Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/240 E. 2022/520 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/240
KARAR NO : 2022/520

DAVA : İtirazın İptali (Komisyonculuk Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/03/2022
KARAR TARİHİ : 30/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Komisyonculuk Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili Mahkememize verdiği dilekçe ile; müvekkili … …’un, … … Estetik Plastik Cerrahi Merkezi’nin sahibi olduğunu aynı zamanda merkezinde doktorluk mesleğine devam ettiğini, müvekkilinin, dava dışı … … ile … …’in maliki olduğu … …No:…/… D:… …/İZMİR adresinde bulunan taşınmazı muayenehane ve güzellik bakım merkezi olarak kullanmak amacıya kiralamak istediğini, malikler ile kira sözleşmesi görüşmeleri yapıldığını ve kira sözleşmesi şartları üzerinde tarafların mutabık kaldığını, dava dışı taşınmaz maliklerinin taşınmazı davalı şirket tarafından kiraya verildiğinden kira sözleşmesinin kurulacağına olan inançla davalı şirkete de 10.620,00 TL ödeme yapıldığını, taşınmazın kiralanması halinde, güzellik ve bakım merkezi olarak kullanılacağı hem maliklere hem de davalıya iletildiğini, Davalı tarafından taşınmazın kiralanan amaca uygun niteliklere sahip olduğu, güzellik ve bakım merkezi olarak faaliyete geçebileceği ve resmi kurumlardan alınması gereken izinlerin alınmasında bir problem yaşanmayacağı bildirildiğini, bu çerçevede kira sözleşmesine şayet kira sözleşmesi imzalandıktan sonra yasal izinlerin ve işyeri ruhsatının alınamaması ve işyerinin faaliyete geçememesi halinde kiracının taşınmazı kiralamaktan vazgeçebileceği ve o tarihe kadar ödenen kira bedelleri ile güvence bedelinin müvekkile iade edileceği hususunda taraflar mutabık kaldığını, ancak daha sonra Belediye ruhsat ve denetim biriminin yerinde yaptığı inceleme ile taşınmaza ruhsat verilemeyeceğinin anlaşıldığını, dava dışı malikler tarafından alınan tüm bedellerin müvekkile iade edildiğini, Ancak davalı tarafından müvekkile gönderilen mesaj ile davalının emlak firması olarak üzerine düşeni yaptığından bahisle ödenen komisyonun kazanılmış bir hak olarak düşünülmesi gerektiği bildirilerek bedel iadesi yapılmayacağı iletilildiğini, müvekkilinin kurulmamış bir sözleşme nedeniyle ve kurulmamasında kendisine herhangi bir kusurun izafe edilmeyeceği halde davalıya sözleşmenin yapılacağına olan inancıyla 10.620,00 TL ücret ödediğin, söz konusu bedelin davalıdan tahsili için İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… E. sayılı dosyası ile davalı hakkında icra takibine başlandığını, ve davalının kötüniyetli itirazı ile İcra Müdürlüğünce takibin durmasına karar verildiğini, bu nedenlerle davalının itirazın iptaline ve takibin devamına, davalının haksız itirazı nedeni ile takip çıkışının %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiş olmakla yapılan açık yargılama sonunda;
GEREKÇE: Davalı vekili sunduğu cevap dilekçesinde; sunulan hizmet neticesinde kiralama işlemi gerçekleştiğini, 08.10.2021 ‘de kira sözleşmesi imzalandığını, anahtarın davacıya teslim edildiğini, davacı tarafın tamamen kendi istek ve iradesiyle komisyon bedeli, müvekkil davalının hesabına yatırıldığını, söz konusu işyerinin faaliyeti için tüm kat maliklerinden muvafakat alınması işlemleri kiralayana ait olduğu halde bu işlemleri tek tek davalı müvekkilinin yaptığını, Sözleşme imzalandıktan ve komisyon bedeli alındıktan sonrada davalının çalışmaya devam ettiğini, ,bu muvafakatnamenin alınması işlemlerini bizzat davalının yaptığını, müvekkilinin emlak danışmanlığı yaptığını, davacının ise doktor olarak mesleği gereği bir yerin kendi iştigal konusuna ve ona dair yönetmeliklere uygun olup olmayacağına dair bilgiye kendisinin sahip olması ya da en azından kendisinin araştırması gerektiğini, bir emlak danışmanının, bir mecurun her mesleğe dair uygunluğu bilmesi – bilebilmesinin kendisinden beklenemeyeceğini, ancak buna rağmen davalı müvekkilinin, mecurla ilgili belediye ruhsat işi ile ilgili olarak da edindiği bilgi ve belgeleri davacı ile paylaştığını, bu hususlarla ilgili olarak davacının asistanı ile whatsapp yazışmalarında paylaşımların bulunduğunu, 08.10.2021 tarihinde kira sözleşmesi imzalandığını ve anahtarın davacıya teslim olunduğunu, hatta, davalı müvekilden cam giydirme için firma ismi sorulmuş, mecurun camları “… … Estetik Kliniği” yazılı stickerlar yapıştırıldığını, Kira sözleşmesinin kurulmadığı, yönündeki iddia gerçek dışı olduğunu, sözleşmenin kurulduğunu, ancak daha sonra davacının vazgeçtiğini, Kurulan kira sözleşmesinin devamının gelmemiş olmasının sadece kira sözleşmesinin taraflarını bağlayacağını, Bu durumda müvekkili davalının emeklerinin karşılığı olarak almış olduğu ücreti iade etmesi söz konusu olursa burada hakkaniyete aykırılık olacağını, müvekkili davalının üstüne düşen görevi sonuna kadar yerine getirdiğini, komisyon bedelinde de büyük bir indirim uyguladığını, davanın reddine ve %20 den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı takip dosyası, kira sözleşmesi, davacının … hesabından taşınmaz maliklerine ödenen depozito bedellerine ilişkin banka dekontları, malikler tarafından davacıya iade edilmesine dair dekontlar, dosya içerisinde mevcuttur.
Davacı taraf dava dilekçesinde kiralanan taşınmazdan beklenen faydayı sağlamaya yönelik ayıp nedeni ile davalı emlak şirketine ödediği komisyon bedelini iade istemektedir.
Dosya kapsamı ve tarafların dilekçelerdeki kabullerine göre, doktor olan davacının dava dışı maliklerin estetik merkezi olarak kullanmak üzere mecuru kiraladığı, kira sözleşmesinin imzalandığı, anahtarının davacıya teslim edildiği sabittir.
Mecurun İş yeri olarak kullanımı için belediyeye başvurulduğunda teknik nedenlerle belediyeden ruhsat alınamayacağı, bu nedenlerle davacının iş yerini kullanmaktan vazgeçtiği anlaşılmaktadır.
Kira sözleşmesinin imzalanması ile birlikte davacı taraf depozito bedellerini maliklere banka vasıtası ile göndermiş, KDV dahil 10.620,00 TL komisyon bedelini davalı emlak şirketine ödediği sabittir. Bu durumda artık kira sözleşmesinin imzalanması ile birlikte karşılıklı olarak kira sözleşmesinin taraflarının edimlerini yerine getirdikleri görülmüş, kira sözleşmesinin yürürlüğe girdiği tespit edilmiştir. Kira ilişkisinin doğmasına aracılık eden davalının da kira sözleşmesinin imzalanması ile birlikte edimini yerine getirmiş olduğu, hatta sunulan Watsap yazışmalarında davalının yalnızca kira sözleşmesine aracılık etmediği, bunun yanında işyeri olarak kullanımına ilişkin belediye işlerini de takip ettiği, davacının asistanı ile bilgi paylaşımında bulunduğu görülmektedir. Davalının emlak komisyoncusu olduğu, doktorluk ya da estetik merkezine uygunluğunu araştırıp ruhsat problemlerini çözme gibi bir yükümlülüğünün bulunmadığı, bu işi takibe ilişkin davanın tarafları arasında bir sözleşme bulunmadığı gibi, ruhsat alınamadığı takdirde ödenen komisyon bedelinin davacıya iade edileceğine dair taraflar arasında yazılı bir sözleşmenin dosyaya sunulmadığı, davalının edimlerini yerine getirdiği, geçerli olan kira sözlemesinden vazgeçilmesinin yalnızca kira sözleşmesinin taraflarını bağlayacağından davacının komisyon bedelini iade talep etmesinin yerinde olmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE dair,
Karar ve ilam harcı olan 80,70.-TL harcın peşin alınan 128,27.-TL harçtan mahsubu ile bakiye artan harç olan 47,57‬.-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından karşılandığı anlaşılan 1.320,00.-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına, bu hususta harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Davacının yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı taraf kendini bir vekille temsil ettirdiğinden avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesap edilen ve takdir olunan 5.100,00.- TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Kullanılmayan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal istinaf süresi içinde, İstinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 30/06/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”