Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/502 E. 2023/373 K. 02.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/502 Esas
KARAR NO : 2023/373
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/06/2022
KARAR TARİHİ : 02/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, davalı tarafın isteği ile promosyon bez çanta tasarlamış ve üzerine karşı tarafça onaylanan … Kooperatifi logosunu basmış, hazır ürünleri teslim etmiş ve davalıya 26/11/2019 tarih ve 8.640,00TL bedeli faturayı düzenlediğini, Davalı tarafın anılı kooperatiften ödeme gelmediği bahanesi ile müvekkile olan borcunu sürekli ötelediğini ve ödemeyeceği anlaşılınca müvekkil şirket tarafından İzmir … İcra Dairesi … esas sayılı icra takibinin başlatılmış olduğunu, ödeme emrinin borçluya 07/06/2021 de tebliğ edildiğini, vekili aracılığı ile 09/06/2021 de borca itiraz edilerek takibin durdurulmasına sebebiyet verilmiş olduğunu, zorunlu ticari arabuluculuk yoluna 01/06/2022 tarihinde başvurulduğunu ve anlaşmaya varılamadığına dair 06/06/2022 tarihli son tutanak tanzim edildiğini, imzaların 10/06/2022 tarihinde tamamlanarak tarafımıza gönderildiğini, davalı tarafın başkasına satmak üzere müvekkile yaptırdığı ürünün parasını ödememiş olup borcun varlığını bilmekte olduğunu, müvekkili şirket yetkilisi ile davalı arasında whatsapp yazışmalarının dahi durumu özetler nitelikte olduğunu, ticari defterlerin incelenmesi ile durumun netlikle ortaya çıkacağını, müvekkilinin haklılığı, borcun sabit ve likit ödenebilir olduğunu belirterek davalı borçlu … ‘in İzmir … İcra Dairesi … esas sayılı dosyaya yaptığı itirazın iptaline ve takibin talebimiz gibi 7.915,00-TL üzerinden devamına davalı aleyhine %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi ve duruşma gününü usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davaya cevaplarını bildirmediği anlaşılmıştır.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan fatura alacağının tahsili için başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davaya konu İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında davacı tarafından davalı aleyhine bir adet faturadan kaynaklanan 8.640.00-TL’nin talep edildiği, ödeme emrinin borçlu/ davalıya tebliğ edildiği, borçlunun süresinde yaptığı itiraz üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Dava, 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığından işin esasına geçilmiştir.
Eser sözleşmesinde davacı yüklenici, davalı iş sahibidir. Esere konu iş ise bez çanta tasarlanması ve logo basımına yöneliktir.
Davacı/yüklenici eseri üretip teslim ettiğini, ancak bedelin ödenmediğini iddia etmekte davalı tarafın ise iddiaya karşılık bir savunması bulunmamaktadır.
Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir. Eser sözleşmesinde kural olarak davacı yüklenici, sözleşme ve yasaya uygun gerçekleştirdiği imalât miktarını, davalı ise yaptığı ödemeleri kanıtlamakla yükümlüdür.
Dosyanın taraflarına ticari defterlerinin ibrazı için kesin mehil verilmiş olup, davalı ihtaratlı davetiyeye rağmen süresinde ticari defterleri ibraz etmediğinden yalnızca davacı tarafın defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Mahkememizin 01/11/2022 tarihli celsesi 6 nolu ara kararı gereğince; tüm dosya kapsamı ve davacı tarafın ticari defterleri incelenerek takip konusu faturanın davacı defterinde kayıtlı olup olmadığının, davalının davacıya borcu var ise miktarının, faturanın davalı tarafından vergi dairesine bildirilip bildirilmediğinin belirlenmesi hususunda Bilirkişiden alınan raporun sonuç kısmına göre; ” Davacı Ticari Defterlerinin Tasdikine ilişkin Yapılan İncelemede;
*Davacının 2019 yılına ait yevmiye defteri ile 2020-2021 yıllarına ait ticari defterlerinin 213 sayılı VUK. 221. ve 222.maddeleri uyarınca ve 6102 sayılı TTK’nun 64/3. maddesi uyarınca noter açılış onaylarının süresinde yaptırıldığı, 6100 sayılı H.M.K 222. Maddesine göre delil vasfı değerlendirmesinin takdiri Sayın Mahkeme’nizde olmak üzere; 6102 sayılı T.T.K 64/3. maddesi uyarınca 2019-2020-2021 yılları yevmiye defterine yapılması gereken kapanış tasdikinin süresinde yaptırıldığı, ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu, dosyada bulunan davalıya ait BA formuna İlişkin müzekkere cevabında;
*Gelir İdaresi Başkanlığı Kadifekale Vergi dairesi Müdürlüğü’nün 09.11.2022 tarihli müzekkere cevabında; Davalının 2019 yılında İşletme hesabı esasına göre defter tutması nedeniyle Ba-Bs formu verme yükümlülüğünün olmadığı,
Davacıya ait ticari defter kayıtlarında; Davacının davalıya takibe konu 26.11.2019 tarihli 8.640,00 TL tutarında fatura düzenlediği, davalının 725,00 TL tutarında ödeme/fatura bakiye alacağının bulunduğu, bu tutarın davacının düzenlediği faturadan mahsup edilmesi ile 7.915,00 TL davacı alacağının kaldığı, bu alacağın 2020-2021 yılına devrettiği, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 7.915,00 TL alacağının bulunduğu takip talebindeki asıl alacak tutarının 8.640,00 TL olduğu ancak dava dilekçesinde takibin 7.915,00 TL üzerinden devamı talebinin bulunduğu tespit edilmiştir.” şeklinde rapor düzenlendiği görülmüştür.
Bilindiği üzere; mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (HMK m. 222/1) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. (HMK m. 222/2) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. (Ek cümle: 22.07.2020 – 7251 S.K./23. Md) Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz. (HMK m. 222/3) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. (HMK m. 222/4) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır. (HMK m. 222/5)Bu kapsamda ticari defterlerin sahibi lehine delil olması için kural olarak işin ticari olması, her iki tarafın tacir olması ve iki tarafında ticari defterlerinin incelenmesi ya da belirli şartlara göre tek başına ona dayanması gerekir.
Tüm bu nedenler ile; alacağa dayanak faturanın davalının ticari defterlerine kayıtlı olup olmadığı ticari defterler ibraz edilmediğinden tespit edilememiş ise de, dosya arasında yer alan yazışmalar ve iş bu delili destekleyen tanık beyanı, davalı tarafından ayıp veya eksik iş savunmasının bulunmaması ile 6100 sayılı HMK’nın 222. maddesinin üçüncü fıkrasında 7251 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 23. maddesi ile yapılan değişiklikte gözetildiğinde davacı tarafın faturaya konu ürünleri fen, teknik ve sanat kurallarına göre üretip teslim ettiği iddiasını ispatladı sonucuna ulaşılarak davanın kabulüne, dava konusu takip dosyasının dayanağı faturaya dayandığından alacak likit olarak değerlendirilerek davacı lehine de tazminata hükmedilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM:
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; davalı/borçlunun İzmir … İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı takip dosyasındaki ödeme emrine karşı yapmış olduğu İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE, TAKİBİN 7.915,00 TL üzerinden devamına,
2-İİK’ nın 67/2. Maddesi uyarınca, kabul edilen bedelin %20′ si oranında hesap edilen 1.583,00 TL tazminatın davalından alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 540,67 TL karar ve ilam harcının yatan 91,97 TL peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 448,70 TL’ nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Yargılama sırasında davacı tarafından yatırılan ve harcanan 91,97 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı, 288,50 TL posta ve diğer giderler ile 750,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.211,17 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir edilen 7.915,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-6325 sayılı HUAK uyarınca, suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.560,00 TL arabuluculuk giderinin davalıdan alınarak Hazine’ ye irat kaydına,
7-Yargılama sonucunda ve re’sen yapılacak gider olmadığı takdirde, gerekirse re’sen yapılacak gider de mahsup edilmek ve 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/05/2023
Katip …
e-imzalı
Hakim …
e-imzalı