Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/54 E. 2023/512 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/54 Esas
KARAR NO : 2023/512
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 24/08/2017
KARAR TARİHİ : 08/06/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 09/02/2014 tarihinde … Dağıtım A.Ş. çalışanlarından …’ın elektrik çarpmasına maruz kalarak yaşamını yitirdiğini, SGK tarafından İzmir … İş Mahkemesi’nde … Esas sayılı rücuan tazminat davasının açıldığını, bu dosyada alınan bilirkişi raporuna göre kazanın oluşumunda müteveffa …’ın %40, TEDAŞ’ın %30, davalı …’ın %30 oranında kusurlu bulunduklarını, yargılama esnasında ölen kişinin … Elektrik … A.Ş. çalışanı olduğu belirtilerek bu şirketin davaya dahil edildiğini, iş mahkemesindeki davada sorumluluğun hiçbir şekilde müvekkili kuruma ait olmadığını, iş mahkemesi tarafından verilen 18/09/2014 tarihli kararın Yargıtay aşamasından da geçerek kesinleştiğini, SGK vekili tarafından İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası üzerinden takibe geçildiğini, müvekkilinin 09/02/2017 tarihinde 255.751,10.-TL, 01/03/2017 tarihinde 5.025,81.-TL olmak üzere toplam 260.776,91.-TL ödemede bulunduğunu, buna göre, toplam %60 kusur için müvekkili kurum tarafından dosya için yapılan masraflar tutarı 6.420,40.-TL de dahil olmak üzere yapılan toplam ödemenin 267.193,31.-TL’ye ulaştığını, bu miktarın ödeme tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Dağıtım A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle, davaya konu iş kazasının 09/02/2004 tarihinde gerçekleştiğini, … Dağıtım A.Ş.’ye bağlı ortaklığı olan … Dağıtım A.Ş.’nin ise 29/05/2013 tarihinde özelleştirme sonrasında devralındığını, iş kazasının işletme hakkı devir sözleşmesi ve hatta özelleştirme öncesi döneme ait olup, iş kazasında yaşamını yitiren işçinin de TEDAŞ işçisi olduğunu, dolayısıyla davacı şirketin sorumlu kabul edilmesi gerektiğini, … ve … arasında 24/07/2006 tarihinde imzalanmış olan işletme hakkı devir sözleşmesinin özelleştirme işleminden sonra da tarafları bağladığını, sözleşmenin 7.4. ve 7.6. maddelerine göre müvekkili şirketin sorumluluğunun doğmadığını, bu nedenlerle davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Bilirkişiden alınan 12/02/2019 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre; “%30 kusura isabet eden tutardan, ….’nin sorumlu olup olmadığı konusundaki takdirin mahkemeye ait olmak üzere, her bir davalıya isabet eden tutarın ödeme tarihine 13/02/2017’de 127.875,55 TL, ödeme tarihi 02/03/2017’de 2.512,91.-TL ve 3.210,20.-TL şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Dava; ilama dayalı ödenen tazminatın kusur oranına göre rücuen tazmini isteğine ilişkindir.
Açılan dava öncelikle, Mahkememizin 2018/590 esasına kaydedilmiş olup, 21/03/2019 tarihinde;
“Davalı … Dağıtım Aş’ye karşı açılan davanın HUSUMETTEN REDDİNE,
Davalı …’a karşı açılan davanın KISMEN KABULÜ ile; 127.875,55.-TL’nin 13/02/2017 tarihinden, 2.512,91.-TL’nin 02/03/2017 tarihinden, 3.210,20.-TL’nin ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” şeklinde hüküm kurulmuş, Mahkememizce verilen karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiş olup, İzmir BAM … HD. … Esas … Karar sayılı ilamı ile
“Davacı … Dağıtım A.Ş.’ye bağlı ortaklığı olan … Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin ise 29/05/2013 tarihinde özelleştirme sonrasında devralındığını, iş kazasının işletme hakkı devir sözleşmesi öncesi döneme ait olup, iş kazasında yaşamını yitiren işçinin de … işçisi olduğu, davacı .. ve .. . arasında 24/07/2006 tarihinde imzalanmış olan işletme hakkı devir sözleşmesinin özelleştirme işleminden sonra da tarafları bağladığı, sözleşmenin 7.4. ve 7.6. maddelerine göre davalı … Dağıtım A.Ş.’nin sorumluluğunun doğmadığını iddia etmiş ise de ilk derece mahkemesince … ve … arasında 24/07/2006 tarihinde imzalanmış olan işletme hakkı devir sözleşmesi getirtilip, sözleşme hükümlerine göre davalı şirketin devir öncesine ait borçlardan sorumluluğun bulunup bulunmadığı ve varsa kapsamı hususunda inceleme ve değerlendirme yapılması gerektiği halde, delil ibrazına ilişkin usul hükümleri kapsamında taraflardan sözleşmenin ibrazı istenilmeden, sadece savunma içeriğinden hareketle husumet nedeniyle red kararı verilmiş olması da doğru değildir.
Davalı işçinin kaza tarihi itibari ile davacı … çalışanı olduğu, o dönem de … AŞ ile devir sözleşmesinin yapılmadığı, davacı işverenin ödediği tazminatı kendi işçisinden rücuen tazmini davası hizmet akti/iş hukukundan kaynaklandığından İDM’nce 6100 Sayılı HMK’nun 114/1-c bendi ve 115/2 fıkrası gereğince iş mahkemelerinin görevli olduğu gözetilerek göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden ret kararı verilmesi yerine işin esasına girilerek karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüştür.
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
2- İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Esas -… Karar sayılı, 21/03/2019 tarihli kararının Davalı Gediz EDAŞ bakımından 6100 Sayılı HMK’nun 353/1 fıkra (a-6) bendi gereğince ESASI İNCELENMEDEN KALDIRILMASINA,
3- Davalı Gediz EDAŞ hakkındaki davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Davalı işçi … hakkındaki dava bakımından verilen kararın işçi iş veren arasındaki hukuki ilişkiden kaynaklandığından mahkemenin görevine ilişkin dava şartının kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle 6100 Sayılı HMK’nun 355 ve 353/1.fıkra (a-3) bendi gereğince ESASI İNCELENMEDEN KALDIRILMASINA, ” kesin olarak karar verilmiştir.
İzmir BAM ….HD … Esas … Karar sayılı kaldırma ilamı gereğince,… ve … arasında 24/07/2006 tarihinde imzalanmış olan işletme hakkı devir sözleşmesi getirtilmiş ve dava dilekçesinde davalı olarak gösterilen … yönünden tefrik kararı verilerek açılan dava mahkememizin … Esasına kaydedilmiş akabinde 17/02/2022 tarihinde; “Mahkememizin eldeki davaya bakmakta görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE, Davaya bakmakta görevli mahkemenin İZMİR İŞ MAHKEMESİ olduğuna” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Kaldırma ilamında da belirtildiği üzere, Davacı … Dağıtım A.Ş.’ye bağlı ortaklığı olan … Dağıtım A.Ş.’nin ise 29/05/2013 tarihinde özelleştirme sonrasında devralındığını, iş kazasının işletme hakkı devir sözleşmesi öncesi döneme ait olup, iş kazasında yaşamını yitiren işçinin de … işçisi olduğu, davacı … ve … arasında 24/07/2006 tarihinde imzalanmış olan işletme hakkı devir sözleşmesinin özelleştirme işleminden sonra da tarafları bağladığı, sözleşmenin 7.4. ve 7.6. maddelerine göre davalı … Dağıtım A.Ş.’nin sorumluluğunun doğmadığını iddia etmiş ve mahkememizce … ve … arasında 24/07/2006 tarihinde imzalanmış olan işletme hakkı devir sözleşmesi getirtilip incelendiğinde, sözleşme konusunun dağıtım bölgesindeki mevcut ve yeni yapılacak elektrik dağıtım sistemine, dağıtım tesislerinin ve dağıtım tesislerinin işletilmesi için varlığı zorunlu diğer taşınır ve taşınmazların dağıtım faaliyeti için işletme hakkının devri ve bu tesislerin iyileştirilmesi ve güçlendirilmesi ile ihtiyaç duyulan yeni dağıtım hat ve tesislerinin yapımı, süresinin sözleşmenin imzalandığı tarihten …’ in dağıtım lisansının süresinin sonuna kadar olduğu, 7.4, 7.5 ve 7.6 maddelerine göre dağıtım faaliyetinin davacı/Tedaş tarafından yürütüldüğü dönem ile sözleşmenin imza tarihinden önceki döneminde sorumluluğunda davacı/Tedaş’ a ait olacağının belirtildiği, dosya içerisinde yer alan İzmir … İş Mahkemesi’ nin … Esas sayılı dava dosyası incelendiğinde olayın 24/07/2006 tarihinde imzalanmış olan işletme hakkı devir sözleşmesinden önceki bir tarih olan 09/02/2004′ de gerçekleştiği görülmekle sözleşmede davacı tarafın dağıtım faaliyetini kendi üstelendiği dönem içerisinde meydana gelen zarar ve hasarlardan kendisinin sorumlu olacağının açıkça kararlaştırıldığı sabit olduğundan davacının davalıya rücu hakkının bulunmadığı sonucuna ulaşılarak davanın reddine karar vermek gerekmiştir .
HÜKÜM:
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcının (179,90 TL) başlangıçta yatan peşin harçtan mahsubuna, artan harcın davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan ve harcanan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 40.407,62 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yatırılan ve harcanan 100,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Yargılama sonucunda ve re’sen yapılacak gider olmadığı takdirde, gerekirse re’sen yapılacak gider de mahsup edilmek ve 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesine hitaben mahkememize verilecek istinaf dilekçesi ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/06/2023
Katip…
e-imzalı
Hakim…
e-imzalı