Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/279 E. 2023/576 K. 04.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/279 Esas
KARAR NO : 2023/576
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/03/2022
KARAR TARİHİ : 04/07/2023
Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’ın, “…” ünvanıyla otomobil özel servis ve tamirat faaliyetleri yürütmekte olduğunu, davalı yan ile müvekkili arasında süregelen ticari ilişkiye istinaden davalı şirkete ait araçların bakım, onarım ve servis işlemleri müvekkilince sağlandığını, faturaların kesilerek davalı yana tebliğ edildiğini, davalı yana ait araçların servis kayıtları ile fatura ve cari hesap ekstrelerinin müvekkili nezdinde düzenli olarak tutulduğunu, davalı yanca, aralarındaki ticari ilişkiye istinaden müvekkiline bir dönem düzenli şekilde ödemeler yapılmışsa da; faturaların kesilip kendilerine iletilmesine rağmen 20.02.2020 tarihinden bu yana herhangi bir ödeme yapılmadığını, taraflarınca borçlu şirket aleyhinde İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … E. icra takip dosyası marifetiyle davalı şirkete gönderilen ödeme emrinin 19.01.2022 tarihinde tebliğ olunduğunu, borçlu şirketçe 20.01.2022 tarihinde haksız ve mesnetsiz olarak takip konusu borca ve ferilerine itiraz edildiğini, davalı yanca, müvekkilinin alacağına kavuşması engellenmek ve cebri icra sürecini uzatmak maksadıyla haksız ve mesnetsiz olarak icra takibine itiraz edildiğini, dava konusu alacağın; fatura ve cari hesap alacağının ödenmeyen kısmına ilişkin olup, takip konusu faturaların da davalı şirkete tebliğ edildiğini, bu nedenlerle mezkur takibi sürüncemede bırakma amacıyla kötüniyetle yapılmış itirazın fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00.-TL’lik kısmının iptali ile beraber davalı yan aleyhinde %20 den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili, ıslah dilekçesi ile; müvekkilinin 49.953,94 TL olan fatura alacaklarının TTK m.1530 uyarınca hesaplanacak temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline; şayet Sayın Mahkemeniz aksi kanaatte ise, müvekkilin 49.953,94 TL ticari alacağının İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı ödeme emrinin karşı yana tebliğ tarihi olan 19.01.2022 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; müvekkili…İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi (“…”)’nin uzun yıllardır sektörde faaliyet gösteren ve gerek İzmir gerekse ülke çapında tanınmış bir şirket olup inşaat, bakım ve onarım işleri ile uğraşmakta olduğunu, davacı ile müvekkili şirket arasında, müvekkil şirkete ait araç ve taşıtların bakım ve servis hizmetinin sağlanması adına ticari bir ilişki tesis edilmiş olup bu doğrultuda müvekkil şirkete ait araçların davacıya ait … Özel Servis’e bırakılmakta olduğunu, davalı servis tarafından tamiratı yapılan araçlara ilişkin müvekkil şirket tarafından ücret ödemesinin gerçekleştirildiğini, müvekkil şirket tarafından bırakılan her araç ve taşıta ilişkin davacı tarafça gerçekleştirilen her türlü onarım, bakım ve tamirat işlerinin karşılığı ücretin eksiksiz ve gecikmeksizin ödenmiş olup uzun yıllardır süregelen bu ticari ilişkinin de devamlılığı göz önünde bulundurulduğunda aksi bir durumun mümkün olamayacağını, açıklanan ticari ilişki kapsamında müvekkil şirketin, 11.06.2020 tarihli muayene raporu ile muayeneden geçemeyen … plakalı aracının tamiri adına davacı …’e ait … Servis’e 12.06.2020 tarihinde başvurmuş ve araç gerekli işlemlerin icrası için serviste, davacının uhdesinde bırakıldığını, davacı tarafça sonrasında tamir işlemlerinin gerçekleştirildiği beyan edilmiş ise de aracın kullanım sırasında yeniden arızalanması ile çekici marifeti ile araç yeniden davacı uhdesinde bırakılmış ve bu tarihten itibaren müvekkil şirkete ait araçtan haber alınamadığını, müvekkil şirket yetkililerince davacıya defalarca kez ulaşılmaya çalışılmış ve 2020 yılı Ağustos ayından itibaren mütemadi şekilde iletişime geçilmek istenmiş ise de davacı araca ilişkin hiçbir açıklamada bulunulmadığını, davacı tarafça hiçbir bilgi sağlanmadığı ve araç iadesinin gerçekleştirilmediği ortada iken kötüniyetli ve alacak yaratma çabası ile İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile icra takibine girişilmiş ve haksız takibe yapılan itirazın iptali adına yeniden kötüniyetli hareket edilerek işbu itirazın iptali davasının ikame edildiğini, … plakalı aracın, müvekkil şirketçe ticari faaliyetlerde aktif olarak kullanılan ve ihtiyaç duyulan bir araç olmasına rağmen davacının bu eylemleri ile müvekkilin mülkiyet hakkından mahrum bırakılmış ve araca ilişkin zararı günden güne katlanarak artmaya da devam ettiğini, davacı taraf hakkında TCK madde 155 uyarınca düzenlenen güveni kötüye kullanma suçu nedeniyle ayrıca suç duyurusunda bulunulmuş olup İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 05.02.2022 gün ve … Soruşturma sayılı dosyası ile de olay hakkında soruşturma aşamasının hala devam etmekte olduğunu, davacının alacağın likit olduğu yönündeki iddiası açıkça dayanaktan yoksun ve temelsiz olduğunu, müvekkilinin belirli ve kesin olmayan bir alacak tutarından dolayı icra inkar tazminatına mahkum edilmesi mümkün olamayacağından alacağın likit oması söz konusu olmadığı gibi, davacının icra inkar tazminatına hükmedilmesi talebi açıkça kötü niyetli olduğundan bu talebin yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, dosya kapsamında açıkça kötü niyetli hareket eden davacı aleyhine asıl alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişiden alınan 24/10/2022 Tarihli raporun sonuç kısmına göre; “… Davacı … işletmesine ait 2018-2019-2020-2021 yılına ait ticari defterlerinin tasdiklerinin TTK’nun 64/3 maddesinde yer aldığı şekli ile süresi içerisinde yapılmış olduğu, bu nedenle delil teşkil eder vaziyette olduğu, Davacı … işletmesinin 2018-2019-2020-2021 inceleme döneminde; Davalı şirkete dökümü aşağıda verilen toplam 98 adet fatura kesildiği, bu faturaların toplamının 123.865,01 TL olduğu, ancak 20.04.2019 tarihinde … no.lu mahsup fişiyle yapılan 711.00 TL’lik fatura ve benzeri belgeye rastlanmamış olup, bu tutarın toplam fatura tutarından düşüldüğünde toplam kesilen fatura tutarının 123.154,01 TL olduğu, Davacı kayıtlarında, bu faturalara karşılık, Davalı tarafından Davacıya toplam 69.200,00 TL ödeme yapıldığının işlendiği, yapılan bu ödemelerden sonra, davacı şirket kayıtlarına göre, Davalı şirketin cari hesabının 54.665,01 TL borç bakiyesi verdiği(davalının davacıya 54.665,01 TL borçlu olduğu), Davacı işletmenin kayıtlarında yer alan ancak buna dayanak fatura ve benzeri belgeye rastlanmayan 711,00 TL’lik tutarın kayıtlardan çıkarıldığında Davacı işletme kayıtlarına göre davalıdan alacağı tutarın 53.954,01 TL olduğu, Davalı…İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti. işletmesine ait 2018-2019-2020-2021 yılına ait ticari defterlerinin tasdiklerinin TTK’nun 64/3 maddesinde yer aldığı şekli ile süresi içerisinde yapılmış olduğu, bu nedenle delil teşkil eder vaziyette olduğu,
Davalı…İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti.’ne ait ticari defterlerin tetkikinde; taraflar arasında 2018-2019-2020-2021 yılı inceleme döneminde ticari bir ilişkinin var olduğu,
Davalı Şirket Kayıtlarına göre, Davacı Şirketin 2018-2019-2020-2021 yılı muavin hesaplarının tetkikinde, Davacı işletme tarafından Davalı şirkete kesilen 31/12/2018 tarih, … no.lu 3.700,00 TL’lik faturanın Davalı şirket kayıtlarına alınmadığı, Davacı işletme tarafından Davalı şirkete kesilen 20/08/2020 tarih, … no.lu 4.836,00 TL’lik faturanın Davalı şirket kayıtlarına alınmadığı, Davacı işletme tarafından Davalı şirkete kesilen 15/11/2021 tarih, … no.lu 970,20 TL’lik faturanın Davalı şirket kayıtlarına alınmadığı, Davacı işletme tarafından Davalı şirkete kesilen 09/12/2021 tarih .. no.lu 1.035,00 TL’lik faturanın Davalı şirket kayıtlarına alınmadığı, Davacı işletme tarafından Davalı şirkete kesilen 17/12/2021 tarih, … no.lu 105,00 TL’lik faturanın Davalı şirket kayıtlarına alınmadığı, Davalı şirket tarafından davacıya yapılan 04/07/2020 tarihli 2.000,00 TL tutarlı ödemenin davacı işletme kayıtlarına alınmadığı, Davacı işletme kayıtlarında yer alan 07/01/2019 tarihli 850,00 TL ve 450,00 TL’lik tahsilatın davalı şirket kayıtlarında yer almadığı, Davacı İşletme kayıtlarında yer alan, 05/01/2019 tarihli 2.400,00 TL’lik tahsilatın davalı şirket kayıtlarında yer almadığı, Davacı tarafından Davalıya kesilen 01/03/2021 tarih, .. nolu 594,40 TL’lik faturanın davalı kayıtlarında mükerrer olarak işlendiği, Davacı tarafından Davalıya kesilen 28/11/2020 tarih. … no.lu 431,60 TL’lik fatura ve 09/12/2020 tarih. … no.lu 1.505,00 TL’lik faturanın, Davalı şirket kayıtlarına bir sonraki yıl (02/01/2021) işlendiği, bu işlemin taraflar arasındaki cari hesap ilişkisini bozmamakla birlikte, Tek Düzen Muhasebe Standartları’nın dönemsellik ilkesine aykırı bulunduğu,
Tarafımca yapılan denkleştirme işlemleri sonucunda; Davalı tarafından yapılan 04/07/2020 tarihli ödeme tutarı 2.000,00 TL düşüldüğünde denkleştirme sonucu davacının davalıdan alacağının 51.954,01 TL olduğu, (51.954,01 — 51.953,94=0,07 TL’lik fark küsürat farkı olup, fatura bedellerinin kuruşlarının kayıtlara hatalı intikal ettirilmesinden kaynaklandığı),
Davalı…İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekilince. 27/01/2022 tarihinde İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na Davacı … bakkında suç duyurusunda bulunulduğu, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nca … soruşturma numarası ile işleme alındığı, söz konusu iddianın uzlaştırma kapsamında olması nedeniyle, soruşturma savcılığınca Uzlaştırma Bürosuna gönderildiği ve görevli uzlaştırmacı nezdinde yapılan müzakerelerde, “tarafların edim konusunda uzlaşamadığı”‘nın rapor edildiği,
Bilirkişiliğimizin uzmanlık alanı dışında kalması nedeniyle, soruşturma konusu edilen araçla ilgili, teknik değerlendirme yapmak ve/veya araç muayenesinden geçmeme nedeni ve akabinde Davacı (… Özel Servis) tarafından yapılan işlemler, aracın mevcut durumu, hizmet dışı kalmasından kaynaklı zarar ve ziyan konusunda değerlendirme yapılamadığı, bu hususta takdirin Sayın Mahkemede olduğu, kanaatine ulaşmak mümkün olup, takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere arz ederim….” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Bilirkişiden alınan 22/01/2023 Tarihli ek raporun sonuç kısmına göre; “…Davacı vekilince dosyaya sunulan, SERVİS KABUL FORMLARI tarafımca incelenmiş olup,
Davacı vekilince sunulan dilekçe ekinde, beyan ettiği 31.12.2018 tarih, … no.lu, 3.700,00 TL’lik faturaya ilişkin; 30.12.2018 tarihli “Servis Kabul Formu”nun görülemediği,
20.08.2020 tarih, … nolu, 4.836,00 TL’lik faturaya ilişkin olarak, 18.06.2020 tarihli “Servis Kabul Formu”nda, araca yapılan işlemlerin ve kullanılan parçaların listelendiği,
15.11.2021 tarih, … nolu, 970,20 TL’lik faturaya ilişkin olarak, 11.11.2021 tarihli “Servis Kabul Formu”nda, araca yapılan işlemlerin ve kullanılan parçaların listelendiği,
09.12.2021 tarih, … nolu, 1.035,00 TL’lik faturaya ilişkin olarak, 07.12.2021 tarihli “Servis Kabul Formu”nda, araca yapılan işlemlerin ve kullanılan parçaların listelendiği,
17.12.2020 tarih, … nolu, 105,00 TL’lik faturaya ilişkin olarak; müvekkil firma tarafından 15.12.2020 tarihli “Servis Kabul Formu” incelenmiş olup, bahsi geçen servis formunda, araca yapılan işlemlerin ve kullanılan parçaların listelendiği,
Dosyaya sunulan hiçbir Servis Formunda Müşteri Onayı bölümünün imzalı olmadığı,
Davacı vekili tarafından dosyaya sunulan “Kargo Gelen/Giden Gönderi Raporu”nun incelenmesinde, davacı-davalı arasında evrak gönderi hareketlerinin olduğu anlaşılmış olmakla birlikte, gönderi içeriği belirli olmadığından, bu raporlarla gönderinin faturaları ihtiva ettiğine dair net bilgiye ulaşılmasının olanaksız olduğu, Her iki taraf kayıtlarınca doğrulanan hesaplara göre; davacının davalıdan alacağı tutarın 39.307,74 TL olduğu, 5 Adet Faturanın Kabul Edildiği Taktirde davacının davalıdan alacağı tutar 49.953,94 TL olduğu,
Kök Raporumuzda belirtilen denkleştirme işlemleri yapıldığında davacının davalıdan alacağı tutar 51.954,01 TL olduğu, Faturalara konu mal ve hizmet alımına ilişkin olarak, ilgili işlemlerin Otomotiv Uzmanlığı kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinden, nitelik yönünden değerlendirme yapılamadığı,
Kanaatine ulaşmak mümkün olup,
Takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere arz ederim…” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
1-Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı alacağa ilişkin başlatılan takibe yapılan itirazın iptali davasıdır. Yargılama sırasında davacı vekili tarafından dava tam olarak ıslah edilerek alacak davasına dönüşmüş olup yargılamaya alacak davası olarak devam olunmuştur.
2-Davacı vekili dava dilekçesinde davacı ile davalı arasında davalı şirkete ait araçların onarımlarının yapılmasından kaynaklanan alacak-borç ilişkisi oluştuğunu, açık hesap şeklinde süren ticari ilişkide davacının icra takibine konu miktar kadar alacaklı olduğunu ileri sürmüştür.
3-Davalı vekili cevap dilekçesinde davalı tarafın davacı ile olan ticari ilişkisinde araç onarımlarından kaynaklanan faturaları süresinde tam olarak ödemiş olduğunu, … plaka sayılı aracın davacı nezdinde onarımından sonra yeniden arıza yapması üzerine davacıya teslim edildiğini ancak teslimat sonrası aracın tekrar davalıya iade edilmediğini, davalının bu aracın teslimini davacıdan talep etmesine rağmen davacının aracı teslim etmediğini, bu konuda İzmir C.Başsavcılığı’nın … Soruşturma sayılı dosyasında soruşturmanın devam ettiğini ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
4-Mahkememizce İzmir C.Başsavcılığı’nın … Sor. Sayılı dosyası dosya arasına celb edilmiş ve incelenmesinde taraflar arasındaki ticari ilişkiden dolayı davacıya teslim edilen bir aracın davalıya iade edilip edilmemesine yönelik olarak soruşturma yürütüldüğü görülmüştür. Davalı tarafça açıkça takas-mahsup defi ileri sürülmediği ve doğrudan davacının alacağını oluşturan bir uyuşmazlığa ilişkin soruşturma yürütülmediği gözetilerek ceza yargılaması sonucu beklenilmemiştir.
5-Dava konusu alacak eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davacı tarafça gerçekleştirildiği ileri sürülen onarımlardan dolayı düzenlenen faturalardan kaynaklanan alacakların ödenmediği ileri sürülmektedir.
Kural olarak alacaklı, alacağın kaynağını oluşturan fatura içeriğinde yer alan mal veya hizmetin davalı borçluya verildiğini ispat külfeti altındadır. Alacaklı bu husustaki ispatı imzalı fatura veya sevk irsaliyesi ile sağlayabileceği gibi mal veya hizmetin borçluya verildiğini ispat eden diğer yazılı, görsel delillerle ispat edebilebilir. Yine kendi ticari defterlerinde lehine olan kayıtların davalı ticari defterleri ile doğrulanması veya davalının ticari defterlerini ibraz etmemiş olması halinde de alacağın varlığı ispat olunabilir. Zira Yargıtay’ın artık istikrar kazanmış uygulamasına göre bir tacirin ticari defterlerine bir faturayı kaydetmiş olması, fatura içeriği mal veya hizmetin kendisine sağlandığının ispatı olarak kabul edilmektedir.
Mahkememizce davacıya ait ticari defterler ve davalıya ait ticari defterler ayrı ayrı incelenmiş ve bu hususta düzenlenen SMMM bilirkişi raporlarına göre;
-Davacının ticari defterleri itibariyle davacı alacağı 54.665,01-TL,
-Davalının ticari defterleri itibariyle davacı alacağı 45.602,14-TL,
Olduğu görülmüştür.
Mahkememizce yapılan inceleme ve değerlendirmede davacının ticari defter ve kayıtlarında yer alan faturaların davalı ticari defterlerinde 45.602,15-TL miktarda kayıtlı olduğu, her iki tarafın ticari defterleri arasında 9.062,87-TL tutarlı fark bulunduğu görülmüştür.
Davacı ticari defterlerinde kayıtlı olmasına rağmen davalı ticari defterlerinde kayıt altına alınmayan;
A-31/12/2018 tarihli 3.700,00-TL tutarlı,
B-20/08/2020 tarihli 4.386,00-TL tutarlı,
C-15/11/2021 tarihli 970,20-TL tutarlı,
D-09/12/2021 tarihli 1.035,00-TL tutarlı,
E-17/12/2021 tarihli 105,00-TL tutarlı,
Olmak üzere toplam 5 faturadan dolayı davacının alacaklı kabul edilebilmesi için bu fatura içeriği mal veya hizmetin davalıya verildiğinin ispatı gerekmektedir. Davacı tarafça bu hususta sunulan imzalı bir belge bulunmadığından fatura içeriği mal veya hizmetin davalıya sağlandığının ispat edilemediği kabul edilmiş ve bu faturalar davacı lehine alacak hesaplamasında değerlendirilmemiştir.
Davacı tarafça dosyaya sunulan fatura ve servis formlarında davalı adına atılmış bir imza bulunmadığı, faturalardan dolayı davacının ancak davalı ticari defterleriyle doğrulanan ve davalı ticari defterlerinde kayıt altına alınmış olan miktarlar itibariyle alacağının varlığını ispat edebildiği gözetilerek davacının davalı ticari defterlerinde kayıtlı bulunan faturalardan dolayı 45.602,14-TL tutarında fatura alacağı bulunduğu belirlenmiştir. Ancak, davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı halde davacı ticari defterlerinde kayıtlı bulunan 3 adet ödeme, 1 adet mükerrer işlenen fatura ve davalı tarafça banka dekontu ile ödemesi ispat edilen 2.000,00-TL’nin bu alacak miktarından mahsubu gerekmektedir. Buna göre, davacının ticari defterlerinde kayıtlı bulunan;
07/01/2019 tarihli 450,00-TL bedelli ödeme,
07/01/2019 tarihli 850,00-TL bedelli ödeme,
05/01/2019 tarihli 2.400,00-TL bedelli ödeme,
01/03/2021 tarihli 46807 nolu 594,40-TL bedelli mükerrer fatura,
04/07/2020 tarihli 2.000,00-TL bedelli ödeme ödeme,
Olmak üzere toplam 6.294,40-TL’nin davalı defterlerinden tespit edilen alacak miktarından mahsubu sonrası davacının bakiye 39.307,74-TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere tarafların ticari defterlerinde kayıtlı bulunan ve birbirini doğrulayan 45.602,14-TL alacak miktarından, davacının tek taraflı kayıt altına alınan ödemeleri davalı lehine delil kabul edilmesiyle, mükerrer kayıtlı faturanın mahsubu ve ayrıca 2.000,00-TL tutarlı ödemenin mahsubu sonrasında davacının bakiye 39.307,74-TL alacağını ispat ettiği değerlendirilmiştir. Yargılama sırasında davacı tarafça ıslah yoluyla dava türü alacak davasına çevrilmiş olup ıslah sonrasında alacak hükmü kurulmuştur.
6-Davacı tarafça temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmesi talep edilmiş ise de, taraflar arasında süren ticari ilişkide belirli vade niteliğinde bir tarih bulunmadığı, açık hesap şeklinde süren ticari ilişkide ayrıca bir temerrüt olgusu gerçekleşmeksizin temerrüt faizi talep edilemeyeceği, davacının başlattığı İzmir …İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra takibi ile birlikte temerrüt gerçekleştiği gözetilmek suretiyle taleple bağlı kalınarak 19/01/2022 tarihinden itibaren ticari temerrüt faizine hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, 39.307,74-TL alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, alacak miktarına 19/01/2022 tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi işletilmesine, fazlasına dair istemin reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.685,11-TL harçtan peşin olarak alınan 80,70-TL harç ile ıslah harcı olarak yatırılan 836,01-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.768,40-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen miktar üzerinden davalı yararına takdir edilen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 80,70-TL ile ıslah harcı olarak yatırılan 836,01-TL toplamı 916,71‬-TL harcın davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça sarf edilen 80,70.-TL başvuru harcı ile 90,00.-TL posta ve tebligat ücreti, 1.150,00.-TL bilirkişi ücreti olarak sarf edilen toplam 1.320,7‬0-TL yargılama giderinin, davanın ret ve kabul oranına göre 1.039,23-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafça sarf edilen 69,50.-TL posta ve tebligat ücreti olan yargılama giderinin, davanın ret ve kabul oranına göre 14,81-TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve resen ilgili taraflara iadesine,
9-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından karşılandığı anlaşılan 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul ve ret oranında hesaplanan 1.227,53-TL’sinin davalıdan, 332,47‬-TL’sinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına, bu hususta harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize bir dilekçe verilmesi veya tutanağa geçirilmek kaydıyla mahkememiz zabıt katibine beyanda bulunmak ve bu beyanın mahkememiz Hakimi tarafından onaylanması sureti ile istinaf kanun yoluna gidilebileceği, yasal süre içinde istinaf kanun yoluna başvurulmadığı takdirde kararımızın kesinleşeceği, yasal sürede istinaf kanun yoluna gidilmesi halinde dosyanın ilgili İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne istinaf konusunda karar verilmek üzere gönderileceği açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/07/2023
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”