Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/217 E. 2023/230 K. 16.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/217 Esas
KARAR NO : 2023/230

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/03/2023
KARAR TARİHİ : 16/03/2023

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesi ile; müvekkili ile davalı arasında tüp kiralama sözleşmesi ve bundan doğan ticari bir ilişki bulunduğunu, bu ilişki kapsamında müvekkilimiz davalıya çeşitli gaz tüpleri kiralandığını, akabinde davalının tüpleri iade etmediğinden müvekkili tarafından tüp bedeli uyarınca bir adet daha fatura düzenlendiğini, belirtilen bu faturaların davalı tarafından ödenmeyerek temerrüte düşüldüğünü, müvekkilinin ödenmeyen muaccel alacaklarının ve iade edilmeyen tüplerinin bedellerinin tahsili maksadıyla davalı aleyhine İzmir 21.İcra Müdürlüğü’nün….. E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattıklarını, davalı tarafın söz konusu icra takibine haksız olarak borca, faize, faiz oranına ve tüm ferilere itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, İzmir 21. İcra Müdürlüğü’nün …… E. Sayılı takip dosyasına yapılan haksız itirazının iptaline ve takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesin talep ve dava etmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE;
1-Dava İİK 67. Maddesi uyarınca açılmış itirazın iptali davasıdır.
2-Dava dilekçesinde davacı ile davalı arasında tüp kiralama sözleşmesi ve bundan doğan ticari ilişki bulunduğu, davalının kira ilişkisi nedeniyle kendisine teslim edilen tüpleri iade etmediğini, iade edilmeyen tüpler nedeniyle bir fatura düzenlendiği ve bu faturadan dolayı davacının alacaklı olduğu, alacağa istinaden başlatılan icra takibine haksız olarak itiraz edildiği ileri sürülerek itirazın iptali talep edilmiştir.
3-Görev hususu kamu düzeninden olup mahkeme tarafından her aşamada resen gözetilmesi gerekmektedir.
4-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Sulh Hukuk Mahkemelerinin Görevi” başlıklı 4. Maddesinde; “ (1) Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın;
a) Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları,
b) Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davaları,
c) Taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları,
ç) Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hâkimini görevlendirdiği davaları görürler” amir hükmüne yer verilmiştir.
5-Görüldüğü üzere, mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’ndan (HUMK) farklı olarak bu düzenlemede miktar ayrımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri sulh hukuk mahkemesi olarak gösterilmiştir.
6-Kira sözleşmesi, tam iki tarafa borç yükleyen rızaî bir sözleşme olup sözleşmenin kurulması için kiraya veren ile kiracının sözleşmenin esaslı noktaları üzerinde anlaşmaları, irade beyanlarının karşılıklı ve birbirine uygun olması gerekir. Sözleşmede bir şeyin kullanılmasını devretmeyi üstlenen kişiye kiraya veren, buna karşılık bir bedel ödemeyi üstlenen kişiye de kiracı denir. Kiraya veren, kiralanan şeyin maliki olabileceği gibi o şey üzerinde sınırlı bir aynî hak sahibi veya kiracı da olabilir.
7-Dava dilekçesinde taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklandığı ileri sürüldüğü gibi, dilekçe ekinde yer alan faturalarda da tüp kirası ibaresi bulunduğu, 15.285,64-TL tutarlı faturanın da yine kira sözleşmesi kapsamında davalıya teslim edildiği ileri sürülen tüplerin iade edilmemesinden dolayı düzenlendiğinin beyan edildiği, bu haliyle dava konusu uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklandığı görülmekle, uyuşmazlığın görevli Sulh Hukuk Mahkemesi’nce incelenip değerlendirilmesi gerektiğinden mahkememizin görevsizliğine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN, HMK 114/1-c maddesi gereğince mahkememizin görevsiz olması nedeniyle dava şartı yokluğundan HMK 115/2 maddesi gereğince USULDEN REDDİ ile, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, İZMİR SULH HUKUK MAHKEMESİNİN GÖREVLİ OLDUĞUNA,
2-HMK’nun 20.maddesi uyarınca bu karara karşı süresi içerisinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulması halinde bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize başvurularak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde dava dosyasının yetkili ve görevli İzmir Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, kesinleşmeden itibaren 2 haftalık süre içerisinde dosyanın yetkili ve görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmezse davanın açılmamış sayılacağının İHTARINA,
3-Yargılama giderlerinin görevli ve yetkili mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
Dair, diğer tarafların yokluğunda, dava değerinin 6100 Sayılı HMK’nın 341/2. Maddesinde gösterilen İstinaf kanun yolu başvuru sınırının altında kalması nedeniyle kesin nitelikte olduğu ve kanun yoluna başvurulamayacağı açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/03/2023
Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır