Emsal Mahkeme Kararı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/53 E. 2022/454 K. 14.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/53
KARAR NO : 2022/454

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/12/2014
KARAR TARİHİ : 14/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize verdiği dilekçe ile, müvekkili idarenin ihtiyacı bulunan …. ihalesinin 17.10.2011 tarihinde yapıldığını, ihale komisyonunca yapılan incelemede … Sanayi ve Tic.A.Ş’nin teklifinin ekonomik açıdan en avantajlı teklif olduğu tespit edilerek 14.11.2011 tarihinde ihale sözleşmesinin imzalandığını, sözleşme kapsamında yüklenici davalı şirketin 11.05.2012 tarihine kadar 50 adet otobüsü idarelerine teslim ettiğini, kalan 100 adet otobüsün ise teslimi yapılmadığından adı geçen şirkete 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu ve İhale Sözleşmesi hükümleri gereğince 11.05.2012 tarihinden başlamak üzere 30 gün cezalı ek süre verildiğini, yüklenicinin verilen cezalı ek süre zarfında da söz konusu malları teslim etmemesi sebebiyle 14.11.2011 tarihli sözleşmenin feshedilmesine ve işin tasfiyesine, yüklenicinin kesin teminatı ile varsa ek kesin teminatlarının nakde çevrilip irat kaydedilmesine, ihale mevzuatı ve özel hukuk hükümleri çerçevesinde idarenin uğradığı tüm zararların yükleniciden tahsil edilmesine ayrıca ihalelere katılmaktan yasaklama için bildirimde bulunulmasına karar verildiğini, bu çerçevede yüklenici firmanın ihale sözleşmesi, teknik ve idari şartname gereğince idarelerine ücretsiz olarak vermesi gereken malları teslim etmediğini bu nedenle yüklenicinin teslim etmesi gereken malların bedeli hesaplanarak yüklenici firmadan talep edilmesi ve ihtarlara rağmen bu miktarın ödenmeyeceğinin idarelerine bildirildiğini, davalı idarenin edimini gerekli şekilde yerine getirmediğini , yüklenicinin ihale sözleşmesi kapsamında teslim etmesi gereken malların yaklaşık değerinin 278.464,12 TL olarak tespit edildiğini bildirerek 278.464,12 TL’ nin ilk parti otobüslerin teslim tarihi olan 11.04.2012 tarihinden itibaren hesaplanacak avans faiz oranındaki temerrüt faizi ile birlikte davacıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
GEREKÇE: Davacı vekili duruşmalarda dava dilekçesindeki beyanlarını tekrar etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, davacı …’ un müvekkili …’ nin 1.055.700 Euro (2.400.000,00 TL) tutarındaki teminat mektubunu nakde çevirdiğini ve tüm zararlarını fazlasıyla tahsil ettiğini, ilaveten bu dava ile 278.464,12 TL talep etmesinin suiniyetli olduğunu, dava konusu yapılan ve eksik teslim edildiği bildirilen parça ve cihazların sözleşme edimlerinin bir bölümü olduğunu, ihale yükümlülüklerinin tamamının ya da bir kısmının yerine getirilmemesi durumunda ki tüm yasal yaptırımların davacı tarafından müvekkili …’ye yapıldığını bunun dışında 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’ nun 22.maddesine dayanılarak eksik teslim edilen malların bir kez daha idarenin uğradığı zararlar kapsamına sokularak talep edilemeyeceğini , istemlerin hukuka aykırı olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava, taraflar arasındaki sözleşmeye göre teslim edilmesi gereken malın teslim edilmemesinden kaynaklanan zararın tahsiline ilişkin alacak davasıdır.
Davanın ilk görüldüğü İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesi 04/12/2013 tarih …/…-… sayılı kararı ile davaya bakma görevinin ticaret mahkemeleri olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verildiği ve kararın usulen kesinleştiği ve süresi içerisinde verilen dilekçeyle de davanın mahkememize geldiği görülmüş,mahkememizce de Görevsizlik kararı verilmesi üzerine Yargıtay tarafından Mahkememiz yargı yeri olarak belirlenmiştir.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmalarına konu ettikleri delil ve belgeler, taraflar arasında yapılan ihale sözleşmesi, teknik ve idari şartnameler, çeşitli yazışmalar, celp ve ibraz edilip, incelenip değerlendirilmiştir.
Taraflar arasında davada davacı ile davalı arasında davalının ürettiği araçların temini ve davacı tarafa teslimi konusunda ihale ve buna bağlı sözleşme yapıldığı konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlığın olmadığı; taraflar arasındaki asıl uyuşmazlığın ise; usulü yönden öncelikle davaya bakma görevinin hangi mahkemeye ait olduğu, esas yönünden ise; sözleşme kapsamında davalı yüklenicinin üzerine düşen edimini yerine getirmemesi nedeniyle davacının teminatın nakde çevrilmesi dışında oluşan bir zararının olup olmadığı, alacağın miktarı noktalarında toplandığı belirlenmektedir.
Mahkememizin 28.04 2015 tarihli ara kararı ile yukarıda belirlenen uyuşmazlık ve davacının istemi ile ilgili olarak bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.Taraflarca bildirilen İzmir 1.Asliye Tic.Mah.nin …/… esas ve …/… karar sayılı kesinleşmiş kararı dosyaya delil olarak sunulmuş incelendiğinde,davacısının … San.A.Ş olduğu,davalısının İzmir Büyükşehir Belediyesi … Genel Müdürlüğü olduğu,taraflar arasındaki ihale sözleşmesinde olağanüstü ve öngörülemez talepler nedeni ile edimlerin imkansız hale getiren koşullar ve işlem temelinde çökme nedeni ile sözleşmeye hakimin müdahalesi ile sözleşmenin yeni koşulara uyarlanmasına ve teslimat programının -… ye 60 takvim günü süre uzatımı günü verilerek şin toplam süresinin 240 takvim gününe yükseltilmesi -şeklinde değiştirilmesine davalı idarenin ihalenin feshi ile teminat mektubunun nakde çevrilmesine yönelik muvazaasının önlenmesine ve men edilmesine ,teminat mektubunun davacı … ye iadesine karar verilmesinin talep edildiği,Mahkemece davanın reddine karar verildiği ve kararın 08.09.2015 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davacı idare iş bu davada sözleşmeye göre davalı şirketin teslim etmesi gerektiği halde teslim etmediği, muhtelif avandanlık, cihaz ve yedek parçaların değeri karşılığında 278.464,12 TL nin nakden tazminini talep etmiştir.Taraflar arasındaki sözleşme 27.07.2102 tarihli karar ile feshedilmiştir.İzmir 1.Asliye Tic.Mah.nin …/… esas ve …/… karar sayılı kesinleşmiş kararına göre davalı şirketin mücbir sebep savunmalarının isabetli olmadığı,ve dolayısı ile davacının sözleşmeyi feshinde haklı olduğu husus da sabittir.Sözleşmenin 36.3 maddesine göre 4735 sayılı kanunun 19,20,21 maddelerine göre sözleşmenin feshedilmesi halinde Kanunun 26.maddesine göre işlem yapılacağı ve sözleşmenin feshi nedeni ile uğranılan zararların Yükleniciye tazmin ettirileceği belrlenmiştir.Buna göre davacı yalnızca tabi olunan eske BK gereğince akdin hükümsüzlügünden kaynaklanan menfi zararların istenebileceği anlaşılmaktadır.
Davacı bu davadaki talebinde ise davalı yüklenicinin teslim etmesi gerektiği halde teslim etmediği, muhtelif avandanlık, cihaz ve yedek parçaların değeri karşılığında nakden tazmini talebinin menfi zarar kapsamında olmadığı, müspet zarar kapsamında olduğu dolayısı ile sözleşmenin feshinden kaynaklanan müspet zararı talap edemeyeceği gibi, aksi olsaydı dahi davalı şirketin verdiği 1.055.700 TL tutarındaki teminat mektubunun nakde çevrilerek irat kaydedildiği dolayısı ile dava edilen miktarın karşılanmış olduğu bu anlamda dava açmakta hukuki yararının da kalmadığı düşünüldüğünde davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün istinaf edilmesi sonucu BAM 17.Hukuk Dairesinin kaldırma kararı ile ” Davalı tarafından taraflar arasındaki sözleşme kapsamında 50 adet otobüsün süresinde teslimi yapılmış ve sözleşmeye göre teslimi gereken bedelsiz verilecek standart avadanlık cihaz takımları ve her bir araç için verilecek listelenmiş malzeme verilmemiştir. Davacı tarafından davasında talep edilen alacak; sözleşmenin ifası kapsamında teslim edilen otobüslerin ekipmanlarının teslim edilmemesinden ötürü doğan zarara ilişkindir. Yani ifa edilen sözleşmeden doğan ek borcun yerine getirilmemesi dava konusu yapılmıştır. Dairemizce; uyuşmazlığın mahkemece ve bilirkişi heyetince fesih edilen sözleşmeden kaynaklı alacak istemine ilişkin olduğu yönündeki değerlendirmesinin davadaki hukuki mahiyetine yukarıdaki açıklamalara göre uygun düşmediği kanaatine varılmıştır.
Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 8.maddesinde, teknik şartnamenin bu sözleşmenin eki ve ayrılmaz parçası olduğunun düzenlendiği, teknik şartnamenin 34.maddesinde bedelsiz verilecek standart avadanlık cihaz takımlara ilişkin düzenleme bulunduğu, her bir araç için verilecek malzemelerin listelendiği, buna göre davacıya teslim edilen 50 adet aracın beraberinde teslim edilmeyen avadanlık cihaz ve takımlara ilişkin talepte bulunabileceği, bilirkişi tarafından bu malzemelerin fiyatların tespitinin yapılmadığı anlaşılmakla, bu hususta uzman bilirkişiden rapor alındıktan sonra sözleşmenin 11.3.2.maddesinde yer aldığı üzere teminat mektubunun paraya çevrilmesi ile idarenin tazmin ettiği alacak miktarının davacının iş bu davada dava konusu yaptığı ek edimleri de kapsayıp kapsamadığı hususunda mali müşavir bilirkişiden alınacak rapor ile belirlenmesi gerekmesine rağmen olaya uygun düşmeyen değerlendirme içeren rapora dayanarak sonuca varılması usul ve yasaya uygun düşmediğinden istinaf talebi kabul edilerek” hükmün kaldırılmasına karar verilmiştir.
BAM kararı gereğince Dava konusu Ekipmanların yeniden makina mühendisi atanarak değeri tespit ettirilmiş ve net olarak ekipmanların değerinin 184.527,84 TL olduğu belirlenmiş, yine BAM kararı gereğince SMM bilirkişiden ekipmanların değerinin davacı idarenin davalının sunduğu teminatı parayı çevirerek irat kaydettiğinden bu teminattan karşılanıp karşılanmadığı sorulmuş, buna göre 184.527,84 TL’nin teminattan karşılandığı anlaşılmış , zaten daha önceki gerekçeli kararımızda da davacının taleplerinin teminattan karşılanmış olduğu açıklanmış , ancak BAM ilamı gereğince yeniden değer tespiti ile yaptırılan incelemede de aynı sonuca ulaşılmış olmakla davanın reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın REDDİNE dair,
Karar ve ilam harcı olan 80,70.-TL harcın peşin alınan 4.755,50.-TL harçtan mahsubu ile bakiye artan harç olan 4.674,80.-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
Davacının yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı taraf kendini bir vekille temsil ettirdiğinden avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesap edilen ve takdir olunan 27.942,49.- TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
Kullanılmayan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal istinaf süresi içinde, İstinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.14/06/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

BU BELGE ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP AYRICA ISLAK İMZA UYGULANMAYACAKTIR.
“5070 sayılı yasanın 5. ve 22. maddeleri gereğince elektronik imza ile oluşturulan belgeler elle atılan ıslak imza ile aynı hukuki sonucu doğurur”