Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/975 E. 2022/907 K. 22.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/975
KARAR NO : 2022/907
DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 21/12/2021
KARAR TARİHİ : 22/12/2022
YAZIM TARİHİ : 22/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize verdiği 21/12/2021 tarihli dava dilekçesi ile; 14/08/2016 günü, … yönetimindeki müvekkile ait olan … plakalı araç ile davalılardan …’ya ait olup, diğer davalı …’nın kullanımındaki … plakalı araç ile yaralamalı trafik kazasına karışıldığını, kaza nedeniyle Dikili 1. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, Dikili 1. Asliye Ceza Mahkemesinin devam eden yargılaması sürecinde, müvekkiline ait araç yönünden (sürücü …) dava konusu trafik kazasında kusur bulunmadığı, davalılardan sürücü …’nın ise tam kusurlu %100 kusurlu olduğunun tespit edildiğini, kusur durumunun Adli Tıp kurumu Trafik ihtisas dairesinin 23/09/2019 tarihli raporu ile 27/05/2020 tarihili Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas dairesinin 7 uzmanının katıldığı üst incelemesi raporu ile belirlendiğini, yine kaza nedeni ile dava dışı … tarafından Dikili 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile Maddi – Manevi tazminat talepli dava açıldığını, Dikili 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında yargılama devam ettiğini, iş bu dosyada alınan 26/11/2020 tarihli bilirkişi raporunda da, müvekkilin sahibi olduğu … plakalı aracın sürücüsü …’ın TAMAMEN KUSURUSUZ OLDUĞU tespit edildiğini, iş bu raporun İTÜ Makine Mühendisliği öğretim elemanları tarafından hazırlandığını, trafik kazasından hemen sonra, … plakalı aracın kazada %25 kusurlu olduğu ön tespiti ile işlemler yapıldığını ve sigorta şirketleri nezdinde hasar dosyalarında da bu şekilde ödemeler yapıldığını, davalılardan … plakalı aracın zorunlu trafik sigortacısı olan … Sigorta A.ş. tarafından müvekkile sovtaj bedel ile birlikte toplam 38.500 TL ödendiğini, 14/08/2016 günü meydana gelen trafik kazasının oluşumunda … plakalı aracın kusurunun bulunmadığının anlaşıldığını belirterek,müvekkili şirkete ait … plaka sayılı araçta 14/08/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeni ile oluşan maddi hasardan ödenmeyen kısmın tazminine yönelik olarak şimdilik 12.500,00-TL’nin, kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Sigorta vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesi ile; öncelikle, huzurda görülmekte olan dava zamanaşımına uğradığından zamanaşımı itirazımızı sunduklarını, davanın zamanaşımı nedeniyle reddini talep ettiklerini, müvekkili şirketin sorumluluğu sigortalısının kusuru ve bakiye poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kazaya karışan … plaka sayılı araç müvekkili şirket nezdinde Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile
sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin bu poliçedeki maddi zararlara ilişkin teminat limitinin ise kaza tarihi itibariyle araç başına 31.000-TL olduğunu, meydana gelen olayda başvuru sahibinin aracının onarımının Gaziantep/ Şehit Kamil ilçesinde bulunan … Bakım Otomotiv Hizmetleri servisinde yapıldığını,toplam hasar bedelinin KDV dahil 2.277,91 TL olduğunu ve bu tutarın Kasko sigortacısı tarafından karşılandığını, başvuru sahibi kasko sigortacısı tarafından karşılanmayan ve kendisi tarafından ek ödeme yapıldığını ispat eden bir belgeyi dosyaya sunmadığını ve fiili maddi zararı olduğunu belgeleyemediğini, başvuru sahibinin dosyaya sunduğu ekspertiz raporunda belirtilen tutardan kasko sigortacısının ödediği kısmı tenzil ederek herhangi bir ödeme yapmamış ve zararı olduğunu ispat edememiş olmasına rağmen talepte bulunması da Türk Medeni Kanunun 2. Maddesinde belirtilen “Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır.”hükmüne aykırı bulunduğunu, başvuru sahibi zararını ispat edemediğinden başvurunun reddine karar verilmesinin gerektiğini belirterek, zamanaşımına uğramış davanın reddine, talebin cevap dilekçemizde belirttiğimiz ve re’sen gözetilecek nedenlerle esastan reddine, davacı yanın tüm zararı daha önce karşılandığı için davanın reddine, aksi halde, ödeme tarihinden itibaren faizi güncellenmek suretiyle tazminattan mahsubuna, ret taleplerimizin kabul edilmemesi halinde; kabul anlamına gelmemek kaydı ile,değer kaybı ve kusur yönünden yukarıda belirttiğimiz gibi bilirkişi incelemesi yapılmasına ve tarafların kusur durumu ile bakiye teminat limiti gözetilerek hüküm kurulmasına, talebin kabulü halinde, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline, karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, haksız fiil nedeniyle hasar bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Davacı 14/08/2016 tarihli trafik kazasında … plakalı aracın işleteni olup, davalı … … plakalı aracın işleteni, … sürücü, diğer davalı sigorta şirketi ise aracın zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesini düzenleyendir.
KTK’ nın 97. Maddesi gereği başvuru şartı incelendiğinde 01/04/2021 tarihli dilekçeye göre davacı tarafından davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğu görülmüştür.
Davalı sigorta şirketinin zamanaşımı defi değerlendirildiğinde;
2918 sayılı KTK.nun 109/1. maddesinde “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar” hükmü, yine aynı kanunun 109/2. maddesinde ise “dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve Ceza Kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş ise bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir” hükmüne yer verilmiştir.
Davaya konu trafik kazası 14/08/2016 tarihinde meydana gelmiş, olayın, maddi hasarlı trafik kazası olması nedeniyle, uzamış ceza zamanaşımı süresinin uygulanmasını gerektirir bir durum bulunmamaktadır. Bu itibarla, davaya konu talepler yönünden 2 yıllık zamanaşımı süresi geçerli olup, dava dilekçesine konu edilen maddi tazminat taleplerinin, 2 yıllık zamanaşımı süresi içinde ileri sürülmesi gerekmektedir. Kaza tarihinin 14/08/2016, arabulucuya başvuru tarihinin 14/09/2021, dava tarihinin 21/12/2021, sigorta tarafından yapılan ödemenin tarihinin ise 12/10/2016 olduğu görüldüğünden davaya konu tazminatın 2 yıllık süre içerisinde talep edilmediği ve süresi içerisinde zamanaşımı definin ileri sürüldüğü de görüldüğünden sigorta şirketi aleyhine açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı … ve …’ nın sorumluluğu incelendiğinde;
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1 maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “ işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, yaşanan trafik kazasında davalı … … plakalı aracın işleteni ve diğer davalı … aracın sürücüsüdür. Araç sürücüsü kendi kusurundan sorumlu olacak olup (TBK madde 49), işleten, sürücünün kusuru oranında yukarıda değinilen maddeye göre dava dilekçesi ile talep edilen maddi zarar kaleminden sorumlu olacaklardır.
TBK’ nın 50. maddesi uyarınca davacı zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Bu sebeple davacı bilirkişi deliline dayanmış olup mahkememizce bilirkişilerden kusur ve hasar bedelinin belirlenmesi için rapor aldırılmıştır.
Bilirkişilerden alınan raporun sonuç kısmına göre; “Dosya kapsamında mevcut trafik kazası tespit tutanağı ile sabit olduğu üzere 14.08.2016 tarihinde dava konusu … plaka sayılı araç ile … plaka sayılı araçların maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazasına karıştığı, İş bu kaza nedeniyle … plakalı araçta,
•Yedek parça ve işçilik olmak üzere toplam 30.363,58.-TL hasar meydana geldiği,
•Ancak aracın piyasa rayiç değerinin 47.000,00.-TL sı olabileceği
•Araç rayicinin % 50’sini aştığından tamirinin ekonomik olmadığı, mevcut hali ile pert – total edilmesinin teknik ve ekonomik açıdan uygun olacağı,
•Aracın sovtaj değerinin 20.500,00.- TL sı olduğu
Buna göre;
Araç Piyasa Değeri : 47.000,00.-TL
Aracın Sovtaj (Hurda) Değeri : 20.500,00.-TL
Toplam Gerçek Hasar : 26.500,00-TL olarak bulunduğu
Kazaya karışan … plakalı aracın 10.06.2016-2017 tarih ve … poliçe no ile … SİGORTA Şirketine ZMM sigortası ile sigortalı olduğu,
•KTK Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigortasının, 2918 sayılı KTK m.91 gereği, işletenlerin, KTK kapsamında motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne, yaralanmasına veya bir şeyin zarar uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3.kişilere karşı olan sorumluluğunu BELLİ LİMİTLER ve KUSUR ORANI dahilinde ve GERÇEK ZARAR MİKTARI ile karşılamayı amaçlayan sorumluluk sigortası olduğu,14.08.2016 tarihinde meydana gelen kazanın teminat süresi içinde olduğu,
•Sigorta Şirketi tarafından, … plakalı aracın zararı için 18.000,00.-TL sının 12.10.2016 tarihinde ödendiği,
Kaza tarihinde, araç başına maddi hasarlarda sigorta teminat limitinin 31.000 TL sı olduğu, ödenen 18.000.-TL sının mahsubu ile daha ödenebilir 13.000 TL sı teminat limiti olduğu,
Yukarıdaki tespitler ile DAVACININ BAKİYE GİDERİLMEMİŞ ZARARININ
26.500,00.-TL sı zarardan
18.000,00.-TL sı ödemenin mahsubu ile
8.500,00.-Tl sı hesap edildiği
•BK m. 49 ve KTK m.85 gereği sürücü ve işleten için kaza tarihinden itibaren zarar ödenme sorumluluğu başlamakta ise de;
KTK m. 99 gereği ve KZMSS B.2 “Tazminat ve giderlerin ödenmesi“ hükümleri “2.1. Sigortacı; hak sahibinin, kaza veya zararın tespit edilebilmesi için gerekli tüm belgeleri sigortacının merkez veya şubelerinden birine ilettiği tarihten itibaren sekiz işgünü içinde tazminatı hak sahibine öder.” amir hükmüne göre temerrüt tarihi tespiti yapıldığı, Sigorta şirketi tarafından ilk ödemenin 12.10.2016 tarihinde yapıldığı,”şeklinde rapor sundukları görülmüştür. Trafik kazası sebebiyle davacının malik olduğu araçta oluşan gerçek hasar bedeli, aracın onarımı ekonomik değil ise sovtaj değeri ile birlikte pert-total değerinin usulüne uygun hesaplandığı, kusur durumunun ise Dikili 1. ASCM’ nin … Esas sayılı dava dosyasından alınan 23/09/2019 tarihli ATK raporuna göre açıkça itiraza uğramayan kaza tespit tutanağı ile uyumlu olduğu görüldüğünden rapor mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Tüm bu nedenler ile; 14/08/2016 tarihli çift taraflı trafik kazasında … plakalı aracın sigorta şirketi ve işeteni davalı sürücü …’ nın kusuru oranında sorumlu olacağından, davalı …’ nın tam kusurlu olduğu 23/09/2019 tarihli ATK
raporu belirlendiğinden, araç sürücüsünün kusurlu davranışı sonucu davacının maliki olduğu aracın t hasar bedeli ve hasar tarihindeki değeri dikkate alındığında pert-total işlemine tabi tutulması gerektiği bu sebeple davacının 26.500,00 TL zararının oluştuğu, dava tarihinden önce yapılan ödeme sonucu bakiye 8.500,00 TL’ lik kısmından davalı gerçek kişilerin sorumlu olduğu mahkememize sunulan bilirkişi raporu ile sabit olduğundan maddi tazminat davasının kısmen kabulüne, kabul edilen maddi tazminat kalemine davalılar kaza tarihinde temerrüte düşeceğinden bu tarihten itibaren davacının maliki olduğu aracın kullanım amacı hususi olduğundan yasal faiz işletilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; 8.500,00TL tazminatın davalılar … ve …’ dan kaza tarihi olan 14/08/2016 itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
-Davacının sigorta şirketine karşı açmış olduğu davasının zamanaşımı nedeniyle REDDİNE,
3-Alınması gereken 580,63 TL karar ve ilam harcının yatan 213,47 TL peşin harçtan mahsubu ile 367,16 TL’nin davalılar … ve …’ dan alınarak Hazine’ ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan ve mahsup edilen 213,47 TL peşin harç ve 59,30 TL başvurma harcının davalılar … ve …’ dan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yargılama sırasında davacı tarafından yatırılan ve harcanan 303,20 TL posta ve diğer giderler ile 1.400,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.703,20 TL yargılama giderinin kabul red oranı nazara alınarak 1.158,17 TL’sinin davalılar … ve …’ dan alınarak davacıya verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir edilen 8.500,00TL TL vekâlet ücretinin davalılar … ve …’ dan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Davalı … Sigorta Anonim Şirketi şirketi kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. Uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesap ve takdir edilen 9.200,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak unvanı belirtilen davalıya ödenmesine,
8-6325 sayılı HUAK uyarınca, suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davacıdan alınarak Hazine’ ye irat kaydına,
9-Yargılama sonucunda ve re’sen yapılacak gider olmadığı takdirde, gerekirse re’sen yapılacak gider de mahsup edilmek ve 6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince yatırılan avansın kullanılmayan kısmının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesine hitaben mahkememize verilecek istinaf dilekçesi ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/12/2022
Katip
¸

Hakim
¸

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”