Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/252 E. 2023/70 K. 02.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/252 Esas
KARAR NO : 2023/70
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 22/03/2022
KARAR TARİHİ : 02/02/2023
YAZIM TARİHİ : 02/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil davacı şirket tarafından, davalı … Lojistik Ticaret Anonim Şirketine
verdiği lojistik hizmeti gereği nakliye bedeli olarak KDV ile birlikte …-TL bedelli e- fatura düzenlenip ve davalı şirkete iletildiğini, fatura bedelinin ödenmesi için uzun zaman beklenilmesine rağmen ödeme yapılmayınca, bakiye …-TL tutarındaki asıl alacak ve ferilerine istinaden davalı (borçlu) … Lojistik Ticaret Anonim Şirketi aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, icra dosyasından davalı şirkete tebliğ edilen ödeme emri üzerine davalı (Borçlu) vekili tarafından … tarihinde asıl alacağa ve işlemiş faize itiraz edilip ve takibin durdurulmuş olduğunu, Türk Ticaret Kanunu’nun 21. maddesinin ikinci fıkrasına göre, bir fatura alan kişinin, aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriğini kabul etmiş sayılacağını, davalı şirketin tacir olup, taraflar arasındaki ilişkinin de ticari ilişkiden kaynaklanmakta olduğunu, davalı şirketin faturayı e-posta yoluyla tebliğ almış ve kayıtlarına işleyip bağlı bulunduğu vergi dairesine de bildirdiğini, o halde fatura içeriğine itiraz edilmemiş olup, davalı tarafın fatura içeriğini açıkca kabul etmiş olduğunu, dolayısıyla tarafımızca icra takibi açıldıktan sonra böyle bir borcun olmadığını öne sürmelerinin doğru olmayıp hiçbir şekilde kabul etmediklerini, davalı tarafın dava öncesi arabulucuk sürecinde de anlaşmak için tarafımıza …-TL gibi bir bedel teklif ettiğini, bu durumun davalının fatura içeriğini kabul ettiğini ama süreci uzatmaya çalıştığını göstermekte olduğunu, ticari uyuşmazlıklarda arabuluculuk müessesesi dava şartı olduğundan dolayı arabuluculuk görüşmelerine başlandığını ve … tarihli son tutanak düzenlendiğini, arabuluculuk son tutanağına göre tarafların anlaşamamış olduğunu, yukarıda belirtilen nedenlerle, davanın kabulü ile davalının haksız, yersiz ve kötü niyetli olarak ….İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasındaki takibe yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, dava konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı müvekkil şirkete verilmesine, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep ettikleri görülmüştür.
Dava dilekçesinin davalıya tebliğ edildiği, herhangi bir cevap verilmediği görüldü.
Dava, taşıma sözleşmesinden kaynaklanan fatura alacağının tahsili için başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taşıma sözleşmesinde davacı taşıyan, davalı taşıtandır. Taşıma sözleşmesi, taşıyıcının eşya veya yolcu taşıma işini üstlendiği, taşıtanın ise bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir. Taşıma sözleşmesinde kural olarak davacı taşıyıcı , sözleşme ve yasaya uygun gerçekleştirdiği taşıma hizmetini, davalı ise yaptığı ödemeleri kanıtlamakla yükümlüdür.
Davacı taşıma işini yerine getirdiğini, kısmi ödeme aldığını ancak bakiye alacağın ödenmediğini iddia etmekte davalı tarafın ise iddiaya karşılık bir savunması bulunmamaktadır.
Davaya konu … İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine 1 adet fatura bedelinden (nakliye açıklamalı) bakiye kalan …- TL’ nin talep edildiği, ödeme emrinin davalı/ borçluya tebliğ edildiği, davalı tarafından ödeme emrine itiraz edildiği ve itiraz üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Dava bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığından işin esasına geçilmiştir.
Dosyanın taraflarına ticari defterlerinin ibrazı için kesin mehil verilmiş olup, davalılar ihtaratlı davetiyeye rağmen süresinde ticari defterleri ibraz etmediğinden yalnızca davacı tarafın defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Davacı tarafın incelenen ticari defterlerine göre bilirkişiden alınan raporun sonuç kısmında; “2021 yılına ait incelemeye sunulan ticari defterlerin 213 sayılı VUK. 221. ve 222. maddeleri uyarınca ve 6102 sayılı TTK’nun 64/3. maddesi uyarınca noter açılış onaylarının süresinde yaptırıldığı, 6100 sayılı H.M.K 222. Maddesine göre delil vasfı
değerlendirmesinin takdiri Sayın Mahkeme’nizde olmak üzere; 6102 sayılı T.T.K 64/3. maddesi uyarınca yapılması gereken kapanış tasdikinin 2021 yılı yevmiye defteri için süresinde yaptırıldığı, incelenen defterlerin usulüne uygun tutulduğu ve birbirini doğruladığı, davacının davalıya düzenlediği takibe konu … tarih … nolu … TL tutarlı faturanın davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının … tarihinde … TL ve … tarihinde … TL olmak üzere toplam … TL ödemede bulunduğu, bu ödemelerin takibe konu fatura tarihinden sonra yapılması nedeniyle takip konusu faturaya istinaden yapılmış olduğu ve ödemelerin takibe konu fatura tutarından tenzil edilmesi ile takip tarihi itibariyle davacının davalıdan … TL alacağının kaldığı, ancak taleple bağlılık ilkesi gereği davacının takipteki asıl alacak talebinin … TL olduğu, işlemiş faize ilişkin yapılan incelemede, davacının takipte … TL tutarında işlemiş faiz talebinin bulunduğu, dosya kapsamında yapılan incelemede davalıya gönderilmiş bir ihtarname bulunmadığı, temerrüt şartlarına ilişkin takdirin sayın mahkemenizde olduğu, davacının davalıya 2021/8.ayda, takibe konu fatura dışında iki adet fatura daha düzenlediğinin davacı ticari defter kayıtlarından tespit edildiği, bu üç faturanın kdv hariç
tutarı olan … TL nin dosyada bulunan davalıya ait 2021/8.dönem BA formu ile beyan edildiği tespit edilmiştir.” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Bilindiği üzere; mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (HMK m. 222/1) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. (HMK m. 222/2) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. (Ek cümle: 22.07.2020 – 7251 S.K./23. Md) Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz. (HMK m. 222/3) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. (HMK m. 222/4) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır. (HMK m. 222/5)Bu kapsamda ticari defterlerin sahibi lehine delil olması için kural olarak işin ticari olması, her iki tarafın tacir olması ve iki tarafında ticari defterlerinin incelenmesi ya da belirli şartlara göre tek başına ona dayanması gerekir.
Tüm bu nedenler ile; alacağa dayanak faturanın davalının ticari defterlerine kayıtlı olup olmadığı ticari defterler ibraz edilmediğinden tespit edilememiş ise de, davalı tarafın takip konusu faturayı vergi dairesine beyan ettiği, davalı tarafın taşıma işleminin gereği gibi yapılmadığına yönelik savunmasının bulunmaması ile 6100 sayılı HMK’nın 222. maddesinin üçüncü fıkrasında 7251 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 23. maddesi ile yapılan değişiklikte gözetildiğinde davacı tarafın faturaya konu taşıma işlemini yerine getirdiği sonucuna ulaşılarak davanın kabulüne, dava konusu takip dosyasının dayanağı faturaya dayandığından alacak likit olarak değerlendirilerek davacı lehine de tazminata hükmedilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; …. İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı takip dosyasına davalı/borçlunun yapmış olduğu itirazın asıl alacak üzerinden iptaline, takibin … TL (asıl alacak) üzerinden devamına,
2-Davalı/borçlu itirazında haksız ve kötü niyetli bulunduğundan kabul edilen miktarının %20 si oranında hesap edilen icra inkar tazminatı olan … TL’ nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 4.235,22 TL karar ve ilam harcının yatan 724,45 TL peşin harç tan mahsubu ile eksik kalan 3.510,77TL’ nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Yargılama sırasında davacı tarafından yatırılan ve harcanan 724,45 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı, 161,50 TL posta ve diğer giderler ile 1.000,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.966,65 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir edilen 9.920,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-6325 sayılı HUAK uyarınca, suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.560,00 TL arabuluculuk giderinin davalıdan alınarak Hazine’ ye irat kaydına,
7-Yargılama sonucunda ve re’sen yapılacak gider olmadığı takdirde, gerekirse re’sen yapılacak gider de mahsup edilmek ve 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesine hitaben mahkememize verilecek istinaf dilekçesi ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/02/2023

Katip …
E-imzalıdır.

Hakim …
E-imzalıdır.
BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”