Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/718 Esas
KARAR NO : 2023/1028
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/09/2023
KARAR TARİHİ : 19/12/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “Müvekkil şirket, bir Ürdün firması tarafından sipariş edilen 1520 paketten oluşan yatak odası takımlarını imal edilerek 27/09/2022 tarihli fatura ile Ürdün’deki alıcısına gönderilmesi için alıcının nakliye firması olan davalı şirkete 1 konteyner olarak teslim edilmiştir. İhracat 27/09/2022 tarihli beyanname ile Derince Gümrük Müdürlüğü’nden gerçekleştirilmiştir, davalı şirket tarafından 1 konteyner yatak odası takımı gemi ile Aqaba Limanı’na taşınmıştır. Ancak bu aşamada müvekkili şirket tarafından malların teslimine dair release talimatı bulunmadığı halde malın alıcısına teslim edilmiştir. TTK hükümleri gereğince konişmentosuz mal teslimi mümkün olmadığından, davalı şirketin konişmentosuz mal teslim etmesi nedeniyle 24.400 USD olan müvekkil şirket zararının davalı şirketçe tazmini gerekmektedir. Malın alıcıya teslim edilebilmesi için müvekkil şirket tarafından davalı şirkete release talimatının gönderilmesi gerekirken davacı tarafından böyle bir talimatın verilmemesi sebebiyle davalı şirket doğacak zararlardan sorumludur. Taşıyıcıya konişmento ibraz edilmeden malın gönderilene teslim edilmemesi ve teslim için talimat beklemesi gerektiği şeklinde talimat verildiği e-posta yazışmalarından açıkça anlaşılmaktadır.Ürdün’de yapılan teslimde konşimentonun relaese edilmesi taşıyıcı tarafından talimat dışı gerçekleştirilmiştir. Bu sebeple davalı şirket tahsil edilemeyen mal bedelinden dolayı sorumludur. Yukarıda açıklanan nedenlerle, müvekkil şirketin uğradığı toplam zararının (24.400 USD -dava tarihi değeriyle; 650.645,52 TL- ) davalı şirket tarafından giderilmesine karar verilmesi gerekmektedir. Yukarıda açıklanan ve Sayın Mahkemenizin takdir edeceği re’sen nedenlerle; Müvekkil şirketin davalı şirketçe uğratıldığı 24.400 USD (dava tarihi değeriyle 650.645,52 TL)’nin tazmin edilip, müvekkil şirkete ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini vekil olarak saygıyla talep ederiz.” şeklinde talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; “Deniz yolu taşımalarına ilişkin navlun sözleşmeleri, konişmento, konişmento üzerinde yer alan denizyolu yük taşıma şartları ve bu şartlarının hukuki mahiyeti, “Yükleten”, “Taşıtan”, *Taşıyan’, “Gönderilen”, *Yükleme”, “Boşaltma”, “Liman’, kavramları, denizyoluyla yapılan yük taşımacılığında eşyanın teslimi kavramı, deniz ticaretine özgü kavramlar olup bu kavramların hukuki sorumlulukları da aynı şekilde deniz ticaretine ilişkin hem iç hem de uluslararası hukuk kuralları ile belirlenmiştir. Hukukumuzda deniz ticaretine ilişkin kurallar 6102 s. TTK ‘nın 5. Kitabı olan “Deniz Ticareti Hukuku”hükümlerinde tanımlanmıştır. Dolayısıyla dava konusu ihtilaf klasik bir deniz ticareti hukuku ihtilafıdır. 6102 s. TTK m. 5/2 delaleti ile HSYK Genel Kurulunca Asliye Ticaret Mahkemelerinin birinin veya birkaçının Deniz Ticareti ve Deniz Sigortaları ihtilaflarını bakmakla münhasıran görevlendirilebileceği, buna istinaden de HSYK 1. Dairesi Tarafından İzmir İli sınırları içerisinde Deniz Ticareti Hukuku ve Deniz Sigortaları Hukukundan kaynaklanan tüm uyuşmazlıklara bakmaya “Denizcilik İhtisas Mahkemesi Sifatı ile” İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi “Münhasıran” görevlendirilmiştir. Buna göre İzmir ili sınırları içerinde, İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi dışında başkaca mahkemelerin deniz ticari hukuku davalarını görebilmesi mümkün değildir. Anılan nedenler ile işbu davada da görevsizlik kararı verilmesini ve dosyanın İzmir ili Sınırları içerisinde Deniz Ticareti Hukuku ve Deniz Sigortaları Hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıklara Denizcilik İhtisas Mahkemesi Sıfatı ile bakmaya münhasıran görevli İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini arz ve talep etmekteyiz. Davacının yükleri tahliye limanında konişmento karşılığı veya konişmento ibraz edilmeksizin herhangi birine teslim edilmemiş olup, bu yükler hali hazırda alıcısı tarafından kabul edilmediğinden Ürdün gümrük idaresi tarafından millileştirilmiş olmakla, Ürdün gümrük mevzuatı uyarınca tasfiye edilmeyi beklemektedir. Davacının bu yönde bir davayı navlun sözleşmesinin ademi ifa edilmesine bağlayarak ikame etmesinde hukuki yararı bulunmamaktadır. Eğer davacı mal bedelini tahsil edememiş ise, yegane muhatabı dava dışı yük alıcısıdır. İzah olunan nedenlerle davanın görev yönünden reddine, her halükarda alıcısına teslim edilmiş herhangi bir yük bulunmadığından haksız ve hukuka aykırı davanın esas yönünden reddine karar verilmesini talep ederiz.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Dava, konişmento kapsamında deniz taşıma işinden kaynaklı taşınan ürün bedelinin talimatlara uymadığı iddia edilen taşıtan/davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Dosyanın incelenmesinde; davanın deniz ticaretinden kaynaklandığı, taraflar arasındaki taşıma sözleşmesinin bulunduğu 6102 sayılı TTK’nın 5/2.maddesine göre, birden fazla Asliye Ticaret Mahkemesinin bulunduğu yerde iş durumunun gerekli kıldığı yerde Hakimler ve Savcılar Kurulunca bunlardan biri veya birkaçının münhasıran bu kanundan ve diğer kanunlardan doğan Deniz Ticaretine ve Deniz Sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilebileceği, HSYK tarafından İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin Deniz İhtisas Mahkemesi sıfatıyla Deniz Ticareti ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirildiği, dava konusu uyuşmazlığın Deniz ticaretinden kaynaklandığı ve bu nedenle davada görevli mahkemenin İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu kanaatine varılmakla, mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine ve İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğuna karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Göreve ilişkin dava şartı noksanlığından 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115/2.maddesi uyarınca DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2- Görevli Mahkemenin İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna,
3- HMK m. 20/1 hükmü uyarınca, kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde taraflardan birinin başvurusu ve talebi halinde dosyanın görevli İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
4- Kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içerisinde dosyanın görevli İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesi için talepte bulunulmadığı taktirde HMK m. 20/1. hükmü uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin taraflara ihtarına,
5- HMK nın 331/2 maddesi gereğince dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi halinde, yargılama giderleri hususunda görevli mahkemece karar verilmesine; aksi durumda talep üzerine dosyanın ele alınarak yargılama giderleri hususunda bir karar verilmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ilgili dairesine hitaben mahkememize verilecek istinaf dilekçesi ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/12/2023
Katip…
e-imzalı
Hakim…
e-imzalı