Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/753 E. 2021/1160 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/753 Esas
KARAR NO : 2021/1160

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/10/2021
KARAR TARİHİ : 23/12/2021

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesi ile; müvekkili aleyhine İzmir….. İcra Müdürlüğünün …… E. Sayılı dosyası kapsamında takip başlatıldığını, süresi içerisinde müvekkili tarafından İcra Hukuk Mahkemesine ”Borca İtiraz” talebinde bulunulduğunu, İzmir 5. İcra Hukuk Mahkemesinin ….. E. ….. kararıyla itirazının kısmen kabul edilip işlemiş faiz miktarının düzeltildiğini, müvekkili davalının sahibi olduğu Gaziemir semtinde bulunan … Kiralamadan … plakalı aracı 10 günlüğüne kiralamış ve kullanım sonrası aracı teslim ettiğini, araç kiralama esnasında müvekkiline boş senet imzalattırıldığını, müvekkilinin babası tarafından araç kiralama bedelini şüpheliye EFT yaptığının anlaşılacağını, bununla kalmayıp müvekkilinin trafik cezası yediğini ve ceza miktarının da davalı yana ödediğini, alt düzeydeki bir aracın 10 günlük kira bedelini 7.000,00 TL olması hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, müvekkilinin 10 günlük alt düzey bir aracın kiralama bedeli olarak “7.000,00 TL” miktarın yazılı olduğunun bir senede imza atmayacağınında aşikar olduğunu, müvekkilinin aracı teslim aldığı haliyle teslim ettiğini, tabiri caizse para koparmak isteyen davalı çeşitli bahaneler ile müvekkilinden daha fazla para istediğini, müvekkilinin ödemeyince de boş senedi doldurup hakkında icra takibi başlatıldığını, Konuya ilişkin İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına Resmi Belgede Sahtecilik ve Bedelsiz senedi kullanma dolayısıyla suç duyurusunda bulunduklarını, … soruşturma numarası … karar numarası ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş tarafımızca Sulh ceza hakimliğine başvurulduğunu, soruşturma dosyasında alınan 23.03.2020 tarihli bilirkişi raporu göstermektedir ki senet üzerinde bulunan … ve imza müvekkiline ait olduğunu, … ve yedibin yazısı ile 7.000 rakamları …’in el ürünü olduğunu, bununla kalmayıp senet üzerinde bulunan tanzim ve vade tarihleri. T.C numarası ve adres bilgilerini oluşturan yazı ve rakamların … ve …’in eli ürünü olmadığı sonucuna varıldığını, dolayısıyla müvekkilinin aracı kiralarken zorunlu tutulan boş senede imza attığının ispatı niteliğinde olduğunu, bu nedenlerle müvekkilinin davalıya borcunun olmadığının tespitine, kötü niyetli davalının %20 tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya dava dilekçesinin tebliğ edildiği, ancak süresi içinde cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE;
1-Dava bono nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti davasıdır.
2-Dosyaya sunulan bilgi ve belgelerden dava konusu bononun … plaka sayılı aracın davalı tarafından işletilen … Kiramala isimli işyerinden kiralanması sırasında düzenlendiği anlaşılmaktadır.
3-6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 3/k maddesinde Tüketicinin “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi”yi ifade ettiği, Yasa’nın 3/1 maddesinde Tüketici İşlemini “mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet bankacılık ve benzeri sözleşmelerde dahil olmak üzere hertürlü sözleşme ve hukuki işlemi “olarak tanımlandığı, Yasa’nın 73/1 maddesinde “ Tüketici İşlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda Tüketici Mahkemelerinin görevli” olduğu, Yasa’nın 83/2 maddesinde de “taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği” düzenlenmiştir.
4-Dava konusu araç kiralama işleminin davacı tarafından tüketici sıfatıyla gerçekleştirildiği, ticari veya mesleki bir faaliyet kapsamında kiralamanın gerçekleştirildiğine dair bir kayıt bulunmadığı anlaşılmaktadır. Nitekim davacı vekili tarafından yargılama sırasında kiralamanın kişisel amaçla yapıldığı beyan edilmiştir. Davacı 6502 sayılı Yasa’nın 3/k maddesinde ifade edilen “tüketici”, gerçekleştirilen araç kiralama ise tüketici işlemi niteliğinde olup yukarıda da izah edildiği üzere 6502 sayılı Kanun’un 83/3. Maddesinde yer alan “taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği” hükmü uyarınca dava konusunun bono olması ve bononun Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenmiş bulunması davayı ticari dava haline getirmemektedir.
5-Yukarıda ayrıntılı gerekçeleri açıklandığı üzere dava her ne kadar kıymetli evraktan kaynaklanmakta ise de davacının düzenlediği bononun bir tüketici işlemi niteliğinde olduğu, tüketici işleminden doğan uyuşmazlıklarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu gözetilerek mahkememizin görevsizliğine, görevli ve yetkili mahkemenin İzmir Tüketici Mahkemesi olduğuna dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN, HMK 114/1-c maddesi gereğince mahkememizin görevsiz olması nedeniyle dava şartı yokluğundan HMK 115/2 maddesi gereğince USULDEN REDDİ ile, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, İZMİR TÜKETİCİ MAHKEMESİNİN GÖREVLİ OLDUĞUNA,
2-HMK’nun 20.maddesi uyarınca bu karara karşı süresi içerisinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulması halinde bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize başvurularak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde dava dosyasının yetkili ve görevli İzmir Tüketici Mahkemesine gönderilmesine, kesinleşmeden itibaren 2 haftalık süre içerisinde dosyanın yetkili ve görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmezse davanın açılmamış sayılacağının İHTARINA,
3-Yargılama giderlerinin görevli ve yetkili mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize bir dilekçe verilmesi veya tutanağa geçirilmek kaydıyla mahkememiz zabıt katibine beyanda bulunmak ve bu beyanın mahkememiz Hakimi tarafından onaylanması sureti ile istinaf kanun yoluna gidilebileceği, yasal süre içinde istinaf kanun yoluna başvurulmadığı taktirde kararımızın kesinleşeceği, yasal sürede istinaf kanun yoluna gidilmesi halinde dosyanın ilgili İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne istinaf konusunda karar verilmek üzere gönderileceği açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/12/2021

Katip…
e-imza
¸

Hakim …
e-imza
¸