Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/365 E. 2023/674 K. 01.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/365 Esas
KARAR NO : 2023/674
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/04/2022
KARAR TARİHİ : 01/09/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … vekili 26.04.2022 tarihli dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile borçlu arasında akdedilen … numaralı ve 30.11.2018 tarihli Franchise sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmenin madde 2 ile “ilgili restoranların haftalık bürüt satışının %8’nin telif hakları ödemesi” ve madde 5 ile “haftalık brüt satışının %4,5’nun da reklam ödemesi” olarak yapılmasının hüküm altına alındığını, bu kapsamda davalı borçluya düzenli olarak cari hesap dökümleri ve aylık faturalar gönderildiğini, geçen zaman süresinde davalı borçlunun sözleşmeden kaynaklı yükümlülüklerini yerine getirmediğini, 22.06.2021, 06.07.2021 ve fesihten önce de 24.08.2021 tarihli temerrüt ve ödeme ihtarnamesinin gönderildiğini, borcun ödenmediği ve arıtılmadığını, temerrüde düştüğünü, Franchise Sözleşmesi’nin 8. Maddesi gereğince sözleşmenin fesh edildiğini, borç-alacak ilişkisinin … adı verilen haftalık envanter ve satış sistemi üzerinden oluştuğunu, Franchisee (borçlu)’nin kendisinin … sistemi ile sunmuş olduğu veriler üzerinden kendisine yapılan faturalandırmaya karşı çıkarak ödeme yapmadığını, temerrüde düştüğünü, … bilgilerinin davanın delilleri arasında yer aldığını, tüm ihtarlara rağmen borcun ödenmediğini, bu nedenle davalı borçlu aleyhine 30 Kasım 2021 tarihi itibariyle tahakkuk eden ve muaccel hale gelen telif hakkı alacağı ve reklam ödemesi alacağı toplamı 41.405,70 TL.’nin tahsili için İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, itirazın durdurulduğunu ve dava açılması zaruriyetinin doğduğunu, bu nedenlerle davalı borçlunun, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …-E sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekilinin 16.05.2022 tarihinde verdiği cevap dilekçesinde özetle; … ile müvekkil … arasında 30.11.2018 tarihli Franchise Sözleşmesi imzalandığını, müvekkilin sözleşmede belirtilen ödemeler karşılığında … markası altında sandviç, pizza ve salatalar arzını kapsayan restoranların kurulumu ve işletilmesi için sisteme dahil edildiğini, sözleşmenin 20 yıl olarak öngörüldüğünü, müvekkilinin tüm gerek ve edimlerini yerine getirmiş olmasına rağmen haksız ve usule aykırı bir biçimde sözleşmenin feshi yoluna gidildiğini, 15.10.2021 tarihli ihtarname ile restoranın kapatılması, borçların ödenmesi, marka kullanımına son verilmesinin talep edildiğini, sözleşmenin 8/a,c paragrafları gereğince 15.10.2021 günü itibariyle sözleşmenin feshedildiğinin bildirildiğini, İzmir … Noterliğinin 25.10.2021 tarih, … YN ihtarnamesinin keşide edildiğini, 15.10.2021 tarihli ihtarnamede ileri sürülen iddiaların mesnetten yoksun olduğu, feshin sözleşme hükümlerine aykırı yapıldığını, müvekkilinin 41.405,70 TL. telif ve reklam payı borcu olduğunu iddia ederek icra takibi başlattığını, müvekkilin 20 yıllık sözleşmenin varlığına güvenerek restoran için dükkan kirası, mutfak tesisi, personel temini, internet ve elektrik bağlantısı gibi bir çok masraf yaptığını, taraflarınca uğranılan zararın tazmini istemi ile Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … sayılı davasının ikame edildiğini, söz konusu davanın söz konusu dosyanın mahkemeniz nezdinde bekletici mesele sayılması gerektiğini önemle ifade ettiklerini, icra takip dosyasına dayanak teşkil ettiği ileri sürülen borcun sebebinin belli olmadığı, davacı tarafından bir bilgilendirmede bulunulmadığı, müvekkilinin kendi uhdesinde bulunan kayıtları incelediğinde davacı yana, takibe konu miktar yönünden bir borcu bulunmadığını tespit ettiğini, dosya borcunu kabul etmediklerini ve işbu davada takas ve mahsup defilerinin olduğunu önemli olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Bilirkişiden alınan 06/02/2023 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre; “Mahkemenizin … Esas sayılı dosyası ile ilgili olarak davalı …’nın ticari defterlerini sunmaması nedeniyle davacının dosyaya ibraz ettiği belge ve hesaplamaların delil olarak kabul edileceği mahkemenizce de karar verildiğinden davacı tarafından dosya sunulan belge ve hesaplamalar incelenmiş;
1-Davacı …V. ile davalı … arasında 30.11.2018 tarihli Franchise Sözleşmesi imzalandığı,
