Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/219 E. 2023/550 K. 20.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/219 Esas
KARAR NO : 2023/550
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/05/2017
KARAR TARİHİ : 20/06/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize verdiği dilekçe ile; 25.08.2016 tarihinde Sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile seyir halinde iken müvekkili… sevk ve idaresindeki… plakalı araç ile çarpışması neticesinde çift yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, … Plakalı aracın davalı … Sigorta Kooperatifinde’de … poliçe numarasıyla sigortalandırıldığını, davalıya başvuru yapıldığını, bu kapsamda … numaralı dosya oluşturulduğunu, ve kısmi ödeme yapıldığını, müvekkilinin haksız fiilden kaynaklanan zararının karşılanması için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ve başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle beraber hesap bilirkişi raporu çıktıktan sonra talep hakkını yükseltme hakları saklı kalmak kaydıyla tedavi giderleri ve sürekli ve geçici işgöremezlik nedeniyle müvekkili… için 500 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline, karar verilmesini talep etmiş olmakla yapılan açık yargılama sonunda; Davalı vekili sunduğu cevap dilekçesinde; Dava dışı…’in maliki olduğu … plakalı vasıta için müvekkili Kooperatif tarafından “28.08.2015 başlangıç – 28.08.2016 bitiş tarihli, … No’lu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi” düzenlendiğini, Kooperatifte plaka değişikliğine ilişkin zeyilname bulunmadığını, ancak kaza tespit tutanağındaki plaka ile poliçe üzerindeki plakanın farklı olduğunu, ancak iki plakanın da aynı şasi numaralı araca ait olduğunu, kaza tespit tutanağı ve poliçe üzerinde ki şasi numaralar aynı olduğunu, ancak sigortalının plaka değişikliğini bildirmediği için zeyilname basılamadığını, kusur yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiğini,davacı tarafın gerçek zararının belirlendiğini ve toplam 14.868,00 -TL nin 12.05.2017 tarihinde…. ‘e ödenerek zararın giderildiğini,yeni Sigorta Genel şartlarına göre; sağlık gideri teminatına, sürekli sakatlık raporu alınıncaya kadar çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler, tedavi giderleri ve bakıcı giderleri dahil edilmiş olduğundan bu giderler de SGK’nun sorumluluğunda olduğunu, bu kapsamda sigorta şirketlerinin ve Güvence hesabının sorumluluğuna son verildiğini, Dolayısı ile yalnızca sürekli bir sakatlığının mevcut olması halinde müvekkil sigorta Kooperatifinin sorumluluğu söz konusu olabileceğini,bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı’ndan alınan 31/07/2018 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre; ” 02.09.2016 tarihinde motosiklet kazası sonucu yaralandığı belirtilen … oğlu 1989 doğumlu…’un, Torbalı Devlet Hastanesine ait 25.08.2016 tarih ve … rapor numaralı Genel Adli Muayene Raporu, Tire Devlet Hastanesi Ortopedi Servisine ait 02.09.2016-16.09.2016 tarihlerini kapsayan epikriz notu, Tire Devlet Hastanesi Plastik Cerrahi Servisine ait 21.10.2016-07.11.2016 tarihlerini kapsayan epikriz notu ve DEÜH otomasyon sistemine girilerek elde edilen, 25.08.2016-27.08.2016 tarihlerini kapsayan hastaya ait epikriz notları incelendi. 26.07.2018 tarihinde Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı’ndan istenen konsültasyona 30.07.2018 tarih ve 417 sayısıyla verilen yanıt değerlendirildi. Eldeki tıbbi bulgular değerlendirildiğinde;
a) Hastanın olayın olduğu tarihteki yaşı değerlendirmeye alındığında (27 yaş) meslekte kazanma gücünde azalma oranının %21.2 (yirmibirnoktaiki) olduğu,
b) Hastanın sekellerin belirlendiği günümüzdeki tarihindeki yaşı dikkate alındığında (29 yaş) meslekte kazanma gücünün azalma oranının % 22.0 (yirmiikinoktasıfır) olduğu,
c) Hastanın geçici iş göremezlik süresinin 270 (ikiyüzyetmiş) gün olduğu,
Gereği bilgilerinize arz olunur.” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Bilirkişi heyetinden alınan 12/12/2018 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre; “1- Davalı sigorta şirketinde ZMSS poliçesi bulunan 35.KVJ.36 plakalı aracın sürücüsü olan dava dışı …ün %65 (altmış beş) oranında asli derecede kusurlu olduğu;
2- Kazaya karışan …. plakalı motosiklet sürücüsü davacı …’ un %35 (Otuz beş) oranında ağırlıklı derecede tali kusurlu olduğu;
3- 3.Şahısların, Kurum ve Kuruluşların kazasının oluşumu üzerinde etkileri olmadığından Kusursuz oldukları;
4-Davacının olay tarihinde %21,2, rapor tarihinde %22 oranında maluliyet ile kazanın oluşunda %35 oranında kusurlu oluşuna göre hesaplanan maluliyet tazminatının 88.657,03.-TL. olduğu,
5-12.05.2017 tarihinde davacıya ödenen 14.868,00.-TL tazminatın güncellenmiş tutarının 16.875,18.-TL. olduğu,
6-Davacının bakiye tazminat alacağının 71.781,85.-TL olduğu,
7-Hesaplanan bakiye tazminatın 12.05.2017 tarihinde muaccel hale geldiği,
8-Davacının SGK sorumluluğunda bulunmayan tedavi harcama kalemlerinin neler olduğu ve miktarları konusunda bir açıklama bulunmadığı, hususlarındaki kanaatimizi, nihai kararın takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere saygılarımızla arz ederiz.” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Dava, trafik kazasına dayalı sürekli maluliyet tazminatı istemine ilişkindir.
Açılan dava öncelikle, Mahkememizin … esasına kaydedilmiş olup, 28/02/2019 tarihinde;
“Davanın KABULÜ ile, 71.781,85.-TL’nin 15/05/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” şeklinde hüküm kurulmuş, Mahkememizce verilen karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiş olup, İzmir BAM … HD. … Esas, … Karar sayılı ilamı ile;
“1-Maluliyet raporuna yönelik itiraz bakımından yapılan değerlendirmede; DEÜ Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı’ ndan alınan raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığı görülmüştür. Şöyle ki, raporda 03.08.2013 tarihli Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ve 11.10.2008 tarihli Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinin uygulandığı belirtilerek maluliyet oranı belirlenmiş ise de, kaza tarihi olan 25.08.2016 itibariyle uygulanması gereken mevzuatın uygulanmadığı anlaşılmıştır. Bilindiği üzere; haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının usulüne uygun şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise ATK veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11/10/2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013-01/06/2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015-20/02/2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20/02/2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir. Buna göre, dava konusu olayda Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre maluliyet oranı belirlenmesi gerektiğinden, eksik incelemeye dayalı karara karşı bu yöndeki davalı vekili itirazları yerinde görülmüştür.
2-Davalı vekilinin müterafik kusur indirimine dair itirazı bakımından yapılan değerlendirmede; davacının yaralanmasının ve maluliyetinin diz eklem hareketlerine ve alt bacak kısmına ilişkin olduğu da dikkate alındığında, kask kullanmamasının olaya etkisi bulunmamaktaysa da, davacının motosiklete “koruyucu ekipman olan dizlik” de kullanmaksızın bindiği anlaşıldığından, somut olayın özelliklerine göre mahkemece müterafik kusur indirimi yapılması gerekmektedir (Aynı yönde Yargıtay (kapatılan) … HD…. E.-… K, Yargıtay … HD … E.- … K). Buna göre hesaplanan tazminattan 6098 sayılı TBK md. 52. maddesi gereğince %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğinden, mahkemece yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, davalı vekilinin bu istinaf itirazı da yerinde görülmüştür.
Davacının alkollü olması nedeniyle de ayrıca %20 müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğine yönelik itirazı ise, birden fazla müterafik kusur indirimi sebebinde tek bir indirim oranı uygulanabilecek olması nedeniyle reddi gerekmiştir (Aynı yönde bknz.Yargıtay … HD … E.-… K).
3-Davalı vekilinin “geçici işgöremezlik tazminatının sigorta teminatı kapsamı dışında olduğuna ve SGK sorumluluğunda olduğuna” dair itirazı yerinde görülmemiştir. Bilindiği üzere, Anayasa Mahkemesinin 17.7.2020 tarihinde … E-… K. sayılı kararı ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiş olması ve Anayasa Mahkemesi’nin somut norm denetimi neticesinde verdiği iptal kararlarının Resmî Gazete’de yayımlanması ile sonuç doğuracağının, eldeki tüm uyuşmazlıklara uygulanması gerektiğinin uyulması zorunlu yargısal içtihatlar ile kabul edilmiş olması nedeniyle, davacının zararının ve zararın kapsamının 2918 sayılı KTK’nın ve 6098 sayılı TBK’nın haksız fiile ilişkin hükümleri ile Yargıtay uygulamalarına göre belirlenmesi gerekir. Buna göre 6111 Sayılı Yasa kapsamında SGK’nın sorumluluğuna geçen tedavi giderleri bakımından davalı sigorta şirketinin sorumluluğu olmayacak ise de, KTK’nın 98.maddesi gereği SGK Başkanlığı’nın sorumlu olduğu sağlık giderleri, trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarında yapılan tıbbi tedaviye ilişkin sağlık hizmet bedellerinden ibarettir. İstinaf itirazına konu edilen geçici iş göremezlik tazminatı yönünden sigorta şirketlerinin sorumluluğu devam ettiğinden, istinaf itirazı bu yönüyle yerinde değildir (Aynı yönde bknz. Yargıtay…. HD … E.- … K). Ne var ki, davacı vekilinin talep açıklama dilekçesinde; “Her ne kadar dava dilekçemizin netice ve talep kısmında tedavi giderlerinden bahsedilmiş olsa da sehven yapılmış bir hata olup, netice ve talep kısmındaki 500,00 TL’ nin tamamı müvekkilin sürekli maluliyeti ile ilgi zararından dolayı talep edilmiştir.” denilmiş olmasına ve yine talep arttırım dilekçesinde de “sürekli sakatlık tazminatı” talep edilmesine rağmen, mahkemece hükmedilen tutarın içerisinde geçici işgöremezlik tazminatının da bulunduğu dikkate alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bu yön itibariyle davalı vekilinin istinaf itirazının kabulü gerekmiştir.
4-Davalı vekilinin faiz bakımından ileri sürdüğü istinaf itirazlarının değerlendirilmesinde; somut olayda, davacının poliçe kapsamında ödeme yapılmasını sağlamak için, davalıya başvuru yaptığı ve davalının da 12.05.2017 tarihinde kısmi ödeme yaptığı görülmektedir. Bu itibarla; davalının yetersiz olan kısmi ödemeyi yaptığı bu tarihte tüm zarar için mütemerrit olduğu dikkate alındığında, esasen 12.05.2017 tarihinden itibaren temerrüt faizine karar verilmesi gerekmektedir (Bu yönde bknz. Yargıtay … HD … E.-… K). Mahkemece, 15.05.2017 tarihinden itibaren faize hükmedilmiş, davalı sigorta şirketi ise ıslah edilen tutar bakımından ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiğini ileri sürmüştür. Davanın belirsiz alacak davası olmasından dolayı davalı vekili itirazı yerinde olmadığı gibi, açıklandığı üzere kısmi ödeme tarihi itibariyle davalı sigorta şirketi temerrüde düştüğünden, bununla birlikte davacı tarafça bu yönde bir itiraz olmadığından mahkemece 15.05.2017 şeklinde belirlenen faiz başlangıç tarihinin davalı yararına usuli kazanılmış hak teşkil ettiği anlaşılmıştır.
5-Kabule göre de; Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının 14 Mayıs 2015 gün … sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak 01 Haziran 2015 tarihinde yürürlüğe girdiği ve poliçe tarihi itibariyle değerlendirme yapılması gerekliliği dikkate alınmaksızın, mahkeme gerekçeli kararında 28.08.2015 başlangıç tarihli poliçeye eski genel şartların uygulanacağının belirtilmesi de hatalı olmuştur. Davalı vekilinin istinaf itirazlarının yukarıda açıklanan gerekçelerle KISMEN KABULÜ ile, İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas – … Karar sayılı kararının HMK 353/1-a-6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
Davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Davalı vekilinin sair istinaf itirazlarının reddine,” kesin olarak karar verilmiştir.
İzmir BAM … HD. … Esas, … Karar sayılı kaldırma ilamı gereğince öncelikle;
-Maluliyetin belirlenmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi’den alınan 30/12/2022 tarihli adli tıp raporunun sonuç kısmına göre; “Mevcut belgelere göre;
… oğlu 26.03.1989 doğumlu …’un 25.08.2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 30.03.2013 tarih ve … sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliğine göre,
Kas İskelet Sistemi, Alt Ekstremiteye ait Yaralanmalarda Özürlülük, Tablo 3.9’a göre %10, Tablo 3.10’a göre %7 olduğu, Balthazard yöntemi ile toplandığında %16,3, Tablo 3.2’ye göre;
1.Kişinin tüm vücut engellilik oranının %8 (yüzdesekiz) olduğu,
2.İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür. Sunulan rapor kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmeliğe göre hazırlandığından mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Maluliyet oranı belirlendiğinden tazminat miktarının belirlenebilmesi için aktüerya uzmanı…’den alınan 15/05/2023 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmına göre; “25/08/2016 tarihinde, davalı sigorta şirketince ZMMS bulunan … plakalı araç ile davacı idaresindeki … plakalı motorsikletin çarpışması maddi hasarlı ve davacı ..’un da yaralandığı trafik kazası meydana geldiği,
İş bu kazaya karışanların Trafik Kurallarının ihlali bakımından, dosyada daha önce alınan kusur raporu
•… plakalı davalı yana sigortalı aracın sürücüsü % 65 oranında asli derecede kusurlu
•… plakalı aracı kullanan davacı … ‘un % 35 oranında tali kusurlu olduğu
Şeklinde olup, İZMİR BAM tarafından bu hususta bir kaldırma kararı olmadığı nedeniyle hesaplamada bu oran kullanılacak olduğu
İş bu kazaya karışan ve sürücüsü % 65 kusurlu tespit edilen … plakalı aracın
•Kaza tarihi itibariyle 28.08.2015 – 2016 tarihleri arasında … sayılı poliçe ile… SİGORTA ŞİRKETİ tarafından Trafik (ZMM) sigortası teminat örüntüsüne alındığı,
•25.08.2016 tarihli kazanın 25.08.2015-2016 tarihleri arasındaki sigorta teminat süresi içinde geçekleştiği,
•ZMM Genel Şartları çerçevesinde sigorta şirketleri tarafından, kişi başına 310.000 TL sına kadar zarar görenin geçici maluliyet ve 310.000 TL sına kadar zarar görenin kalıcı maluliyet kaybından kaynaklanan zararlarının giderilme sorumluluğunu üzerine alındığı söylenebildiği,
•Davalı Sigorta Şirketi tarafından, iş bu davanın açılmasından önce 12.05.2017 tarihinde davacı yanın maluliyetinden kaynaklı olarak yaralanmasının teminat kapsamında olduğu kabul edilerek 14. 868,00.-TL sı ödeme yaptığı, Daha önceki bilirkişi raporunda davacının bedensel zararının hesaplamasının, doyaya kazandırılmış İzmir 9 Eylül Üniversitesi Medikolegal değerlendirme raporundaki % 22 olarak tespit edilen orana göre yapıldığı,
•LAKİN İzmir BAM kararı gereği davacı yanın Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre yeniden davacının kazadan dolayı uğradığı bedensel engellilik oranı aldırılmakla,
Dosya içinde davacı … ile ilgili olarak;
•Adalet Bakanlığı ATK Başkanlığı, ATK İstanbul… Adli Tıp İhtisas Kurulu ‘nun 30.10.2022 tarihli 19507 sayılı Raporunda, davacının Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak
oKişinin vücut engellilik oranının % 8 olduğu
oİyileşme süresinin kaza 25.08.2016 tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği, tespiti yapıldığı,
BU HALDE ; Anayasa Mahkemesi kararları çerçevesinde, TRH 2010 yaşam tablosu kullanılarak ve yukarıda açıklandığı üzere gelirinin asgari ücretin üzerinde olduğu tespiti nedeniyle bu gelirine % 10 artış % 10 iskonto uygulanmak suretiyle zarar hesabı yapılarak
•DAVACININ GEÇİCİ MALULİYET ZARARI hakkında,
İZMİR BAM … Esas – … Karar sayılı kaldırma kararında (özetle)
Davacının talep açıklama dilekçesinde “ Her ne kadar dava dilekçemizin netice kısmında tedavi giderlerinden bahsedilmiş ise de sehven yapılmış bir hata olup, netice kısmındaki 500 TL nin tamamı müvekkilin sürekli maluliyeti ile ilgili zararından dolayı talep edilmiştir. “ ve talep artırım dilekçesinde de sürekli sakatlık tazminatı talep edilmiş olmasına rağmen, kararda geçici iş göremezlik tazminatının da bulunduğu nedeniyle istinaf itirazının kabulü gerektiği, kararı nedeni gereği, bu dönem hesabı yapılmadığı,
•DAVACININ KALICI MALULİYET ZARARI hakkında,
İZMİR BAM … – … Karar sayılı kaldırma kararında, davacının Mahkeme kararını istinaf etmemesi nedeniyle davalı lehine kazanılan usuli kazanılmış hak hususu işareti nedeniyle,
Usuli hak hususunun hangi anlam ile değerlendirileceğinin Sayın Mahkemece takdir edilmesine göre hesaplama aşağıda belirtildiği 2 şekilde yapılarak Sayın Mahkeme takdirine sunulmuş olmakla
A-Sayın Mahkemece Usuli kazanılmış hak hususunun “ hesaplamanın iş bu rapor tarihi itibariyle bilinen 2023 yılı asgari ücret verileri ile yapılması davalı yanın bu hakkını ihlal edeceği ve bu nedenle hesaplama ilk rapor tarihinde dikkate alınan asgari ücret itibariyle yapılması” şeklinde olduğunun kabulü haline göre, hesaplama
DAVACININ KALICI MALULİYET ZARARI
• Bilinen Aktif Dönem 1.561,85 TL
• Bilinmeyen Aktif Dönem 30.260,49 TL
• Bilinmeyen Pasif Dönem 13.354,18 TL
45.176,52.-TL TOPLAM olup İzmir BAM kararı işareti Sayın Mahkemece kabul edilirse
% 20 Müterafik kusur = 9.035,30.-TL
ZARAR = 36.141,21.-TL hesap edilmiş olup,

Ödenen bedelin önceki karar doğrultusunda
Güncellenmesi ile
MAHSUP EDİLECEK BEDEL = 17.276,61 TL sı olup
DAVACININ BAKİYE
GİDERİLMEMİŞ ZARARI = 18.864,60.-TL olarak hesap edilmiş olacağı,
B-Sayın Mahkemece Usuli kazanılmış hak hususunun, “ önceki kararda hükmedilen maddi tazminat miktarlarının maddi tazminat zarar tavanını oluşturduğu, bu tavanın aşılmasının mümkün olmadığı, “ şeklinde olduğunun kabulü haline göre ve hesaplamanın iş bu rapor tarihi itibariyle 2023 yılı asgari ücret verileri ile hesaplama,
DAVACININ KALICI MALULİYET ZARARI
• Bilinen Aktif Dönem 14.573,64 TL
• Bilinmeyen Aktif Dönem 134.033,14 TL
• Bilinmeyen Pasif Dönem 78.296,59 TL
226.903,37.-TL TOPLAM olarak tespit edilmiş olup, İzmir BAM kararı işareti Sayın Mahkemece kabul edilirse
% 20 Müterafik kusur = 45.380,67.-TL
ZARAR = 181.522,70.-TL hesap edilmiş olup,
Ödenen bedelin önceki karar doğrultusunda
Güncellenmesi ile
MAHSUP EDİLECEK BEDEL = 22.911,38.-TL sı olup
DAVACININ BAKİYE
GİDERİLMEMİŞ ZARARI = 158.611,31.-TL olarak hesap edilmiş olacağı,
Yukarıda açıklandığı üzere, Sayın Mahkeme daha önce yargılama sonunda 71.781,85 TL sına hükmedildiği,
Hususlarındaki tespitler, tüm hukuki değerlendirme ve nihai karar Sayın Mahkemeye ait olmak üzere saygı ile arz olunur.” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
Tüm bu nedenler ile; 25/08/2016 tarihli trafik kazasında … plakalı aracın sigorta şirketi, dava dışı sürücünün kusuru oranında sorumlu olacağından dava dışı sürücünün %65 oranında kusurlu olduğu, davacının %8 oranında maluliyetin bulunduğu ve iyileşme süresinin 9 ay olduğu mahkememizce aldırılan rapor ile sabit olmakla, davacı tarafın mahkememizce verilen ilk kararı istinaf etmediği bu sebeple kazanılmış usuli hak nazara alınarak ilk rapor tarihinde ki asgari ücret ücret üzerinden yapılan hesaplama hükme esas alınmıştır. Davacı tarafın kaskının bulunmadığı sabit olduğundan müterafik kusur indirimi uygulanmış akabinde dava tarihinden önce sigorta şirketinin yaptığı ödeme bulunduğundan ve ödeme yeterli olmadığından güncellenen bedel hesaplanan zarardan mahsup edilerek kalıcı işgöremezlik tazminatının kısmen kabulüne, kabul edilen maddi tazminat kalemine kazanılmış usuli hak nazara alınarak 15/05/2017 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
Müterafik kusur resen inceleneceğinden (Yargıtay … H.D. … Esas, … Karar), davacı sürücünün kaskı bulunmadığından %20 oranında indirim uygulanmış ve Yasal düzenlemeler gereği, TBK’nun 51. ve 52. maddelerinden kaynaklanan hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeniyle, davanın kısmen reddedilmesi halinde, indirimden dolayı reddedilen kısım için davalı yararına vekalet ücreti takdir edilemeyeceği ve yargılama giderleri yönünden taraflar arasında paylaştırmaya gidilemeyeceği göz önüne alınarak mahkememizce hesaplama yapılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; 18.864,60 TL kalıcı işgöremezlik maddi tazminatının davalıdan (bakiye poliçe limiti olan 295.132,00 TL ile sınırlı sorumlu olmak üzere) 15/05/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Alınması gereken 1.288,64 TL karar ve ilam harcının yatan 281,00 TL peşin harç ve tamamlama harcından mahsubu ile eksik kalan 1.007,64 TL’ nin davalıdan alınarak Hazine’ ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan ve mahsup edilen 281,00 TL ve 31,40 TL başvurma harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yargılama sırasında davacı tarafından yatırılan ve harcanan 389,90 TL posta ve diğer giderler, 2.310,00 TL ATK fatura bedeli, 2.100,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 4.799,90 TL yargılama giderinin kabul red oranı nazara alınarak 1.865,60 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir edilen 9.200,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. Uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesap ve takdir edilen 9.200,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
8-Yargılama sırasında davacı tarafından yatırılan ve harcanan 48,00 TL posta ve diğer yargılama giderinin kabul red oranı nazara alınarak 29,34 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye giderin davalı üzerinde bırakılmasına,
9-Yargılama sonucunda ve re’sen yapılacak gider olmadığı takdirde, gerekirse re’sen yapılacak gider de mahsup edilmek ve 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının yatırana iadesine, Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesine hitaben mahkememize verilecek istinaf dilekçesi ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.20/06/2023
Katip …
E-imzalıdır.
Hakim …
E-imzalıdır.

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”