Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/143 E. 2023/423 K. 16.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/143 Esas
KARAR NO : 2023/423
DAVA : İtirazın İptali (Havale Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/02/2023
KARAR TARİHİ : 16/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Havale Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili şirket arasındaki ticari iş ilişkisi çerçevesinde borç verme olarak adlandırılan bir banka havalesi yapılmış olup, iş bu banka havalesine(EK-1) ilişkin davalı şirketçe bugüne kadar müvekkiline herhangi bir ödemenin yapılmadığını, davalı şirketin müvekkili şirkete, icra takip dosyasına sunduğumuz borç verme işlemi sebebiyle borcu bulunduğunu, davalı şirketin kötüniyetli olarak borca itiraz ettiğini ancak icra takip dosyasına sunulan itirazda banka dekontu ile taraflarına verilen borcla ilgili herhangi bir açıklama getirilmediğini ve ödeme belgesi de sunulmadığını, davalı şirketin müvekkiline belirtilen banka havalesinden dolayı borçlu olduğunu, müvekkilinin davalının haksız ve dayanaksız itirazı neticesinde zarara uğradığını belirterek , borçlunun yaptığı haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, borçlunun kötü niyeti sabit olduğundan takip konusu alacağın %20 ‘sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, dava harç ve masrafları ile vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi ve duruşma günün usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, duruşmalara katılmadığı, davaya karşı cevaplarını bildirmediği anlaşılmıştır.
Dava; karz akdinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davaya konu İzmir … İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı takip dosyasında davacı tarafından davalı aleyhine borç verme işlemi dayanak gösterilerek toplam 25.000,00 TL’ nin talep edildiği, ödeme emrinin borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun süresinde yaptığı itiraz üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Dava, 1 yıllık hakdüşürücü süre içerisinde açıldığından işin esasına geçilmiştir.
Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. İleri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin, iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir. (HMK m.190)
Kural olarak; bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrar ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin yapıldıkları zamanki miktar veya değeri kanunda öngörülen sınırı geçtiği takdirde senetle ispatlanması gerekir. (HMK m. 200/1; HUMK m. 288) Hukuki işlemin miktar ve değerinin HMK m. 200/1’deki sınırı geçip geçmediği, hukuki işlemin yapıldığı zamanki durumuna göre belirlenir.
Havale bir borç ödeme vasıtasıdır. (TBK 555 m.;BK 457 m.) Havalenin mevcut bir borcun ödenmesi amacıyla yapıldığı yolunda yasal karine mevcuttur. Bu yasal karinenin tersini, yani havalenin borcun ödenmesinden başka bir amaçla yapıldığını ileri süren havale eden, bu iddiasını kanıtlamakla yükümlüdür. (HGK 09.06.2004 tarih, 2004/4–362 E.; 2004/347 K.) Banka dekontunda paranın gönderiliş nedeni ile ilgili bir açıklamanın bulunmadığı hallerde, paranın mevcut bir borcun ödenmesi için gönderildiğinin kabulü gerekir.
Yerleşik Yargıtay Kararlarına göre; havale borç ödeme vasıtası, bir çeşit ödeme aracı olup havale belgesinde paranın hangi amaçlı gönderildiğinin belirtilmesi gereklidir. Aksi halde gönderilen havalenin bir borcun ödenmesi amacıyla gönderildiği karine olarak kabul edilmelidir. Borç ödeme belgesi olan havale nedeni ile alacaklı olduğunu davacı ispat etmelidir. (Yargıtay 3. HD’nin : 2018/5411 E., 2019/1718 K. Nolu ilamı)
Davacı, davalıya karz ilişkisine dayalı olarak borç para verdiğini ve geri ödenmediğini ileri sürerek, verdiği paranın davalıdan tahsili amacıyla başlattığı takibe vaki itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı ise, cevap dilekçesi sunmayarak dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaları inkar etmektedir. Bu durumda ispat yükü davacıdadır. Davacı taraf delil olarak havale işlemine yönelik dekontu mahkememize sunmuş olup, dekont incelendiğinde açıklama kısmında “BORÇ VERME” ibaresinin yazılı olduğu görüldüğünden ispat yükü üzerine düşen davacı havale belgesi olan dekontta paranın borç verme amacı ile davalıya gönderildiğini usulüne uygun deliller ile ispatlamış olduğundan, davalı taraf da ödeme defi ileri sürmediğinden davanın kabulüne, kabul edilen bedel belirli olduğundan davacı lehine tazminata da hükmederek aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; davalı/borçlunun İzmir … İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına,
2-Davalının sorumlu olduğu 25.000,00 TL üzerinden %20 icra inkar tazminatı olan 5.000,00-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 1.707,75 TL karar ve ilam harcının yatan 301,94 TL peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 1.405,81 TL’ nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Yargılama sırasında davacı tarafından yatırılan ve harcanan 301,94 TL peşin harç, 179,90 TL başvurma harcı ile 69,25 TL posta ve diğer giderler olmak üzere toplam 551,09 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir edilen 9.200,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-6325 sayılı HUAK uyarınca, suçüstü ödeneğinden karşılanan 3.120,00 TL arabuluculuk giderinin davalıdan alınarak Hazine’ ye irat kaydına,
7-Yargılama sonucunda ve re’sen yapılacak gider olmadığı takdirde, gerekirse re’sen yapılacak gider de mahsup edilmek ve 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesine hitaben mahkememize verilecek istinaf dilekçesi ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/05/2023
Katip …
e-imzalı
Hakim …
e-imzalı