Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/674 E. 2023/124 K. 21.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/674 Esas
KARAR NO : 2023/124

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/08/2022
KARAR TARİHİ : 21/02/2023

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalıdan alacaklı olduğunu, müvekkili şirket ile davalı/ borçlu şirket arasında alacağın ödenmesi için pek çok kez görüşme gerçekleştirilmişse de ödeme yapılmamış olduğundan, davalı/borçlu aleyhine Torbalı İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının itirazının haksız olduğunu, davalının takibi durdurarak süre kazanma ve mal kaçırma gayreti içerisinde olduğununu müvekkili şirket yetkilisi ile borçlu şirket arasında yapılan whatsapp yazışmalarından müvekkili şirketin takipte yazan miktar olan 70.090,48-TL tutarında alacaklı olduğunun borçlu şirket tarafından kabul edildiğini, müvekkili şirketin alacaklı olduğunun ikrar edildiğini, öncelikle ihtiyati haciz taleplerinin kabulü ile davalı/borçlunun her türlü menkul, gayrimenkul malları ile 3. Şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine, borçlunu Torbalı İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki tüm itirazların iptaline, takibin devamına, borçlunun borçlu olduğunu ikrar etmesine rağmen takibe haksız ve kötüniyetle itiraz etmesi nedeniyle, davalı/borçlu aleyhine %20’dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya dava dilekçesinin tebliğ edildiği, ancak davaya cevap vermedikleri görülmüştür.
talep etmiştir,
DELİLLER: Torbalı İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası, ticari defter ve kayıtları, bilirkişi raporu delil olarak değerlendirilmiştir.
Bilirkişiden alınan raporun sonuç kısmına göre; “…Sayın Mahkemenin ara kararı gereğince davacının yasal defter ve dayanağı belgelerinde yapılan incelemeler ile dosya kapsamında yapılan incelemelerde;
Davacı ile Davalı taraflar arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu, Davacı …. VE TİC.LTD.ŞTİ.’nin 2022 yılı Yasal Defterlerinin Lehine Delil Teşkil edebilecek vaziyette olduğu,
Davalı … TESİSLERİ A.Ş. tarafından Sayın Mahkemeye Resmi Defter ve Belgelerinin inceleme için sunulmamış olduğu,
Torbalı İcra Müdürlüğü … Esas Sayılı takip dosyası ile, Alacaklı/Davacı … SAN. VE TİC.LTD.ŞTİ. firması tarafından Borçlu/Davalı … TESİSLERİ A.Ş. firmasına karşı 01.07.2022 harç makbuzu tarihli (örnek 7) ödeme emri ile, 70.090,48.- TL asıl alacağa istinaden (İcra Takip tarihine kadar gecikme gecikme faizi talep etmeden) takip tarihinden itibaren alacağın tahsili tarihine kadar işleyecek Yıllık TTK.1530. Madde Temerrüt Faizi oranında hesaplanacak Yasal Faizi ile birlikte ilamsız takip yoluyla takipte bulunulduğu, Ödeme emrinin borçluya 05.07.2022 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, Borçlu vekili tarafından 06.07.2022 tarihinde icra dairesine verilen itiraz dilekçesi ile aşağıdaki şekilde itiraz edilmiş olduğu; ödeme emrine, borca, takibe, faiz oranına, faize, işlemiş faize ve takibin tüm ferilerine açıkça itiraz ediyoruz.
İcra takibine yapılan itiraz sonucu; 06.07.2022 tarihli icra takibinin durdurulmasına ilişkin kararın taraflara tebliğ edilmiş olduğu görülmüştür.
İcra Takip Dosyasındaki Alacak Bedelinin; “Cari Hesap Ekstresi, 05.01.2022 tarihli … numaralı e-fatura, 06.01.2022 tarihli …. numaralı e-fatura, 12.01.2022 tarihli …… numaralı e-fatura, 17.01.2022 tarihli …… numaralı e-fatura, 10.02.2022 tarihli …… numaralı e-fatura, 10.02.2022 tarihli …. numaralı e-fatura, 02.03.2022 tarihli ……numaralı e-fatura 70.090,48 TL” açıklamasına dayandırılmış olduğu görülmüştür.
