Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/625 E. 2022/875 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

DOSYA NO : 2022/625 Esas
KARAR NO : 2022/875
DAVA : Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
G. K. YAZIM TARİHİ : …

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA : Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; … Bankası A.Ş’nin müvekkilinin sahip olduğu müktesep haklara ve bankayla arasındaki sözleşme ilişkisine aykırı olarak, rıza ve onayı olmadığı halde, iktisap etmiş olduğu kurucu intifa senedine, kendi genel kurulunda tek taraflı olarak aldığı müvekkili bağlayıcılığı olmayan karara dayanarak eksik kar payı ödemesi yapıldığını, 2022 yılında kısıtlı olarak 3,65 TL kar payı ödemesi yapıldığını, oysaki kısıtsız olarak daha yüksek tutarda kar payı ödemesi yapması gerektiğini, eksik ödemeye dayanak gösterilen … Bankası A.Ş.’nin … tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kurucu paylarına (İŞKUR) ödenecek temettüye ilişkin ödenmiş sermayenin 250 Bin -ikiyüzellibin- Türk Liralık bölümü ile sınırlı olarak ödenmesi kararı (… tarih ve … sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi s….) ile buna ilişkin esas sözleşme değişikliğinin ve … tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında kısıtlı ödeme yapılması kararlarının … Bankası kurucu intifa senedi sahibi müvekkilini bağlayıcılığının bulunmadığını, tespitin yapılması ve bu doğrultuda 2021 yılı kar payının (2022 yılında ödemesi yapılan) bankanın ilk kuruluş ana sözleşme M.58′ de yazılı hüküm doğrultusunda net karın %10’u olacak şekilde (kısıt uygulanmaksızın) hesaplanarak, bakiye alacaklarının işlemiş ve işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte eksiksiz ve tam olarak müvekkile ödenmesini talep ettiğini, … tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan kurucu senetlere kısıtlı kar payı ödeme kararının … Bankası kurucu intifa senedi sahibi müvekkilinin bağlayıcılığı bulunmadığının tespitinin yapılmasını ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana tahmiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekilinin mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından sunulan ve talepleri kurucu intifa senedi sahipliği ile ilgili olan dava dilekçesi ve eklerindeki davacı tarafın iddia ve taleplerinin anlaşılabilir olmadığını, zira taleplerinin hukuki bir karşılığının bulunmadığını, Türk ticaret hukuku kapsamında genel kurul kararının bağlayıcı olmadığını, tespiti gibi bir kurum/müessesenin mevcut olmadığını , tüm iddia ve taleplerin müvekkil Banka ana sözleşmesinin 58’inci maddesinde 1991 tarihinde yapılan ana sözleşme değişikliği ile ilgili olduğunu, bu durumun dava dilekçesinin “3” numaralı sayfasının “1” numaralı paragrafından itibaren açıklıkla ortaya çıktığını, Bu doğrultuda, hukukta yeri ve hiçbir dayanağı olmayan davanın tüm talepler yönünden reddini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIĞIN TESPİTİ, DELİL DEĞERLENDİRMESİ ve GEREKÇE:
Dava dilekçesinde; davalı şirketin borsada işlem gören 4 tip hissesinin bulunduğu, bunların “Kurucu”, “A grubu”, “B grubu”, “C grubu” hisseler olduğu, bunlardan … Bankası Kurucu İntifa Senetinin toplamda 2458 adet olduğu, bunların 1093 adetinin … Vakfında, 604 adetinin … Partisinde, 747 adetinin Halka Açık olduğu, kalan 4 adetinin ise… Bankasında bulunduğu, … Bankası AŞ’nin borsada işlem gören 1 adet … Bankası Kurucu İntifa Senetinin davacıya ait olduğu, davacının sahip olduğu müktesep haklara ve bankayla arasındaki sözleşme ilişkisine aykırı olarak, rıza ve onayı olmadığı halde, iktisap etmiş olduğu kurucu intifa senedine, … Bankası A.Ş’nin kendi genel kurulunda tek taraflı olarak aldığı kararın davacıyı bağlayan bir karar olamayacağı, bağlayıcılığı olmayan işbu karara dayanarak eksik kar payı ödemesi yapıldığı, 2022 yılında kısıtlı olarak 3,65 TL kar payı ödendiği, oysaki kısıtsız olarak daha yüksek tutarda kar payı ödemesi yapması gerektiği belirtilmektedir.
Davacının talebi; eksik ödemeye dayanak gösterilen … Bankası A.Ş.’nin … tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kurucu paylarına ödenecek temettüye ilişkin ödenmiş sermayenin 250 Bin TL’lik bölümü ile sınırlı olarak ödenmesine ilişkin karar ile buna ilişkin esas sözleşme değişikliğinin ve … tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında kısıtlı ödeme yapılması kararlarının … Bankası kurucu intifa senedi sahibi olan davacıyı bağlamadığı hususunda tespitin yapılması ve bu doğrultuda 2022 yılında ödemesi yapılan 2021 yılı kar payının bankanın ilk kuruluş ana sözleşme md. 58′ de yazılı hüküm doğrultusunda net karın %10’u olacak şekilde (kısıt uygulanmaksızın) hesaplanarak, bakiye alacaklarının işlemiş ve işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte eksiksiz ve tam olarak davacıya ödenmesine ilişkindir.
Davalı, cevap dilekçesinde yetki yönünden itirazda bulunmuştur.
Davalı yetki itirazında HMK 6 ve HMK 14/2 hükümlerine dayanmıştır:
Davalı cevap dilekçesinde 6100 sayılı HMK madde 6 hükmünün “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” şeklinde düzenlendiğini, davalı banka merkezinin İstanbul ilinde bulunması nedeniyle YETKİLİ MAHKEMENİN İSTANBUL MAHKEMELERİ olduğu; aynı Kanunun 14/2 hükmünün ise, “Özel hukuk tüzel kişilerinin, ortaklık veya üyelik ilişkileriyle sınırlı olmak kaydıyla, bir ortağına veya üyesine karşı veya bir ortağın yahut üyenin bu sıfatla diğerlerine karşı açacakları davalar için ilgili tüzel kişinin merkezinin bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir.” şeklinde düzenlenmiş olduğunu ve özel hukuk tüzel kişilerinin, ortaklık veya üyelik ilişkileri ile sınırlı olmak kaydıyla bir ortağın/üyenin bu sıfatla diğerlerine karşı açacakları davalar için ilgili tüzel kişinin merkezinin bulunduğu yer mahkemesinin kesin yetkili olduğunun hükme bağlandığının belirtildiği, Kanunun 14/2 maddesinin bu hükmü uyarınca da kesin yetkili mahkemenin müvekkil Bankanın merkezinin İstanbul’da yerleşik olması nedeniyle YETKİLİ MAHKEMENİN İSTANBUL MAHKEMELERİ olduğunu beyanla, huzurdaki davanın öncelikle yetki bakımından reddedilerek dosyanın İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesini talep ettiği görülmektedir.
Davacı yan ise, talebin para alacağına ilişkin olduğu, para borcunun ise götürülecek borçlardan olduğu, bu nedenle TBK 89/1 uyarınca alacaklının yerleşim yeri mahkemesi olan İzmir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yetkili olduğunu ileri sürmektedir.
Somut olayda; Kıymetli Evraktan Kaynaklanan bir Para Alacağı söz konusudur.
TBK m. 89 gereğince, taraflar borcun ifa yerini aralarında kararlaştırabilir. Tarafların arasındaki anlaşma açık veya örtülü olabilir. Taraflar aralarında ifa yerini kararlaştırmamışlarsa tamamlayıcı hüküm olarak duruma göre TBK m. 89/I hükmü uygulanır.
Söz konusu borcun Para Borcu olması halinde TBK89/I-1, Parça Borcu olması halinde TBK 89/I-2, Diğer Borçlarda ise TBK 89/I-3 bendinde belirtilen yer ifa yeri kabul edilir.
Para borcu, Götürülecek Borçlardandır ve alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ödenir. Bu nedenle para borçları, alacaklıya götürülmesi gereken borçlardandır. Ancak bir para borcunun kıymetli evraka bağlanması halinde, borç, kıymetli evrak ibraz edilince ödeneceğinden Aranılacak Borç haline gelir (Çekten Doğan Borcun Götürülecek Borçtan Aranılacak Borca Dönüşmesi Sorunu, Arş. Gör. Mehmet Emin YIKAR, https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/2112681).
Aranılacak Borçlar ise doğumları sırasındaki borçlunun yerleşim yerinde veya malın bulunduğu yerde ifa edilecek borçlardır. Aranılacak borçların belirgin örnekleri ise kambiyo senetleridir (Yargıtay 11. HD. 2015/9068 E. 2016/3750 K.).
Davacı …’ün Kurucu İntifa Seneti sahibi olduğu ve alacağını bir kıymetli evrak olduğu tereddütsüz olan işbu senete dayandırmaktadır. Bu nedenle işbu kıymetli evraka dayandırılan alacağın Aranılacak Borç/Alacak olduğu ve doğumu sırasındaki borçlunun yerleşim yerinde veya malın bulunduğu yerde ifa edilmesi hükmünü düzenleyen TBK 89/I-3. bendin uygulanması gerektiği yönündeki değerlendirmeyle aşağıdaki karara hükmolunmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-.Davacının açmış olduğu davasının HMK 6, 7, 15, 16 maddesi göz önüne alınarak mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2- HMK.’nun 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakip yasal 2 haftalık süre içinde talepte bulunulduğunda dosyanın yetkili ve görevli mahkeme olan İSTANBUL NÖBETÇİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NE dosyanın talep halinde gönderilmesine,
3- 6100 Sayılı HMK 20. maddesi gereğince davacının yetkisizlik kararına karşı süresi içinde kanun yoluna başvurmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleşmesinden itibaren, kanun yoluna başvurulması halinde başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmeleri gerektiği, aksi halde davanın açılmamış sayılacağına karar verileceğinin ihtarına,
4- HMK 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderinin yetkili ve görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine.
5- Süresinde dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde ve talep halinde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,
Dair; davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı verilen işbu kararın tebliğden itibaren 2 Hafta İçerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Yolu Açık olmak üzere karar verildi. …

Katip …

Hakim …

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”