Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/658 E. 2022/697 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/658 Esas
KARAR NO : 2022/697

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/09/2021
KARAR TARİHİ : 20/10/2022

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davalı-borçlu tarafından İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra takibine kötü niyetli olarak itiraz edildiğini ve icra takibinin durmasına sebep olarak davacı şirketin zarara uğratıldığını, mezkur icra takibinin konusu olan miktarın ticari iş ilişkisine dayanan cari hesap alacağı olduğunu, davalı-borçlu yanın davacı şirkete hiçbir ödemede bulunmadığını, davacı şirket tarafından dava şartı olan arabuluculuk başvurusunun yapıldığını, arabuluculuk neticesinde anlaşmaya varılamadığından, arabuluculuk son tutanağının 14.12.2020 tarihinde görüşme sonunda anlaşmama olarak düzenlendiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalması kaydı ile , davanın kabulüne, davalı tarafın İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasına yapmış olduğu haksız itirazın iptaline, takibin devamına, haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle davalı/borçlunun %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dilekçesinde sunmuş olduğu sözleşmenin … isimli şahıs ile akdedilmiş olduğunu, davacı yanın davalı şirket bünyesinde imza yetkilisi olmayan 3.kişi ile davaya konu sözleşmeyi akdetmiş olduğunu ve sözleşmenin davalı şirket bakımından bağlayıcılığının bulunmadığını, davalı şirketin, davacı şirketten davaya konu fatura bedellerinde belirtilen hizmetleri almadığını, davacı şirketin ilgili faturaları davalı şirkete tebliğ edememiş olduğunu, bu nedenlerle takibe konu sözleşme ve faturaların davalı şirket ile yapılmadığının kabulü ile davanın reddine, aksi kanaat halinde takibe konu faturaların davalı şirkete usulüne uygun tebliğ edilmemesi nedeni ile davanın reddine, %20’den aşağı olmamak üzere davacı aleyhine kötü niyet tazminatına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: İzmir 27. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası, fatura fotokopileri, sözleşme, ticari defter ve kayıtlar, bilirkişi raporu delil olarak değerlendirilmiştir.
Bilirkişi heyetinden alınan raporun sonuç kısmına göre;
“… 1)Davalı … Hizmetleri A.Ş. 2019, 2020 yılı ticari deftlerlerinin 6100 sayılı H.M.K 222. Maddesine göre delil vasfına sahip olma niteliğinde olduğu,
2)Takip ve dava konusu yapılan cari hesap alacağını oluşturan 3 adet faturanın davalı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu tespit edilmiş olup, kabulünde olduğu anlaşılmıştır. Iş bu faturalara karşılık yapılan herhangi bir ödeme kaydı bulunmadığı ve davacı şirketin ticari defterleri incelenerek hazırlanan Bilirkişi Raporundan tespit edildiği üzere, tarafların ticari defter kayıtlarının uyumlu olması sebebi ile tarafların incelenen ticari defter kayıtlarına göre, aksi ispat edilmedikçe, takip ve dava tarihi itibari ile davacı şirketin davalı şirketten 3 adet faturadan oluşan cari hesaptan kaynaklı olarak 2.332,38.-TL alacaklı olduğu,
3)Davacı yanın davalıdan 585,27 TL işlemiş faiz talep etmiş olduğu, ancak davalıyı temerrüde düşürdüğüne dair noter ihtarnamesi ya da sözleşme benzeri tevsik edici bir belge sunmaması sebebi ile işlemiş faiz hesabının yapılamamış olduğu…” şeklinde rapor sunulduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
1-Dava İİK 67.Maddesi uyarınca fatura alacağına dayalı açılmış itirazın iptali davasıdır.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, İzmir 27.İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra dosyasında takibe dayanak yapılan muhtelif tarif ve tutarlardaki faturalar nedeniyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
3-Davacı taraf takipte faturalara, ticari defter ve kayıtlara, icra takip dosyasına dayanmıştır.
4-Davalı taraf takipte asıl alacağa, faize ve takip ferilerine itirazda bulunmuş, davaya cevap dilekçesinde davalı şirket yetkilisi tarafından bir sözleşme imzalanmadığını, takip ve davaya konu fatura içeriği hizmetlerin alınmadığı, faturaların davalıya tebliğ edilmediği savunularak davanın reddi talep edilmiştir.
5-Kural olarak alacaklı alacağın kaynağını oluşturan fatura içeriğinde yer alan mal veya hizmetin davalı borçluya verildiğini ispat külfeti altındadır. Alacaklı bu husustaki ispatı imzalı fatura veya sevk irsaliyesi ile sağlayabileceği gibi mal veya hizmetin borçluya verildiğini ispat eden diğer yazılı, görsel delillerle ispat edebilebilir. Yine kendi ticari defterlerinde lehine olan kayıtların davalı ticari defterleri ile doğrulanması veya davalının ticari defterlerini ibraz etmemiş olması halinde de alacağın varlığı ispat olunabilir. Zira Yargıtay’ın artık istikrar kazanmış uygulamasına göre bir tacirin ticari defterlerine bir faturayı kaydetmiş olması, fatura içeriği mal veya hizmetin kendisine sağlandığının ispatı olarak kabul edilmektedir.
6-Somut olayda davacı ile davalının ticari defterleri karşılıklı olarak incelenmiş, takibe konu faturalardan açık hesap ilişkisini oluşturan faturaların her iki tarafın da ticari defterlerinde kayıtlı olduğu görülmüştür.
Davalı tarafın ticari defterlerinin incelenmesi sonucu düzenlenen 14/06/2022 tarihli bilirkişi raporuna göre davalının ticari defterlerine davacı tarafça düzenlenmiş 1.060,60-TL, 943,75-TL ve 328,08-TL tutarlı faturaların davalı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu tespit edilmiştir.
Her ne kadar davalı tarafça davacı tarafın fatura içeriği mal veya hizmetin davalıya sağlandığının ispat edilemediği yönünde savunmada bulunulmuş ise de bir tacirin ticari defterlerine kaydetmiş olduğu fatura içeriği mal veya hizmetin, aksi ispat edilmedikçe kendisine sağlandığı kabul edilmektedir. Açıklanan nedenlerle davacı ile davalının ticari defterlerinin karşılıklı olarak uyumlu olduğu, her iki taraf ticari defterlerinin davacı lehine 2.332,38-TL tutarlı alacak bulunduğunu doğruladığı gözetilerek davacının takip konusu alacak miktarını talep edebileceği belirlenmiştir.
7-Davacı tarafça takipte işlemiş faiz talebinde bulunulmuş ise de, davalının takip öncesi temerrüte düşürüldüğüne dair dosya kapsamında sunulmuş bir delil bulunmadığı, faturalar üzerinde “Ödeme Tarihi” kaydı yer almakta ise de bu ibarenin davacının tek taraflı tasarrufu ile faturalarda yer aldığı hususu dikkate alındığında davalı açısından bağlayıcı olmayacağı, ticari ilişkide “belirli vade” unsurunun varlığı için tarafların belirli vade tarihinde karşılıklı irade açıklamasında bulunmalarının gerektiği, faturada yer alan ödeme tarihi kaydının davalı tarafça kabul edildiğine dair bir delil bulunmadığı dikkate alındığında takip öncesi işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı değerlendirilmiş ve işlemiş faize yönelik talebin reddine karar verilmiştir.
8-Davacı ile davalı arasındaki alacak-borç ilişkisi faturaya dayanmakta olup faturaların tamamının davalı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, her iki taraf ticari defterlerinin davacı lehine aynı miktarda alacak sonucu gösterdiği, bu haliyle davalının borçlu olduğu tutarı bilebilecek durumda olduğu, bu itibarla alacağın likit nitelikte olduğu değerlendirildiğinden kabul edilen dava değerinin %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
9-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13. Fıkrası uyarınca arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden olup 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından karşılandığı anlaşıldığından bu yargılama giderleri kapsamında davalı üzerine yükletilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalının İzmir 27. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazlarının 2.332,38-TL asıl alacak miktarı yönünden iptali ile takibin belirtilen asıl alacak miktarı üzerinden devamına, faiz oranına itiraz edilmediğinden itiraz öncesi uygulanan faiz tür ve oranının takip tarihinden itibaren uygulanmasına, fazlasına dair istemin reddine,
2-Alacak likit nitelikte görülmekle kabul edilen dava değerinin %20’si üzerinden hesaplanan 466,47-TL inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 199,30-TL harçtan peşin olarak alınan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 140,00-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı yararına takdir edilen 2.332,38-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen miktar üzerinden davalı yararına takdir edilen 585,27-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça sarf edilen 59,30-TL başvuru harcı, 250,00-TL posta ve tebligat ücreti, 1.050,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.359,30-TL yargılama giderinin, davanın ret ve kabul oranına göre 1.086,62-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve resen ilgili taraflara iadesine,
9-Dava şartı arabuluculuk kapsamında hazine tarafından karşılandığı anlaşılan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul ve ret oranında hesaplanan 1.055,21-TL’sinin davalıdan, 264,79‬-TL’sinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına, bu hususta harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda, dava değeri itibariyle kesin nitelikte olduğundan kanun yoluna başvurulamayacağı açıklanmak sureti ile açık yargılama sonunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/10/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır