Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/624 E. 2023/171 K. 02.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/624 Esas
KARAR NO : 2023/171

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/07/2022
KARAR TARİHİ : 02/03/2023

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde; 02.02.2022 tarihinde davacıya ait … plakalı araç ile davalı şirket sigortalısı … plakalı aracın çarpışması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, … plakalı araç sürücüsü %100 oranında kusurlu olduğunu ve araç davalı sigorta şirketine … No.lu ZMSS trafik sigortası ile sigortalı olduğunu, sigorta eksperi raporunda, 7.653,65.-TL hasar gören parça ve 6.500,00- TL işçilik olmak üzere, genel toplam 14.153,65.-TL hasar bedeli tespit ettiğini, rapor incelendiğinde yedek parçaların orijinal olarak tedarik edilmediğini ve iskonto uygulandığının görüldüğünü, davacı aracının onarıldığını, hasar onarım bedeli olarak müvekkili adına KDV dahil 29,102,68.-TL, 28.03.2022 tarihli proforma fatura düzenlendiğini, davalı sigorta şirketi 01.04.2022 tarihinde, 14.153,65.TL hasar tazminatına ilişkin ödeme yapmış olduğunu iş bu ödeme davacı zararını karşılamadığını, davacı araçta kaza nedeniyle meydana gelen gerçek hasarın tespiti uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yapılmasını, 26.05.2022 tarihinde hasar tazminatının ödenmesi talebi ile davalı sigorta şirkete yazılı talepte bulunulduğunu ancak davacıya olumlu yada olumsuz bir cevap verilmediğini, dava şartı arabuluculuk görüşmesinin anlaşmama ile sonuçlandığını, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile; 6100 Sayılı HMK 107. Maddesine uygun olarak kusurunun bulunmadığı müvekkiline ait … plakalı aracın hasara uğraması sebebiyle eksik ödenen hasar tazminatı olarak şimdilik 100,00.-TL’nin Yargıtay kararları uyarınca ıskontosuz gerçek zarar fiyatları ve rakama KDV dahil hesabı ile temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini, arabuluculuk faaliyetinin anlaşmazlık ile sonuçlanması sebebiyle karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT tarifesi 16/2-c gereğince maktu vekalet ücretinin davalı yana hükmedilmesini, yargılama giderleri ile mahkeme vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili, değer artırım dilekçesi ile;14.949,03.-TL bakiye hasar tazminatının 01.04.2022(ilk ödeme tarihi) tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ederiz.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde; davalı şirketin yargı çevresinde bulunduğu İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu sebeple davanın yetkisizlikten reddini, davacının HMK 121.maddesine göre dava ile ilgili delillerini davalı şirkete tebliğ etmesi gerektiğini, davacıların belirsiz alacak olarak dava açmada hukuki yararı bulunmadığını, HMK’nun 114/h maddesi gereğince dava şartı yokluğundan başvurunun reddini, davacı şirket tarafından ekspertiz incelemesi yapıldığını, yapılan ekspertiz incelemesi neticesinde araç hasarı bedeli 14.153.65 TL olarak tespit edilmiş işbu tutar davacıya 01.04.2022 tarihinde ödendiği, davalı şirket tarafından davacının zararı karşılandığını ve ödeme yapıldığı halde alehlerine dava açıldığı işbu davanın reddini, davacı tarafın, sigortalının kusurunu ve zararını usulen ispat etmesi gerektiğini, davalı sigorta şirketi ancak ZMMS sigortası genel şartları B.2.2 maddesinde öngörülen şekilde belirlenecek gerçek zarar miktarından sorumlu tutulabildiğini, davacının ödediği ekspertiz ücretinden davalı şirket sorumlu olmadığını, değişen eksper atama yönetmeliği sebebiyle ödenen ekspertiz ücreti olan başvuru sahibi tarafından ödenmesini, davalı şirketin sorumluluğu bakiye poliçe limiti olan 28.846,35 TL ile sınırlı olduğunu, davalı şirket faizden dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumluolduğunu, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmilini talep etmiştir.
DELİLLER: Trafik kaza tutanağı, araç ruhsatları, sigorta poliçesi, hasar dosyası, fatura suretleri, bilirkişi raporu delil olarak değerlendirilmiştir.
Tarafların kusur durumları ile davacı aracında oluşan hasar ve değer kaybının tespit edilmesi için bilirkişi heyetinden alınan raporun sonuç kısmına göre; “…… plaka sayılı davalı sigorta poliçeli araç …, AY 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun – 67/b maddesini ihlal ettiğinden dolayı kazanın oluşumuna tamamen hatası ile etken olduğu kanaatine varıldığı.
… plaka sayılı davacı aracı park halinde olup meydana gelen kazanın oluşumuna etken faktörü ve kural ihlali olmadığı görüş ve kanaatine varılmıştır.
Somut olayda … plaka sayılı … …. 1.6 … … araçta KDV dahil 29.102,68 TL. hasar onarım bedeli meydana geldiği, davalı sigorta şirketi tarafından 01.04.2022 tarihinde, 14.153,65 TL. hasar onarım bedeli ödenmiş olmakla, söz konusu bedel düşülerek (29.102,68 TL. — 14.153,65 TL.) – 14.949,03 TL. olarak hesaplanan bakiye hasar onarım bedelinden davalı sigorta şirketinin poliçe limitiyle sorumlu olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
Dava dilekçesi ekinde yer alan davalı sigorta şirketinin … elektronik kep adresine 26.05.2022 tarihinde hasar tazminatı ihbarının yapıldığı görülen belgeye istinaden, ihbarın aynı gün tebliğ edildiği, nihai kararın takdiri Sn. Mahkemeye ait olmakla, bu tarihi takip eden 08.06.2002 tarihinden itibaren -ödenmeyen borç miktarı bakımından- temerrüde düşeceği ve yasal faiz ödemek zorunda olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır…” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
1-Dava, davacıya ait … plaka sayılı aracı ile davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı olan … plaka sayılı araç arasında meydana 02/02/2022 tarihli trafik kazası sonucu oluşan hasar bedelinin davalıdan poliçe limitleri dahilinde tahsili davasıdır.
2-Trafik kazaları sonucu uğranan zararın tazmini hususunda temel dayanak haksız fiil sorumluluğudur.
3-2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun;
91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”;
85/1. maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”;
85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-3. maddesinde: “Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde bu Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır. ” düzenlemesi ile sorumluluk sınırları gösterilmiştir.
4-Yukarıda açıklanan ve alıntılanan hükümler doğrultusunda Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
5-Sigortacının sorumluluğu, yukarıda izah edilen sorumluluk esasları dahilinde işletilen aracın işleteninin veya işletenin kusurundan sorumlu olduğu sürücünün kusurlarından kaynaklanan zararlarla sınırlıdır. Bu noktada aracın işleteninin veya sürücüsünün kusur durumunun incelenmesi gerekmektedir.
6-Haksız fiil sorumluluğu, “Haksız Fiilden Doğan Borç İlişkileri” başlığı altında, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.
49. maddesi “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
50. maddesi, “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.”
7-Haksız fiil, bir kimsenin hukuka aykırı ve kusurlu bir davranışı ile başka bir kimsenin zarara uğramasına yol açmasıdır. Yargısal içtihatlar ve doktrine göre haksız fiilin unsurları;-Fiil, davranış,
-Fiilin hukuka aykırı olması
-Zararın meydana gelmesi,
-Kusur,
-Fiil ve zarar arasında illiyet bağı bulunması, olarak sıralanmaktadır.
Yine TBK’nın 50. maddesi ile “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.” hükmü düzenlemesi uyarınca zarar gören zararı ile zarar verenin kusurlu olduğunu ispatla mükellef kılınmıştır.
8-Sorumluluğun meydana gelişinde tarafların öncelikle kusur durumlarının belirlenmesi gerekmektedir. Tarafların kusur durumlarına ilişkin yapılan bilirkişi incelemesinde “… plaka sayılı davalı sigorta poliçeli araç … AY 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun – 67/b maddesini ihlal ettiğinden dolayı kazanın oluşumuna tamamen hatası ile etken olduğu kanaatine varıldığı.
… plaka sayılı davacı aracı park halinde olup meydana gelen kazanın oluşumuna etken faktörü ve kural ihlali olmadığı görüş ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde görüş belirtilmiştir.
Rapora karşı taraflarca somut bir itiraz ileri sürülmemiş olup, mahkememizce yapılan değerlendirmede dava konusu kazanın davacıya ait aracın park halinde bulunduğu sırasında davalının sigortalısı araç sürücüsünün geriye dönüş manevralarında gerekli dikkate ve özeni göstermemesinden kaynaklandığı ve %100 oranında kusurlu olduğu kabul edilmiştir.
9-Kusur durumlarının tespiti sonrasında ise haksız fiil tazminatının şartlarından olan zarar yönünden yapılan incelemede dosyaya sunulan 20/12/2022 tarihli bilirkişi raporunda “Somut olayda … plaka sayılı … 1.6 araçta KDV dahil 29.102,68 TL. hasar onarım bedeli meydana geldiği, davalı sigorta şirketi tarafından 01.04.2022 tarihinde, 14.153,65 TL. hasar onarım bedeli ödenmiş olmakla, söz konusu bedel düşülerek (29.102,68 TL. — 14.153,65 TL.) – 14.949,03 TL. olarak hesaplanan bakiye hasar onarım bedelinden davalı sigorta şirketinin poliçe limitiyle sorumlu olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır. ” şeklinde görüş bildirilmiş olduğu görülmüştür.
Bilirkişi raporunda gösterilen onarım bedeline yönelik olarak davalı tarafça herhangi bir itirazda bulunulmamıştır. Bilirkişi raporunda gösterilen onarım bedeline karşı itiraz edilmemiş olmakla bu tutar yönünden davacı lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu, mahkememizce yapılan inceleme ve değerlendirmede de resen gözetilmesi gereken bir hata veya eksiklik bulunmadığı dikkate alınarak davacıya ait aracın onarım bedelinin 29.102,68-TL olduğu, dava öncesi ödenen 14.153,65-TL’nin mahsubu sonrası davacıya bakiye 14.949,03-TL ödemede bulunulması gerektiği değerlendirilmiştir.
11-Davacı tarafından davalı sigorta şirketine dava öncesi başvuruda bulunulduğu, başvuru evrakının Kep adresine 26/05/2022 tarihinde tebliğ edildiği, 8 iş günü sürenin sonunda davalının temerrüde düştüğü anlaşıldığından 08/06/2022 tarihinden itibaren faize hükmedilmiş, zarar veren aracın kullanım amacı hususi olduğundan faiz türü olarak yasal faiz belirlenmiştir.
12-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13. Fıkrası uyarınca arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden olup, İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun sarf kararı ile 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından karşılandığı anlaşıldığından bu tutarın davalı üzerine yükletilmesine karar verilmiştir.
Davacı tarafça arabuluculuk görüşmelerinde vekil olarak yer alınmasından dolayı A.A.Ü.T. 16/2. Maddesi uyarınca arabuluculuk vekalet ücretine hükmolunması talep edilmiş ise de bahsi geçen düzenlemede açık bir şekilde “akdi avukatlık ücretinin” düzenlendiği, akdi avukatlık ücreti ile tarafın kendisi ile vekili arasındaki ücrete ilişkin asgari ücretin belirlenmiş olduğu, bu ücretin karşı tarafa yükletileceğine dair bir değerlendirme yapılamayacağı gözetilerek arabuluculuk vekalet ücreti takdir edilmemiştir.

13-Yukarıda ayrıntılı gerekçeleri açıklandığı üzere dava konusu kazanın gerçekleşmesinde davalı sigorta şirketinin sigortalısı olan araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğu, kaza sonucu davacının olduğu araçta meydana gelen hasarın bilirkişi raporu ile tespit edildiği, haksız fiilden doğan borç ilişkilerinin oluşması için gereken haksız fiil, zarar, kusur ve illiyet bağı unsurlarının ayrı ayrı ispat edildiği değerlendirilmekle tespit edilen gerçek zarar üzerinden bakiye hasar onarım bedeli tespit edilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, 14.949,03-TL maddi tazminatın 08/06/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.021,16-TL harçtan, peşin olarak alınan 80,70-TL ile ıslah harcı olarak alınan 255,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 685,46‬-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 80,70-TL ile ıslah harcı olarak yatırılan 255,00-TL toplamı 335,70-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça sarf edilen 80,70-TL başvuru harcı ile 87,50-TL posta ve tebligat ücreti, 2.000,00-TL bilirkişi ücreti toplamı 2.168,20-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve resen ilgili taraflara iadesine,
7-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından karşılandığı anlaşılan 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına, bu hususta harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda, dava değerinin 6100 Sayılı HMK’nın 341/2. Maddesinde gösterilen İstinaf kanun yolu başvuru sınırının altında kalması nedeniyle kesin nitelikte olduğu ve kanun yoluna başvurulamayacağı açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.02/03/2023

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim ….
e-imzalıdır