Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/620 E. 2022/712 K. 25.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

DOSYA NO : 2021/620 Esas
KARAR NO : 2022/712

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 14/09/2021
KARAR TARİHİ : 25/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı) Davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
İDDİA : Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; 01.07.2020 tarihinde müvekkile ait … plaka sayılı araç … plaka sayılı araç ile çarpışması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği ve … plakalı araç davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS trafik sigortası ile sigortalı olduğu,SBM kayıtlarına göre müvekkil araç sürücüsünün kusurlu olduğu görüleceği,ancak kusur dağılımının hatalı olup … plakalı araç sürücüsünün kusurlu olduğu,kazaya sebep olan … plakalı araç davalı sigorta şirketine ZMMS trafik sigortası ile sigortalı olup,kaza sonrası sigorta şirketine 18.03.2021 tarihinde yapılan başvuru neticesinde cevap verilmediği,arabuluculuk müesesinden de sonuç alınamadığının,meydana gelen kazada müvekkilin kusursuz olup, müvekkile ait araçtaki hasar bedeli bilirkişi marifetiyle belirleneceği,bu nedenlerle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL hasar bedelinin faiziyle davalının temerrüde düştüğü tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı sigorta şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket nezdinde … plaka sayılı araç … poliçe numarasıyla 18.06.2020 – 2021 tarih aralığında ZMMS trafik sigortası ile sigortalı olup, poliçe limitinin 41.000,00 TL olduğu ve sigortalı sürücünün kusuru oranında poliçe limiti kadar sorumlu olacağı,sürücü kusurlarının tespiti konusunda uzman bilirkişi atanmasını talep ettikleri, müvekkil sigortalı araç sürücünün kazada kusursuz olduğu, Araçtaki hasar bedeli bilirkişi incelemesi ile belirleneceği ve gerekli kriterlerin dikkate alınması gerektiği,davacı taraf dosyaya fatura ibraz etmediğinden KDV talep edilemeyeceği, yasal faiz talep edilebileceği sebebiyle davanın reddine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
UYUŞMAZLIĞIN TESPİTİ, DELİL DEĞERLENDİRMESİ ve GEREKÇE :
1).Dava, haksız fiil nedeniyle oluşan Hasar Bedelinin Tahsili istemine ilişkin Alacak Davasıdır.
2) Ticari uyuşmazlıklarda “Arabuluculuk” bir dava şartı olarak 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A maddesinde düzenlenmiş olup, “Bu Kanunun 4’üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmünü içermektedir.
Davacının dava öncesi arabuluculuk bürosuna başvurduğu, ancak anlaşmanın sağlanamadığı, böylelikle dava şartı olarak düzenlenen zorunlu arabuluculuk yolunun tüketildiği ve dava şartının yerine getirilmiş olduğu dava dilekçesi ekinde dosyaya ibraz olunan arabuluculuk son oturum tutanağından anlaşılmaktadır.
3) Karayolları Trafik Kanunu’nun “14/4/2016 tarihli 6704 sayılı Kanunun 5 md. ile değişik “Doğrudan doğruya talep ve dava hakkı” başlıklı 97. maddesi;
“Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.” hükmünü öngörmekte olup, dava dilekçesi ekinde yer alan 10/11/2021 tarihli e-posta çıktısının incelenmesinde davacı tarafça davalı sigorta şirketinin KEP adresine e-posta yoluyla başvuru dilekçesinin gönderildiği ve böylelikle dava şartı olan Yazılı Başvuru şartının da sağlandığı görülmüştür.
4) Davaya konu trafik kazasının 01.07.2020 tarihinde, İzmir ili Güzelbahçe ilçesinde gerçekleştiği, …’nin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın … plaka sayılı araca çarpması ile kazanın vuku bulduğu mevcut Kaza Tespit Tutanağından anlaşılmaktadır.
5) Zarar gören … plaka sayılı aracın kaza tarihinde Davacı … adına tescilli olduğu;
Zarar veren … plaka sayılı aracın ise dava dışı … adına tescilli olduğu Noterler Birliği’nin cevabi yazısı ve ekinde yer alan sahiplik sorgulama sonuçları ve de araç tescil özet raporları ile sabittir.
6) Zarar veren … plaka sayılı aracın 18.06.2020 – 18.06.2021 tarihlerini kapsar şekilde … Sigorta AŞ.’de Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası (ZMMS) yani zorunlu trafik sigortası ile sigortalanmış olduğu celp olunan hasar dosyası içinde yer alan … no’lu poliçe sureti ile anlaşılmaktadır. Davaya konu trafik kazasının tarihi poliçede belirtilen risk periyodu içinde yer almaktadır.
7) Trafik kazaları sonucu uğranan zararlardan sorumluluk da haksız fiil sorumluluğu kapsamında yer almaktadır. Haksız fiil, bir kimsenin hukuka aykırı ve kusurlu bir davranışı ile başka bir kimsenin zarara uğramasına yol açmasıdır.
Haksız fiil sorumluluğu; “Haksız Fiilden Doğan Borç İlişkileri” başlığı altında, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir.
TBK md. 49; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
TBK md. 50; “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.” hükmünü içermektedir.
8) 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ise;
91/1. Maddesinde; “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası (MMS) yaptırmaları zorunludur”;
85/1. Maddesinde; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”;
85/son maddesinde ise; “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-3 maddesinde; “Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde bu Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” düzenlemesi ile sorumluluk sınırları gösterilmiştir.
Yukarıda açıklanan ve alıntılanan hükümler anlaşılmaktadır ki; Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası, motorlu bir aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türüdür.
9) Kazaya karışan … plakalı araç 18.06.2020 – 18.06.2021 tarihleri arasında zorunlu mali sorumluluk trafik sigortası ile davalı … Sigorta A.Ş.’de sigortalıdır. Kaza 01.07.2020 tarihinde meydana gelmiş olup, risk periyodu içerisinde olduğundan davacının talep ettiği hasar bedelinden sigorta şirketi sorumludur.
Ancak sigortacının sorumluluğu, yukarıda izah edilen sorumluluk esasları dahilinde işletilen aracın işleteninin veya işletenin kusurundan sorumlu olduğu sürücünün kusurlarından kaynaklanan zararlarla sınırlı olarak dava dışı araç sürücüsünün kusuru oranındadır. Bu nedenle aracın işleteninin veya sürücüsünün kusur durumunun irdelenmesi gerekmektedir.
10) Kaza tespit tutanağının polis marifetiyle tanzim edilmemiş olması nedeniyle tutanakta kusur tespitinin bulunmadığı görülmektedir.
TBK’ nın 50. maddesi uyarınca davacı, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Davacının bilirkişi deliline dayanmış olması nedeniyle mahkememizce bilirkişiden kusur ve hasar bedelinin belirlenmesi için rapor aldırılmıştır.
11) 25.04.2022 tarihli Bilirkişi Raporunda;
– Kusur Dağılımı Yönünden; … plaka sayılı araç sürücü Davacı … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 52/1-a maddesinde düzenlenen “Sürücüler aracın hızını, Kavşaklara yaklaşırken, dönemeçlere girerken, tepe üstlerine yaklaşırken, dönemeçli yollarda ilerlerken, yaya geçitlerine, hemzemin geçitlere, tünellere, dar köprü ve menfezlere yaklaşırken, yapım ve onarım alanlarına girerken, hızlarını azaltmak zorundadırlar.” hükmünü ihlal etmekle Kazanın Oluşumuna Etken Olduğu Kanaatine,
Davalı sigorta şirketine ZMMS trafik sigortası ile sigortalı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç sürücüsünün ise; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 47/1-c “Trafik işaret levhaları, cihazları ve yer işaretleri ile belirtilen veya gösterilen hususlara uymama) ve 57/1-a (Kavşağa yaklaşan sürücüler kavşaktaki şartlara uyacak şekilde yavaşlamak, dikkatli olmak, geçiş hakkı olan araçların önce geçmesine imkan vermek zorundadırlar.” maddelerinde belirtilen hükmünü ihlal etmekle Kazanın Oluşumunda Etken Olduğu belirtilmiştir.
– Hasar Tespiti Yönünden ise; 01.07.2020 tarihinde meydana gelen kazada toplam hasar bedelinin KDV dahil 50.863,76 TL olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirdiği görülmektedir.
12) Mahkememizce, bilirkişi raporundaki kusura ilişkin tespitler dosya kapsamına ve kaza tespit tutanağına uygun bulunmuş, tarafların kusurlu davranışların kazanın gerçekleşmesine yönelik ağırlıkları açısından yapılan değerlendirme sonucunda, … plaka sayılı araç sürücüsü olan davacının hızını yavaşlatmamaktan oluşan eyleminde Tali Kusurlu (% 25 kusurlu) olduğu kabul edilmiş, tali yoldan çıkmakta iken geçiş hakkı olan aracın önce geçmesine imkan vermeyen dava dışı sigortalı … plaka sayılı araç sürücüsünün kusurunun Asli Kusurlu (% 75) olduğu kabul edilmiştir.
Bilirkişi raporunda tespit olunan rakamlara itibar edilerek hasar bedelinin KDV Dahil 50.863,76 TL olduğunun kabulü ile davalı sigorta şirketinin sigortalı araç sürücüsü …’nin % 75 kusurlu olduğu yönündeki tespitimiz doğrultusunda ve işbu kusur oranında (yüzde 75) 50.863,76 TL’nin yüzde 75’ine tekabül eden 38.147,81 TL’nin davalı şirket tarafından Hasar Bedeli olarak davacıya ödemesine ilişkin aşağıdaki karara hükmolunmuştur.
13) Davacı vekili bilirkişi raporu doğrultusunda talebini arttırmış, harcını karşılamıştır.
14) Denetime elverişli ve dosya kapsamı ile uyumlu bilirkişi raporu Mahkememizce de benimsenerek hükme esas alınmıştır.
15) Davacı tarafça dava öncesi davalı sigorta şirketlerine yazılı başvuru yapılmış olup işbu başvurunun hangi tarihte davalı sigorta şirketine tebliğ olunduğu anlaşılamamaktadır. E-mail yolu ile 18.03.2021 tarihinde gönderildiği anlaşılan başvuru dilekçesinin yasa gereği 5 gün sonra tebliğ olunmuş sayılacağı kabul edileceğinden, kabul olunan tebliğ tarihinden itibaren 8 iş günü sonunda temerrüte düştüğünün kabulü gerekmektedir.
16) Her ne kadar davacı vekili dava dilekçesinde avans faizi talep etmiş ise de; davacının tacir olmaması ve aracın ruhsatında kullanım amacının vasfının hususi olduğunun belirtildiği görülmekle temerrüt tarihi olarak tespit olunan 31.03.2021 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
17) 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13. Fıkrası uyarınca arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden olup, İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun sarf kararı ile 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin hazine tarafından karşılandığı anlaşıldığından bu tutar yargılama giderleri kapsamında değerlendirilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-.Davanın KABULÜ İLE;
38.147,81-TL hasara ilişkin maddi tazminatın davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine, 31/03/2021 tarihinden itibaren Yasal Faiz işletilmesine,
2- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 2.605,87-TL harçtan peşin alınan 59,30-TL nin ve ıslah ile alınan 649,76-TL’lik Tamamlama Harcının mahsubu ile 1.896,81-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3- Davacı tarafından yatırılan 127,10-TL ilk harç ve ıslah ile alınan 649,76-TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4- Arabuluculuk Kanunu Madde 18/A fıkra 13, 14 gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davacı tarafından sarf edilen 59,30-TL başvuru harcı, 63,10-TL posta ve tebligat masrafı ve 1.400,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.522,40-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı, tebliğden itibaren 2 Hafta İçerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Yolu Açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 25/10/2022

Katip…
e-imza

Hakim …
e-imza