Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/377 E. 2022/669 K. 11.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/377 Esas
KARAR NO : 2022/669

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 28/04/2022
KARAR TARİHİ : 11/10/2022

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; Müvekkili adına, 31.12.2021 tarihli 20.887,15-TL bedelli fatura alacağının tahsili için 21.03.2022 tarihinde İzmir 22. İcra Müdürlüğü … Esas numarasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu … İnşaat Ltd. Şti. tarafından 05.04.2022 tarihinde icra takibine itiraz edildiğini, bu nedenle takibin durduğunu, davalı borçlunun itirazları kötü niyetli ve takibi sürüncemede bırakmak amaçlı olup itirazın iptali gerektiğini, müvekkilinin, davalı borçlu şirket için takip konusu fatura içeriğinden de belirtildiği üzere yük taşımacılığı işi yaptığını, zira müvekkilinin kendi adına kayıtlı … plakalı Damperli Kamyon ile davalı şirketin İzmir ilindeki nakliye – hafriyat asfalt vb. taşıma işlerini yaptığını, ancak davalı şirket yapılan bu iş için kararlaştırılan bedeli ödemediğini, söz konusu taşımalara ilişkin irsaliye faturaları da dava dilekçesi ekinde sunduklarını, takip konusu faturanın 31.12.2021 tarihli 20.887,15-TL bedelli fatura olduğunu, davalı borçlunun bu fatura bedelini müvekkilinin tüm iyi niyetli taleplerine rağmen ödemediğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulü ile takibe yapılan haksız ve kötüniyetli itirazın iptaline, %20 den aşağı olmamak üzere icra-inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya dava dilekçesinin tebliğ edildiği, ancak davaya süresinde cevap vermedikleri görülmüştür.
DELİLLER: İzmir 22. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası, İrsaliyeli Fatura suretleri, davalı BA form kayıtları delil olarak değerlendirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
1-Dava 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67.maddesi uyarınca açılmış itirazın iptali davasıdır.
2-Davacı taraf dava dilekçesinde davalı şirkete ait taşıma işlerinin yapıldığını, buna istinaden düzenlenen faturalardan kaynaklanan alacağın tahsili hususunda takip yapıldığını, davalının itirazlarının yersiz olduğunu ileri sürerek itirazın iptalini ve inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
3-Davalı tarafa dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş ise de davaya cevap verilmediği görülmüştür. Yargılama sırasında davalı vekili dava dilekçesi ekinde yer alan irsaliyelerdeki imzaların davalı şirket adına atılmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
4-Kural olarak alacak iddiasında bulunan taraf alacağın kaynağını oluşturan borç ilişkisinin varlığını ve borcu doğuran iş veya işlemin gerçekleştirildiğini ispat külfeti altındadır.
Davacı taraf fatura alacağının varlığını ileri sürmüş olup bu hususta icra dosyasına, faturalara, sevk irsaliyelerine, ticari defter ve kayıtlara dayanmıştır.
5-Davacı gerçek kişinin tacir olup olmadığı hususunda dosyada delil mevcut değil ise de dava konusunu oluşturan fatura içeriğinin taşıma sözleşmesinden kaynaklandığı ve taşıma sözleşmesinin Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenmesi nedeniyle mutlak ticari davalardan olduğu gözetilerek mahkememizin görevli olduğu değerlendirilmiştir.
Davalı tarafça icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş ise de yetki itirazında bulunulduğu halde yetkili icra dairesinin gösterilmediği, bu nedenle usulüne uygun bir yetki itirazının varlığından söz edilemeyeceği gözetilerek yetki itirazının yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
6-Taraflar arasındaki uyuşmazlık 31/12/2021 tarihli 20.887,15-TL tutarlı fatura içeriği taşıma hizmetinin davalıya sağlanıp sağlanmadığı ve bu faturadan dolayı davalının borçlu olup olmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Mahkememizce her iki tarafın BA-BS(Alıcılar beyan, satıcılar beyan) form kayıtları ilgili vergi dairelerinden celb edilmiştir.
Davacı tarafın Ba-Bs form bildirimi bulunmadığı görülmüştür.
