Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/903 E. 2023/886 K. 02.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/903 Esas
KARAR NO : 2023/886
DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ : 01/11/2023
KARAR TARİHİ : 02/11/2023
Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde; Müvekkili şirketin, hamili olduğu… İzmir … Şubesinin, keşide yeri İzmir olan, “…” seri numaralı, 30/11/2023 vade tarihli, 750.000,00-TL bedelli çeki müvekkili şirket yetkilisinin kaybetmesi suretiyle zayi olduğunu, söz konusu çeklerin kötü niyetli üçüncü kişilerin eline geçmesi ve bu nedenle çek karşılığının haksız şekilde tahsil edilmesi ihtimali bulunmadığını, bu ihtimal ve tehlikeye binaen, önlem alınması gerektiğini, müvekkilinin ve şirket personelinin bütün çabalarına rağmen ilgili çek bulunmadığını, söz konusu çeki bulan yahut çalan kimselerin çek üzerinde yer alan miktarı tahsilini önlemek adına, ilgili bankaya çeklerin ödemeden men talimatı verilmesine ve akabinde çeklerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
1-Çek iptali davası poliçe hakkında düzenlenen hükümlere tabi olup, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 757 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.
“MADDE 757- (1) İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebilir.
(2) Mahkeme, ödemeyi meneden kararında muhataba, vadenin gelmesi üzerine poliçe bedelini tevdi etmeye izin verir ve tevdi yerini gösterir.”
“MADDE 758- (1) Poliçeyi eline geçiren kişi bilindiği takdirde, mahkeme, dilekçe sahibine iade davası açması için uygun bir süre verir.
(2) Dilekçe sahibi verilen süre içinde davayı açmazsa, mahkeme, muhatap hakkındaki ödeme yasağını kaldırır.”
“MADDE 759- (1) Poliçeyi eline geçiren kişi bilinmiyorsa, poliçenin iptaline karar verilmesi istenebilir.
(2) İptal isteminde bulunan kişi, poliçe elinde iken zıyaa uğradığını inandırıcı bir şekilde gösteren delilleri mahkemeye sağlamak ve senedin bir suretini ibraz etmek veya senedin esas içeriği hakkında bilgi vermekle yükümlüdür.”
“MADDE 760- (1) Mahkeme, dilekçe sahibinin, poliçe elinde iken zıyaa uğradığına dair verdiği açıklamaları inandırıcı bulursa, verilecek ilanla, poliçeyi eline geçireni, poliçeyi belirli bir süre içinde getirmeye davet ve aksi takdirde poliçenin iptaline karar vereceğini ihtar eder.
MADDE 762- (1) Poliçenin getirilmesine ilişkin ilan, 35 inci maddede yazılı gazete ile üç defa yapılır.
(2) Özellik gösteren olaylarda, mahkeme, uygun göreceği daha başka ilan önlemlerine de başvurabilir”
2-Çek iptali davası hasımsız dava niteliğinde olup, 3. kişiler açısından kesin hüküm doğurmadığından, mahkemece iptal kararı verilse dahi yasal çerçevede çeki elinde bulunduran kişi henüz ödeme yapmamış keşideci, lehtar veya kendisinden önceki cirantalara müracaat edebilir. Alınan iptal kararı da meşru hamilin senetten kaynaklanan haklarını sona erdirmez. Senedi kaybeden hamilin mahkemeden alacağı iptal kararı, seneti elinde bulunduran kişi meşru hamil ise sorumluluktan kurtarmaz. Ayrıca iptal kararı verilmemiş olması da, davacının ileride gerçekleşmesi muhtemel haksız takipte menfi tespit davası açmasına engel olmaz. Yasa koyucunun iptal davasına gerek duymasının nedeni; iptal kararı sonrası hakkın hamil tarafından senetsiz tahsilini veya yeni bir senet düzenlenmesini sağlamak (TTK’nun 652)iyi niyetle, iptal kararı getiren hamile ödeme yapan borçluyu, seneti ele geçiren üçüncü kişilere karşı senetten kaynaklanan borç nedeniyle sorumluluktan kurtarmaktır. Keşideci ise çekin iradesi dışında elinden çıkması halinde ileride ibraz edilmesi halinde hak iddia edenlere karşı menfi tespit davası ikame ederek haklarını savunması mümkündür. Açıklanan nedenlerle keşidecinin çek iptali davası açma hakkı bulunmamaktadır.
3-Somut olayda dava dilekçesi ekinde çekin bir sureti sunulmuş olup çekin keşidecisinin davacı şirket olduğu anlaşılmaktadır. Dava konusu çekle ilgili iptal davası ancak meşru hamil tarafından açılabilecektir. Bu nedenle davacının aktif husumeti bulunmadığı değerlendirildiğinden davanın usulden reddine karar verilmiştir.
4-Davacı tarafından her ne kadar ihtiyati tedbir talebinde bulunulmuş ise de davacının iptal davasını açma hakkı bulunan kişilerden olmadığı anlaşıldığından talebin reddine karar verilmiş, esasa yönelik usulden ret kararı verildiğinden tedbire ilişkin olarak esas hükümle beraber ihtiyati tedbir verilmemesine karşı istinaf yoluna gidilebileceği belirtilmekle yetinilmiştir.
HÜKÜM:
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-İhtiyati tedbir talebinin reddine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 269,85-TL peşin harç ve 269,85-TL karar ve ilam harcı peşin olarak yatırıldığından, yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
4-Davacının sarf etmiş olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve resen davacı tarafa iadesine,
Dair, gerekçeli kararın davacıya tebliğinden itibaren iki haftalık yasal İstinaf süresi içinde İstinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu karar verildi.02/11/2023
Katip …
e-imzalı
Hakim …
e-imzalı