Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/8 E. 2023/647 K. 18.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/8 Esas
KARAR NO : 2023/647
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/01/2023
KARAR TARİHİ : 18/07/2023
Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde; Davacıya ait … plakalı araçta kusurunun bulunmadığını, 10/10/2022 tarihinde meydana gelen kazada aracının çarpılması sonucu maddi hasara uğradığını, davalı Sigorta şirketinden teminat altına alınan kusur konusunda anlaşmazlık hasar dosyası açıldığını, davalı tarafından gönderilen sigorta eksperi raporunda tespiti yaptığı 27.872,31-TL yedek parça tutarına 11.612,74-TL ıskonto ( 941,6 ) yaparak 16.259,57-TL ve işçilik 5.000,00-TL ile toplamda 21.259,57-TL tespit yaptığını, söz konusu uyuşmazlık davacı hasar tespitine karşı oluştuğunu ve bu ücretlerin, eksik tespit ile aracının yapmasının mümkün olmadığını zararın sigortacı lehine haksız kazanç sağlandığını anlaması üzerine davacı tarafından bilirkişiden uzman görüşü raporu alındığını, bu rapora göre hasar tutarı KDV dahil 39.379,33-TL olarak hesaplama yapıldığı, hizmetler için 850,00-TL fatura düzenlendiği, İki ayrı ekspertiz rakamının farklı çıktığını ve söz konusu uyuşmazlık meydana geldiğini, dava şartı arabuluculuk görüşmesi anlaşmama ile sonuçlandığı, davalının 25/10/2022’de hesaplarına 21.259,57-TL hasar onarım ödemesi yapıldığından fark olarak 18.119,76-TL daha ödemeyi 21/10/2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı sigortacıdan avans faizi ile tahsiline karar verilmesi için fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak üzere şimdilik 10,00-TL’den dava açıldığını, Yargıtay kararları doğrultusunda değer kaybı hesaplamasını kazalı ve kazasız araçlar arasındaki farka göre hesaplama yapılmasını, 6100 say.HMK 107.maddeye uygun olarak davalının trafik sigortasını düzenlediği … plakalı aracın tam kusurlu olarak müvekkiline ait … plakalı araca çarpması sonucu müvekkilin aracında kaza sonrası eksik ödenen hasar tazminatı farkı olarak işleyecek avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini, değer kaybı tazminatı farkı olarak şimdilik 10,00-TL’ den … Sigorta A.Ş yönünden 21/10/2022’den itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini ,uzman görüşü ücret bedelini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili, ıslah dilekçesi ile; Davalıdan müvekkile düşen %25 kusur oranı mahsubu sonrası 13.589,82-TL bakiye hasar tazminatı ve 4.199,82-TL değer kaybı tazminatı olmak üzere 17.789,64-TL nin temerrüt tarihi olarak sigortacı yönünden (yargıtay kararları gereği) 21/10/2022’den itibaren avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde; … plakalı araca ait 25.11.2021-25.11.2022 vadeli … numaralı KTK Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı aracı olduğunu, hasarın tarafa ihbar edilmesi akabinde davalı sigorta şirketi nezdinde hasar dosyası açıldığını ve yapılan ekspertiz incelemesi neticesinde hazırlanan ekspertiz raporunda söz konusu araçta 21.259,57-TL hasar oluştuğu tespit edildiği ve bu tutar 25.10.2022 tarihinde davacı vekiline ödendiğini, davacının zararı karşılanmış olduğunu, fazlaya ilişkin taleplerin redi müvekkile sigortalı aracın sürücüsünün dava konusu kazanın meydana gelmesinde kusursuz olduğunu, davacı tarafından aksini ortaya koyar mahiyette delil sunulamadığı, sigorta şirketinin anlaşmalı olduğu onarım merkezleri bedeline göre hasarın tespit edilmesi uygun olduğu, müvekkilinin sigorta şirketinin yalnızca yaptırmış olduğu ekspertiz raporundaki miktarla sınırlı kalarak sorumlu tutulmasını, yapılan hesaplamaların tarafça kabul görmeyeceğini, davacı tarafın müracaatı doğrultusunda 4.400.23-TL değer kaybı tespit edildiğini ve bu tutar 16/11/2022 tarihinde davacı vekiline ödendiğini, davacının zararı karşılandığından, fazlaya dair haksız ve kötü niyetli taleplerin reddini ve sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu yönündeki iddiaların reddini, kusur oranlarının tespit edilebilmesi için konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılmasını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Hasar ekspertiz raporu, araç ruhsatları, sigorta poliçesi, hasar dosyası, fatura suretleri, bilirkişi raporu delil olarak değerlendirilmiştir.
Bilirkişi heyetinden alınan 22/05/2023 Tarihli raporun sonuç kısmına göre; “… plaka sayılı davalı şirket poliçeli araç sürücüsü … 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 57/a maddesini ihlal ettiğinden dolayı kazanın oluşumuna hatası ile etken olduğu.
… plaka sayılı davacı araç sürücüsü … 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 52/a-b maddelerini ihlal ettiğinden dolayı kazanın oluşumunda sigortalı araç sürücüsüne göre az da olsa hatası ile etken olduğu, görüş ve kanaatine varılmıştır.
Hasar Onarım ve Değer Kaybı bedeli yönünden:
… plaka sayılı … model otomobilde meydana gelen hasar onarım bedelinin KDV dahil 39.379,33 TL. olduğu, dava konusu olaya bağlı olarak araçta piyasa rayiçlerine göre 10.000,00 TL reel değer kaybı meydana geldiği, somut olayda davalı sigorta şirketinin sigortalısının kusuru oranında (bu olayda heyetimiz trafik uzmanı tarafından … plaka sayılı aracın da kazanın meydana gelmesinde etken olduğu belirlendiğinden Sn. Mahkemenin takdir edeceği kusuru oranında) 39.379,33 TL olarak tespit edilen hasar onarım bedelinden ve Yargıtay içtihatlarına ve piyasa rayiçlerine göre belirlenen 10.000,00 TL. değer kaybı bedelinden davalı Sigorta Şirketi’nin poliçe limitiyle sorumlu olduğu ancak, davalı sigorta şirketi tarafından 25.10.2022 tarihinde 21.259,57 TL. hasar onarım bedeli ödemesi yapılmış olmakla 18.119,76 TL. Olarak hesaplanan bakiye hasar onarım bedelinden ve yine 16.11.2022 tarihinde 4.400,23 TL değer kaybı bedeli ödemesi yapılmış olmakla 5.599,77 TL. olarak hesaplanan bakiye değer kaybı bedelinden Sn. Mahkemenin tespit edeceği davalı sigorta şirketinin sigortalısının kusuru oranında poliçe limitiyle sorumlu olduğu görüş kanaatine varılmıştır. Dosya kapsamından davacı Vekili tarafından davalı sigorta şirketinin … elektronik posta adresine 07.11.2022 tarihinde ihbar başvuru yapıldığı ihbarın 11.07.2022 tarihinde tebliği edildiği görülmüş olup, davalı sigorta şirketinin – ödenmeyen borç miktarı yönünden- 24.11.2022 tarihi itibarıyla temerrüde düşeceği yasal faiz ödemek zorunda olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
1-Dava, davacıya ait … plaka sayılı araç ile davalı sigorta şirketinin ZMMS sigortacısı olduğu dava dışı … ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç arasında 10/10/2022 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle davacıya ait araçta oluşan hasar ve değer kaybı zararının karşılanması talepli maddi tazminat davasıdır.
2-Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde dava konusu aracın hasar bedelinin ödendiğini, davacıya ait aracın onarımına ilişkin daha yüksek bedelli bir onarım gerçekleştirildiğine dair delil sunulmadığı, sigorta genel şartlarına göre tedarik iskontosu uygulanarak zarar hesaplaması yapılması gerektiğini, davalının KDV’den sorumlu tutulamayacağını, davacının değer kaybı zararının karşılandığını ve sair hususları ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
3-Trafik kazaları sonucu uğranan zararın tazmini hususunda temel dayanak haksız fiil sorumluluğudur.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun; 91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”;
85/1. maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”;
85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-3. maddesinde: “Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde bu Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır. ” düzenlemesi ile sorumluluk sınırları gösterilmiştir.