Davalı tarafın Ba(Alış beyanı) form kayıtlarının incelenmesinde, Diyarbakır Gökalp Vergi Dairesi’nin 06/05/2022 tarihli yazısı ekinde yer alan Ba form listesinin 4/11. Sayfasında davacıdan 1 Belge karşılığı 18.258,00-TL(KDV hariç) mal/hizmet alımı yapıldığına yönelik bildirimde bulunulduğu görülmüştür.
7-Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin yerleşik uygulamasına göre Ba form kayıtları arasında bir faturanın alış faturası olarak Vergi Dairesi’ne bildirilmiş olması fatura içeriği mal veya hizmetin davalı tarafça alındığı hususunda delil olarak kabul edilmektedir. Ba form kayıtları “ticari defter ve kayıtlar” kapsamında olup davacı tarafça bu husus açıkça zikredilmemiş olsa dahi mahkeme tarafından ticari kayıtlar kapsamında resen getirtilip delil olarak değerlendirilebilmektedir.
8-Davacı tarafın sunduğu sevk irsaliyelerinde yer alan imzalar davalı tarafça inkar edilmiş ise de bizzat davalı şirket tarafından vergi dairesine dava konusu faturanın KDV hariç şekliyle 18.258,00-TL(%18 KDV 3.286,24-TL dahil 21.544,44-TL, KDV Tevkifatı 657,29-TL düşülmesi sonrası toplam fatura tutarı 20.887,15-TL) olarak bildirildiği, davalının vergi kayıtlarına işlenen bu beyanı ile dava konusu fatura içeriği taşıma hizmetini aldığının ispat edilmiş olduğu değerlendirilmiştir. Davalının Ba form kayıtları ile fatura içeriği hizmetin alındığı ispat edildiğinden, sevk irsaliyesi altında yer alan imzaların aidiyetine ilişkin ayrıca bir inceleme yapılmamıştır.
9-Davalı taraf takip ve dava sırasında fatura içeriği hizmetin alınmadığını ileri sürmüş ise de fatura bedelinin ödendiğine yönelik herhangi bir savunmada bulunmamıştır. Davacı tarafın Ba form kayıtları ile davalıya fatura içeriği hizmeti sağladığını ispat ettiği ve davalının ödeme savunmasında bulunmamış olduğu dikkate alınarak tarafların ticari defter ve diğer kayıtlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
10-Davalı taraf vergi dairesine dava konusu faturayla ilgili hizmet alımı bildirimde bulunmuş olup fatura içeriğine ilişkin borcunu ve miktarını bilebilecek durumdadır. Bu durumda alacağın likit nitelikte olduğu anlaşıldığından dava değerinin %20’si oranında inkar tazminatına hükmedilmiştir.
11-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından karşılanan arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden olup, davanın kabulüne karar verildiğinden arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, davalının İzmir 22.İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazının iptali ile takibin itiraz öncesi koşullarda devamına, asıl alacak miktarına takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine,
2-Alacak likit nitelikte görülmekle hükmedilen dava değerinin %20’si oranında hesaplanan 4.177,43-TL inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.426,80-TL harçtan peşin olarak alınan 252,27-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.174,53-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 252,27-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça sarf edilen 80,70-TL başvuru harcı ile 22,00-TL posta ve tebligat ücreti toplami 102,70-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve resen ilgili taraflara iadesine,
8-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından karşılandığı anlaşılan 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına, bu hususta harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize bir dilekçe verilmesi veya tutanağa geçirilmek kaydıyla mahkememiz zabıt katibine beyanda bulunmak ve bu beyanın mahkememiz Hakimi tarafından onaylanması sureti ile istinaf kanun yoluna gidilebileceği, yasal süre içinde istinaf kanun yoluna başvurulmadığı takdirde kararımızın kesinleşeceği, yasal sürede istinaf kanun yoluna gidilmesi halinde dosyanın ilgili İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne istinaf konusunda karar verilmek üzere gönderileceği açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …..
e-imzalıdır

Hakim ….
e-imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”