Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/93 E. 2021/416 K. 27.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/261 Esas
KARAR NO : 2021/373

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/01/2021
KARAR TARİHİ : 09/04/2021

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesi ile; İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile aleyhine icra takibi başlatıldığını e-devlet üzerinden öğrendiğini, tebligatın 22. Maddeye göre yapıldığını görmüş bulunduğunu, tebligat adresi olarak Isparta’daki adresine tebligat yapıldığını ancak kendisinin Isparta’da elektrik elektronik mühendislik son sınıf öğrencisi olduğunu ve bu sene pandemi nedeni ile uzaktan eğitim yapılmakta olmasından ötürü Isparta’ya hiç gitmediğini, tebligattan bihaber olduğunu, takipte alacaklı olan şahsı tanımadığı gibi senetteki imzanın da kendisine ait olmayıp böyle bir borcu bulunmadığını, borçlu şahsı da tanımadığını belirterek borçlu bulunmadığının tespiti ile takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafın dosyaya sunulan cevap dilekçesinde …’dan kiralanan aracın teminatı olarak dava konusu senedin düzenlendiğini ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE;
1-Dava bono nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti davasıdır.
2-Dosyaya sunulan bilgi ve belgelerden dava konusu bononun … plaka sayılı aracın … isimli işyerinden kiralanması sırasında düzenlendiği anlaşılmaktadır.
3-6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 3/k maddesinde Tüketicinin “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi”yi ifade ettiği, Yasa’nın 3/1 maddesinde Tüketici İşlemini “mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet bankacılık ve benzeri sözleşmelerde dahil olmak üzere hertürlü sözleşme ve hukuki işlemi “olarak tanımlandığı, Yasa’nın 73/1 maddesinde “ Tüketici İşlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda Tüketici Mahkemelerinin görevli” olduğu, Yasa’nın 83/2 maddesinde de “taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği” düzenlenmiştir.
4-Dava konusu araç kiralama işleminin davacı tarafından tüketici sıfatıyla gerçekleştirildiği, ticari veya mesleki bir faaliyet kapsamında kiralamanın gerçekleştirildiğine dair bir kayıt bulunmadığı anlaşılmaktadır. Davacı 6502 sayılı Yasa’nın 3/k maddesinde ifade edilen “tüketici”, gerçekleştirilen araç kiralama ise tüketici işlemi niteliğinde olup yukarıda da izah edildiği üzere 6502 sayılı Kanun’un 83/3. Maddesinde yer alan “taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği” hükmü uyarınca dava konusunun bono olması ve bononun Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenmiş bulunması davayı ticari dava haline getirmemektedir.
5-Yukarıda ayrıntılı gerekçeleri açıklandığı üzere dava her ne kadar kıymetli evraktan kaynaklanmakta ise de davacının düzenlediği bononun bir tüketici işlemi niteliğinde olduğu, tüketici işleminden doğan uyuşmazlıklarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu gözetilerek mahkememizin görevsizliğine, görevli ve yetkili mahkemenin İzmir Tüketici Mahkemesi olduğuna dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN, HMK 114/1-c maddesi gereğince mahkememizin görevsiz olması nedeniyle dava şartı yokluğundan HMK 115/2 maddesi gereğince USULDEN REDDİ ile, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, İZMİR TÜKETİCİ MAHKEMESİNİN GÖREVLİ OLDUĞUNA,
2-HMK’nun 20.maddesi uyarınca bu karara karşı süresi içerisinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulması halinde bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize başvurularak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde dava dosyasının yetkili ve görevli İzmir Tüketici Mahkemesine gönderilmesine, kesinleşmeden itibaren 2 haftalık süre içerisinde dosyanın yetkili ve görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmezse davanın açılmamış sayılacağının İHTARINA,
3-Yargılama giderlerinin görevli ve yetkili mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize bir dilekçe verilmesi veya tutanağa geçirilmek kaydıyla mahkememiz zabıt katibine beyanda bulunmak ve bu beyanın mahkememiz Hakimi tarafından onaylanması sureti ile istinaf kanun yoluna gidilebileceği, yasal süre içinde istinaf kanun yoluna başvurulmadığı taktirde kararımızın kesinleşeceği, yasal sürede istinaf kanun yoluna gidilmesi halinde dosyanın ilgili İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne istinaf konusunda karar verilmek üzere gönderileceği açıklanmak sureti ile dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 09/04/2021

Katip …
e -imzalıdır

Hakim …
e -imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”