2- … (Franchisee)’nın … sistemi üzerinden davacıya sunmuş olduğu haftalık satış verileri üzerinden, davacının 31.12.2019 ile 31.10.2021 tarihleri arasında KDV dahil 257.908,8 TL. telif hakkı ücreti, 145.346,4 TL. reklam fonu, 8.864,48 TL. gecikme ücreti, 7.647,92 TL. düzeltme ve 25,58 TL. tutarında finansman gideri olmak üzere toplam 419.793,20 TL. tutarında E-Arşiv faturası düzenlediği,
3- Buna karşılık davalının toplam 379.032,91 TL. tutarında ödemede bulunduğu,
4- Böylece davacının KDV dahil 40.760,29 TL. cari hesap alacağının kaldığı,
5- Diğer taraftan davacının her ne kadar icra dosyası ve dava dilekçesi ile telif hakkı alacağı ve reklam ödemesi alacağının 41.405,70 TL. olarak ve 01.11.2022 tarihli beyan dilekçesi ile de alacağının gecikme ücreti olarak ve % 18 KDV dahil 41.405,70 TL. olduğunu belirtmiş olmasına rağmen alacağını cari hesap tablosuna dayandırmış olması nedeniyle alacağının cari hesap alacağının olmasının gerektiği, zira alacağının sadece telif hakkı alacağı ve reklam ödemesi alacağından oluşmadığı, gecikme ücreti, düzeltme bedeli ve finansman giderini de içerdiği, dolasıyla davacı tarafından talep edilmesi gereken tutarın cari hesap bakiyesinin olmasının gerektiği,
6- Bu bağlamda davacı tarafından sunulan cari hesap tablosundaki bakiyenin Aralık/2019-Kasım/2021 tarihleri arasında 41.872,23 TL. olduğu, oysa Kasım/2021 ayı faturasının davacı tarafından sunulmaması nedeniyle davacının 31.12.2019 ile 31.10.2021 tarihleri arası cari hesap alacağının tarafımızca KDV dahil 40.760,29 TL. olarak hesaplandığı, bu alacağın doğum tarihlerinin de Ocak/2020 tarihi ile Ekim/2021 tarihleri arasında oluştuğu,
7- Söz konusu alacağın KDV dahil 25.041,94 TL.’sinin telif hakkı ücretinden, 14.112,57 TL.’sinin reklam fonundan, 860,71 TL.’sinin gecikme ücretinden, 742,54 TL.’sinin düzeltme ve 2,53 TL.’sinin ise finansman giderinden meydana geldiği, Sonuç ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür. Dava, Franchise Sözleşmesi kapsamında başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı vekili 21/07/2023 tarihinde mahkememize sunmuş olduğu dilekçe ile taraflar arasında imzalanan Sulh Protokolü ve İbraname gereği tüm alacaklar bakımından davanın konusuz kaldığını, davanın reddine karar verilmesini ve vekalet ücreti ile yargılama gideri alacağı takdirine yer olmadığına dair karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın tarafları arasında imzalanan (vekiller aracılığı ile) “Sulh Protokolü ve İbraname” başlıklı sözleşme incelendiğinde eldeki davanın sözleşmenin konusunu oluşturduğu, takip ve dava dosyası ile sınırlı olmak üzere tarafların dava vekalet ücreti, yargılama gideri ve her ne nam altında olursa olsun talepte bulunmayacakları, tarafların hiç bir alacak ve haklarının kalmadığı, birbirlerini ibra ettikleri, iş bu sözleşmenin mahkeme dosyasına sunulacağı ve konusu kalmayan davanın reddine karar verilmesinin talep edileceğinin yazılı olduğu görülmektedir. Sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir. Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir. Dava konusunun dışında kalan hususlar da sulhun kapsamına dâhil edilebilir. Sulh, şarta bağlı olarak da yapılabilir (HMK m.313 ). Sulh, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir (HMK m. 314). Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir (HMK m. 315). Davacı vekilinin 21/07/2023 tarihli dilekçesinde davanın reddine karar verilmesi istemi taraflar arasında imzalanan 21/07/2023 tarihli sulh sözleşmesine karar verilmesini içerdiğinden mahkememizce davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-21/07/2023 tarihli “Sulh Protokolü ve İbraname” başlıklı sulh sözleşmesi gereği davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcının (269,85 TL) başlangıçta yatan peşin harçtan mahsubuna, artan harcın davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan ve harcanan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 5-6325 sayılı HUAK uyarınca, suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.560,00 TL arabuluculuk giderinin davacıdan alınarak Hazine’ ye irat kaydına,
6-Yargılama sonucunda ve re’sen yapılacak gider olmadığı takdirde, gerekirse re’sen yapılacak gider de mahsup edilmek ve 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının yatırana iadesine, Dair, tarafların yokluğunda tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesine hitaben mahkememize verilecek istinaf dilekçesi ile istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.01/09/2023
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”