Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/225 E. 2022/529 K. 06.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/225
KARAR NO : 2022/529

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/03/2022
KARAR TARİHİ : 06/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili, dava dilekçesi ve duruşmalarda özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında akdedilen sözleşme kapsamında, müvekkilinin davalı şirkete sistem kurulumu ve sistemin çalışmasına ilişkin eğitim hizmeti sunulması edimlerini, davalı tarafından kararlaştırılan 94.000-Euro+KDV yi ödemeyi taahhüt ettiğini, müvekkili tarafından sistemin davalı şirkete ait işletmede kurulumunun yapıldığını, eğitim hizmetlerine başlanıldığı, sistemde beklenen üretim artışına paralel olarak %77,09 oranında programda başarı elde edildiği ve eğitimin devam ettiği sırada, davalı tarafın 09/08/2021 tarihli mail ile projeyi durdurduğunu müvekkile bildirdiğini, sistemin başarıya ulaştığını, bu nedenle davalı şirketin ödül dahi aldığını, ancak sözleşmede kararlaştırılan bedelin 42.900-Euro nun ödendiğini, ancak bakiye kısmın ödenmediğini, ödenmeyen 43.800-Euro alacağın tahsili amacıyla İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı takip dosyası ile davalı borçlu şirket hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığını, takibe süresinde yapılan itiraz ile takibin durduğunu beyan ile, davalı borçlu şirketin icra takibine, icra dairesinin yetkisine ve borca yapmış olduğu itirazının iptali ile takibin 595.136,88-TL alacağın takip tarihinden itibaren reeskont avans faizi uygulanmak sureti ile devamına, alacağın %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmalarda özetle; icra takibinde Bolu İcra Dairesi’nin yetkili olduğunu, İzmir İcra Dairesi’nin takipte yetkili olmadığını, bu nedenle davanın reddi gerektiğini, yine taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca, davalı tarafça kurulan sistemin kurulumu ile birlikte sonuçlarının hemen görüleceği iddia ve teklif edilmesine karşılık, yapılan eğitimde de herhangi bir yarar sağlanmadığı, çalışanlarca bildirilmesi ve sistemin öngörülen üretim ve gelir artışına sebebiyet vermediğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
DELİLLER :Davacı iddiasını ispata yönelik olarak; İzmir ….İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyası ve takibe yapılan itiraz, Arabuluculuk Daire Başkanlığının …/… numaralı dosyası, taraflar arasında akdedilmiş olan 31.03.2021 tarihli gizlilik sözleşmesi, taraflar arasında akdedilmiş olan 25.03.2021 tarihli iş sözleşmesi, davalı fabrika sürücü kayıtları, sosyal medya hesaplarında yapılan yayınlar, tanık beyanları, bilirkişi incelemesi, tarafların defter ve belgeleri, taraflar arasında yapılan mail yazışmaları karşı taraf delillerine karşı delil bildirme hakları saklı kalmak kaydı ile yemin dahil her türlü delile dayandığı görülmüştür.
Davalı vekili savunmasını ve iddialarını ispat yönünde; müvekkil şirket ticari defter ve kayıtları, 25.03.2021 tarihli … Sözleşmesi ile eki ve ayrılmaz parçası olan … Sunumu, İzmir …. İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı dosyası, tanık beyanları, keşif ve bilirkişi incelemesi,04.04.2022 tarihli Özel Amaçlı Yeminli Mali Müşavir Raporu, İstanbul Teknik Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. …’lı tarafından düzenlenen “Uzman Görüşü” Raporu, Yargıtay kararları ve sair sunulabilecek her türlü kanuni delillere dayandığı görülmüştür.
İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı takip dosyasının tetkikinde; davacı alacaklı … Mühendislik Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’nin toplam 595.136,88-TL alacağın ilamsız icra yolu ile davalı borçlu … Tekstil Ürünleri Sanayi Ve Dış Ticaret Anonim Şirketi’nden tahsili talebinde bulunduğu, ödeme emrinin davalı borçlu şirkete 21/12/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu vekilinin 21/12/2021 tarihli itiraz dilekçesi ile takipte İzmir İcra Dairesi’nin yetkili olmadığı, yetkili icra dairesinin Bolu İcra Müdürlüğü olduğunu, davacı alacaklı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığını beyanla, takibe, borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, süresinde yapılan itiraza binaen takibin durdurulduğu görülmüştür.
DEĞERLENDİRME :Dava; eser ve ticari hizmet alım sözleşmesinden doğan alacağa dair başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, eser ve ticari hizmet alım sözleşmesinden doğan, alacağa dair başlatılan icra takibinde İzmir İcra Müdürlüğü’nün yetkili olup olmadığı, davacının sözleşme kapsamında üstlendiği edimlerini ve taahhütlerini yerine getirip getirmediği, bu kapsamda davalı şirketten alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise ne miktarda alacaklı olduğu noktasında toplandığı,
İİK nun 67. Maddesi uyarınca; açılan itirazın iptali davalarında, mahkemenin yetkisine itiraz edilsin, edilmesin, öncelikle icra dairesinin yetkisine yapılan itirazın incelenmesi gerektiği, davalı borçlu şirket vekilinin icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, tacir olan tarafların yetki sözleşmesi yaptıkları iddia ve ispat olunmadığından, icra takibinde yetkili icra dairesi İİK nun 50. Maddesi yollaması ile 6100 sayılı HMK nun 7. maddesi uyarınca genel yetkisi icra dairesi davalının yerleşim yeri Bolu İcra Dairesi ile yine 6100 sayılı HMK nun 10. Maddesine göre, sözleşmenin ifa edileceği yer icra dairesinin yetkili icra dairesi olduğu, taraflar arasındaki eser ve ticari hizmet alım sözleşmesi niteliği itibarı ile iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerden olup, karşılıklı edimleri içerdiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacının üstlendiği edimleri yerine getirip getirmediği, bu kapsamda davalıdan alacaklı olup olmadığı noktasında toplandığı, sözleşme kapsamında davacının üstlendiği sistemin kurulumu ve hizmetin sunulmasına dair borcun ifa yeri davalının işletmesinin bulunduğu Bolu ili olup, iş bu nedenle davalı borçlunun icra dairesinin yetkisine yapmış olduğu itirazında haklı olduğu, takipte İzmir icra dairesinin yetkili olmadığı, itirazın iptali istemine ilişkin davada, takibin yetkili icra dairesinde başlatılmış olması özel dava şartı niteliğinde bulunduğundan, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıda yazılı hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi HMK 294/4 mad. gereğince bir ay içinde açıklandığı üzere;
Davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine,
Davacı tarafça peşin yatırılan 7.187,78-TL harçtan 80,70-TL maktu red karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 7.107,08‬-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Avukatlık asgari ücret tarifesine göre hesap edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafça peşin yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davalı tarafça peşin yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
Ticari hukuk uyuşmazlıklarında dava şartı olan arabuluculuk görüşmeleri kapsamında, arabulucuya ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.06/07/2022

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır