Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/1096 Esas
KARAR NO : 2023/240
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/12/2022
KARAR TARİHİ : 16/03/2023
Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde; Davalının, İstanbul Başakşehir Mesleki Eğitim Merkezine teslim edilmek üzere müvekkili firmadan 30.01.2018 tarihinde 1 adet lift, 09.05.2018 tarihinde 1 adet balans makinesi ve 12.06.2018 tarihinde 1 adet jant düzeltme makinesi, 1 adet sabit balans makinesi ve 2 adet far ayar cihazı satın aldığını, aralarındaki anlaşma gereği, müvekkilinin sattığı ürünleri ilgili kuruma teslim ettiğini ve faturayı da davalıya tebliğ ettiğini, ancak davalının, herhangi bir ödeme yapmadığından aleyhinde icra takibi başlatıldığını, para borcu götürülecek borç olup alacaklının ikâmetgâhında ifa edileceğini, somut olayda ifa yerinni Menemen olduğunu icra takibinin de Menemen’de başlatıldığını, dolayısıyla, davalının yetki itirazı yerinde olmadığını, somut olayda, satım sözleşmesinden kaynaklanan fatura alacağı söz konusu olup sebepsiz zenginleşmeye dayanan herhangi bir taleplerinin bulunmadığını, bu nedenle, zamanaşımı def’i yerinde olmadığını, Menemen İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasına yapılan haksız ve hukuka aykırı itirazın iptaline ve takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde; huzurdaki davada asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğunu, huzurdaki davada Ankara Mahkemelerinin yetkili olduğunu, müvekkilinin adresinin “… Mah. … Sok. No: … – ANKARA” olduğunu, davacı ile müvekkils davalı arasında hiçbir haksız fiil, sebepsiz zenginleşme ve vekaletsiz işgörme vs sebeplerine dayalı hiçbir hukuki ilişki bulunmadığını, müvekkili davalının karşı tarafla aralarında herhangi bir sözleşmesel ilişki bulunmadığını, müvekkilinin karşı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığını, bu nedenlerle görev itirazlarının kabulüne, yetki itirazlarının kabulüne, zamanaşımı def’ilerinin kabulüne, aksine kanaate binaen davanın esastan reddine, karşı tarafın alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Ticaret sicil kayıtları, şirket kayıtları delil olarak değerlendirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
1-Dava satış sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili talepli başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
2-Davacı tarafça takipte ve davada fatura alacağına dayanmıştır.
3-Davalı tarafça hem takipte hem de davada yetkiye yönelik itirazda bulunulmuştur.
4-Davacı taraf takipte fatura alacağına dayanmıştır. Bilindiği üzere para borçları götürülecek borçlardan olup alacaklının yerleşim yeri mahkemeleri-icra daireleri, genel yetkili mahkemelerin yanında yetkilidir. Ayrıca satış taraflar arasında satış sözleşmesi bulunduğu da gözetildiğinde sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesi de yetkili sayılmaktadır.
Davalı tarafça davalının tacir olmadığı savunulmuş ise de gerek yapılan işin emekten ziyade satış sözleşmesine dayalı olarak bir malın idareye sağlanmasına yönelik olması gerekse davalının vergi kayıtları itibariyle alış ve satış hadlerinin tacirlik sınırı üzerinde yer alması nedeniyle tacir niteliğinde olduğu gözetilerek mahkememizin uyuşmazlığın çözümünde görevli olduğu değerlendirilmiştir.
5-Takip tarihi itibariyle davacı şirketin yerleşim yerinin Menemen/İzmir adresinde bulunduğu, dava konusu satış sözleşmesinin İstanbul ili Başakşehir ilçesinde ifa edildiği, davalının yerleşim yerinin ise Yenimahalle/Ankara ilçesinde olduğu görülmüştür.
Dava konusu olayda yetkili mahkeme ve icra dairelerinin tespiti hususunda öncelikle tüm genel yetkili mahkeme ve dairelerin gösterilmesi uyuşmazlığın çözümü açısından yerinde olacaktır.
Takipte fatura alacağına dayanıldığı ve satış sözleşmesine dayalı düzenlenen faturadan dolayı davacının yerleşim yeri icra daireleri olan Menemen İcra Dairesi takipte yetkilidir.
Davalının yerleşim yeri mahkemeleri genel yetkili olarak ve icra takibinde yetkili olup Ankara İcra Daireleri ve Ankara Mahkemeleri yetkilidir.
Taraflar arasında satış sözleşmesi bulunduğundan sözleşmenin ifa yeri mahkemesi olan Küçükçekmece İcra Daireleri ve Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi yetkilidir.
6-Davalı borçlu tarafından icra takibinde icra dairesinin yetkisine ilişkin itirazda bulunulduğu görülmüştür.
Yukarıda da açıklandığı üzere davacı tarafça takipte fatura alacağına dayanılmış olup satış sözleşmesinde borçlunun edimi olan bir miktar paranın ödenmesinin götürülecek borçlardan olduğu, para alacağının satıcının yerleşim yerinde ifa edilmesi gerektiğinden davacının yerleşim yeri olan Menemen İcra Dairesi’nde takibin başlatılabileceği gözetilerek icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz yerinde görülmemiştir.
7-Davalı tarafça mahkememizin yetkisine yönelik itirazda bunululmuştur.
Davacının yerleşim yeri Menemen/İzmir olup, adli yönden Karşıyaka Ağır Ceza Mahkemesi’nin yetki sınırları içerisinde kalmaktadır. Hakimler ve Savcılar Kurulu’un 07/07/2021 tarih 608 sayılı kararı ile İzmir Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin yargı çevresi Karşıyaka Ağır Ceza Mahkemesi’nin yargı çevresi hariç tutulmak üzere İzmir ili mülki sınırları olarak belirlenmiştir. Buna göre davacı tarafça itirazın iptali davasının Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılabileceği, ancak yetkili mahkeme belirlenmesinde hataya düşülerek davanın İzmir Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açıldığı anlaşılmıştır.
Davada birden çok yetkili mahkeme bulunmakta olup, davacı tarafça dava yetkisiz mahkemede açıldığından seçim hakkı davalı borçluya geçmiştir. Davalı cevap dilekçesinde yetkili mahkeme olarak Ankara Mahkemeleri’ni gösterdiğinden yargılamanın Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi’nde görülmesi gerektiği gözetilerek mahkememizin yetkisizliğine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
Yetkili ve görevli mahkemenin Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunun tespitine,
2-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde taraflardan birinin başvurması halinde dosyanın yetkili ve görevli Ankara Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, kesinleşmeden itibaren 2 haftalık süre içerisinde dosyanın yetkili ve görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmezse davanın açılmamış sayılacağının İHTARINA,
3-Yargılama giderleri ve harçlar hususunun yetkili mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin e-duruşma yoluyla yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize bir dilekçe verilmesi veya tutanağa geçirilmek kaydıyla mahkememiz zabıt katibine beyanda bulunmak ve bu beyanın mahkememiz Hakimi tarafından onaylanması sureti ile istinaf kanun yoluna gidilebileceği, yasal süre içinde istinaf kanun yoluna başvurulmadığı taktirde kararımızın kesinleşeceği, yasal sürede istinaf kanun yoluna gidilmesi halinde dosyanın ilgili İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne istinaf konusunda karar verilmek üzere gönderileceği açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/03/2023
Katip …
e-imzalı
Hakim …
e-imzalı