Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/272 E. 2022/249 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/272 Esas
KARAR NO : 2022/249

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ : 29/03/2022
KARAR TARİHİ : 31/03/2022

Davacı vekili tarafından Mahkememizde açılan Zayi Çek iptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde; müvekkili şirket tarafından Türkiye Halk Bankası Buca Şubesi ile devam eden ticari kredi alış veriş ilişkisi nedeniyle 2013 yılında şirket adına düzenlenip basılmış içerisinde …….no.lu çek yapraklarının da bulunduğu çek karnesinin teslim alındığını, ancak bu çeklerden numaraları bildirilen çek yapraklarının hiç bir şekilde keşide edilmediğini ya da keşide edilme üzere yazıldıktan sonra iptal edilerek bankaya iade edilmek üzere bir kenara ayrıldığını, bu çek yapraklarının hala iade edilmemiş olduğunu, Türkiye Halk Bankası Buca Şubesi tarafından müvekkili şirketten iade edilmeyen çek yaprakları ile ilgili aranması ve eski dönem kredi evraklarının (KGS) kapatılması sırasında kullanılmayan çek yapraklarının iadesinin zorunlu olduğunun bildirilmesi üzerine öğrenildiğini, hala bulunamayan çek yapraklarının kaybolmuş olma ihtimalinin çok yüksek olduğunu, bu nedenlerle dava konusu Türkiye Halk Bankası Buca Şubesi tarafından müvekkili şirkete teslim olunan çek karnesi içinden koparılarak kullanılmayıp kayıp olmuş bulunan ……… no.lu çek yapraklarının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
1-Çek iptali davası poliçe hakkında düzenlenen hükümlere tabi olup, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 757 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.
“MADDE 757- (1) İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebilir.
(2) Mahkeme, ödemeyi meneden kararında muhataba, vadenin gelmesi üzerine poliçe bedelini tevdi etmeye izin verir ve tevdi yerini gösterir.”
“MADDE 758- (1) Poliçeyi eline geçiren kişi bilindiği takdirde, mahkeme, dilekçe sahibine iade davası açması için uygun bir süre verir.
(2) Dilekçe sahibi verilen süre içinde davayı açmazsa, mahkeme, muhatap hakkındaki ödeme yasağını kaldırır.”
“MADDE 759- (1) Poliçeyi eline geçiren kişi bilinmiyorsa, poliçenin iptaline karar verilmesi istenebilir.
(2) İptal isteminde bulunan kişi, poliçe elinde iken zıyaa uğradığını inandırıcı bir şekilde gösteren delilleri mahkemeye sağlamak ve senedin bir suretini ibraz etmek veya senedin esas içeriği hakkında bilgi vermekle yükümlüdür.”
“MADDE 760- (1) Mahkeme, dilekçe sahibinin, poliçe elinde iken zıyaa uğradığına dair verdiği açıklamaları inandırıcı bulursa, verilecek ilanla, poliçeyi eline geçireni, poliçeyi belirli bir süre içinde getirmeye davet ve aksi takdirde poliçenin iptaline karar vereceğini ihtar eder.
MADDE 762- (1) Poliçenin getirilmesine ilişkin ilan, 35 inci maddede yazılı gazete ile üç defa yapılır.
(2) Özellik gösteren olaylarda, mahkeme, uygun göreceği daha başka ilan önlemlerine de başvurabilir”
2-Çek iptali davası hasımsız dava niteliğinde olup, 3. kişiler açısından kesin hüküm doğurmadığından, mahkemece iptal kararı verilse dahi yasal çerçevede çeki elinde bulunduran kişi henüz ödeme yapmamış keşideci, lehtar veya kendisinden önceki cirantalara müracaat edebilir. Alınan iptal kararı da meşru hamilin senetten kaynaklanan haklarını sona erdirmez. Senedi kaybeden hamilin mahkemeden alacağı iptal kararı, seneti elinde bulunduran kişi meşru hamil ise sorumluluktan kurtarmaz. Ayrıca iptal kararı verilmemiş olması da, davacının ileride gerçekleşmesi muhtemel haksız takipte menfi tespit davası açmasına engel olmaz. Yasa koyucunun iptal davasına gerek duymasının nedeni; iptal kararı sonrası hakkın hamil tarafından senetsiz tahsilini veya yeni bir senet düzenlenmesini sağlamak (TTK’nun 652)iyi niyetle, iptal kararı getiren hamile ödeme yapan borçluyu, seneti ele geçiren üçüncü kişilere karşı senetten kaynaklanan borç nedeniyle sorumluluktan kurtarmaktır.
3-Somut olayda dava dilekçesinde davacıya ait, keşide edilmeyen 3 adet çek yaprağının bulunduğu çek karnesinin kaybedildiği beyan edilmiştir.
Dosya kapsamından davacı meşru hamil olmadığı gibi iptali talep edilen çek yapraklarının çekte bulunması gereken zorunlu unsurları ihtiva etmediği, çeklerin henüz doldurulmamış olmakla kıymetli evrak vasfını haiz olmadığı anlaşılmıştır. Bir diğer taraftan davacı çek karnesi sahibi olup boş çek yaprakları doldurulmuş olsa dahi talep konusu çeklerin bizzat keşidecisi konumunda olacaktır. Gerek TTK’da keşideciye iptal davası açma hakkı tanınmamış olması gerekse talep konusu çeklerin henüz kıymetli evrak sıfatını haiz olmadığı hususları birlikte gözetildiğinde davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70-TL harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve resen davacıya iadesine,
Gerekçeli kararın davacıya tebliğinden itibaren iki haftalık yasal İstinaf süresi içinde İstinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu karar verildi. 31/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır