 39.060.-TL tutarındaki kısmının ret/iade işlem olduğu, buna göre bankanın chargeback işlemleri neticesinde oluşan net alacak tutarının 95.478.-TL olduğu bu tutarın 23.400.TL lik kısmının mahkemenin tedbir kararına istinaden ilgili bankalar tarafından bloke altına alındığı, Dava dosyası içeriğine sunulan bilgiler incelendiğinde davalı gerçek kişilerin davalı üye işyeri ile anlaşmalı olarak dava konusu kredi kartı işlemlerini gerçekleştirdiklerine yönelik somut bir değerlendirme ortaya konulamadığından işlemlerin “fiktif işlem” kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, Davacı bankanın, davalı şirket ile imzalamış olduğu üye işyeri sözleşmesi çerçevesinde davalılara ait kredi kartları ile gerçekleştirilen işlemler neticesinde meydana gelen chargeback zararlarını davalı üye işyerinden talep etmesinin yerinde olacağı, düzenlenen raporun denetime elverişli olduğu, davalı gerçek kişiler hakkında İzmir CBS’lığınca yürütülen soruşturma sonucunda yapılan yargılama neticesinde İzmir 12.Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/226 esas, 2020/88 karar sayılı kararı ile sanıkların banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırılıcılık suçunu işledikleri sabit olmadığından sanıkların ayrı ayrı beraatlerine karar verildiği, 6100 sayılı HMK uyarınca davalı gerçek kişilerin davalı şirket ile birlikte hareket ederek davacı bankayı zarara uğrattıkları yönünde bir delil bulunmadığı, davalı şirketin davacı banka ile aralarındaki sözleşme nedeniyle kullanılan ve bilirkişi tarafından tespit edilen kredi kartlarının kullanmasından kaynaklanan kredi kartlarının kullanımı ve sonrasında para iadesi nedeniyle davalı şirketin 95.478-TL miktarınca sorumlu olduğu, her ne kadar dava 134.538-TL’nin tahsiline yönelik açılmış ise de 39.060-TL tutarındaki kısmı red/iade işlemi olduğu, bu nedenle davacı bankanın 95.478-TL alacaklı olduğu, davacı bankanın chargeback zararından davalı üye iş yeri davalı şirketin sorumlu olduğu, diğer davalılar ile davalı üye iş yeri şirket arasında kredi kartı işlemlerinin anlaşmalı olarak ters işlem niteliğinde yapıldığına yönelik delil bulunmadığı, davalı gerçek kişilerin davalı şirket ile davalı bankayı zarara uğratmak amacıyla birlikte hareket ettiklerini ve bu nedenle dava konusu alacak yönünden sorumlu olduklarına yönelik delil bulunmadığı, bu sebeplerle davalı üye iş yeri şirket dışındaki diğer davalıların davacı bankanın zararından sorumlu olmadığı, bu nedenle davalı şirket dışındaki davalılar yönünden davanın reddi gerektiği, red sebebi ortak olduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3/2., maddesi uyarınca reddedilen miktar üzerinden davalı Mükemmel … LTD. ŞTİ’ dışındaki davalılardan kendisini vekil ile temsil ettiren davalıların lehine tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği kanaatine varılmış, davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davalı Mükemmel … Bil.ve Dış Ticaret LTD.ŞTİ. yönünden davanın KISMEN KABULÜ ile; 95.478-TL alacağın dava tarihinden itibaren TC.Merkez Bankasının kısa vadeli kredilere uyguladığı faiz oranında işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalı Mükemmel … Bil.ve Dış Ticaret LTD.ŞTİ.’den alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davalılar …, …, …, …, …, …, …, … ve … yönünden davanın reddine,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 6.522,10-TL nispi ilam harcından, peşin alınan 2.297,60- TL nispi harç indirildikten sonra kalan 4.224,50-TL harcın davalı Mükemmel … Bil.ve Dış Ticaret LTD.ŞTİ.’den alınarak, Hazineye gelir kaydına,
4-Davacının yatırmış olduğu 24,30-TL başvurma harcı ile 2.297,60-TL nispi harç toplamı 2.321,90-TL’nin davalı Mükemmel … Bil.ve Dış Ticaret LTD.ŞTİ.’den alınarak, davacıya verilmesine,
5-Davacının yapmış olduğu bilirkişi ücreti ve tebligat-posta giderinden ibaret toplam 9.959,73TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre takdiren 7.068,15-TL’sinin davalı Mükemmel … Bil.ve Dış Ticaret LTD.ŞTİ.’den alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmının davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 13.020,41-TL vekalet ücretinin davalı Mükemmel … Bil.ve Dış Ticaret LTD.ŞTİ.’den alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 16.731,11-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar …, …, … …, …, …, …, …’a eşit olarak verilmesine,
8-Tarafların yatırdığı gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde istekleri halinde kendilerine iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve Davalılar … … … … … … vekili ile Davalılar Ömer ve … vekilinin yüzlerine karşı, diğer davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize yahut başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamını ödemek suretiyle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/02/2022
Katip …
E-imzalıdır.

Hakim …
E-imzalıdır.