Davacı …. VE TİC.LTD.ŞTİ. firmasının yasal defter ve dayanağı belgelerinin tetkikinde; Taraflar arasında ki ticari çalışmanın davacının yasal defter ve dayanağı belgelerine göre 2022 yılından önce başlamış olduğu Davacı ve Davalı taraf arasında imzalanmış olan cari hesap sözleşmesi bulunmadığı ve 29.990,41.-TL’lik Davacı …. VE TİC.LTD.ŞTİ. firmasının Davalı … TESİSLERİ A.Ş. firmasına kesmiş olduğu 02.03.2022 tarihli satış faturası ile taraflar arasındaki ticari ilişkinin sonlanmış olduğu, ve buradan hareketle Davacı …. VE TİC.LTD.ŞTİ. firmasının Davalı … TESİSLERİ A.Ş. firmasından yasal defter ve dayanağı olan cari hesap ekstresinin karşılığı olarak 01.07.2022 İcra Takip Tarihi İtibari ile 70.090,48.-TL tutarında alacaklı olduğu, tespit edilmiştir.
Dava Dosyası içerisinde Bulunan Belgeler Üzerinden İcra Takibinin konusu olan Faturaların ve İçeriği Malların Teslimine İlişkin Yapılan Yukarıdaki Tespitlerde Bir Kısım Malların/Satış Faturalarının Teslimine İlişkin Olarak Davalı adına teslim alan kişilerin imzası olduğu düşünülen bazı sevk irsaliyelerinin üzerinde teslim alan kişilerim imzalarının bulunduğu bazı sevk irsaliyeleri/Satış Faturaları üzerinde ise teslim alan kişilerin adı soyadı ve imzalarının bulunmadığı tespit edilmiştir.
Ancak Dava Dosyası içerisinde Bulunan Torbalı Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından 23.11.2022 tarihinde sayın mahkemeye sunulmuş olan Davalı … firmasına ait olan 2022 Yılı Ba Beyannameleri üzerinden yapılan incelemelerde Davalı … tarafından 2022 yılında Davacı …’dan 7 Adet alış faturası ile KDV Hariç 168.494,89.-TL tutarında alım yapmış olduğuna dair Davalı … tarafından beyanda bulunulmuş olduğu tespit edilmiş olması sebebi ile;
Davacının Davalıya kesmiş olduğu icra takibinin konusu olan 7 adet satış faturasının ve İçeriğinde bulunan malların Davacı tarafından Davalı tarafa nihai takdiri sayın mahkemeye ait olmak üzere teslim edilmiş olduğu görüş ve kanaatine varılabilecektir.
Eğer Sayın Mahkeme tarafından Davacının Davalıya kesmiş olduğu İcra Takibinin konusu olan 7 adet satış Faturası ve İçeriğindeki malların Davacı tarafından davalı tarafa teslim edilmiş olduğuna karar verilecek olur ise;
Davalı … TESİSLERİ A.Ş. firmasının 01.07.2022 icra takip tarihi itibari ile Davacı …. VE TİC.LTD.ŞTİ. firmasına 70.090,48.-TL tutarında cari hesap borcunun bulunduğu görüş ve kanaatine varılabilecek olup nihai takdir sayın mahkemenindir…” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
1-Dava İİK 67.Maddesi uyarınca açılmış itirazın iptali davasıdır.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık açık hesap ilişkisi nedeniyle davacı tarafından davalı adına düzenlenen muhtelif faturalardan kaynaklı olarak davalının borcunun bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
3-Davalı şirket tarafından icra takibinde borca ve ferilerine, faiz oranına itiraz edilmiş, dava sırasında davaya cevap verilmemiştir.
4-Dava konusu alacak faturaya dayanmakta olup, dosyaya sunulan bilgi ve belgelere göre davacı ile davalı arasında satış sözleşmesi nedeniyle davacının davalı adına düzenlediği faturalar ve davalının kısmi ödemelerinden oluşan ticari ilişkinin bulunduğu görülmüştür.
5-Mahkememizin 22/11/2022 tarihli celsesinin 1 nolu ara kararı ile her iki tarafa ticari defter ve belgelerin ibrazı hususunda süre verilmiş, bu hususta ihtarlı davetiye ile davalı şirket vekiline tebligat çıkartılmış, duruşma zaptının ve ihtarlı davetiyenin davalı şirket vekiline ait elektronik tebligat adresine tebliğ edildiği, davacı tarafça ticari defterlerin yerinde incelenmesinin talep edildiği ancak davalı tarafça ticari defter ve kayıtların ibrazına dair bir beyan sunulmadığı görülmüştür.
Davacı şirkete ait ticari defterler bilirkişi incelemesine sunulmuş ve üzerinde takip konusu faturalara ilişkin inceleme yapılmıştır.
6-Davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarının SMMM Bilirkişi aracılığı ile yapılan incelemesi neticesinde düzenlenen bilirkişi raporunda
“.Davalı … TESİSLERİ A.Ş. firmasının 01.07.2022 icra takip tarihi itibari ile Davacı …. VE TİC.LTD.ŞTİ. firmasına 70.090,48.-TL tutarında cari hesap borcunun bulunduğu görüş ve kanaatine varılabilecek olup nihai takdir sayın mahkemenindir…”
şeklinde kanaat bildirildiği görülmüştür.
7-Ticari defterlerin ibrazı ve delil olmasına ilişkin yasal düzenleme 6100 sayılı HMK’nın 222.maddesinde yer almaktadır.
“1-Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
2-Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
3-İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.”
Madde metninde de açıklandığı üzere ticari defterlerin bir tarafın kendi lehine delil olarak kabul edilmesi için öncelikle usulüne uygun tutulmuş, açılış ve kapanış onaylarının süresinde yaptırılmış olması gerekmektedir. Bunun yanında ticari ilişkinin karşı tarafının aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterindeki kayıtların bu deftere aykırı olmaması veya karşı tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekmektedir.
8-Somut olayda davacının ticari defter ve kayıtlarına göre davacının takip tarihi itibariyle 70.090,48-TL alacak bakiyesi bulunduğu görülmüştür. Davalı tarafın ticari defter ve kayıtları sunulmadığı, bilirkişi raporunda davacı defterlerine göre yapılan tespit davalı tarafa tebliğ edilmesine rağmen herhangi bir itirazda bulunulmadığı gözetildiğinde davacının kendi ticari defterlerinde lehine olarak tespit edilen alacak bakiyesinin ispat edilmiş olduğu kabul edilmiştir.
Davalı tarafça takipte talep edilen faiz oranına itirazda bulunulmuştur. Davacı ve davalının her ikisi de tacir olup uyuşmazlık konusu alacağın ticari işletmelerin faaliyetinden kaynaklandığı gözetilerek takipte avans faizi talep edilebileceği, bu itibarla davalının itirazı yerinde olmadığından faiz oranı olarak avans faizi belirlenmiştir.
9-Davacı alacağı faturaya dayanmaktadır. Davacının faturaya dayalı alacağının davalı tarafça miktarı belirlenebilir olduğu, davalının yargılama sırasında alacağın ihtilaflı olduğunu gösterir bir delil sunmadığı, bu itibarla likit nitelikte sayılması gerektiği değerlendirilmiş, kabul edilen dava değerinin %20’si oranında inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.
10-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13. Fıkrası uyarınca arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden olup 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından karşılandığı anlaşıldığından bu tutarın yargılama giderlerine dahil edilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, Torbalı İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra takip dosyasına yapılan davalı itirazının iptali ile takibin itiraz öncesi koşullarda devamına, asıl alacak miktarına takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi işletilmesine,
2-Alacak likit nitelikte görülmekle kabul edilen dava değerinin %20’si oranında hesaplanan 14.018,10-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 4.787,88-TL harçtan peşin olarak alınan 846,53-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.941,35-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 11.214,48-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 846,53-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça sarf edilen 80,70-TL başvuru harcı, 220,70-TL İstinaf Yoluna Başvurma harcı ile 101,50-TL posta ve tebligat ücreti, 1.200,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.602,9‬0-TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve resen ilgili taraflara iadesine,
8-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından karşılandığı anlaşılan 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına, bu hususta harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize bir dilekçe verilmesi veya tutanağa geçirilmek kaydıyla mahkememiz zabıt katibine beyanda bulunmak ve bu beyanın mahkememiz Hakimi tarafından onaylanması sureti ile istinaf kanun yoluna gidilebileceği, yasal süre içinde istinaf kanun yoluna başvurulmadığı takdirde kararımızın kesinleşeceği, yasal sürede istinaf kanun yoluna gidilmesi halinde dosyanın ilgili İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne istinaf konusunda karar verilmek üzere gönderileceği açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
21/02/2023
Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır