Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/747 E. 2022/483 K. 21.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/747
KARAR NO : 2022/483

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/10/2021
KARAR TARİHİ : 21/06/2022

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde; müvekkili …’ın maliki olduğu … plakalı araç ile …’ın sürücüsü ve …’ın maliki olduğu … plakalı araçlar 11.06.2020 tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına karıştıklarını, kazanın meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsü … ve plakası müvekkili tarafından kamera kayıtları ile kaza tespit tutanağı tutulmasından sonra tespit edilen … plakalı araç sürücüsü … kusurlu olduğunu, kaza tespit tutanağında 3. Aracın plakasının tespit edilemediği yazılı olduğunu, kaza tespit tutanağında da belirtildiği üzere kazaya ilişkin kamera kaydı bulunmadığı, müvekkil tarafından kamera görüntüsü izlenerek, kamerada gözüken kamyonetin üzerinde “…” yazısının yazılı olduğunu bu yazıya istinaden yapılan araştırmada aracın sahibi …’a ulaşıldığını,… aracın kendisine ait olduğunu, o sırada kazanın olduğunu fark ettiğini, nacak kendisinden kaynaklı meydana geldiğini düşünmediğini, bu nedenle durmadığını beyan etmiş olup ehliyet ve ruhsat bilgilerini müvekkile gönderdiğini, … plakalı aracın fotoğrafı ve kazanın kamera kaydı ekte sunulduğunu, kazanın oluşumunda müvekkiline ait … plakalı araç park halinde olup kusuru bulunmadığını, … plakalı ve plakası sonradan tespit edilen … plakalı araçların kusurlu davranışları sebebiyle meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin aracında hasar meydana geldiğini, davalı … Sigorta A.Ş. ise kazada kusurlu olan … plakalı aracın … sayılı poliçeyle, … plakalı aracın … numaralı ZMS (trafik) poliçeyle zorunlu mali mesuliyet sigortalarını tanzim eden şirket olup, müvekkil aracında meydana gelen hasardan poliçe limitiyle sorumlu olduklarını, kaza sonrası müvekkil aracı üzerinde hasarın tespiti için İzmir …. Sulh Hukuk Mahkemesinin …/… D.İş sayılı dosyası ile yaptırılan tespit sonucu alınan raporda KDV dahil 16.981,78-TL hasar bedeli tespit edildiğini, müvekkilinin aracında meydana gelen hasarların zorunlu mali mesuliyet sigortası kapsamında kusurlu bulunan araçların sigorta şirketi olan davalı sigorta şirketine yapılan ilk başvuru 25.08.2021 tarihinde, kamera kaydında tespit edilen aracında bildirildiği 2. başvuru 23.09.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, ancak yasal süre içerisinde herhangi bir cevap verilmediğini, ardından arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, ancak anlaşma sağlanamadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalı sigorta şirketinin davaya konu kazada kusurlu olan … plakalı aracın … numaralı poliçeyle, … plakalı aracın … numaralı poliçeyle zorunlu mali mesuliyet sigortalarını tanzim eden şirket olması sebebiyle KTK md. 97 vd hükümleri uyarınca şimdilik 1000 TL alacağın kaza (11.06.2020) tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, İzmir …. Sulh Hukuk Mahkemesinin …/…D.İş sayılı dosyası kapsamında yapılan delil tespit giderleri ve vekalet ücreti de dahil olmak üzere hesaplanacak yargılama giderinin davalı taraf üzerine bırakılmasına, AAÜT uyarınca arabuluculuk vekalet ücreti de dahil olmak üzere vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili, ıslah dilekçesi ile; 16.236,53.-TL bedelin kaza tarihi olan 11.06.2021 tarihinden itibaren uygulanacak avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, İzmir …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …/… Değişik İş sayılı dosyası kapsamında yapılan delil tespiti giderleri ve vekalet ücreti de dahil olmak üzere hesaplanacak yargılama giderlerinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde; Yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret mahkemesi olduğundan öncelikle yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine talep ettiklerini, huzurdaki davanın belirsiz alacak davası şeklinde açılmasında hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini, araçta meydana gelen hasarın sigortalı araç sürücüsünün kusuruna isabet eden kısmı 26.10.2021 tarihinde 745,25-TL olarak ödendiğini, yapılan bu ödeme nedeniyle müvekkil sigorta şirketinin başkaca bir sorumluluğu kalmadığını, davacının maliki olduğu araçta değer kaybı zararının sigorta genel şartları gereğince hesaplama yapılmasını talep ettiklerini, Anaysa mahkemesi kararının Resmi Gazetede yayınlandığı 09.10.2020 tarihinden sonra meydana gelen kazalar için geçerli olabileceği değerlendirilmesi gerektiğini, iptal kararlarının geriye yürümeyeceğini, başvuru konusu kazanın meydana gelmesinde kusurun ve zararın ispata muhtaç olduğunu, müvekkil sigorta şirketi sorumluluğunun poliçe limitleriyle sınırlı olmak kaydıyla sigortalı araç sürücüsünün kusur oranında ve zarar nispetinde olduğunu, uyuşmazlık konusu alacak haksız fiilden kaynaklandığını ve haksız fiilden doğan alacaklara yasal faiz işletilmesi gerektiğini belirterek açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Trafik kaza tutanağı, araç ruhsatları, sigorta poliçesi, hasar dosyası, fatura suretleri, bilirkişi raporu delil olarak değerlendirilmiştir.
Bilirkişi heyetinden alınan 20/04/2022 tarihli raporun sonuç kısmına göre; “…3.1. TRAFİK KURALLARINI İHLAL YÖNÜNDEN:
3.1.1. Gerek kamera kaydında, gerekse trafik kaza tespit tutanağında sürücüsü ve plakası tespit edilemediği görülen, ancak davacı vekilinin talep dilekçesinde, … plakalı 2009 model Kıa marka kapalı kasa kamyonet olduğu ve sürücüsünün ise B sınıfı yeterli sürücü belgeli … olduğu iddia edilen davalı … Sigorta A.Ş. nezdinde 18.08.2020/2021 tarihleri arasında … sayılı ZMS poliçesiyle sigortalı olan bu araç sürücüsünün ise kazanın oluşumunda 2918 sayılı Kara yolları Trafik Kanunun diğer sürücü kusurlarından 57/B-4, 57/B-5 , yönetmeliğin 109/B-8 ile sürücü asli kusurlarından 84/H kurallarını ihlal ettiği,
3.1.2. Davalı … Sigorta A.Ş. nezdinde 13.02.2021/2022 tarihleri arasında … ayılı ZMS poliçesiyle sigortalı … idaresindeki … plakalı 2011 model Volkswagen Transporter marka siyah renkli panelvan kamyonet sürücüsü …, kazanın oluşumunda 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun diğer sürücü kusurlarından 52/B ile 52/A maddelerini ihlal ettiği ,
3.1.3. Davacı …’a ait … plakalı 1988 model BMV marka gri renkli otomobilin, kavşak kollarından bölünmemiş …/… sokağın sağ kenarında nizami park halinde olduğundan kazanın oluşumuna katkı sağlayacak etkenliği olmadığı,
3.2. HASAR YÖNÜNDEN :
3.2.1. Dava konusu … plakalı 1988 model BMW 3.16 otomobilin hasarlı olduğu anlaşılan parçalarının , dava konusu 01.06.2021 tarihli maddi hasarlı trafik kazası ile uyumlu olduğu,
3.2.2. Dava konusu … plakalı 1988 model BMW 3.16 otomobilde 01.06.2021 tarihli kaza nedeniyle meydana gelen hasarın giderim bedelinin 16.981,78 TL ( KDV dahil) olduğu,
3.2.3. Kaza tarihi itibariyle dava konusu aracın yaklaşık 90.000 TL olduğu göz önüne alındığında otomobilin onarımının ekonomik olacağı,
3.2.4. 01.06.2021 tarihli kaza nedeniyle davalı … Sigorta A.Ş. tarafından davacı vekiline ZMMS poliçe limiti dahilinde 26.10.2021 tarihinde 745,25 TL hasar ödemesi yapıldığı , davacıya ait … plakalı 1988 model BMW 3.16 otomobilin hasarının giderilmesi için gereken bedelin 16.981,78 TL KDV dahil olduğu, bakiye hasar bedelinin 16.236,53 TL olduğu , davalı … Sigorta A.Ş. nezdinde kazaya karışan ve kazanın oluşumunda etken olduğu değerlendirilen sürücülerin kullandığı araçların davalı tarafından ZMMS sigortalı poliçelerinin düzenlendiği anlaşıldığından, teminat limitleri dahilinde olan bakiye hasar bedeli olan 16.236,53 TL den nihai takdir Sayın Mahkemede olmak üzere davalı … Sigorta A.Ş. nin sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır…” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
1-Dava, davacıya ait … plaka sayılı araç ile davalı sigorta şirketinin ZMMS sigortacısı olduğu … plaka sayılı ve … plaka sayılı araçlar arasında 11/06/2021 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle davacıya ait araçta oluşan hasar nedeniyle uğranılan zararın tazmini talepli maddi tazminat davasıdır.
2-Davalı sigorta şirketi tarafından cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunulmuş, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağı, delillerin davalıya tebliğ edilmediği, davalı şirketin sigortalının kusuruna denk gelen kısma ilişkin davacıya 745,25-TL ödeme yaptığını ve bakiye sorumluluğunun bulunmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce yetki itirazı yönünden yapılan incelemede dava konusu kazanın İzmir ili Buca ilçesinde meydana geldiği ve haksız fiilden doğan davalarda haksız fiilin vuku bulduğu yer mahkemesi de yetkili mahkemelerden olduğu gözetilerek yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
3-Trafik kazaları sonucu uğranan zararın tazmini hususunda temel dayanak haksız fiil sorumluluğudur.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun;
91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”;
85/1. maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”;
85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-3. maddesinde: “Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde bu Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır. ” düzenlemesi ile sorumluluk sınırları gösterilmiştir.
4-Yukarıda açıklanan ve alıntılanan hükümler doğrultusunda Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
5-Sigortacının sorumluluğu, yukarıda izah edilen sorumluluk esasları dahilinde işletilen aracın işleteninin veya işletenin kusurundan sorumlu olduğu sürücünün kusurlarından kaynaklanan zararlarla sınırlıdır. Bu noktada aracın işleteninin veya sürücüsünün kusur durumunun incelenmesi gerekmektedir.
6-Haksız fiil sorumluluğu, “Haksız Fiilden Doğan Borç İlişkileri” başlığı altında, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.
49. maddesi “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
50. maddesi, “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.”
7-Haksız fiil, bir kimsenin hukuka aykırı ve kusurlu bir davranışı ile başka bir kimsenin zarara uğramasına yol açmasıdır. Yargısal içtihatlar ve doktrine göre haksız fiilin unsurları;-Fiil, davranış,
-Fiilin hukuka aykırı olması
-Zararın meydana gelmesi,
-Kusur,
-Fiil ve zarar arasında illiyet bağı bulunması, olarak sıralanmaktadır.
Yine TBK’nın 50. maddesi ile “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.” hükmü düzenlemesi uyarınca zarar gören zararı ile zarar verenin kusurlu olduğunu ispatla mükellef kılınmıştır.
8-Davalının sigortalısı olan … plaka sayılı araç kaza tespit tutanağında belirli olmayıp dosyaya sunulan Cd içerisindeki görüntü kayıtlarında kazaya karıştığının görüldüğü, bu itibarla davalı sigorta şirketinin … plaka sayılı sigortalısı aracın da trafik kazasına karıştığı kabul olunarak kusur yönünden inceleme yapılmıştır.
9-Mahkememizce dava konusu kazanın gerçekleşmesinde araç sürücülerinin kusurlarına ilişkin adli trafik bilirkişiden rapor alınmış, dosyaya sunulan 20/04/2022 tarihli bilirkişi raporunda dava konusu kazanın davalının sigortalısı olan
… plaka sayılı araç sürücüsünün ve yine davalının sigortalısı olan … plaka sayılı araç sürücülerinin ayrı ayrı kusurları ile kazaya sebebiyet verdikleri, … plaka sayılı araç sürücüsünün kavşaklarda geçiş üstünlüğü kurallarına riayet etmemesi nedeniyle kazanın gerçekleşmesinde kusurlu olduğu, diğer sigortalı … plaka sayılı araç sürücüsünün ise kavşaklara yaklaşırken dikkatli olma ve hız azaltmaya yönelik trafik kuralını ihlal ederek kazanın gerçekleşmesinde kusurlu olduğu, davacıya ait araç sürücüsünün ise kazanın gerçekleşmesinde kusurlu olmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Mahkememize kaza görüntülerinin, kaza tespit tutanağının ve dosya kapsamının birlikte incelenmesine göre dava konusu kazanın gerçekleşmesinde her ikisi de davalı sigorta şirketinin sigortalısı olan araç sürücülerinin eşit kusurları ile kazaya sebebiyet verdikleri, davacının kusurunun bulunmadığı kabul edilmiştir.
10-Davacıya ait araçta meydana gelen hasarın onarım bedeli hususunda dosya hasar onarımı konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilmiş, dosyaya sunulan 20/04/2022 tarihli bilirkişi raporunun hasar onarımına ilişkin bölümünde davacıya ait araçta kaza nedeniyle KDV dahil 16.981,78-TL bedel ile onarımı yapılabilecek şekilde hasar gördüğü, aracın kaza öncesi değerinin 90.000,00-TL olduğu, onarımının ekonomik olduğu, davalının kısmi hasar ödemesi sonrası bakiye davacı alacağının 16.236,53-TL olacağı yönünde görüş bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş olup taraflarca bir itiraz ileri sürülmemiştir.
Mahkememizce rapor üzerinde yapılan incelemede taraflarca bir itiraz ileri sürülmediği de gözetilerek resen gözetilmesi gereken hususlarda da bir eksiklik veya hatalı değerlendirme bulunmadığı, bu haliyle bilirkişi raporu ile tespit edilen hasar onarım bedelinin yerinde olduğu değerlendirilmekle raporda gösterilen değer hükme esas alınmak suretiyle davacının aracında meydana gelen hasarın serbest piyasa rayiçlerinde KDV dahil 16.981,78-TL olacağı ve 745,25-TL kısmi ödeme sonrası bakiye hasar zararının 16.236,53-TL olacağı kabul edilmiştir.
11-Tespit edilen zararlara davalı sigorta şirketine dava öncesi yazılı başvuruda bulunulduğu, 25/08/2021 tarihinde yazılı başvurunun davalıya ulaştığı ve 08/09/2021 tarihinde temerrüt gerçekleştiği dikkate alınarak bu tarihten itibaren faize hükmedilmiştir. Davacı tarafça avans faizi talep edilmiş olup her ne kadar sigortalı zarar veren araç hususi nitelikte ise de aracın ticari maksatlı kullanıldığının üzerinde yer alan “…” ibareli tanıtım afişinden anlaşıldığı dikkate alınarak avans faizine hükmedilmiştir.
12-Davacı dava dilekçesinde ayrıca İzmir …Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …/… D.İş dosyasında sarf edilen yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıdan tahsili talep edilmiş olup, davacının görülmekte olan davada kullanılmak üzere başvurduğu delil tespiti dosyasında yapılan harcama ve masraflar ile delil tespiti dosyasında hükmedilen vekalet ücretini yargılama gideri olarak görülmekte olan davada talep edebileceği değerlendirildiğinden delil tespiti dosyasında sarf edilen yargılama giderleri ile vekalet ücreti yargılama giderlerine dahil edilmiştir.
13-Davacı tarafça arabuluculuk görüşmelerinde vekil olarak yer alınmasından dolayı A.A.Ü.T. 16/2. Maddesi uyarınca arabuluculuk vekalet ücretine hükmolunması talep edilmiş ise de bahsi geçen düzenlemede açık bir şekilde “akdi avukatlık ücretinin” düzenlendiği, akdi avukatlık ücreti ile tarafın kendisi ile vekili arasındaki ücrete ilişkin asgari ücretin belirlenmiş olduğu, bu ücretin karşı tarafa yükletileceğine dair bir değerlendirme yapılamayacağı gözetilerek arabuluculuk vekalet ücreti takdir edilmemiştir.
14-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13. Fıkrası uyarınca arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden olup 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından karşılandığı anlaşıldığından bu tutarın yargılama giderleri kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜNE, 16.236,53-TL hasara dayalı maddi tazminatın davalı sigorta şirketinden alınarak davacıya verilmesine, tazminat miktarına temerrüt tarihi 08/09/2021 tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine,
2- Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 1.109,11-TL harçtan peşin olarak alınan 59,30-TL ile ıslah harcı olarak alınan 260,20-TL harcın mahsubu ile bakiye 848,91‬-TL. harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 5.100,00-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4- Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30-TL. ile ıslah harcı olarak yatırılan 260,20-TL toplamı 319,50-TL. harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça sarf edilen 59,30-TL başvuru harcı, 48,60-TL posta ve tebligat ücreti, 1.200,00-TL bilirkişi ücreti olarak sarf edilen toplam 1.307,90-TL ve yargılama gideri kapsamına alınan delil tespiti yargılama gideri(25,00-TL başvuru harcı, 97,70-TL peşin harç, 450,00-TL bilirkişi ücreti, 910,00-TL delil tespiti vekalet ücreti toplamı) 1.482,70-TL yargılama gideri toplamı 2.790,60-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve resen ilgili taraflara iadesine,
7-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından karşılandığı anlaşılan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına, bu hususta harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize bir dilekçe verilmesi veya tutanağa geçirilmek kaydıyla mahkememiz zabıt katibine beyanda bulunmak ve bu beyanın mahkememiz Hakimi tarafından onaylanması sureti ile istinaf kanun yoluna gidilebileceği, yasal süre içinde istinaf kanun yoluna başvurulmadığı takdirde kararımızın kesinleşeceği, yasal sürede istinaf kanun yoluna gidilmesi halinde dosyanın ilgili İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne istinaf konusunda karar verilmek üzere gönderileceği açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/06/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”