Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/367 E. 2022/567 K. 07.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/367
KARAR NO : 2022/567

DAVA TARİHİ : 26/04/2022
KARAR TARİHİ : 07/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; müvekkili … … Medikal Sağlık Ürünleri PAzarlama Sanayi ve Ticaret’in tek kişi işletmesinin 08/07/2021 tarihinde hastane, klinik, poliklinik, laboratuar ve doktor muayenehaneleri ile sağlık kuruluşlarının ihtiyaçları olan her türlü tıbbi cihaz ve yedek parçaları, laboratuar malz,cerrahi malz, radyoloji ve nükleer tıp malz, steril malz.toptan ve per.alımı satımı, dağıtımı, ith.ihr.yapmak, servis ve bakım hizmeti verilmesi, ayrıca bütün bunların aksam ve yedek parçalarının pazarlanıp alınıp satılması, ithalat ihracat ve ana muk. yazılı hususları ile iştigal etmek üzere, bugünde faaliyetine devam ettiği … Mah. …/… Sk. No: … Bayraklı / İZMİR adresinde kurulduğunu, işletmenin, İzmir Ticaret Odasına … sicil numarası ile kayıtlı olup, 30 TIBBİ CİHAZ grubunda yer aldığını, bilindiği üzere tıbbi cihaz sektörünün, Türkiye’nin sağlık sisteminde önemli bir rol oynadığını, tıbbi cihaz teknolojilerinin, geniş bir yelpazede hastalıkları teşhis eden, izleyen ve tedavi eden sağlık ürünlerini kapsadığını, bu teknolojilerin, erken tanı, minimal invaziv tedavi seçeneklerinin artırılması, hastanede kalış ve rehabilitasyon zamanlarının azaltılması, dolayısıyla sağlık kalitesinin artırılması için tasarlandığını, tıbbi cihaz sektörünün, şırıngadan ameliyat ipliğine, laboratuvar testlerinden kalp piline, ortopedik implantlardan ileri cerrahi malzemelerine kadar çok geniş bir yelpazede ürün tedarik ettiğini, Türk Lirası’nın döviz karşısında rekor düzeyde değer kaybetmesinin ardından birçok sektörde yaşanan sorun sağlık sektöründe de baş gösterdiğini, son 1 yılda döviz kurundaki dalgalanmanın sağlık sektörünü de çok etkilediğini, çok büyük kısmı ithal edilen tıbbi cihaz ve malzemelerin döviz kurundaki artışlarla birlikte fiyatların da zamlandığını, girdi fiyatlarındaki artışı ise satış fiyatlarına tam yansıtamadıkları için ciddi bir maliyete katlanmak durumunda kaldıklarını, bu noktada piyasaya olan borçlardaki artış, konkordato başvuru gerekçelerinin nedeni olduğunu, zira mali ve kamu borçlarına nispeten vadesi gelmemiş veya muaccel piyasa borçlarının ciddi oranda arttığını, her ne kadar 28/02/2022 tarihli mali raporlarında tahakkuk eden piyasa borçlarının 1.000.000,00-TL olarak yer alsa da bu tarih sonrasında vadeli alınan stok varlıklarına mukabil piyasaya olan borç toplamlarının yaklaşık 5.3 milyon TL tutarında olduğunu, yaklaşan vadeleri dikkate alındığında bu durumun nakit akış dengesini bozacak ve kısa zamanda işletmenin haciz işlemleri ile karşı karşıya kalmasına ve ekonomik bütünlüğünü koruyamamasına sebep olacağını, son dönemde döviz kurunun sürekli bir şekilde yükselmesi ve buna bağlı olarak dövize endeksli girdi maliyetlerinin aşırı yükselmesi gibi nedenlerle ticaretleri için öngörülen bedeller ve dolayısıyla karşılık oranlarının aynı düzeyde yükselmemesi işletmenin nakit akış dengesinin bozulmasına sebep olduğunu, şirket olarak verilen sözlerin yerine getirilebilmesi adına tüm yollar yönetim tarafından hassasiyetle yerine getirmesine karşın nakit akış bozukluğunun giderilebilmesi için öncelikli amaç haline geldiğini, açıklanan nedenlerle, İİK 286 da belirtilen belgelerin davacı şirket yönünden eksiksiz olarak mevcut olduğunun tespitiyle, İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılarak şirketin sicil özetinin gönderilmesinin istenilmesine, İİK 287/3 maddesi gereğince konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığının yakından izlenmesi ve incelenmesi amacıyla davacı şirkete geçici konkordato komiseri tayinine, İİK 288/2 maddesi gereğince 3 aylık geçici konkordato mühleti verilmesine, bu kararın gerekli ilanlarının yapılmasına,geçici mühlet kararının ilgili kurumlarına bildirilmesine,287/1 gereğince 297 de ki haller dahil mal varlıklarının muhafazası için tüm tedbirlerin alınmasına,davacının geçici mühlet kararından itibaren rehin tesisinin, kefil olmasının, taşınmaz ve işletmenin devamlı tesisatının kısmen dahi devrinin ve takyidinin, ivazsız tasarruflarda bulunmasının tediren önlenmesine,davacı taşınmazları,makinaları ve demirbaşlarının ayrıca motorlu kara nakil vasıtalarının dava sonuna kadar devirlerinin engellenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine,288/1 gereğince geçici mühlet kesin mühlet sonuçlarını doğuracağından İİK 294/1 uyarınca mühlet içinde davacı aleyhine 6183 dahil olmak üzere hiçbir takip yapılmamasına ve başlamış tüm takiplerin durmasına, ihtiyati tedbir ve haciz kararlarının uygulanmaması yönünde ihtiyati tedbir konulmasına,İİK 294/2 gereğince İİK 206/1 de ki alacaklar yönünden takip yasağı bulunmadığına ancak 295 e göre rehinin paraya çevrilmesi yönünde takip başlatabileceği ancak muhafaza ve satış tedbirleri alınamayacağı yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, konkordato mühletinin verilmesinden önce müstakbel bir alacağın devri sözleşmesi yapılmış ve de devredilen alacak konkordato mühletinden sonra doğmuş ise bu devrin hükümsüz sayılmasına, davacı şirketin haciz ve muhafaza altına alınan menkulleri üzerinde ki hacizler baki kalmak kaydıyla şirket müdürüne yediemin olarak teslimine, İİK 89 gereğince haciz ihbarnamesi gönderilmesinin yasaklanmasına, BK 139/1 ,İİK 200/201 gereğince,geçici mühlet kararının ilanından sonra, bankalarca tahsil edilen alacaklar ve gelecek havale, EFT yönünden bankaların takas mahsup yoluyla bloke işlemi yapmamasına, hapis hakkını kullanmaması, aynı tarih itibariyle varsa konulan blokelerin kaldırılması, bankada mevcut talep eden davacı tarafından verilen, tahsil/teminat yada temlik çeklerinin geçici mühlet kararının ilan tarihinden itibaren tahsil edilen bedellerinin komiser nezdinde konkordato projesinde kullanılmak üzere talep eden davacıya iadesi yönünde ihtiyati tedbir karar verilmesine, takas ,mahsup ve bloke işlemlerinin yapılmamasına, bankaya verilmiş çek/senet vs kambiyo evraklarının tahsili halinde tahsil bedellerinin şirkete iadesine ,İİK 206 hariç 6570 SK dahil olmak üzere tüm açılmış icra takiplerinin durdurulmasına,takip açılmasının yasaklanmasına,şirketin haczedilen menkullerinin ve motorlu kara nakil vasıtalarının hacizleri baki kalmak kaydıyla muhafaza altına alınmış mallarının tamamının şirket kullanımı için yeddiemin olarak şirket müdürüne yeddiemin olarak teslimine,hapis,takas ve mahsup hakları yoluyla bankalarda mevcut alacakları ile diğer alacaklarının alacaklılar tarafından bloke işlemlerinin önlenmesine ve yasada belirtilen diğer yönlerde ki ihtiyati tedbir taleplerimiz yönünden haklarımızın saklı tutumasına,daha sonra kesin mühlet ile oylamadan sonra kabul gelmesi halinde konkordatonun tasdikine,yargılama gideri ile vekalet ücretinin müvekkil şirket uhdesinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
DELİLLER :Davacı vekili iddiasını ispata yönelik olarak; vergi levhası, oda sicil kayıt ve faaliyet belgesi, ticaret sicil kayıtları, 2021 yılı gelir vergisi beyannamesi, 28/02/2022 tarihli kaydi bilanço ve gelir tablosu, 28/02/2022 tarihli rayiç bilanço, duran varlıkların net defter değerleri ve rayiç değerleri tablosu alacak ve borçları vadeleri ve imtiyaz durumlarını gösterir liste, 03/2022-12/2025 projeksiyon dönemleri gelir tabloları, 03/2022-12/2025 nakit akışları tablosu, konkordato ve iflas halinde alacaklıların eline geçebilecek miktarlar, ödeme tablosu, ortakların taşınmaz satış taahhüdü, makul güvence denetim raporu ve sair delillere dayandığı görülmüştür.
Davacının talebi üzerine, mahkememizin 29/04/2022 tarihli ara kararı ile, davacının 7101 sayılı yasanın 15. Maddesi ile değişik 2004 sayılı Yasa’ nın 287/1. maddesi gereğince İİK’ nin 286. Maddesinde belirtilen belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğunun tespit edilmesi ile, geçici mühlet talebinin kabulü ile davacı borçlu şirkete 29/04/2022 tarihinden itibaren başlamak üzere 3 ay geçici mühlet kararı verildiği, iş bu sürenin dolmasıyla 29/07/2022 tarihinde yapılan duruşma sonunda, geçici mühlet süresinin 2 ay süre ile uzatılmasına karar verildiği görülmüştür.
Mahkememizce konkordato komiseri olarak görevlendirilen … tarafından dosyaya ibraz edilen 21/07/2022 tarihli geçici nihai raporunda özetle; borçlunun dava dilekçesi ekinde Mahkemeye sunduğu proje ve komiserliğe sunulan 29.04.2022 tarihli mali verilere göre; 29.04.2022 tarihli özvarlık hesaplamasında; işletmenin sürekliliği esasına göre borca batık olmadığı, muhtemel satış fiyatına (iflas haline) göre düzenlenen bilançoya göre ise borca batık olduğu; dolayısıyla TTK m. 376 (İİK m. 179) hükmü anlamında, borca batıklık bildirimi/iflâs isteme yükümü altında olmadığı; şirketin iflâsı halinde, adi alacaklıların tahsilat oranı %76,1 iken, konkordatoda teklifine göre (paranın zaman değeri de dikkate alındığında) tahsilat oranının %69,7 olduğu, bu durumda iflâsa göre konkordato teklifinde adi alacaklıların kaybının %6,4 olduğu, borçlunun, işletmenin sürekliliği esasına göre borca batık olmaması nedeni ile konkordatoya tabi adi alacaklılara ancak vade konkordatosu teklif edebileceği, oysa ki borçlunun teklifinin yaklaşık %30,30 oranında tenzilat içerdiği, nihai takdiri sayın Mahkemeye ait olmak üzere; mali açıdan nakit bütçesinin ve dolayısıyla ön projenin uygulanabilir olmadığı sonucuna varıldığını, ayrıca; mühlet içinde Komiserlik izni olmadan eşitlik ilkesine aykırı olarak alacaklıların bir kısmına ticari mal iadesi yapılmak suretiyle konkordatoya tabi bir kısım borçların kapatıldığı, alacaklı … Kimya vekilinin 17.06.2022 tarihli dilekçesiyle ihbar edilen 10×10 ebatta Unipore marka tıbbi esnek plaster ürününün borçlu tarafından zararına satılmak suretiyle alacaklıların zarar uğratıldığı iddiasının incelenmesi sonucu; bu iddianın borçlu tarafından sunulan satış verileri ile ötüştüğü dolayısı ile bu ürün kapsamında da alacaklıların borçlu tarafından zarara uğratıldığı, borçlunun aktifinde 2 adet taşıt kayıtlı iken, konkordato tâlep tarihinden 8 gün önce taşıt kredisi kullanarak borçlanmak suretiyle faaliyeti için zorunlu olmayan bir adet taşıt daha aldığı, sonrasında konkordato talep ederek alacaklılarına sıfır faizle ödeme teklifinde bulunduğu ve bir taraftan da nakit bütçesinde taşıt satış gelirinden elde edilecek tahsilatı kaynak olarak bütçeleyen borçlunun bu eylem ve işlemlerinin mali ve finansal açıdan sonucunun alacaklılarını zarar uğratma işlemi olduğu, hukuki açıdan değerlendirme ve takdirin sayın Mahkemeye ait olduğu, diğer taraftan nihai takdir ve değerlendirme sayın Mahkemeye ait olmak üzere; 22.04.2022 tarihli … Bağımsız Denetim A.Ş. tarafından; eksik, dayanaksız, yanıltıcı ve yanlış veriler içermek ve bu verilere dayanarak olumlu görüş verilmek suretiyle, denetim standartlarına aykırı düzenlenen Makul Güvence Raporunun, iş bu Komiserlik raporu ile birlikte KGK’ya ihbar edilmesi gerektiğini rapor ve beyan ettiği görülmüştür.
Konkordato geçici komisiseri tarafından şirketin stok dışındaki aktiflerinin reel değerlendirilmesi bilirkişiye yaptırılmış ise de stok sayımı reel değerlemenin bu aşamada yaptırılmadığı, davacının ticari mal varlığının büyük bir kısmını stokların oluşturduğu, stokların gerçekte kayıtlı olduğu kadar olup olmadığı ve güncel değerlerinin tespitinin gerek davacının reel borca batıklık hesabında ve gerekse projenin uygulanabilirliği noktasında önem taşıdığı dikkate alınarak dosyanın bir mali müşavir, bir makine mühendisi ve bir sektör bilirkişisine tevdii ile davacının işletmesindeki tüm demirbaşlar, stokların sayımı ile taşıtlar ve tüm aktiflerin reel değerlendirilmesi yapılarak, işletmenin en son güncel borç durumu gözetilerek, reel olarak borca batıklık hesabının yapılması ile tespit edilecek öz varlık değerlerine göre ve yine projedeki kaynaklar ile teklif edilen projeye göre projenin uygulanabilir olup olmadığı konusunda rapor düzenlenmesi hususunda dava dosyasının bilirkişi heyetine tevdine karar verildiği, YMM …, Makine mühendisi … ve biyomedikal teknikeri … tarafından dosyaya ibraz edilen 16/08/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “… (… MEDİKAL Sağlık Ür-Paz.San.ve Tic.)’in 30.06.2022 tarihli kaydi Özvarlığı müspet (1) 875.631,08 TL olması nedeniyle kaydi borca batık olmadığı gibi yine firmanın reel değerlere göre aktif toplamının 7.962.044,78-TL olduğu, borç toplamının ise 7.124.226,76-TL olduğu, aktif toplamının Borç toplamından (7.962.044,78-7.124.226,76=) 837.818,02 TL fazlalığı nedeniyle firmanın borca batık olmadığı, … (… MEDİKAL Sağlık Ür.Paz.San.ve Tic.)’in;Proforma gelir tablosuna göre konkordatonun tasdiki itibariyle 48 ay ödeme teklifine göre 2027 yılı sonuna kadar ticari faaliyetinden toplam oluşacak fonun/nakit fazlasının/karın 1.971.963,00-TL. Olduğu, ön projede öngördüğü 800.000,00-TL.lık taşıt satışı ile 37.000 TL. tahsilatı da eklediğinde beklenen nakit fonun 2.808.963,00-TL. olarak gerçekleşebileceği, ayrıca kamulaştırılan taşınmazdan beklenen 123.050,00-TL. ile birlikte beklenen nakit fon toplamının 2.932.013,00-TL.olabileceği, buna karşılık davacı/borçlu firmanın toplam borcunun (teklif ettiği aylık %1 den 3.121.676,33-TL. faiz ile birlikte) 10.336.903,09 TL olduğu, buna göre mevcut durumda yeni bir kaynak ortaya konmaması halinde davacı/borçlu firmanın toplam beklenen nakit fon olan 2.932.013,00-TLile toplam 10.336.903,09-TL. borcunu karşılamayacağının görüldüğü, dolayısıyla mevcut kaynaklar ve teklif edilen projeye göre, projenin uygulanabilir olmadığını rapor ve beyan ettikleri görülmüştür.