4-Yukarıda açıklanan ve alıntılanan hükümler doğrultusunda Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
5-Sigortacının sorumluluğu, yukarıda izah edilen sorumluluk esasları dahilinde işletilen aracın işleteninin veya işletenin kusurundan sorumlu olduğu sürücünün kusurlarından kaynaklanan zararlarla sınırlıdır. Bu noktada aracın işleteninin veya sürücüsünün kusur durumunun incelenmesi gerekmektedir.
6-Haksız fiil sorumluluğu, “Haksız Fiilden Doğan Borç İlişkileri” başlığı altında, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.
49. maddesi “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
50. maddesi, “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.”
7-Haksız fiil, bir kimsenin hukuka aykırı ve kusurlu bir davranışı ile başka bir kimsenin zarara uğramasına yol açmasıdır. Yargısal içtihatlar ve doktrine göre haksız fiilin unsurları;-Fiil, davranış,
-Fiilin hukuka aykırı olması
-Zararın meydana gelmesi,
-Kusur,
-Fiil ve zarar arasında illiyet bağı bulunması, olarak sıralanmaktadır.
Yine TBK’nın 50. maddesi ile “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.” hükmü düzenlemesi uyarınca zarar gören zararı ile zarar verenin kusurlu olduğunu ispatla mükellef kılınmıştır.
8-Mahkememizce dava konusu kazanın gerçekleşmesinde araç sürücülerinin kusurlarına ilişkin adli trafik bilirkişiden rapor alınmış, dosyaya sunulan 22/05/2023 tarihli bilirkişi raporunun kusura ilişkin bölümünde dava konusu kazanın davalının sigortalısı olan araç sürücüsünün kural ihlali ve davacı araç sürücüsünün daha az etken olan kural ihlali ile gerçekleştiği yönünde görüş bildirilmiştir.
Rapora karşı davacı vekili tarafından itiraz ileri sürülmüş ise de dava konusu kazanın gerçekleştiği kavşağın kontrolsüz kavşak niteliğinde olduğu, davacıya ait aracın davalının sigortalısı araca göre sağda bulunmakla geçiş üstünlüğüne sahip olduğu, ancak geçiş üstünlüğüne sahip aracın da yoldan geçişi gerçekleştiren diğer araçlara karşı kazanın oluşumunu engelleyici ölçüde gerekli dikkat ve özeni göstermesi gerektiği, somut uyuşmazlıkta davalının sigortalısı aracın kavşakta geçiş üstünlüğüne riayet etmemesi nedeniyle asli kusurlu olduğu, davacı araç sürücüsünün ise geçiş üstünlüğü kendisine ait olmakla birlikte kavşağa kendisinden önce giriş yapan aracın geçişine karşı müteyakkız davranarak hızını azaltıp, gerektiğinde fren tertibatını kullanmak suretiyle kazanın oluşumunu engelleyebileceği, tarafların bu açıklanan kural ihlallerinin kazanın oluşumuna etkisinin davalı yönünden %75 kusur, davacı yönünden ise %25 kusur oranına isabet ettiği kabul edilmiştir.
9-Davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybı zararının tespiti yönünden dosya araç hasarları konusunda uzman makine mühendisi bilirkişiye tevdi edilmiş, dosyaya sunulan 22/05/2023 tarihli bilirkişi raporunda davacıya ait aracın kaza tarihindeki hasarsız halinin rayiç değerinin 220.000,00-TL olduğu, aracın onarımının KDV dahil 39.379,33-TL bedel ile gerçekleştirilebileceği, aracın onarımının ekonomik olduğu ve kaza sonrasında onarılmış halinin serbest piyasa rayiçlerinde 210.000-TL olacağı, aracın 10.000,00-TL değer kaybına uğrayacağı yönünde görüş bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu her iki taraf vekiline tebliğ edilmiş, taraf vekillerince hasar tespiti ve değer kaybı zararına yönelik olarak itirazda bulunulmamıştır.
Bilirkişi raporu ile davacıya ait aracın 39.379,33-TL hasar onarımı zararına ve 10.000,00-TL değer kaybı zararına uğradığı tespit edilmiş olup mahkememizce dosya kapsamına uygun bulunan rapor ve belirlenen zarar miktarları hükme esas alınmıştır.
10-Davalının sigortalısı araç sürücüsünün kusur oranı %75 olarak belirlenmiştir.
Buna göre tespit edilen 39.379,33-TL hasar bedelinin %75’i olan 29.534,4975-TL davalının hasar bedelinden sorumluluğunu, 10.000,00-TL değer kaybı zararının ise yine %75’i olan 7.500,00-TL değer kaybı sorumluluğunu göstermektedir.
Davalı sigorta şirketi tarafından dava öncesinde davacıya 21.259,57-TL hasar ödemesi ve 4.400,23-TL değer kaybı zararı ödemesi gerçekleştirilmiştir.
Davacının tespit edilen hasar ve değer kaybı zararlarının, davalının sorumlu olduğu kusur oranı ve dava öncesi ödemelerine yönelik hesaplama neticesinde;
HASAR ZARARI : 39.379,33-TL
DAVALI SORUMLULUĞU %75 :29.534,50-TL
ÖDEME :21.259,57-TL
BAKİYE HASAR ZARARI :8.274,93-TL
DEĞER KAYBI ZARARI : 10.000,00-TL
DAVALI SORUMLULUĞU %75 :7.500,00-TL
ÖDEME :4.400,23-TL
BAKİYE DEĞER KAYBI :3.099,77-TL
Tabloda görüldüğü üzere davacının bakiye 8.274,93-TL hasar onarım bedeli ve 3.099,77-TL değer kaybı zararı bulunduğu tespit edilmiştir. Davacı vekilinin değer artırım dilekçesi ile 13.589,82-TL hasar bedeli ile 4.189,82-TL değer kaybı zararı olmak üzere toplam 17.789,64-TL bulunulmuştur. Davacı vekilinin değer artırım dilekçesinde yapılan hesaplamada tespit edilen toplam zarardan önce yapılan ödemenin mahsup edildiği, sonrasında %75 kusur oranına göre talep artırımında bulunulduğu görülmüştür. Yukarıda açıklandığı üzere davalının kusur oranına isabet eden sorumluluk miktarının önce zararın tümü yönünden orantılanması, sonrasında davalı ödemelerinin mahsubu gerekirken davacı tarafça değer artırımı sırasında önce ödemenin tüm zarardan mahsup edildiği, sonrasında ise bakiye kısma kusur oranında indirim uygulandığı, bu hesaplama yönteminin davalının sorumlu olduğu kusur oranına isabet edecek sorumluluğun tespitine elverişli olmadığı değerlendirilmiştir.
Mahkememizce dosya kapsamında toplanan delillerin birlikte değerlendirilmesinde, davacının bilirkişi raporu ile kusur ve zararın miktarı yönünden gerekli ispatı sağladığı anlaşıldığından davanın 8.274,93-TL hasar onarım bedeli ve 3.099,77-TL değer kaybı zararı yönünden kısmen kabulüne karar verilmiştir.
11-Davacı tarafça tazminat miktarına temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmesi talep edilmiştir.
KTK 99.maddesi uyarınca hasarın sigortacıya ihbarı sonrasında 8 iş günü içerisinde ödeme gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Somut uyuşmazlıkta hasar bedeliyle ilgili olarak 11/10/2022 tarihinde hasar dosyası oluşturulduğu ve kazanın bu tarihte davalı sigorta şirketine ihbar edildiğinin kabulü gerektiği gözetilerek hasar bedeli yönünden temerrüt tarihi 22/10/2022 kabul edilmiş ve bu tarih itibariyle faiz işletilmiştir. Değer kaybı zararı yönünden ise hasar dosyasında bir ihbar kaydı bulunmamakla birlikte dava dilekçesi ekinde yer alan e-posta kayıtlarına göre davalı şirkete 07/11/2022 tarihinde yazılı başvurunun gerçekleştirildiği, henüz 8 iş günü yasal süre sona ermeden davalının gerçekleştirdiği 16/11/2022 tarihli kısmi ödeme ile birlikte davalının temerrüde düşmüş olduğu anlaşıldığından kısmi ödeme tarihi temerrüt tarihi olarak kabul edilerek 16/11/2022 tarihinden itibaren faize hükmedilmiştir. Davacı tarafça tazminat miktarlarına avans faizi işletilmesi talep edilmiş ise de Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin istikrarlı uygulamasına göre zarar veren aracın hususi nitelikte olması halinde yasal faize hükmedilmesi gerekmektedir. Somut uyuşmazlıkta davalının sigortalısı olan … plaka sayılı aracın ruhsat kaydının hususi nitelikte olduğu, aracın ticari amaçlı olarak kullanıldığına dair dosya kapsamında bir delil bulunmadığı gözetilerek tazminatlara uygulanacak faiz türü olarak yasal faiz belirlenmiştir.
12-Davacı tarafça ekspertiz ücreti talebinde bulunulmuş olup yerleşik yargısal içtihatlar uyarınca davacının kaza öncesi değer kaybının ve hasar bedelinin tespiti için ekspertiz incelemesi yaptırması halinde bunun yargılama giderlerine dahil edilebileceği, ekspertiz ücretinin bir zarardan ziyade yargılama gideri olarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, davacı tarafça yaptırılan ekspertiz ücreti olan 850,00-TL’nin serbest piyasa rayiçlerine uygun olduğu, ekspertiz hizmeti ile davacının dava açıp açmama yönünde haklılık durumunu dava öncesi tespit ettirebileceği, bu nedenle gereksiz bir harcama olarak değerlendirilemeyeceği gözetilerek bu harcamanın yargılama giderleri kapsamında değerlendirilmesine karar verilmiştir.
13-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13. Fıkrası uyarınca arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden olup, İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun sarf kararı ile 3.120,00-TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından karşılandığı anlaşıldığından bu tutarın yargılama giderleri kapsamında değerlendirilerek haklılık durumuna göre tahsili yönünde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, 8.274,93-TL bakiye hasar onarım bedelinden kaynaklanan ve 3.099,77-TL bakiye değer kaybı zararından kaynaklan olmak üzere toplam 11.374,70-TL maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, tazminatın 8.274,93-TL’lik kısmına 22/10/2022 tarihinden itibaren, 3.099,77-TL’lik kısmına 16/11/2022 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlasına dair istemin reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 777,00-TL harçtan peşin olarak alınan 179,90-TL ile tamamlama harcı olarak alınan 303,50-TL harcın mahsubu ile bakiye 293,60-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kısmen reddedilen kısım yönünden davalı yararına takdir edilen 6.414,94-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 179,90-TL ile tamamlama harcı olarak alınan 303,50-TL toplamı 483,40-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça sarf edilen 179,90-TL başvuru harcı ile 87,00-TL posta ve tebligat ücreti, 2.700,00-TL bilirkişi ücreti olarak sarf edilen toplam 2.966,9‬0-TL yargılama gideri ile yargılama giderleri kapsamına alınan 850,00-TL ekspertiz ücreti toplamı 3.816,90-TL yargılama giderinin davanın ret ve kabul oranına göre takdiren 2.440,53-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve resen ilgili taraflara iadesine,
8-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından karşılandığı anlaşılan 3.120,00-TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul ve ret oranında hesaplanan 1.994,93-TL’sinin davalıdan, 1.125,07-TL’sinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına, bu hususta harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair, tarafların yokluğunda, diğer tarafların yokluğunda, dava değerinin 6100 Sayılı HMK’nın 341/2. Maddesinde gösterilen İstinaf kanun yolu başvuru sınırının altında kalması nedeniyle kesin nitelikte olduğu ve kanun yoluna başvurulamayacağı açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
18/07/2023
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”