Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/942 E. 2023/630 K. 13.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/942 Esas
KARAR NO : 2023/630
DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 18/11/2022
KARAR TARİHİ : 13/07/2023
Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde; Müvekkiline ait … plakalı araç ile … plakalı araç arasında 05/07/2022 tarihinde maddi hasarlı trafik kazası gerçekleşmiş olup gerçekleşen kazada müvekkiline ait araçta değer kaybı zararı oluştuğunu, işbu dava bu değer kaybı zararının tazmini ve değer kaybının tespiti için aldırdıkları ekspertiz raporu ücretinin talep edilmesi için açıldığını, ikame etmiş oldukları bu dava TTK gereğince mutlak ticari dava olup bu kapsamda dava açılmadan önce arabuluculuk başvurusu yapıldığını, 05/07/2022 tarihinde müvekkiline ait … plakalı araç ile … plakalı araç İzmir İli Bornova İlçesi Ankara Caddesi üzerinde çarpışmaları neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen bu trafik kazasında … plakalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunun tespit edildiğini, mahkemeniz nezdinde gerçekleştirilecek kusur incelemesi ile de maddi hasarlı trafik kazasında mevcut kusur durumları netlik kazanacağını, 05/07/2022 tarihli kaza neticesinde müvekkilinin aracında meydana gelen değer kaybının tespiti için eksper …’ya dosya teslim edilmiş ve eksper dosyaya tespit raporunu sunduğunu, raporda da görüleceği üzere müvekkilinin aracında 35.000,00-TL değer kaybı tespit edildiğini, müvekkiline ait araçta meydana gelen değer kaybı zararı sayın mahkemenizce gerçekleştirilecek bilirkişi incelemesi ile netlik kazanacağını, müvekkilinin uğramış olduğu değer kaybı bedelinin tazmini için sayın mahkemenize başvuru zorunluluğu hasıl olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla HMK 107. madde uyarınca belirlenebilir olduğunda artırılmak üzere 100,00-TL değer kaybı tazminatının davalıdan (teminat limitleri dahilinde ve temerrüt tarihinden itibaren) kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili, ıslah dilekçesi ile; Dava değeri artırım dilekçemizin kabulü ile davalıya tebliğine, 15.000,00 TL değer kaybı alacağımızın kaza tarihi olan 05.07.2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde; Davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, dosya kapsamında 15.08.2022 tarihinde …’ya 18.230,00-TL ve 23.09.2022 tarihinde dekor panel ısı sistemlerine 49.750,00-TL, ödeme yapılmış olup davacının başkaca hak ve alacağı kalmadığını, yapılan ödemelerin teminat kapsamında dikkate alınması gerektiğini, müvekkili şirketin yalnızca teminat limiti ile sorumlu olduğunu, yapılan ödemelerin faizi ile birlikte tenzili gerekmektedir. bakiye çıkması durumunda ktk 111 gereği fahiş olmaması halinde haksız davanın reddi gerektiğini, sigortacılık kanunu gereği müvekkil şirkete başvuru şartı gerçekleşmemiştir. başvuru aşamasında sunulması gereken zorunlu evraklar tarafımıza sunulmamış olup değerlendirme yapılmasının mümkün olmadığını, kusur oranının tespiti bakımından dosyanın Adli Tıp Kurumu ihtisas dairesine gönderilmesi gerektiğini, değer kaybı iddiasının genel şartlara göre hesaplama yapılması gerektiğini, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Trafik kaza tutanağı, araç ruhsatları, sigorta poliçesi, hasar dosyası, fatura suretleri, bilirkişi raporu delil olarak değerlendirilmiştir.
Tarafların kusur durumları ile davacı aracında oluşan hasar ve değer kaybının tespit edilmesi için bilirkişi heyetinden alınan raporun sonuç kısmına göre; “…
— Trafik kuralı ihlali yönünden:
Bilirkişi Daire Başkanlığı tarafından Bilirkişinin uyacağı rehber ilkeler ve Bilirkişi Raporlarında bulunması gereken standartlar başlığında 07.09.2020 tarihinde 32 maddelik bir talimat yayımlanmıştır. Bu talimatın 27 maddesinde açıkça belirtilen ” Kusurun tespiti normatif bir değerlendirmesiyle mümkündür ve sadece hâkimin yetkisindedir. Bilirkişi münhasıran hâkimin yetkisinde olan kusurluluk konusunda (asli tali kusurlu kusursuz yüzdelik kusur oranı) herhangi bir değerlendirme yapamaz. Aksi yöndeki tutum bilirkişilik görevinin sınırlarını aşmayı ve hâkimin yerine geçmeye ifade eder” denilmektedir. Yine bu husus İzmir Bilirkişilik Bölge Kurulu tarafından da tarafımıza bildirilmiştir. Bu gerekçe ile tebliğ gününden itibaren raporlarda kusur dağılımı yapılmamaktadır.
20.BT.726 (D) plaka sayılı davalı sigorta poliçeli araç sürücüsü … 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 56/c ve 52/b maddelerini ihlal ettiğinden dolayı kazanın oluşumuna tamamen hatası ile etken olduğu,
… (C) plaka sayılı dava dışı araç sürücüsü …’ın kazanın oluşumunda etken kural ihlali olmadığı,
… (B) sayılı davacı taraf araç sürücüsü … kazanın oluşumuna etken kural ihlali olmadığı,
… (A) plaka sayılı dava dışı araç sürücüsü … kazanın oluşumuna etken kural ihlali olmadığı görüş ve kanaatine varılmıştır.
— Değer Kaybı bedeli yönünden:
Değer kaybı bedeli tespite konu … plaka sayılı … 206 XR 1.4 2000 model otomobilin tramer kaydında 06.08.2022 / 26.09.2016 ve 09.06.2014 tarihli kazası bulunmakta olup, 06.08.2022 tarihli kazasında (ağır hasar/pert) işlemine tabi olduğu görülmüştür.
Yukarıda arz edilen nedenle konu hukuki değerlendirme gerektirmekte olup, davacının pert kaydı nedeniyle değer kaybı bedeli talep edip edemeyeceği konusunda takdir Sn. Mahkemenindir.
… plaka sayılı … 206 XR 1.4 2000 model otomobilin Kasko değeri 12.250,00-TL., 2. el piyasa güncel değeri 166.000,00 TL., 05.07.2022 riziko tarihi itibarıyla ikinci el piyasa ra) in ise ortalama olarak 135.000,00 TL. mertebesinde olduğu ve tamirinin ekonomik olduğu, “arka tampon ve arka bagaj kapakları ile arka panel sac” kısımlarından hasarlı olduğu tramer kaydında yer alan hasarları da dikkate alınarak değerinin 05.07.2022 08.10.2019 riziko tarihi itibarıyla hasar onarımı sonrası 120.000,00 TL. mertebesinde olduğu ve dava konusu olaya bağlı olarak nihai kararın takdiri Sn. Mahkemeye ait olmakla araçta piyasa rayiçlerine göre 15.000,00 TL reel değer kaybı meydana geldiği,
Somut olayda davalı sigorta şirketinin sigortalısının kusuru oranında (bu olayda heyetimiz trafik uzmanı tarafından … plaka sayılı aracın kazanı meydana gelmesinde etken olmadığı belirlendiğinden %100) Yargıtay içtihatlarına ve piyasa rayiçlerine göre belirlenen nihai kararın takdiri Sn. Mahkemeye ait olmakla, 15.000,00 TL. değer kaybı bedelinden davalı Sigorta Şirketi’nin poliçe limitiyle sorumlu olduğu görüş kanaatine varılmıştır. Dosya kapsamından davacı Vekili tarafından davalı sigorta şirketinin … Kep adresine başvuru yapıldığı, ihbarın 06.10.2022 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmış, davalı sigorta şirketinin – ödenmeyen borç miktarı yönünden- 19.10.2021 tarihi itibarıyla temerrüde düşeceği yasal faiz ödemek zorunda olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır…” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
1-Dava, davacıya ait … plaka sayılı araç ile davalı sigorta şirketinin ZMMS sigortacısı olduğu dava dışı …’nun sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç arasında 05/07/2022 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle davacıya ait araçta oluşan değer kaybı zararının karşılanması talepli maddi tazminat davasıdır.
2-Trafik kazaları sonucu uğranan zararın tazmini hususunda temel dayanak haksız fiil sorumluluğudur.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun;
91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”;
85/1. maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”;
85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-3. maddesinde: “Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde bu Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır. ” düzenlemesi ile sorumluluk sınırları gösterilmiştir.
3-Yukarıda açıklanan ve alıntılanan hükümler doğrultusunda Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
4-Sigortacının sorumluluğu, yukarıda izah edilen sorumluluk esasları dahilinde işletilen aracın işleteninin veya işletenin kusurundan sorumlu olduğu sürücünün kusurlarından kaynaklanan zararlarla sınırlıdır. Bu noktada aracın işleteninin veya sürücüsünün kusur durumunun incelenmesi gerekmektedir.
5-Haksız fiil sorumluluğu, “Haksız Fiilden Doğan Borç İlişkileri” başlığı altında, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.
49. maddesi “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
50. maddesi, “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.”
6-Haksız fiil, bir kimsenin hukuka aykırı ve kusurlu bir davranışı ile başka bir kimsenin zarara uğramasına yol açmasıdır. Yargısal içtihatlar ve doktrine göre haksız fiilin unsurları;-Fiil, davranış,
-Fiilin hukuka aykırı olması
-Zararın meydana gelmesi,
-Kusur,
-Fiil ve zarar arasında illiyet bağı bulunması, olarak sıralanmaktadır.
Yine TBK’nın 50. maddesi ile “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.” hükmü düzenlemesi uyarınca zarar gören zararı ile zarar verenin kusurlu olduğunu ispatla mükellef kılınmıştır.
7-Mahkememizce dava konusu kazanın gerçekleşmesinde araç sürücülerinin kusurlarına ilişkin adli trafik bilirkişiden rapor alınmış, dosyaya sunulan 04/05/2023 tarihli bilirkişi raporunun kusura ilişkin bölümünde dava konusu kazanın davalının sigortalısı olan aracın sürücüsü dava dışı Kenan Bayramoğlu’nun kural hatası ile gerçekleştiği, kazaya karışan diğer araç sürücülerinin kural ihlalinin bulunmadığı yönünde görüş bildirilmiştir. Davalı tarafça rapora karşı itirazda bulunulmuş ise de dava konusu kazanın başlangıcının davalının sigortalısı araç sürücüsünün kendisine göre önünde seyreden aracı takip ve güvenli sürüş mesafesini korumaması ve öndeki aracın durmasından sonra yeterli mesafede aracı durduramayıp arkasından çarpması şeklinde gerçekleştiği, sonrasında zincirleme olarak diğer araçların da kendi önündeki araçlara çarptığı, kazanın gerçekleşmesinde ilk çarpmayı gerçekleştiren ve diğer araçların da kendi önündeki araçlara çarpmasına sebebiyet veren davalının sigortalısı aracın sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğu değerlendirilmiştir.
8-Davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybı zararının tespiti yönünden dosya araç hasarları konusunda uzman makine mühendisi bilirkişiye tevdi edilmiş, dosyaya sunulan 04/05/2023 tarihli bilirkişi raporunda davacıya ait araçta oluşan hasarın onarımının ekonomik olduğu, aracın kaza tarihi itibariyle kaza öncesi değerinin 135.000,00-TL, kaza sonrasında onarım görmesi sonucu değerinin 120.000,00-TL olacağı ve 15.000,00-TL değer kaybı oluşacağı yönünde görüş bildirilmiştir.
Davalı tarafça rapora karşı itirazlar ileri sürülmüş ise de dava konusu kaza nedeniyle davalıya ait aracın bagaj kapağının değiştirildiği, ayrıca çok sayıda parçasının hasar nedeniyle onarım gördüğü, onarım gören parça sayısı dikkate alındığında aracın yaşı ve KM’si yüksek olduğu halde önemli bir değer kaybı oluşacağı, bu itibarla bilirkişi raporunda belirtilen 15.000,00-TL’nin dosya kapsamı ve piyasa rayiçlerine uygun olduğu değerlendirildiğinden yeniden rapor alınmamış ve davacıya ait aracın 15.000,00-TL değer kaybına uğradığı kabul edilmiştir.
Davalı tarafça ödeme savunmasında bulunulmuş ise de yapılan ödemelerin hasar onarımına istinaden gerçekleştirildiği, davalı tarafça değer kaybı zararının karşılanmasına yönelik bir ödeme yapıldığını gösterir bir delil sunulmadığı anlaşıldığından ödeme savunmalarına itibar edilmemiştir. Kaza tarihi itibariyle davalı sigorta şirketinin poliçeden kaynaklanan sorumluluk sınırı 100.000,00-TL olup davalının gerçekleştirdiği ödemeler toplamının 67.980,00-TL olduğu, bakiye sorumluluk limitinin dava konusu değer kaybı alacağını karşılamaya yeterli olduğu görülmüştür.
9-Tespit edilen zarara davacı tarafça kaza tarihinden itibaren avans faizi uygulanması talep edilmiştir. Davalı sigorta şirketinin sorumluluğu ancak temerrüt ile gerçekleşmekte olup KTK’nın 99.maddesi uyarınca zarar talebinin sigorta şirketine iletilmesine müteakip 8 iş günü içerisinde sigorta şirketinin ödeme yapması gerekmektedir. 8 iş günü içerisinde ödeme yapılmaması halinde temerrüt olgusu gerçekleşmekte olup somut uyuşmazlıkta davacı tarafça 06/10/2022 tarihinde e-posta yoluyla KTK 97.maddesi uyarınca yazılı başvuru gerçekleştirildiği, davalı sigorta şirketinin 8 iş günü sonrasında 19/10/2022 tarihinde temerrüde düşeceği gözetilerek faiz başlangıç tarihi 19/10/2022 olarak belirlenmiştir. Davacı ile davalı arasında bir ticari ilişki bulunmamakla birlikte Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin yerleşik uygulamasına göre zarar veren aracın ticari nitelikte olması halinde zarar gören ticari faiz talep edebilmektedir. Davalının sigortalısı olduğu araç ticaret şirketi adına kayıtlı ticari nitelikte bir araçtır. Bu nedenle faiz türü olarak davacı istemine uygun olarak avans faizi belirlenmiştir. … sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13. Fıkrası uyarınca arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden olup, İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun sarf kararı ile 3.120,00-TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından karşılandığı anlaşıldığından bu tutar yargılama gideri olarak değerlendirilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE, 15.000,00-TL değer kaybı zararından kaynaklanan maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, tazminat miktarına temerrüt tarihi 19/10/2022 tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.024,65-TL harçtan peşin olarak alınan 80,70-TL ile tamamlama harcı olarak alınan 175,46-TL harcın mahsubu ile bakiye 768,49‬-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 80,70-TL ile tamamlama harcı olarak yatırılan 175,46-TL toplamı 256,16-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça sarf edilen 80,70-TL başvuru harcı ile 153,25-TL posta ve tebligat ücreti, 2.400,00-TL bilirkişi ücreti toplamı 2.633,95‬-TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve resen ilgili taraflara iadesine,
7-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından karşılandığı anlaşılan 3.120,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına, bu hususta harç tahsil müzekkeresi yazılmasına, Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda, dava değerinin 6100 Sayılı HMK’nın 341/2. Maddesinde gösterilen İstinaf kanun yolu başvuru sınırının altında kalması nedeniyle kesin nitelikte olduğu ve kanun yoluna başvurulamayacağı açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/07/2023
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”