Konkordato komiseri … tarafından dosyaya sunulan 31/08/2022 tarihli konkordato komiseri ek raporunda özetle; borçlunun 29.07.2022 tarihli revize konkordato teklifi ve 30.06.2022 tarihli mali verilere göre; 30.06.2022 tarihli özvarlık hesaplamasında; işletmenin sürekliliği esasına göre borca batık olmadığı, muhtemel satış fiyatına (iflas haline) göre düzenlenen bilançoya göre ise borca batık olduğu; dolayısıyla TTK m. 376 (İİK m. 179) hükmü
anlamında, borca batıklık bildirimi/iflâs isteme yükümü altında olmadığı; şirketin iflâsı halinde, adi alacaklıların tahsilat oranı %81,6 iken, konkordatoda teklifine göre (paranın zaman değeri de dikkate alındığında) tahsilat oranının %87,1 olduğu, bu durumda iflâsa göre konkordato teklifinde adi alacaklıların kazancının %5,5 olduğu, Borçlunun,işletmenin sürekliliği esasına göre borca batık olmaması nedeni ile konkordatoya tabi adi alacaklılara ancak vade konkordatosu teklif edebileceği, oysa ki borçlunun teklifinin yaklaşık %12,90 oranında tenzilat içerdiği, yapılan hesaplamalarda bilhassa faiz oranında sapma/değişikliklerin yaşanmasının mümkün olduğu, bu nedenle %12,90 tenzilat içeren teklifin değerlendirme ve takdirinin sayın Mahkemeye ait olduğu, somut ve dayanakları ile birlikte net olarak yeni bir kaynak ortaya konmaması halinde, faiz ile birlikte yaklaşık 10.336.903,09-TL düzeyindeki borcun mevcut durumda borçlunun toplam beklenen ve borcun yaklaşık üçte biri düzeyindeki 2.932.013-TL lik nakit fonu ile karşılanamayacağı, mali açıdan nakit bütçesinin ve dolayısıyla revize teklife dayalı projenin uygulanabilir olmadığı sonucuna varıldığını, ayrıca 21.07.2022 tarihli Komiserlik Nihai Raporunda tespit edilen diğer hususlar saklı kalmak ve söz konusu raporda detayları açıklandığı üzere; mühlet içinde Komiserlik izni olmadan eşitlik ilkesine aykırı olarak alacaklıların bir kısmına ticari mal iadesi yapılmak suretiyle konkordatoya tabi bir kısım borçların kapatıldığı, 16.08.2022 tarihli bilirkişi raporunda tespit edilen borç tutarı ile de bu durumun sabit olduğu tespit edildiğini, nihai takdir ve değerlendirmenin Mahkemeye ait olduğunu, diğer taraftan nihai takdir ve değerlendirme sayın Mahkemeye ait olmak üzere 21.07.2022 tarihli Komiserlik Nihai Raporun II/D bölümünde ayrıntılı olarak açıklanan tespitler kapsamında; 22.04.2022 tarihli … Bağımsız Denetim A.Ş. tarafından; eksik, dayanaksız, yanıltıcı ve yanlış veriler içermek ve bu verilere dayanarak olumlu görüş verilmek suretiyle, denetim standartlarına aykırı düzenlenen Makul Güvence Raporunun, iş bu Komiserlik raporu ile birlikte KGK’ya ihbar edilmesi gerektiğini rapor ve beyan ettiği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME :Dava; konkordato istemine ilişkin olduğu, yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere;
İİK nun 289/2 maddesinde konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğunun anlaşılması halinde, borçluya bir yıllık kesin mühlet verileceği düzenlenmiş olup, mahkememizce davacı borçlunun istemi üzerine, davacı borçlunun, İİK nun 286 maddesinde sayılan belgelere, talebine ekli olarak sunduğu görülmekle, geçici mühlet talebinin kabul edilerek, geçici komiser atamasının yapıldığı, geçici komiser tarafından, geçici mühlet süresi içerisinde yapılan inceleme ve değerlendirme sonucu, dosyaya sunulan geçici mühlet nihai rapor ve ek geçici mühlet süresi sonrası düzenlenen ek rapordaki tespitlere göre, davacı borçlu şirketin konkordato projesinin başarıya ulaşmasının mümkün olmadığı, davacı borçlunun eşitlik ilkesine aykırı olarak komiser izni dışında bir kısım borcu ödediği, alacaklılardan mal kaçırmaya yönelik işlemlerde bulunduğu, projeye ekli sunulan makul güvence raporunun, denetim standartlarına aykırı olarak düzenlendiği, geçici komiser tarafından düzenlenen rapor ve ek rapor içeriğindeki tespitlerin, mahkememizce görevlendirilen bilirkişi heyetince de teyit edildiği, gerek geçici komiser rapor ve ek raporu ile gerekse de bilirkişi heyeti rapor içeriğine göre, davacı borçlunun tasdiki istenen konkordato projesinde vadedilen ödeme miktarını karşılayacak faaliyet geliri elde edemeyeceği, bu nedenle projenin başarıya ulaşma şansının bulunmadığı,
Yine İİK nun 287 ve 289. maddelerinde, geçici mühlet ve kesin mühlet taleplerinde, talepte bulunan davacı borçlunun, talebinde iyi niyetli olup olmadığı, araştırılmayacağı düzenlenmiş ise de, İİK nun 308/f maddesinde, konkordatonun kötü niyetli sakatlanmış olmasının fesih nedeni olarak düzenlendiği, iş bu nedenle konkordato talebinde bulunanın, talebinde iyi niyetli olup olmadığının her aşamada dikkate alınması gerektiği, davacı borçlunun gerek konkordato talep tarihinden kısa bir süre önce, gerekse de geçici mühlet tarihinden sonra eşitlik ilkesine aykırı olarak alacaklılardan mal kaçırmak gayesi ile bir kısım işlem ve ödemede bulunduğu, bu nedenle talebinde iyi niyetli olmadığı, yine İİK nun 292/c ve 305. maddelerine göre, komiser talimatlarına aykırı davranışların konkordato talebinin reddini gerektirdiği, davacı borçlunun konkordato geçici komiseri talimatlarına aykırı olarak, geçici mühlet süresinde içerisinde, bir kısım alacaklıya ödemede bulunduğu ve eşitlik ilkesine aykırı davranışta bulunduğu, iş bu durumun konkordato talebinin reddini gerektirdiği, yine davacı borçlu tarafından konkordato talebine ekli olarak sunulan makul güvence raporunun denetim standartlarına aykırı olarak düzenlendiği hususları da dikkate alınarak, gerek davacı borçlu tarafından sunulan projenin başarıya ulaşma şansının bulunmaması, gerekse de davacı borçlunun talebinde iyi niyetli olmaması ve komiser talimatlarına ve eşitlik ilkesine aykırı işlemlerde bulunması hususları da dikkate alınarak, davacı borçlunun konkordato talebinin reddine, karar verilerek aşağıda yazılı hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
Davacı … (… MEDİKAL SAĞLIK ÜRÜNLERİ PAZARLAMA SANAYİ VE TİCARET)’ın konkordato davasının reddine,
Kararın İİK nun 288. Maddesi uyarınca ilanı ile ilgili yerlere bildirilmesine,
Tüm tedbirlerin kaldırılmasına,
Dava dilekçesine ekli olarak sunulan … Bağımsız Denetim A.Ş. Tarafından düzenlenen 22/04/2022 tarihli makul güvence raporun denetim standartlarına aykırı olduğuna dair geçici komiser …’nun tespitleri de dikkate alınarak, makul güvence raporu düzenleyen şirket hakkında KGK’ya ihbarda bulunulmasına, ihbara ek olarak komiser raporu ve bilirkişi raporunun eklenilmesine,
Davacı borçlu tarafından peşin yatırılan harcın mahsubu ile başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı borçlu tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
Davacı borçlu tarafça peşin yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair Davacı vekili Av. …, davacı … ile Alacaklı … Kimya A.Ş vekili Av. …, Alacaklı … Bankası vekili Av. …, Alacaklı … Vekili Av. .., Alacaklı … Medikal Ltd Şti vekili Av. …, Alacaklı … Bankası vekili Av. …, alacaklı … Bankası vekili Av. …, Alacaklı … vekili Av. … ile Geçici Mühlet Komiseri …’nun yüzüne karşı, diğer alacaklıların yokluğunda tebliğinden itibaren 10 gün içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.07/09/2022

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır