Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/344 E. 2022/444 K. 08.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/344
KARAR NO : 2022/444

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/04/2016
KARAR TARİHİ : 08/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; … Tarım İlaçları ve Ür. Danışmanlık San. Tic. Ltd. Şti., … Bankası …. Şubesi’ nden borçlu Cari Hesap Kredisi kullanmış olduğunu, söz konusu kredinin teminatı olarak, müvekkili … … tapunun İzmir ili, Urla ilçesi, … Mahallesi, … ada, …D-…-… pafta, … parselde kayıtlı dubleks mesken vasfındaki taşınmazını 310.000,00-TL bedelle ipotek vermiş olduğunu, 08/03/2016 tarihinde, krediyi veren … Bankası Pınarbaşı Şubesi, kredi borçlusu şirketten olan kredi alacağını davalılardan …’ ya devretmek üzere, adıgeçen ile alacağın devri sözleşmesi yapmış olduğunu, sözleşmeden bir örneğin bilgi amaçlı olarak müvekkili … …’ a gönderilmiş olduğunu, müvekkilinin kendisine bilgi amaçlı gönderilen sözleşme örneğini 11/03/2016 tarihinde tebellüğ ettikten sonra sözleşmenin taraflarına ve asıl kredi borçlusu şirkete ihtarname gönderilmiş olduğunu, söz konusu ihtarname ile kredi kapandığı için Bankadan ipoğteğin fekki talep edilmiş olduğunu, ancak … Bankası Pınarbaşı Şubesinin ihtarnameye cevap vermemiş olduğunu, ihtarnamede detaylı açıklandığı üzere, Banka ile … arasında yapılan Alacağın Devri sözleşmesinin geçersiz olduğunu, Alacağın Devri Sözleşmesi ile devredilen, hukuken alacağın talep hakkı olduğunu, ancak bu hukuki esasa aykırı olarak …, alacağı asıl borçlu şirketten talep etmemiş, tam tersine 09/03/2016 tarihinde kendisini krediyi nakden ve defaten ödeyerek kapatmış olduğunu, yani alacaklı Banka’ nın değil, asıl borçlu olan şirketin yerine geçmiş olduğunu, alacaklı sıfatıyla alacağı borçludan talep etmemiş olduğunu, borçlu sıfatıyla krediyi kapatmış olduğunu, borçlu şirketin müvekkilinin ipoteği sayesinde krediyi kullanmış olduğunu, sonra dolaylı olarak (arkadaşı … aracılığıyla) kapatmış olduğunu, ancak şimdi ipoteğin paraya çevirilerek fazladan ipotek bedeline sahip olmak istediğini, son derece haksız ve kötüniyetli bir durum olduğunu, çünkü ipoteğin teminat olduğunu, kredinin ödenmemesi ihtimaline karşı banka tarafından alınmış olduğunu, kredi ödendiğine göre paraya çevrilmesi değil, fekkedilmesi gerektiğini, henüz taraflarına ulaşan herhangi bir icra takibi tebligatı bulunmadığını, ancak ipoteğin paraya çevrilmesi için bir icra takibi başlatılır ise, durdurulmasını talep ettiklerinden dolayı davanın tedbir talepli olarak açılmış olduğunu, ayrıca müvekkilini menfi tespit davası açmak zorunda bırakan davalıların haksız ve kötü niyetli olduklarından dolayı %20′ si oranında tazminat talepleri olduğunu, geçersiz, haksız, hukuka aykırı ve kötüniyetli bir Alacağın Devri Sözleşmesi nedeniyle müvekkilinin ipotek borçlusu olmadığını, müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ve ipoteğin fekkedilmesinin sağlanması için bu davanın açılmış olduğunu, bu nedenlerle müvekkilinin davalılara ipotek borçlusu olmadığının tespitine, ipoteğin fekkine, tedbir taleplerinin kabulüne, haksız ve kötü niyetli davalılar hakkında ipotek bedelinin %20′ si oranında tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP : Davalı … Tarım İlaç ve Dan. San. Tic. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesi ve duruşmalarda özetle ; davacı … … kardeşi …, eşi … ve kardeşi … birlikte müvekkili firmanın kardeş firması olan … Ziraat İlaç Ltd. Şti.’ne ortak olmak istediklerini, misketin bankalardan kredi çekme kabiliyeti olmadığından davacı ve ailesinin isteği üzerine … tarım şirketi adına … bankasından kredi çekildiğini, ayrıca ailesinin ortak olduğu … Toh. Gıda Zirai İlaç San. Tic. Ltd. Şti.’ne işlek krediden 160.000,00 TL kredi kullandırıldığını, … … krediler karşılığı olarak taşınmazını bankaya ipotek ettirdiğini, … … ve ailesi işlek krediden bu paraları kullandıklarından borçlu olduklarını, geri ödeme yapılmadığından firma borçlarını kapatamadığı gibi çalışamaz ahle geldiğini, bu nedenle iş bankası ivazlı olarak alacağını temlik ettiğini, TMK ve BK gereğince yapılan işlemlerin usulüne uygun olduğunu, davacının itirazının yersiz ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu savunarak davanın reddini talep ettiği görülmüştür.
Davalı … vekili cevap dilekçesi ve duruşmalarda özetle ; müvekkil ivazlı olarak alacağı temlik aldığını, alacak ipotek ile teminat altına alındığından taraflarınca alacağın temliki sözleşmesi yapıldığını, karşılığının bankaya ödendiğini, yapılan işlemlerin TMK ve BK’ya uygun olduğunu, davacının itirazının yersiz ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, kendi aralarındaki hukuki bağ 3. kişi olarak müvekkilini bağlamadığını, ipotek kişisel değil ayni bir teminat olduğunu, müvekkili tarafından devralınan alacağın garantisi olduğunu, ipoteğin fekkin istemek için geçerli hukuki neden olması gerektiğini, iş bankasına yapılan tek ödeme müvekkilen ait olduğunu, bu da alacağın teminatını da kapsadığını savunarak davanın reddini talep ettiği görülmüştür.
Davalı … Bankası vekili cevap dilekçesi ve duruşmalarda özetle ; … Tarım İlaç ve Dan. San. Tic. Ltd. Şti. ile bankanın Pınarbaşı İzmir şubesi arasında 24/01/2013 tarihli genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesi imzalandığını, … … müteselsil kefil sıfatı ile kefil olduğunu, aynı zamanda adına kayıtlı İzmir İli, … ilçesi, … mah. … Ada, … parselde kayıtlı taşınmazını 310.000,00 TL bedelle bankaya ipotek ettirdiğini, firmaya BCH kredi tahsis edilerek kullandırıldığını, banka alacağı alacaağın devri sözleşmesi ile 296.618,09 TL bedel mukabili banka alacağının teminatını teşkil eden ipotekle birlikte …’ya temlik edildiğini, TBK 183. ve devamı hükümlerinde düzenlenen alacağın temliki söz konusu olup, temlik işlemi usul ve yasaya uygun olarak gerçekleştirildiğini, alacağın temliki borç ilişkisinden doğan belli bir talep hakkının devrine yönelik olarak alacaklı ile devralınan 3. kişi arasında borçlunun rızasını aramaksızın yapılan ve kazandırıcı bir tasarruf işlemi niteliğini taşıyan şekle bağlı bir sözleşme olduğunu, temlik ile birlikte asıl alacağa bağlı olan rehin ipotek hakkı da kendiliğinden temlik alan diğer davalı yana geçtiğini, ipotek güvence altına aldığı alacağa bağlı bir hak olduğunu, ipoteğin güvence altına aldığı alacaktan ayrılmasının mümkün olmadığını, ipotekli alacağın temliki halinde ipotek de kendiliğinden yeni alacaklıya geçeceğini, bunun için tapu kütüğünde bir tescil işlemi yapmaya gerek olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER :Davacı iddiasını ispata yönelik olarak; 08/03/2016 tarihli alacağın devri sözleşmesi, 18/03/2016 tarihli davacı tarafından çekilen ihtarname, bilirkişi incelemesi, tanık beyanları, banka kayıtları ve her türlü yasal delile dayandığı görülmüştür.
Davalı … Tarım İlaç ve Dan. San. Tic. Ltd. Şti. vekili savunmasını ve iddialarını ispat yönünde; şirket kayıtları, banka dekontları, ticaret sicil gazetesi örneği, alacağın temliki sözleşmesi, ipotek belgesi ve sair delillere dayandığı görülmüştür.
Davalı … vekili savunmasını ve iddialarını ispat yönünde; alacağın devri sözleşmesi, banka kayıtları, tapu kayıtları, tanık ve sair delillere dayandığı görülmüştür.
Davalı … Bankası vekili savunmasını ve iddialarını ispat yönünde; genel nakdi gayri nakdi kredi sözleşmesi, Bornova … Noterliği’nin 08/03/2016 tarih … yevmiye sayılı temliknamesi, İzmir … Noterliği’nin 18/03/2016 tarih … yevmiye sayılı ihtarname, bankanın 07/04/2016 tarih … sayılı cevabi yazısı, banka kayıtları, bilirkişi incelemesi ve sair yasal delillere dayandığı görülmüştür.
İzmir 9. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 07/04/2016 tarih …/… Esas …/… sayılı kararı ile, dosyaya bakmakla görevli ve yetkili mahkemenin İzmir Tüketici Mahkemeleri olduğuna dair görevsizlik kararı verildiği görülmüştür.
İzmir 1. Tüketici Mahkemesi’nin 21/06/2016 tarih …/… Esas …/… sayılı kararı ile dosyaya bakmakla görevli ve yetkili mahkemenin İzmir Ticaret Mahkemeleri olduğuna dair görevsizlik kararı verildiği görülmüştür.
İzmir 1. İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacağı temlik alan davalı … tarafından, davacı … … aleyhine alacağın teminatını teşkil eden ipotekli taşınmazla ilgili olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibine başlanıldığını, ödeme emrinde 296.618,09 TL asıl alacak, 7.021,32 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 303.639,41 TL talep edildiği görülmüştür.
Tarafların dosyaya celbini talep ettiği bilgi ve belgelerin dosyaya teminine müteakiben, uyuşmazlığın çözümü özel ve teknik bilgi gerektirdiğinden, dosyanın konusunda uzman bankacı bilirkişi …’e tevdi edildiği, bilirkişi tarafından dosyaya ibraz edilen 11/09/2018 tarihli raporda özetle; davalı banka ile … Tarım İlaç. Ve Dan. San Tic. Ltd. Şti arasında akdedılen 24 01 2013 düzenleme tarihli 300.000.00-TL limitli Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Sözleşmesini Davacı … … müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı ve maliki bulunduğu İzmir İli, Urla İlçesi, … Mah. … ada, … parselde kayıtlı taşınmaz asıl borçlu … Tarım İlaç. Ve Dan. San Tic. Ltd. Şti nin borçlarının teminen 310.000.-TL bedelle 1. Derecede bankaya ipotek ettirdiği, davalı şirketin kredi borcunu ödeyememesi ve borcun … tarafından ödenmesi üzerine, davalı Banka ile davalı … arasında akdedilen Bornova … Noterliğinin 08.03.2016 düzenleme tarihli … yevmiye sayılı 296.618.09-TL bedelli Alacağın Devri Sözleşmesi kapsamında banka kredi alacağı ve kredinin teminatını oluşturan ipotek teminatının …’ya temlik edildiği, … tarafından ödenen 296.618.09-TL alacakla sınırlı olarak alacağın teminatındaki ipotekte temlik alana devredilmiş ve temlikle ilgili olarak ipotekli taşınmaz maliki … …’a durumun noter kanalı ile bildirildiğini, davalı …’nun alacağın temliki ile alacak tutarı ile birlikte ipotek teminatı üzerinde de hak sahibi olduğunun belirlendiğini, nihai takdirin mahkemeye ait olduğunu, davalı … alacağını tahsil için davacı … … aleyhine İzmir 1. İcra Müdürlüğünün …/… E. sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yol ile takibe başladığı, 14.06.2016 Takip tarihi itibariyle 296.618.09-TL Asıl alacak, 7.021.32-TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam 303.639.41-TL davalı …’nun alacağının bulunduğunu rapor ve beyan ettiği görülmüştür.
Mahkememizin 07/12/2018 tarih ve …/… Esas …/… Karar sayılı ilamı ile, davanın reddine karar verildiği, anılan kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi’nin 19/12/2019 tarih ve …/… Esas …/… Karar sayılı ilamı ile, HMk 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verildiği, bu kez istinaf kararının da temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 11/01/2022 tarih ve …/… Esas …/… Karar sayılı ilamı ile bölge adliye mahkemesi kararının bozularak dosyanın ilk derece mahkemesi olan mahkememize gönderilmesine karar verildiği ve dosyanın mahkememizin 2022/344 Esasına kaydının yapıldığı görülmüştür.
DEĞERLENDİRME :Dava; kefalet ve ipotek sözleşmesinden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olduğu, yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere,
Mahkememizce …/… Esası üzerinde yapılan yargılama sonucu mahkememizin 07/12/2018 tarih …/… Esas …/… Karar sayılı ilamı ile “davalı banka ile … Tarım şirketi arasında akdedilen 24/01/2013 düzenleme tarihli 300.000,00 TL limitli genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesini davacı … … müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığı ve maliki bulunduğu İzmir İli, Urla İlçesi … Mah. … Ada, … Parselde kayıtlı taşınmaz asıl borçlu … Tarım şirketinin borçlarının teminen 310.000,00 TL bedelle 1. derecede bankaya ipotek ettirdiği, davalı şirketin kendi borcunu ödeyememesi ve borcun davalılardan … tarafından ödenmesi üzerine, davalı banka ile davalı … arasında akdedilen Bornova … Noterliğinin 08/03/2016 düzenleme tarihli … yevmiye sayılı 296.618,09 TL bedelli alacağın devri sözleşmesi kapsamında banka kredi alacağı ve kredinin teminatını oluşturan ipotek teminatı …’ya temlik edildiği, … tarafından ödenen 296.618,09 TL alacakla sınırlı olarak alacağın teminatındaki ipotekte temlik alana devredildiği, üçüncü şahıs bu ödemesi ile alacaklıyı tatmin ettiği miktarda alacaklının haklarına halef olacağından, davalı …’nun bankanın kredi sözleşmesinden doğan alacağının tamamını ödeyerek banka alacağına halef olduğu, bu durum karşısında, davacı borçlunun davasını kanıtlayamadığı anlaşılmakla davanın reddine” karar verilmiştir.
Mahkememizin iş bu kararına karşı istinaf talebinde bulunulduğu, istinaf talebinin esastan reddedildiği, kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 11/01/2022 tarih ve …/… Esas …/… Karar sayılı ilamı ile ” davacı … …’ın alacağa konu genel kredi sözleşmesine kefil olduğu ve aynı zamanda maliki olduğu taşınmazı bu borca ayni teminat olarak verdiği, davalı şirketin sözleşmenin asıl borçlusu olduğu, davalı …’nun ise sözleşme kapsamında herhangi bir sıfatı bulunmadığı ve 3. kişi konumunda bulunduğu, yine davalı Sami ile davalı banka arasında alacağın devri başlıklı sözleşmenin 08.03.2016 tarihinde akdedildiği, davalı Sami tarafından davalı bankaya 07.03.2016 tarihinde “… alacağın temliğine karşılık yatırılan” açıklamalı dekont ile sözleşme bedeli olan 296.618,09 TL’nin yatırıldığı anlaşılmaktadır. Bahse konu ödeme tarihinin, sözleşme tarihinden bir gün önce olduğu gözönüne alındığında, sözleşme tarihinde bir alacağın bulunmadığı ve davalı Sami’nin alacağı değil borcu devraldığı anlaşılmaktadır. Zira, alacağın devri başlıklı sözleşmede belirtilen miktar ile dekontla yapılan ödeme miktarının birebir aynı olmasının, devredilecek olanın genel kredi sözleşmesine dayalı alacak olması nedeniyle hayatın olağan akışına aykırı olduğu; borcun asıl borçlu olan davalı şirket tarafından kapatılması halinde ipoteğin ortadan kalkacağı ve ödeyenin hak iddia edemeyeceği açıktır. Bu nedenle anılan ödemenin, TMK 2. maddesi hükmü gereği borç ödemesi olduğu, davalı Sami’nin kredi sözleşmesine kefil olmaması nedeniyle alacaklının haklarına da halef olamayacağı hususu gözetilerek davanın kabulü gerekirken reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın anılan nedenle bozulması gerekmiştir” gerekçesi ile bölge adliye mahkemesi kararının bozularak dosyanın ilk derece mahkemesi olan mahkememize gönderilmesine karar verildiği ve dosyanın mahkememizin 2022/344 Esasına kaydı yapılmıştır.
Tüm dosya kapsamına göre, her ne kadar Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nce yapılan temyiz incelemesi sırasında, davalı şirketin bankaya olan borcunun 07/03/2016 tarihinde ödendiğini, temliknamenin düzenlendiği tarih itibariyle bankanın davalı Sami’ye temlik edeceği alacağı bulunmadığı ve davalının alacağı değil borcu devraldığı, bu nedenle alacağın temliğinden söz edilemeyeceği, ödemenin TMK 2. Maddesi hükmü gereği borç ödemesi olarak kabul edilmesi gerektiği kanaati ile red hükmünün bozulmasına karar verilmiş ise de, davalı … tarafından 07/03/2016 tarihinde “… alacağın temliğine karşılık yatırılan” şerhi ile yatırılan meblağın, temliknamenin düzenlendiği 08/03/2016 tarihinde davalı şirketin bankaya olan borcuna mahsup edildiği, gerek bilirkişi raporunda, gerekse de rapora ekli ekstrede tespit edilmiş olup, davalı …’nun 07/03/2016 tarihinde yatırmış olduğu meblağın, temlikname bedeli olarak banka hesabına depo edildiği, bilahare temliknamenin düzenlenmesi ile banka alacağından mahsup edildiği, iş bu nedenle temlik tarihi itibarı ile temlike konu alacağın bankaya ödenmemiş olduğu, temlikin ve yapılan ödemenin muvazaalı olduğunun da ispat edilemediği, iş bu nedenle mahkememizin usul ve yasaya uygun önceki hükmünde direnilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıda yazılı hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
Usul ve yasaya uygun mahkememizin 07/12/2018 tarih …/… Esas …/… sayılı kararında DİRENİLMESİ ile davanın REDDİNE,
Davacı tarafından peşin yatırılan 5.294,03 TL harçtan alınması gerekli 80,70-TL’nin mahsubu ile 5.213,33‬-TL harcın istek halinde karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan 24.550,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafça peşin yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Davalılardan … Tarım şirketi tarafından yapılan 126,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı … Tarım şirketine ödenmesine,
Davalı … Tarım Şirketi tarafından peşin yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Davalılardan … tarafından yapılan 114,40-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı …’ya ödenmesine,
Davalı … tarafından peşin yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair Davacı Vekili Av. … ile davalı … vekili Av. … ile davalı … Bankası vekili Av. … yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.08/06/2022

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır